-
İçerik sayısı
3.544 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
391
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by evrensel-insan
-
Saygideger Terzaghi; Konu Batiyi kopyalamak degil; bunu basaramamis olmaktir. Cunku bir seyi kopyalamak demek onu oldugu gibi almak demektir. Bu da sadece almak ile yuzeysel degildir, alinanin da bilinc ve algi olarak ozumsenmesi gerekir. Bu yeterli bilinc olmadigindan, algilanamadigi ve ozumsenemedigi gibi, bir de uyum saglama adina, anlam ve icerik yuklenmistir. Yani ortaya cikan,ne bati ne de kendidir. Ortaya cikanin ne oldugunu ise her algilayan kendi duzeyince izah ettiginden de, ortada olan tek sey anlam kargasasindan dusunce ve davranis bozuklugundan baska bir sey degildir. Hani bir deyim vardir "agzina, yuzune bulastirmak" diye, iste olan tamda budur. saygilarimla; evrensel-insan
-
Ornegin, felsefe kelimesi; Turkce de tamamen anlam olarak uydurulmus bir kelimedir. Asli olan phil, on ek ve sophy son ekin birlestirilmis hali olan philosophy'dir ortadaki o harfi bir affixtir ve phil ile sophy eklerinin birlestirimi icin kullanilir. Bu temelde, philosophy kelimesinin lingual ve etimolojik kokenleri ortaya konabildigi halde, felsefe kelimesi uydurma oldugu icin boyle bir olanak yoktur. Ustelik sofu kelimesi Turkce'de dini bilgin olarak ta bir anlam icerir. Oyuzden de felsefe'den turetmelerde uydurmaliktir. Philosophical anlaminda, kimi felsefi, kimi felsefik sifatlarini kullanir. Cunku turkce'de sifatlastirmak, sel/sal i ve ik ekleri ile yapilir. Buradaki ik eki de, ingilizcedeki ic (karakteri) ekinden gelir. Milli, dini olabilirken sosyal,toplumsal, stratejik, politik, ideolojik olur. Mesela ethic kelimesi oldugu gibi alinmis,ama ethical yani etik karakterli olan etiki, etiksel, etikkik v.s. seklinde turetilememistir. Aslinda sel/sal da yine ingilizcedeki al ekinden gelir. Dolayisiyle, koku olmadan turetilemeyen turkce'deki en buyuk sorun,kelime naklindeki uydurulmusluk ve asil kelime disinda kalan bir anlam ve icerik yukleme sorunudur. saygilarimla; evrensel-insan
-
Turkce'nin kelime "kisirligiginin" sebebi dilin bir kok uzerine oturtulma zorunlulugundan gelmektedir. Mesela, goz koku olmadan; gozluk, gozlem, gozleme, gozetim, gozcu, gozlukcu, gozde v.s. turetemezsiniz. Bunun yaninda, fiili (mek/mak) turetimi olarak ta, "kisir"dir. Mesela acmak/kapamak her turlu icerik ve anlamda kullanilir. Bati dillerinden w. germenic kokenli dillerden biri olan ingilizce de, kok yapisi yoktur, ek yapisi vardir. Prefix, on ek, affix, ek ve suffix son ek olarak islem gorur. Ayrica, dil teknik, bilimsel, cagdas gelisime de kelime kokeni degil de, kelimenin ek yapisinin anlam ve icerigi olarak ayak uydurur. Turkce, bilim, teknik ve caga ayak uydurmada fransa kokenli kelimeleri tercih etmistir. Pijama, otobus, tren, istasyon, apartman, tarasa, garson, profosor, sofor, televizyon, radyo, elektrik, telefon, telgraf v.s. Oyuzden, Turkce'de de anlam yukleyerek turetilmek istenen kelimeler, tutmamistir. Butun bunlara ragmen, kelimeye anlam katmak acisindan ise bir zenginliktir. Oyuzden de bazan kimin ne icerikte ne demek istedigini algilamak zorlasir. saygilarimla; evrensel-insan
-
O kadar çok farklı düzlemlerden olaya bakıyorsunuz ki anlaşamamanız çok tabii-marquez- Sence, "bakis duzleminin ayni temeli" ne olmali? Saygilarimla; evrensel-insan
-
Ust yapida gerceklesen her devrimin, icerigi ne olursa olsun; alt yapiya, topluma ve ulkenin farkli halklarina tasiunmasi ve ozumsetilmesi her zaman belirli birt zaman alir. Yalniz, bu zaman alimi; ancak, boyle bir ozumsetme ve tasinma uygulanirsa mumkundur. Oyuzden konu sadece somut degil; ayni zamanda soyuttur. Yani toplum bilinc olarak ust yapi degisimini algilayacak duzeyde degilse, bu zamanla geri teper. SSCB'inde oldugu gibi. Oyuzden konu sadece fenomenal (ekonomik duzenleme v.s. ) degil; toplumun bilinc duzeyinin de yukseltilmesidir. Iste burada su soru gundeme gelir? Ulkenin ust yapisal herhangibir degisiminin duzeyi, halkin bilincsel algisinin ustunde ise, o degisimin geri tepmemesi icin ne yapmak gerekir? Iste burada da, her turlu degisimi uygulayacak olanin toplumsal kopukluk yasamamasi, ya da toplumu sadece guc ve otorite ile bu yenilige cekmemesi, aksine; once toplumun bilinc duzeyini gelecek degisimi algilamaya yonelik yukseltmesi gerekir. Ama dunya, her zaman fenomenal degisimi one cikardigindan, boyle bir yol izlememis. Oyuzden de degisimler zorla, diktatorluk ile savasla olusmus, sonunda da geri tepmistir. Yani evrimci yanasip, devrim yapilamaz. Devrim, fenomenal degil (marx'in ve Lenin'in getirdigi gibi), numenal olursa, ancak o zaman yerini bulur. saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger Terzaghi; Konunun kamuoyuna paparazi icerikli duyurulmasi baskadir, bundan umulan cikar baskadir. Konunun "ozel mahrumiyet" kismi baskadir, Ahlaki yonu baskadir. Konuyu bir kisi ozelinde tutmak baskadir, bir partiye mal ederek santaj yapmak baskadir. Butun bunlarin yaninda "kaset siyaseti" nin bir siyasetciye ve oy istedigi topluma nasil bir etki yapacagi baskadir. Bir siyasetcinin islevi oy toplamak ise,yapmasi gereken oy topluyacagi topluma yonelik neler yapacagini dile getirmesi olmalidir. "Kaset siyaseti", topluma ne saglar? saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger Rochader; Bir sey ya herkes icin ahlaksiz ve serefsizdir yada bir yerde kokusmusluk baslamistir. -Rochader- Maalesef, oyle olmuyor. Bugun, her kavramin anlam ve iceriginin ne oldugunu farkli ideolojiler, inanclar ve dogrular kendi akillarinin algiladigi sekilde iceriklendiriyor. Aslinda bu bir "kokusmusluktan" ziyade, tek duze yonlendirilen ve yaptirimlanan alginin iflasi anlamini tasiyor. Iste o yuzden de etik ve metafizik (ontoloji, teoloji) bilim ve bilimselligin, olgusalligina uymuyor ve evrensel bir onaylik saglayamiyor. Yasini bilemiyorum ama; sener sen'in "namuslu namussuz" adli bir filmi vardi. Ayrica unutmamak gerekir ki, hic bir sey; mutlak, kesin, sabit v.s. degil; aksine yanlislanabilir ve degiskendir. Oyuzden etik ve metafizikte de hangi temelden konuya bakisa gore, bir gorecelilik ortaya cikar. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Dusunce dunyasi adli bu sitede yasakci bir sitenin adini anman, onun propagandasini yapmaktir. Umarim modlar senin bu TD yasakci sitesinin propagandasini yapmanin onuner gecerler. Cunku sen her ovdukce, bende onun yasakci yuzunu aciga cikaracagim. Her turlu dusunceye ozgurluk deyip, sadece aklinin inandigi dogrulara izin veren bir sitenin ancak senin gibileri barindirmasi da gayet normaldir. Sizler demokrat ve ozgurlukcu olsaydiniz, herseyden once bu yasaklara ses cikarirdiniz. Sizler ancak siradan beyinlerinizle kendinizi kandirirsiniz. Bu sitede sizlerin beyin duzeyinin kandirabilecegi duzeyde yazarlar yok. Hepsi size en az bir numara buyuk gelir. evrensel-insan
-
Ikide bir ozel yetkili modlariyla tahammul edemedigi dusuncelere kendilerince uydurdugu tuzugu sayesinde ve kisesel insiyatifiyle yasak koyan diktatorlerin ve yandaslarina izin verenlerin sitesi TD 'yi ikide bir buraya tasima. evrensel-insan
-
Suc ve ceza bugun tamamen guclunun yonetimin ve yonlendirimin bir yaptirim olarak tekelindedir. Bunu en basit olarak algilamak icin, bir kisi dusunun ve onun etrafindakileri yonlendirdigini ve yonettigini dusunun, bu kiside guc, otorite ve iktidar oldukca, SUCUN DA, CEZANIN DA HER TURLU SAPTAMASINI YAPAN O OLACAKTIR. Bu da tamamen o kisinin aklinin inandigi ve ideolojik dogru disina cikan her turlu dusunce ve davranisin, onun tarafindan bir suc ilan edilmesidir. Buradaki amac, kisinin elde ettigi guc, otorite ve iktidarin korunmasidir. Dolayisiyle, sucu ve cezayi belirleyen, guclu, otoriter ve elinde her turlu yetki olandir. Eger bu algiyi gelistirirsek, etik temelli yonlendirim ve yaptirimlara toplumsal ve onun algisi disina cikanlar suc islemis olurlar ve cezaya ugratilirlar. Gunumuzde suc ve ceza, topluma o kadar cok yerlesmistirki, sadece ortada olan algi ve mucadele, suclu/sucsuz ya da suclu gorulenin alacagi ceza duzeyidir. Bunun da temeli kanuna dayanir. Aslinda olmasi gereken, insandisi ve insanlik disi her turlu dusunce ve davranisin bir suc olmasi gerektigidir. Yani suc, aslinda birinin hakkina onun rizasi olmadan mudahele etmek ve hakkini uygulama ozgurlugunu elinden almak olmalidir. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Insanoglunun zihinsel ve davranis ve de toplu yasaminin sistemlesmesi yolundaki en onemli bilinc ve farkindaliklarindan biridir ozgurluk. Birincisi, ozgurluk tek basina bir deger degildir. Ikiz kardesi haktir. Eger bir kisi hakkinin bilincinde ve farkinda degilse, ozgurlugunun de mucadelesini veremez. Insanoglu birinin iki turlu yasami vardir. Birincisi bireysel yasam, digeri toplumsal yasam. Bu anlamda bireysel olarak ozgurluk hakkidir. Bu hakki olan ozgurlukte,bireyin en basta dusunce,ifade ozgurlugudur. Bu dusunce ve ifade ozgurlugu, kisinin kendisine dogumdan itibaren verilen her turlu etik (milli, dini, ahlaki, sosyal,ananevi, kulturel v.s.) degerlerinin hakkiolarak uygulama islevidir. Bunun yaninda bir bireyin,yasamak icin, egitimi, isi, konutu, sagligi ve bilimum kendisini ertesi gune devam ettirebilecegi her turlu ihtiyacinin karsilanmasi daonun hakkidir. Bir toplumda bireylerin farkli halklar ve farkli etik degerleri oldugu dusunulurse, iste burada hak ve ozgurluk birbirini tamamlamak durumundadir. Yani bir birey, kendine ait hakkinin ozgurlugune sahipken; bu ozgurlugu basskasinin hakkinin basladigi yerde biter. Yani birinin hakki digerinin ozgurluk siniri, ozgurlugu de hak siniridir. Bu farkli hak ve ozgurlukleri toplum bunyesinde birlikte ve saglikli yurutebilmek adina, hukuk ve guvencesi devreye girer. Burada da her bir bireyin farkli hak ve ozgurlugu taninarak, antiayrimci ve esitlikci bir anlayis gozlenir. Butun bunlar icin, birey bilincli bir toplum, hak ve ozgurluklerinin bilinc ve farkinda bireyler ve bunlari saglayacak, insan haklari ve evrensel hukuka bagimli sivil, sosyal antiayrimci bir devlet anlayisi ve bireyler olarak vatandaslarinin her turlu hak ve ozgurlugunu guvence altina alabilecek sivil kurum ve kuruluslar. Konunun bir de cesitliligi vardir. Ozgur dusunce, ozgurluk taniyan dusunce, bireyin hak ve ozgurlugu, bireysel hak ve ozgurlukler, toplumun farkli kesim ve halklarinin hak ve ozgurlukleri. Konu insanoglunun zihinsel ve davranissal insanlasmasinda temel taslardan biridir ve insanin insanliginin saglanmasi adina da esestir. Cunku hak ve ozgurluk ihlali, bilincsizligi v.s. demek kimin ne istedigini bilmemesi ve duzenin ve de sistemin yonetim ve yonlendiriminin bir kulu kolesi haline gelmesi ve her turlu kullanilmasi ve harcanmasi demektir. Simdilik bu olumcul oneme sahip konuyu burada noktaliyorum. Yanit gelirse ve konu detaylanirsa, devam ederim. saygilarimla; evrensel-insan
-
Depremin Siddetinin derecesinin farkina (5.7-5.9) , farkli hesaplama metodlarindaki degisiklik neden oluyormus. http://www.hurriyetd...ople-2011-05-20 Saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger Afrodit; Konunun onemli olan tarafi; cocugun yasi ne olursa olsun, bireysel cesaretinin kirilmamasi ve hatta tesvik edilmesi. Eger bu olmazsa, o cocuk "pisirik" olarak ve psikolojik eziklik icinde buyur. Buyukler kim olursa olsun, cocuklara "bir buyuk gibi" yanasmali ve onlarin her soyleyecegine kulak vermelidir. Unutmamak gerekir ki, "ben babamdan ileri, oglumdan geriyim" soylemi yeni ve eski neslin farkini ortaya koyar. Eger eski nesil,yeninin onune set cekerse, bu neslin curumersine, yobazlasmasina, muhafazakarligina ve tutuculuguna yol acar. Bu da kim olursa olsun, devamli gelismekte ve degismekte olan dunya'ya ayak uyduramamak demektir. Tabiki evladinizin basina herhangibir sey gelmemesi acisindan yasina gore, onun yabancilarla olan iliskisini kontrol etmek ve cocugu bu konuda bilgilendirmek gerekir. Bu da aile disinda kalan kisinin, cocuk ile girecegi her turlu iliskiye verilecek iznin duzeyinin ebeveynin insiyatifinde olmasini getirir. Cocuk, "basi bos ta birakilmaz" "cendereye de sokulmaz" bunun ortasi ve olmasi gereken, o cocugun gelecegini belirler. saygilarimla; evrensel-insan
-
Konu ne olursa olsun, ideolojik gorusunuz, inanciniz ve dogrunuz ne olursa olsun; butun bunlari biribirinizle sanal alemde, kitle onunde pasylasacaginiza ve dusunce olarak ta insan ve insanligi temelinde, yazilanlar ne olursa olsun, kendi duzeyinizce degerlendireceginize; karsilikli atismaktan, kufurlesmekten, duygusaldavranmaktan ve ipe sapa gelmez kelimeler cumleler kullanmaktan, ne zevk aliyorsunuz; bir turlu algiliyamiyorum. Algilayamadigim bir konuda neden kah yazar, kah tarihin bir karakteri olarak (mesela Ataturk), neden kisilere yoneldiginiz. Kisilere yonelmek yerine, onlarin tarihte neler uyguladiklarini kendi duzeyinizce, sahsina dokunmadan dile getirseniz olmaz mi? Ayrica, birakin her yazar kendisini kendi gerektigince ve yeri geldigince kendisi tanitsin; neden baskasina illa bir etiket, yafta v.s. vermeyi one cikariyorsunuz? Unutmayin ki, kendiniz dahil; herkes kendince bilincli ya da bilinc alti bir degisim yasar. Bu degisimde, caga gore kisinin degisecegi konudaki okonuya verdigi onem ilgi ve etkiye gore tezahureder. Neden illa bir kisiyi, tek bir cumlesi ve hatta kelimesi ile etiketlemeye yoneliyorsunuz? Unutmamaniz gereken bir konuda, forumlarin bir kitle platformuna sahip oldugu. Yani, hic bir yazarin yazisi, sadece yaziyi adresledigi yazara yonelik olmuyor ve sitedeki diger okur ve yazarlara da acik. Eger sitenin, yazi duzeyini yazilan yazilarin dil ve uslubunu goz onune alirsaniz, kimsenin kimseye bu tip kisisel satasmali cumle ve kelimeler okutmaya hakki yok. Konunun basligi "Ataturk ilkelerine geri donuyorum" dolayisiyla, kim isterse kendi duzeyince bu ilkeleri dile getirir ve neden geri dondugunu aciklar. Isteyen de, bu ilkeleri ideolojik inancsal olarak dogru bulmaz ve neden dogru bulmadigini aciklar. Tartismada bu mihvalde surer gider. Ne ilkelere geri donenlerin, ne de bunu dogru bulmayanlarin biribirlerine kendi dogrularini kabul ettirme ve empoze etme zorunlulugu yok. Herkes fikirlerini, bilgilerini nedenlerini dile getirir boylece hem konu detaylanir, hem bilgiler paylasilir hem de okuyanlar ve yazanlar birbirleriyle konuyu paylasmis olurlar. Konu, Ataturk ilkeleri nedir, kaybedil mis midir?, neden geri donulmek istenir? v.s. iceriginde surer gider. Ataturk kimsenin babasinin oglu degil; tarihe mal olmus bir karakter, ama; konu onun kisiligi degil; fikirleri ve yaptiklari. Begenen begenir, bergenmeyen begenmez. Begenen de begenmeyende, karsi fikri olgunlukla karsilamali ve kendi argumanini dile getirmelidir. Karsisindakine satasmak ne ona, ne de satastigina bir sey kazandirmaz. saygilarimla; evrensel-insan
-
Bugun TS ile 23.15'te Kutahya'nin ilcesi Simav Merkezli 5.9 buyuklugunde bir deprem meydana geldi. Haber yeni oldugundan henuz bu depremin ne gibi sonuclar dogurdugu hakkinda haberlere dusen kesin bilgiler yok. Ayrica deprem, Marmara ve IC Anadolu'da da hissedildi. http://www.haber3.com/kutahyada-deprem--845354h.htm Konu ile ilgili ideolojik, inancsal, politik, etik degilde; bilimsel, bilissel ve insansal dusunce ile hareket etmek isteyenlere duyurulur. evrensel-insan
-
Saygideger elektro; Bence duygusal bir akil yuruterek cumlelerini yazmissin. Turkiye'yi icinde bulundugu durumdan kurtaracak tek cozum birey bilinci ve toplumun her bireyinin neyin ne oldugunu ve ne istedigini bilecek, algilayacak duzeye gelmesi. Birak toplumu, kendine ilerici, devrimci, aydin v.s. diyenlerde bile bu birey bilinci yok. Oyuzden de, batinin vicdansiz akli, onlarin duygusal akillarina ustun geliyor. Cunku ne bir sorunu analiz edebilecek, ne de bu analize gore toplumun ve farkli halklarinin yararina soruna cozum onerecek bir bilinc duzeyi topluma herturlu onculuk edenlerde de yok. Oyuzden herkes cok rahat,kandirilabiliyor, ikna edilebiliyor ve cikar olarak satin alinabiliyor. Osmanli'nin "sarayima dokunma da, ne yaparsan yap" son donem anlayisi; bugun aynen herkesin kendi sarayi (ideolojisi, inanclari, her turlu milli, dini v.s. etik degeri) soz konusu. Saraylar cesitli ve farkli olunca da, kimse toplumu ve farkli halklarini dusunmeyince de, zaten herkesin kendi sarayini koruma ve diger sarayi ele gecirme savasi, yetiyor da artiyor bile. Batinin vicdansiz aklina da, yonlendirdikleri ve yonettikleriyle, kendi amaclari dogrultusundaki parseyi toplamak ve amaclarina ulasmak icin de, saraylari biribirine karsi kiskirtmak ve her bir sarayi da destekliyerek (buna PKK da dahil) saraylarin biribirini yok etmesini saglamaya calismak kaliyor. Once her saray, hem ne istedigini bilecek, hem de toplum ve farkli halklarinin, ulke butunlugunun yararina ortak ugruna savasilacak bir saray ortaya konacak. Bu da pek mumkun gozukmuyor. evrensel-insan
-
Nasil Bir Devlet ve Siyaset Dusunuyorsunuz?
evrensel-insan replied to evrensel-insan's konu in Politika
Saygideger Ateist Kemalist Birey; etkilendiğim kısmı ise evet nasyonal-sosyalizm.beyaz ırk siyah ırk diye ayıran neo-nasyonal sosyalizm değil kastettiğim.-AKB- Nedir peki, Hitler gibi, "saf kan" yeni bir irk yetistirme, dusuncesi mi? evrensel-insan -
Nasil Bir Devlet ve Siyaset Dusunuyorsunuz?
evrensel-insan replied to evrensel-insan's konu in Politika
Saygideger Ateist Kemalist Birey; adolf hitlerin bazı düşüncelerinden çok etkilendim gerçekten de nasyonal sosyalist mi oluyorum ne -AKB- Benim dile getirdiklerimden boyle bir algilamami cikardin? Eger cikarmadiysan, A.Hitler'in ve Nasyonal Sosyalizm!?'in benim yazdiklarim ile bagi ne? Nedir, A.Hitler'in "cok etkilendigin" bazi dusunceleri? Nasyonel fasizm ve nasyonel sosyalizm, ayni mi?, degilse farki ne? Bir hareketin fasizm, sosyalizm farkini nasil ortaya koyarsin? Stalin ile Hitler arasindaki fark nedir? Fasizm sadece milli icerikli midir?, baska ideolojik inancsal degerler fasizmi getirmez mi? evrensel-insan -
Saygideger pante; Sonrasında yine ABD tarafından kafakola alınır,-pante- Nedir, bizleri "kafakola" aldiran? ve onu alinamayan? Sonucta teslim olmaktan kurtulanamayacaksa, Osmanli zaten teslim olmustu?, o zaman neden kurtulus savasi verildi? Ayni Canakkele'nin once verilmeyip, sonra verilmesi gibi. Ben senin aciklamalarindan ortada bir "bosa kurek cekimi" var algisini aliyorum. Hem derin devlet olmazdi deyip, hem Ataturk'un CIA tarafindan oldurulmesi dusuncesi celismiyor mu? evrensel-insan
-
Saygideger terzaghi; Önemli olan sistemdir, şahıslar değil.-terzaghi- Ataturk "yanlis" bir sistem mi getirdi? Sen, nasil bir sistem isterdin? evrensel-insan
-
Ataturk'un gecmiste ne yapip yapmadigi degilde, ayni Ataturk bugunlere gelseydi uzerine bu baslik. Zaten sorulara verilen cevaplar, kimin Ataturku nasil algiladigini ortaya koyacak. Ataturk, yasasaydi: Ulke cok partili sisteme gecermiydi? Darbeler olur muydu? SSCB yanlisi sol ile, ABD yanlisi sag genclik hareketi yasanirmiydi? Denizler, Mahirler, Huseyinler dogar miydi (biyolojik olarak degil;hareket olarak) Kurt milli bilinci gelisir miydi? Ermeni soykirimi gundeme gelir miydi? TC Natoya girer, Kore'ye gider miydi? Menderes, ABD'ye "acilabilir miydi? TC 2. Dunya savasina katilir miydi? Islam anlayisi, araplasirmiydi? Ulusalci butunluk ve milli/bolgesel ozerklik gundeme gelir miydi? Devlet, siyasetin "elinde oyuncak" olur muydu? Anayasa degisirmiydi? Yolsuzluk, rusvet, kadrolasma, adam kayirma v.s. olurmuydu? Faili mechul cinayetler, katliamlar, kundaklamalar olur muydu? Ulkede, sosyallik, sivillik, normallik saglanir miydi? Orta dogu politikasi, Irak isgali v.s. konularinda nasil bir politik tavir alinirdi? PKK dogar miydi? Hizbullah dogarmiydi? F.Gulen ulkede orgutlu bir ag orebilir miydi? Ortak pazara girmek icin "caba harcanir miydi?" Daha bir cok soru akla gelebilir ve isteyen bu sorulara yanit verirken, yeni sorular da ekleyebilir. evrensel-insan
-
Saygideger pante; Ben pragmatistliği ideoloji olarak görmüyorum evrensel-insan.-pante- Bir ideoloji degil zaten, yararci bir bakis acisi. Tabi buradaki yarar kavrami bu yarardan nasil faydalanilacagi ile paralel. Bu kisisel, zumresel, halksal, toplumsal, milli, dini ulkesel, politik, ekonomik olabilir. Ataturkte birey bilinci olmadigindan, pragmatizminin hic bir yonu bireysel/kisisel degildi. Bak RTE icin ayni seyi soyliyemem. Cunku o emir ala ala, bilinc olarak kazanmadiysa da, bireyci akilciligi uygular oldu. O yuzden de ilginctir. TC tarihin de kutuplu ideolojik inanclarin her iki kutbuda ataturke sahip cikmis ve cikmaktadir. Dinli/dinsiz; turk/turk olmayan, sagci/solcu, cumhuriyetci/demokrat, ulusalci/ozerkci, zengin/fakir, isci/isveren v.s. saymak ile bitmez. Bende mesela, senin bakis acinla; insan odakli, merkezli, konulara baktigim icin, bu anlamda insan yararci olarak algilanabilirim. Ama insanin zaten kendine yarari olsa ve bu bilince varsa, dogayida, dunyayida, evreni de, her turlu mekani da, hem gelistirir hem de uzerindekilerle birlikte yasatir. Yani yasar ve yasatir. evrensel-insan
-
Saygideger pante; Ataturk uyguladiklari vesoyledikleriyle, gozlem olarak pragmatistti. evrensel-insan
-
Dini rituellerden mesela ezan ile namaz arasindaki hak ve ozgurluk farkini algilamak icin, toplumun ve farkli halklarinin degil; bireyin hak ve ozgurluklerine bakmak gerekir. Cunku bireysel hak ve ozgurluk; bireyin ozgurlugunun, baskabir bireyin hakkina mudahele etmemesi, bireyin hakkinin da, baska bir bireyin ozgurlugune mudahele etmemesi demektir. Bu acidan, ezani bir cesit muzik ya da sesli gurultu olarak alirsak, bu sesin; birey tarafindan dinlenir ve onun hakki oldugunu savunurken, baska bireyin bu sesle muhatap olmama ozgurlugune mudahele etmektedir. Mesela, bir kisi dini inanc olarak, ve bireysel temelde, istedigi sekilde ibadet ile dini inancini yerine getirebilir, istedigi dininin kendince "emrettigini" algiladigi giyimi giyebilir. Ama, kendi HAK SINIRLARINI ASMASI, BASKASININ OZGURLUGUNE MUDAHELE DEMEKTIR. Bunun baskasinin ustunde, dini, milli veya etik herhangibir baski kurmakla, zorlamakla ve mecbur etmekle bir farki yoktur. Mesela ben istedigim muzigi dinleyebilirim. Ya bir ortamda herkesle birlikte (konser, disco, parti v.s.) dinlerim, ya da kendi basima dinleyecek isem, o muzik sesinden baskasini rahatsiz etmemeyi dusunurum. Cunku bireysel hak ve ozgurlugunun pesinde kosanlarin, bunu elde edebilmesi, ancak; baskalarinin da hak ve ozgurluklerine saygili olabilmeleri ile mumkundur. Oyuzden, hak ve ozgurluk bagini ve bireyler arasi esdeger iliskisini cok iyi algilamak gerekir. Iste bu temelde de, farkli halklarin farkli inanislarinin uygulanmasi degil; bireysel bazdaki inanclarin uygulanmasi ancak, karsilikli hak ve ozgurlukler ve bunun sivil ve sosyal hukuk guvencesi temelinde olur. Oyuzden bir bireyin inancsal uygulamasi baska bireylerin hakkina bir mudahele olarak onlari rahatsiz ediyorsa, bu bir hak ve ozgurluk ihlalidir. evrensel-insan
-
Internette herhangi bir sekilde herhangi bir seye sansur koymak, dusunce ve ifade ozgurlugune terstir. Yalniz internete sifreleme yolu ile bazi kisitlamalar getirilebilir. Bunlarda, isyerlerinin, ailelerin ve egitim cevrelerinin insiyatifindedir. Sonucta interneti her turlu kullanimin yasi yoktur. Fakat bilindigi gibi bazi konular sadece yetiskinlere yoneliktir ve cocuklar icin zararlidir. Bu da iki sekilde onlenir, ya alinacak bilgisayardaki sifreleme ve suzme sistemi, ya da yetiskinin sifrelemesi. Internet bugun cagimizdaher turlu dusuncenin gorsel ve metinsel dile geldigi kuresel ve kitlesel en genis platformudur. Kisiler, dunyanin hangi cografyasinda yasarsa, hangi dili kullanirsa kullansin, bugun internet araciligiyla ortak bir nioktada birlesebilir ve hatta ortak eylem karari alabilirler. Gunumuzun caginda, bugun artik icerigi ne olursa olsun, herhangibir gorselk ya da metinsel bir ideolojik inancsal dusunce dile getirimini yasaklamak, dusunce ve ifade hak ve ozgurlugu ile celisir. Oyuzden dunyanin bugun hangi cografyasinda olursa olsun, orada internet erisimine uygulanacak her hangibir sansur hakkinda iyi dusunmek gerekir. Cunku boyle bir erisim yasagi, ya duygusal (milli, dini, ahlaki v.s.), ya da ogrenilmesi istenmeyen bir gizlilik icerir. Bu algi ile, toplumun bilgilenme ve ogrenme hakkini elinden almak ta, ayri bir ozgurluk ve hukuk ihlalidir. Bunun disindaki herhangi bir yasagi uygulayan ve onerenlerin, mutlaka gocundugu bir erisim vardir. evrensel-insan