haci

Bence sizin birinci nedeniniz yeterli olmalı. Başka nedene gerek yok. Napolyon bir gün küçük bir askeri birliği ziyaret ediyormuş. Ülke kıtlık, yokluk içinde.. Harp içinde.. Kendisini top atışları ile karşılamamışlar.. Kızmış, komutanı çağırmış. Neden demiş beni top atışları ile karşılamadınız? 10 tane nedeni var demiş komutan. Say demiş onları Napolyon. Bilmek istiyorum... Komutan saymaya başlamış.. 1. Barut yok.. Sus demiş Napolyon.. Diğerlerine gerek yok... Bu da öyle.. Tek bir nedeni var.. Diğerleri o ana temanın varyasyonları..

So? What is your conclusion?

Vicdan nedir? Reddetdiklerinizin hiç birinin vicdanınıza sığmaması gerekir. Vicdana sığmamak ne demektir? Vicdan yalnız size ait değerlerin korunduğu ve gerektiğinde başvurulduğu soyut bir kavramdır. Onların dışında kaldığına inandığınız değerlere vicdanızda yer yoktur. Onlar oraya vicdanınız küçük olduğu için değil, seçici olduğu için sığmaz. Vicdansız olmadığınıza göre reddetmediğiniz bazı değerlere sahip olmalısınız. İşte bu bağlamda reddetmedikleriniz reddettiklerinizden daha önemli olmaktadır. Vicdanınızdaki değerlerin doğası nedir? İnsan canına önem verdiğiniz için mi vicdani red ilkesine sığınıyorsunuz? Yoksa başka nedenlerden mi? O nedenlerin hepsini kabul edebiliriz. Yeter ki vicdanınızda kin ve nefret hisleri olmasın.

Yaptığını yapmam ama.. Dediğini yaparım yalnız.

Ben Atatürk'ün ilkelerini bir cümle ile tanımlayabilirim. Dediklerimi yapın, yaptığımı yapmayın.... Bu tümce Atatürk'le ilgili her ilkeyi, bulduğu her çözümü ve uygulamayı mükemmel bir şekilde açıklıyor. Biz Atatürk'ün yaptıklarını yapmaya çalıştığımız için Kemalizm başarılı olamadı. Bu bağlamda Kemalizm için Atatürk ilkelerinin dogmalaştırılmış şekli bile diyebiliriz.

Aslında Saidi Nursi'nin ne olduğu hiç önemli değildir. Önemli olan ona inananların ve onun idealini yaşatanların varlığıdır. Asıl akıl hastası olanlar onlardır.

Tanımı yapılır yapılmaz kaybolan bir kavramdır özgürlük. Hem vardır, hem de yok.. Ne vardır, ne de yok......... HACI

Dollo kanununa göre evrim tek taraflıdır. Geriye dönüş olmaz. http://en.wikipedia.org/wiki/Dollo's_Law_of_Irreversibility

Geleceğin nasıl bir evrime neden olacağını bilmek mümkün değildir. Ama balinaların ve insanların ve bütün canlıların evrilmekte olduklarını ve ilerde değişeceklerini ileri sürmek mümkündür. Hepsi o kadar. Mutasyonlar rastgele olduklarından, onlara bağlı olarak ortaya çıkacak türler, tahmin edilmesi olanaksız çeşitlere sahip olacaklardır.

Genel olarak fena bir video değil ama birkaç yanlışı var. Onlara kısaca değinmek istiyorum. Bir tür bir başka türe dönüşmez. Bu hatayı evrimi bilmeyenler yaparlar. Burada bu hata nasıl yapılmış bilmiyorum. Çeviride mi yapılmış, yoksa orijinalinde mi var? Bir türden yeni bir tür veya türler çıkar. Bu yeni tür eski türle rekabet ederse onu yok edebilir. Ama çoğu kere ikisi birlikte varlıklarını sürdürürler. Ayrıca embryonun neye benzeyeceğini genlerin belirlediği iddiası ortaya atılıyor. Bu da pek doğru değil. Embroyonun fenotipini (yani neye benzeyeceğini) genlerle birlikte çevre saptar. Şu formül geçerlidir. Genotipi+Çevre=Fenotipi... Bu da önemli bir hata sayılabilir. Doğal seçilim yasasına göre ancak çevrenin izin veriği genotipik değişiklik varlığını sürdürebilir. Balinaların arka yüzgeçleri konusunda yapılan yorumlar da biraz eksik. Balinaların arka ayakları yüzgeçe dönüşürler. Bu yüzgeçlerin balık yüzgeçlerinden ilginç bir farkı vardır. Balinagillede arka yüzgeçler su yüzeyine vertikal (dik) olmayıp horizantal (yüzeye parelel) bir konumdadırlar. Bunun nedeni arka yüzgeçlerin yardımı ile balinanın suyun derinliklerinden yüzeye kolaylıkla çıkmasını sağlamaktır. Balıklar hava solumadıklarından horizantal yüzgeçlere gereksinim duymazlar. O yüzden arka yüzgeçler onları ileri doğru hızla hareket ettiren vertikal bir konuma sahiptirler. Bu yanlışlar ve eksiklikler olmasaydı güzel bir video idi diyebilirim. Malesef çoğu kere benzeri yanlışlarla karşılaşıyoruz.

Oy veriyor musun? Vergi veriyor musun? Bir yerde çalışıyor musun? Yukardaki eleştirileri yapabiliyorsun da bunları neden reddetmiyorsun? Vicdani reddi anlayabiliyorum. Ama bir dereceye kadar. İnsan sosyal bir hayvandır. Karıncadan farkı yoktur. Bir karınca yalnız yaşayamaz. Yok olur gider. İnsan da öyledir. Sosyal olmak söz konusu olunca karıncadan farksızdır. Karınca kadar bile bir değeri yoktur. Sana değerini içinde yaşadığın toplum veriyor. Yoksa sen bir hiçsin.. Sıfırsın.. Yoksun..

Sizler vicdani red kavramından ne anlıyorsunuz merak ediyorum. Neyi reddediyorsunuz?

We live on an island surrounded by a sea of ignorance. As our island of knowledge grows, so does the shore of our ignorance. John A. Wheeler

Biz dediğin kimler? Atatürkçüler mi? Onlardan sizden daha çok nefret ediyorum ben. Her fırsatta onların ne kadar rezil pislikler olduğunu söylerim yüzlerine. Dünyada eşi benzeri olmayan bir devrimi ne hale getirdiler! İlerletemediler. Çağdaşlaştıramadılar. Üstelik yozlaştırdılar. Ve sizin gibi çakallara laf söyletiyorlar.. Çakalı kötü anlamda kullanmıyorum. Kurnaz Müslümanları simgeliyor çakal.. Ben bazı ateistleri de beğenmem.. Onları da Türk Müslüman ateist olarak suçlarım. Onlar da aynı aptallıklardan suçludur benim gözümde. Aslında hepimiz suçluyuz. Al birimizi vur diğerlerine.. Adam olmayız biz.

Benden size zarar gelmez. Çünkü eşeklerle uğraşmanın verimli olmadığını biliyorum. Atatürk eşekleri suya indirmiştir ama su içirememiştir. Çağdaş bir ülke olamamızın başka bir nedeni yok. Yoksa akılsız insanlar değiliz. Tek kusurumuz Müslüman olmamız. O da yetiyor zaten.

Müziğin iki tarafı var.. Müziği yapan ve müziği dinleyen. Müziği yapanla, dinleyen arasında motivasyon farkı var. Müziği yapanın motivasyonu dikkatleri üzerine çekmek olabilir. Ama dinleyen için böyle bir motivasyon söz konusu değildir. Dinleyen hoşlandığı için dinler. Müzik dinlemenin başka bir motivasyonu yoktur. Müzik hakkındaki bu yorumunuzda müzik dinlemeye hiç yer vermemişsiniz.

Seni kimse benden farklı anlamaz.

Ateist bakış. Bak senin aptalca yorumlarına karşı bilimsel bir açıklama.. Kuşlar neden şarkı söylüyorlar.. http://www.reuters.com/article/2008/03/19/us-birds-song-idUSL1986227420080319 İlginç olarak insanlarla benzerliklerine de dikkati çekiyor bu kaynak.

Ben de onu diyorum ya zaten. Hayatının her anını şöyle veya böyle Allah'la geçiriyorsun sen. Allah saplantılı bir zavallısın sen.

Nedir bu zırvalar yaw... Bu itirazımı kayıtlara geçsin diye yapıyorum. Yukardaki yorumların hiç birine katılmadığım bilinsin.. Cevap vermeye değmez onlar.

Bunun da eşeklerden biri artmış gibi bir etkisi olacak o zaman.

Neyin müzik olduğunu ancak kendinize göre tanımlayabilirsiniz. Ama bu doğru olur mu? Siz hoşlanmadığınız bir müziği müzik kabul etmeme eğilimindesiniz. Bu da doğru olmayabilir. Moğolların gırtlak müziği de müzik. İlginç bir müzik hem de. İnsanların müzik yapma ve dinleme nedenleri ondan hoşlanmalarıdır. Müzik insanın kafayı bulduğu bir etkinliktir. İnsana uyuşturucu madde etkisi yapar.

Allah demedin yani.. Sahtekar seni.....

Ciddi değilsin diyoruz ya.. Hem Kemalistlerin kaygıları seni neden ilgilendirsin ki... PKK varken..

Allah senin her zaman aklında. Sıçarken Allah Allah diye sıçıyorsundur sen. Bu aptallık değil de bülbül dinlemek aptallık ha...... Sen hiç audobon kelimesini duydun mu? Sanmıyorum. Sözlüğe bak hemen.