-
İçerik sayısı
3.653 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
187
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by Kovulmuş Üye
-
Yandaş Sabah gazetesi "Avrupa 2 bin 'Euro' maaşla Türk işçi arıyor!"
Kovulmuş Üye replied to TAO's konu in Kafe
Arıyor da buralara nasıl başvuruluyor. Şansını denemek istiyorum. İnternette hep reklam var. Yol yordam yok. -
Türkiye'de sorun kötülerde değil iyilerde. İyiler organize olamıyor. Rahatını düşünüyor , fedakarlık yapmaya gelince kaçıyorlar. Bakın akp yi eleştiren muhalefete göreceksiniz. Hepsi Atatürk zamanından kalma icraatlarla övünüyorlar. Akp fabrika sattı ama devletin fabrikalarını sattı. Sen de özel işletme aç kar amacı gütmeyen özel şeker ve yağ fabrikası kur. Yada ne bileyim emin çapa denen adam her hafta TV de bilim bilim diyerek yırtınıyor. Yazık adama zaten bir lokma birşey. Tarıma dayalı kimya endüstrisi kurmak için muhalefet neyi bekliyor. Hemde yüksek kar marjları varken. Amaçları devlete çökerek haketmedikleri itibarı ve imkanları kullanmak istiyorlar. İyileri ise vatan millet masalları ile oyalıyorlar. İyilere sadece ölmek yolunu gösteriyorlar. Şehit olmayı hedefletiyorlar. Masum köylümüz de askere gitmeyi kahramanlık sayıyor hele bir de gaza geldi mi ölüp öldürmeyi beceri zannediyor. Asıl kahramanlık savaşmadan ölmeden ülkeyi kalkındırmak tır.
-
Büyük olasılıkla öyle. Zaten ajanların sık kullandığı teknik din veya derneklerdir. Bugünkü siyasette dini kullanarak sızan ajanlar varken iktidar değiştiğinde Atatürk'ü kullanarak sızan dernekler faaliyete geçecektir.
-
Elde ettiğimiz imkanlar arasında seçme özgürlüğümüz vardır. Elbette Arabın Muhammed'i gibi ayı ikiye bölüp , kutsal eşşek ile göğe çıkıp tanrılarla görüşemeyiz. Ne bileyim meczup Musa gibi Kızıldenizı yaramasak da bu doğa içerisinde varlığımızı korumaktan daha fazlasını yapabilecek özgürlüğümüz var. Evrende hiçbir güç tek elden yayılmakmaktadır. Herkes birbirine muhtaçtır.Arabın Allah'ı bile aptal dediği insanlardan yardım istiyor.
-
İtalya'da ki malum olayı bilmeyen yoktur. Bilmeyen varsa araştırabilir. Olay dincilerin anlattığı gibi değil. İnsanlar orada taşlaşmamışlar. Bildiğin yanardağ lavlarının altında kalarak ölmüşler. Günümüzdeki pompei kenti iskelet kalıntılarına göre alçıdan yapılan heykeller ile yeniden canlandırılmış sadece. Yanardağın patlaması olayı ise aniden gerçekleşmiyor. Sadece toplumun yanardağ tecrübesi olmadığı için haftalardır faaliyete hazırlanan yanardağda ne olduğunu anlayamıyorlar. Yanardağ patlamadan önce zehirli gazlar çıkararak yöre halkının zehirlenerek ölmesine sebep oluyor. Aslında ölenlerin hepsi neredeyse gazdan zehirleniyor. Yanardağın patlama şekli ise dikey değil yatay olması nedeniyle lavlar şehrin üstüne hızlıca ulaşıyor. Erozyona uğrayan Vezüv dağının yan tarafı incelerek patlamanın yandan yayılmasına sebep oluyor. Olay bundan ibarettir. Oradaki canı şekilleri sonradan yapılmış heykellerdir.
- 3 yanıt
-
- 2
-
-
- pompei
- pompei gerçeği
-
(3 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
Sözleşmeyi başlatırken sözleşme bitiminde hizmetin devam etmemesi şartını koşmalısın. Yani sözleşme sona erdiğinde internetin kesilip faturan işlememelidir.
-
Sömürü aracı haline gelmiş devlet sistemleri neden şeffaf olmuyor. Online katılımcı demokrasi ile vatandaş her ihaleyi her harcamayı görebilmeli. Bizim özelimize karışan siyaset elemanları kamusal işlerde gizlilik ve dokunulmazlık kisvesi uydurarak şaibeli işler yapıyorlar. Online sistemin çok faydalarından biri de oy kullanma yetisinin sınırlandırılmasıdır. Örneğin ilkokul mezunu olanlar muhtar seçebilir , lise mezunu olanlar da belediye başkanına kadar oy kullanabilir. Hırsızlık veya yolsuzluk suçu olanlara oy kullanma hakkı verilmez. Online platform herkese açık olacak ama yetkilendirme kısıtlanacak. Örneğin ilkokul mezunu da meclis ve ülke konularını görebilecek ama katılma yetkisi olmayacak. Herkesin e-devlet hesabına yaşadığı bağlı olduğu il ilçe ile ilgili konularda hergün bilgilendirme gelecek. Oradan anketlere katılacak ,görüş bildirecek. Bu sayede ülkedeki tüm belediye meclisleri iptal edilmiş olacak. Meclise gerek kalmayacak. Halk bütçeyi görecek , harcamalara oy vererek onay verecek. Yüklenici firmaların tehdit edecek veya rüşvet verecek tek muhatabı kalmayacak. Maaş zamları ve enflasyon verileri otomatik olarak sistemden doğrudan katılım ile onaylanacak. Bu dediklerim çok zor şeyler değil. Hele ki klimanjero dağında yüksek hızlı internet bağlandığı bu devirde çok daha kolaydır. Bu sistem ülke bütçesinin de çok rahatlamasını sağlayacaktır. İstesek bu sisteme geçilebilir. Bu teknoloji mümkün.
-
- demokrasi
- doğrudan demokrasi
-
(3 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
Bir de olaya iyi tarafından bak. Bu teknoloji Rusya, Çin yada Türkiye'nin elinde olsa sonuç farklı olmayacaktı. Tehlikenin 1 olması 3 olmasından iyidir. Birde zaten insanların çoğu evindeki beyaz eşyayı değiştirirken bile zorlanıyor. Çoğusu ömründe ancak bir iki ülke gezebiliyor. Uzayı ne yapsın. Ama her zaman diyorum devletlere birşeyinizi kaptırmayın diye. Özellikle bilim insanları bulduklarını devletlere aktarmamalılar.
-
Ahlak denen şey çoğunluğun çıkarını koruyan kurallardır. Bu kuralları din , ırk veya cemaat çemberinde ölçmeye kalkarsak zararlı hale gelir.
-
Buna sebep olan da işçi ve emekçinin kendisidir. Marka budalası olup hava atmak için yarışıyorlar. Asgari ücret ile yeni işe başlayan birinin aldığı ilk şey ayfon telefon. Ben kullanmıyorum ama asgari ücretli kullanıyor. İnsan hakları , hayvan hakları , çevre koruma diyerek meydanda bağıranlar küresel sermayenin şubelerinde paralarını harcıyorlar. Hayvanları ve çevreyi tehdit edenler küresel sermaye olduğunu biliyorlar ama işlerine gelmiyor. Başka bir başlık altında demiştim ki çevre bakanlığı kamu spotu yayınlıyor tarım alanlarını koruyalım diye ama arazilere imar veren de kendisi. Yani bunu halka reklam etmenin anlamı yok. Tek bir anlamı var o da para kazanmak. İşte halkın durumu da bundan ibarettir. Çevreyi ve insanlığı düşünen kişinin deterjan tüketimini azaltması gerekir , toplu taşımaya ağırlık vermesi gerekir. Küresel markalara para yatırmaması gerekir. Lüks otellere tatile gidiyoruz. İyi de oralar eskiden ormandı. Yanan ormanların yerine otel yapılıyor. Para için yakılıyor. Çünkü ilgi görüyor. İşte bu halkın ikiyüzlülüğü dür.
-
Devlet dediğiniz yapı bunu bilerek teşvik ediyor çünkü onlar da kolay vergi alma peşindeler. Alınan vergilerle hizmet etseler mantıklı bulunabilir bir açıdan. Ama o da yok.
-
İnsanların dış görünüş ve doğal halleri ile dalga geçerek güldürmeyi Türkiye'ye kazandıran Sadri alışık ve onu örnek alan cem yılmaz.. Küfürlü hakaretli sözlerle eğlenerek para kazanmayı etik bulmuyorum. İnsanları küçük düşürücü yöntemlerle başkalarını güldürmek komedi değildir.
- 22 yanıt
-
- ev kiraları
- satılık daire
-
(4 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
Turk Milliyetciligi ve Uniter Devlet Savasimi
Kovulmuş Üye replied to evrensel-insan's konu in Politika
Cumhuriyet döneminde Sümer ve asırdan Osmanlı lehçesine çevrilmiş kitapları toplayarak devlet yönetmeyi öğrendiklerini zannediyorlar. Onlar korkakları korkutarak yönetmeyi biliyorlar sadece. -
Piyasaki satışlarında son yıllarda kar üstüne kar açıklıyorlar. Demek ki isteseler daha ucuza da satabilirler. Ama ucuzlatmak istemiyorlar. Şimdi bu zincire bir de tarım kredi kooperatifleri eklendi. Devlete bak o da piyasadan pay kapma yarışında. Halbuki ülkeye ithal edilen ürünlerin büyük çoğunluğu bu market zincirlerinin arasında pay ediliyor. Üstelik vergiden muaf olacak şekilde. Ülkedeki kalabalık bu durumun farkında değil. Onlar hava basma derdindeler. Marka gösterme derdindeler. Yedikleri kazığı anlamak istemiyorlar. O yüzden acımıyorum bu kalabalığa.
-
Geçen gün KRT televizyonunda bir haber içeriği diyor ki, esnaftan İngiliz turizslere sözlü saldırı. Adamın dükkanının önünde içip içip çöplerini bırakıp giderlerse esnaf rahatsız olur. Kimbilir bu gibi hareketler kaç kez tekrarlanıyor ki adam usanmış. Sizin evinizin önüne her seferinde çikolatının çöpünü , sigaranın izmaritini atsalar rahatsız olursunuz. KRT nin derdi ne? İngilizler gelip çöplerini bırakıp gidecek biz de ses çıkarmayacak mıyız. Aynısını Araplar yaptığında pis araplar diyorsunuz ya işte aynısını İngilizler yaparsa da pis İngilizler demek zorundasınız. Değişik sol medyanın özgürlükten anladığı nedir acaba. İşte bu ikiyüzlülük güven vermiyor.
- 1 yanıt
-
- son anketler
- chp oyları
-
(5 etiket daha)
Konudaki etiketler:
-
25 milyon dolar 400 ton altın yapar. Uzaydan bunu getirecek maliyeti de eklersek baya bir altın yapar. Değer mi bilmem. Ama uzay yolculuklarının maliyetini azaltabilir.
-
Yaratıcılık yanınız hiç ortaya çıktı mı?
Kovulmuş Üye replied to kavak's konu in Öpüşen Fikirler Kulübü's Konular
Bizden de bahsediyormusun? -
Uzay madenciliğinin dünya için kullanılacağını sanmıyorum. Çünkü çok çok pahalıya mal olur. Ama bir astreoid üzerinden çıkarılan madenler ile astreoid bir uzay kolonisine dönüştürülebilir. Bunun için bir hazırlık olacak bunlar.
-
Bir ateist herşeyi bilmek zorunda değildir. Ama sorgulamak zorundadır. Sivrisinek nasıl oluştu , bu güneş nasıl oluştu ? Gibi sorularla ateistleri mat ettiklerini düşünenlerin kendi sordukları bu sorulara verdikleri tek bir cevap vardır o da "Allah Yarattı" ,"Allah'ın Hikmeti " cevabıdır. Bunun hiçbir bilimsel mantıklı ve düşündürücü yanı yoktur. Çünkü Allah yarattı demek tamamen sorgu ve gözlem yeteneğini kapatıp beyinin uyku moduna geçmesini sağlar. Allahın hikmeti diyerek hiçbir araştırma yapmama yolunu seçen bir dinci ile araştırarak yol bulmaya çalışan birinin durumu asla aynı değildir. Biri üfürükçü diğeri bilim insanıdır. Bilim insanları da yeri geldiğinde hata yapabilir ama bu hata başkası tarafından sorgulanır düzeltilmeye açıktır. Dinler deki mezhep imamları, peygamberler , dedeler gibi kişilerin kararları asla sorgulamaz.
- 25 yanıt
-
- 2
-
-
- din bilim değildir
- ateislerin cevap veremediği sorular
- (2 etiket daha)
-
Din Bilim Değildir ve Dinciler Bilgi Üretemez , Doğruyu Bulamaz Dinin şartı iman etmektir. Bu durum sorgulamadan peşin olarak dayatılan kuralları kabul etmeyi gerektirir. Örneğin kuranda namaz yoktur diyen yada oruç zararlıdır diyen tanrıya inansa bile kafir ilan edilir ve şahitliği kabul edilmez. Çünkü sorgulamıştır ve düşünmüştür , dinin dışında bir bilgi üretmiştir. Bu yüzden kafirdir ve öldürülmelidir. Bu anlayışın aynısı kapitalizm , yahudilik ve hristiyanlıkta da vardır. Diğer alt küme dinlerinden budizm de aynı durumdadır. Bilim tarafsızca yapılmalıdır. Herhangi bir taassup altında kalmadan doğruya doğru yanlışa yanlış diyebilmelidir. Dinci biri bilimsel olarak dinin dayattığı bir ibadetin zararlarını kabul etmez. Deve sidiği içmeyi , ramazanda 30 gün aç ve susuz kalmayı , beş kere namaz ve abdestin zararlarını görse bile bunu kabul etmez. İleride teknoloji geliştikçe bu zararların aslında faydalı olduğu ortaya çıkacaktır düşüncesi ile bu gerçekleri saklar. Mertçe elindeki doğruyu paylaşmaz hatta bunun için yalan bile söyler. Bu yüzden insanlar dine yaklaştıkça bilgi konusunda gerilerler. Bunun başlıca sebebi peygamber düşüncesidir. Peygamberden daha iyi bilemezsin ve ondan daha iyi yaşayamazsın. Peygamber herşeyi en doğru söylemiştir ve onun üzerine yorum yapmak imanı yok eder. Senin vazifen ona iman ve biat etmektir. Kapitalist düşüncede de bir prof.dan daha iyi bilemezsin , TV den daha doğru konuşamazsın. Kapitlizm sidik içmeyi söylese onu da yapacak milyonlarla ahmak vardır. Diğeri ise dinlerin insanları mucize beklentisine sokmasıdır. Bu durum toplumu pasifleştirir. İçine düştüğü bataklıktan çıkmanın yolunu ancak peygamber yada doğaüstü güçler yardımıyla olanaklı görür. Kendine olan güveni yoktur ve herşeyin tanrı tarafından düzenlenerek gerçekleştiğini kabul eder. Buna isyan etmenin tanrıya da isyan olacağını düşündüğü için sıradaki tuzağa çekilir , işte sıradaki tuzak; Şükretmektir , haline sabretmektir. Ne zaman işler kötüye gitse şükür ederek bundan kurtulacağını sanar. Hergün daha da kötüleşen şartlara sabrederek sevap kazandığını düşünür ve dünya nimetlerini kendine yasak yapar. Aslında onun durumu kedinin uzanamadığı ciğere pis demesi gibidir. Ancak bunun farkına varamaz sadece vardır bir hayır diyerek kendini teselli eder. Çünkü şartlar tanrı tarafından düzenlenmiştir ve bunlara itiraz etmek kafirliğin sebebidir. işler iyiye gittiği zaman tanrının lutfudur. Asla bunun için bir sebep aramaz tamamen şansa kalmış bir hayat yaşar. Arkasını sormaz , sorgulamaz. Tanrı isterse verir istemezse alır. Bir canım var o da tarıya borcumdur diyerek içindek bataklığı içselleştirir ve yaşamaya devam eder. Ancak tanrı boş durmaz canını da ister. Peki ya herşeyini alıp seni köleleştiren sonra da kalan son şeyin olan hayatı da senden isteyen tanrı kimdir , hiç düşündünüz mü? [Not : Aynı durum günümüz kapitalist düşüncede de vardır. Para için bilim yapan bilimciler piyasa menfaatlerine göre hergün fikir değiştirir. Vitaminli saç boyası , zararlı katkı maddeleri , işe yaramaz ilaçları halka yalan söyleyerek pahalıya satarlar. Ancak kapitalist düşünce yeri gelirse para için bilimi de destekler. Bu yüzden kapitalizme tam olarak din diyemeyiz. Menfaati için din ile aynı araçları kullanır. ]
- 25 yanıt
-
- 2
-
-
- din bilim değildir
- ateislerin cevap veremediği sorular
- (2 etiket daha)
-
Yaratıcılık yanınız hiç ortaya çıktı mı?
Kovulmuş Üye replied to kavak's konu in Öpüşen Fikirler Kulübü's Konular
Yakında senden maaş isteyeceğim sayın kavak. -
Uzun süren susuzluktan sonra mideyi su ile şişirmek de tansiyonu alabora eder.
-
Yaratıcılık yanınız hiç ortaya çıktı mı?
Kovulmuş Üye replied to kavak's konu in Öpüşen Fikirler Kulübü's Konular
Anlat anlat bizden sır çıkmaz. Edebiyatla aram hiç iyi değil. -
Yaratıcılık yanınız hiç ortaya çıktı mı?
Kovulmuş Üye replied to kavak's konu in Öpüşen Fikirler Kulübü's Konular
Bulanlar kesin çekik gözlülerdir.😑 -
Başkalarına yaranmaya çalışmak zor bir duygu ama nedeni beğenilme arzusu. Özellikle de özenti ile ortaya çıkıyor ama yaratıcılık ve yetenek ile karıştırılıyor. Hani bir laf var ilim iltifata tabidir diye. Tamamen yanlış bakış açısıdır. Başkası beğensin diye çalışılmaz. Amaç hayatı kolaylaştırmak olmalıdır. Yaratıcı veya çok fonksiyonlu çalışan beyinlere küfür etsen de onlar birşeyler yapmak için hep yol ararlar. Meyve veren ağaç taşlanır lafı buradan türemiştir aslında. Meyveli ağacı taşlayanlar sırf beğenilmek için yaşayanlardır. Ego tatmini için yaşayan çalışan çok kişi var ve onlar mutsuz oldukları için başkası özel bir yetenek ile onların karşısına çıktığında hemen aşağılamaya ve alay etmeye başlarlar. Genelde bakın gerçek yetenekli insanlar kimseyi küçümsemez. Ama boğa takliti yapan kurbağalar çok olduğundan hepsi birbirine tepeden bakar. Avantacı hazır yiyici egoist kişiler ise hep başkasının emeğini küçümser iltifat etmez hep taş atar. Yani ilim iltifata tabi değildir aslında , bencillik iltifata tabidir. Gerçekte benciller çok olduğundan meyve veren ağaç taşlanır.