-
İçerik sayısı
3.544 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
391
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by evrensel-insan
-
Numenal yetinin ortaya cikisinin tarihi kisaca soyledir. E.Kant bilgiyi ya da varligi iki farkli katagoriye ayirarak; fenomeni bilimsel alana numeni de tanrisina bahsetmistir. 20.Yuzyil ile birlikte gelen, hem klasik bilimin metafizik varliksal tabaninin epistemoloji yani bilgisel tabana kaymasi hem Popper'in bilimi ispat, kesinlik, mutlaklik v.s. den bilimsel gelismeyi aciklayan gozlemsel yanlislanabilirlige tasimasi ve hem de bilimin bilimsel varisinin gercekten olguya yonelmesi bu gelismenin tarihidir. Sonuncu olarak J.Piggett'in yapilandirmaci epistemoloji temelinde genetik epistemolojiyi ortaya atmasi ve her turlu post modernizmin anarsizm temelinde her seyi allak bullak etmesi ve quantum fizigi ve de uncertainty yasalari bilimin bilissel temelde cognitive science ve philosophy of mind temelinde de numenal yeti algisini ve bunu tanridan alip insanogluna geri kazandirmasidir. Boylece kant'in numenal tanrisi ve fenomenal maddecilik tarihe karismistir. Insanoglunun dogumdan hic bir deger tasimadigi ve tum degerleri numenal yeti degeri olarak yasam ve iliskilerden ogrendigi ortaya konmustur. Iste bu dili de analoji ve abductive reasoning, yani mana cikarma temelinde degistirmis; insanoglunun aslinda kalitimsal kaderci her turlu teslimiyetinin sadece beyninde yerlesmis bir bilincalti sartlanmisligi oldugu oretaya konmustur. Iste bu temelde insanoglu beynini sinirlayan her turlu akilci ve duygusal veri ve sinirlardan serbest dusunce ile arinmis ve herbir seyin kendi de dahil bir kavramsal bilgi olarak ortaya kondugunu saptamistir. Iste boylece insanoglunun her turlu sosyal ve psikolojik dusunce ve davranisi, iliskisi v.s. bu numenal yeti temelinde gozleme alinmistir.
- 8 yanıt
-
- 1
-
-
Genelde insanoglunun davranisi dogal ve fenomenal zihniyet temelinde, insanoglunun bir madde/meta/mal ve bir kul/kole olarak niceliksel, yigin olarak bir degerlendirmesidir. Halbuki insanoglu davranisi, onun sadece biyolojik, evrimsel, fiziksel v.s. yonunu degil; ayni zamanda numenal yeti yonunu, yani zihinsel,dusunsel yonunu de icerir. Eger bu yonu algilayamaz ve goremewzsek insanoglunu davranis olarak ya bir dogalliga ya da bir insanoglu disi guce teslim etmis oluruz. Simdi once bazi sorular soralim. Bir kisinin tore cinayeti ya da kan davasi ya da namus cinayeti islemesinin sebebi nedir? Goruntu olarak bu cinayeti isleyen kisinin fenomenidir? Peki bu fenomene bu cinayeti isleten nedir? Kan davasi, namus tore v.s. fenomenal mi yoksa numenal yeti degerlerimidir? Bu kisi nasil degerlendirilmelidir? Hasta, psikolojik normal v.s.? Kisaca bir davranisi yapan kisinin fenomenidir, peki o davranisi ona yaptiran nedir? Herkes ayni fenomenal/biyolojik/fiziksel v.s. ozelliklere sahipken; neden herkes kan davasi, tore cinayeti ve namus cinayeti islemez? Bu cinayetleri isleten nedir? Isleyen ile islemeyen arasindaki fark nereden kaynaklanir? Simdilik sorulari burada keseyim, zaten yanitlasr geldikce hem konu detaylanacak hem de yeni sorular/cevaplar cikabilecektir. Ya da soyle sorabiliriz. Kisilerin bir konu ve kavrama bakis acisi farkini veren nedir? Neden kimi milliyetci, kimi enternasyonalist, kimi dindar, kimi ateist, kimi fasist, kimi sosyalisttir? Neden bir kavrami hepsi ayni olarak algilamaz ve degerlendir mez? Etigin nedeni nedir? iyi kotu/guzel/cirkin dogruyanlis v.s. yi belirleyen nedir? Neden bir kisi askere gitmek isterken; digeri vicdani reddi ister? Neden biri ABD'nin Libya'ya mudahelesini savunurken, digeri karsi cikar? Insanoglu neden ve neyi tartisir? Ustelik ayni fenomenal yapi yasaminda diyelim teizmden ateizme ya da fasizmden sosyalizme ya da sosyalizmden kemalizme v.s. nasil doner? Evet insanoglunun davranis farkini nasil aciklarsiniz? Dogal, kalitimsal, kader, mecburiyet, teslimiyet v.s.? Tum bu davranis farklarini yaratan nedir? Hem ayni fenomenal bir vucutta hem de farkli vucutlarda? Davranis biyolojiden ziyade sosyoloji ve psikolojinin konusudur. Cunku gorunurde davranan biyolojik yapi olabilir, ama asil onu davrandiran numenal yeti degerleridir. Eger davranisi sadece biyoloji ve fenomenal yapi ile kisitlarsak; bu fenomenal teslimiyet, kalitim, dogallik ya da kader algisi olur. Zaten iki kisinin ayni durum karsisinda farkli davranisi da zaten bunu kanitlar. Bir kisinin tore cinayeti, namus ya da kan davasi cinayeti islemesi; onun fenomenal yapisini kullanimidir, ama arka polaninda numenal yeti degerlerinin bilincaltisartlanmisligi ve onun direktifleri vardir. Iki turlu davranisekli vardir; Bilincli davranis Bilincaltisartlanmisliginin getirdigi alisilagelmis/otomatiklesmis/yerlesmis-sorgulanmaz ve bilince cikmamis davranis. Davranis, bilissellik yani cognitivity ile paraleldir. O yuzden ikincisine noncognitive davranis da denebilir. Yani algilamadan, kavramadan, idrak etmeden ve bilince cikmadan davranis. Yalniz burada bilerek bilmeyerek ve farkinda olarak olmayarak farklari da onemlidir. Her turlu etik (milli, dini, sosyal, toplumsal, toresel, ananevi, geleneksel, kulturel, ahlaki v.s.) davranislar genelde bilincaltisartlanmisligin alisilagelmis, kisiye dogumdan itibaren verilen sekli ile uygulanan ve sorgulanmayan ya da rahatsizlik verdiginde de karsi cikilan davranislardir. Human behavior refers to the range of behaviors exhibited by humans and which are influenced by culture, attitudes, emotions, values, ethics, authority, rapport, hypnosis, persuasion, coercion and/or genetics. The behavior of humans is studied by the academic disciplines of psychiatry, psychology, social work, sociology, economics, and anthropology. Factors affecting human behavior and actions Genetics (see also evolutionary psychology) – affects and governs the individual's tendencies toward certain directions. Attitude – the degree to which the person has a favorable or unfavorable evaluation of the behavior in question. Social norms – the influence of social pressure that is perceived by the individual (normative beliefs) to perform or not perform a certain behavior. Perceived behavioral control – the individual's belief concerning how easy or difficult performing the behavior will be. Core faith – The person's set of beliefs, like religion, philosophy, etc. Provided, sometimes subconsciously, by their family, peers, social media, and the society where they live. Survivor instinct - engaging in certain behaviors may abate fear and become habitual, as in addiction. Buradan da algilanacagi uzere; Konu indirgemecilik/determinizm degildir, konu farkina varmak bilincine ulasmak ve farkin farkinda her birini farkli ama bir butun olarak degerlendirmektir. Yani indirgemeci ve determinist mantik tutarli degildir ve bizleri yanlis yerlere goturur. Insanoglu ne bir maddedir, ne de bir kul ne de sadece fiziksel/biyolojiktuir. Hem fenomenonumenal kavramsal; hem de biyo-sosyo-psikolojik bir varliktir. Bir tore cinayeti isleyen bir kisinin sorunu biyolojik degildir, sosyo-psikolojiktir. Cunku etik icerir. Bir terorizmin sorunu da aynidir. Ya da bir kisinin teist ve sonra ateist olmasi, ya da hala teist kalmasi, ya da ulusalci, fasist, sosyalist v.s. olmasi namusa serefe onura bakis acisi, ahlaka bakis acvisi v.s. bunlarin hic biri biyolojik degildir; etik, cografi toplumsal tarihsel ve sosyo psikolojiktir. Iste o yuzden herkes biribirinden ayni izmi ya da etigi paylassa bile farkli davranir. Bu fark sadece fiziksel, biyolojik, evrimsel, dogal v.s. fenomen yoluyla aciklanamaz. Insanoglunun her turlu yapisal islevsel ve yetisel ozellikleri goz onune alinmalidir.
-
Noncognitivizm ne demektir? http://forum.dusuncedunyasi.net/index.php?/topic/1026-noncognitivizm-farkindasizlikbilissel-olmama-durumu/ Buradaki sorun basta algilama icin gereken caba onem ilgi etki v.s. ortaya koymadan, direk yazinin yazarinda sorunu aramaktir. Bu algilamak istemekten kacistir, ya da beynin algiyi bilincini bilincsiz kapamisligidir. Cunku beyin kendi core faithleri ile alma acikligini kapatmistir. Her turlu corefaithe ters gelen ve onu sorgulatan herhangibir aciklamayi bu temelde beyin almaz. Cunku onun icin corefaithleri sorgulanmazdir. Core faith and cultureAnother important factor of human behavior is their “core faith”. This faith can be manifested in the forms of religion, philosophy, culture, and/or personal belief and often affects the way a person can behave. 80% of the United States public claims some sort of belief in a higher power, which makes religion a large importance in society http://en.wikipedia.org/wiki/Human_behavior Core faith – The person's set of beliefs, like religion, philosophy, etc. Provided, sometimes subconsciously, by their family, peers, social media, and the society where they live.
-
Evet onemli olan iunsanoglu kendilik farkindaligi ve bilincidir. Iste bu alinirsa, zaten bunun bilisselligi temelinde insanoglunun diger fenomenlerden her turlu farkini en basta KENDI INSAN VASFINI ZIHINSEL VE DAVRANISSAL kazanma adina, hayvan insan arasi gecis formunu tamamlayacak, ve insanlasacaktir. Iste insanoglunun en onemli yetisi ve olamama celiskisi budur. Hayvanlar icin henuz bir ZIHINSEL DEVRIM KONUSU yoktur. Zaten hayvanlara bunu insanoglu ogretecekse, once kendi turunun devrimini saglamalidir. O yuzden numenal zihniyet ve evrensel-insan zihniyeti, dogal/fenomenal zihniyet gibi; insanoglunu hayvanlastirmak ya da baska fenomenler ile ozdeslestimek yerine ve baska bir guce teslim etmek yerine, HER TURLU FARKINI FARKININ FARKINA VARARAK ORTAYA KOYMALI VE BUNU BILINCE TASIMALI VE DE BILISSELLIGINI KAZANMALIDIR. Yoksa insanoglu fenomen olarak her turlu fenomeni ortaya koyarken, N.Hoca misali kendi varliginin farkina ve bilincine varamamaktadir. Nedeni de kendini bulmak yerine, kendini baska fenomenlerle ozdeslestirmesidir.
-
Aslinda bu yetmez. En azindan cagi bilimselligi evrenselligi yakalama adina yetmez. Ayrica birey bilincinin, farkindasizlik ve bilissel olmadan; bireyciligin, akilciligina, bencilligine, bananeciligine, baska bir teslimiyete v.s. donusmemesi ve en basta kendi turunu karsisina sirf kendi bireyci cikari adina almamasi icin, seni ilgilendiren, etkileyen ya da onemsedigin konu ve kavramlar yada detayli bilgilenme ve bilinclenme istegin arzun v.s. olursa; ister bu konu ve kavramda kendin bir baslik acabilirsin, istersen bu sitedeki ya da baska sitelerdeki basliklardan senin alginda ve senin adina onemli gordugun ilgini ceken varsa da onun ile ilgili yazisabiliriz.
-
Iste benim dedigim de tamda bu insanoglunun dogal zihniyeti ve davranisi iliskisi tam da bu hayvani alginin ve gozlemin kavramsal bilgiye donusumu. Kisaca insanoglu kendini degil, hayvani yasiyor ve dillendiriyor. Bunun temeli de erkeksel karaktere ve onuin guc ve otoritesine ve haskimiyetine dayaniyor. Tabi bunu da egosal cikar icin kullaniyor. Cikarina destegi de ayni degerleri paylastiklarindan aliyor. Aile cevre toplum ulke v.s. Kisaca PARCASALLIKTAN kurtulamiyor. Bu da onu ne bir layikiyle birey ne de turunun insani yapmiyor.
-
Oyle de bazen tartismalar kahve kulturunun de altina dusuyor. Hele kisilerin birbirlerini hedef almasi, tam bir duygusal ve egosal kutuplasmaya donuyor. Boyle durumda ortada ne bir dusunce ne de bilgi oluyor. Ustelik kitle de bunlari okumaya maruz kaliyor.
-
Halbuki ateist forum din ve tanri uzerine. Oyle kitle topluyor. Ben de bir site de nicelikten degil, uyelerin niteliginden yanayim.
-
Ateistforumda uc bolum var, formun kendisi din ve tanri ile ilgil;i. Burada senin algilayamadigin, bu ikisinin de felsefenin konusu oldugudur. Bilimsel felsefe ve her turlu insanoglu yasam ve iliskisindeki sosyo-psikolojik sorunlar da bilimsel felsefeye girer. Bu da ancak bilim formudur. Geriye kalan cafe bolumu de geyik sohbeti ve havadan sudan konular icin. Dolayisi ile forumun temeli ister din ister milliyet ister etiuk ister politika olsun, felsefeden bagimsiz olamaz. Cunku butun bu kavramlar felsefe ile aciklanir. Tamamda sen bu konuda kendini tek otorite goruyorsun, diktatorlugun de burdan geliyor. Ben despot demedim. Bir seyin uslubunun ne oldugu tartisilir. Bu senin istedigin gibi olursa bu diktatorluktur. Anlasilirligi da tartisilir. Sen anliyorsun diye anlasilir, anlamiyorsun diye anlasilmaz olmaz. En azindan demokrasi uygulanir. Bir konuyu bilmek once ogrenmek ile olur, itiraz etme ile ya da sirf karsi cikmak icin karsi cikmas ile degil. Bu da niyet ve istemdir. Herkes her konuyu da ogrenmek istemeyebilir. Sonucta kisiler, genelde ilgi, etki ve onem temelinde hareket ederler. Herkesin etkilendigi, ilgilendigi ve onemsedigi konu kavram v.s. de farklidir. Iste o yuzden de bir sinifta kimse ogretmeni suclamaz. Talebe ogretmenin ogretimine gore ya ogrenir, ya ogrenmez. Ayrica kisilerde olmayan sey de saygidir. Bir kisi gozleme gore konusunda ya da kavramda bilgisi olan birine saygi gostermeli ve onunla bilir bilmez atismamalidir. Yani ego tatmini yapmamalidir. Mesela ben her bir sitede kimin zamanla hangi konularda bilgili ve deneyimli v.s. oldugunu algilar ve gozlemler ona gore davranirim. Tabi butun bunlar toplumun gelismislik duzeyi ile ilgili.
-
Olabilir. Insanoglundaki bilgi matematiksel/mantiksal bilgidir. Yani matematigin bir insanoglu mantigi vardir.
-
Insanoglunun bildigi kadariyla biliyorum. Yasamak beslenmek icin oldurur. Din icin milliyet icin tore icin politika icin v.s. oldurmez. Bir arslan bir ceylani bunlar icin oldurmez, ustelik oldurdugunun de bilincindfe degildir. Mesela bir kedi olecegini bilse, disi agrirken yemek yemez mi? Sonucta hayvanlarin davranisina bir "psikoloji" eklemek te insanoglunun bir tezahuru. Uzulen, aglayan, gulen, strese giren v.s. hayvanlar. Ah bir de bu hayvanlar kendileri hakkinda bu insdanoglunun "kendi kendine nasil gelin/guvey olduklarini" bir bilse. Eminim "size ne oluyor kardesim, siz kendi turunuze bakin/daha kendiniz kendi aranizda gecinemiyorsunuz, bir de bizim adimiza ahkam kesiyorsunuz" derlerdi. Senin butun kullandigin kavramlar dahil, hepsi insanoglu algisi ve bilgisi. Hayvanlari ben de korurum ve elimden geldigi kadar saglikli yasamalarini saglamaya calisirim.
-
Bak bu konuda sana ornek vereyim. Hurriyet ile diyelim cumhuriyetin yazi dili icerigi bilinci v.s. ayni midir? Yani cogu hurriyet okuyana cumhuriyet "agir" gelir. Ya Britanya'dan ornek vereyim. The sun ile Financial times ikisi de gazetedir, ama aralarinda bilgi dusunce beyin duzeyi olarak mukayese edilemeyecek bir fark vardir. Dolayisi ile bir kisi kendi duzeyi ne ise onu dile getirir. Bu konuda kendini degistiremez. Ustelik anlanabilmek icin, kisi ne dunya gorusunu ne dusuncesini ne de bilgisini degistirmez. Herkesin tefine gore de oynayamaz. Burasi da yazi duzeyi yukselk bir platformdur. O yuzden kimse de burdan zaten hurriyet ya da the sun duzeyinde bir yazi beklemez. Ayrica ogrenmek isteyen zaten sorar ve ogrenir. Yeterki ogrenmek istesin. Ben insanlik evrensellik bilissellik ve bilimsellik temelli yazi kaleme aliyorum. Bunun dili deancak bilgi temelinde gecerli bir dil olmak durumunda. Akademik felsefi kavramlari ile birlikte. Bu da mesela ateizm ile ilgili yazisirken, metafizigin, varligin, teolojinin, inancin ve ideolojinin devreye girmesi demektir. O yuzden kulaktan dolma ya da "islama/kurana v.s. kizip yorgan yakma" temelli bir ateistin algisina "agir" gelir. Ornekler cogaltilabilir. Sonucta bir kavram o kavram ile ilgili bilinen en cagdas temelde her turlu yan bilgisi ile birlikte dile getirilir.
-
Ben senin kim ve ne oldugunu gayet iyi biliyorum, sen de benim. Basta ateistforumdan. Benim dedigim, senin katkinin bu forum ile ilgili olmasi ve ustelik lakabimin basliklari ya da mesajlari temelinde katkin olmasi. Ben ateist forumdan senin diktatorlugun yuzunden ayrildim ve cokca israr olmasina ragmen de donmedim. Burada da daha onceki katiliminda ayni diktator tavrini surdurdun, ama bu son katilisinin basindada da ayni tavrin basladi, ama devam etmedi. En azindan lakabim ile medeni bir sekilde yazisabilme olanagini elde ettin. Bu hem lakabim hem senin hem de bu site okuru ve katilimcisi icin bir kazanc. Medeni bir sekilde fikirler farkli olsa da yazisabilmek. Iste butun mesele katilim da. Katilim oldukca yazilanlarin anlasilabilir olup olmadigi da gozlemlenecek. Zaten yanitlar bunu ortaya koyar.
-
Evet bilim adina konusanlar, kendi inanclarini kendi adlarina dile getirdigi surece sorun yok. Insanoglu zihinsel yapisini evrimden almis olabilir, ama zihinsel islevi tamamen dunyevi ve kendine aittir. Yani zihniyet yetisi ile dogar, ama 0 zihniyet ile. Insanoglu dunyaya her turlu soyutlamanin soyut ve somut kavramlarini ve bunlarin her turlu bilgisini ve siniflandirmasini eklemistir. HERHANGIBIR FENOMENE OZNEL OZEL VE OZSEL ICERIK VE ANLAM VEREN HENUZ TEK TURDUR. Fiziksel bilgisi kendi algisincadir, sosyal bilgiyi kendi yaratmistir, matematiksel/mantiksal bilgiyi de kendi turetmistir.
-
Bunu sen mi soyluyorsun? Buyuk ilerleme! Insanoglunu hayvan ile ozdes kilan sen degil miydin? Ben hayvanlarda bilincli bir sorgulamanin ve akil yurutumunun oldugunu dusunmuyorum, henuz. Teknik uretemiyorlar ve bilim uretemiyorlar. Fenomene de henuz bilincli sekil veremiyorlar. Mantik beyinde olan yetiyi kullanmak degil, bir cesit muhakeme yapmaktir. Yalniz insanoglu dogal ve fenomenal zihniyeti asamadikca ve insansal devrimini gerceklestiremedikce, hayvan dan daha vahsi daha zararlidir. Hayvan soyut bir deger icin oldurmez.
-
Aslinda senin son zamanlarda siteye aktif katilimin, gayet iyi oldu. En azindan site katilimcilari farkli bir dusunce dile getiren ile tanistilar. Ustelik basliklar konular ve kavramlar yazi olarak kendinden farkli bir yaziya bilgiye ve dusunceye kavustu. Tabiki baska arkadaslarin katilimi olursa ki gerekli gorenler katiliyor, baslik konu ve kavramlar daha bir anlam icerik bilgi v.s. olarak cesitlilik kazanacak.
-
Ateizmin Iki Farkli Temeli-Materyalizm ve Humanizm
evrensel-insan replied to evrensel-insan's konu in Felsefe
Hastalik sadece fiziksel degildir. Mesela sizofreni bunalim stress, . Kronik agri Mesela bir kisi agrisi oldugunda agrisini geciren ilacin diyelim anadin olduguna inanmistir ve anadin icince agrisi gecer. Ayni sekilde bir agri kesici olan diyelim parasetamol icince gecmez. Cunku o anadinin basinin agrisini gecirecegine inanmistir. -
Herhangi bir hayvanin bunu yaparken "yuruttugu" mantik nedir?
-
Bilim varsayimlar ustune kurulmaz, gozlem ve olgu ustune kurulur. Yoksa senin bir inancin olarak boyle bir seyi dusunuyor olman, bilimi baglamaz. Iste o yuzden beynin soyutlamasinin bilisselligini gerektirir.
-
Ateizmin Iki Farkli Temeli-Materyalizm ve Humanizm
evrensel-insan replied to evrensel-insan's konu in Felsefe
Bilimin yerini evrim alamaz. Cunku evrimin numenal yetisi yoktur. Bilim ise insanoglunun numenasl yetisi ile vardir. Sosyolojik ve psikolojik temeller evrimsel degil, zihinseldir. -
Epistemolojik olarak gercegin ne oldugunun inanc ile dogrulanmasidir ve sadece dogrulayan acisindan gecerlidir. Bu dogrulamayi yapmayan icin gecerli degildir. Bilginin direk yansi olmadigini, yansiyanin kendi kendisini ortaya koyumu degil; onun yansi olarak bir algisal turevi oldugunu matematiksel/mantiksal bilgi ile ortaya koyalim. Once yanlis oncul (false premise) baslayalim. Yanlis oncul; Tum bilgi ya sezgidir, ya yansidir. Simdi de bu yanlis onculun, yanlis cikarimlarina ve sonuclarina bakalim. Buradan uc tane yanlis sonuc cikar. Birincisi; Metafizik (felsefenin varlik ile ilgilenen dali anlaminda), kaynagini yansidan alir. (Mntiksal Dogmatizm ve Spekulatif yapilandirmacilik (olusturmacilik)-Bilginin akilsal ufku) Ikincisi;Zihinsel sezgiye sahibiz. (Mistisizm ve Sezgicilik)-Aklin dogruladigi soyut Ucuncusu; Metafizige ( ontolojik taban olarak ortaya konan varlik, kesin olarak her ne ise) sahip degiliz (onun disinda baska hic bir sey, kesinlikle yok). (Empiricism, deneycilik, pozitivizm, olguculuk, objectivizm, nesnellik-Aklin dogruladigi somut. Simdi de dogru oncullere ve dogru cikarim, sonuclara bakalim. Birincisi; Metafizige sahibiz (Hayal gucumuz, dusuncemiz var) Ikincisi; Sezgimiz, algisaldir. Yani yansiyani, duyu, duyum ile algilariz. Ucuncusu; Yansisal bilgi turevlenmistir. Yani, yansi, algiya, kavrama ve yansitmaya donusturulmustur. Bu dogru oncullerin verdigi dogru cikarim ve sonuc ise; Metafizik (hayal gucu, dusunce, kavram) kaynagini, sezgisel olmayan ilk, birinci bilgiden alir. Yani, bilgi, yansinin ilk algi ile kavrama donusturulup yansitilmis olanidir. Bu da yapilan, gozlemsel analizve kritigin bir sonucudur. Bu sonucun verdigi ilk onemli algi; bilginin metafizigin ontolojik ve teolojik varlik tabanlarinin kesinligini bu olarak ortaya koyan ideolojilerle bir ilgisi yoktur. Bilgi, bu temelde inancsalliktan farklilasarak, bilimsel olarak gozleme, bu gozlemin teorisine, bu teorinin test edilebilmesine ve yanlislanabilirligine baglidir. Zaten bunun disindaki bilgi, bilimsel, bilissel degil; inancsal, dogrusal, kesin, akilsaldir. Iste bu temelde de, hem inancsal, hem de bilimsel bilgi; insanoglunun turevidir ve yapilandirilmistir. Bu yapilandirilmisligin da, kendi ideolojik, inancsal dogrusu ve bilimin dallarinin kendi paradigmalari temelinde bir on kabulu mevcuttur. Ayrica, bu yapilandirilmis inancsal ve bilimsel bilginin, evrensel ayniliktaki yapi ve isleyisini de, evrensel-insan zihniyeti yapilandirilmisligin bozucusu olarak ortaya koyar.
-
Mesela bundan bir kac gun once, balkonda; bir baktim bir orumcek orada ve bir seyler yapiyor. Baktim agina baska bir canli takilmis, yakindan bakinca uc uc bocegi oldugunu anladim ve gozlemlemeye basladim. Orumcek yasamdan ve dogadan aldigi tecrubesi ile, kendince bir seyler yapiyor. Bocegin ustune cikiyor, etrafinda dolaniyor ve ag oruyor. Her bir bacagi ayri ayri hareket ediyor. Ben sesli olarak olani gozlemim temelinde uzaktaki hanima anlattim. "Bocek canli mi?" diye sordu. Bende "ters donmus ama ayaklari kipirdiyor" dedim. Hisimla geldi, balkona cikti. Orumcedi uzaklastirdi, agini bozdu ve bocegi serbest birakti. Ben de "neden karistin" dedim. "pis orumcek, guzelim bocegi yiyecekti" dedi ve boylece dogal bir olaya mudahele etmis oldu. Kendisi orumcegin beslenmesi yerine, bocegi yasatmayi tercih etmis ve mudahele etmisti. Orumcek te ne oldugunu anlayamadan kendini yerde buldu. Iste butun bu gozlem biz insanoglunas aittir ve ne orumcek ne de bocek ile bir ilgisi yoktur. Onlar sadece bize gozlem vermistir. Aramizda dialog olabilseydi, belki de hanim orumcege "birak onu yeme" diyecekti. Zaten mudahelesi de bu yonde oldu. Baskasi tabiki baska davranirdi. O yuzden hayvanlarda soyutlamanin getirdigi ideolojiler ve inanclar yoktur. Sadece yasam ve iliskiyi uygularlar. Bu da biz nasil algiliyorsak ve ifade ediyorsak, sadece bizim adimiza odur. Gozlem vereni ilgilendirmez. Iste o yuzden onlar ve biz birer fenomeniz. Yalniz bizim bize ait ve yine bizi ilgilendiren soyutlama yetimiz var.
-
Ateizmin Iki Farkli Temeli-Materyalizm ve Humanizm
evrensel-insan replied to evrensel-insan's konu in Felsefe
Ben oyle bir sey demedim, zaten. Bilim toipluma bir etik dayatamaz. Sadece bilimsel olarak toplumu etik temelinde gozlemler ve gozlemini bilimsel ve sorunlari ile dile getirir. Mesela bugun bilim ideolojik inancsal core faithlerin insanoglu bunyesindeki her turlu sorununu bir hastalik ya da bir bozukluk olarak algilamamaktadir. O yuzden de ne bir tedavi, ne de bir terapi onermez. Bugun O.Dogu'da insanoglu ayni inanc temelinde birbirini acimasizca oldurmektedir. Iste bu sorun henuz bir bozukluk ve hastalik degildir. Yalniz bireysel temelde bir kisinin sosyo-psikolojik sorunu ile bilim ilgilenir ve tedavi de terapi de onerebilir. -
Sen onu neden inanca bagliyorsun. O bir inanc deguildir. Her bir hayvan turunun kendi yasamsal temelinde doga ile ilgili, baska turler ile ilgili ve de kendi turu ile ilgili olan bir icgudusu vardir. Bu da inanctan degil, kendi turunu takip etmekten ve gozlemden saglanir. Her hayvan turunun her turlu doga ile ilgili kendi turu ile ilgili ve baska turler ile ilgili yasami; kendi yasamsal tecrubesinin getirdigidir. Aksine bu inancsal ideolojik degil;gozlemsel ve tecrubeseldir. Ustelik senin yukarida "hayvanlar bunu yapar" dedigin de, o dedigin hayvani baglamaz. Bu tamamen insanoglu yetisinin algisinin bilgisinin v.s. gozlemidir ve sadece yine kendi turu bunu algilar. O yuzden inanirlarin tanrilarina insanoglu ozellikleri vermesi gibi, sen de hayvanlara insanoglu ozellikleri veriyorsun. Hayvanlarda inancta ideolojide yoktur. Sadece yasam ve iliskilerinin gecmis tecrubesi ve gozlemi vardir.
-
Ben anlasilmadigimin agirlik bastigini dusunmuyorum ve her bir okura da anlasilmayan yeri soruyorum. Ben kimsenin beynini okuyamam. Zaten gelen yanitlardan verilenin algilanip algilanamamis olmasi ortaya cikiyor. Ya da bas yazi disindaki mesajlarin gidisati, gelen yanitlar temelinde oluyor. Benb kimseyi anlayisizlikla suclamiyorum. Cunku ben biliyorum ki, ben bir yaziyi anlamak istersem, bu caba benden gelmelidir. O yuzden de bir yaziyi verilenin disinda anlamamis olmak adina, ya da kisinin algi duzeyini algilama adina; sorular sorarim. Sonucta her soruya veriulen yanit, kisinin bilinc duzeyini bilgi duzeyini ortaya koyar. Burasi dusunce platformu ve dusunce algi bilgi paylasimi temelinde dini milli ya da politik hedefi olan forumlardan farkli. Ayrica her formu nasil degerlendirirsen oyledir. Senin bir takintin da herseyi felsefe ile ozdeslestirmek. Ne her bilgi felsefidir, ne de her dile gelen dusunce.