Kovulmuş Üye
-
İçerik sayısı
3.653 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
187
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by Kovulmuş Üye
-
Zamanlamanın aynı olması herşeyi açıklamaz ki. Aynı anda meydana gelen bir çok doğa olayı da var. Şunu anlamaya çalışıyorum, okyanusun trilyonlarca ton suyunu çekebilen bir etki neden Karadeniz'e etkisi az oluyor. Kütlesi büyük olanın hareketi daha zor olmalıdır. Çünkü kuvvet dengesini bozmak daha zor. Kütlesi büyük olan okyanuslar aynı zamanda dünya tarafından daha güçlü çekiliyorlar. Ayın çekim gücü onları nasıl sürüklüyor. Havayı çekse anlayacağım çünkü hava dünya çekiminiden daha az etkilenir. Ayın çekimine girme olasılığı daha fazla.
-
Ama konu hacim değil ki .
-
Isınmayla şişme demedim zaten. Isı nedeniyle genleşme farkı dedim. Suyu ittiren soğuk suyun hareketi de olabilir, magmanın hareketi de olabilir. Yoğunluk farkları da olabilir. Dünyanın homojen olmayan yapısından kaynaklı momentum değişimleri de olabilir. Gelgit dediğin gibi olsaydı dünyanın hep belli noktalarında oluşmazdı. Karadeniz'de niye yok? Dünyaya çekim etkisi daha büyük olan başka gök cisimleri de var. En başta güneş.
-
Buradan nasıl anlam çıkaracağız? Elbette dünya ve güneş sistemi birbiri içinde dengede duruyor.
-
Ağırlık göreceli bir şey. Kütle ise sadece eşit kollu terazide ölçülür o da mutlak anlamda hesaplamaz. Referans kütleye göre hesaplanır Gelgit olayının daha çok dünyanın yer kabuğu hareketleri ile bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Örneğin hergün dünyanın bir tarafı ısınıp bir tarafı soğuyor dolayısıyla genleşme farkı gelgit olayını daha çok tetikler gibi. Ay ile bu kadar bağlantılı olması için dünyanın ay çevresinde dönüyor opması gerekir.
-
Uzayda ağırlık diye bir kavram yok. Kütle ise ölçülemeyen bir durum. Yani eşit kollu teraziye ay ve dünyayı koymak gerek. Ay üzerinde bize uyguladığı çekimden anlayabiliriz belki. O zaman diyelim ki kütlesi düyanın 1/6 sı . Dünyanın 3/4 ü sudur . Ama gelgit sadece bir bölgede oluyor. Etkilediği su kütlesi yine de kendi kütlesinden fazla. Sudan daha akışkan hava var. Onu çekmiyor. Sürtünmesi daha yüksek olan suyu çekiyor.
-
Fikri olan var mı
-
Amaç ısıtıcı çalıştırmak değil ki , enerji üretmek. Bu yüzden tüketimi yüksek bir cihazla kıyaslamak yanlış olur. Ayakkabının altına konan küçük bir cihazla bile yürürken telefonun şarj eder geceleğinde el fenerini çalıştırabilirsin.
-
0.021 kwh x 100000 = 2100 kwh yapar sadece 5 dk lık bir çabalama ile. Cezaevindeki 100000 kişinin bunu hergün 5 dk yaptığını varsayarak hesap ortada. Zaten amaç enerjinin o kadar da kolay üretilmediğini anlatmak. Bir de köprü , tarihi eser , bina dış aydınlatmalarının gece kapatılması gerekir Hiçbir faydası yok sadece görsel
-
Evet bu borcu şavaş yada iç karışıklık ile silmeyi göze alamazlar. Borcu tahsil edebilecekleri bir muhatapları olması gerekiyor. Bakınız eğer dış güçler akp yi gözden çıkardıysa PKK nın suskunluğu buna delildir. RTE bir karışıklık ile yönetimi bırakmak istemediği için dün gitti ırakı bombaladı. Orada hem IŞİD hem PKK sempatizanları öldü. Dolayısıyla misilleme yapmaları gerekir normal şartlarda. Ama bekleyip göreceğiz seçime kadar hiçbir cevap gelmezse vay Recebimin haline. Seçimden sonra sıraya koyalar yeminlen. Eğer misilleme gelirse tam istediği gerçekleşir ve ohali devreye sokar.
-
https://mobile.twitter.com/odatv/status/1539612059394088964 Gitmek zor birşey ama zor olmadığını gösterelim. Tayyip Erdoğan ; ne demek canım zor olmadığını göstereceğiz.
-
https://m.youtube.com/watch?v=VDIdyGderwI Gemi var gemicik var. Kadir çöpdemirin güzel sorusuna karşı cevap vermeye çalışıyor.
-
https://m.youtube.com/watch?v=yJQ3m9lKk6Q Mehmet Ali Birand ile konuşmasında 11 dk önce söylediğini inkar eden Tayyip Erdoğan
-
Kavak siyasiforum da iğneci senmiydin? O forum kapandı ama eskiden takılırdım
-
Türkiye'de yediden yetmişe amsalak erkek çok olduğu için kadın algısı da salakça şeylerin üzerine çıkamıyor.
-
Doktor , pilot , kaptan lisansı olanları kolayca alıyorlar. Green kart piyango değil ama çıktığı gibi seni buyur etmiyorlar. Güvenlik soruşturmasına takılırsan vize vermiyorlar. Paran varsa herşeyi yaparsın sam amcanın ülkesinde Aileni riske atmak istiyorsan Türkiye'de faşist bir uygulamaya karşı aktivist ol. Sonra zaten karakol gözaltı tehdit gibi olayları gelecektir. Bunları delil olarak gösterip istediğin ülkeye iltaca edebilirsin. Tabiki geri gelmemek şartı var. Yada sanatçı ol. El sanatçısı , lisanslı olmak şartıyla alım yaparlar. Türkiye'de bir yabancı kadın ayarlayıp güzel çirkin demeden vede kimin ne olduğunu anlamadan evlenip gidebilirsin. Karşına mafya da çıkabilir. İşçi alımlarını takip edip sıvacı boyacı marangoz fayans ustası elektrik su tesisat ustası gibi alanlarda sertifikan varsa alırlar. Yada bir cemaate girip onların aracılığıyla kolayca gidersin. Çünkü hepsinin para kasası yurtdışında. Eğitim adında yurtdışına adam kaçıranlar var. Para ödüyorsun ama sağlam güvendiğin biri olmalı. Sana iş ve çalışma iznini de çıkartıyorlar. Oralarda da rüşvet alan memurlar var hamdolsun. Tır ehliyeti alıp da gidebilirsin. Avrupa'dan davet alıp da üç aylık vize ile gidebilirsin. Oradaki tanıdık mütayit birinin tesisat ustası olarak çalışır sonra kendi yoluna bakabilirsin. Boş adamı kimse almaz. Pardon Türkiye hariç diyecektim.
-
Eğer bir devlet silahlı terör cemaatlerini bırakıp aliexpressden sipariş vereni takip listesine alıyorsa terörist kendisidir. Eğer bir devlet kara para aklayanı değil de vergisini ödeyemeyen esnafı takipe alıyorsa terörist kendisidir. Eğer bir devlet kendi vatandaşına verdiği sağlık hizmetinden daha fazlasını mülteciye veriyorsa terörist kendisidir. Eğer bir devlet rüşvetçi memurunu koruyorsa terörist kendisidir. Böyle bir devlet elbette yok ama olursa aklınızda bulunsun diye yazdım. Bütün devletler insanları çok severler ve onların iyiliği için eğitimleri için çalışırlar. Çünkü insanların çoğu çok iyi olduğundan devletler de iyi olmak zorunda elbet.
-
Sadece ülke içinde değil dünyanın her tarafınavyardım toplayan çeteler var. Dinli dinsiz farketmiyor. Ayıp demek fazla gelir bunlar utanmıyorlar. Sömürüye karşı sesini çıkarmayan hiçbir derneğin masallarına inanmıyorum.
-
Bu kadar yardım derneğinin olduğu bir ülkede fakirlik bitmiyor cahillik sonu gelmiyorsa sorgulanması gereken kendileridir. Demek ki bu paralar yerine ulaşmıyor amacı dışında kullanılıyor. Birkaç küçük gösteriden öteye geçmiyor. Devletin asli vazifesini yardım dernekleri üstlendiyse verilen vergiler nereye gidiyor. Devlet vazifesini yerine getiriyorsa yardım dernekleri paraları ne yapıyor? Bugüne kadar toplanan paralarla dünyada aç ve eğitimsiz kimse kalmazdı. Ama sonu gelmiyor. Sürekli bir sefalet resimleri ile hastalık lösemi sma gibi duygu sömürüleriyle para toplanıyor. Bunlar devletin görevi değil mi? Vergilerle bu iş yapılamıyorsa dernekler mi yapacak bu işi? Ben inanmıyorum ve asla bir kuruş kaptırmamaya çalışıyorum. Evet kaptırmamaya çalışıyorum.. Hepsinin nereye gittiği meçhul o yüzden sıkıntısı olan bu sorunu muhatabıyla çözsün. Aç mı kaldı , hastalığı tedavi olmadı mı gitsin muhatabıyla konuşsun. Dilencilik yapmasın.
-
Dışkı yöntemini deneyenler hayvanlardan esinlenmiş olabilir. Çünkü kara hayvanlarının çoğu birbirinin götünü koklar veya her sıçtığında kendi dışkısını koklar. Belki de kokudan ne kadar sağlıklı olup olmadığını anlayabiliyorlardır. Canlıların neredeyse hepsi birbirinin dışkısıyla besleniyor. Yediğimiz meyveler de bitkilerin dışkısıdır. Bitkiler de hayvan dışkısıyla büyüyor. Bakteri dışkıları da mayalamada kullanılıyor. Bir tek et obur canlılar dışkı yemiyorlar. Ama benim fikrim şu ki , hemcinsin dışkısını yemem..
-
Kitle imha silahı bulmuş . Fenil siyano metan türevi. Adam eczacı ama buldum dediği şey her derde deva🥺 O yıllarda Almanya'da hitlerden kaçan bir çok yahudi profesör Türkiye'ye sığındı. Atatürk sayesinde beş altı yıl da olsa Türkiye'de üniversitelerde eğitim verebildiler. Sonra İnönü döneminde o meşhuuur ceeehaaapeeee vekilleri yüzünden hepsi abede ye iltica ettiler. Ceehaaapeee nin ülkeye verdiği en büyük zarar budur. Kusura bakmasınlar hep başkasının kıçına bakıyorlar dönüp de biraz kendi kıçlarına baksınlar. Neyse konu ile alakalı değil ama hatırlatmakta fayda gördüm.
-
Başkası için çalışmak, kendi işini yapmak, en güzeli çalışmamak
Kovulmuş Üye replied to Martin Eden's konu in Ekonomi
Zamanında Türkiye'de yabancı şirketlerde de çalışmıştım. Sadece dil bilmek yetiyor. Gerisini zaten dış ülkedeki merkezleri yada ortakları hallediyor. Yani kaliteyi üretmiyorlar pazarlıyorlardı. Bu yüzden nitelikli olmak orada da işe yaramıyordu. Sadece yabancı dil ile iletişim yapmak yeterliydi. Türkiye'de kalite üreten firma çok çok az. Zaten isteğe göre iş üretmek gerek. Kalite istenmiyorsa yapmamak gerek. Ben de bilgi ve tecrübemi başkasına kullandırmama kararı aldım. Kendi işimi yapıyorum. Kimseye mesleğime ilgili fikir vermiyorum. Hele yabancı şirketlere hiç❗ -
Altılı masa konsorsiyumdur. Koalisyon olarak algılamak yanlış olur. Ülkenin batmasını istemeyen alacaklıların , alacaklarını tahsil edebilmeleri için ülkenin çöpçülüğü görevini yükledikleri bir oluşumdur. Çünkü akp den sonrası varsa eğer hiç kimse bu pisliğin altında kalarak kendi adını karalamak istemez. Bu yüzden alakalı alakasız kim varsa bir masaya toplayıp oluşan tepkileri dağıtmak ve zaman kazanmak için yapılmıştır. Geçmişte Kemal derviş politikaları adı altında kemal derviş sömürgecilerin adına kendini feda etmişti. Şimdiki durumda yine arka planda alacaklıların isteğini yerine getirebilmek için borçluyla alacaklıyı uzlaştıracak bir konsorsiyum kurulmuştur. Çünkü hiçbir parti akp dahil hiçbiri bu sistemi tek başına düze çıkaramaz.
-
Başkası için çalışmak, kendi işini yapmak, en güzeli çalışmamak
Kovulmuş Üye replied to Martin Eden's konu in Ekonomi
Ülkenin yöneticileri neyse ülkedeki şirketlerin yöneticileri de aynısıdır. Türkiye'de çalışana değer verilmez. -
Cüppeli şantaj videosundan sonra artık fuhuş örgütlerinin tarikat örgütleriyle bağlantısı doğrudan ispatlanmış oldu. Ellerinde başka kimlerin videoları var acaba. Hani kadınların burnunu ucunun görünmesi bile haramdır diye ortalıkta dolaşanlar meğerse orospu piyasasına şantaj memuru yetiştiriyorlarmış. 😁