-
İçerik sayısı
2.729 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
137
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by kavak
-
Boşuna kendini yorma, çünkü kendini çoktan ele verdin.
-
Saçmalamanın bir sınırı elbette yok. Aferin senin bu kafayla bir ipe sap olacaĝını zannetmiyorum.
-
Hala saçmalıyorsun, çünkü kadınlara olan öfkeni ve nefretini kusmak için buraya geldiĝin o kadar belli ki. Cinsel açlıĝın o kadar belirgin ki aĝzından çıkanları kulaĝın duymaz hale gelmiş. Kusura bakma ama tam tımarhanelik bir zihniyete sahipsin. Ayrıca sen önce bir kadınla ilişkiye girmesini öĝren. Benim açıdan konu çoktan kapandı. Senin gibi kendini biilmezlerle deĝerli vaktimi kaybetmeye niyetim yok.
-
Deĝil, çünkü her güçlü olan uyum saĝlayabilecek diye bir şey yok.
-
Zaten o bunu yazdıĝı anda benim için konu kapandı. Bu tiplerle neyi konuşabilirsin ve tartışabilirsin ki?
-
İmam, resmen saçmalamışsın kusura bakma. Neyse; seni kızdırmaya niyetim yoktu. Ancak bakıyorum bir hayli gerginsin. Bence yakında bir yerde sauna falan varsa, oraya bir uĝra ki, azıcık terleyip gevşeyesin. Bak buna da kızarsan, terliĝi kafana yersin.
-
Onursuz hitap ne yahu? Ben sadece durum tespiti yapıyorum. Sizler kadınlardan belki umduĝunuzu bulamadınız diye, onları bir çırpıda tü kaka ilan etmeye kalkıyorsunuz. Bazı gerçekler gücünüze gidiyorsa yapacak bir şey yok. Ancak kadınları her fırsatta günah keçisi ilan edenlere de lafımı esirgemem.
-
Hiçbir canlı doĝanın umrunda deĝil, yani ondan adalet beklemek çocukça olur. Doĝanın herhangi bir amacı/hedefi falan da yoktur. Artı; doĝada en güçlü veya en yakışıklı olan deĝil bilakis doĝaya en iyi adapte olan, ona en iyi uyum saĝlayan canlılar uzun vadede avantajlı durumda.
-
Evet; katılıyorum ancak sadece bu deĝil maalesef. Türkiye gibi ülkelerde cinsel açlık bir hayli yaygın, çünkü mahalle(!) baskısı insanlara rahat bir nefes aldırmıyor.
-
Sana savundun dedim mi? Troll kelimesini sana geri iade ediyorum! Demek hiçbir kadınla beraber olmadın. Buna raĝmen kadınlar hakkında ha bire ahkâm kesiyorsun. Bu bir hayli garip. Eĝer tersi bir durum olsaydı, eminim onlar adına bu kadar negatif şeyler yazmazdınız.
-
Duygularını bastıramıyormuş...muş. Bak yine tarafgir bir tutum sergiliyorsun. Kimin nasıl giyinip giyinmeceĝine sen karar veremezsin. Teşhircilik yaptıkları ise külliyen sizin gibi erkeklerin uydurması. Muhtemelen kadınlardan bir hayli red yanıtı almışsındır veyayut mâlum dinin bireyisin. Kadınlar şöyle yapamaz, böyle gezemez, şöyle giyinimez falan filan. Bu gibi şeyleri aşmanız lazım. Neyin hoşlarına gidip gitmeyeceĝini size mi soracaklar?! Senin özgürlüĝünü kısıtlayan yok, beĝenmiyorsan yere bakarak veya havaya bakarak yürü. Sana kalmış ancak "Vaaay, sen nasıl böyle giyiniyorsun" minvalinde kadınlara çıkışmaya hakkın yok. Buyur gezin, sizi tutan yok. Buyur hemen yarın deneyiverin. Ciddiye alınmak istiyorsanız, "amk" kelimeleri kullanmayın lütfen. Sen görmemiş olabilirsin ancak ben neredeyse tüm dünyası gezmiş görmüş birisiyim. 50 senedir Avrupa´da yaşıyorum. Şu yazdıkların doĝruları yansıtmıyor; dekolteli gezen de var, parklarda üstü açık hatta çırılçıplak güneşlenen de var. Kimse de onlara karışmıyor ve kimse de gocunmuyor. Kusura bakma ama kadınlara bakışınız pek saĝlıklı deĝil, çünkü şimdiye kadar yazdıklarınız buna işaret ediyor.
-
Yahu şu kadınlardan ne alıp veremediĝiniz var? Yoksa ha bire onlar tarafından sepetleniyor musunuz da, burada onlara veryansın ediyorsunuz?!
-
Bu söylediklerin tam olarak doĝru deĝil, çünkü sizin orasını bilemem ancak bizim diyarda düĝün misafirleri damada ve geline düĝünde maddi yardım yaparlar. Bu yardım sayesinde düĝün masrafları hiçbir sıkıntı olmadan ödenir. Hatta üstü bile kalır ki onunla balayına gitme imkanı olur veya oturacakları evin masraflarının bir kısmı bile çikar.
-
Ne var bunda? Erkekler tıksırıncaya kadar kadınlarla yatıp kalkarken, eşlerini aldatırken veya genelevlere giderken, erkekler cehanından hiç tık yok. Ama mevzu kadınlara geldi mi, onlara veryansın ediliyor. Erkekler ne yapıyorsa, kadınların da onu yapmaya hakları var. Yani gereksiz yere kadınları karalama eĝilimindesiniz. Ben bunu görüyorum.
- 42 yanıt
-
- 1
-
-
Ne var bunda? Doĝa böyle işliyor, insanlar neden bu durumdan farklı olsunlar ki? Biz insanlar güökten zembille bu dünyaya inmedik; bu doĝanın bir parçasıyız elbette. Yani hayvanlar âlemi bir tarafa, insanlar bir tarafa. Yok böyle bir şey. Bunun böyle olduĝunu bilhassa dindarlar görmek istiyor. Tamamen yanlış bir düşünce. Hayvanlar âleminde durum neyse bizler de üç aşaĝı beş yukarı aynı. Yanlış düşünüyorsun. Kimin nasıl igyinip giyinmeyeceĝine üçüncü şahıslar karar veremez. Yani sen bir erkek(erkek olduĝunu varsayıyorum) olarak kadınlara hiçbir dayatmaya hakkın yok. Aynısı kadınlar geçerli.
-
Tüm mesele lafı nasıl ve nerde ettiĝine baĝlı. Sokak ortasında ulu orta bir yerde kendi halinde olan bir kadına ıslık çalmak veya laf atmak, elbette sapıklıktır. Erkeklerin gözden kaçırdıĝı bir durum var, o da şu: Kadın seçer, çünkü yapacaĝı çocukların saĝlıklı, güçlü olmasını ve onları güvenli bir limanda yetiştirmek ister. Doĝanın kanunu bu. Erkekler bunu kabul etmek zorunda. Öyle laf atmayla bu işler yürümez. Ha evet; laf atan erkeklerden hoşlanan kadınlar yok mu? Elbettte var ancak bunlar azınlıkta. Kadınlar ilk etapta güvenli bir liman ister ve buna hakları olduĝunu düşünüyorum. Çünkü çocuĝu doĝuracak olan onlar. 9 ay hamile kalan yine onlar. Ben çocuĝumun doĝumunda eşimin yanında idim; o an aklıma geldikçe erkeklerin çok şanslı olduĝu hep aklıma gelir.
-
Ben hep diyorum; piyasadaki tanrılar harbiden bir hayli manyak. Tüm sıkıntı dindarlarda. Onlar da korkularından dut yemiş bülbül gibi, tahtalı köyde paçayı kurtarmak için ha bire ibadet ediyorlar. Tüm bu ibadet seansları tamamen bencilce olan bir şey.
-
Bunu yeni gördüm, o halde yazayım bari. Çeyrek asırdır evli birisiyim. Yine de bugüne kadar kadınları tam anladıĝımı söyleyemem. Kadınların erkeklerden farklı bir yapısı(!) olduĝu su götürmez bir gerçek. Bir de şunu unutmamak lazım. Kadınların güzelliĝi, gösterişi ve cilvesi yani bir bakıma kadınlıĝı/dişiliĝi olmasaydı, bu dünya hiç çekilmezdi. Muhtemelen tüm erkekler harakiri yapardı.
-
Evvela buraya hoş geldin. Sana bir soru. Bugüne kadar piyasaya sürülmüş hangi tanrı insanlarla/canlılarla gerçekten ilgilendi? El cevap: Hiçbirisi! Tersini iddia eden, ya çok saf birisidir, ya yazılan ve çizilenlere körü körüne inanan birisidir, ya da yalancının önde gidenidir. Tanrılarla ilgili tüm veriler başkalarının masallarından ibarettir. Efsaneler, mitler, masallar ve ritüeller zamanla harmanlanarak günümüze kadar gelmiş. Dürüst olan birisi bunu hemen anlar aslında ancak ölüm korkusu yüzünden hayallere, mitlere ve masallara inanmayı seçenlerin sayısı bir hayli kabarıktır. Durum tam olarak bundan ibaret.
-
Avrupa genelinde böyle bir karar merciinin olması gayet yerinde. Türkiye bu mercii resmen tanımış bir ülke olduĝuna göre, orada verilen kararları kabul etmek zorunda. Çin veya Rusya ne zamandan beri insan haklarına riayet ettileri ki? Tam tersine oradaki haklar yerlerde sürünüyor. Yani ha bire Avrupa´ya sövüyorsun ancak Avrupa zannettiĝin kadar kötü bir birlik deĝil. Senin anlamak veya görmek istemediĝin bir mevzu var. O da şu: Milli menfaatler her zaman ön plandadır. Bu her ülke için geçerli. Yani sömürgeci, kolonici falan filan. Bunları geçeceksin bir kere, çünkü dediĝim gibi diĝer ülkeler de, buna Türkiye´de dahil, fırsatını bulunca yapmadıĝını bırakmaz.
- 17 yanıt
-
- avrupa
- insan hakları
-
(4 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
AIHM´ye veryansın ediyorsun ancak Türk mahkemelerinden 100 kat daha adil ve tarafsız kararlar verir. Bunu da unutmamak lazım. Bana ikiyüzlü(!) olmayan bir tane ülke gösterebilir misin? Göstemezsin, çünkü yok böyle bir ülke.
- 17 yanıt
-
- avrupa
- insan hakları
-
(4 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
Yandaş medya da el attıĝına göre, demek ki yukarıdan(!) bir işaret gelmiş olmalı. Tercümesi şu: Türkiye biran evvel issizler ordusundan kurtulmak istiyor, bunun için her yol mübah. Çünkü seneye seçimler var; issizlik ne kadar az olursa o kadar iyi. Halbuki iç siyasette Avrupa´yı ha bire yerden yere vurmaktan çekinmiyorlar ve Avrupanın ekonomik olarak çökmekte olduĝundan dem vuruyorlar. Madem Avrupa bu kadar kötü, neden Türk vatandaşlarını oraya göndermeye kalkıyorlar?
-
Başkaları üzerinden komedyenlik yapmak, çok sık kullanılan bir yöntem. Çünkü elde kullanışa hazır konu varken, çoĝu komedyen yepyeni bir espri üretmez/üretemez. Küfürlü konuşmalar bilhassa Türk halkında çok yayĝın olduĝu için, sözde sanatçılar da bunu kullanırlar elbette. Hatta öyle ki; küfürsüz bir espriye gülecek insan bulamazsınız belki. Kemal Sunal ve benzerlerinin filmlerinde "Eşsoĝlu eşek" deyimi bu yüzden çok yaygındı. İnsanlar bu tip basit ve argolu laflara gülüyorlar. Avrupa ´da bu tip küfürlü komedi filmler ve küfürbaz komedyenler pek bulamazsınız.
- 22 yanıt
-
- ev kiraları
- satılık daire
-
(4 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
Vahşi kapitalizmin ta kendisi işte. Varsa yoksa daha fazla kâr, hissedarlara daha fazla pay ve devlet tarafından büyük şirketlere/holdinglere daha fazla kıyak. Tüm dünyada bu sistemi uygulamayan bir ülke kalmadı neredeyse. Kapitalizmin göya karşıtı olan Rusya, Çin ve Küba bile kapitalizmin pençesine düşmüş vaziyette. İşçi ve emekçinin penceresinden bakarsak vaziyet resmen bombok.
-
Gezegenimizin çevresi kocaman bir çöplüĝe dönüşmüş vaziyette. İmkanı olan peş peşe uyduları gönderiyor yukarıya. İyi de, sonsuza kadar böyle gidemez ki. O hale geldi ki, yörüngede uydusu olmayan bir ülke kalmadı neredeyse. Yukarıdaki çöplüĝü temizlemek için herhangi bir plan proje olduĝunu zannetmiyorum. Birleşmiş Millerler tez elden bunu ele almalı, yoksa eninde sonunda bir facia yaşanacak.