Jump to content

kavak

Members
  • İçerik sayısı

    2.729
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    137

Everything posted by kavak

  1. IBB başkanı İmamoğlu´nun bugün tutuklanması tesadüf değil. Uzun bir süreden beri planlandı ve işleme konuldu. AKP belediyelerine neredeyse denetleme ve soruşturma yapılmazken CHP ve DEM belediyelerine sürekli soruşturmalar açıldı. Kayyum gibi saçma sapan bir şey uygulamaya konuldu. Denetleme ve soruşturmalar elbette olmalı, ama bunu yaparken tarafsız kalınmalı. Bağımsız bir yargı ve bağımsız savcılar bunun için çok önemlidir. Bağımsız olması gereken kurumlar bizzat iktidar tarafından yok edildiği için hak, hukuk ve tarafsız bir adaleti beklemek, hayal oldu. MHP ve AKP´nin terör örgütü PKK´nın lideri ile kucaklaşması suç sayılmıyor, ama muhalefete sudan sebeplere sürekli terör suçlaması yapılıyor. Bu ülkenin göye bağımsız savcıları resmen çifte standard uyguluyor, çünkü onların ipleri tek adam sevdalısı RTE´nin elinde. Yani kuvvetler ayrılığı ve hukukun üstünlüğü hikaye. Amaç belli. Muhalefeti yıldırmak, sindirmek ve korkutmak. AKP´nin öncülüğünü ettiği Siyasal İslam´ın nihayi amacı seçimsiz bir rejim oluşturmaktır. Bunu adım adım uyguluyorlar, çünkü Cumhuriyete, demokrasiye ve laik bir düzene düşmanlar. Amaçları uğruna her şeyi yapabilirler, ki seçimle gitmeye niyetleri olmadığını sağır Sultan bile anlamış olmalı.
  2. Doğrusu "m : kütle" olacaktı. Kütle nihayetinde maddenin bir özelliğidir.
  3. Seni bilmem ama bizim bu zatla işimiz olmaz. Artı; materyalist felsefe mesela senin atomlarının, başka bir deyişle enerjinin yok olduğunu iddia etmez. Bunu nereden çıkardın? Sadece seni sen yapan bilincin yok olacak, çünkü onu oluşturan materyel iletişim sonlanacak ancak başka enerji türüne dönüşecek. Madde ve enerji aslında aynı şeydir ve madde enerjinin bir tezahürüdür. Bunun böyle olduğunu Einstein´nin meşhur formülünde görebilirsin: e = mc2. e: enerji m: madde c : ışık hızı
  4. Senelerden beri korku dünyası yaratmaya çalıştılar. Kendinden olmayanlara, politikalarını eleştirenlere anında soruşturma açarak gözdağı verdiler, hâlâ böyle. Rahatsız oldukları insanları, gazetecileri, siyasetçileri, parti ve belediye başkanlarını hapislere tıktılar, hâla böyle. Dini siyasete hep âlet ettiler, kutsal dedikleri camilerde bile siyaset yapmaktan geri kalmadılar. Böyle yaparak insanların dini inançlarını kullandılar ve kendilerine yönlendirdiler. İnsanları ötekileştirdiler ve birbirlerine düşmanlaştırdılar. Bağımsız kuvvetler ayrılığı diye bir şey kalmadı. Her karar tek elden verilir hâle geldi. Hükümetin o kadar bakanı dururken, her gün ve neredeyse her saat başı hep aynı mâlum kişiyi izliyor insanlar. Kendileri hukuka uymuyorlar ve AIHM* dahil olmak üzere Anayasa Mahkemesinin kararlarını hiçe sayıyorlar, ama hukukun üstünlüğünden dem vuruyorlar. Buna beyin yıkama ve diktatörlük, denir aslında. Hasılı başlıktaki soruya verilecek yanıt elbette "Yok" olacak. *AIHM: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
  5. kavak

    Free enerji

    Piyasadaki devri daim aygıtlarının hepsi sahtekârlıktan başka bir şey değil. İddia sahipleri hiçbir zaman bilimsel olarak tarafsız bir laboratuarda sözde çığır açacak olan makinelerinin incelenmesini istememişlerdir. Günlerce, aylarca, senelerce süren, yani sürekli durmadan çalışan bir numune sunamamışlardır. Senelerden beri kendi sitelerinde reklamını yaptıkları aygıtların hepsi hayalidir. Denemesi bedava; sipariş verip parasını yatırın. Cihaz çâlışmayınca veyahut hiç gelmeyince, ne kadar büyük bir keriz olduğunuz anlarsınız. Mesela Amazon´dan Yıldız motorun yapımı ile ilgili kitabın siparişini verin ve nasıl kazıklandığınızı görün: https://www.amazon.de/-/en/Yildiz-Freie-Energie-Magnetmotor-selber/dp/3753115878 Dipnot: Muammer Yıldız, ne zaman devri daim motorunu göstermeye kalksa, uzun sürmeden motorunda bir arıza çıkıyor. Yanılmıyorsam en son 2020 yılında bir gösteride motor yine bir kaç saat içinde arızalanmıştı. Senelerden beri aynı terane ve bu zata inanan gerizekalılar var. Sözü edilen patentlere kanayım demeyin, onlar motorun sürekli çalıştığını kanıtlamıyor. Böyle bir şey yok.
  6. Hava çok soğuk değilse veyahut kar yağmamışsa yem verme. Çünkü sürekli hazır yem onları her bakımdan zayıflatır.
  7. Tamamen saçmalamışsın, çünkü senin gibi hastalıklı beyinler (nam-ı diğer naziler) yüzünden zamanında milyonlarca insan (çoluk cocuk, genç, yaşlı, kadın, erkek, engelli) öldürüldü ve gaz odalarında katledildi. Bu hastalıklı ve ırkçı nazi pislikleri maalesef hâlâ var. Bu yaptığın resmen bir suç teşkil ediyor, çünkü her insanın yaşam hakkı var. Senin gibilerin(!) bile var. Kafan bir güzel galiba.
  8. Türkiye tarafından PKK´nın Suriye´deki uzantısı olarak görülen YPG/SDG, Şam yönetimi ile bir antlaşma imzaladı. Yapılan antlaşmada Kürt özerk yönetimindeki tüm kurumların ulusal hükümete aktarılması/katılması öngörülüyor. Bu gelişmeleri Türkiye´nin yönlendirdiğini zannetmiyorum ve son günlerde oradaki olan bitenden biraz rahatsız gibi. Muhtemelen Türkiye bu antlaşma öncesinde haberdar edilmedi. İşte bu nedenden ötürü başında Dış İşleri Bakanı Hakan Fidan ve Savunma Bakanı Yaşar Güler olmak üzere üst düzey bir heyet Şam´a gönderildi. Görünen o ki Şam hükümeti Türkiye´den ziyade Suudi Arabistan´ın çıkarları doğrultusunda hareket ediyor. Geçen hafta yüzlerce insanın ölümüyle (çoğunluğu Alevi) bastırılan olaylar Suudi Arabistan´ın etkisinin işaretidir. Tüm bu gelişmeler terör örgütü PKK´yı çok yakından ilgilendiriyor ve seçeneklerini bir haylı kısıtlamış gözüküyor.
  9. Meşhur Alfred Hitchcock´un bir o kadar meşhur ve klasik bir filmini aklıma getirdin... Kuşlar
  10. Bizim gibi konuşmaları gerekmez, zaten kendi aralarında kendi anladıkları yöntemlerle(farklı sesler çıkararak veya koku salgılayarak ) sosyal ilişkiler kuruyorlar ve bir arada yaşıyorlar. Bizi onlardan ayıran özelliklerimiz var elbette. İki ayak üzerinde yürümek, kompleks aletler/aygıtlar yapmak, yazmak vs. Onların da bizden üstün oldukları özellikler var, mesela bizden daha iyi ve keskin duyu organlarına sahipler. Fiziksel olarak bizden daha kuvvetliler ve hızlılar.
  11. İnsanlar hariç yırtıcı hayvanlar âleminde öyle keyfine/zevkine katliyam yapılmıyor. İnsanlar ise kural ve sınır tanımayan bir tür haline geldi. Kendini bu gezegenin hükümdarı gibi görüyor; bu alışkanlığını bırakması çok zor.
  12. Doğayla barışık bir şekilde yaşamasını öğrenmemiz gerek. Mesela din/inanç veyahut spor, eğlence uğruna hayvanları katletmek, insanlığımıza yaraşmaz. Ancak diğer yandan etobur bir türüz. Bu nokta biraz çetrefilli.
  13. Bu sorunun banası sanası yok ve bilimsel olarak hayvanlardan bir farkımız yoktur. Farkındalığımızın farkına vardığımızdan ötürü hayvan(!) âlemini küçümsüyoruz. Temel aynı, evrimsel gelişim aynı. Memeli ve sürü hayvanıyız.
  14. Sen insanların ne yaptığına odaklanmışsın. Halbuki hayvan kavramının bilimsel bir tanımı var. Bunlar mesela metabolizmadır, sinir sistemidir, duyu organlarıdır ve üreme özelliğidir.
  15. Bunlar sorduğum soruyu yanıtlamıyor ve alakasız. Mevzu hayvan, insan ilişkisi. Evet, bir canlı türü. Bunun devamı yok mu? Yani hayvanlar da karmaşık bir canlı türüdür.
  16. Bir soru daha soralım. Hayvanın tanımı biz insanlara göre nedir/nelerdir?
  17. Konumuz gelecekle ilgili değil. Mutant dediğin bildiğin değişim işte ve sorduğum soruyla, evrimle alakası olsa da pek fazla ilgisi yok. Soru şu: İnsanlar hayvan mı?
  18. Tarihler boyunca insanlar kendilerini hayvanlardan üstün görmüştür ve hatta o kadar ileri gitmiştir ki, tanrının insanı özel yarattığını iddia etmiştir ve hayvanların ise onun hizmetine sunulduğuna inanır. Kendini insan ve hayvan olarak birbiriyle hiçbir alakası olmadığını düşündüğü tamamen iki farklı kategoriye ayırır. Zaten dünyadaki 8 milyar insanın çoğunluğunun dindar olması bu düşünceyi fazlasıyla tasdikliyor. Peki, bu düşünce/inanç doğru mu ve gerçeği yansıtıyor mu?
  19. Hiçbir faydası olmayan buna benzer çok Guinness rekoru var. Bireysel ego tatmininden başka bir şey değil. Ayrıca rekorunuzu bu kitaba kayıt ettirmek için kendi cebinizden para(820,- Euro) ödüyorsunuz.
  20. Allah diyorsan, demek ki sadece Müslümanların tanrısını önemsiyorsun veyahut kaale alıyorsun. Halbuki piyasada Müslümanların beceriksiz ve sürekli saklanan tanrısı gibi binlercesi var. Dolayısıyla sadece Araplarınkine laf atmanı anlayamadım, halbuki Allah dünkü çocuk sayılır. Diğerleri ondan daha kıdemlidir.
  21. Sağlık sorunları nedeniyle uzun bir süre ortalıkta gözükmeyen Bahçeli, PKK ve diğer uzantılarının kayıtsız şârtsız silahlarını bırakması gerektiğini ve ateşkes çağrısının doğru, dengeli ve isabetli olmadığını yazılı olarak berlirtti. Anlayacağınız "Böyle olmaz, silah bırakmadan ateşkes olmaz ve bu iş yürümez," demeye getiriyor. Çok belli olan bir şey var. Terör örgütü PKK zaman kazanmaya çalışıyor, bu nedenle olası bir kongrede Öcalan´ın olması gerektiğini istiyorlar. Bu arada DEM yetkilileri diğer partilerle görüşmek için yeniden harekete geçtiler. Bir şekilde Öcalan´ın kongrede konuşmasını hükümet tarafına kabul ettirmeye çalışacaklar muhtemelen. Gerçi konuşmak için fiziksel olarak İmralı´dan çıkmasına gerek yok, online ve görüntülü olarak bu gerçekleştirilebilir. Böyle bir uzlaşma sağlanılabilir.
  22. Türkiye tarihi eserlere kıymet verilmediği gibi, onları doğru dürüst onarmasını da beceremiyorlar. Turizm geliri olmasa, turistik bölgelerdeki tarihi eserlerin alayı muhtemelen çürümeye terkedilir.
  23. Müslümanların çoğunluğu bu bilgilerden yoksundur, bilenler de ya görmezden gelir ya da umursamaz. Umursayanlar ise zamanla sadece Kur´an'ı esas almaya yöneliyorlar, çünkü asırlar sonra yazıya dökülen biyoğrafi ve rivayetlerin çok abartılı, yanlış ve akla ziyan bilgilerden oluştuğunu anlamaya başladılar. Güncelleyelim...
  24. Günümüzde dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunu dindarlar teşkil ediyor ve kime sorsanız kendi inancının ve dininin doğru, diğerlerininkinin yanlış olduğunu düşünüyor. Halbuki yoktur birbirlerinden bir farkı ve inanç dünyasında mitler, ritüeller ve efsaneler önemli bir yer tutar. Güncelleyelim... Ayrıca ritüeller...
  25. Savunma bakanı Güler, terör örgütü PKK´nın ateşkes ilânını reddetti ve ekledi: "Bu örgüt ve kankaları silahları koşulsuz olarak teslim etmeli." Böyle bir reaksiyonu bekliyordum açıkçası, çünkü karşılıklı beklentiler hiç uyuşmuyor. Bu da Öcalan´ın terör örgütü üzerinde yeterli gücü olmadığına işaret ediyor. Örgüt, Öcalan´ın kongreye gelmesini ve orada konuşmasını istiyor ki, Türkiye bunu asla kabul etmez. İlk somut ve köklü bir adım PKK´dan gelmediği müddetçe açılım maçılım hikaye. Uzlaşma olmazsa yeni Anayasa hayalleri de hayal olarak kalacak, çünkü Kürtlerin desteği olmadan yeni bir anayasanın oluşması pek mümkün gözükmüyor.
×
×
  • Create New...