Jump to content

Ateizm Hakkında


Ateist Bakış

Recommended Posts

Mantik;

 

Yani evrensel-insan'ın, ontolojinin ille de metafizik olması gerektiğine dair olan inancı bence geçersizdir.-mantik-

 

Bu bir inanc degil, felsefi siniflandirmanin bir ortak beynelminel kabulu.

 

Bu kabule gore varlik konusunu isleyen felsefe dali, metafiziktir. Varlik konusu da iki ye ayrilir, ontolojinin; mustakil var olan varlik; substantial existence ve gercek varlik, evrenseller, real existence.

 

Eger konu tanrinin varligi ise, o zaman da dal; teolojidir.

 

Bilim ise VARLIKTAN YOLA CIKMAZ ve varligin ne oldugu tartismasina katilmaz, bilim bilgiden ve gozlemden yola cikar.

 

Buradaki felsefe dali da, metafizik degil, bilgi konusunu isleyen epistemolojidir.

 

Numen yani bes duyu ile algilanmayanlar konusuna gelince, Kan't bu konuyu ilk defa ortaya attiginda, numeni tanriya vermistir.

 

Bugun ise numen ve numenal yetiler (dusunce, akil, zeka, zihin, hafiza, bilinc, farkindalik v.s.) cognitive science, yani bilissel bilimin konusudur.

 

Insanoglu bu konuda hem bir fenomen, hem de numenal yeti sahibi olarak kavram tureten alternatifsiz tek canli turudur.

 

Tabiki beyni olan her turlu canli hayvan turunun de numenal yetisi vardir, fakat anlam, icerik, ifade, kavram v.s. olarak ve her turlu bilgiyi, inanc, bilim, felsefe, dil v.s. ile siniflayan olarak bizler, kendi disimizda kalan ve algiladigimiz her turlu yansiya, kendi kavramlarimizca hitab etmekte ve monolog kurmaktayiz.

 

Bugun bize en yakin canli olan maymun turu bile henuz bize bir alternatif degildir.

 

Ama belki yarin, anlam,icerik, ifade, kavram paylasiminda, bir maymun turu bizim ile iliskiye ve dialoga gecebilir.

 

Ateizm, isledigi konu itibariyle (Tanri ve din) bilimsel degildir. Tabi ki bir ateist bilincin ne oldugunu algilamis duzeydeki bir kisinin, her turlu algiya bilimsel ve bilim ile bakmasi en ideal olanidir.

 

Ama, bu da farkli bir bilimselligin ne oldugunu algilama bilinci gerektirir.

 

Ontolojik olarak, varligin ne oldugu tartismasi konusu bilimin konusu degil; bilimsel de degildir,cunku bilimde tartisma yoktur. Bilim, ontolojinin ne oldugunu tartistigi fenomeni gozlemlemekle yola cikar, yani NE OLARAK FENOMENI DEGIL; FENOMENDEN ELDE ETTIGI GOZLEMI ORTAYA KOYAR. Iste bu yuzden bilim teorisinin test edilebilirligine ve yeri geldigince de olgulasanin yanlislanabilirligine, gelistirilebilirligine ve yenilenebilirligine aciktir.

 

Zaten bilim ve bilimsellik virgul olmasaydi, felsefe gibi noktaci, inancli, kesinlikci ve mutlak olurdu.

 

Unutmamak gerekirki, bilimsel virgule verilen nokta inanctir.

Link to comment
Share on other sites

  • Replies 55
  • Oluşturuldu
  • Last Reply

Top Posters In This Topic

Ateizm, isledigi konu itibariyle (Tanri ve din) bilimsel degildir.

 

Sen neden böyle yapıyorsun anlamış değilim.

Arkadaş biz bir konu işmele grubu değiliz.

Biz normal olanlarız.

 

Şimdi kaba kaba yazı yazacağım ama;

 

Örneğin karşında 500 kişilik sokağın ortasına sıçan adamlar grubu var.

Bu adamlara gidip de "beyler sokaklara sıçmayın" "her tarafı bok ediyorsunuz yahu" "yapılır mı bu?" dediğinde,

Sen bok ve kaka yapmaya kendini adamış, bok ve kaka yapmayı kendine konu edinmiş bir herif mi oluyorsun?

 

Sen art niyetlisin.

 

Sabır sabır da bir yere kadar.

 

Akıl hastanesindeki Psikiyatristin Psikiyatristliği, akıl hastasının halüsülasyonlarına, saçmalıklarına odaklı değildir.

 

Üç kağıtçılık ve şark kurnazlığı yapma.

Link to comment
Share on other sites

Ateist Bakış,

 

Evet, bilim ateisttir. Burada hemfikiriz.

 

Ama buradan "Ateizm bilimseldir" sonucuna ulaşabilir miyiz, burası tartışılır. Çünkü bilim dışı yollar ve sebeplerle ateist fikirler edinmiş kişiler de mevcut. Gerçi sayıları az bunların. Ama varlar.

 

Hatta felsefi açıdan idealist, dolayısıyla pek bilimsel olmayan, fakat teizme bakışı açısından ateist fikirler ve inançlar da mevcut. Ya da taoizm gibi tanrısız dinler, vs.

 

Onları ateist kabul etmeli miyiz, etmemeli miyiz, mesele burada düğümleniyor.

 

Ateizmin ansiklopedik tanımı açısından (teistik tanrıların ve teizmin reddi) bunları da ateist kabul etmek gerekir. Ama temelini bilimsellikten ve materyalizmden almayan bir ateizm, bizim alışık olduğumuz ve görmek istediğimiz bir ateizm değildir. Adına ateizm denip denmeyeceği bile meçhuldür bunun.

 

Ama bunlara ateizm demezsek, ateizmin çerçevesini iyice daraltmış oluruz ve ateistforumda sık sık karşılaşılan eleştirilerle karşılaşırız. İnsanlar ateizmin ne olduğunu dikte etme hakkını kendimizde nasıl bulduğumuzu soruyorlar orada, ki bunda haklılar.

 

Bu yüzden başka terimlerin peşinde koşuyorum ya zaten. Ateizm terimine alışılagelmiş anlamının ötesinde anlamlar kazandırmak veya kazandırmaya çalışmak uygun mudur meçhul. Mümkün olup olmadığı, ateistleri bölmeden, buna katılmalarını sağlayarak yapılıp yapılamayacağı da meçhul.

 

Bu yüzden şimdilik "bilimsel kuşkuculuk" dediğim, gerekirse değiştirilebilecek başka bir terimi öneriyorum ya zaten.

 

Biz böyle bir terim geliştirir ve sunarsak, buna istediğimiz anlamı, ilkeleri ve fikirleri yükleyebiliriz. Böylece bahsettiğim dirençle karşılaşmayız, insanları soğutmaz, ateistleri bölmeyiz.

 

Bu terim, bu forumlarda karşılaştığımız ateistlerin bir alt kümesine uygulanabilecek bir terim olur, ama görmek istediğimiz ateist çeşidini ifade eder. Diğerleri ise yine daha geniş bir "ateizm" terimi çerçevesinde anılmaya devam edilir.

Link to comment
Share on other sites

Bu bir inanc degil, felsefi siniflandirmanin bir ortak beynelminel kabulu.

 

Bu kabule gore varlik konusunu isleyen felsefe dali, metafiziktir. Varlik konusu da iki ye ayrilir, ontolojinin; mustakil var olan varlik; substantial existence ve gercek varlik, evrenseller, real existence.

 

evrensel-insan,

 

Bu tanımlar ve kabuller eski çağda yapılmıştır. Hatta ona bakarsan, bugün fizik, kimya, biyoloji dediğimiz konuların o zamanki adı da "doğa felsefesi"dir.

 

Bu, metafiziğin saygın bir uğraş olduğu bir zamandan kalma bir kabuldür.

 

Bugün daha iyisini biliyoruz. Gerçek ve güvenilir bilgiye hangi yollardan ulaşabileceğimizi biliyoruz. Hala o zamanın bakış açısı ile konuya yaklaşmaya kalkarsak, yaşanan bunca gelişmeyi ve yeni bilgiyi gözardı etmiş oluruz.

 

 

Bilim ise VARLIKTAN YOLA CIKMAZ ve varligin ne oldugu tartismasina katilmaz, bilim bilgiden ve gozlemden yola cikar.

 

Buradaki felsefe dali da, metafizik degil, bilgi konusunu isleyen epistemolojidir.

 

Bilim varlıktan yola çıkar. Varlığın yapısıyla ilgili kabullerden değil ama özneden bağımsız varlığın varolduğu kabulünden işe başlar. Bu bir kabuldür, doğru, ama bilim hiçbir kabulün olmadığı bir alan değil, kabullerin minimize edildiği, sadece zorunlu kabullere yer verilen bir alandır.

 

Epistemoloji ise, günümüzde felsefenin saygın bir şekilde işleyebileceği geri kalan aşağı yukarı tek alandır bana göre.

Link to comment
Share on other sites

Ateist Bakış,

 

Evet, bilim ateisttir. Burada hemfikiriz.

 

Ama buradan "Ateizm bilimseldir" sonucuna ulaşabilir miyiz, burası tartışılır. Çünkü bilim dışı yollar ve sebeplerle ateist fikirler edinmiş kişiler de mevcut. Gerçi sayıları az bunların. Ama varlar.

 

Hatta felsefi açıdan idealist, dolayısıyla pek bilimsel olmayan, fakat teizme bakışı açısından ateist fikirler ve inançlar da mevcut. Ya da taoizm gibi tanrısız dinler, vs.

 

Onları ateist kabul etmeli miyiz, etmemeli miyiz, mesele burada düğümleniyor.

 

Ateizmin ansiklopedik tanımı açısından (teistik tanrıların ve teizmin reddi) bunları da ateist kabul etmek gerekir. Ama temelini bilimsellikten ve materyalizmden almayan bir ateizm, bizim alışık olduğumuz ve görmek istediğimiz bir ateizm değildir. Adına ateizm denip denmeyeceği bile meçhuldür bunun.

 

Ama bunlara ateizm demezsek, ateizmin çerçevesini iyice daraltmış oluruz ve ateistforumda sık sık karşılaşılan eleştirilerle karşılaşırız. İnsanlar ateizmin ne olduğunu dikte etme hakkını kendimizde nasıl bulduğumuzu soruyorlar orada, ki bunda haklılar.

 

Bu yüzden başka terimlerin peşinde koşuyorum ya zaten. Ateizm terimine alışılagelmiş anlamının ötesinde anlamlar kazandırmak veya kazandırmaya çalışmak uygun mudur meçhul. Mümkün olup olmadığı, ateistleri bölmeden, buna katılmalarını sağlayarak yapılıp yapılamayacağı da meçhul.

 

Bu yüzden şimdilik "bilimsel kuşkuculuk" dediğim, gerekirse değiştirilebilecek başka bir terimi öneriyorum ya zaten.

 

Biz böyle bir terim geliştirir ve sunarsak, buna istediğimiz anlamı, ilkeleri ve fikirleri yükleyebiliriz. Böylece bahsettiğim dirençle karşılaşmayız, insanları soğutmaz, ateistleri bölmeyiz.

 

Bu terim, bu forumlarda karşılaştığımız ateistlerin bir alt kümesine uygulanabilecek bir terim olur, ama görmek istediğimiz ateist çeşidini ifade eder. Diğerleri ise yine daha geniş bir "ateizm" terimi çerçevesinde anılmaya devam edilir.

 

Ben sanırım anladım durumu.

Sen kelimenin sözlük anlamından bahsediyorsun.

 

Sözlük anlamını baz alırsak hiç detaya inmeden şintoistlere, budistlere, taoculara da ateist diyebiliriz diyorsun.

 

Ama bu şekilde bir yaklaşım yanlış.

 

Senin demen şuna benziyor.

 

Diyelim ki nükleer kirlenme var bir bölgede.

Tüm herkes yer altında kapalı şehirlere inmişler.

İnsanların toplu alanlara geçişinde radyasyon (veya diğer nükleer kirlilikleri) tarayıp sokuyorlar.

Aletlerle. Cihazlarla.

 

Aynı şekilde başka bir yerde de yer altında bir şehir var diyelim.

Başka şehir.

Onlar da nükleer kirlenmeyi insanı görsel muayene ederek tarıyorlar diyelim.

 

Şimdi sen bu ikisine de nükleer tarama diyebilirsin sözlüğe göre.

 

Ama bu kendini kandırmak olur.

Görsel muayene yapanların yaptıkları tarama diye adlandırılabilirse bile, tarama olmaz.

 

 

Bu yukarıdaki durum da buna benziyor.

 

Mantık sanırım bilimsel olup sözlük anlamı teknik olarak kullanılabilir diyerek "bilim dışına" çıkıyorsunuz.

 

Bu şekilde olmaz.

Link to comment
Share on other sites

Mantık sanırım bilimsel olup sözlük anlamı teknik olarak kullanılabilir diyerek "bilim dışına" çıkıyorsunuz.

 

Sözlük anlamının yanlış veya eksik olduğunu söylüyorsan, bu dediğin doğru olur.

 

Ama eğer böyle düşünüyorsan, doğrusunu önermelisin ve hatta önermek de yetmez, insanları bu konuda ikna edip, sözlüklere bu yeni anlamın girmesini sağlayacak kadar yandaş toplamak da gerekir ki bu "ateizm" gibi yerleşik terimler ve kavramlar için kolay birşey değil.

 

Ya mevcut ansiklopedik anlamı kabul edip, o çerçevede yorum yapacağız, ya dediğim gibi bunun yanlış olduğunu söyleyip düzeltilmesini talep edecek ve bu konuda yandaş toplamaya çalışacağız, ya da üçüncü seçenek olarak, ayrı bir terim icat edip, istediğimiz anlamı ona vereceğiz.

 

Ben üçüncüyü öneriyorum. İkinci pratik değil çünkü. İlki ise senin için tercih edilir değil gördüğüm kadarıyla.

 

Ben ilk yaklaşımla da yetinebilirim. Buna ek olarak da, daha dar anlamda bir ateisti tanımlamak için üçüncü yaklaşımı kullanıp, ayrı bir terim tanımlamaya da kalkışabilirim.

 

Ama ikincide ısrar etmem. Ateistforum'da bazı arkadaşlar ve burada da sen, ikinci yaklaşımda ısrar ediyorsunuz. Ama ben bu yaklaşımı pratik ve denemeye değer bulmuyorum.

Link to comment
Share on other sites

Mantik;

 

Bilim varlıktan yola çıkar. -mantik-

 

Bilim varliktan degil, gozlem veren ve yansiyan fenomenin, GOZLEMINDEN yola cikar. Yani, varligin ne oldugunu (zaten bu insanoglunca yuzyillardir ve halen ontolojinin ideolojileri olarak tartisilmaktadir) degil, fenomenin gozlemini aciklar.

 

Bilimsel yöntem, en basit haliyle aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

 

  1. Evrendeki bir fenomenin gözlemlenmesi

    http://tr.wikipedia....sel_y%C3%B6ntem

Ayrica ,bilimin konusu itibariyle, ateizm ile bir ilgisi yoktur. Yalniz bir ateist bilimsel olabilir de, olmayabilir de.

 

 

Link to comment
Share on other sites

evrensel-insan,

 

Bilim varlıktan değil, bizim dışımızda reel bir varlığın bulunduğu kabulünden yola çıkar.

 

Ondan sonra da fenomenler ile ilgilenir sadece. Bilimin bütün dünyası fenomenlerdir. Zaten onlar dışında ilgilenilebilecek, ve bu incelemenin sonuçlarına güvenilebilecek bir alan yoktur.

Link to comment
Share on other sites

Mantik;

 

Bilim varlıktan değil, bizim dışımızda reel bir varlığın bulunduğu kabulünden yola çıkar.-mantik-

 

Tamam iste, yalniz onun ne oldugu ile ilgilenmez, sadece gozlemini dile getirir.

 

Varligin ne oldugu konusu, ontolojinin tartismasidir.

 

Bilimde tartisma yoktur.

 

Aslinda ateizm konusunda da, bir uclem vardir ve ateizmin bu uclemden hangisinden yola cikacagina baglidir.

 

Inanctan mi, varliktan mi, bilgiden mi?

Link to comment
Share on other sites

Tamam iste, yalniz onun ne oldugu ile ilgilenmez, sadece gozlemini dile getirir.

İlgilenmez mi hiç. Bilimin konusunun çoğu varlığın muhteviyatı ile ilgilidir. Atom teorisi, günümüzün string teorisi, Einstein'ın evrenin geometrisine ilişkin teorileri ne zannediyorsun? Bunlar varlık teorileridir. Eskiden ontolojinin alanına giren alanlarda getirilen bilimsel açıklama alternatifleridir.

 

 

Varligin ne oldugu konusu, ontolojinin tartismasidir.

 

Bilimde tartisma yoktur.

Bilimde tartışma olmazmı hiç. Bilimin tamamı tartışmadır. Bilimin gözlemlerle ilgileniyor olması, bilimde her şeyin çok açık olup, görür görmez şıp diye içeriğinin anlaşıldığı anlamına gelmez. Yüzbinlerce ciltlik o scientific journal'ların hepsi bilimsel tartışma örnekleridir.

 

 

Aslinda ateizm konusunda da, bir uclem vardir ve ateizmin bu uclemden hangisinden yola cikacagina baglidir.

 

Inanctan mi, varliktan mi, bilgiden mi?

Bunlar eski anlayışlar sevgili evrensel-insan.

 

Ateistforum'daki başlıkta da yazdığım gibi, günümüzün "yeni ateizm" denen ateizmi, felsefeden çok bilim temelli kurulmuş, farklı bir tür ateizmdir.

 

Bizler artık çağa ayak uydurmalı ve bu tür bir ateizmi takip etmeliyiz.

Link to comment
Share on other sites

Mantik;

 

Eger konuyu ilerletmek istiyorsak, once bazi kisimlarda anlasma saglamamiz gerekir.

 

Bilimin varlik ile ilgilenmezinin anlami sudur. Bilim VARLIGIN NE OLDUGUNU ONTOLOJI GIBI KESIN OLARAK ORTAYA KOYMA TARTISMASI YAPMAZ.

 

Tarihler boyu materyalizm ve idealizm ve de pozitivizm, realizm ve subjektivizm, ve de isimcilik bu tartismayi KESINLIK, MUTLAK, DEGISMEZ uzerinden yapmaktadir.

 

Bilimde, kesinlik, mutlak ve degismez yoktur, cunku bilgi degisir, yenilenir ve yanlislanir.

 

Ornek olarak bir zamanlar mustakil var olan bolunmez en kucuk parca atomken, bugun artik atomun parcaciklari v.s. gozlemine bilim ulasmistir.

 

Bu da bilimin FENOMEN olarak adlandirdigi ve bu fenomenin ne oldugunun tartismasini ontolojiye biraktigi anlamindadir.

 

Bilimin buyun yaptigi fenomenin GOZLEMINI ORTAYA KOYMAKTIR. Her ortaya konan gozlem fenomen hakkinda daha detayli ve acik/net olgusal bilgi verir.

 

Ayrica bilim, gozlem vermeyen; numenal yetiyi (dusunce, akil, zihin, zeka, hafiza, bilinc, farkindalik) v.s. yi de cognitive science, bilissel bilim temelinde her turlu fenomen uzerindeki etkisini, hareketini, tepkisini, sosyallesmesini, yasam ve iliskisini sistem ve duzenini v.s. gozlemler.

 

Bu gozlem genelde psikolojinin ve psikiyatrinin alanindadir. Ayrica direk goruntu vermeyen ve aklin inandigi dogru olarak degisen,iyi, kotu, dogru, yanlis, sevgi, saygi, hak, ozgurluk, demokrasi v.s. temelli somutta yansitilan kavramlari da hareket,davranis v.s. olarak gozlemler.

 

Iste bu acidan bilim gozleme dayanir. Bu gozlem direk olabilir ve dolayli olabilir.

 

Eger bilim burada bir tartisma yapacaksa, gozlemin tartismasini yapar ve eger gozlem teoriye tasinir ve test edilirse de olgu adini alir.

 

Olgu da, evrensel onay almis ve tartismaya acik olmayan bilimsel verilerdir.

 

Ama, bilimin surekli suregelen surec temelli gozlemi ve bilgi yenilenmesi, yanlislanmasi; olguyu da degistirebilir, tabi yeni bir test edilmis teori temelinde ve yeni bir olgu ile.

 

Oyuzden once, seninle ontolojinin varlik tartismalarinin, bilimin ve bilimselligin tabani ve tartismasi olmadiginda ve bilimin temelinin epistemoloji, yani bilgi ve gozlem oldugunda anlasmamiz gerekir.

 

Yeni ateizme gelince

 

Yeni Ateizm Akımının İlkeleri

 

 

 

  1. Yeni Ateizm akımının en önemli ilkesi, “bilimsellik ve daima bilimselliktir“. Yani, Yeni Ateizm akımından biri, bilimin söylediği şeylerin ve bilimsel bulguların doğruluğuna inanır (buradaki inanç, hissiyata bağlı inançtan çok farklıdır; test edilebilir, gözlenebilir, denenebilir, vs.) ve bilimin açıklayamadığı şeyleri “şimdilik bilinmeyen” olarak nitelendirir ve bu bilgileri öğrenmeye yönelik çalışmalar düzenler ya da var olan çalışmaları destekler. Bilimin her dalı, Yeni Ateizm akımının ilgi alanıdır ve bilimsel tüm bulgular, Yeni Ateizm akımından olanlar için son derece değerlidir.
  2. Yeni Ateizm akımı, bilgiye ulaşmanın en güvenilir yolunun “bilimsel çalışmalardan” geçtiğini düşünür; felsefi olan ve bilimsel olarak desteklenebilecek diğer yaklaşımlar hariç geriye kalan tüm bilgiye ulaşma yöntemlerini, özellikle de “dini düşünceleri” tamamiyle reddeder. Dini düşünce ile doğru bilgiye asla ulaşılamayacağına inanır. Dinin “doğru bilgi” olarak gösterdiği bazı tek tük değerlerin, dinden kaynaklanmadığına inanır, zaten insanoğlunun bu değerlere dinden çok önceleri sahip olduğuna, dinin sadece bunları bünyesine katarak bir arada topladığına inanır.
  3. Yeni Ateizm akımı, dinlerin oluşumunun ve Tanrı’nın varlığının tek sebebinin insanın inanma (sığınma) ihtiyacı ve aidiyet hissiyatı olduğuna inanır ve yeryüzündeki istisnasız tüm dinleri ve Tanrı inançlarını bu düşünceye bağlar. Dolayısıyla Yeni Ateizm hareketi, dinlerin insanlar tarafından yaratıldığını bilir ve buna çok fazla şüphe duymazlar (çünkü elde çok güçlü kanıtlar vardır). Bununla ilgili ayrıntılı yazımı şu bağlantıdan görebilirsiniz: http://probablynogod.wordpress.com/2010/07/08/inanma-ihtiyaci-ve-aidiyet-uzerine/ Bu açıdan Yeni Ateizm ile Klasik Ateizm benzer olarak düşünülebilir.
  4. Yeni Ateizm akımı, Klasik Ateizm akımına kritik bir şekilde ters olarak, Tanrı’nın var olabileceği fikrine olasılık verir. Bu olasılık matematiğe dökülürse %1 gibi düşük değerler olsa da, “bilimsel bilgilerin kesin olmayışı ilkesi” sebebiyle her zaman tamamen yanılma ihtimalinin varlığının bilincindedir. Ancak elbette ki bu, Yeni Ateizm düşünüşünün bilimsellik niteliğinden kaynaklanmaktadır ve Yeni Ateizm akımından olan biri, en sağlam deneylerin ve tek bir sonucu destekleyen tüm verilerin de hatalı olabileceği (çok çok çok düşük ihtimalle olsa da) gerçeğini aklında tutar. Bu açıdan Yeni Ateizm hareketi Agnostik bazı unsurlar içerir diyebiliriz. Ancak Agnostisizm’den çok farklı olarak, genel olarak hayata tamamiyle şüpheci ve bilinmezci yaklaşmaz, hayat felsefesi bu değildir. Agnostisizm ile ilgili ayrıntılı yazımı şu bağlantıda bulabilirsiniz: http://probablynogod.wordpress.com/2010/09/24/agnostisizm-nedir-agnostisizmi-taniyor-musunuz/
  5. http://probablynogod.wordpress.com/2010/08/10/yeni-ateizm-akimi/

Elbette bir serbest dusunur olarak bu yeni ateizmi konusabiliriz. Benim su an da ve sadece bir gozlem ile ilk karsi ciktigim, 4. maddedir.

 

Link to comment
Share on other sites

evrensel-insan,

 

Eger konuyu ilerletmek istiyorsak, once bazi kisimlarda anlasma saglamamiz gerekir.

 

Seninle konuyu ilerletmemiz zor gözüküyor. Çünkü kendi kabullerini dayatmaya çalışıyorsun. Onları kabul etmezsek ilerleyemeyeceğimizi söylüyorsun.

 

Bilimin varlik ile ilgilenmezinin anlami sudur. Bilim VARLIGIN NE OLDUGUNU ONTOLOJI GIBI KESIN OLARAK ORTAYA KOYMA TARTISMASI YAPMAZ.

 

Yapar arkadaşım, yapar. Eski anlayışlarla bir yere varamayız. Bilim fenomenlerle ilgilenir, epistemolojiktir, vs. Bunların hepsi doğru. Ama bunlardan bilim varlığın ne olduğunu ontoloji gibi kesin ortaya koymaz sonucu çıkarmaya çalışırsan, orada anlaşamayız.

 

Tarihler boyu materyalizm ve idealizm ve de pozitivizm, realizm ve subjektivizm, ve de isimcilik bu tartismayi KESINLIK, MUTLAK, DEGISMEZ uzerinden yapmaktadir.

 

Bilimde, kesinlik, mutlak ve degismez yoktur, cunku bilgi degisir, yenilenir ve yanlislanir.

 

Bilim gerçekler değişir mi der yani?

 

Bilimin değişken olması, ilgilendiği konular içinde henüz sonuca ulaşılamamış pek çok kısım olmasındandır. Bu konularda bir sonuca ulaşmanın uzun zaman gerektiren bir süreç olmasındandır.

 

Ama bilimde sonuca ulaşılmış ve gerçeğin bulunmuş olduğu konular da vardır. Hem de çok vardır.

 

Gerçek bir kere bulundu mu, o gerçektir. Değişmez.

 

Oyuzden once, seninle ontolojinin varlik tartismalarinin, bilimin ve bilimselligin tabani ve tartismasi olmadiginda ve bilimin temelinin epistemoloji, yani bilgi ve gozlem oldugunda anlasmamiz gerekir.

 

Bilim epistemolojik temelli bir uğraştır büyük ölçüde, bu doğru. Ama eskiden ontolojinin ilgilendiği, ve metafizik biçimde ilgilendiği konularda da söz söylemeye çalışır. O konularda da sonuçlara ulaşmayı, gerçeği bulmayı hedefler.

 

Bu konuda anlaşmamız zor gözüküyor. Dediğim gibi, sen bu konudaki kabulünü dayatmaya çalışıyorsun.

Link to comment
Share on other sites

Yeni ateizmin ilkeleri olarak saydığın şeylerden 1 ve 2 numaraya katılıyorum.

 

3 numarada dinlerin oluşumunun sebebi olarak getirilen açıklamayı yetersiz ve eksik buluyorum.

 

4 numaranın ise aslında klasik ateizmde de olan bir durum olduğunu düşünüyorum. Yani, tutarlı bir düşünür ya da bilimci, yanılma ihtimaline her zaman yer verecektir. Bu olasılığın olduğunu her zaman teyit edecektir. Getirdiği gerekçeler bilim temelli olsa da olmasa da.

Link to comment
Share on other sites

Mantik;

 

Benim sana herhangibir seyi dayatmaya calistigim gibi bir durum yok ve olamaz. Cunku boyle bir uygulama ve algi evrensel-insan zihniyeti ve bireyin ozgur dile getirimi ile bagdasmaz.

 

Benim, yaptigim cagdas aciklamalardir.

 

Peki o zaman sorularla gidelim.

 

Bilginin, su anda hala tartisilmakta olan varlik tabanlarindan hangisi, fenomen ile esdegerdir?

 

Bilginin bes duyu ile algilanmayan, ve cognitive science, yani bilissel bilim denilen ve numenal yetiyi (dusunce, zeka, akil, bilinc v.s.) isleyen bilim dalini, hangi ontolojik tabana oturtuyorsun?

 

Mesela, demokrasinin ontolojik tabani nedir?

 

Bilimsel gercekligi aciklar misin?

 

Bilimde sence degismez olan, yani degismedigine inanilan ne vardir?

 

Degismeyen tek sey degisimdir deki, degisim, donusum, baskalasim ve olusumu bilimsel olarak nasil acikliyorsun?

 

Bir konuda bilimsel olmak ile, inancsal olmak farkini nasil acikliyorsun?

 

Son olarak alintidaki 4. maddeye katiliyor musun?

Link to comment
Share on other sites

Bilginin, su anda hala tartisilmakta olan varlik tabanlarindan hangisi, fenomen ile esdegerdir?

 

Bilginin bes duyu ile algilanmayan, ve cognitive science, yani bilissel bilim denilen ve numenal yetiyi (dusunce, zeka, akil, bilinc v.s.) isleyen bilim dalini, hangi ontolojik tabana oturtuyorsun?

 

Saçma saçma şeyler yazıp duruyorsun.

Beş duyu artık tarafsızlaştırıldı.

İlkel ilk çağ felsefesindesin halen.

 

Tüm duyu organları tarafsızlaştı.

İnsanın 5 duyusu yok.

Bilimin 5 duyusu var (teknolojiler)

 

Senin ve bilimin 5 duyusu arasında bir tutarsızlık oluştuğunda kimse senin duyularını referans almaz.

 

O nedenle lütfen şu art niyetli cehalet dolu cümleleri sarfedip durma.

 

Senin gibi maniplatörler, algısı bozuklar prim yapmasın diye bilim ilk iş olarak insanın ve hayvanların duyularını modelledi.

Link to comment
Share on other sites

Bu sıralar çevrede yoğun bir Ateizm'in tanımına yönelik muhabbetler dönüyor.

Öyle ki, Ateist olmayanların yaptıkları tanımlar havalarda uçuşuyor.

Bu tanımlara güya bazı sözde Ateistler de olur diyorlar.

Sırf isimden dolayı Ateizmi sadece Teizme indirgeyenler var.

 

Baştan söyleyeyim bu yanlış.

Bu bir yalandır.

Bunun da kıs ispatını bir cümlede veriyorum:

 

- Büyücülük ve batıl inançlar Teizm ile alakalı değildir.

 

Bu tür saçmalıkları yazanlar en azından bir çocuğunun bile farkedebileceği şu yukarıdaki hususa dikkat edemeyecek kadar aptallar veya her zaman olduğu gibi bu konuda büyük sistematik bir saldırı yapılıyor.

 

İlk önce bu bilinç durumunu açıklayalım.

 

Bilindiği üzere tüm yaşayan bilinçler içerisinde insan bilinci (zihin de diyebiliriz) diğer tüm bilinçlerden farkındalığının farkında olması nedeniyle ayrılır.

Yani insan kendi kendinin de gözlemcisi ve yorumcusu olabilir.

 

 

Ancak insan bilinçlerinin %99'unun, bu diğer canlı türlerindeki bilinçlerden ayrılan özelliği nedeniyle, gerçeklik ile olan etkileşimlerinde rahatsızlıklar ortaya çıkar.

 

Bu rahatsızlıklar, algılanan verilerin işlenmesi sırasında bazı maddesel gerçeklik öğelerine "zihinsel" olarak maddesel gerçekliğin kurallarını ihlal eden katkılarda bulunma şeklinde gösterir kendini.

 

Temelde tüm bu rahatsızlıkları yukarıdaki gibi gerçekleşir.

 

Ancak insan bilinçleri arasında rahatsız olmayan bir grup vardır.

Bu grubun ait olduğu bölge rahatsız insanlarca "ATEİZM" olarak tanımlanmıştır.

Ve her ne kadar Ateistlerden bazıları bu tanımı olduğu gibi kelime anlamıyla kabul edecek kadar aptal olsa da, aslında bu tanım bir bilimsel tanımlama değildir.

Bu bir lakap takmadır.

Yani dünnyaya hakim olan RAHATSIZ insanların, kendilerindeki özelliği paylaşmayan adama söyledikleri bir söz.

 

Aynen Fenerbahçelilerin kendi takımlarından olmayanlara "Fenerbahçeli Olmayanlar" demesi gibi.

 

Kısacası bize takılan ATEİST lakabı kısaca "BİZDEN OLMAYANLAR" anlamındadır.

 

Bu hususu ilk önce net belirleyelim.

 

Gelelim Esasında Ateizm ve Ateiste.

 

İnsan bilinçleri arasında algılanan verileri işlerken maddesel gerçeklik kurallarını ihlal etmeyen azınlık bir grup vardır.

 

Bu grup diğer hasta olanlar gibi kafalarında, algıladıkları herşeye kattıkları bir boya veya katkı maddesi içermezler.

Dolayısıyla algıladıkları verileri işleyerek ortaya çıkarttıkları ürünler madde gerçekliğinin aynısı olur.

 

Bu saf, katışıksız ve temiz bir gerçekliklik algısıdır.

Herhangi bir teizm vb kavramla alakası yoktur.

 

 

Her GERÇEK, GÜÇLÜ Ateist; SAF, KATIŞIKSIZ VE TEMİZ BİR GERÇEKLİK ALGISINA SAHİPTİR.

 

Özellikle Ateizme yeni adım atmış genç arkadaşların kendilerinin HASTA TEİSTLER tarafından tanımlanan bir isimden ibaret olmadıklarını bilmeleri laızm.

 

Gerçek Güçlü Ateistler (SAF, KATIŞIKSIZ VE TEMİZ BİR GERÇEKLİK ALGISINA SAHİP BİREYLER) insan bilinçleri içerisinde aklı başında tek gruptur.

Gerçeklik algısı eksiksiz olan tek grupturlar.

 

Bunu koruyun.

Suni ahlaki baskılara aldanmayın.

 

Rahatsız birisinin ne kendisi ne de yaptığı eylemler herhangi bir değere sahip değildir.

Mevcut rahatsızların çok olduğu bir dünyada bunlar tarafından koyulan kanunlar ve hak anlayışları yanlıştır.

Etik anlayışları yanlıştır.

Özellikle Ateist olarak herhangi bir ahlaki yapı için ben de etik bilimine çok sarılmaya çalıştım.

Ancak o bilimi oluşturanların tamamı da rahatsızlardandır.

 

Çünkü Ateist algıda etik yoktur.

Empati vardır. Bilgi vardır.

Ve bilgi ile empati size gerçeği gösterir.

 

Bir insanın yanlış bir önermeyi doğal veya suni iletişim araçlarıyla yaymasına izin veren kurallar yanlıştır.

Ve yanlışın yaşama hakkı yoktur.

 

 

Kısaca,

 

Ateizm, gerçekliğin tek doğru algılanış şeklidir.

Hastalıklar içerisinden Tanrı gibi küçük bir detaya bağlı değildir.

 

 

Sayin ateist bakis;

 

Bu sizin anlattiginiz pozitif ateizm degildir. Siz bunu okyanus otesindeki pozitif ateiste anlatsaniz, size guler.

 

Bu sizin anlattiginiz Scientolojik urunlerin anlatimidir.

 

 

Ateist algida etik yoksa, nicin empati yapiyorsunuz? Uzlasmak egiliminde misiniz hasta addediklerinizle?

 

Empati ile antipatiyi karistiriyor olmayasiniz?

Link to comment
Share on other sites

Sayin ateist bakis;

 

Bu sizin anlattiginiz pozitif ateizm degildir. Siz bunu okyanus otesindeki pozitif ateiste anlatsaniz, size guler.

 

Bu sizin anlattiginiz Scientolojik urunlerin anlatimidir.

 

 

Ateist algida etik yoksa, nicin empati yapiyorsunuz? Uzlasmak egiliminde misiniz hasta addediklerinizle?

 

Empati ile antipatiyi karistiriyor olmayasiniz?

 

Bir zırvalamacı daha.

Scientolojik ürünlerin anlatımıymış.

 

Böyle bir şey yazdığına göre kesin olarak gerçekliği katışıksız şekilde algılayamıyorsun.

Scientolojik ürün demenden belli.

 

Bir çok yönlülük, bir çoktan seçmelilik temelli doğru yanlış tespit sistemi var sende.

 

 

Ayrıca Scientolojik ürün demişken.

Şu anda dünyada en etkin uyuşturucudan kurtarma terapisine onlar sahipler (Narconon)

 

 

Ayrıca Okyanus ötesindeki Ateistin Ateizminin referans alınması gerektiğini de nereden çıkarıyorsun?

 

 

"Sen haksızsın" deyiş tarzına bak yazıda yahu :)

 

İlk önce genel eğilimle uyuşmadığı, sonra tamamen tersi bir şey olduğu, sonra da aklı sıra yanlış anlanan bir bölümün gündeme taşınmaya çalışılması.

 

Geçeceksin bu işleri.

 

 

 

Empati simülasyondur.

Etik ise hazır klip.

 

Ayrıca mevcut etik ve estetik yaklaşımlarının tamamı algısı bozuk felsefeciler tarafından oluşturulmuştur.

 

Bilim temelli bir hazır klip oluşturulabilme ihtimali olsa da etraftaki kirlenmeden arındırmak imkansızdır.

Bu nedenle de etik yoktur ateizmde. Çünkü katışıksız bir etik yapmak zordur.

 

O nedenle iki tane unsur kullanılarak herkes kendi etiğini oluşturmalı.

 

 

Hastalarla uzlaşma olmaz.

Link to comment
Share on other sites

 

Bir zırvalamacı daha.

Scientolojik ürünlerin anlatımıymış.

 

 

 

Ayrıca Scientolojik ürün demişken.

Şu anda dünyada en etkin uyuşturucudan kurtarma terapisine onlar sahipler (Narconon)

 

 

 

Hastalarla uzlaşma olmaz.

 

 

Degil mi? Bu yuzden bilimsel/tibbi yollar dururken, en cok onlarin kurtarma terapisi onlarda..

 

Kendi sozunu kendi mesajinda curutmek de ayri bir zirvalama ornegi herhalde..

 

 

 

 

 

Ayrıca Okyanus ötesindeki Ateistin Ateizminin referans alınması gerektiğini de nereden çıkarıyorsun?

 

 

"Sen haksızsın" deyiş tarzına bak yazıda yahu :)

 

İlk önce genel eğilimle uyuşmadığı, sonra tamamen tersi bir şey olduğu, sonra da aklı sıra yanlış anlanan bir bölümün gündeme taşınmaya çalışılması.

 

Geçeceksin bu işleri.

 

 

 

Eh pek tabi ki alacaksiniz. Ki saga sola sen salaksin, sen aptalsin soylesin boylesin vari, bastirilmis gudulerinizi kusmayasiniz.

 

Once siz gececeksiniz bu isleri..

 

Ortamlara akmak icin ateist olmakla, ateist olmak arasinda hayli fark var.

Link to comment
Share on other sites

Degil mi? Bu yuzden bilimsel/tibbi yollar dururken, en cok onlarin kurtarma terapisi onlarda..

 

Kendi sozunu kendi mesajinda curutmek de ayri bir zirvalama ornegi herhalde..

 

Ne saçmaladığını bir anlasam cevap verebilirdim ama anlayamıyorum.

 

Eh pek tabi ki alacaksiniz. Ki saga sola sen salaksin, sen aptalsin soylesin boylesin vari, bastirilmis gudulerinizi kusmayasiniz.

 

Once siz gececeksiniz bu isleri..

 

Ortamlara akmak icin ateist olmakla, ateist olmak arasinda hayli fark var.

 

Bak burada yanlış anladığın bir nokta var.

 

Ben sağa sola mesnetsiz şeyler söylemem.

 

Eğer sana eşek demişsem emin ol ki bu senin eşekle aranda benzerlikler olduğundandır.

 

 

Bana böyle bir şey yazmadan önce sen ilk önce şunu cevapla kendi kendine:

 

- Sende değer verilecek ne var?

Nefes alıp vermen mi?

Yiyip içip sıçman mı?

Oksijen alıp karbondioksit vermen mi?

Ne var?

 

Yukarıdaki ilk yazından ne halt olduğunu gösterdin zaten.

Ben de senin zerre para etmez biri olduğuna karar verdim (ki bu karar da doğrudur)

 

Ayrıca kararımın sağlamasını gerçekliğe ve maddeye bakarak yaptım.

Gerçeklik ve madde bana "senin ne ölümünün, ne yaşamanın, ne de düşünmenin benim etrafımda bir yaprak bile kıpırdatmadığını gösteriyor.

Yani sen değersizsin.

 

Kaldı ki,

Saldırıyı başlatan sensin.

Yukarı çık bak.

Ben durduk yere gelip senin bir sözüne mesnetsiz, ipe sapa gelmez şeyler yazdım mı?

 

Aptallık işte.

Bilinç açıklığına engel olan neyse ondan kurtul.

Bu halinle beş para etmezsin.

 

 

Eeee?

Sorun ne o zaman?

 

Ukalalık yapmayacaksın.

 

Bilinen iyi niyet sınırlarını kendin isteyerek geçtin.

Sipariş veremezsin.

Link to comment
Share on other sites

Ne saçmaladığını bir anlasam cevap verebilirdim ama anlayamıyorum.

 

 

 

Bak burada yanlış anladığın bir nokta var.

 

Ben sağa sola mesnetsiz şeyler söylemem.

 

Eğer sana eşek demişsem emin ol ki bu senin eşekle aranda benzerlikler olduğundandır.

 

 

Bana böyle bir şey yazmadan önce sen ilk önce şunu cevapla kendi kendine:

 

- Sende değer verilecek ne var?

Nefes alıp vermen mi?

Yiyip içip sıçman mı?

Oksijen alıp karbondioksit vermen mi?

Ne var?

 

Yukarıdaki ilk yazından ne halt olduğunu gösterdin zaten.

Ben de senin zerre para etmez biri olduğuna karar verdim (ki bu karar da doğrudur)

 

Ayrıca kararımın sağlamasını gerçekliğe ve maddeye bakarak yaptım.

Gerçeklik ve madde bana "senin ne ölümünün, ne yaşamanın, ne de düşünmenin benim etrafımda bir yaprak bile kıpırdatmadığını gösteriyor.

Yani sen değersizsin.

 

Kaldı ki,

Saldırıyı başlatan sensin.

Yukarı çık bak.

Ben durduk yere gelip senin bir sözüne mesnetsiz, ipe sapa gelmez şeyler yazdım mı?

 

Aptallık işte.

Bilinç açıklığına engel olan neyse ondan kurtul.

Bu halinle beş para etmezsin.

 

 

Eeee?

Sorun ne o zaman?

 

Ukalalık yapmayacaksın.

 

Bilinen iyi niyet sınırlarını kendin isteyerek geçtin.

Sipariş veremezsin.

 

 

Sayin ateist bakis;

 

Siz bes para ettigimi mi dusunuyordunuz? Saf gerceklik ha? :)

 

Nicin saldiri olarak algiladiniz?

 

Baslik acip ateizmi anlatmak degil miydi derdiniz? Ben de yazdiklariniz hakkinda gorusumu yazdim. Size bu ateizm tanimi ile okyanus otesinde gulerler.

 

Bilinc acikliginizi sevsinler. Hangi bilinc acikligiymis o? 2x2=4 bilinc acikligimi? Bunu ifade ederken yaprak titriyor mu?

 

Tanriyi bana ispat edin diyen bilinc acikligimi?

 

Yoksa madde sebepli evrenin disina cikip deneyimleyen bilincler mi?

Link to comment
Share on other sites

Sayin ateist bakis;

 

Siz bes para ettigimi mi dusunuyordunuz? Saf gerceklik ha? :)

 

Nicin saldiri olarak algiladiniz?

 

Baslik acip ateizmi anlatmak degil miydi derdiniz? Ben de yazdiklariniz hakkinda gorusumu yazdim. Size bu ateizm tanimi ile okyanus otesinde gulerler.

 

Bilinc acikliginizi sevsinler. Hangi bilinc acikligiymis o? 2x2=4 bilinc acikligimi? Bunu ifade ederken yaprak titriyor mu?

 

Tanriyi bana ispat edin diyen bilinc acikligimi?

 

Yoksa madde sebepli evrenin disina cikip deneyimleyen bilincler mi?

 

Ben tanrıyı bana ispat edin demem.

Bu tür bir cümle kursam bile amacı ispat beklemek değil karşıdakini planlı olarak belirli bir yöne kanalize edip düşünmeye sevketmek amaçlı olabilir.

 

2x2 = 4 sonucunda bırak yaprağı, evrenin tüm noktaları titrer.

Gerçektir o.

Madde cinsinden olmayan ama madde ile aynı özelliklere sahip bir düşünce gerçekliğidir o.

 

 

5 para etmek demek, eğer ateizm açısından bakarsak, bilinci açık ve temiz olmak demek.

 

Baslik acip ateizmi anlatmak degil miydi derdiniz? Ben de yazdiklariniz hakkinda gorusumu yazdim. Size bu ateizm tanimi ile okyanus otesinde gulerler.

 

Ben ayrıca ateizm anlatmıyorum.

Yanlış anlatan ucubeleri düzeltiyorum.

 

Okyanus ötesinde şu anda kaka da yapıyorlardır. Onu da baz alalım, olur mu?

Okyanus ötesindekilerin çoğu agnostik.

 

Bir insan bilginin bilinemeyeceğini, emin olmanın kısıtlandığını rehber ediniyorsa o arızadır.

 

Oradaki ateistlerin hepsi agnostik.

 

Benim için başka bir rahatsız gruptan başka şey değil.

Link to comment
Share on other sites

Ben tanrıyı bana ispat edin demem.

Bu tür bir cümle kursam bile amacı ispat beklemek değil karşıdakini planlı olarak belirli bir yöne kanalize edip düşünmeye sevketmek amaçlı olabilir.

 

2x2 = 4 sonucunda bırak yaprağı, evrenin tüm noktaları titrer.

Gerçektir o.

Madde cinsinden olmayan ama madde ile aynı özelliklere sahip bir düşünce gerçekliğidir o.

 

 

5 para etmek demek, eğer ateizm açısından bakarsak, bilinci açık ve temiz olmak demek.

 

 

 

Ben ayrıca ateizm anlatmıyorum.

Yanlış anlatan ucubeleri düzeltiyorum.

 

Okyanus ötesinde şu anda kaka da yapıyorlardır. Onu da baz alalım, olur mu?

Okyanus ötesindekilerin çoğu agnostik.

 

Bir insan bilginin bilinemeyeceğini, emin olmanın kısıtlandığını rehber ediniyorsa o arızadır.

 

Oradaki ateistlerin hepsi agnostik.

 

Benim için başka bir rahatsız gruptan başka şey değil.

 

 

Sayin ateist bakis ;

 

Gercek ateist biri hicbir zaman var/yok(ispat) tartismasina girmez, bu yonde dusunceye de kanalize etmez, boylesi bir tartismaya girmenin mantiksizligini bilir zira..

 

Madde'nin gercek olusu ayri bir seydir, matematik ayri bir seydir.

 

Ikilik tabanda 2x2=4 durumu nedir, yaprak ne yapacak? Titresin mi titremesin mi?

 

Gercek degisir mi? Dusundur degisken olan.

 

Tabi okyanus otesinde kaka da yapiyorlar, ama yikamiyorlar genelde popolarini kagitla siliyorlar. Yerine gore, baz alacaksiniz tabi, ki her kaka yapanin poposunu yikadigini zannetmeyesiniz .

 

 

Siz ateizmi anlatmiyorsunuz, yanlis anlatan ucubeleri duzeltiyorsunuz. Guzel.. Sizin anlattiginizin dogru olduguna nasil kanaat getirecek insanlar? Bu ifade bayagi teist bakis acisi iceriyor.

 

 

Ateizm sizin tekelinizde midir?

Link to comment
Share on other sites

Sayin ateist bakis ;

 

Gercek ateist biri hicbir zaman var/yok(ispat) tartismasina girmez, bu yonde dusunceye de kanalize etmez, boylesi bir tartismaya girmenin mantiksizligini bilir zira..

 

1- Bu tartışmalara girmediğimi belirttim.

2- Yukarıda da belirttiğim gibi buna yönelik düşündürücü uyaran şeklinde bir katılım sergilerim. Sebebi de popülizm denilen etki artırma kavramının etkisizleştirilmesi.

Hiç cevap vermemek bazen sanrılıların üzerinizden daha fazla miktarda kişiyi hasta etmeleri anlamına gelir. Buna kayıtsız kalınamaz.

 

Yani buradan ekmek çıkaramazsın.

 

Madde'nin gercek olusu ayri bir seydir, matematik ayri bir seydir.

 

Ikilik tabanda 2x2=4 durumu nedir, yaprak ne yapacak? Titresin mi titremesin mi?

 

Ne saçmalıyorsun sen yahu?

Taban dediğin şey işlemin parçasıdır.

2x2'nin 4 ettiği tabanda (10luk taban) 2x2 işlemi başka sonuç vermez.

 

Ne anlatmaya çalışıyorsun ki? :)

 

ben diyorum 2x2=4

Sen diyorsun "ama bunun burasını böyle yaparsak 4 etmez ki" :)

Resmen art niyetli bir aptallık.

 

 

Gercek degisir mi? Dusundur degisken olan.

 

Gerçek değişmez.

Bu kadar.

 

Siz ateizmi anlatmiyorsunuz, yanlis anlatan ucubeleri duzeltiyorsunuz. Guzel.. Sizin anlattiginizin dogru olduguna nasil kanaat getirecek insanlar? Bu ifade bayagi teist bakis acisi iceriyor.

 

 

Ateizm sizin tekelinizde midir?

 

Diyelim ki gerçeklikte bir adet karınca şeklinde bir kalıp var.

Ve diyelim ki sen de o kalıptaki şekle uygun boyutlardaki bir karıncasın.

Karınca olmak senin tekelinde mi? - Evet

Karınca olmak ne demek karınca olmayanlar mı bilir yoksa sen mi? - Sen tabii ki.

 

Burada Mutlak Gerçeklik Algısından bahsediyoruz.

Yani gerçeklikte bulunan tüm öğelerdeki anlam, algı bozukluğu, rahatsızlık perdelerinin olmadığı saf ve katışıksız bir gerçeklik algısı düzeyinden.

 

E tabii ki bu en doğrusu ve tabiki benim tekelimde.

 

 

Esas sorulmaıs gerken soru;

 

Sen kendin rahatsız olduğun, hasta olduğun halde, kim oluyorsun ki doktora ilaç yazma çabasındasın?

 

Edit

 

Geliyorsun.

 

Ortaya hiçbir bilimsel karşıtlayıcı sunmadan ağzının ilerisine gerisine konuşuyorsun.

 

Ben binlerce mesaj yazmışım internette.

Buyur bul.

Mantığa, gerçekliğe aykırı olan yerleri alıntıla ve göster.

 

Okyanus ötesindekiler gülermiş, sıçarmış vs.

Bu mudur?

 

Rahatsızlar topluluğusunuz işte...

 

Model kopyalayıcılar.

Link to comment
Share on other sites

1- Bu tartışmalara girmediğimi belirttim.

2- Yukarıda da belirttiğim gibi buna yönelik düşündürücü uyaran şeklinde bir katılım sergilerim. Sebebi de popülizm denilen etki artırma kavramının etkisizleştirilmesi.

Hiç cevap vermemek bazen sanrılıların üzerinizden daha fazla miktarda kişiyi hasta etmeleri anlamına gelir. Buna kayıtsız kalınamaz.

 

Yani buradan ekmek çıkaramazsın.

 

 

 

Ne saçmalıyorsun sen yahu?

Taban dediğin şey işlemin parçasıdır.

2x2'nin 4 ettiği tabanda (10luk taban) 2x2 işlemi başka sonuç vermez.

 

Ne anlatmaya çalışıyorsun ki? :)

 

ben diyorum 2x2=4

Sen diyorsun "ama bunun burasını böyle yaparsak 4 etmez ki" :)

Resmen art niyetli bir aptallık.

 

 

 

 

Gerçek değişmez.

Bu kadar.

 

 

 

Diyelim ki gerçeklikte bir adet karınca şeklinde bir kalıp var.

Ve diyelim ki sen de o kalıptaki şekle uygun boyutlardaki bir karıncasın.

Karınca olmak senin tekelinde mi? - Evet

Karınca olmak ne demek karınca olmayanlar mı bilir yoksa sen mi? - Sen tabii ki.

 

Burada Mutlak Gerçeklik Algısından bahsediyoruz.

Yani gerçeklikte bulunan tüm öğelerdeki anlam, algı bozukluğu, rahatsızlık perdelerinin olmadığı saf ve katışıksız bir gerçeklik algısı düzeyinden.

 

E tabii ki bu en doğrusu ve tabiki benim tekelimde.

 

 

Esas sorulmaıs gerken soru;

 

Sen kendin rahatsız olduğun, hasta olduğun halde, kim oluyorsun ki doktora ilaç yazma çabasındasın?

 

Geliyorsun.

 

Ortaya hiçbir bilimsel karşıtlayıcı sunmadan ağzının ilerisine gerisine konuşuyorsun.

 

Ben binlerce mesaj yazmışım internette.

Buyur bul.

Mantığa, gerçekliğe aykırı olan yerleri alıntıla ve göster.

 

Okyanus ötesindekiler gülermiş, sıçarmış vs.

Bu mudur?

 

Rahatsızlar topluluğusunuz işte...

 

Model kopyalayıcılar.

 

 

Sayin akilli ateist bakis;

 

Medyum musunuz? Niyet okumalar filan????

 

 

Onluk taban secerseniz o sonucu bulursunuz, ya ikilik taban? Simdi onluk tabani gercek kilip 4'u buldugunuzdan , ikili sayi sistemini kaldirip cope mi atalim simdi sizin guzel hatiriniz icin? :)

 

Gercek nedir?

 

Mutlak gercek nedir?

 

O saf katisiksiz dediginiz gercegi, halvete giren musluman da bulabiliyor. Cunku kendi inancinda deger verdigi varlik mutlak gercek.

Adina tanri diyor, Allah diyor, Enel'Hak diyor. Ateist oldugunuzu iddia ediyorsunuz ama pek farkiniz yok inanir arkadaslardan..

 

Size kim verdi ki doktor payesini? :) Kendi kendinizi doktor mu ilan ettiniz? Bence budur model kopyacilik.

 

 

Pardon bilimsel birsey koydunuz mu ortaya? Scientolojik ürünler mi bilimsel saydiklariniz?

 

http://en.wikipedia.org/wiki/L._Ron_Hubbard

 

Bu adamin ortaya koydugu kitap mi, bilimsel diye bahsettiginiz? O halde bilime hic gerek yok. Dinlerde ayni islevi goren unsurlar mevcut..

 

 

Okyanus otesinde insanlar nasil kaka yapar derdine dusen sizsiniz. Ben degilim ki...? Baz alalim mi diye sordunuz, ben de yeri geldiginde alin ki tum insanlarin popolarini yikadigini zannetmeyesiniz.

Link to comment
Share on other sites

Medyum musunuz? Niyet okumalar filan????

 

Medyumlar olduğunu doğru kabul ediyorsun yani? :)

Bana da onlardan olup olmadığımı soruyorsun.

Sorunlusun sen.

Bu kesin.

 

Onluk taban secerseniz o sonucu bulursunuz, ya ikilik taban? Simdi onluk tabani gercek kilip 4'u buldugunuzdan , ikili sayi sistemini kaldirip cope mi atalim simdi sizin guzel hatiriniz icin? :)

 

Arkadaş.

Gereksiz ukalalalık yapma.

10'luk taban işlemin bir parçası.

4 ettiği işlemde ikilik tabanın işi yok.

İkilik tabanda da onluk tabanın işi yok.

 

"2x2 onluk tabanda 4 eder" işlemi mutlak doğrudur.

 

Senin burada yaptığın haylazlık.

 

Edit

Buna son ver.

Gercek nedir?

 

Mutlak gercek nedir?

 

İnsan bilinçlerinin çalışma şekilleri maddeden idealar üretme şeklindedir.

Bu çalışma şeklinin verdiği rahatsızlıktan dolayı gerçekliğin esas haliyle, üretilen ideadaki hali arasında farklar oluşur.

Gerçekliğin esas hali mutlak gerçektir.

 

Gerçek mutlak gerçek diye iki farklı terim yoktur.

Sadece herhangi bir rahatsızın da rahatsızlığı onun için gerçek olarak adlandırılabildiğinden, ben ayrım yapma gereği duydum.

Ok?

 

O saf katisiksiz dediginiz gercegi, halvete giren musluman da bulabiliyor. Cunku kendi inancinda deger verdigi varlik mutlak gercek.

Adina tanri diyor, Allah diyor, Enel'Hak diyor. Ateist oldugunuzu iddia ediyorsunuz ama pek farkiniz yok inanir arkadaslardan..

 

Bu palavra.

Müslüman bir hastadır.

Bulabildiği sonuçlar hastadır.

En bozuk ateist bile gerçeklikle olan ilişkide müslümana kıyasla katışıksız olarak adlandırılabilir.

 

 

Size kim verdi ki doktor payesini? :) Kendi kendinizi doktor mu ilan ettiniz? Bence budur model kopyacilik.

 

Sana diyorum ya.

Sen bilmediğin bir konu hakkında eşitlik arayışındasın.

Bakış açıları, tercihler, senin doğrun, benim doğrum gibi demokratik bir ortam peşindesin.

 

Böyle bir şey yok.

 

Gerçekler tartışılmaz.

"Su iki hidrojen ve bir oksijen atomundan oluşur"

Bitti.

Artık, bakış açısı, tercih, senin doğrun, benim doğrum, sana göre, bana göre vs hepsi öldü.

 

 

Bu bağlamda senle kıyaslandığında ben doktorum sen akıl hastası.

Çünkü senin gerçeklikle aranda perdeler olduğu apaçık belli.

 

 

Pardon bilimsel birsey koydunuz mu ortaya? Scientolojik ürünler mi bilimsel saydiklariniz?

 

Pardon bilimsel birsey koydunuz mu ortaya? Scientolojik ürünler mi bilimsel saydiklariniz?

 

http://en.wikipedia..../L._Ron_Hubbard

 

Bu adamin ortaya koydugu kitap mi, bilimsel diye bahsettiginiz? O halde bilime hic gerek yok. Dinlerde ayni islevi goren unsurlar mevcut..

 

 

Ortaya bilimsel şeyler koydum evet.

1- Homo sapiens insan türünün bilişsel olarak en az iki türe ayrıldığıyla ilgili bir bilimsel çalışmam var (yayınlı veya resmi değil henüz)

2- Ayrıca bir de toplum ve yönetim sistemi üzerinde de çalışıyorum.

 

Ama konumuz bilimsellik değil ki.

Bilimsel olmayan ne koydum ortaya dedim ben.

Akılla mantıkla çelişen ne var dedim?

 

Scientology konusuna gelince, bunu bir daha tekrarlama.

Popülizm yapma.

Scientolojistler de en az senin kadar hasta.

Bana bir o hasta grubundan bir bu hasta grubundan isim takmakla bir halt elde edemezsin.

 

 

 

Okyanus otesinde insanlar nasil kaka yapar derdine dusen sizsiniz. Ben degilim ki...? :) Baz alalim mi diye sordunuz, ben de yeri geldiginde alin ki tum insanlarin popolarini yikadigini zannetmeyesiniz.

 

Hayır.

Okyanus ötesindeki insanlar neyi nasıl yaparlar listesini tutan sensin.

Bak yukarıya?

Yazdıklaırn duruyor.

 

Güldüklerini, kaka yaptıklarını, yiyip içtiklerini referans alan sensin.

Benle ne alakası var konunun?

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now



×
×
  • Create New...