Jump to content

panteidar

Members
  • İçerik sayısı

    464
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    16

Everything posted by panteidar

  1. Hiç de boş laflar değil. Robespierre'i giyotine gönderdi Fransa. Lincoln'ü öldüren ABD'nin ta kendisiydi. Kim kalkıp da bu ikisi hakkında olumsuz laf edebilir? Perinçek'in tartışmasının türban konusuyla ilgisi yok. Özgürlüklerle ve Atatürk eleştirileriyle ilgili bir tartışma. Yani, türbana yanıt verememiş değil, o tartışmada türban yok çünkü. Bu başlık altında vermemin sebebi "Atilla Yayla'nın ders verdiği" sebebinden ve türban gibi özgürlük söylemlerinin temelinde ne yattığının Perinçek tarafından nasıl çürütüldüğünü göstermek. Tabi ki sen kabul etmeyecek, karşı çıkacaksın. Çünkü Atilla Yayla'lar, Şerif mardin'ler akıl hocalarınız.
  2. http://www.youtube.com/watch?v=0kb5OPEa9oY Sonuna kadar izleyin de görün ders nasıl verilirmiş! http://www.youtube.com/watch?v=yMkSpKsZ2Yo
  3. "Olacağı bu işte!" dediğin ne? Ne olmuş da sen böyle yazıyorsun? Bal gibi Atilla Yayla'yı susturmuş, resmen ders vermiş. Neden Perinçek'in videosunu astım? Perinçek'i savunduğum için değil. Astur'un getirdiği videoya bakarsan düzenbaz birinin yapımı olduğunu anlarsın. "Atilla Yayla ders veriyor" başlığı altında sunulmuş, diğer katılımcıların konuşmasına yer vermeden ve birer cümleyle keserken "ders başlıyorr" deyip Yayla'nın konuşmasını vererek adi bir propaganda yapıyor. Atilla Yayla'ya ise iyi bir ders veren Doğu Perinçek oldu. Kemalizm ve Atatürk konusunda. Konu türban değildi ama yayla'nın özgürlük söylemlerinin ardında neler yattığını gayet güzel açıkladı. Bunun karşısında "bravo" diyecek yerde liboş dediklerinle dayanışma sergilemektesin. O videoların devamı da var. Vermeyecektim ama şart oldu: http://www.youtube.com/watch?v=NdIHS49yMK4
  4. Ben bilmiyor muyum da İngilizlerle direk sıcak savaş yaşanmadığını ki kalkıp "Türk-İngiliz savaşıdır" yazdım? Neden bunu yazdığımı düşünmeden "kanıtla" diye atlıyorsun. Evet, Kurtuluş Savaşını aslında İngilizlerle yaptık. Çünkü başemperyalist oydu ve diğerleri onun kuyruk takımıydı. Yunanlılar da taşeron ordusu. Ama yöneten talimat veren İngilizlerdi. Savaş İngilizlerle başladı, İngilizlerle bitti. Doğan Avcığlu'nun Milli Kurtuluş Savaşı" nı okumanı tavsiye ederim. Benim yazı dilimdeki çirkinlik, senin ortaya attığın çirkinliğin yanında hiç kalır. Kaldı ki çirkinlik dediğin nitelendirmelerimdeki "maval, terane, zırva, saçma" ifadeleridir ki bu kepaze iddia karşısında az biledir. Hiçbir dayanağı, hiçbir kanıtı olmayan, buna karşın gerçekliği dünyanın gözü önünde yaşanmış, 3,5 yıl süren bir Ulusal Kurtuluş Mücadelesine rağmen böyle bir iddiada bulunmak alçaklıktır. Bunun dinle, milliyetçilikle, Atatürkçülükle, tabu ile cartla-curtla ilgisi yoktur. Meczup iddianı savunmak için böyle bir suçlamada bulunmak da acizliğinin ürünüdür. Sağlıklı ya da kafasında tilkiler dolaşmayan bir beyinden böyle alçakça zırvalar çıkmaz. Bir ideolojik yaklaşımın iddiası olsa, hiç olmazsa ortaya bir dayanak koyardı, bir sebep, bir açıklama ileri sürerdi. Sen de o da yok. Yazıklar olsun! Kişisel hırsların, komplekselerin için bir ülkenin bağımsızlık uğrunda vermiş olduğu onurlu bir mücadeleyi hiçe sayabiliyorsun. Böyle evrensel insanlık olmaz olsun!
  5. Yazdıkların deli saçması evrensel-insan. Bana maval okumayı bırak. Sana resmi tarihten bahsetmiyorum ben. İngiliz tarihinden getir kanıtını. Zırvana ortaklık eden başka bir tarihçi bulabilirsen onu getir. Ama elle tutulur nesnel bir şey getir sonuçta. Getiremiyorsan tarihi gerçeği savunanları din-min vs. diyerek kendi sapkınlığını örtbas etmeye çalışma. Bir din benzetmesi yapılacaksa asıl senin anlayışına yapılmalı. Çünkü dogmadır, uydurmadır. Diğer taraftan Kurtuluş Savaşı ve Lozan süreci gün gün, olay olay ortadadır. Bunu bir oyun, bir göz boyama olarak nitelendirmek meczupluktur. Komplo teorilerinin bazıları doğrudur ama bu kadarı artık komplo teorisi bile olamaz, resmen saçmalığın daniskasıdır. Kurtuluş Savaşı, aslında Türk-İngiliz Savaşıdır. Türk yazarlara inanmıyorsan, İngiltere'de yaşıyorsun, aç Lord Kinross'u oku. Luis de Bernıeres'i oku. Herbert Sideabotham'ı oku. Churchill'in söylediklerini oku. O dönemin İngiliz gazetelerini arşivlerden bulup oku. Ama oku. Okumadan, araştırmadan, bilmeden terane okuma.
  6. Evrensel, kıvırma. Baştan "Lozan antlaşmasındaki ibareye göre" dedin. Şimdi kalkmış diplomatik falan diye geveliyorsun. Yok böyle birşey. Evet, gerçekte TC Osmanlı'nın devamı sayılır. Ama resmi ve hukuki olarak böyle bağlayıcı bir madde yok. Sadece borçlar konusunda, Osmanlı topraklarından pay almış tüm ülkeler o oranda borçlardan sorumlu tutulmuşlar. Türkiye'ye de yaklaşık %70'i düşmüş diye hatırlıyorum. Diğer konuda ise hala "Emperyalistler kolay çekilmezler" teranesi okumakta olduğunu görüyorum. Kolay çekilmediler elbette. Antep'te, Maraş'ta, Sakarya'da, Afyon'da kıran kıran'a vuruşarak çekildiler. Yalnız kalan İngilizler de korktular ve UK halkının-medyasının tepkisi ve siyasilerin birbirine düşmesi-istifalar vs. yüzünden anlaşmak ve çekilmek zorunda kaldılar. Daha sen ardında hangi sebep arıyorsun? Tarih yazmış, ezilen uluslara umut ve örnek olmuş bir milli kurtuluş mücadelesi tüm çıplaklığı ile ortada iken ve arkasında Sovyetler Birliği ve Lenin varken, Mao tarafından milli demokratik devrim olarak nitelenmişken, hiçbir devletin bu tür abuk sabuk bir iddiası yokken, sadece içimizdeki karşı devrimcilerin tek bir kanıtı olmayan iddiasını ortaya getirmenin anlamı yoktur. Kapatalım bu konuyu. Başlık konusu bu değil ve ben ayağı yere basmayan bu tür saçmalıkları tartışmak istemiyorum.
  7. Vikipedi konusunda daha önce de sana bunları senin-benim gibi insanların yazdığını belirtmiştim. Sen boşver onları. Anlaşma maddesini ver ki bilelim.
  8. Bazan seni tanımak mümkün olmuyor Evrensel-insan. Kendine hiç yakışmayacak aykırı fikirler sergileyebiliyorsun. Bu tür fikirler ya da bu tarz sorulara ben yabancı değilim. Ama hep gerici-yobazlardan duydum. Atatürk'ü "İngiliz casusu" olarak nitelendirecek kadar alçakça ve küstahça iddialar bunlar. Bu ülke dünyaya örnek olmuş ulusal Kurtuluş Savaşı ile kazanılmıştır. Savaşla, kanla kurulmuştur. Hem de sadece emperyalistlerle ve onun taşeronu Yunan'la değil, iç savaşla da. Tarih ortadadır. Üstelik resmi tarihten değil, dünya tarihçilerinin tarihinden bahsediyorum. O tarihin neresinden, nesinden bir kanıt getirebilen varsa koysun ortaya tartışalım. Yok, getirilemeyip böyle çamur atacak şekilde iddialarla tartışmanın anlamı yok. Kanıt olarak Lozan'ı getirmiştin ve "bana yeterli" demiştin. Eğer açık ve net olarak öyle bir ibare yoksa, senden beklenen bu temelsiz iddiayı terkedip, tarihi doğru yansıtmaktır.
  9. MADDE 13 Barışın sürekli olmasını sağlamak amacıyla, Yunan Hükümeti, Midilli, Sakız, Sisam ve Nikarya adalarında, aşağıdaki tedbirlere uymayı yükümlenir: 1. Bu adalarda hiç bir deniz üssü kurulmayacak, hiç bir istihkam yapılmayacaktır. 2. Yunan askeri uçaklarının Anadolu kıyısı toprakları üstünde uçmaları yasak olacaktır. Ne alaka?
  10. 1- Öyle bir ibare, Türkiye Cumhuriyetini batılıların kurduğu anlamı taşımaz. 2- Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Libya, Mısır, Irak, Suriye vb. ülkeler de Osmanlı'nın devamı mıdır? 3- "TC devleti Osmanli'nin devamidir" ibaresi kaçıncı madde?
  11. İyi izledin mi? Sadece Çin'den mi örnek veriyor? Amerika'dan, Washington'dan, Robespierre'den, Lincoln'den de söz etti gibi hatırlıyorum. Atatürk hakkında ülkelerin devlet adamları, aydınları neler düşünmüş, neler söylemişler biliyoruz herhalde değil mi? Onlarda mı Kemalistti? Ya da popülistti? Ayrıca mesele bu değil. Asıl olan sözde özgürlükleri savunan Atilla Yayla'nın türban gibi özgürlük taleplerinin temelinde ne yattığı.. Bunu da Perinçek gayet güzel ortaya koymuş. Üstelik de Yayla ve benzerlerinin AB'den aldıkları fon yardımlarına falan değinmeden..
  12. Doğu Perinçek, Atilla Yayla'ya ders veriyor: http://www.youtube.com/watch?v=BVu38SSM5Q4&feature=related
  13. Seçime 20 günden az zaman kaldı. Araştırma şirketlerinin kamuoyu yoklamalarında AKP yine tek başına iktidar gözükse de, kimi anketlerin iktidardan çekinilerek kamuoyuna yansıtılmadığı ileri sürülüyor. Bu anketlerin bazılarında AKP ile CHP kafa kafaya iken, CHP'nin önde olduğu anketler de mevcut. Bunun yanında AKP %40-43 oy alabilse bile çıkaracağı milletvekili sayısının çok yüksek olmayacağı, hatta 276'nın altında kalacağı şeklinde hesaplar da var. Ankette örneğin AKP: %45 şıkkını %45 ve üzeri olarak görelim. Örneğin AKP'nin %47-50 oy alacağını düşünenler %45'lik şıkkın bu orana hitap ettiğini düşünmelidirler. O şıktaki CHP: %25 sonucunu ise, 25 ve altı olarak düşünelim. Diğerlerinde örneğin AKP: %37 şıkkı, 36-37-38 olarak anlaşılmalıdır. Size göre sonuç ne olacaktır? Farklı tahminleriniz olsa bile, size en yakkın şıkkı işaretledikten sonra, kendi tahmininizi ayrıca yazabilirsiniz.
  14. Wikileaks belgeleri ABD'nin dış politikası konusunda fikir verebilir. Bir takım bilinmeyenleri de netleştirebilir. Ama şu yanlışa düşülmemelidir: "Wikileaks belgelerinde yok. Demek ki bu iddialar gerçek değil." Wikileaks belgeleri, ABD dışişlerinin elçilikler düzeyindeki haberleşmelerdeki bilgilerdir. O nedenle kısıtlı bilgilerdir. Gizlidir ama gizli olması, bütün gizlilikleri içerdiği anlamına gelmez. Çünkü asıl gizliliklerden bakanların, meclis ve senato üyelerinin bile haberi olmayabilir. Bunlar ancak CİA arşivleriyle ortaya çıkabilir. Türkiye ya da bir başka ülke ile ilgili derin konular CİA ile olan iletişimlerde mevcuttur. Konsoloslar, büyükelçiler de CİA ile ilişkili ve irtibatlıdır ama bu ilişkilere ait bilgiler kriptolara yansımayabilir. Türk istihbaratı da benzerdir. Örneğin elçiliklerimizin dışişleri bakanlığı ile olan yazışmaları ortaya çıksa; bu yazışmalar Türkiye'nin tüm sırlarının ortaya çıkması demek değildir. Bunun için MİT'in yazışmalarına, iç belgelerine, dışişleriyle ve içişleriyle olan haberleşmelerine, diğer istihbarat örgütleriyle olan işbirliklerine bakmak gerekir.
  15. Düzeltelim ki yanlış anlaşılmasın, adam milletvekili ve aday çünkü. Hasip Kaplan değil, Cemalettin kaplan.
  16. Türban ya da kıyafetin herhangi bir türü, her ne olursa olsun, başkalarının özgürlüğünü sınırlayacak ya da ortadan kaldıracak simgeler içermiyor ve toplumun bir kesimini tahrik edecek ya da aşağılayacak-hedef gösterecek işaretler taşımıyorsa; elbette giyilmesi özgürlüğün gereğidir. Türban özgürlük değildir. Yani türban, özgürlüğü simgelemez. Ama türban giyme özgürlüğü vardır, olmalıdır. Engellenmesi gereken türban değil, türbanı toplum üzerinde bir baskı aracı ve siyasal simge olarak kullanma amacında olanlardır. Ancak özgürlüklerin de sınırları vardır. Kurumların, çalışma ortamlarının, toplu halde bulunulan mekanların kurallarına uymak gerekir. Örneğin, bir ibadethaneye mini etekle, şortla girilemiyorsa, özel kıyafet veya üniforma gerektiren ortamlarda da türban giyilemez. Ayrıca ilk ve orta öğretimde giyilmesi-giydirilmesi de özgürlük olarak görülemez.
  17. Tayyip zaten BOP eşbaşkanıdır. Bunu defalarca kendi ağzıyla söylemiştir. Aradaki farkı anlamak için emperyalizmi ve onunla işbirliğinin anlamlarını iyi bilmek gerekir. Emperyalizmin çıkarları ve talepleri doğrultusunda konuya yaklaşmak ayrı, ülkenin ve halkın çıkarları doğrultusunda konuya çözüm üretmek ayrıdır. Yani, emperyalistlerden bağımsız olarak kendi sorunlarına kendi içinde uygun çözümler üretmek ve dümeni kendi elinde tutmak bir tehlike arzetmez. Ama dümen başkalarının elinde olup da onların planları işletildiğinde ülkenin de, halkın da aleyhine neticelenir. Belediyelerin özerkliği ile, eyalet sistemini ya da tek başına Güneydoğu'nun özerkliğini içeren "Demokratik Özerklik" talebini birbirine karıştırmayalım. O tür kararlar, Kılıçdaroğlu'nun boyunu aşar.
  18. Kafam her zamanki gibi yerinde evrensel-insan. Ama ben yerimdeyken bazılarının uçtuğunu görüyorum. Ben bir tartışmayı yarım bıraktıysam karşımdakinin kafa sağlığı içindir. TC kesinlikle batı eliyle kurulmuş bir ülke değildir. Ama tarihin on yılları içindeki ayrıntıları bırakıp birer cümleye indirgersen böyle absürd bir sonuca ulaşabilirsin tabi. Yani, "1. Dünya Savaşı emperyalistler tarafından planlı olarak osmanlı imparatorluğunu parçalamak üzere başlatıldı ve sonuçta Osmanlı'nın elinden petrol bölgeleri alınarak TC kurduruldu." gibi basite indirgenemez. Öyle olsa kurulmakta olan yeni devlete karşı Yunan ordusu taşeron olarak kullanılmazdı değil mi? O dönem emperyalistlerin niyetleri ve planları yarım kalmıştı, milli mücadele sayesinde. Yarım kalan planlar dönemimizde BOP'la düzenlenmeye çalışılıyor olabilir. Ama CHP'yi de bu plana dahil ederek eleştirmenin tek sebebi; kimilerinin seçim propagandası, kimilerinin ise Kılıçdaroğlu'nun kimliğinden duyduğu kaygıdır. İkisi de boştur. CHP devlet partisidir, içinden böyle aykırı meyillenmelere kesinlikle izin verilmez, derhal bertaraf edilir. Kimlik ise boşa hezeyandır. CHP içinde geçmişte çok sayıda Kürt ve alevi kökenli üst düzey görevlerde bulunmuştur, yine bulunacaktır.
  19. Sen çok fazla Ulusal Kanal izliyorsun herhalde. TC tarihine 48'lerden sonra dışardan müdahale var. Ondan öncesi içinse böyle bir iddianın hiçbir geçerliliği yok. 2023'e ise demokratik devrimini tamamlamış, 100 milyon nüfusla ve dünyanın en büyük bir düzine ülkesinden biri olarak gireriz. 21. asır Türkiye'nin yüzyılı olacak ve yüzyılın sonunda zirvede süper bir devlet olarak yerini alacaktır. Kaygıya, korkuya gerek yok. Aksini düşünüyorsan ne önermektesin? AKP kötü, CHP kötü, MHP kötü, ee? Darbe mi yapılsın yani? Darbeleri ordu yaptığına göre, AKP_CHP ABD'ye tabi de, ordu neye tabi?
  20. Hayır. Bence öyle birşey olmayacaktır. Bunlar MHP'nin, Cumhuriyetçi Güç Birliği'nin, Türk Solu vb. milliyetçi kesimin korku propagandaları. CHP, BOP çerçevesinde olan hiçbir girişime onay vermez. Anayasa açısından da AKP CHP'ye uymak zorunda kalır ve iyi de olur. Milliyetçilik giderek zaten güç kaybedecektir. Dincilik ise bundan öte gidemez, bundan sonra inişe geçecektir. Ama AKP yine ezici üstünlüğünü sürdürürse, milliyetçilik de yükselir dincilik de.
  21. Ben AKP'nin yine tek başına iktidar olacağını sanıyorum. Ama bu defa artık eski üstünlüğüne sahip olamayacak ve mecliste yasa çıkarmak için bir müttefik'e ihtiyaç duyacak. Yeni anayasa da AKP anayasası olmayacak. Varsayalım ki sonuç dediğin gibi olsun ve CHP-AKP koalisyonu kurulsun. Asıl o zaman "AKP, CHP'nin hangi önerisine karşı çıkabilir?" diye sormalı. Çünkü CHP'nin kimseye bir gebeliği yok. AKP'yi ise davalar, dosyalar bekliyor.
  22. AKP'nin demokratik açılımı palavraydı. O yüzden içeriği hakkında tek laf edemediler. Sonunda da hiçbir açılım yapmadan "Kürt sorununu hallettik" dediler. Kılıçdaroğlu ise demokratik devrim düşüncesinde. Sadece Güneydoğu'da değil, tüm yerel yönetimlerde özerklik düşünülüyor. Bunda çekinilecek birşey yok ve gerekli. Yani, eyalet gibi bölgelere ayrılınması ve her bölgenin kendi mülki amiri olması şeklinde bir proje değil. Ama bunu uygulayabilmesi için AKP gibi ezici bir meclis üstünlüğüne, güçlü bir iktidara sahip olması gerekir. Bunun olanaksız olduğu, tek başına CHP iktidarının bile bu seçimde hayal olduğu belli. Bir koalisyon hükümetiyle yapılacak bir iş olmadığına göre, Kılıçdaroğlu'nun bu vaadini Güneydoğu'da kaybettiği eski prestijini yeniden kazanmaya yönelik olarak görebiliriz. Nitekim AKP'nin Hakkari mitingi çevre illerden toplanmış bindirilmiş kıtalarla yapılırken, CHP'nin Hakkari halkını topladığı ve coşkulu bir kalabalığa hitap ettiği görüldü. Seçimlerde Güneydoğu'dan milletvekili çıkaramasa bile eski yüzdelerini katlayacağı kesin.
  23. Saygıdeğer Evrensel-insan; Öncelikle şunu açık olarak ortaya koyalım: Devletin dinci ve dindarlığı karşısında iki sistem vardır. Laiklik ve sekulerlik. Laiklik olsun, sekulerlik olsun her ikisinde de devletin dine dayalı bir yönetim anlayışı yoktur. Devletin dini yoktur. Devlet ve hükümet yöneticileri hiçbir konuda dini referans alarak karar alamazlar. Dinsel söylemlerde bulunamazlar. Dolayısıyla "sekuler olan dinsiz olabilir ama sekuler değilse dindardır" düşüncesi yanlıştır. İster sekuler sistemde, isterse laik sistemde dindar topluluklara yer vardır. Avrupa'da protestan ağırlıklı ülkelerde sekulerlik, katolik ağırlıklı ülkelerde laiklik vardır. Türkiye'de anayasasında "Devletin dini islam'dır" ibaresinden ve halifelikten sadece birkaç yıl içinde laikliğe geçiş vardır ki; laikliğin Avrupa'dakinden farklı bir çizgide oluşunun nedeni budur. Avrupa reform hareketlerinden sonra uzun bir süreçte toplumsal evrimini tamamlayarak sekulerliğe ve laikliğe geçmişken bizde dinci-hilafetçi milletvekilleriyle Diyanet konsensüsü ile hilafet kaldırılabilmiştir. Ayrıca Avrupa ve Amerika'da dincilerin siyasal iktidar olma ve teokrasi kurma tehlikesi-riski yoktur. Delil olarak sunduğun İstiklal Marşı ise devletin dini İslam'ken ve TC daha ortada yokken kabul edilmiştir ki, zamanla tabu haline gelmiştir. Marşın değişikliğinden bahsetmek, İslam'da reform yapmak kadar aykırı görülmektedir. O nedenle değiştirilemezdi zaten. Aradan geçen 90 yıl sonra bugün bile lafını etmek cesaret gerektirmektedir. Anlamsız bir "andımız" konusunun bile nasıl bir tepki ile karşılandığını biliyoruz.
  24. Katılıyorum Kapital. İlave olarak Kemalizm eleştirisi ve tasfiyesinin nedenlerinden biri, ABD'nin yeni dünya düzeni çerçevesinde Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesinin Türkiye ayağında, projenin uygulanmasının önünde en büyük engel olarak Kemalistlerin ve daha sonra da antiemperyalist nitelikteki yurtsever sosyalistlerin görülmesidir. Tabi önce Kemalizm'i çökertip daha sonra da yurtsever sol'u ezmeyi düşünmektedirler. Liberallerin ve liberal sol etkisindeki sosyalistlerin tavrı, mütareke yıllarındaki İtilafçıların, Ali Kemal'lerin tavrıyla aynıdır. Buna karşı ortaya çıkan direnişin içinde dediğin anlamda yeni bir kurtuluş savaşı ve yeni Kuvayi Milliye anlayışı vardır ki doğru değildir. Eldeki kazanımlar kaybedilmiş değildir ki böyle bir sonuç doğru olsun. Solun ve devrimcilerin hedefinde teokrasiye ve faşizme direnişle birlikte demokratik devrimin tamamlanması stratejisi olmalıdır. Sosyalist devrim de, yeniden Kuvayi Milliye anlayışları da yanlıştır, başarı getirmeyecektir.
  25. Kafası almayan sensin! Hilafetin kaldırılmasının Kürtlerle ilgisi yok. Yobaz Kürtlerle ilgisi var. Aynı bugün BDP'lilerle ilgisi olmayıp Hizbullahçılarla ilgisi olması gibi. "Kürtler" diyerek genelleyemezsin. Bütün Kürtler Şeyh Sait'çi değildi. Araplar daha önce ayrılmışsa, ne diye konu yapıyorsun? Hem kalkıp "Hilafet kaldırıldıysa ben ne diye bu ırka bağlı kalayım" derler diye yazıp "sadece ayrılmayan Kürtler kaldı" diyeceksin, hem de yanlışını belirtince, Arapların 1. Dünya savaşında ayrılışlarından bahsedeceksin, ona da karşı çıkınca "Kürtleri kastettim" diye kıvıracaksın. Hilafetin kaldırılması sadece bizi ilgilendirmiştir. Ve hiçbir ulus kopmuş deüildir. Kürtlerin de bu yönde bir sorunu yoktur. Nurcu olmayabilirsin. Öyle bir imada bulunmadım. Malum, Kuran kursları Nurcuların değil.
×
×
  • Create New...