Jump to content

Emre_1974tr

Members
  • İçerik sayısı

    397
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    4

Everything posted by Emre_1974tr

  1. Gerçekliği her geçen daha da çok gün yüzüne çıkan bilgidir:
  2. Orhan Dündar'ın da bu konuyla ilgili güzel bir yazısı vardır: https://anayurtgazetesi.com/haber/11156695/avrupa-turk-uygarligi
  3. Hayır tüm bunlar senin uydurmaların , o olay sırasında ne olduğu hakkında en ufak bir bilgin yok. Tıpkı diğer konularda da senin hiçbir bilgin olmadığı gibi..
  4. Güneş bir varış yerine doğru akar diyor ayetler çünkü Güneş de evrende yolculuk etmekte. Dikkat edersen burada çok geniş bir yolculuktan ve sona ereceği yerden bahsetmekte. https://www.mucizeler.com/ayin-yorungesi-ve-gunesi-izlemesi/ İkincisi, hayır yine yanlış biliyorsun, namaz da dahil tüm ibadetlerin bütün ayrıntısı sadece Kuran'da var: https://www.kurandakidin.com/2011/10/36-kuranda-inanc-konulari-namaz-zekat-oruc-ve-hac/
  5. İslam, yani yeryüzündeki tek gerçek ilahi din, evrenler var olduğundan beri var. Muhammed İslam peygamberlerinin sonuncusudur. Yoksa İsa da Müslümandır yani İslam Peygamberidir , İbrahim de... Tüm gerçek peygamber ve elçiler Müslümanlar. Kuran 3:67 İbrahim ne bir Yahudi'ydi ne de bir Hıristiyan. O, sadece hanif bir müslümandı. O, müşriklerden değildi. Hıristiyanlık veya Yahudilik gibi isimler sonradan insanların ortaya attığı şeylerdir. Gerçekte hep İslam dini gelmiştir kullara. Kısacası Allah Müslümanları ve İslam'ı korumaktadır.
  6. İslam dininde hadisler denilen dedikoduların hiçbir yeri yoktur. Dinin tek kaynağı Kutsal Kuran'dır: https://www.kurandakidin.com/
  7. Yine ayet cımbızlama ahlaksızlığına soyunmuş birileri. Bunu yapanların kendileri de gayet iyi biliyor ki eğer sureyi bütünlük içinde okursanız bu ayetlerde sadece kendini savunma izninden yani nefsi müdafaa savaşından bahsedilmektedir. İlgili paragrafı okuyalım: 190. Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın. Ancak aşırı gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez. 191. Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke'den) siz de onları çıkarın. Zulüm ve baskı, adam öldürmekten daha ağırdır. Yalnız, Mescid-i Haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. Kâfirlerin cezası böyledir. 192. Eğer onlar (savaştan ve küfürden) vazgeçerlerse, (şunu iyi bilin ki) Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. 193. Hiçbir zulüm ve baskı kalmayıncaya ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Onlar savaşmaya son verecek olurlarsa, artık düşmanlık yalnız zalimlere karşıdır. 194. Haram ay, haram aya karşılıktır.(49) Hürmetler (saygı gösterilmesi gereken şeyler) kısas kuralına tabidir. O hâlde kim size saldırırsa, size saldırdığı gibi siz de ona saldırın, (fakat ileri gitmeyin). Allah'a karşı gelmekten sakının ve bilin ki, Allah kendine karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir. Görüldüğü üzere eğer sizlere saldırılarsa, saldırganlara karşı koyun denilmekte. Ve eğer onlar saldırılarından vazgeçerlerse siz de vazgeçin ve barışın denilmekte. Kutsal Kuran sadece nefsi müdafaa savaşına izin verir ve istenen her zaman saldırgan tarafın durdurulmasıdır: http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/kuranda-sadece-nefsi-mudafaya-izin.html
  8. "Avrupalı'ların Ataları Türk'tür" https://www.tarihistan.org/tarih-tezleri-carpisiyor-avrupali-larin-atalari-turk-tur/10120/?utm_source
  9. Burada diriltilmeden bahsedilmiyor. Kıyamet dehşetinde yeryüzünde olanlar anlatılıyor. Selam.
  10. Ayetlerde cennet tasvirleri yapılırken, özellikle dört cennet nehrinden bahsedilir. Bu nehirler, sadece coğrafi unsurlar olarak değil, aynı zamanda nimetlerin ve rızkın farklı alanlarını temsil eden anlatım olarak da yorumlanabilir. Bu makalede, söz konusu dört nehrin bire bir gerçek olmalarının yanı sıra, aynı zamanda tabiatta hazır bulunan nimetlerden, hayvanlar ve böcekler aracılığıyla elde edilen ürünlere, hatta insan emeğiyle üretilenlere kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan ilahi lütufların birer metaforu da olduğu düşüncemi de paylaşmaktayım. Öncelikle hatırlatalım; Kuran apaçık bir kitaptır ve ayetlerin önce açık birincil anlamlarına iman edeceğiz. Ondan sonra varsa aynı ayetin ikincil veya üçüncül anlamlarına, temsil ettikleri şeylere kafa yoracağız. Zihin jimnastiği yapacağız. Cennet ve Cehennemle ilgili tasvirlerin tümü de aynı şekilde birebir gerçeklerdir. Mecazi veya sembolik bir anlatım değil, doğrudan gerçek sahneler aynen anlatılmaktadır Kuran'da. Bununla birlikte, ahiretle ilgili anlatımlarda bütünün küçük bir parçası, yani örnekler verilerek genel tablo hakkında ipucu verilmektedir. Bu teknik Kuran'ın bir çok ayetinde karşımıza çıkmakta. Örneğin düşmanı caydırmak için savaş atlarının hazır bulundurulması ifadesi hem bire bir atları, hem de diğer tüm savaş teknolojilerini (tanklar, savaş uçakları, nükleer silahlar, robotlar vb...) anlatmakta. Cennet nehirleri de öncelikli olarak anlatıldığı gibi nehirleri belirtmekte ama aynı zamanda başka şeyleri de temsil etmektedir. Örneğin cennetteki göletler, okyanuslar gibi diğer su kütlelerini de anlatmaktadır. Ayrıca, bu nehirlerin döküldüğü ve birleştiği göller ve denizler gibi daha büyük su kaynaklarının olabileceğini düşündürtmesi de daha geniş bir tabloya/bakış açısına ulaşmamıza hizmet eder yine. 1. Su Nehri: Tabiattaki Hazır Nimetler Cennetteki ilk nehir olan "su nehri", tabiatın parçası olarak karşımıza çıkan temel ve hazır nimetlerin örneğidir. Su, hayatın kaynağıdır ve tüm canlıların varlığını sürdürebilmesi için vazgeçilmezdir. Bu bağlamda su nehri, içilebilir temiz su kaynaklarını, yağmuru, nehirleri, gölleri ve denizleri temsil eder. Aynı zamanda, suyun hayat verdiği bitki örtüsünü, ormanları, tarlaları ve bahçeleri, meyve ve sebzeleri ve de tabiattaki tüm besinleri de kapsar. Bu nehir, Allah'ın canlılara sunduğu ve tüm varlıkların hiçbir emek harcamadan doğrudan faydalanabildiği doğal kaynakların ve ekosistemin bir metaforudur aynı zamanda. Su nehri, ayrıca temizliği, arınmayı ve dinginliği de anlatır aynı zamanda. 2. Süt Nehri: Hayvanlar Aracılığıyla Elde Edilen Nimetler Diğer nehir olan "süt nehri", yine bire bir gerçekten süt nehri olmasının yanısıra hayvanların insanlara sunumuna vesile olduğu nimetlerin bir temsilidir aynı zamanda. Süt, besleyici değeri yüksek, temel bir gıda maddesidir ve özellikle yavruların sağlıklı gelişimi için hayati öneme sahiptir. Süt nehri, sadece sütü değil, aynı zamanda hayvanlardan elde edilen diğer ürünleri de temsil eder: et, yumurta, yün, deri gibi. Bu nehir, Allah'ın hayvanları insanların hizmetine vermesi ve onlardan çeşitli şekillerde faydalanabilme imkanı sunmasının bir ifadesidir. 3. Bal Nehri: Böceklerin Sunumuna vesile olduğu Nimetler Üçüncü nehir olan "bal nehri", böceklerin özellikle de arıların insanlara sunulmasına vesile olduğu nimetlerin bir anlatımıdır aynı zamanda. Bal, lezzetli ve şifalı bir gıda maddesi olmasının yanı sıra, arıların bitkilerden topladığı nektarı özenle işleyerek ürettiği değerli bir üründür. Bal nehri, sadece balı değil, propolis, polen ve arı sütü veya ipek gibi böcekler vasıtasıyla bize ulaştırılan tüm güzellikleri anlatır. 4. Şarap Nehri: İnsan Emeğiyle veya zekasıyla Üretilen Nimetler Dördüncü nehir olan "şarap nehri", yine gerçekten cennette var olan şarap nehri olmasının yanısıra, insan emeği ve zekasıyla üretilen nimetlerin bir temsilidir. Şarap, yiyeceklerin toplanıp işlenmesiyle elde edilen bir içecektir ve bu süreçte insan bilgi birikimi, becerisi ve çabası önemli bir rol oynar. Ancak şarap burada sadece alkollü bir içecek olarak değil, daha geniş bir anlamda, insanın doğayı işleyerek, ham maddeleri dönüştürerek ve yeni ürünler ortaya koyarak elde ettiği her türlü değeri temsil eder. Bu nehir, tarım ürünlerinden sanayi ürünlerine, el sanatlarından teknolojik gelişmelere, kültürel ürünlere kadar insanlığın medeniyet yolculuğunda ortaya koyduğu tüm maddi ve manevi kazanımların bir metaforudur aynı zamanda. Ve, yaratıcılığın, yenilikçiliğin ve estetik değerlerin de bir temsilidir. Kutsal Kuran 47:15 Sakınanlara vaat olunan cennetin durumu şöyledir: Orada, bozulmayan sudan ırmaklar, tadı bozulmayan sütten nehirler, içenlere lezzet sunan bir şaraptan nehirler, süzme bir baldan oluşan nehirler var. Ve orada kendileri için her türlü meyvanın yanında, Rablerinden bir de bağışlanma var. Bu nimetler içindekiyle, sürekli ateşte olup da içirildiği sıcak su tarafından bağırsakları parçalanan kimse aynı olur mu? 3:15 De ki: "Bu sayılanlardan daha iyisini size haber vereyim mi? Sakınıp korunanlar için, Rableri katında altlarından nehirler akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'tan bir hoşnutluk olacaktır. Allah, kulları en iyi bir biçimde görmektedir." "Orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet aldığı her şey var.ve siz orada süresiz kalacaksınız."(Zuhruf Suresi 71.) 7:32 De ki: "Allah'ın, kulları için çıkardığı süsü, güzel ve tatlı rızıkları kim haram etmiş?" De ki: "İnananlar için, dünya hayatında da var onlar. Kıyamet gününde ise yalnız inananlar içindirler." Bilen bir topluluk için biz, ayetleri böyle detaylandırırız. Cennet Nehirlerinin Göl ve Denizlere Kavuşması: Nimetlerin Sonsuzluğu Dört cennet nehrinin birebir gerçekliğinin yanı sıra ikincil anlam olarak temsil ettikleri şeyler hakkında zihin jimnastiği yaptık. Ancak bu nehirlerin yolculuğu burada bitmez. Nehirler, doğaları gereği, daha büyük su kütlelerine, göllere ve denizlere doğru akarlar. Bu akış, cennetteki nimetlerin sadece belirli unsurlarla sınırlı olmadığını, aksine çok daha geniş ve kapsamlı bir bolluğun ve bereketin hüküm sürdüğünü gösterir. Nehirlerin cennette de muhtemelen göl ve denizlere dökülüyor olması, hediyelerin sonsuzluğuna ve çeşitliliğine işaret eden güçlü bir metafor da olmalıdır. Göller: İç Huzurun ve Dinginliğin Mekânları Nehirlerin döküldüğü göller, cennetteki iç huzurun, dinginliğin ve tefekkürün mekânları olarak düşünülebilir. Göller, genellikle sakin ve durgun sularıyla bilinirler. Bu sükûnet, cennet ehlinin ulaşacağı huzuru ve tatmini sağlar . Göllerin etrafındaki yemyeşil bitki örtüsü, çeşitli kuş türleri ve berrak sular, cennetin estetik güzelliğini ve doğal zenginliğini yansıtır. Göller, aynı zamanda, cennet ehlinin bir araya gelip sohbet edebileceği, birlikte vakit geçirebileceği, yüzebileceği ve güzellikleri tefekkür edebileceği sosyal alanlar olarak da tasavvur edilebilir. Denizler ve Okyanuslar: Sonsuzluğun ve Keşfin Simgesi Nehirlerin ulaştığı daha büyük su kütleleri olan denizler ve okyanuslar ise , aynı zamanda cennetteki nimetlerin sonsuzluğunu, sınırsızlığını ve keşfedilmeyi bekleyen daha nice güzelliklerin varlığını müjdeler. Denizler ve okyanuslar, enginlikleri, derinlikleri ve barındırdıkları sayısız canlı türü ile hayranlık uyandırır. Bu enginlik, cennetteki nimetlerin hiçbir zaman tükenmeyeceğini, aksine sürekli olarak yenileneceğini ve artacağını gösterir. Ayrıca, cennetteki su kütleleri, farklı canlı türlerine ev sahipliği yaparak biyolojik çeşitliliğin ve zenginliğin bir göstergesi olacaktır. Sonuç olarak, cennet nehirlerinin göl ve denizlere kavuşması, ilahi nimetlerin sonsuzluğunu, çeşitliliğini ve kapsamlılığını vurgulayan güçlü bir düşüncedir. Bu, cennetin aynı zamanda sonsuz bir yaşam ve mutluluk olduğunu tekrar hatırlatır. Bu yolculukta, göller ve denizler, okyanuslar iç huzurun limanları, aynı zamanda sonsuzluğa ve keşfe açılan kapılar olacaktır. Ayrıca şarap nehrinin dünyada insan eliyle gerçekleştirilen teknolojik nimetleri de anlattığını düşünecek olursak, Ahiret Evrenindeki (Rabbin Katı) gezegenler arası yolculuk ve araştırmaları sağlayan hava taşıtları ve diğer araçları da kapsamaktadır. İnci ve Mercanların Göz Kamaştırıcı Dünyası Cennet okyanuslarının dibinde, dünyevi okyanuslarda da hayranlıkla izlediğimiz inci ve mercanlar, çok daha göz kamaştırıcı ve eşsiz formlarda bulunabilir. İnci, saflığın, temizliğin ve zarafetin sembolü olarak, cennet ehlinin takıları ve süs eşyaları olarak kullanılır. Cennet incileri, sadece beyaz değil, evrenlerin tüm renklerinde parıldayan, her biri eşsiz güzellikte ve büyüklükte olabilir. Mercanlar ise, cennet okyanuslarının tabanında rengarenk ve göz alıcı resifler oluşturur. Bu resifler, sadece estetik bir güzellik sunmakla kalmaz, aynı zamanda cennettekilerin keşfedebileceği ve hayranlıkla izleyebileceği sayısız canlı türüne de ev sahipliği yapar. Mercanların arasında dolaşan rengarenk balıklar, deniz yıldızları, deniz atları ve daha nice su canlısı, cennetin biyolojik çeşitliliğinin ve zenginliğinin bir göstergesidir. Cennet okyanusları, dünyevi okyanuslarda görmediğimiz veya hayal bile edemeyeceğimiz eşsiz deniz canlılarına ev sahipliği yapıyor olabilir. Bu canlılar, sadece güzellikleriyle değil, aynı zamanda olağanüstü yetenekleriyle de dikkat çeker. Örneğin, cennet halkıyla iletişim kurabilen, şarkı söyleyen veya ışık saçan balıklar, cennetin büyülü atmosferini daha da zenginleştirir. Deniz hayvanları, daha zeki, daha dost canlısı ve daha yetenekli formlarda bulunabilir. Su Ürünlerinden Lezzet Şöleni Cennet okyanusları, gölleri ve nehirlerinin varlığı aynı zamanda cennet ehli için eşsiz lezzetler sunan su ürünlerinin de var olduğunu dolaylı bir şekilde anlatır. Dünyevi, yani bizim evrenimizdeki denizlerdeki lezzetli balıkların ve diğer deniz canlılarının çok daha lezzetli ve besleyici türleri, Rabbin Katı adı verilen Ahiret Evrenindeki cennet sofralarını süsler. Cennettekiler, istediği zaman ve istediği şekilde bu lezzetlere ulaşabilir. Sadece deniz mahsullerini değil, evrendeki tüm yiyecekleri de simgeler bu nehirler. Suyun Şifalı Gücü ve Arındırıcı Etkisi Cennetteki kaynakların suyu, sadece temiz ve berrak olmakla kalmaz, aynı zamanda şifalı ve arındırıcı bir güce de sahiptir. Bu su, cennetteki yaşamın sadece keyifli değil, aynı zamanda sağlıklı ve dengeli olduğunu gösteren sayısız unsurdan sadece biridir. Yaşamı, saflığı ve sağlığı da temsil eder diğer bir deyişle. Deniz Altı Şehirleri ve Kristal Saraylar Zihin jimnastiğine devam edecek olursak; Cennet okyanuslarının derinliklerinde, cennet ehlinin yaşayabileceği veya ziyaret edebileceği deniz altı şehirleri ve kristal saraylar veya farklı yapılar bulunabilir. Bu yapılar, insanüstü bir zeka ve estetik anlayışla inşa edilmiş, göz kamaştırıcı güzellikte ve ihtişamdadır mutlaka. Deniz altı şehirleri, cennet ehlinin farklı bir yaşam tarzını deneyimleyebileceği, deniz dünyasıyla daha yakından ilişki kurabileceği ve okyanusun derinliklerindeki gizemleri keşfedebileceği eşsiz mekânlardır. Bu şehirler , cennetteki yaşamın sadece karada değil, aynı zamanda su altında da devam ettiğini ve cennet ehlinin her yerde güzellikler ve lütuflarla çevrili olduğunu gösterir. Cennet okyanuslarından esen serinletici rüzgârlar, cennetin iklimini daha da güzelleştirir ferahlık verir. Bu rüzgârlar, aynı zamanda, okyanusun derinliklerinden gelen huzur verici melodileri ve sesleri de karaya taşıyabilir. Okyanus Üzerinde Seyahat ve Keşif İmkanı Cennet ehli, okyanus üzerinde özel olarak tasarlanmış gemiler, tekneler veya deniz taşıtlarıyla seyahat edebilir, farklı adaları, kıyıları ve deniz altı mekânlarını keşfedebilir. Bu seyahatler, cennet sakinlerinin hem yeni yerler görmesini hem de farklı deneyimler yaşamasını sağlar. Okyanus üzerindeki seyahatler, aynı zamanda, cennetin enginliğini ve sınırsızlığını daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Cennet halkı, bu seyahatler sırasında ilahi kudretin ve yaratıcılığın farklı tezahürlerini gözlemleyebilir, yeni bilgiler öğrenebilir ve ilahi hikmetlere daha derinlemesine vakıf olabilir. Tabii bu nehirler sadece su dünyasındaki yolculukları değil, aynı zamanda Ahiret Evrenindeki gezegenler arası yolculukları da temsil ederler. Tüm bunlar, cennetin aynı zamanda sürekli bir keşif, hayranlık uyandıran deneyimlerle dolu bir yaşam alanı olduğunu gösterir. Cennet okyanusları, bu sonsuz güzelliklerin ve lütufların yine sadece bir kısmını temsil eder ve cennet insanları, bu okyanuslarda geçirdiği her an Allah'ın kullarına olan sevgisini, rahmeti daha derinden hissedecektir. Cennet Okyanuslarında Lüks Keşif ve Keyif Yolculukları: İhtişamlı Ulaşım Araçları ve Sınırsız Seyahat İmkanı Cennet okyanuslarının sunduğu nimetler ve güzellikler saymakla bitmez durumda olmalıdır elbette. Bu engin sularda keşif ve keyif dolu yolculuklar yapmak için cennet ehli, ihtişamlı ve konforlu ulaşım araçlarına sahip olacaktır. Devasa lüks gemiler, son teknoloji denizaltılar ve özel hava taşıtları, cennet ehlinin okyanusların derinliklerine inmelerine, yüzeyinde süzülmelerine ve gökyüzünde dolaşmalarına imkan tanıyarak, onlara benzersiz ve unutulmaz deneyimler yaşatacaktır. Devasa Lüks Gemiler: Yüzen oteller ve Eğlence Merkezleri Cennet okyanuslarında seyahat etmek için tasarlanmış muhtemel devasa gemiler, adeta yüzen otelleri andırır. Bu gemiler, sadece ulaşım aracı olarak değil, aynı zamanda konforlu bir konaklama mekânı, eğlence merkezi ve sosyal alan olarak da hizmet verir. Gemilerin içindeki lüks süitler, her türlü ihtiyaca cevap verecek şekilde donatılmıştır. Geniş balkonlar, cennet ehlinin okyanus manzarasının keyfini çıkarmasına olanak tanır. Gemilerde yer alan gurme restoranlar, Ahiret Evreninin mutfaklarından seçkin lezzetler sunar. Açık ve kapalı yüzme havuzları, spor/oyun salonları, spa merkezleri, sinema salonları, tiyatrolar ve konser alanları, yolcuların eğlenceli ve keyifli vakit geçirmesini sağlar. Gemilerin güvertelerinde yer alan geniş alanları, jakuziler ve özel bahçeler, yolcuların dinlenmesi ve keyfi için ideal ortamlar sunar. Bu lüks gemiler, aynı zamanda, farklı temalara ve konseptlere sahip olabilir. Örneğin, bazı gemiler macera dolu keşif yolculukları için tasarlanırken, bazıları dinlenme ve eğlence odaklı olabilir. Bazı gemiler, belirli bir kültüre veya medeniyete ait unsurları yansıtabilir. Bu sayede kişiler, ilgi alanlarına ve tercihlerine uygun gemileri seçerek, kişiselleştirilmiş bir seyahat deneyimi yaşayabilir. Cennette de yani Ahiret Evreninde de bizim evrenimizdeki gibi doğal, teknolojik ve kültürel nimetler bir arada olmaktadır. Son Teknoloji Denizaltılar: Okyanusun Derinliklerine Gizemli Yolculuklar Cennet okyanuslarının derinliklerindeki gizemleri keşfetmek için insanlar, ileri teknoloji denizaltılarına binebilir. Bu denizaltılar, okyanusun en derin noktalarına konforlu bir şekilde ulaşmalarını sağlar. Geniş panoramik pencereler, cennet ehlinin deniz altı yaşamını ve eşsiz manzaraları yakından görmesine olanak tanır. Denizaltılar, aynı zamanda, bilimsel araştırmalar yapmak, yeni canlı türleri keşfetmek ve okyanusun derinliklerindeki sırları çözmek için gerekli ekipmanlarla donatılmıştır. Denizaltı yolculukları, yolculara sadece görsel bir şölen sunmakla kalmaz, aynı zamanda onlara okyanusun derinliklerindeki yaşam hakkında bilgi edinme ve ilahi yaratılışın farklı örneklerini keşfetme fırsatı da verir. Cennetteki kişiler, denizaltılarla yaptıkları yolculuklar sırasında, daha önce hiç görmedikleri canlı türleriyle karşılaşabilir, ilginç jeolojik oluşumları inceleyebilir ve okyanusun derinliklerindeki gizemli dünyayı keşfederek farklı maceralar yaşayabilir. Lüks Hava Taşıtları: Okyanus Üzerinde ve Gökyüzünde Özgürce Seyahat Cennet ehli, okyanus üzerinde ve gökyüzünde özgürce seyahat etmek için kişiye özel veya devasa toplu taşıma amaçlı hava taşıtlarına sahip olabilir. Bu taşıtlar, hızlı, güvenli ve konforlu bir ulaşım imkanı sunar. Cennet halkı, bu taşıtlarla istedikleri zaman istedikleri yere gidebilir, okyanusun ve cennet adalarının muhteşem manzarasının keyfini çıkarabilir. Hava taşıtları, aynı zamanda, farklı adalara, kıyılara ve diğer cennet mekânlarına ulaşımı kolaylaştırır. Bu taşıtlar, farklı tasarımlara ve özelliklere sahip olabilir. Bazıları, hızlı ve sportif bir uçuş deneyimi sunarken, bazıları daha yavaş ve sakin bir seyir imkanı sağlayabilir. Bazı hava taşıtları, tek kişilik veya birkaç kişilik olabilirken, bazıları daha büyük grupları taşıyabilecek kapasitede uçan oteller, örneğin devasa lüks zeplinler olabilir. Cennettekiler, kişisel tercihlerine ve ihtiyaçlarına uygun hava taşıtlarını seçerek, özgürce seyahat etmenin tadını çıkarabilir. Bu taşıtlar, aynı zamanda, o dünyanın farklı bölgelerini keşfetmek, farklı manzaraları görmek ve ilahi güzellikleri farklı açılardan gözlemlemek için ideal bir araçtır yine. Tabii yine hatırlatmak gerekirse, Ahiret Evrenindeki (Rabbin Katı(İndallah) gezegenler arası yolculuklar da lüks uzay taşıtları ile olacaktır. Kişiselleştirilmiş Seyahat Rotaları ve Tematik Yolculuklar Cennet halkı, bu lüks ulaşım araçlarıyla yapacakları yolculuklar için kişiselleştirilmiş seyahat rotaları oluşturabilir veya tematik yolculuklara katılabilir. Örneğin, macera dolu bir keşif yolculuğu yapmak isteyenler, okyanusun derinliklerine inebilir, yeni adalar keşfedebilir veya egzotik canlı türlerini gözlemleyebilir. Eğlenmek isteyenler, lüks gemilerle keyifli bir yolculuk yapabilir, gemideki çeşitli aktivitelere katılabilir ve cennet adalarında hayatın tadını çıkarabilir. Kültürel mirasa ilgi duyanlar, oradaki farklı şehirleri ziyaret edebilir, farklı medeniyetlerin izlerini takip edebilir ve cennetin kültürel zenginliğini keşfedebilir. Tematik yolculuklar, cennet ehlinin belirli bir konuya odaklanarak daha derinlemesine bilgi edinmesini ve deneyim kazanmasını sağlar. Örneğin, deniz biyolojisi temalı bir yolculukta, okyanuslardaki canlı türleri ve ekosistemler hakkında bilgi edinilebilir, bilimsel araştırmalara katılabilir ve deniz altı yaşamını yakından gözlemleme fırsatı bulunabilir. Astronomi temalı bir yolculukta, Ahiret Evrenindeki (İndallah/Rabbin Katı) gezegenler ve diğer gök cisimleri hakkında bilgi edinilebilir, teleskoplarla veya farklı teknolojilerle gözlemler yapılabilir ve bu Ahiret Evreninin derinliklerindeki gizemler keşfedilebilir. Sanat ve tarih temalı bir yolculukta, cennetin farklı bölgelerindeki sanat eserleri, özel ve ilginç yapılar ve kültürel miraslar ziyaret edilebilir. Yapay Zekâ Destekli Rehberlik ve Kusursuz Hizmet Cennet sakinleri, bu lüks yolculuklar sırasında yapay zekâ destekli rehberlik hizmetlerinden faydalanabilir. Yapay zekâ rehberler ve internet benzeri teknolojiler, cennetin farklı bölgeleri hakkında detaylı bilgi sunabilir, seyahat rotaları önerebilir, rezervasyonlar yapabilir ve cennet ehlinin her türlü ihtiyacına cevap verebilir. Bu rehberler, aynı zamanda, cennet halkının kişisel tercihlerine göre hizmet sunabilir. Bu yolculuklarında, hizmet kalitesi en üst düzeyde olacaktır şüphesiz. Cennet ehli, her adımda kusursuz bir hizmetle karşılaşacak, kendilerini özel ve değerli hissedecektir. Ve tekrar belirtelim, sadece su alanlarındaki yolculuklar değil, aynı zamanda kara, hava ve uzay yolculuklarını da anlatır bu misaller. Rabbin Katı adı verilen Ahiret Evreni, yani cennet çok geniş ve zengindir. Kutsal Kuran Rabbinizden bir bağışlanmaya ve eni göklerle yer kadar olan cennete doğru yarışır gibi koşuşun. O, takva sahipleri için hazırlanmıştır.(Âl-i İmrân Suresi 133. Ayet) İnşikak 19: Ki, siz, mutlaka tabakadan tabakaya bineceksiniz/geçeceksiniz! Ve yine ayetlerde açıkça belirtildiği üzere tüm evrenlerde gezegenler vardır: Talak 12: Allah O'dur ki, yedi göğü ve yerden de onların benzerini/mislini yaratmıştır. Emir/iş ve oluş onlar arasında sürekli iner ki, Allah'ın her şeye kadir olduğunu ve Allah'ın bilgi bakımından her şeyi kuşattığını bilesiniz. Ve Rabbin Katı adı verilen Ahiret Evreni de dahil tüm evrenlerde şimdiden yaşayan kimseler vardır: Şura Suresi 29. ayet: -Gökleri ve yeri yaratıp onlarda çeşitli yaratıklar yayması O'nun ayetlerindendir. O, dilediği zaman onları toplayabilir. -Sakın Allah yolunda öldürülenleri ölmüşler sanmayın! Aksine onlar hep hayattadırlar, Rablerinin katında rızıklandırılırlar. -Allah'ın kendilerine lütfundan verdiği mutlulukla sevinç duyarlar ve arkalarından şehit olarak kendilerine katılmamış olan mücahitler hakkında: "Onlara hiçbir korku yok ve onlar üzüntü de duymayacaklardır." müjdesinde bulunurlar. (Ali imran suresi 169-170) Zuhruf Suresi 12. Ayet: Tüm çiftleri de yaratan O'dur. Ve O, sizin için gemilerden ve hayvanlardan binmekte olduğunuz şeylere de vücut verdi; Casiye Suresi 12. Ayet: Allah size denizi boyun eğdirdi ki, içinde gemiler O'nun emriyle akıp gitsin, lütfundan istekte bulunasınız ve şükredebilesiniz. Sadece gemileri değil, diğer tüm taşıma araçlarını da aslında Rabbimizin yarattığı şöyle haber verilmekte: Ya-sin Suresi 42 Onlar için gemilere benzer, binecekleri başka şeyler de yarattık. http://emre1974tr.blogspot.com/2016/05/goklerevrenler.html Kısacası; Cennetteki dört nehir birebir anlatıldığı gibi gerçek nimetlerdir, yani nehirlerdir. Zaten Kuran apaçık gerçek bilgiler verir her zaman. Bununla birlikte, bu nehirler aynı zamanda başka şeyleri de temsil eder. Su nehri evrenimizde tabiatta hazır bulanan nimetleri, bal nehri böcekler vasıtasıyla bize sunulan nimetleri, süt nehri hayvanlar aracılığıyla sunulan nimetleri ve şarap nehri de insanlar vasıtasıyla ortaya çıkan nimetleri de anlatır aynı zamanda. Bu nehirlerin buluştuğu göl ve denizlerin, okyanusların olma ihtimali yüksektir. Zaten cennet tasvirlerinde bütünün küçük bir parçası olarak örnekler verilir hep. Bu bağlamda cennette göl, gölet ve denizler/okyanuslar, yeraltı suları ve diğer kaynaklar da vardır. Bir diğer dikkati çeken noktada , cennette tüm nimetlerin tıpkı su gibi tabiatta hazır halde bulunuyor gibi gözükmesidir. Yani örneğin insan vesilesiyle üretilen teknolojik ve kültürel hediyeler cennette zaten hazır halde varlar. Tıpkı nehir gibi... Ve bu nehirler göl ve okyanuslara dökülüyorsa, bu farklı nimet ve ürünlerin de birlikteliği bize sonsuz genişlikte/çeşitlilikte cennet hediyelerini oluşturmaktadır. Başka bir deyişe nehirler daha büyük su/nimet kütlelerini de temsil etmekte ve müjdelemekte aynı zamanda. Emre_1974tr
  11. Mısır piramitlerinden sonra Çin piramitlerindeki mumyaların da beyaz ırka yani Türklere ait olduğunun keşfedilmesinden sonra, batılılar hemen onları yine Pers, Yunanlı veya Avrupalı olarak adlandırmaya ve piramitlere sahip çıkmaya başladılar. Ama gerçekte Mısır ve Çin'deki ve de Amerika'daki piramitler Türk piramitleridirler.
  12. Sahte İnciller pagan komünist ve de köleci kitaplar. Buna karşılık Kutsal Kuran ise liberal ve özgürlükçü, insancıl olan. Hadisler denilen rivayetlerin yani dedikoduların ise dinle hiçbir alakası yoktur. Aynı şekilde insanların yaptıklarının da... Batı ülkeleri Kuran ilkelerine göre yaşarken, kendilerine Müslüman diyen ülkeler ise İnciller doğrultusunda yaşamakta genelde. Başörtüsü, kölelik, komünizm, sünnet olmak, recm ve çilecilik/fakirizm hep sahte İncillerdeki pagan unsurlar. Buna karşılık Kutsal Kuran ise tam tersi bir öğreti sunar, ilerici, özgürlükçü ve de dünya nimetlerinden de bolca yararlanmayı emreden gerçek felsefe. Zaten bugün insanlığa sunulan tek gerçek kutsal kitap Kuran'dır. Bu gerçekleri sen de biliyorsun gerçi ama izleyiciler için bir kez daha altını çizelim bilgilerin.
  13. Hayır, bu ayette insanlara farklı imkan ve zenginlikler verildiği söyleniyor. Paganların komünist ve köleci sistemine karşın, Kutsal Kuran liberal özgürlük ve bireysel farklılıkları gözetir. Birey haklarına sahip çıkan ve insanı koruyan tek gerçek sistemi sunar İslam.
  14. Evet bu ayette açıkça düşünme organının beyin olduğu söylenmekte. Peki diğer ayetlerde kalbin de düşüncelere yön verdiği ifadesi neden kullanılmakta diye soracak olanlara, bilim dünyası kalbin duygu ve düşüncelere hükmettiğini buldu, keşfetti: ve https://www.miracles-of-quran.com/brain_cells.html
  15. Kutsal Kuran yine aynı şekilde ateistler ve paganlardan da bahseder ama onları onaylamaz, onlarla fikri mücadeleyi emreder: http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/kuranda-bahsedilen-ateistler.html Ateist veya çok tanrıcı olmak en büyük günahlardan olmasına rağmen imtihan gereğe serbesttir yani inanç özgürlüğü vardır, dünyada bir yaptırım uygulanmaz. Cezasını Tanrı verir. Ama kölelik insan haklarına ve özgürlüğe saldırı olduğundan hukuksal olarak da yasaktır Kuran'da. Bir kişi zorla alıkonulur veya kaçırılırsa ne ceza uygulanıyorsa o uygulanır. Bırakın kişinin kendisini çalmayı yani zorla alıkoymayı, kalemini bile izinsiz alamazsınız, hırsızlığa girer.
  16. Tekrar hatırlatalım, İslam'da kula köle olmak veya köle edinmek yasaktır: http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/kuran-koleligi-kaldrmstr.html
  17. Hayır bu ayette dişe diş, göze göz gibi kısas ve adalet isteği var. Eğer suç işleyen kadınsa sadece o kadın, hür kişiyse sadece o kişi, köleyse sadece o köle ceza görecek denilmekte. Burada köleliğe hiçbir onay yok. Eğer suçu işleyen karşı taraftaki köleyse sadece onu cezalandırın, statüsüne bakmayın diyor. Ve ayetin devamında da bağışlamanın öncelikte olduğu da belirtiliyor.
  18. Evrenler var olduğundan beri Allah hep İslam dinini gönderdi ve namazı kullarına öğretti diyoruz , ayetlerle ispatlıyoruz. Hatta İncillerdeki namazı bile gösteriyoruz. Dünyadaki diğer dinlerin çoğu aslında İslam'ın yozlaşmasıyla ortaya çıkmış karma öğretiler diyoruz. İsa dahil tüm peygamberler Müslümandı ve namaz kılıyordu diyor ve ayetlerle ispatlıyoruz. Ondan sonra dediklerimizi kanıtlayan , dünyanın dört bir yanındaki namaz ve İslam izlerine rastlayınca da bu sefer de kıvırtmak için, onlardan almışsınız diyorlar ahahahahahahaha.... Desteğiniz için teşekkürler. Hıristiyanların, Yahudilerin ve budistlerin ve diğer dindekilerin namazlarını ben yıllar önce resim ve videolarda paylaştığım zaman "zırva, zorlama yoluyla benzetiyorsun" diyenler şimdi benim söylediklerimi ispatlamak için yarışıyorlar. Evet gördüğünüz üzere İslam ve namaz dünyanın dört bir yanında vardır. Ama ellerinde korunmuş bir kitapları olmadığı için sonradan çok tanrıcı ve ruhçu hale gelmişler hep. Kutsal Kuran korunduğundan bu sefer hadisler, tasavvuf, mezhepler gibi öğretilerle dini yozlaştırmaya kalktılar. Ama neyse ki elimizde Kutsal Kuran var ve bu sayede gerçek dini ve iyiliği öğrenebiliyoruz.
  19. Hayır tam tersine, Kutsal Kuran'da namaz vardır ve namaz da dahil tüm ibadetlerin bütün ayrıntısı sadece Kuran'da verilir: https://www.kurandakidin.com/2012/03/kuranda-namaz-ibadeti-nasil-anlatilmaktadir/ https://www.kurandakidin.com/2012/03/kurana-gore-namaz-nasil-kilinir/
  20. Hayır hiçbir haram için çapraz had cezası verilmez. Maide 33'deki çaprazlama ise, tıpkı Firavun gibi Müslümanların el ve ayaklarını çaprazlama kesmeye kalkan paganlara karşı nefsi müdafaa ve kısas iznidir: http://emre1974tr.blogspot.com/2012/12/maide-33te-istenen-nefsi-mudafa-ve.html
  21. Yazımı okumayan cahil ve düşüncesiz yorumcular, onlar karadan gitseymiş ya diyorlar. Ahahahahhahahahahah (Bu arada saygı değer izleyiciler için bir hatırlatma yapalım, ada ülkesi olmak diye bir durum var ki bu gemi olmadan kurtulmanın imkansız olduğu durumlara sadece bir örnektir)
  22. Bu arada hatırlatalım, Nuh Tufanı bölgesel ve tek topluma yönelikti: http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/nuh-tufan-bolgesel-ve-tek-topluma.html Yani sadece Nuh Halkı cezalandırıldı ve gemiye tüm dünyadaki değil, sadece o bölgedeki kara hayvanlarından örnekler toplandı.
  23. Hayır, Kuran'da Nuh'un gemisinin Cudi dağına oturduğu söylenmez. Cudiye oturdu ifadesi geçer ki bu genel olarak yüksek dağ anlamına gelir. Ve denildi: "Ey yer! Suyunu yut ve ey gök, sen de tut." Ve su çekildi. İş bitirilmişti. Gemi, cûdi üzerine oturdu ve haykırıldı: "O zalimler topluluğu geri gelmez olsun!" (hûd suresi 44. ayet).
  24. Sahte İncilerde bir kişinin Tanrı'dan uzaklaşması durumunda sonsuza dek kaybolduğu ve öldürülmesi gerektiği iddia ediliyor: "İmanından dönen birinin tekrar tövbe etmeye nasıl getirilebileceğini düşünün. Bir zamanlar Tanrı'nın ışığında olanlar; göğün armağanını tadanlar ve Kutsal Ruh'tan paylarını alanlar; Tanrı'nın sözünün iyi olduğunu tecrübe edenler ve gelecek çağın güçlerini hissetmiş olanlar; sonra imanlarını terk ettiler! Onları tekrar tövbeye getirmek imkânsızdır, çünkü Tanrı'nın Oğlunu yeniden çarmıha geriyorlar ve onu herkesin önünde utandırıyorlar." (İbraniler 6:4-6) Ve "Fakat doğru kişi, doğruluğundan döner ve kötülük işlerse, kötü adamın yaptığı tüm iğrençlikleri yaparsa, yaşayacak mı? Yaptığı doğrulukların hiçbiri hatırlanmayacak: işlediği suçtan ve yaptığı günahtan dolayı, o günahlar içinde ölecek." (Hezekiel 18:24) Sahte İncillerdeki daha sonraki yazılar da dinden dönenlerin ölümle cezalandırılması gerektiğini yazmakta maalesef: "Gerçeği öğrendikten sonra günah işlemeye devam edersek, günahların bağışlanması için artık kurban yoktur. Tanrı'ya karşı yaşayan herkesi yok edecek korkunç ateşi ve yargıyı beklemekten başka bir şey kalmaz. Musa'nın yasasına itaat etmeyi reddeden herkes, iki ya da üç tanığın verdiği kanıtla merhametsizce ölüme mahkûm edilirdi. Peki, Tanrı'nın Oğluna saygısızlık eden, onu kutsal kılan antlaşmanın kanına diğer insanların kanı gibi bakan ve Tanrı'nın lütfunun Ruhunu aşağılayanlara ne yapılmalı? Kesinlikle daha kötü bir ceza hak etmiyorlar mı?" (İbraniler 10:26-29) Buna karşılık, Kutsal Kuran ise herkesin inancında özgür olduğunu, zaten dünyadaki imtihan hayatının amacının kendinle yüzleşmek ve inancını serbestçe yaşamak olduğunu belirtir. İnancından sonra inkar edenler sadece manevi rehberlikten mahrum kalırlar: "Bu, onların önce iman edip sonra inkâr etmelerindendir. Bunun üzerine kalplerine bir mühür vuruldu, artık anlayamazlar." (Münafikun 63:3) Kutsal Kuran insanların inançlarında özgür olduklarını defalarca belirtir: "Dinde zorlama yoktur. Artık doğru, yanlıştan ayrılmıştır. Artık kim tağutu inkâr edip Allah'a iman ederse, kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah her şeyi işitir ve bilir." (Bakara 2:256) Ve tekrar hatırlatalım, kimseye inancından dolayı tokat dahi atamazsınız Kuran'a göre. Herkes özgürce istediği şeye inanacak ki ahirette bir itiraz hakkı kalmasın. Zaten bu imtihan dünyasının hedefi budur: http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/kuranda-sadece-nefsi-mudafaya-izin.html Böylece Kutsal Kuran piyasadaki sahte İncilleri bir kez daha düzeltmiş oldu. İnsanlar dinden çıkmakta veya inanmaya devam etmekte özgürdür.
  25. Şöyle demiştim yazımda: Ayetlerde Beynimizden Bahsediliyor Kutsal Kitabımızda beyin organından bahsedilmediği iddiası dile getirilir, ama gerçekte ise Kuran'da beyin organından açıkça bahsedilmektedir: Alak Suresi 15 İş, sandığı gibi değil! eğer vazgeçmezse yemin olsun, o alnı mutlaka tutup sürteceğiz! 16. Oyalancı, günahkâr alından (perçemden), Ayetlerde "günahkar alın" denilmekte. Yani günahı işleyen/planlayan organın baş kısmında, alın hizasında olduğu vurgulanmakta. Bu yüzden "alın", günahkar ilan edilmiş... Düşünce ve sorumluluğun beyin organında (alın hizasında/kafada) olduğu net bir şekilde anlatılmakta Kuran'da. Bunun yanı sıra; günümüzde biliminsanları, yalan söyleme olayından beynin ön kısmının sorumlu olduğunu belirtiyorlar. Bu bilgi de ayetlerdeki ifadelerin kusursuzluğunu bir kez daha gözler önüne sermekte. http://emre1974tr.blogspot.com/2015/02/musa-peygamber-ile-buyuculer-arasndaki_6.html
×
×
  • Create New...