Jump to content

Satranç tarihi


Emirhan

Recommended Posts

Satranç önce Hindistan'da Caturanga adıyla çıktı sonra Perslere sonra Semerkanda 700'lü yıllarda yayıldı Emeviler yoluyla Avrupaya yayıldı ve günümüzdeki kurallara ulaştı satranç yoluyla kültür alışverişi sağlanan oyun 700'lü yıllara ait olduğunu düşünülen satranç taşları yoluyla Türk oyunu olduğu iddia edildi bu Sümerlerin Türk iddia edilmesine benziyor ve beyazlar başladı diye ırkçılığa bağlanıldığı oldu ( o kadar zamandır itiraz etmiyorlardı ama ve bu ciddiye de alındı ) ama günümüzde en çok tartışılan konu dini semboller olması Avrupaya geldikten sonra dini semboller eklendi satranca (Fil ve Şaha )

bu yüzden bazı dinci kesimler  yüzünden satranç kafir oyunu diye lekelediler bundan yaklaşık 11 yıl önce zeka oyunu diye övülen oyuna şimdi böyle demesi saçma neyse ki bu konu fazla ileriye gitmedi  aynısı Türk zeka oyunu denmesi içinde geçerli ama ben şimdi Türk zeka oyunu mu onun üzerinde duracağım şimdi o zamanlar ticaret yolları Çinden Romaya kadar gidiyordu ve ticaret yolunun ortasında Türkler vardı Araplarda da satranç figürleri bulundu bu ticaret yoluyla ülkelere geçmiş olabilir nasıl bulundu kim buldu orası kritik Arslan Küçük Yıldız yazdığı kitapta millattan önceye dayanan satranç taşları olduğunu söylüyor hem de birisi Millattan 100 yıl önce ama bundan daha eski bir bulgu var Antik Mısırda oynanılan Senet oyunu bu oyunda piyonlar var bu da gösteriyor ki Dünyanın en eski oyunu Antik Mısırdan çıkmış olabilir   Kaynak SATRANÇ TARİHİ - Gökyay Vakfı Satranç Müzesi (gokyaysatrancvakfi.org.tr) işte bu gösterir ki Hintliler veya Türkler değil Mısırlılar buldu son olarak Mısırlılardan piyon dışında hiç bir kalıntı kalmadı M.Ö 3500'e kadar dayandığına dair bazı bulgular var.

Edit Diğer Kaynaklar Eski Mısır'ın Senet Oyunu Satrancın Bilinen İlk Atası Mı? - Satranç Okulu (satrancokulu.com) Senet (oyun) - Vikipedi (wikipedia.org)

Link to comment
Share on other sites

  • 3 hafta sonra...

Satrancı, Muhammed'in amcası, "Allah'ın Aslanı" dedikleri Hamza da çok severmiş ve sık sık oynarmış...

Kanıt mı istiyorsunuz?

600'lü yıllarda Mekke'de çekilmiş fotoğrafı bile var!

İşte Hamza'nın, tarihe geçen o fotoğrafı:

https://img.piri.net/mnresize/900/-/resim/imagecrop/2021/07/12/08/02/resized_4c063-969ff5e79.jpg

 

İşin şakası bir yana, Anthony Quinn (1915-2001) çok hevesli bir satranç oyuncusu imiş. Fotoğraf, 1976 yılında, meşhur Çağrı filminin çekimleri esnasında (film setinde), filmin senaristi H. A. L. Craig'le satranç oynarken çekilmiş... Zaten Anthony Quinn, birçok filminin çekimleri sırasında verilen molalarda satranç oynamayı tercih edermiş...

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

Bu oyun aslında bir şeyi de ispatlıyor.
Eskiden bu zorlu bir mücadeleydi. 1000 yıl öncelerde yani.
Zamanla insanın bilgisi ve deneyimi arttıkça hazır şablonlar, hazır kodlar kullanır hale geldiler.
Tahta cevap vermiyor günümüz insanına. Küçük kalıyor. Ve hazır hamleleri yarıştırmak ve rakipten hata beklemekten başka bir şey kalmadı.
Daraldı tahta.
Daha açılış hamleleriyle sonuç yüzdeleri tahmin edilmeye başlanıyor.
Modernleştirilmeli oyun bence.
 

Link to comment
Share on other sites

  • Eski satrançla işim bitti, çünkü hepsi bir sürü kitap ve ezberden ibaret.
    • Radyo Röportajı, 27 Ocak 2002 [22]
  • İlk Karpov-Kasparov maçını kırmadan önce bir buçuk yıl boyunca inceledim, ne yaptıklarını ve hepsinin önceden ayarlanmış bir hareket olduğunu keşfettim. Hiç şüphem yok.
    • Radyo Röportajı, 27 Haziran 1999 [13]

Satrancı seviyorum ve Fischerandom satrancı yok etmek için icat etmedim. Fischerandom satrancını satrancı devam ettirmek için icat ettim. Çünkü eski satrancın öldüğünü düşünüyorum, gerçekten öldü. Birçok insan, 10x8 tahtalar, yeni parçalar ve her türlü şeyle satranç türü oyunların diğer kurallarını ortaya koyar. Bununla ilgilenmiyorum. Eski satranç lezzetini korumak istiyorum. Eski satranç oyununu sürdürmek istiyorum. Ama sadece başlangıç pozisyonlarının karıştırılması için bir değişiklik yapıyorum, bu yüzden bugünkü gibi ezbere ve ön düzenlemeye kadar dejenere değil.

 

  • Satrançta çok şey açılış teorisine bağlıdır, bu yüzden geçen yüzyıldan önceki şampiyonlar benim kadar bilmiyordu ve diğer oyuncular teoriyi açma konusunda çok şey biliyor. Yani onları ölümden döndürseydin pek iyi olmazlardı. Kötü açıklıklar elde ederlerdi. Oyun gücünü karşılaştıramazsınız, sadece doğal yetenekten bahsedebilirsiniz. Ezberleme çok güçlüdür. Bugün on dört yaşında, hatta daha genç bir çocuk, Capablanca'ya ve özellikle morphy ve Steinitz gibi önceki yüzyılın oyuncularına karşı açılış avantajı elde edebilir. Belki de bugünün genç çocuğundan daha iyi oynayabilirler. Ya da belki değil, çünkü açılış avantajını elde ettiğiniz bugünlerde sadece açılış avantajını elde etmekle kalmaz, nasıl oynayacağınızı da bilirsiniz, bu pozisyondan ne yapacaklarına dair çok fazla örnekleri vardır. Bu gerçekten ölümcül ve bu yüzden artık satrancı sevmiyorum.
    • Radyo Röportajı, 16 Ekim 2006 [30]

en.wikiquote.org/wiki/Bobby_Fischer

Bobby Fisher   benim gibi hafızası kuvvetli  5 yaşında bir cocuğa yenilmiş galiba.  :)

 

Link to comment
Share on other sites

11 saat önce, TENTEN yazdı:
  • Eski satrançla işim bitti, çünkü hepsi bir sürü kitap ve ezberden ibaret.
    • Radyo Röportajı, 27 Ocak 2002 [22]
  • İlk Karpov-Kasparov maçını kırmadan önce bir buçuk yıl boyunca inceledim, ne yaptıklarını ve hepsinin önceden ayarlanmış bir hareket olduğunu keşfettim. Hiç şüphem yok.
    • Radyo Röportajı, 27 Haziran 1999 [13]

Satrancı seviyorum ve Fischerandom satrancı yok etmek için icat etmedim. Fischerandom satrancını satrancı devam ettirmek için icat ettim. Çünkü eski satrancın öldüğünü düşünüyorum, gerçekten öldü. Birçok insan, 10x8 tahtalar, yeni parçalar ve her türlü şeyle satranç türü oyunların diğer kurallarını ortaya koyar. Bununla ilgilenmiyorum. Eski satranç lezzetini korumak istiyorum. Eski satranç oyununu sürdürmek istiyorum. Ama sadece başlangıç pozisyonlarının karıştırılması için bir değişiklik yapıyorum, bu yüzden bugünkü gibi ezbere ve ön düzenlemeye kadar dejenere değil.

 

  • Satrançta çok şey açılış teorisine bağlıdır, bu yüzden geçen yüzyıldan önceki şampiyonlar benim kadar bilmiyordu ve diğer oyuncular teoriyi açma konusunda çok şey biliyor. Yani onları ölümden döndürseydin pek iyi olmazlardı. Kötü açıklıklar elde ederlerdi. Oyun gücünü karşılaştıramazsınız, sadece doğal yetenekten bahsedebilirsiniz. Ezberleme çok güçlüdür. Bugün on dört yaşında, hatta daha genç bir çocuk, Capablanca'ya ve özellikle morphy ve Steinitz gibi önceki yüzyılın oyuncularına karşı açılış avantajı elde edebilir. Belki de bugünün genç çocuğundan daha iyi oynayabilirler. Ya da belki değil, çünkü açılış avantajını elde ettiğiniz bugünlerde sadece açılış avantajını elde etmekle kalmaz, nasıl oynayacağınızı da bilirsiniz, bu pozisyondan ne yapacaklarına dair çok fazla örnekleri vardır. Bu gerçekten ölümcül ve bu yüzden artık satrancı sevmiyorum.
    • Radyo Röportajı, 16 Ekim 2006 [30]

en.wikiquote.org/wiki/Bobby_Fischer

Bobby Fisher   benim gibi hafızası kuvvetli  5 yaşında bir cocuğa yenilmiş galiba.  :)

 

 

Bu Bobby Fischer, ne enteresan, ne aykırı bir adammış... Bir dâhi olduğu, çok yüksek IQ'ya sahip olduğu kabul ediliyor. ABD'nin yetiştirdiği en önemli satranç büyükustası olduğuna da şüphe yok... Fakat adam, 90'lı yıllardan sonra son derece ama son derece azılı bir Yahudi düşmanı ve ABD düşmanı haline gelmiş... Yahudiler ve ABD hakkında akıl almaz saldırgan, nefret dolu ve hasmane açıklamalar yapmış. Üstelik annesi de bir Yahudi olmasına rağmen, Yahudiler'i yerden yere vuruyor. Yahudiler'i topyekun genelleyerek "onlar insandan aşağı" (subhuman) demekten çekinmiyor... ABD'ye de "soykırımcı ve illegal devlet" diyor.

Kadınları aşağılayıcı görüşleri de var geçmişte... "Dünyanın en iyi kadın satranç oyuncusunu getirin, bir at eksik oynarım, gene de beni yenemez" gibi bir açıklaması var mesela.

Sünnet operasyonuna da şiddetle karşı... Hatta modern tıbba da inanmadığını söylermiş...


ABD'deki 11 Eylül 2001 terör saldırılarından hemen sonra yaptığı şu açıklamalara bakın:

https://www.mepanews.com/11-eylulu-kutlayan-amerikali-sira-disi-satranc-ustasi-bobby-fischer-35984h.htm

 

Zaten sonradan ABD tarafından vatan haini ilan edilerek bir nevi afaroz edilmiş ve başına gelmeyen kalmamış...

Link to comment
Share on other sites

On 27.02.2022 at 00:49, Ateist-Bakış yazdı:

Bu oyun aslında bir şeyi de ispatlıyor.
Eskiden bu zorlu bir mücadeleydi. 1000 yıl öncelerde yani.
Zamanla insanın bilgisi ve deneyimi arttıkça hazır şablonlar, hazır kodlar kullanır hale geldiler.
Tahta cevap vermiyor günümüz insanına. Küçük kalıyor. Ve hazır hamleleri yarıştırmak ve rakipten hata beklemekten başka bir şey kalmadı.
Daraldı tahta.
Daha açılış hamleleriyle sonuç yüzdeleri tahmin edilmeye başlanıyor.
Modernleştirilmeli oyun bence.
 

Haklısın. Belki de ileride modern ve daha kompleks bir versiyonu gelir.

Link to comment
Share on other sites

Bilgisayar geldi mertlik bozuldu. Bu söylem insanların icat ettiği en kompleks oyunlardan biri olan satranç oyunu içinde de geçerli. Temeli yapay zekaya dayanan AlphaZero programı, 4 saat içinde bu oyunu öğreniyor. Ön bilgisi hiç olmadan; sadece mevcut kurallara dayanarak. Diğer oynanmış oyunlara hiç ihtiyaç duymadan, bu oyunu müthiş bir hızla öğrenip, her insandan ve her makineden üstün bir şekilde oynayabiliyor.

Link to comment
Share on other sites

Bobby Fischer, klasik satrançta açılış oyunlarının bilgisayar yardımıyla artık ezber hale geldiğini, tüm oyuncuların neredeyse ezbere oynadığını, bunun da satrancın yaratıcılığına zarar verdiğini iddia etmiş ve 1996 yılında yeni bir satranç çeşidi icat etmiş. Bu yeni satranç türü, Fischer’e göre, oyuncuların, açılış ezberlemek yerine yaratıcılıklarını zorlamalarını sağlayacaktı.

Satrançta yaratıcılığın önplana çıkmasını sağlamak, oyuncuların zekasını daha iyi ölçmek amacıyla icat ettiği bu yeni tür, "Fischer satrancı" (diğer adıyla "chess960" veya "Fischer random chess") olarak adlandırılıyor.

Fischer satrancında, klasik satrançla aynı tahta ve taşları kullanılır, ancak taşların başlangıç konumu belirli kurallara göre rastgele belirlenir. Klasik satrançtan farklı olarak, oyuna başlamadan önce piyon dışındaki taşların piyonların arkasına rastgele dizilmesi mantığına dayanır.

Bu fikre göre, ikinci yatayda bulunan piyonlar yine olduğu gibi dizilir. Birinci yatayda bulunan taşlar ise (kale, at, fil, vezir ve şah) rastgele dizilir. Oyundan önce hangi taşın hangi karede olduğu oyuncular tarafından bilinmez. Sadece filler yine farklı karelerde olacak, bir de kaleler rok atacak şekilde şahın sağında ve solunda olmak zorunda. Taşlar birinci yatayda bu şekilde toplamda 960 farklı şekilde sıralandığı için oyunun ismi "chess960" olmuştur. 960 farklı başlangıç pozisyonu içerdiğinden dolayı bu isimle anılıyor. 960 sayısı, 960 farklı şekilde oyuna başlanabilmesinden geliyor.

"Fischer satrancı" ("chess960"), 2008'de FIDE (Dünya Satranç Federasyonu) tarafından resmen tanınmış. 2019'da da resmî olarak ilk turnuvası yapılmış. Ancak klasik satranç kadar yaygınlık kazanmamış bu oyun çeşidi...

 

https://www.chess.com/tr/article/view/satranc960-fischer-satranci-nedir

https://tr.instela.com/fischer-satranci--644855

Link to comment
Share on other sites

11 saat önce, aynar yazdı:

Bobby Fischer, klasik satrançta açılış oyunlarının bilgisayar yardımıyla artık ezber hale geldiğini, tüm oyuncuların neredeyse ezbere oynadığını, bunun da satrancın yaratıcılığına zarar verdiğini iddia etmiş ve 1996 yılında yeni bir satranç çeşidi icat etmiş. Bu yeni satranç türü, Fischer’e göre, oyuncuların, açılış ezberlemek yerine yaratıcılıklarını zorlamalarını sağlayacaktı.

Satrançta yaratıcılığın önplana çıkmasını sağlamak, oyuncuların zekasını daha iyi ölçmek amacıyla icat ettiği bu yeni tür, "Fischer satrancı" (diğer adıyla "chess960" veya "Fischer random chess") olarak adlandırılıyor.

Fischer satrancında, klasik satrançla aynı tahta ve taşları kullanılır, ancak taşların başlangıç konumu belirli kurallara göre rastgele belirlenir. Klasik satrançtan farklı olarak, oyuna başlamadan önce piyon dışındaki taşların piyonların arkasına rastgele dizilmesi mantığına dayanır.

Bu fikre göre, ikinci yatayda bulunan piyonlar yine olduğu gibi dizilir. Birinci yatayda bulunan taşlar ise (kale, at, fil, vezir ve şah) rastgele dizilir. Oyundan önce hangi taşın hangi karede olduğu oyuncular tarafından bilinmez. Sadece filler yine farklı karelerde olacak, bir de kaleler rok atacak şekilde şahın sağında ve solunda olmak zorunda. Taşlar birinci yatayda bu şekilde toplamda 960 farklı şekilde sıralandığı için oyunun ismi "chess960" olmuştur. 960 farklı başlangıç pozisyonu içerdiğinden dolayı bu isimle anılıyor. 960 sayısı, 960 farklı şekilde oyuna başlanabilmesinden geliyor.

"Fischer satrancı" ("chess960"), 2008'de FIDE (Dünya Satranç Federasyonu) tarafından resmen tanınmış. 2019'da da resmî olarak ilk turnuvası yapılmış. Ancak klasik satranç kadar yaygınlık kazanmamış bu oyun çeşidi...

 

https://www.chess.com/tr/article/view/satranc960-fischer-satranci-nedir

https://tr.instela.com/fischer-satranci--644855

Bu satranç türünü hiç duymamıştım. İlginç bir tür ancak oyunun kontrolü tam olarak oyuncunun elinde değil. Yani oyunun başlangıcı şansa kalmış, bu nedenle şimdiye kadar popüler olmamasının başlıca nedeni bu olsa gerek.

Link to comment
Share on other sites

15 saat önce, aynar yazdı:

Bobby Fischer, klasik satrançta açılış oyunlarının bilgisayar yardımıyla artık ezber hale geldiğini, tüm oyuncuların neredeyse ezbere oynadığını, bunun da satrancın yaratıcılığına zarar verdiğini iddia etmiş ve 1996 yılında yeni bir satranç çeşidi icat etmiş. Bu yeni satranç türü, Fischer’e göre, oyuncuların, açılış ezberlemek yerine yaratıcılıklarını zorlamalarını sağlayacaktı.

Satrançta yaratıcılığın önplana çıkmasını sağlamak, oyuncuların zekasını daha iyi ölçmek amacıyla icat ettiği bu yeni tür, "Fischer satrancı" (diğer adıyla "chess960" veya "Fischer random chess") olarak adlandırılıyor.

Fischer satrancında, klasik satrançla aynı tahta ve taşları kullanılır, ancak taşların başlangıç konumu belirli kurallara göre rastgele belirlenir. Klasik satrançtan farklı olarak, oyuna başlamadan önce piyon dışındaki taşların piyonların arkasına rastgele dizilmesi mantığına dayanır.

Bu fikre göre, ikinci yatayda bulunan piyonlar yine olduğu gibi dizilir. Birinci yatayda bulunan taşlar ise (kale, at, fil, vezir ve şah) rastgele dizilir. Oyundan önce hangi taşın hangi karede olduğu oyuncular tarafından bilinmez. Sadece filler yine farklı karelerde olacak, bir de kaleler rok atacak şekilde şahın sağında ve solunda olmak zorunda. Taşlar birinci yatayda bu şekilde toplamda 960 farklı şekilde sıralandığı için oyunun ismi "chess960" olmuştur. 960 farklı başlangıç pozisyonu içerdiğinden dolayı bu isimle anılıyor. 960 sayısı, 960 farklı şekilde oyuna başlanabilmesinden geliyor.

"Fischer satrancı" ("chess960"), 2008'de FIDE (Dünya Satranç Federasyonu) tarafından resmen tanınmış. 2019'da da resmî olarak ilk turnuvası yapılmış. Ancak klasik satranç kadar yaygınlık kazanmamış bu oyun çeşidi...

 

https://www.chess.com/tr/article/view/satranc960-fischer-satranci-nedir

https://tr.instela.com/fischer-satranci--644855

Bunun pek bir etkisi olmaz.

Piyonlar aynı yerlerde.

Normal diziliş halinde ki gibi en kısa sürede savunma poziyonuna geçerler.

 

Link to comment
Share on other sites

Fischer oynadığı son turnuva 1992 (1972de oynanan maçlar kadar kaliteliydi ) Fischer-Spassky maçıydı 30.maçta ilk 9 hamle 28.oyun takip edildi (Fischer ana varyantı oynadı 28.oyunda 12.oyunda yaptığı Ae7 yerine Ad4 oynadı Ae7 oynadığı maçı Spassky hiç hata yapmadan yendi 9.hamlede siyahla yenilik yaptı ama o yenilikle kazanamadı maç berabere oldu hemde zorlayan taraf beyazdı ) ve 9.hamlede çok kuvvetli bir yenilik yaptı (beyazın yaptığı Ac1 Ab3 manevrasını taklit etti  konumda 2 tane doğal hamle olmasına rağmen )makinenin bulması bile biraz zaman alıyor açılışta eşitledi hemde iyi konuma geçti Spassky doğru hamleyi bulamadı sonra çürük bir feda yaptı oyunu kaybetti ve turnuvayı kazandı (resmi olmayan Dünya şampiyonası) ) 28.oyunda 12.oyunu takip etti 12.oyunda 8.oyunu  (8.Oyunda 10.Fh6 oynadı Fischer çok güzel bir şekilde yendi Spassky zor bir hamle kaçırdı bulamadı kaybetti ) 8.oyunda 2. oyunu takip etti fakat Karpov Kasparov maçına bakarsanız sürekli aynı varyantlar olur bu gösterdiğim örnekten daha çok ve Kasparovun Shorta karşı hazırladığı varyantlar günümüzde çöp oldu bazı varyantlar bunu diyen Kasparov 2000lerde teoriler çok ağırdı ama 2020ye gelince bambaşka bir hal aldı makineler bir sürü varyantı çürüttü örneğin Benoni açılışı çok meşhurdur veya Şah hint ama yazışmalı veya çok üst düzeylerde (ağır tempo ) nadiren rastlanır teoriler satranç seviyeniz yükseldikçe önemi artıyor ama 2200 elo birisinin 2500 eloya karşı açılıştan iyi çıkması gayet normal ama fikirleri doğru oynayamıyorlar üst düzeyde bunu yapıyorlar teoriyi doğru oynuyorlar ondan sonra oluşan konumları analiz ediyorlar 2018 Caruana Carlsen maçı yazışmalı satranç maçı olmamasına rağmen bir sürü berabere oldu Capablanca , Capablanca satrancını çıkardığı zaman satrançta beraberlik oranı yükselmişti ondan çıkardı Lasker ise oyuncuların gücünü pratik oyunsonunda belli  olacağını söyledi

Fischer zamanı daha da arttı ama satrançta bir sürü olasılık var insanın onları kafasında tutması veya tutsa bile hata yapma olasılığı var en üst düzeylerde bu nadiren oluyor ama yine de bence ölmedi satranç bir amatör için kesinlikle ölmedi üst düzeyde öyle ama yazışmalı satranç öldüğü gerçektir ajurneler kalktı masabaşında hızlı tempolar arttı ama git gide daha da çok kitleye ulaşıyor satranç 

Düzenleme : Şu an rastgele bir internet maçı izledim zor bir taktiği buldu fili piyonun önüne koydu normal bir konumda ama 1 hamle önce de vardı kaçırdı  zamandan kazanamadı online ortama geçildi korona yüzünden masabaşı ile ciddi fark var bambaşka bir ülkeden oyuncuyla oynuyorsun masabaşında onlineda öyle ama tipini görmüyorsun ve taşlara dokunmadan oynuyorsun 

Link to comment
Share on other sites

  • 6 ay sonra...

Satranç zeka ölçer mi? Yada geliştirir mi? 🙂

On 27.02.2022 at 23:23, TAO yazdı:

Bobby Fisher   benim gibi hafızası kuvvetli  5 yaşında bir cocuğa yenilmiş galiba.

Bence hafıza ve zeka hemen hemen aynı şey. Bu konuda bilimsel bir şey bulursan burada paylaş. 💀 Yani istersen.

Link to comment
Share on other sites

10 dakika önce, Sputnik yazdı:

Satranç zeka ölçer mi? Yada geliştirir mi? 🙂

Bence hafıza ve zeka hemen hemen aynı şey. Bu konuda bilimsel bir şey bulursan burada paylaş. 💀 Yani istersen.

Satranç zekayı ölçer ama ilk öğrendiğinde ölçer.

Sonraki aşamalarda  hafıza işe girdiği için zeka devre dışı kalıyor.


https://tr.wikipedia.org/wiki/Savant_sendromu

Hafıza ile zeka aynı şey değil. :)

 https://tr.wikipedia.org/wiki/Kim_Peek

Hayatı[değiştir | kaynağı değiştir]

220px-Kim_Peek%2C_Fran_Peek%2C_and_most_
 
Kim Peek, Fran Peek ve "Most Loved Oscar" 2007 yılında

Salt Lake City'de Peek makrosefali[5] ile birlikte beyincikte ve korpus kallozum yokluğu teşhisiyle doğmuştur.[6] Bu durum nöronların olağandışı bağlanmasına ve hafıza kapasitesinin artmasına yol açmıştır.[7][8] Fran Peek'e göre Kim 16-20 aylıkken etrafındaki şeyleri ezberlemeye başlamıştır. Kitapları okuyup ezberledikten sonra rafa ters koyarak kitabı bitirdiğini göstermektedir. 1 saat okumadan sonra okuduklarının neredeyse hepsini ezberleyebilen Peek'in 15 farklı alanda 12.000 kitabı ezberlediği düşünülmektedir.[5] Peek hayatını Murray, Utah'da geçirmiştir.[9]

Dört yaşına kadar yürüyemeyen Peek düğme geçirmek gibi günlük aktivitelerde sorunlar yaşamıştır. Bu sorunların kaynağının beyincikteki hasar olduğu düşünülmüştür. Yapılan IQ testlerinden ortalama zeka seviyesi kabul edilebilecek olan 87 puan almıştır.[10]

 

Link to comment
Share on other sites

On 22.09.2022 at 22:01, TAO yazdı:

Yapılan IQ testlerinden ortalama zeka seviyesi kabul edilebilecek olan 87 puan almıştır.

Beyin hasarı vakasından başka bir şey değil. Düzgün çalışan bir beyinde zeka ve hafıza hemen hemen aynı şey gibi.

Bu kişilik üniversite sınavında barajı geçememiş diye okumuştum. Beyin hasarı yaşamış. Özel yetenek filan bunlar boş laflar.

On 22.09.2022 at 22:01, TAO yazdı:

Şöyle bir kısım var.

Alıntı

Otizmi olan insanların 10'da 1'ine kadarında savant sendromu belirtileri bulunmaktadır. Otizmi olanların yaklaşık %10'unda bir tür savant yeteneklerine sahip olduğu tahmin edilmektedir.

Otizmi şirinleştirmeye çalışmışlar, hastaların aileleri çare aramasın diye. 

 

Link to comment
Share on other sites

  • 1 sene sonra...

Satrancın tarihi milattan önceki yıllarda antik Hindistan'a kadar dayanır. Oradan İran'a, en sonunda batıya kadar yayıldı. Satranç; zekayı geliştirir, analitik düşünmeyi öğretir. İslam'daki sahih hadislerde açıkça satranç haramdır ve satranç oynayan, "elini domuz kanına bulamış"tır. 

Satranç, zevkli ve keyifli bir oyundur tabiki oynamasını bilene...

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...