Jump to content

Insanogluna Dogumdan Gelen Hicbir Kavramsal Deger/Bilgi Yoktur.


evrensel-insan

Recommended Posts

Gözlem vermeyen bir tez hakkında neden konuşalım.

.

Fenomende bilgi var mı, yok mu, yoksa bilinemez mi ispatlayabilmek için. Zira, Fenomende bilgi yoktur gibi ispata muhtaç bir klişe var elimizde ve biz bunun doğru olup olmadığını bir şekilde düşünce ile araştırmamız gerekiyor ki, körü körüne olmaksızın, dogmatik olmadan kabul veya ret edebilelim.

 

Yoksa, elbette bilim fenomende şu var mı bu var mı diye bakmaz, işine bakar, felsefe yapmaz. Olgusal geçerlilik ve gözlemsel yanlışlanabilirlik.

Link to comment
Share on other sites

.

Bence İnsanoğlu fenomeninin dışında, herhangi bir fenomende bilgi var mı, yok mu, bilemiyoruz.

 

O halde sen bize karşı bilinemeyeneleri, biz de sana bilinenleri mi(gözlem veren) savunuyoruz? Eğer böyle ise neyi tartışıyoruz?

 

Gözlem vermeyen asparagas bilgiyi tartışmanın ne anlamı olabilir? Buna felsefede ne denir?

Link to comment
Share on other sites

.

Fenomende bilgi var mı, yok mu, yoksa bilinemez mi ispatlayabilmek için. Zira, Fenomende bilgi yoktur gibi ispata muhtaç bir klişe var elimizde ve biz bunun doğru olup olmadığını bir şekilde düşünce ile araştırmamız gerekiyor ki, körü körüne olmaksızın, dogmatik olmadan kabul veya ret edebilelim.

 

Yoksa, elbette bilim fenomende şu var mı bu var mı diye bakmaz, işine bakar, felsefe yapmaz. Olgusal geçerlilik ve gözlemsel yanlışlanabilirlik.

 

İspat için olgu gerekli. Fenomendeki dinamiklik gözlem veriyor. Ama fenomendeki var sayılan, aslında asparagas olan, numenal bilgi gözlem vermiyor. Numenal bilgi sadece insan fenomeninde gözlem veriyor.

 

Felsefeyi bilimsel gerçeklik temelinde yapalım o halde. Son satırda ne güzel açıklamışsın.

Link to comment
Share on other sites

O halde sen bize karşı bilinemeyeneleri, biz de sana bilinenleri mi(gözlem veren) savunuyoruz? Eğer böyle ise neyi tartışıyoruz?

 

Gözlem vermeyen asparagas bilgiyi tartışmanın ne anlamı olabilir? Buna felsefede ne denir?

.

Fenomende bilgi olmadığı konusunda ısrarcısın yani. Fenomende bilgi olmadığı gözlem veriyor mu ? Neye dayanarak ?

 

Bilinemeyeceğini savunmak, sence bilinmeyeni mi savunmaktır ? İkisi aynı şey mi ?

 

Gözlem vermeyen üzerinden fenomende bilgi olup olmadığının bilinemeyeceğini ispatlamanın felsefedeki adı mantıksal ispattır.

Link to comment
Share on other sites

.

Ben de tercih ederim ama bir taraf suçlamalar başlatınca, ister istemez gelişiyor. O tanımlar da yurdum insanı için geçerli olabilir fakat Polemik aslında bu değil. Konu dışı olmayan ve iknaya yönelik sert tartışmadır. Konu dışı kişiselleştirmelere polemik değil, kişiselleştirme ve atışma denir .

 

Dediğin gibi olsa bile polemik bana itici geliyor. Kaldı ki sert tartışmaların iknaya değil inatlaşmaya katkısı olduğu söyleniyor eğitimciler tarafından. Polemiğe kısaca sağlıklı bir paylaşım değil diyip, polemik konusuna son verelim. 

 

Senin polemik anlayışın sana, benimki de bana. :)

Link to comment
Share on other sites

İspat için olgu gerekli. Fenomendeki dinamiklik gözlem veriyor. Ama fenomendeki var sayılan, aslında asparagas olan, numenal bilgi gözlem vermiyor. Numenal bilgi sadece insan fenomeninde gözlem veriyor.

 

Felsefeyi bilimsel gerçeklik temelinde yapalım o halde. Son satırda ne güzel açıklamışsın.

.

Bilimsel ispat için olgu gerekir. Ama felsefi ispat için olgu gerekmez. Önermeler ve aralarındaki tutarlılık üzerinden mantıksal ispat yapılabilir.

 

Mesela, sen Tanrı vardır diyene, olsa şöyle olurdu, böyle olurdu şeklinde, olmadığını kendince olmayana ergi ile ispat edersin. bu felsefi ispat olur, nesnel değil, özneldir.

 

Fakat, Tanrı vardır diyene, onu gördün mü, konuştun mu dersen, bu Tanrının gözlemlenebilen bir olgu olmadığının bilimsel ispatı olur. Nesneldir.

Link to comment
Share on other sites

.

Fenomende bilgi olmadığı konusunda ısrarcısın yani. Fenomende bilgi olmadığı gözlem veriyor mu ? Neye dayanarak ?

 

Elbette israrcıyım. Ben sezgici değilim. Gözlem yoksa, soru da yok. :)

 

 

 

Bilinemeyeceğini savunmak, sence bilinmeyeni mi savunmaktır ? İkisi aynı şey mi ?

 

Gözlem vermeyen üzerinden fenomende bilgi olup olmadığının bilinemeyeceğini ispatlamanın felsefedeki adı mantıksal ispattır.

 

 

Ohoooo! Kaç türlü mantık var. Çözüm bilimsel mantıkta. Diğer mantıklar idealizme götürür.

 

Bazan bilimsel mantığın çok ta güzel tanımını yapıyorsun. Gözlem dışı mantığın kime ne yararı var?

Link to comment
Share on other sites

.

Bilimsel ispat için olgu gerekir. Ama felsefi ispat için olgu gerekmez. Önermeler ve aralarındaki tutarlılık üzerinden mantıksal ispat yapılabilir.

 

Mesela, sen Tanrı vardır diyene, olsa şöyle olurdu, böyle olurdu şeklinde, olmadığını kendince olmayana ergi ile ispat edersin. bu felsefi ispat olur, nesnel değil, özneldir.

 

Fakat, Tanrı vardır diyene, onu gördün mü, konuştun mu dersen, bu Tanrının gözlemlenebilen bir olgu olmadığının bilimsel ispatı olur. Nesneldir.

 

Hımm, şimdi de bilime alternatif bir ispat disiplini mi oluşturmaya çalışıyorsun? Felsefenin İSPAT yöntemi mi var?

Link to comment
Share on other sites

Dediğin gibi olsa bile polemik bana itici geliyor. Kaldı ki sert tartışmaların iknaya değil inatlaşmaya katkısı olduğu söyleniyor eğitimciler tarafından. Polemiğe kısaca sağlıklı bir paylaşım değil diyip, polemik konusuna son verelim. 

 

Senin polemik anlayışın sana, benimki de bana. :)

.

Sağlıklı olmadığında hem fikiriz. Yalnız benim kendimle ilgili gözlemim, başka başlıkları okuyucu olarak takip ederken, zıtlaşmalar, neyin tartışıldığı konusunu çabuk kavramamı sağlıyor. Bana böyle bir yararı olduğundan ben de başkası için de böyle bir yararı olduğunu düşünmüştüm. :)

Link to comment
Share on other sites

.

Her mantıksal ispatın bilimsel gerçekle örtüştüğünü düşünüyorsan, var. :)

 

Öznel demiştim galiba atlamışsın.

 

 

Artık bağlayalım o halde.

 

-Öznel ispat bilimsel değildir.

-Bilimsel gerçekle örtüşmeyen ispat ta bilimsel değildir.

-Bilimsel ispat dışı ispat ta kayda değer değildir.

Link to comment
Share on other sites

Bilim gözleme dayanır ve epistemolojiktir. Buradaki epistemolojiklik, bilimin bilgi olarak geldiği ve bildirdiği noktadır. İşte bu noktanın üstü ile ilgili her hangi bir soruya verilecek herhangi bir cevap, bilgisel ve bilimsel değil, spekülatif, ideolojik ve inançsal olur.

 

Evrensel-İnsan

Link to comment
Share on other sites

.

Mantıksal ispat neden ispat olmasın. Öncülün ne olduğu ayrı konudur. Öncül bilimsel ise çıkarım da bilimsel olur.

 

Tamam, sonra devam ederiz.

Senin bu basliktaki butun yazdiklarinin temeli AKILCI SUPHECILIGE dayaniyor. Bu felsefi bir bakis acisidir.

 

Baslik ise bilimsel ve bilimsellikte suphecilikte kesinlikte yoktur. Bir bilgiyi tum insanoglu adina olgusal gecerli kilarsin ve bu gecerliligin de sadece gozlemsel olarak yanlislanabilirligini bilimin dogmalasmamasi sabitlenmemesi adina ortaya koyarsin. 

 

Insanogluna Dogumdan Gelen Hicbir Kavramsal Deger/Bilgi Yoktur. Bu bugunku olgusal gecerliliktir ve ancak gozlem ile yanlislanabilir, felsefi suphecilik ile degil. Yani "bilemeyiz" kullanimi bilimsel degil, felsefi bir kullanimdir.

 

Cunku bilim zaten bildigini ortaya koyar. Ayrica bu ortaya koyum surekli suregelen bir surec olarak yenilenen ve degiskendir. Iste gecerlilik ve yanlislanabilirlik budur. YANLISLANANA KADAR GECERLIDIR.

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...