Jump to content

Turkce'de definite article sorunu


jadi

Recommended Posts

The Kurdish "independent" list managed to turn the elections into a choice between voting for the list of its radical demands (linked with Kurdish identity and collective rights) and voting for what it sees as "parties of the system"

 

Bakin bu yaziyi aldigim makalenin geneli gectigimiz secimlerdeki AKP'nin basarisindan bahsediyor. Sonra bagimsiz Kurt adaylara deginecegi zaman "secim" kelimesinin basina sadece "the" getiriyor herkez hangi secimden bahsettigini anlamis oluyor, ayni secim demek bu, mevzu bahis edilen. "yine ayni secimlerde" , "Bu secimde", "gectigimiz secim bunun yanisira Kurt bagimsiz adaylar...." yada benzeri bisey soyleme geregi yada devamli ayni kelimeleri tekrara dusme zorlugu yasamiyorsun. "the" demen yetiyor. Cok fazla "the" kullanimi yine ayni kelimeyi cok kullanmissin duygusu yaratmiyor, pespese istedigin kadar yaz bunu hicbir sorun yok. Turkce mesela "bu olay", "bu secim, "bu parti"... gibi "bu" sozcugu pespese cok yazilirsa ayni kelimenin cok tekrari durumu yaratir.

 

 

Bir ornek daha. Basettigi constition'dan daha once bahsettigi icin kolayca basina "the" koyuyor ve baska zahmete girmek zorunda kalmiyor:

 

If there is common will in the new parliament for replacing the constitution, the country will finally be able to liberate itself from the chains of the military coup of 1980.

 

Anlatmak istemedim, imkansizlik degil ama zorluk cikaran bir eksiklik bu. Ingilizceniz ilerledikce Turkce'deki eksikligini yasayarak goruyorsunuz. Lutfen ortaokul seviyesinde Ingiliz dersi vermeden once ne demisim bunu anlamaya calisin.

 

Hala anlamadik diyene verecek orneklerim cok ayrica

 

http://www.guardian.co.uk/commentisfree/2011/jun/18/turkish-democracy-kurdish-challenge-constitution

Link to comment
Share on other sites

Jadı peki you kelimesi hakkında ne düşünüyorsun?

İngilizce'de de sen ve siz kelimeleri için you kullanılıyor.

Bu da eksiklik değil mi? Sen mi demek istiyorsun yoksa siz mi?

 

Bunu Türkçe'nin üstünlüğünü savunmak için sormuyorum.

Ararsan her iki dilin birbirine göre eksikliği veya fazlalığını bulabilirsin.

Her dilin kaideleri farklıdır.

Link to comment
Share on other sites

"The" eksikligini bir asagilik kompleksi meselesi haline getirenler , ufak bir ekleme ile yazilarini cok daha seri sekilde yazabileceksiniz, bu acidan bakin

 

Zaten tamamen benim hatam, burada hazirlik seviyesi uzerinde Ingilizce bilen var mi ki bu soruya cevap verecek bilgiye sahip olsun <_<

Link to comment
Share on other sites

"The" eksikligini bir asagilik kompleksi meselesi haline getirenler , ufak bir ekleme ile yazilarini cok daha seri sekilde yazabileceksiniz, bu acidan bakin

 

Zaten tamamen benim hatam, burada hazirlik seviyesi uzerinde Ingilizce bilen var mi ki bu soruya cevap verecek bilgiye sahip olsun dry.gif

 

neden artikel ihtiyacı duyduğunu anlamadım...

 

"the" artikeli durduk yere kullanılmaz ki zaten, THE artikeli ile daha öncesinde BİLİNEN neseneye atıf yapılır...

 

Türkçe'de ise bilinen nesneye atıf için artikel kullanılmaz, doğrudan nesne kullanılır...

 

open THE door - kapıyı aç

 

belli bir kapı kastedilerek yapılan bir konuşmadır bu... Türkçe'de de İngilizce'de de...

 

Şimdi dilin eksikliklerine bakarsak, Türkçe eklemeli dil grubundan olduğundan gizli özneyle kolay kullanım vardır, ama İngilizce'de özne kullanmadan konuşmak o kadar kolay değildir...

 

I came - came

Ben geldim - geldim

 

Şimdi bu durumda İngilizce kusurlu bir dil mi oluyor...

Link to comment
Share on other sites

The jadi and The Afrodit...

 

Not anyone, but THE one :)

 

anlaşıldı tamam..

Soyle anlatiyim, bu the kondugunda bir daha neden bahsetigini ifadece edici, kafalari karistirnayi onleyici kelime aramak zorunda kalmiyorsun, ayni kelimeyi pespese kullanma derdin de olmuyor.

 

Turk dili icin buyuk eksiklik ama Turk insani icin degil sanirim. Kafalar bunu algiyacak seviyede bile olmadigina gore definite article sizin neyinize :)

Link to comment
Share on other sites

Ingilizce dili ile Turkce dilini, herhangibir konuda birbiri ile mukayese etmek, mantiksal degildir.

 

Ingilizce linquistics olarak, Indo-Europian, bati hint (Avrupayi/Avrupali hint) dillerinin, bati germanic sinifina aitken;

 

Turkce, Ural-Altay dillerinin, bati Turkic sinifina dahildir.

 

Ayrica her iki dilin, etomolojik kelime kok yapisinin da geldikleri yerler, cagrafi ve tarihsel olarak farklilasir.

 

Mesela, ingilizce dilinin omurgalarindan birini yardimci filler ve zaman, sahis halleri (am, is, are v.s.) olustururken, Turkce de yardimci fiil yoktur.

 

Cumle yapilanislari da birbifrinin ayni degildir.

 

Ingilizce'de isim takilari; "s" ve "es" alirken; Turkce'de ismin yapisi ve kalin/ince sese gore ve de ismin sesli/sessiz harfle bitisine gore degisir (Ali'nin, Ahmet'in, Betul'un, Fatma'nin, Fazil,in v.s.)

 

Oyuzden bir dilde olan, o dile gerekirken; diger dilde olmayan ona gerekmez.

 

Gerekmeyen bir seyi de, bir dile eklemek kadar anlamsiz bir sey olamaz.

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Evrensel insan, konuyla en alakali yanitin bu olmus, ama ben bunun gerekli oldugunu anlatmak icin actim bu basligi zaten.

 

Lakin tekrar ediyorum

 

Turk dili icin buyuk eksiklik ama Turk insani icin degil sanirim. Kafalar bunu algiyacak seviyede bile olmadigina gore definite article sizin neyinize
Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

Benim dile getirdiklerimin, konu ile alakasinin olup, olmadigi bir algi meselesi.

 

Bak, mesela; Turkce'de yanlis kullanilan misli gecmis zaman ingilizce de yoktur. Ingilizce de bu zaman they say, yani onlar der ki ekiyle kullanilabilir ki bunu da ingilizce konusanlar tercih etmezler

Misli gecmis zaman; zamani kullananin kendisinin haberdar olmadigi bir gecmisten bahsetmesidir.

 

Turkiye 1950'lerde Kore ile savasmis. Burada savasti diyebilmek icin, kisinin o savas sirasinda yasamasi ve savasi hatirlamasi gerekir.

 

Yalnis kullanim,ise; mesela ben 1980 yilinda dogdum,kullanimidir. Kimse dogumundan haberdar olamayacagi icin ve dogumunu hatirlayamayacagi icin, dogrusu ben 1980 yilinda dogmusum olacaktir.

 

Ayrica ingilizce de s1k kullanilan ve Turkce de olup ta kullanilmayan bir zaman vardir. Bu zaman, gecmiste baslayip,bugun devam etmekte olan, present perfect tense'dir.

 

I have been writing for 5 minutes"

 

Ben 5 dakikadir mesaj yaziyorum, kullanimi Turkce de yanlistir, dogrusu; ben 5 dakikadir mesaj yazmaktayim olacaktir.

 

Love, yani sevmek fiili Turkce de simdiki zaman da kullanilirken, seni seviyorum; ingilizce de genis zamanda kullanilir, I love you. Turkce, de sevmek fiilinin genis zaman kullanimi olan, seni severim ise ayni anlami vermez. Ya da I am loving you, denisi ingilizce de yoktur.

 

Ayrica en onemlisi Turkce de filler kok yapisi sabit tutulup, eklerle zaman degisimi alir.

 

Ingilizce de ise filler ya duzenli (ed eki alarak), ya da duzensiz degisime ugrarlar.

 

I go-ben giderim

 

Iwent-ben gittim

 

I have gone-gitmekteydim

 

Ama olumsuzlarda ve soru cumlelerinde yardimci filler ingilizcede devreye girerken, Turkce de olumsuzluk eki sadece ve ses uyumuna gore me ve ma dir.

 

I did'nt go-gitmedim.

 

Did I go-gittim mi?

 

Cunku ingilizce dei yardimci filler, ayni zamanda zaman ekidir.

 

Buna benzer daha cok farkliliklar vardir.

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

Turkce ile ingilizce arasindaki en buyuk dil karmasasinin yasandigi konu var ve yoktur.

 

Turkce de bunlarin kullanimi degismez.

Tanri yok/var

 

Ali yok/var

 

Dinazor yok

 

Kus var

 

Ingilizce de her yok,farkli bir anlam icerir.

 

God is non exist/exist

 

Ali absent/present

 

Dinazor extinct

 

Bird exists

 

Orada bir ev var-there is a house

 

Ali'nin evi var-Ali has a house

 

Buradan da algilanacagi uzere, ingilizce dili bir seyi ifade edebilmek acisindan, kisiye daha anlasilir ve yerinde anlam saglarken, Turkce dili "lastiklidir."

 

Oyuzden ingilizce dilinde, bir seyi yanlis anlama olanagi dili bilen icin minimumdur.

 

Var/yoka benzer ornekler baska konularda da coktur.

 

Mesela,isigi kapatmak/acmak ile radyoyu kapatmak/acmak ve kitabi kapatmak/acmak taki kapatmak fillileri farklidir.

 

Switch the light off-Switch the light on

 

Turn the radio off-Turn the radio on

 

Shut the book.-open the book

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

Arif olan anlamayinca,bu yolu sectim; kusura bakma.:rolleyes:

 

Sectigim yolda, iki dilin hic bir sekilde biribiriyle mukayese edilemeyecegi ve her iki dili de kendi bunyesinde ogrenmek gerektigi ve bir dilden diger dile tercumenin ise, kelime kelime degil; anlam ve icerik tercumesi oldugunu aciklamak istedim.

 

Surc-i lisan eylediysek, af ola!:)

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Saol evrensel, iki dilin kiyaslanmayacagini bilmiyordum oysa ben

 

Dort yildir Ingiltere'de yasiyorum, ustelik burada universite egitimi aliyorum ve okula kabul icin oldukca zorlayici dil sinavlarini gecmem gerekiyor ve geciyorum

 

Ve gelmis adam bana ortaokul hazirlik Ingilizce'si anlatiyor

 

Ve o kadar salak ki, gramatik bir eksiklikten bahsettigimi anlamiyor, iki dili kiyasladigimi saniyor, ayni minvalde otuz tane ileti yaziyor

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Cok fazla "the" kullanimi yine ayni kelimeyi cok kullanmissin duygusu yaratmiyor, pespese istedigin kadar yaz bunu hicbir sorun yok. Turkce mesela "bu olay", "bu secim, "bu parti"... gibi "bu" sozcugu pespese cok yazilirsa ayni kelimenin cok tekrari durumu yaratir.

 

Yani diyorsun ki Jadı; "Eğer İngilizce'de çok fazla "the" kullanırsan hiç problem olmaz ama Türkçe'de çok fazla "bu" kullanırsan problem olur."

 

Farz edelim ki; Türkçe'de işaret zamiri olarak kullanılan "bu" kelimesi, "bu" değil de "The" olsaydı. Bu durumda şunu söylemen gerekecekti:

"The kelimesini kullanmak çok faydalı ve gereklidir. İstediğin kadar peşpeşe kullan problem yok. Ama Türkçe'de pek fazla kullanma çünkü peşpeşe gereksiz tekrar yapmış olursun.".

 

Neden Türkçe'de gereksiz tekrar oluyor da İngilizce'de olmuyor? Sana bir şey söyleyeyim mi? Bu konuda asıl gerekesiz tekrar Türkçe'de değil, İngilizce'de var. Örnek mi? Ay'dan başka ay olmadığı halde, bir metinin içinde, 100 kere "Ay" kelimesini yazsan, 100'ünün de başında "the" artıkelini yazmak zorundasın. Oysa ki, Ay'dan başka ay olmadığı için, değil 100 kere, bir kere bile yazmak mantıken gereksiz.

 

Şimdi sana "The" artıkelinin nereden geldiğini açıklayayım da; değil onu başka bir dilde canlandırmak, diğer dillerde dahi gittikçe öldürüldüğünü anla.

 

"The" artıkeli, Eski İngilizce'deki "Se" ve "Seo" artıkellerinden gelir. Tıpkı Almanca'ya benzer bir şekilde, "Seo" dişidir, "Se" ise erkektir. (Aslında tam tersi olması lazımdı ama bunun da detayı var).

Bunların okunuşu "Zeeo" ve "Zee" idi. (Bu bir farklı okunuş değildir çünkü eski İngilizce'de S harfi direkt olark Z telahfus edilirdi. Zira eski İngilizce'de farklı okuma da yoktu.)

 

Bu iki kelime eski İngilizce'de sadece artıkel olarak değil, üçüncü tekil şahıslar için doğrudan doğruya "O" manasında da kullanılıyordu. Yeni İngilizce'de "Seo" ; "She" oldu. "Se" ise "He" oldu. Artıkel olarak kullanılmasında ise, cinsiyeti öldürülerek "The" oldu. (The artıkeli, He, She, That ve This'in karışımıdır.)

 

Sadece cinsiyetinin öldürülmesiyle de kalmadı. aynı zamanda da eski İngilizce'deyken nerdeyse her kelimenin başında kullanılırken, yeni İngilizce'de kullanımı çok büyük bir oranda azaldı. Üstelik her yüzyılda biraz daha azaltılmaya devam ediliyor. Örneğin Sun, Moon, World , gibi, veya ülke adları gibi, neyden bahsedildiği zaten belli olan kelimelerin başlarından da kalkacak. Böylece daha da fazla öldürülmüş olacak. Sen de kalkmış diyorsun ki; "Milletin çöpünü, biz niye kullanmıyoruz?"

 

Ayrıca ağzınla da söylüyorsun, diyorsun ki; "Türkçe de bir cümlede bir çok kere "bu" kullanırsan gereksiz tekrar yapmış olursun". Oysa ki bunu söyledikten sonra, Türkçe'de değil "The" , daha da kısa yazılışı olan "Bu" nun bile gereksiz yere kullanılmadığını anlamış olman gerekirdi. "Çok fazla tekrar yapmış olursun" diyorsun. Evet, doğru, öyle yapmış olursun. Ama neden öyle yapmış olursun? Çünkü öyle yapılmasına gerek olmadığı için, kimse öyle yapmıyor da ondan.

 

Çok komiksin Jadı. Türkçe'yi, Türk'ü, AtaTürk'ü acaba ne şekilde küçültüp aşağılarım diye düşünmekten, artık saçmalamanın son haddine dayandın. Ondan sonra da, sadece bu konuda değil; içinde Türk hecesi geçen her şeyde bir kusur bulma çabalarını sanki millet anlamıyormuş gibi, "Bunda bile Türklüğü aşağılama buldunuz ya, helal olsun size" diyerek milleti salak yerine koyuyorsun.

 

Olaya bak sen; "Gereksiz yere peş peşe "bu" kelimesini kullanmak çok saçma" diyor, ve peşinden de " "Bu" kelimesi yerine başka bir kelime bulup, onu peşpeşe kullanalım" diyor. Pes yani.

 

Herkese saygılar, sevgiler.

  • Like 2
Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

Sana anlattigimi da nereden cikardin?

 

Daha once de dedigim gibi, mesajlar kisinin laskabina yonelik olsa da, burasi bir kitlesel platform ve her baslik, her mesaj kitlenin okumasina ve yazmasina acik.

Konu da neden Turkce'de harfi tarifin olmadigi ve olamayacaginin ve olmasi gerekmediginin aciklanmasi

 

Benim, bu aciklamayi belki biraz detayli yapmis olmam da, benim yol ve yontemim; ne yapalim, huyum kurusun!

 

Cunku bazi konular arif olanin anlamasina acik olmuyor.

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Ayrıca ağzınla da söylüyorsun, diyorsun ki; "Türkçe de bir cümlede bir çok kere "bu" kullanırsan gereksiz tekrar yapmış olursun". Oysa ki bunu söyledikten sonra, Türkçe'de değil "The" , daha da kısa yazılışı olan "Bu" nun bile gereksiz yere kullanılmadığını anlamış olman gerekirdi. "Çok fazla tekrar yapmış olursun" diyorsun. Evet, doğru, öyle yapmış olursun. Ama neden öyle yapmış olursun? Çünkü öyle yapılmasına gerek olmadığı için, kimse öyle yapmıyor da ondan.

 

Sanki bahsettigim ismin veya isim tamlamasinin, ya da mevzubahis konusu her ne ise basina bisey koymazsam neden bahsettigim belirsiz kalacak gibi geliyor, anlam bulanikligi gibi. Ben oyle hissediyorum veya bilemicam

Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

gramatik bir eksiklikten bahsettigimi anlamiyor,-jadi-

 

Once terbiyeni takinmaya davet ederim seni. Hele hele bir bayanin agzina "salak" kelimesi hic yakismiyor.

 

Ustelik Ingiltere gibi bir ulkede bulunmakta olan bir bayana.

 

Bende sana "medeniyet gormemis" mi diyeyim,yani!

 

Iki dilde de gramatik bir eksiklik yoktur ve her iki dilde de dilin kullanim ve anlasilim temelinde harfi tarif oyle veya boyle yerini almaktadir.

 

Ayrica Notamatik lakapli yazar arkadas ta, belirginlik ve belirsizligin ucuncu tekil sahis zamiri olan ve ingilizce de, erkek icin, he, disi icin she ve insanoglu cinsi olmayan (genelde esya, sey) icin it kullaniminin temelini de gayet guzel aciklamis. Se, selfin kokeni olan kendinden gelir. Cunku kendi, yani se ve he; dogal zihniyet dil yapilanisinin erkeksel temelini ve tabanini teskil ederler, insanOGLU-MANkind, per se-kendi demektir.

 

Almanca ve fransizcada da, bir sey disisi ve erkegi ile birlikte kullanilir ve ogrenilir. Fansizca da la-erkek, le-disi. Almanca'da da der, di das olarak kullanilir. (Almanca yazilim yanlis olabilir)

 

Ingilizce ile almanca, cumle yapilari da dahil; ayni linquistics grubuna dahildirler.

 

Fransizca ve Almanca ayni gelenegi surdururken; notomatik lakapli yazar arkadasin da acikladigi gibi, ingilizce he, she it'ten a/an ve the ya gecmistir.

 

Yani eger bir eksiklik aranacaksa, bu eksiklik harfi tarif degil; Turkce de 3. tekil sahisin sadece o olarak tekli kullanimidir.

 

Bu da birey bilinci ve insanoglunun farkli gorunumdeki iki cinsiyetinin farkini dil kullaniminda ortaya konmasinin onemi ve gerekliligi demektir.

 

Cunku o ayni zamanda isaret zamiridir, bu, su, o

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Mesela topigin genelinde Menderes'in asilmasi konusuluyor. Ben asilma olayiyla alakali bisey soyleyecekken

 

"bu olayin gelisim surecinde...." gibi bisey demek durumundayim.

 

 

Sadece diger paragrafin herhangibir yerinde "olayin gelisim sureci...." dersen, "hangi olay?" Okurun burada bunu anlamasi icin zaman harcamasi gerekiyor yada duruma gore hic anlamiyor

 

Definite article eksikligi hem yazar hem okur icin su veya bu sekilde zaman ve emek kaybiyla sonuclaniyor.

 

Ayni cumle icinde ayni kelimeyi tekrar ederseniz bu yine bir zaaf. Mesela ayni cumle icinde baslangicta "kelime" dersen, devaminda "sozcuk" gibi es anlamlisini bulman daha uygun olur. Obur turlu okur yazinin anlatimi dusuk, kelime dagarcigi kistli ve sikici oldugunu dusunur. Onemli detaydir bu. THE demek kesinlikle kelime tekrarina girmez, the bir kelime bile degildir aslinda.

 

Mesela bir odev hazirlayacaksin ve 2000 kelimelik olmasi gerekiyor. The'lar burada sayilmaz, hesaba katilmaz. Ayni kelimeyi cok fazla tekrar edersen onlarda sayidan dusurulur

 

Butun bunlar Turkce'de bir eksikliktir

Link to comment
Share on other sites

The eksikliginin Turkce'de ne tip sorunlara neden oldugunu anlamak icin akademik duzeyde Ingilizce bilmek gerek. benim burada bu basligi acmam cok buyuk hataydi. Turkiye'de en iyi Ingilizce biliyorum diye gezenlerin ne seviyede oldugunu bildigim halde yaptim bu hatayi :)

 

Bosverin siz, bir Turk dunyaya bedeldir ve Turkce'nin Ingilizce'den asla bir eksik yani O-L-A-M-A-Z

Link to comment
Share on other sites

Saygideger jadi;

 

Eger the ile, he ve o arasinda bag kurabilirsen; Turkce de The 'nin kullanim olarak degilde; anlam olarak yer aldigini anlgilarsin.

 

Ustelik Turkce de zaten erkek, disi ve esya farki sadece o da birlesmistir. Dil anlatimi olarak, erkek, disi ve esyayi sahis zamiri olarak farkli kilamayan Turkce de, bu zihniyetin olmadigi ve verilmek istenen farkli anlamlarin sahislar uzerinden degilde, isaret uzerinden , o da sadece mesafe farki belirtilerek verildigini algilarsin.

Cunku, bir seyin kendi icindeki farkini anlamda degil de, dilde belirtmek; toplumlarin gelismesi, birey bilinci ve tarihsel mirasa dayanir.

 

Bu tarihsel mirasta, maalesef Anadolu topraklarinda, bilhassa dinden gelen, erkek egemenligi ve kadinin degersizligi buyuk rol oynar. Dolayisiyle, dilde de bu farkin belirtim icerigi gundeme gelmemistir. Oyuzden de harf-i tarif belirtimi dilde degil; anlamdadir. Bunun algilanmasi gerekir.

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Jadı'ya ne kadar anlatırsanız anlatın, anlamaz.

Burnunun doğrultusuna gider. Her konuda saçmaladığı gibi burada da saçmalamış.

İşi gücü Türk, Türkiye aleyhinde birşey bulup konu yapmak. Bu defa da Türkçe aleyhinde bir konu bulduğunu sanmış ama yanılmış.

 

Kendisinden bir örnek istenmiş. Getirdiği örnekte gerekçesi; Türkçe'de o olay tekrar edilirken hep "bu" sözcüğü kullanmak gerekirmiş.

Sanki İngilizce'de "the" kullanmak fazlalık değilmiş gibi.

Kaldı ki ismin halleri kullanıldığında "bu" demeye de gerek kalmaz. "olayı", "olaya", "olayın", "olayda" sözcükleri içinde gizli article vardır zaten.

 

Tabi Türkçe'yi bilmeyen Jadı gibi birisi, sanır ki bu bir eksiklik. Halbuki ilgisi yok.

 

Ayrıca sadece Türkçe'de değil, Rusça, Çince gibi dillerde de article kullanılması gerekmiyor.

Çünkü dilin yapısı böyle ilave bir kelime kullanmayı gerektirmiyor.

Link to comment
Share on other sites

Saygideger pante;

 

Ayrıca sadece Türkçe'de değil, Rusça, Çince gibi dillerde de article kullanılması gerekmiyor.

Çünkü dilin yapısı böyle ilave bir kelime kullanmayı gerektirmiyor. -pante-

 

Bu fark daha onceki mesajlarimda da acikladigim gibi,dilin linquistik aileleriyle bagli bir durum.

 

Rusca da ve cince de Turkce kokenli kelimeler de mevcut.

 

Eger bir eksiklikten bahsedilecekse, dunya dillerindeki ortak eksiklik erkek egemen dil yapisi. Bu bilhassa ingilizce de buyuk sorun. Bilhassa meslekler, genelde erkek takilari uzerine ifade ediliyor.

 

Turkce'deki bu konudaki tek eksiklikte, o sahis zamirinin hem erkek, hem disi, hem de esya icin ortak kullanimi.

 

Bunun da nedenini cografi ve toplumsal tarihi miras olarak daha onceki mesajlarimda acikladim.

 

Zaten bunu da ben yapi ve isleyis olarak, insanOGLU, MAN kind ve erkeksel karakter olarak x ve y yapilanisinda da acikladim.

 

Dil, genelde ve tum dunyada kokenini ve belirtisini erkekten alir ve erkek,insanogluna esdeger kilinir. Oyuzden de insanOGLU ve MAN kind'dir.

 

Kadin, woman olarak erkegin geldigi yer, rahim etimolojisini tasir, human da hue olarak erkek cesitliligine isaret eder. male ve female de, yani disi; male'in saglamligi temelindedir.

 

Saygilarimla;

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...