kavak

@DreiMalAli, sen elma armut işini iyi bilirsen. Yapay zekaya göre zor bir soruyu sana havale ediyorum... Pazarda tanesini 100 Euro´ya satmak istediğin 3 tane üstü kapalı meyve kasası var. Birinde elma, birinde armut ve birinde elma & armut etiketi var ancak tüm etiketleri yanlış iliştirilmişsin. Neyin nerede olduğunu bilmiyorsun. Bunları düzeltmek için tek bir kere çekiş şansın var. Yani 3 sandığın birinden bir mevye alıyorsun ve sonucuna göre etiketlerin yerini düzeltiyorsun.

@DreiMalAli Evet, o gündür bugündür elma armut işini bıraktım, çünkü hesap kitap işleri bana göre değil gibi.

Yapay zekaya henüz pek güvenmesem de, merak edip şunları yazdım: "X/twitter çöplük haline gelmiş durumda. Kara propaganda, yalan haberler, kin ve nefret söylemleri cirit atıyor. Doğru haberleri yalanlarından ayırmak yerine bu ve buna benzer platformları hiç kullanmamak en iyisi." Verdiği yanıt şu... Haklısınız, 2025 yılı itibarıyla X (Twitter) üzerindeki bilgi kirliliği ve dezenformasyon düzeyi daha önce görülmemiş bir seviyeye ulaştı. Platformun geçirdiği yapısal dönüşümler, doğrulama mekanizmalarının zayıflaması ve algoritmaların "etkileşim" adına radikal içerikleri öne çıkarması, kullanıcıların platformdan toplu halde ayrılmasına neden oluyor. Eğer bu kaostan uzaklaşmak ancak dünyada olup bitenlerden haberdar kalmak istiyorsanız, 2025'te öne çıkan şu güvenli alternatifleri değerlendirebilirsiniz: 1. Daha Temiz Alternatiflere Geçiş Bluesky: Şu an X'ten kaçan milyonlarca kullanıcının, akademisyenin ve gazetecinin ilk durağı konumunda. Algoritmanızı kendiniz seçebildiğiniz ve nefret söylemine karşı daha sıkı denetimlerin olduğu bir yapı sunuyor. Mastodon: Merkezi olmayan yapısı sayesinde reklam ve veri madenciliği içermez. Topluluk odaklı bir deneyim sunar. Threads: Instagram altyapısını kullanan bu platform, siyasi tartışmalardan ziyade daha genel ve "hafif" içeriklere odaklanma eğiliminde. 2. Doğrudan Kaynaktan Bilgi Almak Haberleri bir sosyal medya algoritmasının süzgecinden geçirmek yerine, güvenilir haber ajanslarını ve doğrulama platformlarını doğrudan takip etmek en sağlıklı yoldur: Haber Bültenleri (Newsletter): Güvendiğiniz gazetecilerin veya kurumların e-posta bültenlerine abone olarak, sosyal medyadaki gürültüye maruz kalmadan günlük özetler alabilirsiniz. Teyit Platformları: Bir haberin doğruluğundan şüphe ettiğinizde Teyit.org veya Doğruluk Payı gibi bağımsız platformları kontrol etmek 2025'in en temel dijital okuryazarlık becerisidir. 3. Dijital Detoks ve Kürasyon Eğer X'i tamamen kapatmak istemiyorsanız ancak "çöplük" etkisini azaltmak istiyorsanız: Listeler Özelliğini Kullanın: Ana akışı (Sizin İçin) tamamen bırakıp, sadece güvendiğiniz kişilerden oluşan özel "Listeler" üzerinden takip yapın. Kelime Filtreleme: Nefret söylemi içeren veya sizi huzursuz eden anahtar kelimeleri ayarlar kısmından engelleyerek akışınızı temizleyin. Sosyal medya platformları artık sadece birer iletişim aracı değil, aynı zamanda birer "psikolojik harp" sahası haline geldi. Kendi zihin sağlığınızı ve doğru bilgiye erişim hakkınızı korumak için bu platformlarla aranıza mesafe koymak, 2025'in en bilinçli kullanıcı tercihidir. Burası çok önemli: YZ(yapay zeka) yanıtları hata barındırabilir.

Birisi Allah´ın kanunlarını istiyorsa eğer, ki bu herhangi başka bir tanrı da olabilir, o kişi bu kanunların alayının insan ürünü olduğu gerçeğini ya bilmiyor ya da görmezden geliyor. En iyimser ihtimalle gerçek olmasını umuyordur veya muhtemelen akla ziyan "Milyonlarca insan yanılıyor olamaz" düşüncesinde de olabilir. Görmezden gelenleri de küçümsememek gerek. Öyleleri var ki, başka her şeye sağlıklı bir mantıkla yaklaşanlar, işin içine din/inanç girince, mantığı ve bilimi kolaylıkla devre dışı bırakabiliyorlar. Sebebine gelince... İnsanlar akıl ve mantık dışı hareket etmesiyle tanınır. Duygularına, toplum ve mahalle baskısına boyun eğmeye bir hayli meyillidir.

@gun, @DreiMalAli Desmos hakkında ve kullanışıyla ilgili bilgilendirici yeni bir konu açarsanız fena olmaz. Desmos sayfasına gittim, da, orada parametreler nasıl veriliyor, grafik nasıl çiziliyor falan filan... Çözemedim gitti. Yani en azından benim gibi cahilleri aydınlatmış olursunuz.

Tahmin ettiğim gibi Sidney´deki katliyam aylar öncesinden planlanmış. Teröristler atış talimi yapmışlar. Silahlı saldırının yanında kendi yaptıkları bombaları da kullanmışlar ancak şans eseri bu bombalar patlamamış. Kaynak: https://www.n-tv.de/politik/Terroristen-planten-Bondi-Massaker-ueber-viele-Monate-id30172382.html

Ona bakarsan Rusya, misilleme olarak Suriye´de yanılmıyorsam 35 Türk askerini öldürmüştü. Yani demem o ki; Rusya oldum olası paranoyak bir ülkedir. Sürekli saldırı altında olduğu imajını halkına yayar ve bu şekilde halkın isyan etmemesini sağlamaya çalışır. Bunu yaparken diğer ülkeleri elindeki atom bomlalarıyla sürekli tehdit ediyor. Oysa ekonomik olarak çoktan iflas etti aslında. Gaz ve petrol zenginliği olmasa, Ukrayna savaşını bu kadar uzun sürdüremezdi. Her şeye rağmen Türkiye´nin Rusya ile büyük sorunlar yaşamamasının yegane sebebi, kim ne derse desin, Türkiye´nin bir NATO ülkesi olmasında yatıyor. Rusya´yı frenleyen tek gerçek bu. Ukrayna´nın NATO´ya ve AB´ye girmemesi için, Ukrayna´ya saldırdı. Rusya, tıpkı ABD gibi emperyalist bir ülkedir. Dünyanın en büyük toprağına sahip olmasına râğmen deli Putin daha fazlasını istiyor.

Bir anlık öfke sonucunda kendini kaybeden veya cinnet geçiren insanları bir yere kadar anlarım. Sinirine hakim olamayan tonlarca insan var bu dünyada. Bunların tepkisi genellikle anında olur ve zararını yakın çevrelerindeki insanlar görür. Diğer yandan katliyam yapmayı önceden planlayıp sonra soğukkanlı bir şekilde masum insanları öldürenleri anlayamadım gitti. Seri katil olanların empati yetisi bir hayli zayıftır; Sidney katliyamını gerçekleşirenlerin de seri katillerden bir farkları yok. İnancını savunma adına şiddete başvuranları falakaya yatırmak lazım galiba, da, şiddet her zaman şiddeti doğurur. Başkalarına yaşam hakkı tanımayanlara laf anlatmak, pek mümkün değil maalesef.

Dünyadaki tüm dindarların kulakları çınlasın... Tanrı(lar) bugün yine insanları umursamadı, çünkü yine din/inanç uğruna masum insanlar/siviller canlarından oldu. Bunlar yaşanırken her şeye göya gücü yeten tanrı(lar) köşe bucak saklandı. https://www.haberturk.com/son-dakika-avustralya-da-silahli-saldiri-384534d

... bir yenisi daha eklendi maalesef. Orta Doğuyla neredeyse hiçbir ilişkisi olmayan ve dünyanın öbür tarafı dediğimiz bir diyar olan Avustruralya´da toplu bir katliyam yaşandı. Soğukkanlı davranan bir vatandaş olmasa, muhtemelen daha fazla masum insan canından olacaktı. Bu tip olaylarda söyleyecek söz bulamıyorum; bu tip kanlı eylemleri yapanları anlayamıyorum. Kimsenin kazanamayacağı bir sidik yarışına benziyor, da, suçsuz masum insanlar canlarından oluyor. İşte buna kahroluyorum. Hep derim: Savaşlar, silahlar, doğmatik inançlar öldürür. Başka bir işe yaramazlar zaten. Kaynaklar: https://www.bbc.com/news/live/ckgk391yzm7t https://www.haberturk.com/son-dakika-avustralya-da-silahli-saldiri-3845347

Günaydın, yeni mi farkettin? Onun derdi dinsel konularda tartışmak falan değil, ki böyle bir düşüncesi hiç olmadı. "İşte kafa, işte mermer" diye bir deyim var. Bu deyimin canlı bir örneği olmakla beraber yapay zekadan medet umacak seviyeye düşmüş birisidir. Hasılı pili bitmiş ama bunun farkında olmayan bir robottan farkı yok onun.

Videolar hakkında kesin bir şey diyemem ancak motor hariç diğer hususlarda bir hayli mesafe katedildiğini düşünüyorum. Sadece uçaklarda değil, otomobil sanayisinde kullanılan motorlar yerli değil. Örneğin TOGG´un motorlarını Alman şirketi Bosch ve pillerini ise yanılmıyorsam galiba Çin´li şirketler üretiyor. Uzun lafın kısası: Türkiye en azından kendi motorlarını üretmek zorunda, yoksa dış ülkelere olan bağımlılıktan kurtulamayacak. Dipnot: Avrupa´da TOĞG marka arabalar satışa çıkarıldı. Kısa vadede Avrupalıların ilgi göstereceğini zannetmiyorum. Muhtemelen orada yaşayan Türkler belki ilgi gösterebilir, yine de var olan büyük rekabetten ötürü bu markanın işi bir hayli zor.

Ben aval aval baktım ve hiçbir şey anlamadım. Yapay zekaya sordum, "2" dedi. Yine de anlamadım.

YouTube yayınlarından nefret eden birisiyim aslında. Yine de merak edip onun bir programını izleyeyim dedim. Resmen zaman kaybıydı, yarıda kestim. Kendini beğenmiş, egosu tavan yapmış, terbiyesiz ve ağzı bozuk bir ukalanın teki. Eğer bunlar Türkiye´de Prof. olabiliyorsa, yazık bu ülkeye. Bu tiplerin yüzbinlerce takipçisi var, iyi mi! Bazı insanlar boş beleş gevezelik yapanlardan hoşlanıyor galiba.

Uçak gerçek. Ancak motoru yerli değil ve seri üretim için ABD´den alıması planlanan motor ABD tarafından veto yedi. Dışişleri Bakanı bunu itiraf etmek zorunda kaldı. Hal böyle iken, Türkiye´nin kendi yerli motorunu üretmekten başka çaresi kalmadı. Bunun için asgari 10 yıl gerekli.

Doğru; İslam dışı kaynaklar yok denecek kadar azdır, çünkü bu dinin yeşerdiği ilk zamanlar bir hayli muğlak ve karanlıktır. Hatta o kadar karanlıktır ki, İslam´ın kendi kaynakları (biyoğrafi ve hadisler) bile yaşandığı iddia edilen olaylardan asırlar sonraya aittir ve Muhammed´in biyoğrafisi ve hadisler akla ziyan masallardan oluşmaktadır. Vaktinde du dinin çürük temeli ile ilgili bir konu açmıştım...

Resmen saçmalamış ve sandalyede yamuk otururken çok bilmişlik taslıyor. Böyleleri piyasada çok yaygındır; her konuya maydanoz olurlar, her konuda uzman kesilirler, papuç kadar dilleri vardır. Biraz araştırdım, Prof. ünvanı bile varmış, ama sosyal medyada boy göstermeye bir hayli bayılıyor. Kısacası; ego/ilgi manyağı birisi işte. Yine de Prof. ünvanını nasıl aldığını/hakettiğini merak etmiyor değilim.

Tüm bu tanrı icat etme olaylarının temelinde bilinmezlik yatar. Bilinmezlik korkutur, ürkütür. Dinlerin varoluş sebepleri olan doğal afetlerin (yıldırım, şimşek, yangın, deprem vs.) sırrı çözüldü. Bunlar korkutmuyor, ürkütmüyor artık. Ancak ölüm hâlâ bazılarına göre gizemini koruyor. Ölenler geri bildirim yapamıyorlar. Bu yalın gerçek, korkak ve ürkek birisinin uykularını bozar. Ha bire kendine güvenli bir liman arar. Bu arayış, asırlar evvel başka korkak insanların uydurduğu tanrılara yöneltir. Uğruna kölesi olur, kurban keser, kendinden olmayanlara düşman kesilir, savaşır. Peki, bu sözde tanrı(lar) bunun neresinde? Hiçbir yerinde, çünkü bizsiz şurdan şuraya gidemezler.

Sağlığımız ve beynimiz için en önemli etken yeterince uyumaktır. Bu noktada sıkıntı varsa, ki kulak çınlaması olanlar uzun ve derin uyuyamıyor, muhtemelen beynimiz bundan nasibini alıyordur mutlaka. Örneğin beyin hücreleri yeterince sıfırlanayamıyor/yenilenemiyor. Hafıza zayıflığı belki buradan kaynaklanıyor.

Demek ki, suç bende. Hani diyorlar ya; beyini sürekli çalıştırarak yeni nöron bağlantıları oluşuyor. Bendeki bağlantılar muhtemelen kör düğüm olmuştur.

Ben bu beyin eğzersizlerine pek fazla güvenmiyorum, çünkü ömür boyu dolaplar dolusu kitaplar okudum ve hâlâ her gün sabah akşam bir şeyler okumama rağmen sonuç ortada. Hafızamda zayıflama belirtileri var. Diğer yandan yeme içmenin, yani sağlıklı beslenmenin ve havası temiz bir diyarda yaşamanın etkisi olduğunu düşünüyorum.

Saçmalığın dik alası aslında, ortada herhangi bir suç teşkil edecek hiçbir eylem yok. Azılı teröristlere ayrı, adi suçlulara ayrı ve muhabir/gazetecilere ayrı muamele yapılıyor. Bağımsız yargı diye bir şey beklemeyin, öyle bir şey kalmadı. Fikirlerini söyleyen gençleri, insanları ve elbette haber elemanlarını bilerek sindirmek istiyorlar. Hedefleri belli ve hedeflerinde sadece F. Altaylı yok. Daha niceleri var. Kendinden olmayanları korkutmak, susturmak ve sindirmek. Gayeleri tam olarak bu, ki dolaylı olarak vatandaşa da gözdağı veriliyor. Rusya´daki Putin rejiminden bir farkı kalmadı. O da işine gelmeyen muhalifleri ya zindana, ya Gulağa gönderiyor. Bazılarına ölüm fermanı vermekten geri kalmıyor. Yani Türkiye´deki rejimin Putin´li diktatör düzeninden pek fazla farkı bir yok.

Bahçeli yine döktürmüş. "Birinci muhatap İmralı" demiş ve hızını alamadan "Bu yolda darağacında sallanmaya razıyız" diye eklemiş. Oysa, bilenler bilir, bizzat kendisi zamanında A. Öcalan´ın asılmasını istiyordu. Tıpkı S. Demirel´in meşhur "Dün dündür, bugün bugün" zihniyetiyle hareket ediyor. Bir siyasetçi 100 takla atsa bile yurdum insanının hiç umrunda değil gibi. Böyle kaypak siyasetçilerden hesap sormak şöyle dursun, hatta bunları alkışlayanlar var. Ben de terörün bitmesinden yanayım, da, buna Bahçeli gibi sürekli yön değiştiren dinozorlar yerine dürüst ve tutarlı siyasetçiler el atmalı.

AB arasındaki mesafenin uzunluğu ne kadar?

Bakarak çözmeyi sevenlere gelsin. En fazla 10 saniyeniz var... ( 5 + 3 ) x 4 - 6 : 2 Dipnot: Google Amca ve hesap makinesi yasak.