Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Gözlem vermeyen bir tez hakkında neden konuşalım..Fenomende bilgi var mı, yok mu, yoksa bilinemez mi ispatlayabilmek için. Zira, Fenomende bilgi yoktur gibi ispata muhtaç bir klişe var elimizde ve biz bunun doğru olup olmadığını bir şekilde düşünce ile araştırmamız gerekiyor ki, körü körüne olmaksızın, dogmatik olmadan kabul veya ret edebilelim. Yoksa, elbette bilim fenomende şu var mı bu var mı diye bakmaz, işine bakar, felsefe yapmaz. Olgusal geçerlilik ve gözlemsel yanlışlanabilirlik.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Bence İnsanoğlu fenomeninin dışında, herhangi bir fenomende bilgi var mı, yok mu, bilemiyoruz. O halde sen bize karşı bilinemeyeneleri, biz de sana bilinenleri mi(gözlem veren) savunuyoruz? Eğer böyle ise neyi tartışıyoruz? Gözlem vermeyen asparagas bilgiyi tartışmanın ne anlamı olabilir? Buna felsefede ne denir?
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Fenomende bilgi var mı, yok mu, yoksa bilinemez mi ispatlayabilmek için. Zira, Fenomende bilgi yoktur gibi ispata muhtaç bir klişe var elimizde ve biz bunun doğru olup olmadığını bir şekilde düşünce ile araştırmamız gerekiyor ki, körü körüne olmaksızın, dogmatik olmadan kabul veya ret edebilelim. Yoksa, elbette bilim fenomende şu var mı bu var mı diye bakmaz, işine bakar, felsefe yapmaz. Olgusal geçerlilik ve gözlemsel yanlışlanabilirlik. İspat için olgu gerekli. Fenomendeki dinamiklik gözlem veriyor. Ama fenomendeki var sayılan, aslında asparagas olan, numenal bilgi gözlem vermiyor. Numenal bilgi sadece insan fenomeninde gözlem veriyor. Felsefeyi bilimsel gerçeklik temelinde yapalım o halde. Son satırda ne güzel açıklamışsın.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 O halde sen bize karşı bilinemeyeneleri, biz de sana bilinenleri mi(gözlem veren) savunuyoruz? Eğer böyle ise neyi tartışıyoruz? Gözlem vermeyen asparagas bilgiyi tartışmanın ne anlamı olabilir? Buna felsefede ne denir?.Fenomende bilgi olmadığı konusunda ısrarcısın yani. Fenomende bilgi olmadığı gözlem veriyor mu ? Neye dayanarak ? Bilinemeyeceğini savunmak, sence bilinmeyeni mi savunmaktır ? İkisi aynı şey mi ? Gözlem vermeyen üzerinden fenomende bilgi olup olmadığının bilinemeyeceğini ispatlamanın felsefedeki adı mantıksal ispattır.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Ben de tercih ederim ama bir taraf suçlamalar başlatınca, ister istemez gelişiyor. O tanımlar da yurdum insanı için geçerli olabilir fakat Polemik aslında bu değil. Konu dışı olmayan ve iknaya yönelik sert tartışmadır. Konu dışı kişiselleştirmelere polemik değil, kişiselleştirme ve atışma denir . Dediğin gibi olsa bile polemik bana itici geliyor. Kaldı ki sert tartışmaların iknaya değil inatlaşmaya katkısı olduğu söyleniyor eğitimciler tarafından. Polemiğe kısaca sağlıklı bir paylaşım değil diyip, polemik konusuna son verelim. Senin polemik anlayışın sana, benimki de bana.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 İspat için olgu gerekli. Fenomendeki dinamiklik gözlem veriyor. Ama fenomendeki var sayılan, aslında asparagas olan, numenal bilgi gözlem vermiyor. Numenal bilgi sadece insan fenomeninde gözlem veriyor. Felsefeyi bilimsel gerçeklik temelinde yapalım o halde. Son satırda ne güzel açıklamışsın..Bilimsel ispat için olgu gerekir. Ama felsefi ispat için olgu gerekmez. Önermeler ve aralarındaki tutarlılık üzerinden mantıksal ispat yapılabilir. Mesela, sen Tanrı vardır diyene, olsa şöyle olurdu, böyle olurdu şeklinde, olmadığını kendince olmayana ergi ile ispat edersin. bu felsefi ispat olur, nesnel değil, özneldir. Fakat, Tanrı vardır diyene, onu gördün mü, konuştun mu dersen, bu Tanrının gözlemlenebilen bir olgu olmadığının bilimsel ispatı olur. Nesneldir.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Fenomende bilgi olmadığı konusunda ısrarcısın yani. Fenomende bilgi olmadığı gözlem veriyor mu ? Neye dayanarak ? Elbette israrcıyım. Ben sezgici değilim. Gözlem yoksa, soru da yok. Bilinemeyeceğini savunmak, sence bilinmeyeni mi savunmaktır ? İkisi aynı şey mi ? Gözlem vermeyen üzerinden fenomende bilgi olup olmadığının bilinemeyeceğini ispatlamanın felsefedeki adı mantıksal ispattır. Ohoooo! Kaç türlü mantık var. Çözüm bilimsel mantıkta. Diğer mantıklar idealizme götürür. Bazan bilimsel mantığın çok ta güzel tanımını yapıyorsun. Gözlem dışı mantığın kime ne yararı var?
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Bilimsel ispat için olgu gerekir. Ama felsefi ispat için olgu gerekmez. Önermeler ve aralarındaki tutarlılık üzerinden mantıksal ispat yapılabilir. Mesela, sen Tanrı vardır diyene, olsa şöyle olurdu, böyle olurdu şeklinde, olmadığını kendince olmayana ergi ile ispat edersin. bu felsefi ispat olur, nesnel değil, özneldir. Fakat, Tanrı vardır diyene, onu gördün mü, konuştun mu dersen, bu Tanrının gözlemlenebilen bir olgu olmadığının bilimsel ispatı olur. Nesneldir. Hımm, şimdi de bilime alternatif bir ispat disiplini mi oluşturmaya çalışıyorsun? Felsefenin İSPAT yöntemi mi var?
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Dediğin gibi olsa bile polemik bana itici geliyor. Kaldı ki sert tartışmaların iknaya değil inatlaşmaya katkısı olduğu söyleniyor eğitimciler tarafından. Polemiğe kısaca sağlıklı bir paylaşım değil diyip, polemik konusuna son verelim. Senin polemik anlayışın sana, benimki de bana. .Sağlıklı olmadığında hem fikiriz. Yalnız benim kendimle ilgili gözlemim, başka başlıkları okuyucu olarak takip ederken, zıtlaşmalar, neyin tartışıldığı konusunu çabuk kavramamı sağlıyor. Bana böyle bir yararı olduğundan ben de başkası için de böyle bir yararı olduğunu düşünmüştüm.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Hımm, şimdi de bilime alternatif bir ispat disiplini mi oluşturmaya çalışıyorsun? Felsefenin İSPAT yöntemi mi var?.Her mantıksal ispatın bilimsel gerçekle örtüştüğünü düşünüyorsan, var. Öznel demiştim galiba atlamışsın.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Elbette israrcıyım. Ben sezgici değilim. Gözlem yoksa, soru da yok. .Fenomende bilgi olmadığının gözlemi ne ? Yalnızca, insanın kavramsal bilgi üretip, o kavramsal bilgiyi kullanarak fenomende bilgi araması ve bulması ( uydurması ) mı ?
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Ohoooo! Kaç türlü mantık var. Çözüm bilimsel mantıkta. Diğer mantıklar idealizme götürür. Bazan bilimsel mantığın çok ta güzel tanımını yapıyorsun. Gözlem dışı mantığın kime ne yararı var?.Tanrı yokturu felsefi olarak ortaya koyanın mantığı da dahil mi ?
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Her mantıksal ispatın bilimsel gerçekle örtüştüğünü düşünüyorsan, var. Öznel demiştim galiba atlamışsın. Artık bağlayalım o halde. -Öznel ispat bilimsel değildir.-Bilimsel gerçekle örtüşmeyen ispat ta bilimsel değildir.-Bilimsel ispat dışı ispat ta kayda değer değildir.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Artık bağlayalım o halde. -Öznel ispat bilimsel değildir.-Bilimsel gerçekle örtüşmeyen ispat ta bilimsel değildir.-Bilimsel ispat dışı ispat ta kayda değer değildir..Ona ne şüphe de, o halde hiç felsefe yapmamamız gerekir.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Tanrı yokturu felsefi olarak ortaya koyanın mantığı da dahil mi ? Gözlem dışı mantık yürütmenin sonuçları uydurma çıkarımlardır.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Gözlem dışı mantık yürütmenin sonuçları uydurma çıkarımlardır..Tanrı yokturu felsefi olarak ispatlayan uydurma çıkarım mı yapmış oluyor yani.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Ona ne şüphe de, o halde hiç felsefe yapmamamız gerekir. Felsefede tutarlılık aranır. Mistik sezgilerle felsefe yapılmaz. En azından tutarlı insan yapmaz.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Tanrı yokturu felsefi olarak ispatlayan uydurma çıkarım mı yapmış oluyor yani. Felsefede ispat yoktur demiştik.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Felsefede ispat yoktur demiştik..Hayır, felsefedeki ispat bilimsel değildir demiştik.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Felsefede tutarlılık aranır. Mistik sezgilerle felsefe yapılmaz. En azından tutarlı insan yapmaz..Tutarlılık neyi gerektirir ? Mesela Spekülatif Fizikte sezgi yok mudur ?
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 .Tutarlılık neyi gerektirir ? Mesela Spekülatif Fizikte sezgi yok mudur ? Spekülatif fizik olmaz. Fizik disiplininde bilgi seyri yöntemlidir. Hayır, felsefedeki ispat bilimsel değildir demiştik. Bilimsel olmayan ispat(!) spekülatiftir. Çıkmak durumundayım. Devam ederiz.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Spekülatif fizik olmaz. Fizik disiplininde bilgi seyri yöntemlidir..Ama var. Hipotez geliştirmek te Bilimsel Yöntemin bir aşamasıdır.
Küresel Vana Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Bilimsel olmayan ispat(!) spekülatiftir. Çıkmak durumundayım. Devam ederiz..Mantıksal ispat neden ispat olmasın. Öncülün ne olduğu ayrı konudur. Öncül bilimsel ise çıkarım da bilimsel olur. Tamam, sonra devam ederiz.
ilgi Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Report Mesaj tarihi: Aralık 27, 2013 Bilim gözleme dayanır ve epistemolojiktir. Buradaki epistemolojiklik, bilimin bilgi olarak geldiği ve bildirdiği noktadır. İşte bu noktanın üstü ile ilgili her hangi bir soruya verilecek herhangi bir cevap, bilgisel ve bilimsel değil, spekülatif, ideolojik ve inançsal olur. Evrensel-İnsan
evrensel-insan Mesaj tarihi: Aralık 28, 2013 Yazar Report Mesaj tarihi: Aralık 28, 2013 .Mantıksal ispat neden ispat olmasın. Öncülün ne olduğu ayrı konudur. Öncül bilimsel ise çıkarım da bilimsel olur. Tamam, sonra devam ederiz.Senin bu basliktaki butun yazdiklarinin temeli AKILCI SUPHECILIGE dayaniyor. Bu felsefi bir bakis acisidir. Baslik ise bilimsel ve bilimsellikte suphecilikte kesinlikte yoktur. Bir bilgiyi tum insanoglu adina olgusal gecerli kilarsin ve bu gecerliligin de sadece gozlemsel olarak yanlislanabilirligini bilimin dogmalasmamasi sabitlenmemesi adina ortaya koyarsin. Insanogluna Dogumdan Gelen Hicbir Kavramsal Deger/Bilgi Yoktur. Bu bugunku olgusal gecerliliktir ve ancak gozlem ile yanlislanabilir, felsefi suphecilik ile degil. Yani "bilemeyiz" kullanimi bilimsel degil, felsefi bir kullanimdir. Cunku bilim zaten bildigini ortaya koyar. Ayrica bu ortaya koyum surekli suregelen bir surec olarak yenilenen ve degiskendir. Iste gecerlilik ve yanlislanabilirlik budur. YANLISLANANA KADAR GECERLIDIR.
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now