Jump to content

Recommended Posts

Mesaj tarihi:

Sen ucu bucağı belli olmayan bir evren yarat sonra otur kıl tüy yün ile uğraş. Sizin ben aklınızı seveyim sayın dindarlar. 

Biraz yukarda bir dindar konuya damlamış. Bu yorum en çok ona gelsin. Senin ben aklını varsa eğer seveyim.

Mesaj tarihi:

Söz konusu tanrı olunca, muhteşem veya muazzam gibi güzellemeler dindarların dilinden hiç eksik olmuyor nedense. Tanrıyı bizzat görmüş ve tanımış gibi konuşuyorlar. Kimbilir belki de taptıkları tanrıyla beraber bir Selfie çektirmişlerdir. Bunlar tıpkı kendilerini peygamber ilân edenler gibi kesin torpillidir.

Ben sittin seneden beri tanrıyı, hatta tüm sülalesini, evime davet etmeme rağmen tık yok. Hadi uğramıyorsun, insan pardon tanrı dediğin nezaketen bir tane mesaj gönderir. O da yok. Ona tapmıyorum, biat etmiyorum, boyun eğmiyorum ve uğruna kurban kesmiyorum diye bana garezi var galiba. 

 

 

Mesaj tarihi:
34 dakika önce, Deadanddark yazdı:

Sen ucu bucağı belli olmayan bir evren yarat sonra otur kıl tüy yün ile uğraş.

Kainat o kadar büyük ki hangi gezegenle uğraşsın azizim?  :D

Mesaj tarihi:

 

@kavak Teşekkürler beni fazla zorlamıyorsun eyvallah dayı..

 

Tam olarak ne çağırıyorsun? Ne çağırdığını biliyor musun?  Ben de bilmiyorum, bana gösterilmiş temel noktalardan yola çıkarak harbi zorlayıcı aklımı kemirip duran tek ve mutlak bir varlığı düşünmeye çalışıyorum. Kolay değil harbiden.. Din'in hatta semavi dinin ortak noktalarından yola çıkarak o tek varlığı kendi aklımca tasvir etmeye çalışıyorum. Kafamda şekillendirmemem de gerekiyor mesela, az önceki gibi bir yorumla temel bir adım attım. Çağırayım gelsin diye değil, ulaşmaya çalışıyorum o kadar.

Mesaj tarihi:
Şu an, Hakikat yazdı:

 

@kavak Teşekkürler beni fazla zorlamıyorsun eyvallah dayı..

 

Tam olarak ne çağırıyorsun? Ne çağırdığını biliyor musun?  Ben de bilmiyorum, bana gösterilmiş temel noktalardan yola çıkarak harbi zorlayıcı aklımı kemirip duran tek ve mutlak bir varlığı düşünmeye çalışıyorum. Kolay değil harbiden.. Din'in hatta semavi dinin ortak noktalarından yola çıkarak o tek varlığı kendi aklımca tasvir etmeye çalışıyorum. Kafamda şekillendirmemem de gerekiyor mesela, az önceki gibi bir yorumla temel bir adım attım. Çağırayım gelsin diye değil, ulaşmaya çalışıyorum o kadar.

Senin dayın falan değilim bir kere. Sen aradan çekil, taptığın tanrını çâğır buraya.

Senin gibileri çok gördük, istediğin kadar ulaşmaya çalış ulaşamazsın. En kolayı onu çağırman. İsmini verdin,  "Allah" dedin. Yani Müslümansın. Evet, çâyım soğuyor. Gelmezse ayıp eder.

 

Mesaj tarihi:
Şu an, kavak yazdı:

Senin dayın falan değilim bir kere. Sen aradan çekil, taptığın tanrını çâğır buraya.

Senin gibileri çok gördük, istediğin kadar ulaşmaya çalış ulaşamazsın. En kolayı onu çağırman. İsmini verdin,  "Allah" dedin. Yani Müslümansın. Evet, çâyım soğuyor. Gelmezse ayıp eder.

 

İyi hadi kolay gelsin sana o zaman şu andan itibaren aradan çekildim oradaki şahıs..

Mesaj tarihi:
16 saat önce, kavak yazdı:

Kainat o kadar büyük ki hangi gezegenle uğraşsın azizim?  :D

Değil her hangi bir gezegenle onun uydusuyla bile uğraşamaz. 

O ancak homosapiens sapiensin saçına kafa yorsun. 

Saçlı yaratayim sonra o saç ile kafayı bozayim demiş bir tanrı otursun kendi bokuyla oynasın. Tanrı falan değil ondan krala soytarı olur ancak.

Oluyor zaten, kendini kral sanan yavsaklarin en büyük kozu oluyor. Bazıları ülke bile yönetiyor.

Mesaj tarihi:
1 saat önce, Deadanddark yazdı:

Tanrı falan değil ondan krala soytarı olur ancak.

Güzel bir noktaya değindin. İnsanlar iki ayağı üzerinde yürümeye başladıklarından beri piyasaya sürülen tüm tanrılar gücü elinde bulunduranların kuklası olmuştur adeta. Günümüzdeki dindarların toz kondurmadıkları sözde peygamberlerinin alayı tanrıdan mesaj aldığını iddia ederek kitleleri etkilemeye ve onları yönetmeye kalkmıştır. Öyle ya; tanrının sevgili elçisi olduğuna inanılan birisinin ağzından çıkan her laf kutsal ilân edilir. Böyle bir durumda insanlara neredeyse her saçmalığı yaptırmak mümkün.  

İlginçtir; tanrı/tanrılar sadece bu peygamber sülalesiyle bağlantıya geçmiş, diğerleri avcunu yalamış. Onlardan kuru kuru inanmaları beklenmiş. Sadece bununla kalınmamış; tapınmaları, yalvarıp yakarmaları, ibadet etmeleri ve hatta her sene kurban katliyamı yapmaları istenmiş. Göya bu şekilde tanrının keyfi yerine gelecek. İnsanlar o kadar korkak ki, milyarlarcası her gün onun keyfinin yerine gelmesi için zamanını harcıyor.     

Madem peygamberlere kıyak/torpil geçilmiş, benim gibilerin nesi eksik?

Benimle de irtibata geçsin, hem de acilen. Yoksa çay yerine su bile vermem. Hangi tanrının gelmesi önemli değil, hangisi olursa olsun kabulüm. Piyasada binlerce tanrı var. Seç, beğen, al. Böyle bir durum var. Ben adaletli davranarak, hepsini çâğırıyorum. Bakalım hangisi gelecek! :D

  • 11 ay sonra...
Mesaj tarihi:

Çünkü Tanrı felan yoktur. Hepsi  insanların uydurmasıdır. Eğer gerçekten Tanrı olsa bile, yarattığı  insanlarla bile iletişime geçeceğini zannetmem. Hadi insanlarla Tanrı iletişime geçsin diyelim. Peygamber, kutsal kitap göndermeden zaten insanlara kendisini bir şekilde gösterirdi. Yani koskoca tanrı kitap mı gönderecek bana çok saçma geliyor.

Mesaj tarihi:

Tanrı(lar) yeryüzünde her gün tecavüze uğrayan, ezilen, öldürülen çocukları ve kadınları hiçbir zaman umursamadı, yetişkin insanları mı umursayacak?!

Sınav mı, yemişim sınavını!

Sınav mevzusu dinlerin en büyük yalanlarından birisidir. 

 

  • 2 hafta sonra...
Mesaj tarihi:

Azizlerim.
Varsayalım ki bir Tanrı var. Pekala, bunu nasıl bileceğiz
Dünyanın neredeyse tüm mekanizmaları gözümüzün önünde işliyor
Yıldız neden doğuyor biliyoruz, bir hücre neden bölünüyor biliyoruz, beynin neden masal uydurduğunu biliyoruz
Peki Tanrının payı tam olarak nerede
Masanın altında mı saklanıyor yoksa kozmik bir dolabın içinde mi bekliyor, bilemedim

Bir şeyin kökenine kadar iniyor, oluşum basamaklarını tek tek görüyor ve dışarıdan dokunuş denen şeye dair en ufak bir kırıntı bulamıyorsak
Azizim, bu Tanrı sizce gerçekten orada mı, yoksa biz onu alışkanlıktan mı taşıyoruz

Şimdi bir sahne hayal edelim
Bir kilise: insanlar dimdik ayakta, eller birleşmiş, yüzlerde o kutsal ciddiyet
Dünyanın anlamı iki saniye içinde açığa çıkacakmış gibi bekliyorlar
Ve o sırada, çocuklardan biri, çocukluğunu unutmayıp öyle bir gaz çıkarıyor ki o kubbenin içindeki bütün metafizik çatı bir anda çökmeye başlıyor
O mikro saniyelik kırılmayı bilirsiniz. Kutsal diye pazarlanan her şeyin anlamsız bir gıcırtıya dönüştüğü o an
İnsanın kendi kurduğu fantezi dünyası bir anda fosforlu bir balon gibi patlar.
Gerçeklik içeri sızar ve o sızıntı her zaman kutsaldan daha güçlüdür

Azizim, Tanrı fikri tam olarak budur işte.
Küçük bir çocuğun gazına dayanamayacak kadar kırılgan bir metafizik uzuv.

Mesaj tarihi:
Alıntı

Boşlukların Tanrısı Argümanı (İngilizce: God of the gaps argument), ateist ve agnostik düşünürlerin teistlerin (Tanrı’nın varlığını savunanların) açıklamalarına yönelttikleri çok yaygın ve güçlü bir eleştiridir.

Kısaca özeti şudur: “Bilim henüz açıklayamadığı her şeye ‘Tanrı yaptı’ diyorsunuz. Eskiden gök gürültüsünü, şimşeği, depremi, hastalığı Tanrı’nın işi sanıyorduk. Bilim ilerledikçe bu boşluklar birer birer doldu ve Tanrı’ya ihtiyaç kalmadı. Bugün de evrenin başlangıcı, hayatın kökeni, bilinç gibi hâlâ açıklanamayan şeylere ‘Tanrı yaptı’ diyorsunuz. Bu sadece bir ‘boşlukların tanrısı’dır; bilim o boşlukları doldurdukça Tanrı’nın yapacağı iş alanı da küçülür.”

 

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...