Jump to content

Gülümseyelim biraz...


kavak

Recommended Posts

Huyum kurusun; fırsat buldukça, piyasaya yeni fıkra düşmüş mü diye oraya buraya bakarım.:D

Çünkü bu hayat insanları yeterince sersemletiyor, dolayısıyla ara sıra gevşeyemeye ihtiyacımız olmuyor değil.

Müsaade ederseniz en sevdiğim ve yazdığım için bir hayli küfür yediğim bir fıkrayı size takdim etmek istiyorum...:D

 

Bakire Meryem

Bakire Meryem ana dünyayı ziyaret etmek için izin ister. Kendisine izin verilir, ama her akşam cenneti araması da tembihlenir.
Meryem birinci gün cenneti arar: "Benim, bakire Meryem. Bugün kendime bir tane mini etek aldım. Bu kötü bir şey mi ?"
"Hayır, hayır, sorun değil" diye cennetten yanıt gecikmez.
İkinci gün : "Benim yine, bakire Meryem. Bugün kendime makyaj yaptım. Bu kötü bir şey mi ?"
"Tamam, keyfine bak" diye cennetten cevabı alır.
Üçüncü gün :" Benim, Meryem. Bu kötü bir şey mi ?"

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

Atın cehenneme

Melekler adamın birini cehenneme götürürken, adam bağırmış:

"Yahu ben bir keresinde dilenciye 100 Lira vermiştim! Lütfen beni cennete atın!"

Melekler defterlere takrar bakmışlar, adam haklı. "Biz en iyisimi baş meleğe bir danışalım" demişler.

Baş melek düşünmüş, taşınmış ve demiş ki: "Verin onun 100 Lirasını ve sonra atın cehenneme!"

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

  • 1 ay sonra...

Latince

Hasta, doktora derdini anlatır: "Sabahları bir türlü yataktan kalkamıyorum. Canım hiç çalışmak istemiyor."

Doktor: "Şikayetiniz bunlar mı?"

Hasta: "Evet."

Doktor: "Siz hasta değilsiniz. Bunun adı, tembellik."

Hasta: "Biliyorum, doktor. Ama patronuma hastayım demek için bunun Latince bir adı yok mu?"

Link to comment
Share on other sites

Üçüzler

Temel bir bara girip barmenden üç bira ister ve hepsini arka arkaya içer. Birkaç defa böyle yapınca, barmen merak eder ve sorar: "Niye hep üç tane bira birden içiyorsunuz?"

Temel cevap verir: "Ben, Dursun ve Hamdi bizler üçüzüz. Hepimiz dünyanın farklı yerlerinde yaşıyoruz. Hepimizde bir bara girdigimizde, birbirimizin yerine bira içeriz, öteki iki birayı o yüzden içiyorum."

Yine günlerden bir gün Temel bara gelir ve sadece iki bira ister.Temel biraları içtikten biraz sonra tam kalkarken, barmen sorar: "Allah rahmet eylesin efendim, kardesinizin biri öldü herhalde?"

Temel: "Hayır, ben içkiyi bıraktım da.."

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra...

Rüyanın anlamı

- Kocacığım! Rüyamda ne gördüm, biliyor musun?

- Ne gördün güzelim?

- Akşam eve gelirken elinde bir paketle geliyorsun.

- Eeee?!

- Ben de paketi heyecanla açıyorum. İçinden muhteşem bir kolye çıkıyor. Sence bunun anlamı ne olabilir?

- Bu akşam anlamını öğrenirsin canım.

Akşam olur. Adam harbiden elinde bir paketle eve gelir. Kadın gözlerine inanamaz, heyecanla paketin kapağını açar ve paketin içine öylece bakakalır. Paketin içinde bir kitap ve kitabın ismi "Rüya tabirleri!"...

 

Link to comment
Share on other sites

Bizim Temel mezarlıkta iş bulur ve orada çalışmaya başlar. Ancak ikinci gün işi bırakır.

Buna anlam veremeyen arkadaşları ona sorar: "Bre Temel. Gül gibi bir iş bulmuştun. Neden hemen bıraktın?"

Temel: "Ben enayi miyim? Orada sadece ben çalışıyordum ancak diğerleri hep yatıyor."

  • Haha 2
Link to comment
Share on other sites

Turistin biri Genezareth gölünde karşıya geçmek ister ve kıyıdaki gemiciye fiyatların kaça olduğunu sorar. "40 dolar!" diye yanıtlar gemici. Turist hem çok şaşırır hem de kızgınlığından küplere biner.

"Çüş, oha! Çok pahalı!" diyerek hiddetli bir şekilde gemicinin üzerine yürür. O ise hiç istifini bozmaz. "Olabilir ancak sizin de bildiğiniz üzere, bu göl çok meşhurdur. İsa bu gölün üzerinde yürümüştü."

Turist: "Bu fiyatlar yüzünden onun yürüdüğüne hiç şaşmamak lazım."

 

 

  • Haha 2
Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra...

Afacan, sabah kahvaltısında babasına "Baba, tanrı insanları yarattıysa o zaman tanrıyı kim yarattı?" diye sorar.

Babası uzun süre ona bakar; ona vereceği yanıtın oğlunun hayatını köklü bir şekilde etkileyeceğin farkındadır. Nihayet der ki: "Kapat çeneni de yemeğini ye!"

Link to comment
Share on other sites

Geçenlerde dışarda dolaşırken, bir bahçe kapısının girişinde şöyle bir yazı gözüme ilişti:

- Her kim  dinlenmeden ve soluk almadan ha bire koşturursa, eninde sonunda kendi kıçını çimdikler!

 

Not: Yabancı dilden kendim tercüme ettim ancak orijinali daha bir derin(!) anlamlı ve komik.:D

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra...

İlahi Güçler

Temel´in köyündeki Temelzade Camii´nin hocası Abdurrezzak Efendi,  Cuma vaazinde, sonsuz evrendeki ilahi güçler hakkında cemaatini bilgilendirmek ister. O esnada Temel´i görür ve ona sorar: “Temel, bir adam beşinci kattan düşer de kılına bile zarar gelmezse, buna ne denir?”

Temel: “Çok şanslıymış, da…”

“Peki, onuncu kattan düşer de kılına zarar gelmezse?”

“Yuh, iyi şansı varmış, da…”

“Peki, ellinci kattan düşer de kılına zarar gelmezse?

Temel şöyle bir düşünür sonra der ki:  “Hocam, o adam ya manyaktur, ya da kendini yüksekten atma aluşkanluğuna kapılmıştır, da. Ha oni bir doktora götürün siz.”

 
Link to comment
Share on other sites

Hamsi kafası

 

Laz, haftasonu pazarında hamsi kafasını beş liraya satıyormuş.

Biri gelmiş "Nesi beş lira ediyor bunun?" demiş.

Laz "Akıl yapar" deyince, adam almış.

Adam ertesi gün yine gelmiş. "Hamsi kafası yine beş lira mı?" diye sormuş.

Laz "Evet" demiş.

"Peki, Hamsi kaça?" demiş.

Laz "İkibuçuk lira" demiş.

"Olur mu, hamsi alınca kafasını da alıyorum!" diye itiraz etmiş.

Laz: "Bak gördün mü, hamsi kafasını yeyince nasıl da akıllandın?!"

  • Haha 1
Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...