Jump to content

panteidar

Members
  • İçerik sayısı

    464
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    16

Everything posted by panteidar

  1. Saygıdeğer Evrensel-insan; Bu epistemolojik mantık adlandırmasına daha önce tavrımı koymuştum. Aristo mantığının karşısında bilimsel olarak diyalektik mantık vardır ve bu yazdıkların da o mantık çerçevesindedir. Diyalektik mantığın karşısına epistemolojik mantık, bilimsel mantık vb. adlarla yenilerini uydurmak doğru değildir. Çünkü zaten diyalektik mantığın temelinde epistemoloji vardır, bilimsellik vardır. Yokluk kavramı da beyinde ? ve ! işaretleri ile yansıyabilir. Bu kişiye ve yetiştirilişine, eğitimine bağlı. Dindar bir kişide farklı algı, dinlerden özgür yetişen bir kişide farklı algı oluşabilir. "Herşeyi yoktan varetti" vb. ifadeleriyle eğitilen kişide yokluk algısı, tanrıdan başka hiçbir varlığın olmadığı ortamdır. Ama dini söylem ve telkinlerden uzak ya da etkisinde kalmamış kişilerde yokluk, varlığın dönüşüme uğraması ve eski niteliğinden eser kalmamasıdır. Yokluk algısı bu tür kişilerde böyle bir anlam ifade eder. Odun yanar ve kül olur. Artık odun yoktur. İnsan ölür ve toprak olur. Artık o insan yoktur gibi.
  2. Mantık TD'da o tanıtımı yapmış. Ateistplatform için bir girişim gerekiyor.
  3. Sn. Ahmtsln; Bunu iyiniyetle yaptığınızın farkındayım ve ben de yazılarınızdan az çok sizi tanıyorum. Ancak belirtmek istediğim burası henüz 30 üyesi bile olmayan 2 günlük bir site. Ve zaten bu sitenin o üyeleri Ateistforumdan ve oradan alınan haberle TD ve diğer dost sitelerden gelenler. Yani, o siteleri yakınen tanımaktalar, bilmeyeni yoktur. Ve sizin başlığınız vesilesiyle bu sitede dine-ateizme ağırlık olmayacağını, hatta o konulara girmenin doğru olmayacağını belirtmek istedim. Öyle olsa bu sitenin kurulmasına gerek olmazdı çünkü diğer siteler de aynı işlevi görmekteydi. Yani, artık dini konularda ağırlığımızı o sitelere, politika, felsefe ve bilim konularında ise bu siteye vermeliyiz. Senin amacın site tanıtımı olmasa da, o sitede burası için bir tanıtım konusu gereklidir. Orada yazan bir arkadaşımız bunu üstlenir herhalde. Ben de bilimselfelsefe'de konu açacağım. Ne kadar duyurabilirsek o denli faydası olur.
  4. Burası felsefeyi, politikayı, bilimi esas alan bir platform. Verdiğin link ise dini, ateizmi esas alan bir platform. O açıdan pek yararlanılacağını sanmıyorum. Alt kategorilerinde felsefe, bilim, politika olsa da çok zayıf kalır. Keza Ateistforum, Ateistplatform ve bilimsel felsefe de öyle. Ayrıca tanıtıma buranın ihtiyacı var şu anda, onların burada tanıtımına değil. Bence orada bir konu açıp burayı tanıtırsanız daha yararlı olacaktır.
  5. panteidar

    Merhaba

    Hadi hayırlı olsun bakalım!
  6. Saygıdeğer Evrensel-insan; Kavram olarak ele aldığımızda varlık varolandır, yokluk ise varolmayan. Varlık, 5 duyu ile algılananlara ilaveten, gözlemlenebilen ve bilinebilenleri de kapsar. Örneğin, avucunda birşey yoktur ama binlerce bakteri olabilir. Bakterilerin varlığı ise gözlemle tespit edilir. Bu gözlem aygıtı, 5 duyuya ilave olarak somut varlığı tespit eden bir organ olarak düşünülebilir. Yine benimle yazışan sen, 5 duyu ile algılayamadığım halde varolduğunu bildiğim bir varlıksın. Buradan şunu söyleyebiliriz: Varlıkların varoluşlarının kanıtı, insanın bilgisi ile ilgilidir. Yokluk hakkında insanoğlu birşey bilmiyor. Sadece varoluşun olmayışı olarak düşünüyor. Yokluk olmadığı gibi, daha doğrusu madde ezeli olduğu gibi, yokluğun varlığa gebe bir potansiyel niteliği de olabilir. Madde ezeli ise, yokluğun tanımı: varlığın olmadığı alan olarak tanımlanabilir. Madde ezeli değilse ve yokluğun varlığı ortaya çıkarabilecek yaratıcı bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyorsak; Bu durumda maddenin olmadığı o hali (bence) yine yokluk olarak tanımlayamayız. Varlıkla yokluk arası bir 3. haldir. Yani sonuçta yokluk insanın yarattığı bir kavramdan öte gitmemektedir. Parmanides'in dediği gibi varlık vardır, yokluk yoktur. Ve yokluktan varlık çıkmaz. Varlık, varlıktan çıkar. Evet, varlık konusu metafizik içinde de yer alır. Ama Metafizik zaten felsefenin bir alt dalıdır ve bilim felsefesi içinde yer bulmaz. Varlık asıl olarak varlık felsefesinin konusudur. Ama metafizik açıdan da ele alınmaktadır. Metafizik, doğa ötesi-fizik ötesi varlıkların dalıdır dersek daha daoğru olur. Yani; inançsal varlıkları inceleyen dal. Diğer yanda ise bilimsel felsefe var. Yani; bilimi dayanak alarak varlıkları inceleyen dal. Varlığı Metafiziğin konusu olarak belirtmek; insanı tanrıbilimin, teolojinin konusu olarak görmeye benzer. Diyalektik materyalizmin gerçekliği ortadayken insanın varlığını metafiziğin konusu olarak görmek teizmi onaylamak olur.
  7. panteidar

    Merhaba

    Çektiğin sıkıntılar üzerine sana söylemiştim değil mi: "Sabret, yakında yeni ve güzel bir forum açılacak" diye. Bir de kehanete inanmazlar! Burası senin için biçilmiş kaftan sayılır. Ölçüyü kaçırmazsan tabi!
  8. Saygıdeğer Evrensel-insan; Son iki cümlene katılmak mümkün değil. Yok, var'ın karşılığıdır, zıttıdır elbette. Birbirine bu kadar zıt başka bir kavram bulunamaz. Ayrıca tanımları bile birbiri üzerinden yapılabilir: Örneğin; Yok: Varolmayan gibi.. Metafizikle de ilgisi yok. Somut varlıkların ? ve ! gibi soyut algılarla tanımlanması ise pek doğru olmamış. Rüyada da öyle algılar var.
  9. Güneş sisteminden başka bir yıldız sisteminde dünya benzeri yaşanacak bir gezegen bulup oraya transfer olmak hayaldir. Güneş öldüğünde dünya da ölecektir, dünya insanları da. Ama evrende başka dünyalar çok. Yaşam o dünyalarda devam edecek, evren varoldukça yaşam eksik olmayacaktır.
  10. Artistliğe değil icraata bakacaksın. Ecevit, küstah pozlara karşı aynıyla karşılık vermediyse efendiliğindendir, kibarlığındandır. Ama o aşağılamaya yeltendiğin Ecevit, gidip de onlara yalvarmadı RTE gibi. Yine Ecevit, kendi genelkurmay başkanı ile görüşebilmek için ABD'yi devreye sokmadı. O Ecevit ki ABD'ye rağmen Kıbrıs'ın işgaline-ilhakına müdahale etti. Yine o Ecevit ki, ABD'nin ambargosuna rağmen "Türk tarlalarında ne ekileceğine biz karar veririz" dedi ve haşhaş ekiminde geri adım atmadı. RTE döneminde ise tarlalarımızda ne ekileceğine AB karar veriyor. O Ecevit ki, Irak'ın işgaline karşı çıktı ve destek vermeyeceklerini belirtti. Yeni dünya düzeni projesine de BOP'a da karşı çıktı. RTE ise BOP'un eşbaşkanı oldu. Irak'ta kardeş dediği 1 milyon müslümanın öldürülmesine destek verdi, gıkını çıkarmadı. Şimdi de Libya'daki kardeşlerinin bombalanmasına destek veriyor. Bu nasıl kardeşlikse! Boyu 1,85 olsa, millete tepeden baksa, kabadayı gibi konuşsa ne yazar? Ecevit, Gelibolu orman yangınına 2 dairesinden birini bağışlayacak derecede onurlu bir insandı. RTE ise başbakanken bile, milyon dolarlık adamken bile, Amerika'da okuyan kızı için işadamından 20-25 milyarcık isteyen adamdır. Adam var, adamcık var. Adamı anlamak için boyuna-bosuna, hava atmasına bakmayacaksın, aldanırsın.
  11. Ayarlarla hiç oynamadım ve bu hali gayet güzel. Bir de aman forum kategorileri daha fazla arttırılmasın. Bu sayı bile fazla.
  12. Aşk olduğu için var. Aşk olmasaydı varolmazdık. Varolanlar ise varolduklarının bilincinde olmazdı. Atomaltı'ların aşkından, atomların aşkına, en sonunda da dişilerle erkeklerin aşkına evrildik ve varolduk. "Aşk olmasaydı yine varolurduk." diyen varsa beri gelsin. Bu arada "Varlık var mıdır?" sorusunu hala "yoktur" diye yanıtlayanlar da vardır. Ya da varlığın düşüncede var olduğunu, gerçekte olmadığını öne sürenler de. Her insan varlık felsefesinde konumunu belirlemelidir. "Varlık vardır ve madde gerçektir" düşüncesinde olanlar materyalisttir. "Varlık gerçek değildir, düşünceden-ideadan ibarettir" diyenler idealisttir. İkisi arasında yer arayanlar da var tabi. hem maddi gerçekliği hem de fizikötesini savunanlar, dualistler, fenomonistler gibi.. Şimdi bir soru: Varlığın ilk atası neydi? Maddenin ilk hali nitelik ve nicelik olarak nasıl bir şey olabilir sizce?
  13. Günlük ortalaması 1500 olan Bilimsel Felsefe bloğumun blogroll'üne Düşünce Dünyası'nı ekledim. Kısa zamanda faydası görülecek, Düşünce Dünyası'na bol miktarda gerici-tutucu dolacaktır.
  14. Vakumda kuantum dalgaları, simetri kırılmaları vb. savlar, evrenin varlığının kökeni ile ilgili düşüncelerden, hipotezlerden sadece biri. Kimine göre güçlü, kimine göre zayıf iddialar. Tasarım argümanına göre elbette daha güçlüdür, çünkü tasarımın tasarlayıcısının kökeni bir çıkmazdır. Ama bu hipotezleri "budur" diye ortaya koymak yanlış ve yanıltıcı olur. Evrenin kökenini tartışmaya başlarken bence "Yokluktan-hiçlikten varlık çıkar mı çıkmaz mı?" konusunu tartışmak gerekir. Yani, "Madde ezeli miydi, hep var mıydı? yoksa "Madde yokluktan mı çıktı?" sorularına açıklık getirmek gerekir. Ve mümkün olduğunca herkesin anlayacağı dilden ve top örneği gibi basit örnekler vererek yazışılırsa güzel bir başlık olacaktır.
  15. panteidar

    Merhaba

    Düşünce Dünyası'nın güzel bir tartışma platformu olması dileğiyle herkese merhaba...
×
×
  • Create New...