evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Bu halinle bu konuyu benle tartışamazsın.Kimseyle tartışamazsın.Bu konunun üzerinde çalışmalısın. Senin bu kadar cahil olduğunu ben de bilmiyordum.Ah ah hala kendini tanitiyorsun. Bak sana ogreteyim. Eger kendini cahil diye tanitacaksan, bu kavramin bugunku kullanimi "bilgisiz" demek, yani seni tanimliyor. Bu arada bir de bilissel olmamamavar, yani noncognitivizm. Caresi de bilinclenmek, bilgisizligin caresi de bilgilenmek. Tabi butun bunlar icin, beynin alicilarini kapamamis olmak gerekiyor; yani bilinc acikligi. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Seni eğitemem. Sen eğitilmezsin.. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Seni eğitemem. Sen eğitilmezsin..Ha ha ha yahu diyorum ya sen yoksun diye. Sen aslinda kendini egitemezsin, cunku egitmen icin once kendini bulman lazim. Bunun icin de kendilik bilinci ve farkindaligi gerekir. Ama egonun masallahi var da, selfinden eser yok. O yuzden zaten varoluscusun, sonucta bir yere esir olmayi amaclamis ve bunun tatminini varolusta bulmussun. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Varoluşçuluğa göre insan nedir? Evrensel İnsan'a haddini bildirelim biraz.. Varoluşçuluğun mevcut insansal seçeneklere limit koyduğu için hümanistik bir çehre bile kazanabileceğinden bahsetmiştik.. Aslında varoluşçuluğun bazı durumlarda hümanist görünmesine rağmen, hümanizmaya karşiıbir tutum sergilemesi daha mantıklıdır. Ancak bu tutumu insanlara yapılan zulüm ve eziyetle karıştırmamalıyız. Hümanizmaya karşı olan varoluşçuluk türü zulüm değildir. Varoluşçuluğun bütün amacı konusu olan insanı anlamaya çalışmaktır. Bunu zalimce ve katı bir yöntemle yapması düşünülemez. bile. Ancak insanın Hiçbirşeylikle yüzleşmesinde israr ettiği için, ona karşı bir tür baskıda bulunduğu iddia edilebilir ve bu bir tür zulüm şeklinde algılanabilir. Varoluşçuluk anti-hümanist bir davranış sergileyebilir. Rönesans döneminden 19'uncu yüzyıla kadar Avrupa'da rasyonel hümanizma hüküm sürmüştür. Böyle bir hümanizma ütopiktir. Ulaşilamaz, savunulamaz. Gerçekçi değildir. İnsanı her yönü ile ele almamaktadır. İnsanın sorunlu, rasyonel olmayan, duygusal yönleri vardır. Antroposentrik bir yaklaşım olan bu klasik rasyonel hümanizma, sonunda karşısında varoluşçu felsefeyi bulmuş ve aradan çekilmek zorunda kalmıştır. İnsan gerçeklerin oynandığı bir tiyatro oyununda ana rolü oynayan bir yaratık değildir. İnsanın bu dünyaya ayak basması bir tesadüftür. Bir kazadır. Kendisi rasyonel olmayan insan, ilginç bir şekilde ve paradoksik olarak, rasyonel bir düşünce olan Darwinizmden kaynak alan, tesadüfi bir yaratıktır. İnsan doğanın amacı değildir. Doğanın bir amacı yoktur. İnsan niyet edilmeyen, tasarımlanmayan, istenmeyen, aranmayan bir yan üründür. İnsan gerçeğin esas olmayan bir ögesidir. Olmasa da olur. İnsan cefa çekerek acı içinde varlığını büyük güçlüklerle sürdürmeye çalisan, zayıf, nahif bir yaratıktır. İşte varoluşçuluk budur. İnsan hiçbirşeydir belki ama, insan için Hiçbirşeylik herşeydir. İnsanın özüdür. Onun ana temasıdır. İnsan bu tema üzerinde sonsuz varyasyonlar yaratan, çoğu kere rasyonel olmayan, zayıf, cılız, duygusal, mert, cesur, korkak, iyi, kötü, güzel, çirkin ve asla antroposentrik olmaması gereken, asla gerekli olmayan ve baş rolü oynamayan bir figürdür. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Iste kendilik bilisselligi olmayan ve ne yazikki kendi bir insanoglu turu biri olanin, kendini bu kadar asagilamasi ve degersiz kilmasinin, Allahina karsi kendini kul addeden bir inanirdan hic bir farki yok. Her seyi kendi gozlemi ile kendi algisi ile kendi kavramsal bilgisi ile ortaya koyan insanoglu, kime neye gore bu sekilde ortaya konur? Kendi beyni ve ortaya koyumu ile kendisini gereksiz kilan ve epistemolojik olarak alternatifi henuz olmadigi halde TEK ROL OYUNCUSU OLAN in anlattigi masala yine kendi inanir. Yalniz surasi da bir gercek, bu yazida yazida yazanlar ve koyulasmis yerler, yazinin yazarinin beynine cuk oturmus. Bu tip dusunenlere sormak gerekir "sizler neden yasiyorsunuz?" diye. Ancak bu beyinler Yasamaya degil, iste boyle yasatilmaya yarar. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Acıttı değil mi?Gerçekler acıtır... Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Bu şekilde tepki göstermen senin varoluşçuluğu bilmediğini gösteriyor.Sen bunları benim insanlar hakkındaki görüşlerim sanıyorsun.Oysa bunlar varoluşçulukla ilgili insansal görüşler.Ben bu görüşleri benimserim veya benimsemem. Orası ayrı bir konu.Ya da bir kısmını benimserim.Ben insanlığı yücelten hümanizmaya karşıyım.Nedeni de insanlığa karşı olmam değil.Hümnizmanın insanlığa zarar vereceğini düşündüğüm için insanlığı bu şekilde yücletmekten çekinirim.İnsan ne ise odur. İnsanın doğasını iyi tanımak sanıldığından çok daha kolaydır.Medyada insanlarla ilgili etkinlikleri izlemek insanı tanımada oldukça yararlıdır. Bence sen varoluşçuluk konusunda ya bilgisizsin ya da beğenmediğin bir felsefi görüş olduğundan onu çarpıtıyorsun.Tabii bu iki olasılık da doğru olabilir.Sen kendi felsefi görüşlerinin içinde hapsolmuş, aynı şeyleri tekrarlayan, yaratıcı olmaya çalışan ama onu beceremeyen, kendini açık ve net belirtmede zorlanan birisin.Kendi dar mental dağarcığının dışına çıkamadığın için senin maruz kaldığın inanç felsefesine ters düşen herşeye şiddetle karşı geliyorsun.İçindeki nefret duygusu da bu negatifliği abartıyor. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Acıttı değil mi?Gerçekler acıtır...Beni niye acitsin ki. Ben senin gibi ne oldugumu inkar da etmiyorum, ustelik teslim de etmiyorum. Aksine gayet net olarak bilinc ve farkindayim. Senin gibi daha oldugunu inkar eden ve kendi disinda kala bir guce kendini peskes cekenler, zaten emperyalizmin arayipta bulamadigi. Sizler sonucta kendinizi kul ya da caresiz kilabilirsiniz, ama bunu insanlara asilamana benim gibiler izin vermez. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 27, 2013 Bu şekilde tepki göstermen senin varoluşçuluğu bilmediğini gösteriyor.Sen bunları benim insanlar hakkındaki görüşlerim sanıyorsun.Oysa bunlar varoluşçulukla ilgili insansal görüşler.Ben bu görüşleri benimserim veya benimsemem. Orası ayrı bir konu.Ya da bir kısmını benimserim.Ben insanlığı yücelten hümanizmaya karşıyım.Nedeni de insanlığa karşı olmam değil.Hümnizmanın insanlığa zarar vereceğini düşündüğüm için insanlığı bu şekilde yücletmekten çekinirim.İnsan ne ise odur. İnsanın doğasını iyi tanımak sanıldığından çok daha kolaydır.Medyada insanlarla ilgili etkinlikleri izlemek insanı tanımada oldukça yararlıdır. Bence sen varoluşçuluk konusunda ya bilgisizsin ya da beğenmediğin bir felsefi görüş olduğundan onu çarpıtıyorsun.Tabii bu iki olasılık da doğru olabilir.Sen kendi felsefi görüşlerinin içinde hapsolmuş, aynı şeyleri tekrarlayan, yaratıcı olmaya çalışan ama onu beceremeyen, kendini açık ve net belirtmede zorlanan birisin.Kendi dar mental dağarcığının dışına çıkamadığın için senin maruz kaldığın inanç felsefesine ters düşen herşeye şiddetle karşı geliyorsun.İçindeki nefret duygusu da bu negatifliği abartıyor.Bunlar insansal gorus olamaz, anca varolussal gorus olur. Ortada insanligin "yuceltilmesine de/asagilanmasina da" gerek yok. Bilimsel ve bilissel olgular yeterli. Evet humanizm emperyalizmin elinde bir duygu somurusudur. Insanin dogasi yoktur, insanin dusuncesinin "doga" diye ortaya konmasi vardir. Zaten teslimiyette burdan gelir. Teslimiyet dogallikta degil, dusuncededir. Sen, benim varolusculuk ile ilgili dusuncelerim adina spekulasyon yapacagina, yazilanlara yanit ver. Son serzenislerinden artik gina geldi. O yuzden yanit vermeye bile degmez. Cunku darlik senin beyninde, cunku SEN YOKSUN. Once kendini bul. Birak baskalarini elestirerek kendini sahte tatmin etmeyi. Ayrica kendi ozelliklerini bana yamamaya calisma. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 İnsanın doğuştan kazandığı bir doğası vardır. İçgüdüleri, davranış örnekleri, hatta doğal olarak kazandığı bir ahlakı bile vardır.Düşünce doğal olarak kazandığı niteliklerden biridir. İnsan düşünen hayvandır.Sen insan konusunda bir takım yanlış düşüncelere sahipsin. Önce onları düzleltmemiz gerekiyor. Son derece ilginç ve doğasını iyi bilmediğimiz bir evrende yaşıyoruz.Bu evren canlıdır. http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=55643 İnsan o evreni yalnız fizik olarak simgelemez, aynı zamanda bilinçli, akıllı ve entelektüel bir varlık olarak da simgeler.Bunlarla da yetinmez insan. Yaşamak ve genlerini yeni nesillerde devam ettirmek için her çabaya baş vuran, kendinden önce gelen diğer hayvanların davranış örneklerini de adapte eder ve onları kendi yaşamına yansıtır.İnsanın iyi kötü, güzel çirkin, vs olmasının nedeni budur. İnsan kendisini bu özellikleri ile simgeleyen bir yapıya sahiptir.İnsanı yalnız iyi taraflarını görerek ve diğer taraflarını ihmal ederek doğru olarak tanımak mümkün değildir.İnsanın en gizemli tarafı onun evrenin simgesi olmasıdır. İnsanda bilince kavuşmuştur evren. Bu evren canlıdır ve aklı ve entelektüalitesi insan tarafından simgelenmektedir.İsmine rağmen sen bu evreni tanımıyorsun.Ne acı...HACI Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 İnsanın doğuştan kazandığı bir doğası vardır. İçgüdüleri, davranış örnekleri, hatta doğal olarak kazandığı bir ahlakı bile vardır.Düşünce doğal olarak kazandığı niteliklerden biridir. İnsan düşünen hayvandır.Sen insan konusunda bir takım yanlış düşüncelere sahipsin. Önce onları düzleltmemiz gerekiyor. Son derece ilginç ve doğasını iyi bilmediğimiz bir evrende yaşıyoruz.Bu evren canlıdır. http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=55643 İnsan o evreni yalnız fizik olarak simgelemez, aynı zamanda bilinçli, akıllı ve entelektüel bir varlık olarak da simgeler.Bunlarla da yetinmez insan. Yaşamak ve genlerini yeni nesillerde devam ettirmek için her çabaya baş vuran, kendinden önce gelen diğer hayvanların davranış örneklerini de adapte eder ve onları kendi yaşamına yansıtır.İnsanın iyi kötü, güzel çirkin, vs olmasının nedeni budur. İnsan kendisini bu özellikleri ile simgeleyen bir yapıya sahiptir.İnsanı yalnız iyi taraflarını görerek ve diğer taraflarını ihmal ederek doğru olarak tanımak mümkün değildir.İnsanın en gizemli tarafı onun evrenin simgesi olmasıdır. İnsanda bilince kavuşmuştur evren. Bu evren canlıdır ve aklı ve entelektüalitesi insan tarafından simgelenmektedir.İsmine rağmen sen bu evreni tanımıyorsun.Ne acı...HACIInsanoglunun olan dogasi nedir, dogal olarak kazandigi ahlak nedir? Dusunce beynin bir yetisi olarak dogumdan gelir, yalniz insanoglu 0 dusunce ile dogar. Evrenin canliligi onun soyutlamayetisi oldugu anlamina gelmez. Asil yanlis olan sensin, insanoglunu bir yaraticiya esir ediyorsun. Akilli tasarimci mi desek, yoksa! Konu sifatsal iyilik kotuluk degildir. Bunlar sadece aklin verdigi sifatlardir. FENOMENIN IYISI KOTUSU OLMAZ. Gizem sir v.s. butun bu yakistirmalasr mistisizmdir, tasavvuftur ve deizmdir. Asil aci olan senin kendini ve turunu tanimaman, birak tanimamayi bir akilli tasarimciya esir etmen. Bir de ateistim diye geciniyorsun. Sen once beyninde yer etmis bir tanri arama ihtiyacini sorgula. Butun bu bakis acin ordan kaynaklaniyor. Aslinda lakabin ile cuk oturuyor, deizmin. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Insanoglunun olan dogasi nedir, dogal olarak kazandigi ahlak nedir? Dusunce beynin bir yetisi olarak dogumdan gelir, yalniz insanoglu 0 dusunce ile dogar. Evrenin canliligi onun soyutlamayetisi oldugu anlamina gelmez. Asil yanlis olan sensin, insanoglunu bir yaraticiya esir ediyorsun. Akilli tasarimci mi desek, yoksa! Konu sifatsal iyilik kotuluk degildir. Bunlar sadece aklin verdigi sifatlardir. FENOMENIN IYISI KOTUSU OLMAZ. Gizem sir v.s. butun bu yakistirmalasr mistisizmdir, tasavvuftur ve deizmdir. Asil aci olan senin kendini ve turunu tanimaman, birak tanimamayi bir akilli tasarimciya esir etmen. Bir de ateistim diye geciniyorsun. Sen once beyninde yer etmis bir tanri arama ihtiyacini sorgula. Butun bu bakis acin ordan kaynaklaniyor. Aslinda lakabin ile cuk oturuyor, deizmin.Aslında senin düşünme şeklin teizmle bağdaşıyor. Özellike İslam'la bağdaşıyor. Sen insanı halife yapıyorsun.. Senin ateizmin şaibeli... Sen bilimsel ateist olamazsın. Eskiden beri yaygın olan bir görüşe göre canlılık evrenin içinde ortaya çıkmıştır. Canlılığın kökenini bu şekilde belirtmek aslında canlılık hakkında önemli bir beyanda bulunmaktır. Buna göre canlılığı evrenden soyutlamak mümkündür. Hatta yalnız mümkün değildir. Aynı zamanda gereklidir de. Bu ifade canlılıkla evren arasındaki ilişkilere atıfta bulunmamakata, öyle bir ilişkinin olabileceğine değinmemektedir. Bu yaklaşimla ne evren hakkında doğru bir yorum yapmak ne de canlılığın doğasını doğru olarak bilmek mümkündür. Canlılık evrenin içinde ortaya çıkmıştır ama, evrenden soyutlanamaz. Çünkü canlılık yalnız evrende mevcut ve evren tarafından sürekli olarak sentez edilmekte olan elementlerden oluşmuştur ve onların uyduğu bütün fizik yasalarına harfiyen uymaktadır. Canlılıkla ilgili özel fizik yasaları yoktur. Canlılığı evrenden soyutlayan her düşünce ve her açıklama ona bir tür ayrıcalık tanımaktadır. Bu ayrıcalık maddenin davranışları ile ilgilidir. Maddenin canlı bir varlık olarak davranması, nasıl bir ayrıcalıktır? Evrende mevcut fizik kanunlarının bazı elementlere olan etkisi diğerlerine olan etkilerinden daha mı farklıdır? Şimdiye kadar öyle bir etki gösterilememiştir. O halde cansız maddenin bazı koşullarda canlı gibi davranması canlıların sahip olduğu bir ayrıcalık değildir. Evrenin içinde ortaya çikan canlılık, evrenin canlılık kazanması ile özdesdir. Evrenin canlılık kazanması ise onun canlı olması demektir. Bu canlılığın temeli Big Bang'de atılmıştır. Bilim yaşamın evrenin yalnız bir köşesinde maddenin kendiliğinden örgütlenerek başladığını savunmaz. Her ne kadar yüzeyel olarak böyle bir başlangıç söz konusu ise de, bu yaklaşim evrenin diğer yerlerini dikkate almadığı için, yeterince bilimsel değildir ve bir inanç olmaktan öteye gidemez. Canlılık evrende madde ve enerjinin çesitli niteliklerinden ve davranış örneklerinden biridir. Muhtemelen evrende yalnız dünya ile sınırlı olmayıp, yaygın bir fenomendir. Evren madde ise ve canlılık yalnız maddeden ibaretse, aynı zamanda canlıdır da. Ateizm de bu kavramı adapte etmek zorundadır. Ateizm de canlılığın çok özel, farklı kanunlarla denetlenen ve ayrıcalıklı bir nitelik olduğunu savunmaz. Ateizme göre evren canlı, akıllı, bilinçli ve entelektüel bir varlıktır. Buna varlığının çesitli aşamalarında kavuşmuştur. Bilindiği kadarıyla evren 13,4 milyar yıllık yaşamının en az son 4 milyar yılını canlı olarak deneyimlemektedir. Evrenin canlılığının tohumları Big Bang ile atılmıştır. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Evrenin en ilginç özelliği aklı, bilinci, hatta canlılığı değildir. Eşi bulunmaz bir entelektüaliteye sahip olmasıdır. Evren bunu insanı yaratarak başarmıştır.Bu başarıyı bir Tanrıya atfetmek, evrene yapılacak en büyük haksızlıkdır.Evren yalnız kendi kaynaklarından yararlanarak önce canlıları, ardından üstün entelektüalitesi ile insanı yaratmıştır. İnsanın yaratılışında evrenin bir amacı yoktur.Başka bir deyişle insan bilinçli bir evren tarafından bir amaca hizmet etmek üzere yaratılmamıştır. Evren bir arayış içinde değildir. Sadece rasgele denemeler yapmaktadır. Bu denemeler sırasında bütün canlılar gibi insan da, tesadüfen yaratılmıştır. Bu amaçsız bir yaratılıştır. Ama insanın ortaya çıkması herşeyi tümden değiştirmiş ve evrene ilginç bir sorumluluk ve amaç yüklemiştir.Bilinçli bir akla kavuşan evren artık yaratılış nedenini ve amacını araştırmaya başlamıştır. İnsanda bilince kavuşan evren onların olmayacağını kabul etmek istememektedir. Çünkü insan henüz evrensel bilinç ve entelektüaliteyi simgelediğinin ve kendisinin evren-insan olduğunun farkında değildir.Başinı kaldırıp gökyüzüne bakan evren-insan, aslında kendisine baktığının bilincinde değildir. Gözlemlediği muhteşem manzaranın kendisi olduğunu henüz bilmemektedir. Evren-insanı yaratan evren, sonunda bir amaca sahip olmuştur. Bu amaç kendisini yakından tanımaktır. Bu sorumluluğu üstlenen evren-insan, bilimi oluşturarak kendini incelemeye ve bulduklarından yararlanarak, varlığına bir anlam kazandırmaya çalışmaktadır. Bu anlam evrenin canlı olmasından çok daha fazladır. Kendiliğinden ortaya çıkan bu muhteşem evren sonunda varlık nedenini açıklayacak bir entelektüaliteye sahip olmuştur.Canlılık evren için yeterli değildir. Evren aynı zamanda akıllı, bilinçli ve entelektüel bir varlıktır. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Evrenin akıllı, bilinçli bir canlı olması, eğer evren bunları kendi kendine başardı ise, ilahi bir inanç olamaz. Bu bir gerçektir. Evrenin canlı olduğu iddiasının delilleri vardır. Evreni oluşturan madde ve enerji ve onların uyduğu yasalar, en ufak bir şekilde bile değişmeden, canlılarda devam etmektedirler.O halde canlılık evrende, evrenin diğer bölümlerinden soyutlanabilen bir olgu değildir. Evrenin kendisi, tümü canlıdır. Çünkü canlılık çok özel, ilahi olan veya olmayan, özel bir dizi kanunlara tabi olarak ortaya çıkmamıştırr. Evrende canlılık madde ve enerjinin kendi kendine organize olması ile ortaya çıkmıştır.Evrende canlılığı, onda ortaya çıkan madde ve enerjinin özel bir davranışı olarak kabul edenler, ister ateist olsunlar, ister teist, aslında ilahi bir gücün varlığına inananlardır. Oysa evrende ilahi veya evrenden farklı ve onu maniple eden bir güç olmadığı halde canlılığın var olması, bütün evrenin canlı olması paradigması ile özdestir.Evren canlı olduğu için onu ve içinde yaşayan canlıları yaratan bir Tanrı yoktur. Çünkü evrende madde ve enerji, canlılarda olan madde ve enerjinin aynısıdır. Herşey madde ve enerjidir. Onlar aynı zamanda canlılarda görülen davranışlara sahiptirler.Evrenin akıllı ve bilinçli bir canlı olduğundan kuşku duyanlar, kendi ateistiklerini sorgulamalıdırlar. Evrensel İnsan'a hatırlatılır. Çünkü onlar evreni oluşturan canlı ve cansız varlıklar arasındaki ilişkiyi yanlış yorumlayan, onların sürekliliğini anlamayan ve doğru değerlendiremeyen cahillerdir. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Bunlar senin bilimsel olarak düşünmeyen aklın için ağır kavramlar evrensel-insan. Yarı ateist aklınla onları anlayıp hazmetmen zor.Biraz daha devam etsem ağlayacak ve şikayet edeceksin.O nedenden burada durmak istiyorum. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Aslında senin düşünme şeklin teizmle bağdaşıyor. Özellike İslam'la bağdaşıyor. Sen insanı halife yapıyorsun.. Senin ateizmin şaibeli... Sen bilimsel ateist olamazsın. Eskiden beri yaygın olan bir görüşe göre canlılık evrenin içinde ortaya çıkmıştır. Canlılığın kökenini bu şekilde belirtmek aslında canlılık hakkında önemli bir beyanda bulunmaktır. Buna göre canlılığı evrenden soyutlamak mümkündür. Hatta yalnız mümkün değildir. Aynı zamanda gereklidir de. Bu ifade canlılıkla evren arasındaki ilişkilere atıfta bulunmamakata, öyle bir ilişkinin olabileceğine değinmemektedir. Bu yaklaşimla ne evren hakkında doğru bir yorum yapmak ne de canlılığın doğasını doğru olarak bilmek mümkündür. Canlılık evrenin içinde ortaya çıkmıştır ama, evrenden soyutlanamaz. Çünkü canlılık yalnız evrende mevcut ve evren tarafından sürekli olarak sentez edilmekte olan elementlerden oluşmuştur ve onların uyduğu bütün fizik yasalarına harfiyen uymaktadır. Canlılıkla ilgili özel fizik yasaları yoktur. Canlılığı evrenden soyutlayan her düşünce ve her açıklama ona bir tür ayrıcalık tanımaktadır. Bu ayrıcalık maddenin davranışları ile ilgilidir. Maddenin canlı bir varlık olarak davranması, nasıl bir ayrıcalıktır? Evrende mevcut fizik kanunlarının bazı elementlere olan etkisi diğerlerine olan etkilerinden daha mı farklıdır? Şimdiye kadar öyle bir etki gösterilememiştir. O halde cansız maddenin bazı koşullarda canlı gibi davranması canlıların sahip olduğu bir ayrıcalık değildir. Evrenin içinde ortaya çikan canlılık, evrenin canlılık kazanması ile özdesdir. Evrenin canlılık kazanması ise onun canlı olması demektir. Bu canlılığın temeli Big Bang'de atılmıştır. Bilim yaşamın evrenin yalnız bir köşesinde maddenin kendiliğinden örgütlenerek başladığını savunmaz. Her ne kadar yüzeyel olarak böyle bir başlangıç söz konusu ise de, bu yaklaşim evrenin diğer yerlerini dikkate almadığı için, yeterince bilimsel değildir ve bir inanç olmaktan öteye gidemez. Canlılık evrende madde ve enerjinin çesitli niteliklerinden ve davranış örneklerinden biridir. Muhtemelen evrende yalnız dünya ile sınırlı olmayıp, yaygın bir fenomendir. Evren madde ise ve canlılık yalnız maddeden ibaretse, aynı zamanda canlıdır da. Ateizm de bu kavramı adapte etmek zorundadır. Ateizm de canlılığın çok özel, farklı kanunlarla denetlenen ve ayrıcalıklı bir nitelik olduğunu savunmaz. Ateizme göre evren canlı, akıllı, bilinçli ve entelektüel bir varlıktır. Buna varlığının çesitli aşamalarında kavuşmuştur. Bilindiği kadarıyla evren 13,4 milyar yıllık yaşamının en az son 4 milyar yılını canlı olarak deneyimlemektedir. Evrenin canlılığının tohumları Big Bang ile atılmıştır. Senin akilli tasarim esaretin zaten bu ufuk disini algilayamaz. Ben bir serbest dusunurum. Ateizmin bilimsellik ile de bir ilgisi yoktur. Konu teolojiktir. Sen once neyin nerede oldugunu ogren. Senin beynin fenomenal zihniyet ile dogal zihniyet arasinda gidip geliyor, o yuzden ne insansal zihn iyeti ne de numenal zihniyeti algilayamazsin, cunku ufkunun disinda. Cok bir basit soru? Sen kimsin/nesin? Insanoglu turunun bir ferdi misin, degil misin? Cunku degiulsen, zaten ortak bir dialogumuz olamaz. Cunku ben insanoglu gozlem aslgi ve kavramsal bilgi disinda kalan baska bir dil bilmiyorum. 3 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Evrenin en ilginç özelliği aklı, bilinci, hatta canlılığı değildir. Eşi bulunmaz bir entelektüaliteye sahip olmasıdır. Evren bunu insanı yaratarak başarmıştır. Bu başarıyı bir Tanrıya atfetmek, evrene yapılacak en büyük haksızlıkdır. Evren yalnız kendi kaynaklarından yararlanarak önce canlıları, ardından üstün entelektüalitesi ile insanı yaratmıştır. İnsanın yaratılışında evrenin bir amacı yoktur.Başka bir deyişle insan bilinçli bir evren tarafından bir amaca hizmet etmek üzere yaratılmamıştır. Evren bir arayış içinde değildir. Sadece rasgele denemeler yapmaktadır. Bu denemeler sırasında bütün canlılar gibi insan da, tesadüfen yaratılmıştır. Bu amaçsız bir yaratılıştır. Ama insanın ortaya çıkması herşeyi tümden değiştirmiş ve evrene ilginç bir sorumluluk ve amaç yüklemiştir. Bilinçli bir akla kavuşan evren artık yaratılış nedenini ve amacını araştırmaya başlamıştır. İnsanda bilince kavuşan evren onların olmayacağını kabul etmek istememektedir. Çünkü insan henüz evrensel bilinç ve entelektüaliteyi simgelediğinin ve kendisinin evren-insan olduğunun farkında değildir. Başinı kaldırıp gökyüzüne bakan evren-insan, aslında kendisine baktığının bilincinde değildir. Gözlemlediği muhteşem manzaranın kendisi olduğunu henüz bilmemektedir. Evren-insanı yaratan evren, sonunda bir amaca sahip olmuştur. Bu amaç kendisini yakından tanımaktır. Bu sorumluluğu üstlenen evren-insan, bilimi oluşturarak kendini incelemeye ve bulduklarından yararlanarak, varlığına bir anlam kazandırmaya çalışmaktadır. Bu anlam evrenin canlı olmasından çok daha fazladır. Kendiliğinden ortaya çıkan bu muhteşem evren sonunda varlık nedenini açıklayacak bir entelektüaliteye sahip olmuştur. Canlılık evren için yeterli değildir. Evren aynı zamanda akıllı, bilinçli ve entelektüel bir varlıktır. Sana evren adina konusma hakkini kim verdi? Senin yarattigi tanri adina konusan muhammed'den ne farkin var? Senin tek farkin, evreni akilli tasarimci yapmak; bir cesit deizmin, panteizmi. Evrenin yaratilisi mi? Kim yaratmis evreni? Insanoglunun her seyi kendi ortaya koydugu temelde zaten bunun farkina varmasi, onun bilinclenmesidir. Senin butun yaptigin, tanri yaptigin evreni kendi agzindan konusturmak. Muhammed'den bir farkin yok. Yalniz merak ettim, evreni konustururken hangi ortak dili ya da dialogu kullaniyorsun? Evet senin bir akilli tasarimci oldugun iyice tasdiklendi. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Bunlar senin bilimsel olarak düşünmeyen aklın için ağır kavramlar evrensel-insan. Yarı ateist aklınla onları anlayıp hazmetmen zor.Biraz daha devam etsem ağlayacak ve şikayet edeceksin.O nedenden burada durmak istiyorum.Bunlar senin aklini kendine inandirmak icin uydurmalarin haci. Sen ateist degilsin, panteizm ile akilli tasarim arasinda gidip gelen bir inanclisin. Ben degil, insanlik senin gibi kendinin ne oldugunun bilincine varamayanlarin adina zaten agliyor. Sizler olmasaniz, emperyalist zihniyet nasil insanlari kandiracak? Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Önce sen kendini tanı. Böyle aptalca sorular sormanın amacı sadece hakaret etmek.Ama onu da beceremiyorsun. Çünkü hepimiz, bütün insan dediğin mahlukat, aslında hayvandır.Sen de bir hayvansın, ben de bir hayvanım. HEPİMİZ HAYVANIZ.... Bundan da gurur duymalıyız.. Aynı zamanda hepimiz evreniz.Ateizm ahlak bazında teizmden ayrılan bir eğilimdir. Teoloji ile hiç alakası yoktur.Bilimsel olmayan birisi ancak senin kadar ateist olur.Ateizmin temeli bilimdir. Ateist etiğinin temeli de bilimsel etiktir. Ateizm ahlakını bilimsel etikten alır.Bunları sen bilemezsin. Bunlar da sana ağır gelen kavramlardır. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Evrenin akıllı, bilinçli bir canlı olması, eğer evren bunları kendi kendine başardı ise, ilahi bir inanç olamaz. Bu bir gerçektir. Evrenin canlı olduğu iddiasının delilleri vardır. Evreni oluşturan madde ve enerji ve onların uyduğu yasalar, en ufak bir şekilde bile değişmeden, canlılarda devam etmektedirler. O halde canlılık evrende, evrenin diğer bölümlerinden soyutlanabilen bir olgu değildir. Evrenin kendisi, tümü canlıdır. Çünkü canlılık çok özel, ilahi olan veya olmayan, özel bir dizi kanunlara tabi olarak ortaya çıkmamıştırr. Evrende canlılık madde ve enerjinin kendi kendine organize olması ile ortaya çıkmıştır. Evrende canlılığı, onda ortaya çıkan madde ve enerjinin özel bir davranışı olarak kabul edenler, ister ateist olsunlar, ister teist, aslında ilahi bir gücün varlığına inananlardır. Oysa evrende ilahi veya evrenden farklı ve onu maniple eden bir güç olmadığı halde canlılığın var olması, bütün evrenin canlı olması paradigması ile özdestir. Evren canlı olduğu için onu ve içinde yaşayan canlıları yaratan bir Tanrı yoktur. Çünkü evrende madde ve enerji, canlılarda olan madde ve enerjinin aynısıdır. Herşey madde ve enerjidir. Onlar aynı zamanda canlılarda görülen davranışlara sahiptirler. Evrenin akıllı ve bilinçli bir canlı olduğundan kuşku duyanlar, kendi ateistiklerini sorgulamalıdırlar. Evrensel İnsan'a hatırlatılır. Çünkü onlar evreni oluşturan canlı ve cansız varlıklar arasındaki ilişkiyi yanlış yorumlayan, onların sürekliliğini anlamayan ve doğru değerlendiremeyen cahillerdir. Evrenin canbli olmasi baskadir, senin kendi aklinin inandigina kendini dogrulama adina evreni akilli tasarimci ya da tanri yapman baskadir. Eh hyloteizmi de ihmal etmemissin. Anlasiliyor ki, senin beynin henuz tanrilastirma eylemine ihtiyac duymaktan kurtulamamis. O yuzden bu ihtiyacini gioderme adina bir tanri bulmussun. Sen bul da baskalarinas bulastirma. Cunku insanoglunun TANRILASMAYA/TANRILASTIRMAYA DEGIL, INSANLASMAYA IHTIYACI VAR. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Bunlar senin aklini kendine inandirmak icin uydurmalarin haci. Sen ateist degilsin, panteizm ile akilli tasarim arasinda gidip gelen bir inanclisin. Ben degil, insanlik senin gibi kendinin ne oldugunun bilincine varamayanlarin adina zaten agliyor. Sizler olmasaniz, emperyalist zihniyet nasil insanlari kandiracak?Sana gore öyleyim tabii. Senden başka türlü bir yorum beklemiyorum.Senin ateizm ve teizmi anlayışın o kadar.. Daha geniş düşünecek kapasite yok sende.Düşünce forumunda yazarken düşünmüyorsun. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Evrenin canbli olmasi baskadir, senin kendi aklinin inandigina kendini dogrulama adina evreni akilli tasarimci ya da tanri yapman baskadir. Eh hyloteizmi de ihmal etmemissin. Anlasiliyor ki, senin beynin henuz tanrilastirma eylemine ihtiyac duymaktan kurtulamamis. O yuzden bu ihtiyacini gioderme adina bir tanri bulmussun. Sen bul da baskalarinas bulastirma. Cunku insanoglunun TANRILASMAYA/TANRILASTIRMAYA DEGIL, INSANLASMAYA IHTIYACI VAR.Yazılanları anlamadığın için bu yorumları yapıyorsun...Yazılanları anlamaya çalış önce..İnsanlaşmak ne demekse..İnsan yeterince insan. Çünkü insanlık senin sandığın gibi yüce bir mertebe değil. Sen insanı İslam'da olduğu gibi, halife yapmaya çalışıyorsun.İnsanın insanlaşmaya ihtiyacı yok. İnsan her şeyi ile insan zaten. Her zaman öyleydi..Senin gözünde insanlık kusursuzluk anlamına geliyor. Öyle insan olmaz. Öyle canlı olmaz. Öyle evren olmaz.İnsan bütün duyarlıkları ile zayıf ve nahif bir hayvandır.. Aralarında sen bile varsın. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Önce sen kendini tanı. Böyle aptalca sorular sormanın amacı sadece hakaret etmek.Ama onu da beceremiyorsun. Çünkü hepimiz, bütün insan dediğin mahlukat, aslında hayvandır.Sen de bir hayvansın, ben de bir hayvanım. HEPİMİZ HAYVANIZ.... Bundan da gurur duymalıyız.. Aynı zamanda hepimiz evreniz.Ateizm ahlak bazında teizmden ayrılan bir eğilimdir. Teoloji ile hiç alakası yoktur.Bilimsel olmayan birisi ancak senin kadar ateist olur.Ateizmin temeli bilimdir. Ateist etiğinin temeli de bilimsel etiktir. Ateizm ahlakını bilimsel etikten alır.Bunları sen bilemezsin. Bunlar da sana ağır gelen kavramlardır.Tabiu sorulara verilecek bilgi ve dusunce olmazsa, sorular "aptalca" olur. Hayir ben bir hayvan da degilim, madde de kul da kole de, meta da mal da. Ben bir insanogluyum. Senin sorunun bilimselligin bile ne oldugunu algilayamamak. Bilimsel olarak insanoglunu aklin inandigi herhangibir seyle ozdeslestirmenin bir anlami yoktur. Cunku bilimsel olarak ne en kucuk ne de en buyuk bilinebilir. Sadece gelinen epistemoklojik duzey en kucuk ya da en buyuktur. O yuzden insanoglunu bir en kucuk ya da bir en buyuk ile ozdeslestirmek, insanoglu varliginin bilincsizligi demektir. Ateizmin temeli bilim degildir. Ateizm felsefi metafizik ve teolojik bir durustur. Sen daha ateizmin ne oldugunu bilmiyorsun. Bilimin temeliFENOMEN DEGIL, GOZLEMDIR. Bu temelde herhangibir tanrinin/yaraticinin/akilli tasarimcinin v.s. BIR GOZLEMI YOKTUR. Cunku BOYLE BIR FENOMEN YOKTUR. Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Sana gore öyleyim tabii. Senden başka türlü bir yorum beklemiyorum.Senin ateizm ve teizmi anlayışın o kadar.. Daha geniş düşünecek kapasite yok sende.Düşünce forumunda yazarken düşünmüyorsun.Genis kapasite beyninin oldugunun farkinda olanlar ve bu beyni dusundurenler icin gecerlidir. Bu da ufuk demektir. Yani sende olmayan. Sen ancak baskalarini sucla. Cunku verecek ne bir bilgin ne de dusuncen var. Link to comment Share on other sites More sharing options...
haci Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 28, 2013 Genis kapasite beyninin oldugunun farkinda olanlar ve bu beyni dusundurenler icin gecerlidir. Bu da ufuk demektir. Yani sende olmayan. Sen ancak baskalarini sucla. Cunku verecek ne bir bilgin ne de dusuncen var.Onlar da sana ait sapkın düşünceler.Umurumdaydı... Ben senden öğrenebilirim ama sen benden öğrenemezsin.. Bilge insan cahilden cahilin kendisinden öğrendiğinden daha çok öğrenir.. ÇİN ÖZLÜSÖZÜ... Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now