Jump to content

kavak

Members
  • İçerik sayısı

    2.729
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    137

Everything posted by kavak

  1. Ne demek, giren çıkan olmaz?! Tam tersine. Rusya Almanya´ya veya diğer NATO ülkelerine saldırdığı an, Türkiye´de otomatikman savaşın içinde olacak. Bunun kaçarı yok. Almanya, Fransa demek, aynı zamanda NATO demek. Bu nedenle bu ülkeler direkman Rusya´ya saldırmaz. Böyle bir siyaset de gütmüyorlar. Anlayacağın tüm toplar Putin´in elinde, her şey onun ne yapacağına bağlı.
  2. Katılmıyorum, çünkü AB bugüne kadar hiç olmadığı kadar birbirine kenetlenmiş vaziyette. Almanya silahlı kuvvetlerini modernize edeceğini açıkladı ve ălenen Ukrayna´ya silah vereceğini de bildirdi. Kuzey Stream 2 projesini de iptal etti. Keza diğerleri de benzer adımlar attı. Çünkü Rusya´nın silahlı saldısı, AB için büyük bir tehdit. Bu sefer tepki verilmezse, Rusya´nın sadece Ukrayna ile durmayacağını pekala biliyorlar. Rusya (daha doğrusu Putin), kaybettiği tüm ülkeleri tekrar kendi bünyesine bağlamak istiyor. Bu çok açık.
  3. Bu tip olaylarların olmadığı/yaşanmadığı kesin, çünkü hepsi masal. İslam´ın ilk 100-150 senesi tamamen karanlık. O döneme ait belgeler yok denecek kadar az. Neredeyse tüm İslam tarihi sözlü(rivayet) aktarmayla oluşmuş vaziyette. Hadis ve biyoğrafi yazarları 50-150 sene sonra yaşamış kişiler. Haliyle İslam tarihinin ilk devri hiç güvenilir değil. Muhammed´in hayatının neredeyse her saniyesi (bilhassa elçiliğini ilăn ettikten sonrası) ve her söylediği söz hadislere yansımış. Pek inandırıcı değil açıkçası.
  4. Bence de gereksiz. Genel forumda dinle ilgili konular açılabilir. Ayrı bir forum bölümü gereksiz.
  5. kavak

    Satranç tarihi

    Mesela Dama oyununu veya Tavla´yı herkes pekălă oynayabilir ancak Satranç oyunu için aynısı sözlemez.
  6. Atom silahlarının kullanıldığı bir dünya savaşının çıkmasını ümit ediyorsan, çok beklersin. ABD, Rusya´ya askeri açıdan karışmayacağını açık bir şekilde belli etti, haliyle NATO´da sesini çıkarmayacak. Kıyamet savaşının çıkması için taptığın mălum tanrıya dua et, belki sana kıyak geçer.
  7. Kăh ABD olsun kăh AB veya NATO...ne yapılabilir ki bu durumda? Atom silahları olan ülke sözkonusu olan, Putin güç delisi bir siyasetçi ve Birleşmiş Milletler´in daimi üyesi. Aynı dilden cevap verildiği vakit, anında dünya savaşı patlak verir. Putin bunu gayet iyi biliyor. Ayrıca Çin, beklendiği gibi Rusya ´nın arkasında yer aldı. Rusyayı sonuna kadar destekliyor. Bu nokta önemli. Ekonomik yaptırımların hiçbir anlamı yok ve pek fazla etkili olacağını zannetmiyorum. Etkili olması için daha radikal ekonomik yaptırımlar gerekli.
  8. @evrensel-insan ile @evrenselbirey farklı kişiler.
  9. Hükümet cehanındaki bir milletvekili çosmuş yine... "Fransa’da 150€’ya yapılan alışveriş %7’lere varan enflasyon sebebiyle artık 750€’ya yapılabilmektedir” Artık çok eminim; bunlar bile bile yalan söyleyip ortalığı bulandırma niyetlerinde. Hedefleri de kendi kitleleri; onları ne pahasına olursa olsun kendi taraflarında tutma peşindeler. Bunları seçenler yine bu halk. Hani derler ya: Milletin vekilleri, mevcut halkın aynasıdır. İşte o hesap.
  10. Muhterem Bir nevi yemek tarifi gibi olmuş. Peki, denedin mi, tadı nasıl?
  11. Mevzu benim mutlu olup olmamam değil. Kimbilir, belki mutlu olmak bu dünyada pek mümkün değildir. Benim tecrübelerime göre bir insanın ne kadar çok malvarlığı varsa, o kadar da çok onları kaybetme korkusu var. Bu korku onu tüm hayatı boyunca takip ediyor ancak diğer yandan arzularını/isteklerini yerine yetirme imkanına da sahip. Diğer yandan hiçbir şeyi olmayan fakirin kaybedecek bir şeyi yok ancak hergünkü karnını doyurabilme kaygısı onu perişan bir hale getirebiliyor. Hasılı her iki yöne işaret eden araştırmalar olsa da, mutluluğun anahtarı bir hayli muğlak.
  12. Demokratik sistemin sağlıklı yürüyebilmesi için, halk tarafından seçilen vekillerin verdikleri her karar hakkında her daim hesap verme zorunlulukları olmalı. Dokunulmazlık diye bir şey olmamalı. Seçilen vekillerin icraatlarına en fazla 2-3 dönem imkan tanınmalı. Ülkenin menfaatlerini yakından ilgilendiren önemli kararlar, halk oylamasıyla bir kere daha tasdik edilmeli. Bunlar anayasada değiştirilmesi teklif dahi edilmeyecek kanunlar kategorisinde olmalı. Bu sefer siyasete soyunanlarda önemli bir azalma olacağına eminim ancak memlekete harbiden hizmet etmek isteyenler varsa, onları bu gibi kurallar ürkütmez. Diğer yandan kazın bacağı hiç de böyle değil maalesef. Siyasetçiler koltuğa oturduktan sonra bir türlü gitmek istemiyorlar. Mesela Rusya...Putin, gücü daha uzun elinde bulundurmak için anayasayı değiştirti. Şimdi istediği kadar o mevkide kalabilir. Türkiye...Benzer durum. Cumhurbaşkanlığı yeterli gelmedi, başkanlık sistemine geçildi, yetmedi, partili başkan siyaseti başladı. Yetmedi yargının bağımsızlığına göz koyuldu. Devletin en önemli kurumları, tek bir kişinin ağzından çıkacak kelimelere odaklanmış vaziyette.
  13. Hepsi birden aynı yöne dönüyorlar. Duyu organlarımızın o kadar da ahım şahım olmadıkları o kadar belli ki. Çevresine uyum sağlayabilecek seviyede evrimleşmişler. Yani dindarların iddia ettikleri gibi çok muhteşem ve harika özelliklerimiz yok.
  14. kavak

    1984

    Elbette önemli, çünkü Google gibi online şirketler, kullanıcıların ter türlü özelliğini, hal ve hareketini kayıt altına aldıktan sonra, bu verileri reklam şirketlerine satıyorlar. Google´nin ana gelir kaynağı bu zaten. Gösterdiği her bağlantıya yapılan her tıklama karşılığında, şirketlerden belli bir meblağ alıyor. Şöyle düşünün...dünyada her saniyede reklam bağlantılarına kundurulan milyonlarca tıklama var.
  15. kavak

    1984

    Kitap üzerinden gidelim ve konuya sadık kalalım lütfen. Sizce kitapta işlenen distopyanın kaçta kaçı günümüzde gerçekleşmiş vaziyette? Seninle bu mevzuda bir türlü anlaşamadık gitti. İnsanlar bir arada yaşayacaksa, onları bir arada tutabilen bir şeyler olmalı. Mevcut düzeni yok etsen dahi, daha iyisini yapabilmek için yine insanlara ihtiyacın var. Ben de hep diyorum ki; insanlar birer robot değil. Hayvani arzuları, duyguları ve özellikleri var. Entel olmuş, olmamış farketmez. Çünkü hormonlarımızın esiriyiz sonuçta. Aslında kitabın vermek istediği mesajlardan birisi de bu. Onları duygusuz birer makineye dönüştüremezsiniz.
  16. Tamam, Avrupa´ya güvenmesinler ancak birçok haklar ve imkanlar açısından Avrupa Türkiye´ye nazaran çok önde. En azından bunları elde etmek için onları örnek alabilirler.
  17. İkiyüz...bu kelimeye takılı kaldım. Duygusallık barındırıyor. Uluslararası arenada duygusallığın yeri yoktur, çünkü her ülke (ne kadar demokratik veya gelişmiş olursa olsun) ilk etapta kendi çıkarlarını göz önünde tutar. Diğer yandan dünyada yakası temiz hiçbir ülke bulamazsınız. Yani ülkelerarası ilişkilere ağırlıklı olarak prağmatik ve gerçekçi yaklaşmak lazım. Ona bakarsanız dünyadaki her ülke iki yüzlüdür aslında, çünkü komşu ülkenin/ülkelerin kendinden daha iyi bir durumda olduğunu istemez. Yanılmıyorsam Avrupa Birliği 27 ülke barındırır ve en önemli ve hayati konularda bile kendi alarında anlaşmakta zorluk çekerler. Keza İngiltere, pılını pırtını alıp gitti zaten.
  18. Ben bu tip biyoğrafilere veya buna benzer başarının sırrı içerikli tavsiyeler içeren yazılı eserlere hep soğuk bakmışımdır, çünkü başarının veya başarılı olmanın bir formülü yoktur. Bu tip kitapları okumak bana göre zaman kaybından başka bir şey değil. Bu kitap bile Türkçe´ye çevrilirken, dürüstçe çevrilmemiş. Kitabın ismi olmuş "Milyarder Olma Sanatı"; amaç belli. Amaç düzgünce tercüme edilmiş bir kitabı satmak falan değil, bilakis ne pahasına olursa olsun para kazanmak. Aslında bu yöntem de başarılı olma sanatından birisidir ancak beni ikna edemezler, çünkü herkesin karakteri, yaşam tarzı ve ortamı çok farklı. Herkes araba satıcısı olamaz, istediği kadar buna benzer tavsiye kitapları okusun, farketmez.
  19. Üzerime falan alındığımı zannetme lütfen ancak her ateist bireysel değerlendirilmeli, çünkü onların tek bir ortak paydaları var. Nedir o ortak payda? Piyasaya sürülmüş tüm tanrıları reddederler. Bunun dışında onları bir çatı altında toplayan ortak bir nokta yoktur. Dolayısıyla her yelpazen çıkmaları mümkün ve her pisliğe karışmaları da mümkün. Hasılı "... çoğunuz aynı fötün..." diyerek genelleme yapmak pek yakışık olmadı.
  20. Kime söylüyorsun bunları? Hadi isim versene, eğer beni kastediyorsan, hepsini sana iade ediyorum. Boş boş konuşup duruyorsun!
  21. Hep derim, san harbiden numuneliksin. Eskilerden beri seni tanırım; bir gram kendini geliştirememişsin. Bilmediğin ve anlamadığın konularda ahkăm kesiyorsun. Hele şu her önüne gelene "varoş çatlağı" yaftalaman, senin açıdan acınası bir durum aslında.
  22. Yanlış örnekler veriyorsun, sanki hepsi dilencilik yapıyormuş gibi lanse etmeye çalışıyorsun. Diğer dinde yaşayanlara nazaran, bu dünyadaki maddi beklentileri oldukça azdır. Mesela bunlarda kişisel mülkiyet yoktur. Her dinin, bir ibadethaneye ihtiyacı vardır. Bu resimleri göstererek onları Kapitalizm yanlısı yapamazsın. Çok fazla farklı konuya girip çıkıyorsun. Mafyanın kapitalizme karşı olduğunu söyleyen mi oldu? Kötü bir sistem olabilir ki hangi sistem iyi ve adaletli ki? Tamamen karşıt bir sistem olan Komünizmin geldiği nokta belli. Gözden kaçırdığın bir nokta var...her insan aynı zekada değil. Bu dünyada hiçkimse bir karşılık beklemeden, parmağını oynatmaz. Adam zeki, okumuş, şirket kurmuş, buluş yapmış...bunun bir karşılığı olmalı. Yoksa kimse şurdan şuraya adım atmaz.
  23. Eğer haber bu doğruysa, bu yaptıkları resmen halkı enayi yerine koymaktır. Bir yandan her konuda çokbilmişlik yaparken, diğer yandan milletin alın teri olan şahsi mallarına gözlerini dikmişler. Bu olan bitenden halkın suçu yok değil, bilhassa dindar kesimin. Lüzumsuz saraylar yapılırken, hiç kimsenin gitmeyeceği ve neredeyse her mahalleye camiler dikilirken, sayısız makam araçları ve uçakları alınırken, ülkenin şirketleri yabancı ülkelere satılırken vs....neredeyse hiç tepki vermediler.
  24. Yadel, gereksiz yere ve tehditvari bir şeklinde bir konu açmışsın. Eski bir forumdaş olarak sen de çok iyi bilirsin ki, eğer ağır küfür, ağır hakaret veya forum kurallarına aykırı bir ileti varsa, o iletiyi raporlayarak derdini anlatabilirsin. Ayrıca her konuda didişmeler olur, bu gayet normal. Ancak yazılan iletilere "Dogmaya dayalı saçmalıklar üreterek" deme cüretini kendinde görmene, ne demeli, peki?! Sana akıl vermek gibi olmasın; karşındakilere yukarıdan bakma huyundan bir türlü vazgeçemedin.
  25. Aslında Türkiye´nin uzun zamandan beri ekonomik sorunları vardı ve hep ötelenerek bugünlere gelindi. Bir türlü sanayileşme sürecini sağlıklı bir şekilde sonuçlandıramadı. Hălă gelişmekte olan bir ülke konumunda. Diğer yandan dediğin gibi mevzu aslında tam olarak bu, eğer muhalefetin bir şansı olacaksa, ekonomik sorunların üstesinden geleceğine halkı ikna edebilmeli. Sorun da tam olarak burada yatıyor, muhalefete olan güvensizlik bir hayli yaygın. Millet İttikafını oluşturan partilerin genel başkanlarına baktığınızda, ne demek istediğim anlaşılır sanırım. Oradakilerin bir kısmı kendi partilerinden uzak kalmış şahışlar veya uzaklaştırılmış kişiler. Mesela ben Davutoğlu ve Babacan´ın orada olmasına bir anlam veremiyorum. Bunlar kendi partilerinde yer bulamadı diye, hemen karşı tarafa geçmişler, hem de ayrı ayrı parti kurarak. Haliyle bu İttifak bana biraz garip geliyor, çünkü ben tutarsızlık görüyorum.
×
×
  • Create New...