Jump to content

alpinçayırı

Üyeliği silinmiş kullanıcı
  • İçerik sayısı

    2.188
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    24

Everything posted by alpinçayırı

  1. @Emre_1974tr Hayır; İsa(Yeşua bar Yosef), Musa ile Harun'un yeğeni değildi. Yuşa(Yeşu ben Nun) ile İsa, Yehoşua ortak kökteş adına sahip olan tarihin farklı dönemlerinde yaşamış farklı kişilerdi. Tıpkı Muhammed'in Kur'an'da Meryemleri birbirine karıştırması gibi. Musa'nın kızkardeşi Miryam ile İsa'nın annesi Meryem arasında 1700 yıl var lakin İsa'nın misyonu Yuşa ile aynı: Yahudileri zor durumdan kurtarıp Vaad Edilmiş Topraklar'a ulaşmak. Gerçek tarihi İsa, Mitra gibi bir pagan tanrısı olmayıp bir hahamdı ve ikinci Yuşa'ydı lakin Yahudiler ona nankörlük edip İsa'yı Romalı savcı Pontius Pilates'e öldürttü(İNRİ). Kaldı ki İsa, yeni bir din ve kutsal kitap getirmemiştir; İncil, İsa'nın ölümünden yıllar sonra yazılmıştır. Hıristiyanlığın günümüzdeki hali ise önceleri Roma ajanı Tarsuslu Pavlus'un sinsice İseviliği dejenere etmesi daha sonraları 325 İznik Konsili'nde Roma İmparatoru Büyük (1.) Konstantin'in bütün dini ritüelleri Güneş Kültü temelli pagan bir din olan Mitracılığı Hıristiyanlık diye yutturmasıyla belirlenmiştir. Kur'an'da çok fazla tarihi hatalar var.
  2. Musa bin Meymun(Moşe ben Maymon/Moses Maimonides/Meymun oğlu Musa); 1135-1204 yılları arasında Endülüs'ün Cordoba(Kurtuba) şehrinde yaşamış bir Sefarad Yahudisi filozof, haham(rabbi) ve Talmud bilginiydi. İbn-i Meymun olarak da bilinen Musa bin Meymun, Orta Çağ'ın en önemli Yahudi düşünürlerinden birisiydi. Musa bin Meymun, Yahudilik'te birtakım düzenlemeler yapmıştır. Bu düzenlemelerin en ünlüsü Musa bin Meymun'un Tanrı hakkındaki 13 Amentüsü'dür ve 613 Mitsvot'tur. Aslında haham Musa bin Meymun'un dinde yaptığı reform, Aristoteles felsefesiyle Yahudiliği uzlaştırmaktı. Musa bin Meymun, Yahudiler arasında aynı Ezra(Üzeyir) gibi "ikinci Musa" olarak bilinir. İlgili linkler: 1) https://jewishunpacked.com/maimonides-the-philosopher-rabbi/ 2) https://www.turkiyeforumlari.net/konular/musa-ibn-meymun.70293/ 3) https://www.salom.com.tr/haber/109422/islamin-altin-caginda-yetisen-musa-ibn-meymun-maimonides-ve-iman-kurallari
  3. Şimon bar Yohay, Orta Çağ'da yaşamış Kabalacı bir hahamdı. İlgili linkler: 1) https://www.kabbalah.com/en/articles/rav-shimon-bar-yochai/ 2) https://www.thej.ca/2021/05/05/who-was-shimon-bar-yochai/ 3) https://www.myjewishlearning.com/article/rabbi-simeon-ben-yohai/
  4. alpinçayırı

    Rub el Hizb

    Rub el Hizb; İslam'ın yan sembolü olup 8 köşeli Arap yıldızıdır. İslami Rub el Hizb'in Yahudi Davut Yıldızı'ndan farkı, iki tane karenin iç içe geçmesinden oluşur ve ilgili şeklin içinden sekizgen çıkar. Rub el Hizb, "Selçuklu Yıldızı" olarak da bilinir. 8 köşeli Rub el Hizb, Müslümanlık'taki cennetin 8 kapısını ve Muhammed'in kalkanını simgeler.
  5. alpinçayırı

    Menora

    Menora, Yahudi dininin en eski ve asıl sembolü olup şekil olarak İslam'daki hilalle çok benzer. Menora, Musa'nın Tur Dağı'nda Yahweh ile konuşmaya giderken 'Yanan Çalı'yı simgeler. Menora(h), İsrail'in resmi devlet amblemi olup "Yedi Kollu Şamdan" olarak da bilinir. Hanuka Bayramı'nda 9 kollusu kullanılır. 9 kollu Yahudi şamdanına Hanukiya denir. Menorah ile Menarah(Minare), etimolojik olarak aynı kökten gelirler: Menorah-Menarah İlgili link: https://kuranilmi.blogspot.com/2021/09/menora-minare.html?m=1
  6. Dünya ve dinler tarihinin en önemli kişilerinden olan İsa(Jesus) ile Pavlus(Paul), her ne kadar Hıristiyanlığın olmazsa olmazları olsalar da daha dikkatli incelendiğinde Dünya görüşleri birbirinden oldukça farklıdır. Her şeyden önce Aziz Pavlus, hiçbir zaman Hz. İsa'nın gerçek bir havarisi değildi ve diğer gerçek havariler tarafından ona güvenilmemişti. Zafer Duygu; İsa, Pavlus ve İnciller kitabında bu acı gerçekleri anlatır. İşte, İsa ile Pavlus arasındaki büyük farklar: 1) İsa, Tanrı(Allah/Yahweh) merkezli bir öğretiyi vaaz etmiştir; Pavlus ise İsa Mesih merkezli bir öğretiyi. 2) İsa, kesin olarak Musa Şeriatı'nı(Halaha) onaylamıştır; Pavlus ise şeriatın kaldırıldığını iddia etmiştir. 3) İsa sadece Yahudi olanlarla ilgilenmiştir, Pavlus ise İseviliği Yahudi olmayanlara açmıştır. 4) İsa, kendisini asla Tanrı ile bir tutmamıştır; Pavlus, İsa'nın insan şekline giren bir Tanrı olduğunu iddia etmiştir yani İsa, tevhidi; Pavlus, teslisi savunmuştur. 5) Nasraniler, Roma karşıtı Mesiyanik ve monoteist bir ideolojiye sahipken yani İsa yoldaşlarıyla birlikte Roma otoritesine başkaldırmışken ve ardından çarmıha gerilmişken; Pavlus, Yahudilerce şirk şayılan Roma'nın pagan ideolojisini sinsice propoganda etmiştir. Pavlus'tan 300 yıl sonra 1. Konstantin, İznik Konsili'nde manipülasyon yaparak bütün Dünya'ya Mitracılığı Hıristiyanlık diye kakalamıştır yani gerçekte İsa, yeni bir din ve kutsal kitap getirmemiştir.
  7. alpinçayırı

    Hinduizm

    Hindistan'ın milli dinidir. Dünyada Hıristiyanlık ve İslam'dan sonra 3. Büyük dindir. Bu dinin özelliği ineğe taparlar. Nehirler, Hindular için kutsaldır. Kutsal metinleri Upanşiad'dır. Hindular da aynı Müslümanlar gibi hayvan sidiğinden şifa(!) ararlar.
  8. alpinçayırı

    Şamanizm

    Antik dönemde Altay halklarının(Türk, Moğol, Tunguz, Kore ve Japon) dini inanışı. Şamanizm, Türk'ün gerçek dini olup Tengricilik ile birbirlerine çok yakındırlar. Doğu kökenli Şamanizm'in Batı'daki karşılığı paganizmdir. Şamanizm'de bir kadın aynı erkekler gibi şaman olabilirdi. Şamanlar; doğaya, canlıya ve kadına çok büyük önem verirler. Şamanlar, Tanrı'ya ibadet yaparken müzik aletleriyle ibadet yaparlar. Günümüzde bu uygulama, Alevilerin cemevinde bağlama çalıp semah dönmesi olarak devam eder. Şaman öğretilerinde doğanın korunması esastır çünkü insan, doğadan üstün değil aksine diğer canlılar gibi doğanın bir parçasıdır. Şamanizm'in öz Türkçe karşılığı Kamcılık'tır. Ah keşke Türkler olarak kılıç zoruyla Arabın dini İslam'ı benimsemeseydik de şaman olarak kalsaydık şimdi her şey bambaşkaydı Günümüzde Şaman Türk geleneklerini en iyi yaşatan topluluk Alevilerdir dolayısıyla Alevi düşmanlığı, Türk düşmanlığıdır.. İlgili linkler: 1) http://tengriciturkiye.blogspot.com/2015/03/kam-saman-kimdir-slayt-gosterimi.html?m=1 2) https://tarihturklerdebaslar.wordpress.com/2016/04/08/kam-davulu-ve-uzerindeki-semboller/ 3) https://evrimagaci.org/samanizm-nedir-saman-veya-kam-figurunun-samanizmdeki-yeri-nedir-12594 4) https://tarihvearkeoloji.blogspot.com/2014/04/saman-kam.html?m=1 5) https://onedio.com/haber/samanlar-hakkinda-bilmeniz-gereken-13-sey-554146 6) https://altayli.net/samanizm-ve-eski-turk-dini.html 7) https://dinvemitoloji.com/2017/10/samanizm.html?m=1 😎 https://dinvemitoloji.com/2018/06/samanizmin-kokeni.html?m=1 9) Diamond Tema'dan "Türkler ve Şamanizm 1 - İnancın Doğuşu ve Ön Türkler" adlı video 11) Engin Deniz'in Denizin Ötesindeki Sesler yedek kanalından "Bütün Yönleriyle Tengri Dini" adlı video
  9. Aziz(Saint) Valentine, Roma İmparatorluğu'nda pagan bir rahip olup Sevgililer Günü'nü icat eden kişidir. Aziz Valentin'in anısına Sevgililer Günü'ne "St. Valentine's Day"(Aziz Valentin'in Günü) de denilir. İlgili linkler: 1) https://www.ctsbooks.org/real-story-saint-valentine/ 2) https://www.catholic.org/saints/saint.php?saint_id=159 3) https://www.carnivalarts.org.uk/post/who-was-saint-valentine 4) https://tele1.com.tr/iste-sevgililer-gununun-gercek-hikayesi-roma-imparatoru-ve-aziz-valentinein-idami-564755/amp/
  10. Sevgililer Günü; Yahudilerin değil, putperest Romalıların icadıdır. Roma İmparatorluğu'nda Aziz Valentine adlı pagan bir rahibin başlattığı gelenek, Sevgililer Günü olarak tarihe geçti. Tam tersi, asıl kitaplı semavi dinler, Yahudilerin icadıdır.
  11. alpinçayırı

    SJW

    SJW, Woke Culture ile birlikte Dünya'nın içine eden kangren oluşum. SJW'nin açılımı "Social Justice Warrior"dur. "Toplumsal Adalet Savaşçısı" anlamına gelir. Bu pembe götlüler yüzünden Avrupa, yavaş yavaş Ortadoğu'ya dönüşüyor çünkü bu SJW itleri, kafa kesen cihatçı canileri de "çok kültürlülük" olarak görüp onlara destek veriyorlar. SJW'ler, siyonist küreselcilerin bir kuklası olup sinema ve televizyon sektörünü ele geçirmişlerdir. Bu pisliklerin tez zamanda yok olmaları dileğiyle...
  12. alpinçayırı

    Ateist din

    Ateist din denirken "insan hayatının her alanına karışmayan", "şeriatsız(dini hukuku olmayan) din" anlamlarına gelir yani ateist dinlere göre insani ve toplumsal ilişkiler helal-haram, tövbe anlayışıyla değil de utanma ve ahlak, vicdan anlayışıyla yürür. Örneğin Hıristiyanlık, Uzak Doğu Dinleri, Tengricilik vs. Bu dinlerin temel özelliği şeriatı olmadığı ya da çok katı dini kuralları olmadığı için çağa ayak uydururlar, dinamiktirler. İslam ve Yahudilik gibi asıl Orta Doğu dinleri ise şeriatları ve çok katı dini kuralları vardır, durağandır, değişen çağa ayak uyduramazlar. Yoksa ateizm, bütün dinlere ve Tanrılara karşıdır.
  13. alpinçayırı

    Budizm

    Budizm, ilkin Hindistan'da ortaya çıkmış olup Budizm'in kurucusu Buddha'dır. En çok yayılırlığını Çin, Moğolistan, Kore, Japonya, Vietnam gibi ülkelerde kök salmıştır. Buda'nın doktrinine Pali dilinde "Dhamma" denilmektedir. O, ulaştığı hayat kanununu ilan ettiğinde verdiği ilk vaazını "kanun tekerleğini döndürmek" şeklinde açıklamıştır. Budizm, ateist bir dindir yani şeriatı olmayan bir dindir. Budizm'de Tanrı inancı ise belli değildir ve semavi dinlerin aksine kölelik-cariyelik bu dinde yoktur ve kadın-erkek eşitliği vardır. Kadınlarla erkekler tapınakta yan yana, bir arada ibadet ederler. Bilgiye Zen ile, yani kendine dönerek ulaşacağını ileri süren inanç. Kurban kesmek bu dinde yasaktır. Bir ara Moğol İmparatorluğu'nda bu din popülerdi.(Cengiz Han, Kubilay Han, Yuan Hanedanlığı) İlgili linkler: 1) https://dinvemitoloji.com/2017/08/budizm-nedir.html?m=1 2) https://dinvemitoloji.com/2021/01/budizm-ve-bodhisattva.html?m=1 3) https://dunyaatlasi.com/budizm-nedir/amp/ 4) https://dmy.info/budizm-nedir/ 5) https://ozhanozturk.com/2018/03/11/budist-mitolojisi/amp/ 6) https://dunyadinleri.com/dunya-dinleri/budizm-kavramlari/oku_budizmde-temel-ahlak-kurallarinin-temeli-bes-ilke
  14. Amr bin Hişam veya Müslümanlarca bilinen adıyla Ebu Cehil(?), Mekke'nin eski liderlerinden birisiydi. Hişam oğlu Amr, Müslümanlara karşıt olan davranışlarıyla tanınmıştır. Amr'ın bir diğer lakabı da "Bilgeliğin Babası" anlamına gelen Ebu'l Hakem'di. Amr bin Hişam'ın tek suçu Museviliğin bir başka varyantı/kopyası olan Müslümanlığa inanmamasıydı, inanmak zorunda da değildi. Söyleyin bakalım; kimmiş âlim, kimmiş cahil olan?
  15. Zerdüştlük, günümüzden 7000 yıl önce İranlı Zerdüşt tarafından kurulan, İranlıların İslam öncesi eski ve gerçek inancıdır. Ayrıca Kürtler ve Zazalar da İrani halklar oldukları için Zerdüştlük, onların da eski ve asıl dinidir. Zerdüştlük(Mecusilik), dünyanın en eski tektanrılı dinidir. Tektanrıcılık, Miraç, Sırat-Cinvat köprüsü, abdest ve namaz, kıble gibi şeyler semavi dinlerin üzerinde etkilidir. Zerdüştler(Mecusiler) sanıldığı gibi ateşe tapmazlar, ateşi kutsal olarak görürler ve tek tanrıları Ahura Mazda'ya taparlar. Halife Ömer'in 642'de İran'ı işgal etmesinden sonra Zerdüştler, Hindistan'a göç ederler.
  16. @somebody Tek tanrıcılık(tevhid/monoteizm), gücün tek bir elde toplanmasını temsil eder yani güçler birliği. Güçler birliğinin olduğu yerde demokrasi olmaz, tek seslilik olur. Nasıl ki siyasette bütün yetkileri tek bir insana vermek doğru değilse yine aynı şekilde tek bir Tanrı'ya vermek de doğru değildir. Tek tanrıcılık, ahlaki anlamda da kötüdür çünkü tövbe(teşuva) ile şirk dışındaki -kul hakkı dahil- bütün günahların Tanrı tarafından affedileceği inancı, insana her türlü pisliği yaptırır. Ayrıca tevhid, sosyolojik olarak Tek Kutuplu Dünya'yı simgeler yani kartelcilik, tekelcilik. Tek tanrılı dinler, feodal tarım toplumunun ataerkil zihniyetini yansıtan son derece kapitalist dinlerdir çünkü çölün felsefesinde insanın çıkarları önemlidir; doğaya değer verilmez bunun içindir ki Tanrı, doğadan ayrı bir varlıktır. Sadaka(Tsedeka) adı altında yoksulluk, ilahi kılıfla kutsanır. Nereden nereye: Tanrılarıyla dalga geçen pagan antik Yunanlılardan Tanrı için adam öldüren tevhidçi bağnaz tetikçilere... Tektanrıcılık denilen meretle insanlık, gerileyerek çok şey kaybetti. "Kültürümüzün kalbindeki ağza alınmayacak en büyük kötülük, monoteizmdir. 'Eski Ahit' olarak bilinen barbar bir Tunç Çağı metninden üç insanlık karşıtı din meydana çıkmıştır: Yahudilik, İsevilik ve İslam. Bunlar, göktanrılı dinlerdir ve tamamen ataerkildirler. Tanrı, gücü her şeye yeten 'baba'dır. Bunun sonucunda, Gök Tanrı ve onun dünyevi erkek elçileri, insanlığa sundukları kadın nefretiyle 4000 yıldır bu diyarlardaki kadınlara eziyet etmişlerdir." Gore Vidal
  17. Kuran'ın Maide suresi 51’inci Ayeti'nde geçen saçma sapan, absürt, akıl ve mantık dışı bir ayetidir. Bir kere akıl ve mantıkla bu olayı yorumlarsak, tarihin hiçbir döneminde Yahudiler ve Hıristiyanlar birbirlerinin asla dostu olmamıştır tam tersine düşmanlarıdırlar. Eğer gerçekten öyle bir şey olsaydı tarihte Hristiyanlar tarafından Yahudilere antisemitizm yapılmazdı. Modern yüzyılın başlangıcı 19. Yüzyıl'a kadar, Yahudilerle Müslümanların herhangi bir sorunu yoktu tam tersine Hıristiyanlığa karşı işbirliği vardı. Her iki dinin(Yahudilik-Müslümanlık) de son derece katı ve saldırgan olduğu gerçeğini baz alırsak; kaldı ki Yahudilik ve Müslümanlığın gerek dünya görüşü gerekse teolojik yorumları birbirleriyle asla çatışmaz ve aralarında ufak tefek ayrılıklar hariç derin/köklü ayrılıklar olmaz. İsrail-Filistin çatışması dinin değil, modern çağın getirisi olan seküler milliyetçiliğin bir ürünüdür. Hıristiyanlığın diğer ikisinden farklı olmasının sebebi Ortadoğu'nun Semitik kültürü yerine Avrupa'nın Helenistik kültüründen etkilenmiş olmasıdır. Zaten gerçekte Hıristiyanlık diye bir din yoktur, günümüzdeki Hıristiyanlık uygulamaları ve teolojisi bakımından Roma dinidir, İsa da tarihte yaşamış bir Yahudi'dir. İlgili link: https://turandursun.com/kose-yazarlarimiz/nevzat-altintas/863-filistin-srail-catmas-bir-din-catmas-mdr Maide 51: "Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez." Elmalılı Hamdi Yazır Meali Bakara 113: "Yahudiler 'Hıristiyanlar bir temel üzerinde değil' dediler, Hıristiyanlar da 'Yahudiler bir temel üzerinde değil' dediler; oysa onlar Kitaplarını da okuyorlar. Bilgisizler de tıpkı onların söylediklerini söylemiştir. Allah, kıyamet günü, anlaşmazlığa düştükleri şeylerde onların arasında hüküm verecektir." Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://www.kuranmeali.com
  18. Bu konu, semavi dinlerin yumuşak karın ağrısıdır. İslamcılara göre Tevrat ve İncil'i Allah göndermiştir fakat insanlar bunları zamanla değiştirmiştir(!). Kur'an ise hiç bozulmamıştır(!); yersen... Ayrıca İsa yaşarken elinde İncil yoktu, Tevrat vardı ve İsa'nın (Jesus) kendisi de bir Yahudiydi; üstüne üstlük İsa peygamber yaşarken ortada 'Hristiyanlık' diye Yahudilikten ayrı bir din de yoktu. İsa ve havarileri, çevresinde 'Nasraniler' diye bir Yahudi cemaati olarak bilinirlerdi, İsevilik/Nasranilik hareketi de Roma karşıtı reformist bir Yahudi/Musevi hareketiydi ve öğretilerini de Yahudi olmayanlara açmazlardı. İncil, İsa'nın çarmıhta öldürülmesinden çok sonra yazıldı. Herşeye gücü yeten Allah, kendi kitabının bozulmasına nasıl izin veriyor? Nereden bakarsanız yalan, saçmalık ve zırvalık. Tanrı, kitap göndermişse bile bu asla tahrif edilemez. Mesela ben, Tevrat'ın bozulduğunu hiç düşünmüyorum çünkü barışçıl üsluplu İncil'in aksine Tevrat ta aynı Kur'an gibi vahşi, çirkef ve barbar bir kitaptır; içinde bolca şiddet barındırır.
  19. Kur'an, her konuda olduğu gibi bu konuda da derin bir çelişki içindedir. Bir ayetinde öyle, diğer ayetinde böyle, bu durumu açıklarlar şöyle, artık işine nasıl gelirse. Şuna bak, Allah sanki kendi yarattığı kulun özelliklerini bilmiyormuş gibi bir de dalga geçer gibi bu konuda soru soruyor. Buradaki absürtlüğe ve tuhaflığa bakar mısınız? Eyyy Allah; dine göre insanı zaten yaratan sensin daha niye bir de sanki bu durumu sen yapmamışsın gibi böylesine tuhaf bir soru soruyorsun? Bir Tanrı'ya bu tip hareketler yakışır mı? Yakışmaz. Gel de inan şimdi bu saçmalıklara.. Yunus 99: "Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde kim varsa hepsi toptan iman ederlerdi. O halde insanları hep mümin olsunlar diye sen mi zorlayacaksın?" Elmalılı Hamdi Yazır Meali İnşikak 19-21: "Böyleyken, onlar acaba niçin iman etmezler? Kendilerine Kur'ân okununca secde de etmezler?" Bayraktar Bayraklı Meali Kaynak: https://kuranmeali.com
  20. alpinçayırı

    Parakletos

    Parakletos, İncil'de geçen Paraklit'in Yunanca orijinalidir. "kurtarıcı", "yardımcı" anlamlarına gelir. Paraklit, İslam'a göre Muhammed'i simgelese de gerçekte Kutsal Ruh'u simgeler. Parakletos'un Arapça karşılığı Faraklit'tir.
  21. alpinçayırı

    Hristotokos

    Hristotokos; Yunanca "Mesih'in Annesi" anlamına gelen, Nesturi kiliselerinin Hz. Meryem için kullandığı dini sıfattır ve "Tanrı'nın Annesi" anlamına gelen Theotokos'un zıttıdır. Hristokos, Bizans'ın(Doğu Roma) başkenti İstanbul'un eski patriği Nestorius'un fikirlerinden oluşan Nesturiliğin terimlerinden birisidir. Nestorius'a göre İsa'ya 30 yaşındayken Tanrı tarafından kelam inmiş, ancak o zamandan sonra insan ve Tanrı karakterlerini taşıdığını, Meryem'in, Tanrı olan İsa'nın değil, insan olan İsa'nın annesi olduğunu söylemiş ve dolayısıyla da, Meryem'e "Tanrı'nın Annesi"(Theotokos) denmesine karşı çıkmış ve Tanrı'nın doğurulamayacağını, doğurulmadığını belirtmiştir. Nestorius'a göre İsa'nın insani kimliği ile tanrısal kimliği birbirinden ayrıdır; bu nedenle Nestorius öğretisi bazı kaynaklarda diofizit(iki tabiatçı) olarak adlandırılır. Bu görüşe göre çarmıha gerilirken tanrısal tabiat İsa'dan ayrılmış, sadece insan olan İsa acı çekmiş, çektiği acılar Tanrı olan İsa'ya dokunmamıştır. Bu durum, Kuran'daki Maide Suresi 116. ayette şöyle belirtilir: "Allah, kıyamet günü şöyle diyecek: 'Ey meryem oğlu İsa! Sen mi insanlara, Allah’ı bırakarak beni ve anamı iki ilâh edinin, dedin?'” diye 325 İznik Konsili'nde Roma'nın Helenistik paganizmiyle şekillendirdiği günümüzdeki teslisçi Hıristiyanlığa karşı sert bir reddiye vardır. Hristotokos'un Yunanca etimolojisi ''Hristo(Mesih)+Tokos(Anne)''tur.(Mother of Christ, Mesih'in Annesi) Yani kısacası Hristotokos'un mantığı şudur: Bu akımın kurucusu ve savunucusu olan Nestor'a göre Meryem; Tanrı olan İsa'nın değil, insan olan İsa'nın annesidir. Tanrı birdir, tektir, doğrulmamıştır ve doğurmamıştır Dolayısıyla Tanrı'nın annesi ve babası diye bir şey olamaz. Tanrı, ezeli ve ebedidir ve tektir, biriciktir. İlgili link: https://www.britannica.com/topic/Christotokos
  22. alpinçayırı

    Mater Dei

    Latince "Tanrı'nın Annesi" anlamına gelen bir sözcük. Latin(Roma) kültürünün şekillendirdiği Katolik kiliselerinin dualarında kullanılır. Bu söz, Hz. Meryem'e sözlenmiş bir sözdür. Yunan(Helen/Grek) kültürünün şekillendirdiği Ortodoks kilisesindeki eş anlamlısı Theotokos'tur. Bilindiği üzere Hıristiyanlık'ta İsa hem Tanrı'nın oğlu ve aynı zamanda Tanrı'dır dolayısıyla buradan İsa=Tanrı anlamı çıkmaktadır. Latince etimolojisinde Mater(İngilizcesi Mother)-anne, Dei(Latin dillerinde Dios) ise Tanrı anlamına gelir.
  23. alpinçayırı

    Theotokos

    Yunanca "Tanrı'nın Annesi", "Tanrı Doğuran" anlamlarına gelen ve Meryem Ana için kullanılan bir sözcük. Ortodoks kiliselerinde kullanılır. Efes ve Kadıköy Konsilleri'nden sonra Hz. Meryem'e bu unvan verilmiştir. Theotokos'un etimolojisi "theos+tokos"[Mother of God-Tanrı'nın(İsa) Annesi] olup Latince eş anlamlısı ve Katolik Kilisesi'ndeki karşılığı ise Mater Dei'dir. Zıttı ise Hristotokos'tur. İlgili link: https://www.britannica.com/topic/Theotokos
  24. alpinçayırı

    Monofizit

    Anti Chalkedon(Kadıköy Karşıtı) kiliseler olan Ermeni, Süryani ve Mısır Koptik(Kıpti) kiliseleri, 451 Kadıköy Konsili'nde diofizit Konstantinopolis(İstanbul) patrikliğinden ayrıldı, bunlara monofizit denildi.
  25. alpinçayırı

    Diofizit

    Diofizit, Nestorius'un savunuculuğunu yaptığı bir Hıristiyan görüşü olup monofizitin zıttıdır. Bu görüşe göre: İsa'ya 30 yaşındayken kelam'ın indiği, O zamana kadar Meryem'in doğan İsa'nın saf ve günahsız bir insan olduğu, Tanrılık vasfının ancak kelam geldikten sonra meydana geldiğini ve ancak o zamandan sonra hem insan hem de Tanrı karakterlerinin her ikisini de taşıdığı, Meryem'in; Tanrı olan İsa'nın değil, insan olan İsa'nın annesi olduğu kabul edilir. dolayısıyla bu görüşe göre Meryem; "Tanrı'nın annesi"(Theotokos/Mater Dei) değildir, Mesih İsa'nın annesidir(Hristotokos). Tanrı doğurulamaz dolayısıyla da oğul Hz. İsa, baba Tanrı ile aynı özden olamaz. Ancak Kelam'ın gelmesinden sonra İsa'da hem insansal, hem de tanrısal bir arada var olmuş, İsa hem Tanrı hem de insan olmuştur. İsa kelamın gelmesinden sonra bu iki tabiatı da taşır(diofizit). Bu görüşe göre çarmıha gerilirken tanrısal tabiat, İsa'dan ayrılmış sadece insan olan İsa acı çekmiş, çektiği acılar Tanrı olan İsa'ya dokunmamıştır. Bu görüşleri Roma(Latin) ve Yunan(Bizans/Helen/Grek) kiliseleri kabul etmemişler, 431 yılında toplanan 1. Efes Konsili'nce reddedilmiş ancak Nestorius aforoz edilmemiş, sadece görevden alınmıştır. Faaliyetlerine devam eden Nestorius güçlenmeye başlayınca MS 449 yılında Efes'te toplanan 2. Efes Konsili'nde alınan kararla Nestorius aforoz edilmiş ve sonuç olarak Nestorius'un görüşlerinin savunanlar kendi özel kiliselerini kurmuşlardır.
×
×
  • Create New...