-
İçerik sayısı
3.544 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
391
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by evrensel-insan
-
Saygideger jadi; Siz burda ne kadar bilgili oldugunuzu sergileyip show yapacaksiniz diye ben konu basliginin sapmasini izleyecek degilim -jadi- Demekki sen kitlesel bir platformda kitle onunde bir bilgi paylasmayi, "show" olarak algiliyorsun. Eeee, ne yapalim bilgi paylasimini show olarak algilamak ta, bir bilinc, algi meselesi. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger jadi; Bilmemek degil, ogrenmemek "ayip" der atalarimiz. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger jadi; Article, ingilizcedir. Turkcesi, harf-i tariftir. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Maalesef, dunya algisi insanOGLU uzerine kurulmustur. Disi sadece insanOGLU literaturunde fiziksel gorunum farkidir. Bu temelde de insanOGLU, disiyi iki farkli katagoriye ayirir. Annelik ve kadinlik. Din dahil,insanoglu disinin annelik yonunu toplumda yuceltmis, kadinlik yonunu ise; sadece bir kullanim olarak algilamistir. Bugun anaerkil ve feminizmde bile, bir erkeksel karakter soz konusudur. Disisellik diye bir algi beyinlerde yoktur, olan disiliktir ve onun da karakteri erkekseldir. Annelik bile, cocuguna sahip ciktiktan sonra erkeksel karaktere burunur. Oyuzden sorun, kadinin ve erkegin sorunu degil; yerlesmis dogal zihniyetin, erkeksel yapi ve isleyisinin sorunudur. Bunu da algilayacak, farkina varacak ve bilinclenerek insanlastiracak olan, yine insanoglunun iki fiziksel gorunumune dusmektedir. Cocuklari doguran ve yetistirenin bir disi oldugu goz onune alindiginda, odisinin cocugunu yetistirirken, erkeksel karakterligi, kadini "ezmesini" ogretmesi ve kendi bir kadin olmasina ragmen bunun farkina ve bilincine varamamasi da sorunun ana temelidir. Cunku ayni sorunu insanoglu baba ve adam da yasar. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Bu mesaja cevap yazmayabilirsin artık çünkü ignore listesine ekledim seni. Yani yazdığın mesajı görmeyeceğim.-Ateist Bakis; Sen istedigin kadar kacmaya calis,dusunce gelir seni yasam ve iliskilerinde bulur. Natüralizm iki farklı felsefik görüşte incelenir: Yöntemsel natüralizm (veya bilimsel natüralizm) ki bu epistemoloji üzerine yoğunlaşır: "Dünya üzerinde güvenilir bilgiyi edinmenin yöntemleri nelerdir?". Metafizik ve dini inançtan bağımsız, özellikle "bilgi" edinmenin pratik yöntemleriyle ilgili epistemolojik bir bakış açısıdır. Buna göre varsayımların doğal neden ve olaylara göre açıklanıp test edilmesi gerekir.[1] Gözlemlenebilir eylemlerin açıklamaları yalnızca doğal nedenlerle ilişkilendirildikleri sürece pratik ve faydalı olur (mesela "kesin işleyişler" buna örnektir, ama "şüpheli mucizeler" değil). Yöntemsel natüralizm modern bilimin temel prensibidir. Bazı filozoflar bu düşünceyi daha da genişleterek yöntemsel natüralizmin felsefenin de temel prensibi olduğunu söylemişlerdir. Bu bakış açısına göre bilim ve felsefe bir bütündür. W.V. Quine, George Santayana ve diğer bazı filozoflar da bu düşünceyi desteklemişlerdir. Metafizik natüralizm, (veya ontolojik natüralizm veya felsefik natüralizm) ontoloji üzerine yoğunlaşır: Bu bakış açısı daha çok varoluş ile alakalıdır: var olan nedir ve var olmayan nedir? Natüralizm "tabiat vardır ve bütün temel doğrular tabiatın doğrularıdır."[2] metafiziki pozisyonuna sahiptir.-Alinti- http://tr.wikipedia....ralizm_(felsefe) Bilimsel yöntem, en basit haliyle aşağıdaki şekilde özetlenebilir: 1.Evrendeki bir fenomenin gözlemlenmesi 2.Bu fenomene dair, gözlemler ile tutarlı, ancak kesin olmayan, hipotez adında deneysel bir açıklama getirilmesi 3.Hipotezin tahminlerde bulunmak için kullanılması 4.Tahminlerin deneylerle veya ek gözlemlerle test edilmesi ve sonuçlar ışığında hipotezde gerekli değişikliklerin yapılması 5.(3) ve (4) numaralı adımların hipotez ve deney arasında tutarsızlık kalmayana kadar tekrarlanması-Alinti- http://tr.wikipedia....sel_y%C3%B6ntem Okuda ogren, belki cag disi kalmaktan, inanclara takilip,bilim ve bilimsellikten sapmaktan ve inancsal bili yerine bilimsel bilime yonelmekten nasibini alirsin. evrensel-insan
-
Senin ifadelerinde beyninin ve bilginin, bilincinin cag disinda kaldigini ve 19. yuzyilda demir attigini gosteriyor. evrensel-insan
-
Saygideger kasif; Ahmet, dün camı kırdı. (kırılan cam vurgulanıyor) Camı dün Ahmet kırdı. (Kırılan camdan ziyade Ahmet vurgulanıyor) Ahmet camı dün kırdı. (Kırılan camın zamanı vurgulanıyor)-kasif- Senin siralamana gore ingilizceye cevireyim. Ahmet, who broke the windov yesterday The one, who broke the window yesterday was Ahmet The window that was brokenen by Ahmet was yesterday. Ayrica hacinin dedigi gibi, ingilizce de bile arapca kelimeler vardir. Turkce ile ingilizcenin en buyuk farki, linqual, yani dil yapilanisindan gelir. Turkce kok uzerine kurulu bir dildir ve koku yoksa, koku yabanci dillerden alir. Ingilizce de ise kok yoktur, affix yani ek vardir. Bu ekler, ya on ek, prefix ya yardimci ek, suffix, ya da son veya orta ektir affix. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Çünkü tek kesinliği olan o.-AB- Yukaridaki ifade bilim disidir ve bir inanctir. Bilimin yanlislanabilirlik ilkesi vardir, bilimde ve bilimsellikte, kesinlik, mutlaklik, sabit v.s. bulunmaz. Bugun, bilimsdeki tum axiomlar, postulatlar, belgitler v.s. ler, yani sorgulanmaz on kabuller bile sorgulanmaktadir. Iste tam da bu nedenden epistemolojik gerceklik, gozlem ile degisken, ve yanlislanabilir olmaktadir. E.Kant tarihte ilk defa fenomeni ortaya koyarken, bilimin alanini belirlemis, ama; numeni (cognitive science) tanriya bahsetmekle en buyuk hatayi yapmistir. Cunku numen, bir fenomen olan insanoglunun beyninin hareketidir. Numen ozelligi ve yetisi olan tek canli turu de epistemolojik bir gerceklik olarak ve henuz alternatifsiz olarak insanoglu turu ve biridir. Classik ve ontolojiye dayanan bilim ve bilimsellik, epistemoloji ile son bulmustur. Bugun bilim, ontolojik degil; epistemolojiktir. Tum bilimsellik ve bilimsel metodda, epistemolojiktir. Iste E.Kant'in fenomen olarak bilimin alanini belirlemesi, tarihi olarak bilimsellik ile inancsalligin farklilastigi noktadir ve bugun, numen inancsalligi da, cognitive science eliyle bilimsellige donusturulmus ve mimarinin tanri degil; insanoglu oldugunu ortaya koymustur. evrensel-insan
-
6 milyardan fazla rahatsızın bulunduğu bir gezegende düşünceyle ulaşılmış bir sonuca "bu budur" (kesindir) diyemezsin.-AB- Sen neden o zaman yansisi olan ve insanoglunca algilanan ve insanogluna gozlem veren maddeyi kesinlestiriyorsun? Bilim madde ile degil; gozlemi ile ilgilenir. Oyuzden de bilimin gozlem tabani madde degil; ne oldugu ontolojik olarak tartismali fenomendir. Fenomenin ne oldugu konusu da,mmadde dahil bilimin degil, bilimsel degil; metafizigin ve ontolojinin tartisma konusudur. evrensel-insan
-
Saygideger kasif; Nedir put? -kasif- Put bir etik (dini, milli, toresel, tanrisal v.s.) tapinma, ibadet etme ve tum dini uygulamalari kendi dini ic dokmeni saglayan bir heykel, busttur. Putlastirma da, bir tarihi karakteri, etik degeri, maddeyi, nesneyi . inanci ideolojiyi kutsallama ve kendini ona adama ve teslim etmedir. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Felsefe ve Fizik sentezi.-AB- Felsefe de, fizik de, sentez de; insanoglu turu ve birinin ortaya koyumlaridir. Insanoglu disinda epistemolojik olarak baska bir tur henuz yoktur ve alternatifsizdir. O yuzden ortaya attigi varligin ne oldugunu insanoglu ontolojik ve teolojik olarak ideolojileriyle tartisir. Epistemoloji de ise, ontolojik ve teolojik tartisma yoktur. Cunku fenomen gozlemlenir, teori ortaya konur, teori test edilir ve olgu haline gelir. Olgular tartisaya acik degildir, cunku bilimsel gerceklik tasir. Bu bilimsel gerceklik, baska bir gozlem ve teorisi test edilene ve olgu olarak onaylanana kadar da gecerlidir. Bu bakis acisi, ontolojik reality degil; epistemolojik (constructive-yapilandirilmis) reality dir. O yuzden bilim ontoloji ile ugrasmaz, sadece onu bir fenomen olarak gozlemler. Gozlem veren ki buna insanoglu da dahil; fenomenin ne oldugu tartismasi, bilimin degil; bilimsel degil, ontolojinin metafizik (varlik) tartismasidir. evrensel-insan
-
Saygideger kasif; Bahçenin kapısı (belirtilen bahçenin kapısı) -kasif- Isim tamlamalarinda, iki farkli isim vardir, hem bahce hem de kapi. The door of the garden- Bahce ve kapi belirgendir A door of the garden-Bahce belirgen, kapi belirsizdir (herhangibir kapi) The garden door-Bahcenin kapisi tekse belirgen,tek degilse belirgin degildir. A garden door-Bahce de kapi da belirsizdir. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger kasif; Bak sana anlamsiz bir kac tercume vereyim. I multify you from floor to floor-Seni yerden yere carparim You know me- sen benim kim oldugumu biliyor musun? Ustelik deyim ve atasozleri her iki dilde de tamamen farklilasir, ayrica ingilizce kelimelerin anlam icerigi acisindan cok zengindir ve turkce gibi bir kelime yerine; kelimenin nerede kullanilacagi temelde farkli kelimeler icerir. Mesela; Don't bring a coal to Newcastle-tereciye tere satmak.- Yani, Newcastle, zaten komur yatagi, komur yatagi olan bir yere komur goturulmez. It's raining cats and dogs-Bardaktan bosanircasina yagmur yagiyor. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Saygideger kasif; Türkler'in Türkçe gibi düşünüp İngilizce konuşmaya çalışmasından dolayı bu hatalara düşüyorlar. Sen de İngilizce gibi düşünüp Türkçe konuşmaya çalışınca aynı yanılgıya düşüyorsun. Bunu değiştirmek çok zordur.-kasif- Evet, iste isin ozu bu. Cunku her dil, kendi bunyesinde bir lingual (langual degil) yapi ve isleyise sahiptir. Oyuzden bir dili, kendi bunyesinde dusunmek ve algilamak gerekir. Bu da ana dili disinda bir ikinci dil ogrenen kisi acisindan zorluktan ziyade, bilgi bilinc ve farkindalik isidir ve zaman alir. Bunun zaman icinde oturmasi, kisinin dile yanasimindaki, koklu bilgi, kullanim ve bilinc temelinde olur. Kulaktan dolma, ya da o ulkenin toplumundan ogrenilen dil; hem koklu degildir, hem de bilincli ogrenilen bir dil degildir. Bugun, bir ingiliz bile; ingilizceyi daha kokten ogrenmis bir yabanci kadar kendi dilini bilmez. Ayni sey turkce icin de gecerlidir, turkce konusmak demek; turkceyi bilmek, ya da bilerek konusmak anlamini tasimaz. Oyuzden de ilginctir,okullarda cogu talebenin turkce dersi zayif olabilir. Ayrica ikinci bir dili ogrenmek ve bilerek kullanmak, ikinci dili ogrenenin, kendi ana dilini, ne kadar bilerek ve bilinci kullandigina ve bildigine baglidir. Iste ancak o zaman, kendi dilini kendi bunyesinde, yabanci dili de onun bunyesinde algilar ve her iki dil arasinda da tercumevari dilin anlamini bozmadan tercume yapar. Terceme, kelime tercumesi degil; verilen anlami yorumsuz verildigi gibi tercume etmektir. Saygilarimla; evrensel-insan
-
Osozlugu yazan bir insanoglu turu bireyidir ve boylece tartisma da bitmistir. Yani, o tanimi ortaya koyan tek tur ve bir, epistemolojik olarak bir insanogludur. Ne maddedir, ne de baska bir seydir. Eger yarin, baska bir tur gelisirde, insanoglunun algilayacagi ve dialog kurabilecegi bir kendi disi bir turun (mesela bir maymun cinsinin) tanimi ile karsilasirsa, o zaman insanoglunun tanimlama alternatifsizligi de sona erer, Ama,bugu epistemolojik gerceklik olarak, bu tanim insanogluna aittir ve alternatifi yoktur. Insanoglu bu tanimida bir fenomen olan maddeyi gozlemiyle, teoriye tasir, teorisini test eder ve olgulastirir. Bu olgu da, baska bir gozlem ve teorisi ile yanlislanana kadar da gecerlidir. Kisaca, insanoglu dogadan kanunlari kesfetmez, dogayi gozlemleyerek, bu gozlem sonucu tanim ve tariflerini kendisi ortaya koyar. evrensel-insan
-
Tanim kime ait? evrensel-insan
-
Saygideger jadi; Turkce de ismin halleri ve isaret zamirleri/sifatlari bu gorevi goruyor. Ingilizcedeki, "a/an" belirsiz article, harfi tarifinin ve "the" belirli harfitarifinin kullanimi turkce de bu sekilde. "Eve gidiyorum" cumlesindeki ev, hem belirli hem belirsiz olabilir, ama; "bizim/sizin/Ali'nin" seklinde bir eklemeyle belirginlesir. Ingilizce de en cok kullanilan bir cumle olarak. I am going to a cineme ile I am going to the cineme farki burdan gelir. Ikinci cumledeki the harfi tarifi gidilen sinemayi belirginlestirir ve kime diyorsa, o; o sinemanin hangi sinema oldugunu biliyordur, ya ni herhangibir sinema degildir. Ayrica turkce de ismin yalin hali ile ismin halinin kullanimi da bu gorevi gorur. Bana bir kalem ver-bu herhangibir kalemdir.-give me a pen Bana o kalemi/elindeki kalemi v.s. ver- kalem belirginlesmis ve yalin halden ismin i haline gecmistir.-give me the pen Mesela ingilizce de, come to me-bana gel iken, see me-beni gor dur. Iam writing a book-kitap yaziyorum iken; I am writing the book-kitabi (bilinen, belirgin) yaziyorum dur. Ayrica tamamen belirgin olan kelimelerde the kullanilmaz. London'dur, the london degil. Saygilarimla; evrensel-insan
- 77 yanıt
-
- 1
-
-
Madde, boşlukta yer kaplayan, kütlesi ve ağırlığı olan, değişimler içerisinde sabit kalabilen ve fiziksel varlığın oluşumuna sebebiyet veren ÖZ'dür.-AB- Yukaridaki cumle, tanim, tarif, neye/kime ait? evrensel-insan
-
Bu madde o madde değil.-AB- Ne guzel de yan ciziyorsun. Su maddeyi bir de sen tarif etsene. Laf ebeligi yapmadan, sadece tarif et. Bu arada zaman, insanoglunun bir urunudur. evrensel-insan
-
Duyularla algılanabilen nesne.-madde-TDK Yukaridaki tanimda, duyular ve algi kime/neye ait? Yukaridaki tanim senin icin yetersizse; sen icinde duyu ve algi olmayan bir madde tarifi ver.
-
Hadi buyur, bana insanoglu faktorunun bes duyusunu, algisini, kavramini hesaba katmadan, maddeyi, dogayi, evreni, nesneyi v.s. ortaya koy da gorelim. Madde kime/neye gore var?-e,i.- 1- Madde insansız da var. Bunun kanıtı güneş, yıldızlar, evrenin büyüklüğü.-AB- Maddenin kaniti, gunes nasil oluyor? Gunes te bir madde degilmi? Nasil bir dialog kurmuslar? Sorularimin hic birine cevap vermemissin. Senden tek tek sorularima yanit istiyorum. Tabi yanitin varsa, yok laf ebeligine devam edeceksen, kendi kendine edebilirsin. evrensel-insan
-
Ateist Bakis; Insanoglu faktorunun disinda kimin/neyin icin madde var? Olu (olmek) icin madde varmi? Masa icin madde var mi? Bitki icin madde var mi? IEvren, dunya, doga v.s. icin; madde var mi? M.O 4000 yilinda insanoglu ilk defa, kendisini madde kavramiyla tanistirdi? M.O. 5000 yilinda madde var miydi? Madde kimin/neyin icin var? Eger yukarida saydiklarim icin madde varsa; sen bir insanoglu olarak bunu nerden biliyorsun? Olulerle, masa ile, bitki ile, evren, dunya, doga ile, madde ile kurabilecegin bir dialogun mu var? Nasil bir dialog bu, sen onlarin dilini mi, onlar senin dilini mi konusuyor? Eger sen onlarin dilini konusuyorsan, Muhammed'de Allah'in dilini konusuyor. Sen onlarla dialoga geciyorsan, Muhammed'de Allah ile dialoga geciyor. Doganin kendine ait kanunlari var diyorsan, Kuran'i da yazan Allah. Benim cevaplarim belli. Kendi de dahil herseyi ortaya koyan insanogludur, onun algisi ve kavramidir. Ne doganin kanunlari vardir, ne de Kuran'i Allah yazmistir. Dogaya kanunlari verende, Kuran'i yazan da insanoglunun ta kendisidir. Umarim, bu sorulara, dusunce dile getirerek yanit verirsin. Eger kisisellige, kisilige saygisizliga yoneleceksen, hic zahmet etme. Eger bunu yaparsan, kitle onunde bilgisizligini, vcaresizligini, saygisizligini kendi kendine desifre etmis olursun. Yok, dusuncen, bilgin varsa da; yanit verirsin. Eger bir daha, lakabimi kendi aklina gore yazarsan da, seni baska turlu desifre ederim. evrensel-insan
-
Hadi buyur, bana insanoglu faktorunun bes duyusunu, algisini, kavramini hesaba katmadan, maddeyi, dogayi, evreni, nesneyi v.s. ortaya koy da gorelim. Madde kime/neye gore var? evrensel-insan
-
Sen kim beni algilamak kim? Sen ancak kendi aklinin inandigi dogrusuyla kendini avutursun. Sana her konuda hodri meydan cekerim ve hic bir duzeyin, benim bilgimin, birikimimin, bilincimin karsisinda tutunamaz. Tabi, insanliktan nasibini almamis yanitlar vererek, aklinca dusunce dile getirirsin. Sen kim dusunce kim? Sen ancak kisisel, kisilere yonelik, satasmali, atismali mesajlar yazabilen kapasiteye sahipsin. Senin dusunce dile getirecek bir kapasiten yok ve bunu henuz bu kitle gozlemlemedi. evrensel-insan
-
Bu arada anti ile non farkini algilayabiliyorsan; sana non olarak ta yanit verebilirim, ama; senin algin sadece the ve antiyi algilar ve pek non ile anti farkini bilmez. Oyuzden de, ateizmi; sadece islam ile tartisan bir antiteizm olarak algilar, ateizmin nonteizm yanini algilamasi da beklenemez. evrensel-insan