-
İçerik sayısı
3.544 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
391
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by evrensel-insan
-
"Evren kendi kendini YARATMIS olabilir ve bilimin yasalari TANRI OLABILIR" Bu aciklamanin neresi bilimsel? Bilimde ve bilimsellikte, yaratilisin ve tanrinin ne isi var? Ayrica bilimin yasalarini da herturlu tanriyi da ortaya koyan insanogludur.
-
Ben herhangibir hassasiyetesahip degilim, aksine bilimsel, bilissel, mantiksal ve gozlem olarak konulari dile getiriyorum. Bu basligi da, gozlemim sonucu sorgulama ve sorgulatma farkinin mesajlarda yeteri kadar yansimadigini gozlemledigim icin, actim. Burada hassasiyetten cok, seylerin farkina vardirma ve bilince cikarma ve yapilanin ne oldugunun bilincli olarak algilanabilmesi yatar. Kisaca bir dinsiz, dinci gibi bir muslumani sorgulamaz. Dinsiz, bir muslumana kendi degerlerini kendi sorgulasin diye, ortaya koyduklari ile yardimci olur, yani kisinin kendikendini sorgulamasini saglar, boylece sorgulamis degil; sorgulatmis olur. Gordugum kadariyla, sen de yukarida sana yonelik sordugum sorulari yanitlamamissin. Yani ayna konusunu. O zaman belki, "bende bu durumu gorebilip, goremedigin" de ortaya cikar. Ama konu kisinin baskasinda degil; kendinde once gormesi.
-
Sekulerlik dunyevilik demektir. Tanri konusunda bir acilim getirmez. Oyuzden dunyevi oldugunu algilayan bir zihniyet, kendi aklinca tanrisina inanabilir. Laiklikte dine karsi cikmaz, sadece devlete din icerikli bir islev yuklemez.
-
Sekuler zihniyet olmadan, laiklik uygulanamaz. Sen bana Diyanet Baskanligi olan ve boyle bir istiklal marsina sahip bir devletin, sekuler zihniyetteki hukumetlerin ya da iktidarlarin yonetimine gectigini TC tarihinde gosterir misin? Laiklik bellidir. Bunun azi cogu olmaz. Ya din isleri devletden ayridir, ya da degildir. Diyaneti olan bir devletin laikligi hangi politik kandirmacadir? Saltanati ve hilafeligi kaldirma curet ve cesareti gosteren; neden diyanet konusunda ayni cesaret ve cureti gosterememistir? Bu pragmatist politikanin nedenini nasil acikliyorsun? Islam ulkesi ile Turkiye bir olamaz, cunku seriat yoktur. Ama her seriat olmayan islam ulkesi de laik degildir. Ustelik laik duzen ve sistem ancak sekuler zihniyet ile olusturulabilir. Bu da dinsiz ve en azindan tanrisal yanasimda deist demektir. Sen bana TC tarihinde gelen iktidarlardan herhangibirinin dinsizligini ve/veya deistligini gosterebilir misin?
-
Ben kendim ile ilgili her konuda her soruya gayet bilincli ve farkinda olarak yanit verebilirim ve her zaman kendim ile bu yanitlarimi hem tartisir, hem kontrol eder, hem de yonlendiririm. Sen bunu yapabilir misin? Bana kendi beyin duzeyini dile getirebilir misin? Sadece neleri savundugunu degil,neden onlari savundugunu nasil savundugunu ve neden ve nasil bazi seylere karsi ciktigini ve daha sonra bunu kendi kendine kendin ile tartistigini gosterebilir misin? Kisaca kendi beynini nasil ve neden sorguladigini, ya da sorgulayip sorgulamadigini anlatabilir misin? Eger bunu yapabilirsen, kendi varliginin farkindasin demektir. Yok bunu yapamaz da, sadece kendi aklinin inandigi ve ideolojik dogrularla, yine sadece baskalarini degerlendiriyor ve KENDINI HIC SORGULAMIYORSAN, kendi varliginin bilinc ve farkinda degilsin, demektir. Sonucta kendi beynini sorgulayabilen,ancak baskalarina onlari sorgulatabilir. Yoksa sadece baskalarini sorgular ve kendfi varliginin bilinc ve farkinda degildir. Cunku insanoglu ancak aynada kendisini gorebilir. Bu ayna insanoglunun kendi kendisi iler yuzlesmesini saglar. Insanoglunun kendi beyni ile yuzlesmesi de, beynini aynaya tutmasi demektir. Birey (bireysel, bencil, bananeci, ben degil) bilnci de ancak boyle kazanilir. Bu da cognitive science, yani bilissellik olarak; insanoglunun bir bir olarak once kendisini kendisine tanitmasi ve kendisinin kendisini degerlendirmesi ve sorgulamasidir. Ayrica serbest dusunce de, aklin hic bir inancsal v ideolojik siniri yoktur. Ustelik serbest dusunurluk, bilimsel mantiksal ve sorgulamaicerir. Ben kendi kendimi sorgulamasaydim, ne ideolojidisi, ne inancdisi, ne tanridisi,ne dindisi ve ne de her turlu degere disaridan bakabilen ve notr algi ile sadece gozlemini ortaya koyabilern, olmazdim.
-
Tam aksine, ben kendimi surekli suregelen surec icinde sorguladigim icin, serbest dusunurum ve tanridisi, dindisi, inancdisi, ideolojidisiyim. Cunku butun bunlar, insanoglunu biribiriyle savastirdigi icin sorundur. Kendini sorgulayamayan, baska birisinin kendini sorgulamasinayardimci olamaz. Cunku sorgulatmadan once, kendi kendini sorgulama bilinc ve farkindaligina ermek; kendi sorunlarini once gorebilmek ve baskalarinin gormesine yardimci olabilmek icin de, kendi sorunlarini cozmus olabilmek gerekir. Sonucta ancak kendi her turlu sorununu cozebilen, baskasinin da sorununu gorebilmesinde ve algilayabilmesinde yardimci olabilir.
-
Hic bir kimsenin, hic bir kimseyi kendi dusuncesi, fikri, gorusu, bakis acisi, ideolojisi, inanci ve inancsizligi, etigi v.s. kisaca kendi kimlik ve kisilik degerleri ile sorgulama hakki yoktur ve bu hak ve ozgurluklere bir mudaheledir. Asil olmasi gereken, bir kisinin baska bir kisiyi kendi kendini sorgulamasina yardimci olmasi ve onu kendine sorgulatmak icin, dusunce ve davranis sunmasidir. Kisiyi kendi inandigin dogrular ile sorgulamaya yonelmek, ona bir sey vermedigi gibi; onu her turlu kendi dogrularina yonelik savunmaya ve sana karsi da saldiriya yoneltmektir. Bu cesit bir mudahele, kisiyi kendi kendine sorgulamaya yardimci olamayacagi gibi; aksine kisinin kendi degerlerine daha cok sarilmasina ve bu degerlerini savunmasina sebep olur. Amac eger, kisileri otekilestirmek, distalamak, karsiya almak v.s. degilse; kisinin sorgulanmasi yerine, ona kendini sorgulayacak yolun ve yontemin gosterilmesi, sorunlarin onun algilayacagi bir sekilde ortaya konmasi ve en azindan onun kendi aklinda bir acaba uyandirmasina yardimci olmaktir. Sonucta, sorunlar, rahatsizlik ve zarar gormek; ancak algilanirsa anlam kazanir. O yuzden bir kisinin olan bir sorununu ona gosterebilmek ve onun algilamasini saglayacak sekilde yardimci olabilmek, olmasi ve yapilmasi gerekendir. Iste bunun icinde, kisinin her turlu duzeyinin (bilgi, birikim, bilinc, farkindalik, hosgoru, anlayis, saygi, sabir v.s.) ust duzeyde olmasi ve sorun olarak algilanan konunun, sorununu algilanabilecek bir sekilde ortaya koymasi gerekir. Baska turlu, kimsenin sorunu kendi kendine gormesi ve algilamasi mumkun degildir. Ustelik onun sorununu sorgulamak, kisiyi tamamen sorununu algilamaya degil, savunmaya iter. Oyuzden sorgulamak ile, yani kisiyi kendi dogrularinla degerlendirmek ile, sorgulatmak, yani kisiyi kendi sorunlarini kendisinin algilamasina yardimci olmak; her yonuyle farkli zihniyet ve yanasim icerir.
- 15 yanıt
-
- 1
-
-
Ozaman demekki, once kendimizi dindarlarin yaptigindan arindirmamiz ve tam tersini yaparak; muslumanlari sorgulamak yerine, sorgulatmamiz; yani kendi kendilerini sorgulayacak icerikte iliski kurmamiz gerekiyor. Bu aslinda sadece dinde ve inancta degil; her turlu ayrimci, cikarci degerde insanlikdisi dusunce ve davranista gecerlidir. Amac sorgulamak degil; sorgulatmaktir. Sorgulatmak ta, herseyden once sorunu ortaya koyarak ve kisiye degil de, onun degerine degil de; onun yaptigina degil de; ona bunlari yaptiran dusunceye yonelmek ve onun sorununu ortaya koymak. Yani kisiye kendi degerlerini sorgulatmak. Kendi kendisini sorgulayabilmesi icin, yardimci olmak.
-
Bir muslumanin dinini sorgulamak, dincilerin isidir. Eger muslumana dinini ve inancini sorgulatmak istiyorsan, dinciler gibi davranamazsin. Cunku dinciler sorgulayarak, onlari dine baglar ve dincilestirir. Sen ise bir muslumanin kendisine dinini ve inancini sorgulatma durumundasin. Sorgulama ile sorgulatma farkini gorebiliyor musun? Amac muslumani sorgulatmak mi, yani kendi kendini sorgulamasini saglayacak sekilde iliski kurmak; yoksa sorgulamak mi, yani sen muslumanim diyorsan, asil islam budur, bunu yapmalisin. Iste bir inancli ile inancsizin yaklasim farki bu temeldedir. Inancli sorgular, inancsiz sorgulatir, yani kisinin kendi dinini ve inancini sorgulamasini saglar.
-
Amac denir, muslumanlari daha cok dine baglayip, dinci katagorisine koyup; distalamak ve otekilestirip; dincilerin kucagina atmak mi? Yoksa onlara inanc ve dinlerini sorgulatmak mi? Bu ikisi arasindaki farki aciklar misin? Bir kisiye dini sorgulatmak istiyorsan, bunu onu suclayarak "sen boylesin/boyle olmalisin" diyerek yapamazsin. Once birakirsin, o kendi muslumanligini dindarligini ortaya koyar, sen de bunun sorun oldugunu ve zarar verdigini gostermeye calisirsin. Ama, dindarlari da, dinci ile ayni kefeye koyar, ya da onlara bu sekilde muamele edersen, birak sorgulatmayi; dusman kazanir ve onlari dincilerin kucagina itersin. Cunku bir kisinin muslumanligini sorgulamak, dincilerin isidir. Senin isin ise, muslumana inancini ve dinini sorgulatmak. Sorgulamak ile sorgulatmak farkini gorebiliyor musun? Ayrica senin hayatta karsilastigin, her turlu islami baskinin her musluman tarafindan onaylandigini da dusunme. Oyuzden her musluman potansiyel bir dinci, seriatci, cihadci degildir ve dindar ile dinci farkinin algilanmasi, kisilerin kazanimi ve kaybedimi acisindan farklilik gosterir.
-
Herkesin ne oldugu kendini ortaya koydugu ile paraleldir. Yalniz "sok mu gecirdiniz?" derken, neyi kast ettigini anlamadim. Ayrica herkesi senin "gercek muslumanlar" dedigin katagoriye koymak, sorundur. Kim "gercek musluman" ise kendini ifade eder zaten. Ama kimse ifade etmeden, ona "gercek musluman" muamelesi yapmaktir, sorun olan.
-
Soyle dusun. Ortada bir dindar musluman var. Amac nedir, ona bir dinci gibi yanasip, dine baglamak mi? Yoksa dinini inancini sorgulatmak mi? Bu farki ortaya nasil koyarsin?
-
Buradaki en buyuk hata; sanki her musluman senin "islam gercegi" dedigini, dinci gibi algiliyor yanasimi. Mesela sen, bir Kuran ayetini tartismayaacarsin ve savunan varsa da tartisirsin, ama; her muslumani "bunlar kuran'in her ayetini savunurlar, onaylarlar" seklinde pesin bir hukum ile degerlendiremezsin. Bu tam da dinci degerlendirmesidir ve bir dincinin gorevi, kendine musluman diyeni dinci yapmaktir. Ya senin gorevin ne?, muslumana inancini sorgulatmak degil mi? Obur turlu oldugunda, dinciden ne farkin kalir?
-
Aynen. Sen sorgulayarak islamdan kurtulmadin mi? Amac nedir, muslumanlara inanclarini sorgulatmak mi? Yoksa onlara, dinciler gibi "musluman boyle olur" deyip, karsiya almak ve otekilestirmek mi?
-
Onu ben demiyorum, TDK diyor. Ayrica ben; kendisine cihaddan ne algiladigini sordum. Sonraki yazismalar da bu baslikta. Ayrica ben ona cihadcisin gibi bir ithamda da bulunmadim. Ya da "musluman cihad yapar" gibi bir yanasimda da bulunmadim.
-
Zaten kisiyi degil; dusunce ve davranisini elestireceksin ve onu da dusunce ile yapacaksin. Yazari degil, yazisini hedef alacaksin. Ustelik onu bir musluman olarak tum islam anlayisinin dinciliginden sorumlu tutmayacaksin. Eger boyle bir dusunce dile getirirse, o zaman da o dusunceyi elestirirsin.
-
Ozaman diyanetin varligi acisindan laiklik hic bir zaman uygulanmadi. 1950'lerden sonrada uygulanmayan laikligin, geriye gidisi basladi, oyle mi?
-
Unutma, bundan sonra bilmedigin ve kullandigin her kavram icin aynisini yapacagim. En azindan neyin ne oldugunu bilki ona gore cav cav et. Senin beni bir seyden men etmeye, ne bilgin, ne birikimin, ne gucun ne de herhangibir seyin yetmez. Yukaridaki tanimlari oku ogren de bir daha "materyalizm ve ateizm bir ideoloji degil" deme. Sonucta senin bilgisizligini iste boyle alintilar ortaya cikariyor. Sen de okura kendini desifre etmekle kaliyorsun.
-
Kime gore bu yazdiklariniz. Neden her muslumanin boyle olmasi gerektigini soyluyor ve dincilerin muslumanlari zorlamasi gibi, siz de "eger muslumansaniz, boyle olun" diyorsunuz? Bir kisinin sizin gibi dinsiz dusunen bir beyin tarafindan oyle veya boyle musluman olmasi neden bu kadar onemli? Osmanli'da seriat yoktu ve hic olmadi. "Musluman olmak Kuran'a inanmak ve uygulamak demektir" cumlesi tamda dincilerin muslumanlari daha cok dine baglamak icin soyledigi bir sozdur. Siz neden bu cumleyi kurarak, dincilerin ekmegine yag suruyorsunuz? Bir musluman kendi algisina gore Kuran'i uygulamazsa, musluman olup olmamak onun sorunudur. Neden sizi ilgilendiriyor. Eger amac muslumanlari dincilerin kucagina atmaksa bu yazdiklarinizin arkasinda durun. Ama amac, islam dinini elestirmek ve sorunlarini ortaya koymaksa, o zaman bir muslumanin muslumanligindan size ne? Siz bir kisiyi seriatci, cihadci, dinci bir musluman olmasi icin mi ugrasiyorsunuz?, neden dincilerin misyonunu ustleniyorsunuz? Neden kendisine musluman diyen bir kisiyi oldugu gibi kabul etmiyorsunuz da, onu dincilige zorluyorsunuz?
-
Kime gore olmus olmuyor mu? Evrene mi/insanogluna gore mi? Yokluk kavrami, varlik kavraminin negatif ve olumsuz ifadesidir. Insanoglu once algi olarak varlar ve bu algi olarak varladigini ifade ve anlam olarak ya tasdikler, ya da yoklar. Mesela tanri kavrami gibi. Uc turlu yok vardir. Extinct;yani onceden var olupta simdi olmayan, mesela dinazorlar. Absent; yani var olanin o an yer ve duruma gore orada bulunmamasi, Ali burda yok, param yok gibi. Non exist; akilciligin daha once kavram olarak ve algilanarak ortaya koydugunu, anlam ve ifade olarak yoklamak. Evrenin nasil olustugu sorusu, zamansaldir ve evreni ilgilendirmez. Evren zamandan bagimsiz olarak daimidir ve evren ile ilgili zamansal sorular oncelik acisindan bir kisir dongudur. Zaman evrene degil, insanoglu gibi bilhassa biri dogup, yasayip oldugunden insanogluna lazimdir. Zaman insanoglunun bir yaratimi iken, evren daimidir. Olgu bir bilgidir. O yuzden ne zamana ne de yere ihtiyac duymaz. Yalniz yanlislanabilirligi icin gozlem gerekir. Bu da insanoglu yer ve zaman demektir. "Evren zamansizdir" demedim "zamandan bagimsizdir ve zaman insanoglunun bir urunudur" dedim. Olgu zaman demek degildir. Olgu, bilimsel olarak gozlemin teorisi ve bu teorinin test edilebilmesi demektir. Siz galiba olaydan bahsediyorsunuz.
- 4 yanıt
-
- 1
-
-
Ozgurluk ne demektir? Aklin siniri ne demektir ve bunu ne/kim belirler? Itaat etmek ne demektir? Bu ikisi arasinda nasil bir bag/iliski/celiski vardir? Ayrica aklin her turlu kontrolu kimdedir?, kiside mi/tanrida mi?
-
Saygi, her turlu farkin farkina varmak, ne kendi farkini one cikarmak, ne de baska farklari gormemezlikten gelmek. Kisaca farkin farkina vararak farklarin bir arada yasamasini ve biribirinden ayrilmamasini saglamak. Terbiyede kisisel satasmama, atismama, efelik yapmama, baskasina aklinca goz dagi vermeme kisaca saygili olmaktir. Dusunce olarak her turlu elestirini yapabilirsin, ama; kisilere yoinelmek ve yazi yerine yazari hedef almak saygisizliktir. Ayrica da, duygusal atisma/satasma disinda bir anlami yoktur Benim hak ve ozgurluk sinirim, baskalarinin hak ve ozgurluk siniridir. Yani benim hakkim baskalarina dokunmadigi yerde, benim ozgurlugum de baskalarinin ozgurlugune dokunmadigi yerdedir. Ben genelde yaziyi hedef alip, yazari hedef almadigindan; senin yasadigin sorunlari yasamam. Ama bazen yanit verme zorunlulugu hissederim. O da bir yere kadar. Ondan sonra ayni icerikteki yazilari "yazi yazarinaaittir" zihniyeti ile gale almam ve karsilikli atisma/satasma duygusalligi ve anlamsizligini onler ve kontrol ederim. Eger is fiziksellige gelir de, kacinilmaz olursa; kimin kime dayak atacagini o an durum ve yerdeki sartlar belirler. Bu yazdiklarin bir deger icermediginden, yanita dagerek yok.
-
AteIZM ve MaterialIZM bir izm. Izm demek, izm yaptigi kokun ate ve material bakis acisi demektir, IST de bu izmlerin takipcisidir. İdeoloji, siyasal ya da toplumsal bir öğreti oluşturan, bir hükümetin, bir partinin, bir toplumsal sınıfın davranışlarına yön veren politik, hukuksal, bilimsel, felsefi, dinsel, moral, estetik düşünceler bütünü.-Alinti- İdeoloji kelimesi, Fransızca idéologie (telaffuz: [ideoloʒiː]) kelimesinden türetmiştir[1] (idée [bu bağlamda: fikir; düşünce][2] ve -ologie [ -oloji, yani bilim]).-Alinti- http://tr.wikipedia....i/%C4%B0deoloji İnanç, kelime anlamıyla, bir düşünceye gönülden bağlı bulunmak demektir. Ayrıca inanılan şey, görüş, öğretidir. Din bilimde, Tanrı'ya, bir dine inanma, iman ve itikattir. Yani bir düşünceye, bir kişiye, soyut bir kavrama (örneğin tanrı) gönülden bağlanma durumudur.-Alinti- http://tr.wikipedia....%C4%B0nan%C3%A7 Neyse en azindan kullanilan kavramlarin anlamlarini algilaman, seni belki bir yerlere getirir.
-
Algiladigin icin tesekkurler. Bireysel fikirlerime gelince, yani akil kullanimina gelince bunu sadece kendi yasam ve iliskilerim, kendi hak ve ozgurluklerim icin kullanirim. Ama bireysel olarak, serbest dusunurlugumun yaninda, yapilandirmaci bilgiyi bilimsel ve bilissel olarak savunurum. Bu da insanoglunun bir birey olarak kendi numenal yeti ve cognitive, bilissel, insanlasma ve evrensellesme devrimini kendini sorgulayarak yapabilecegi anlamini tasir. Iste evrensel-insan zihniyeti de bana bu devrimi saglar.
-
Yukaridaki ilk iki cumle biribiri ile celkiskilidir. Cunku ilk cumleyi yerine getirmek icin inanc gerekmez,aksine insan ve insanlik algisi gerekir. Bunu da insanoglu disindaki yaratilan bir guc degil; insanoglunun kendisi kendine kendi yaptiklarini sorgulayarak sorunlarini kendi cozerek saglar. Iste tam da bunu yapmak, oncelikle kendi varliginin bilinc ve farkindaligidir. Senin ikinci cumlen ise, varligini ve herseyini bir kavrama teslim etmektir. Oyuzden insani ve insanligini kendi beyninde ara. Ama once beyninin sana ait oldugunu ve kimsenin emrinde olmadigini algila. Ayrica yaratici ortaya ne koyuyorsa, bunu ona koydurtan insanoglunun kendisidir. Yani aklinda yarattigi yaraticiya anlam ve icerik veren yine insanogludur.