Jump to content

Kuran köleliği kaldırmıştır


Emre_1974tr

Recommended Posts

10 dakika önce, Emre_1974tr yazdı:

 

Ekonomide de, yönetimde de liberal hedefleri amaçlar İslam. Zaten bireysel özgürlükler olmadan imtihan da olmaz.

İslam ve bireysel özgürlükler mi?  https://tr.wikipedia.org/wiki/Burka

Ekonomide ise bireysel özgürlük filan olmaz, bu olsa olsa kapitalizm olur.

İslamcılar olarak kapitalizmi sahiplenmeniz sizi modern göstermiyor. Kapitalizm ömrünü doldurdu. Eski püskü bir şey oldu artık.

Ayrıca kapitalizmin kendisi çürük ve bozuk bir sistemdir. Yakında yerini sosyalizme bırakacaktır.

Tabi bütün dünya sosyalizme doğru giderken İslam dünyasının kapitalizmi keşfetmesi normal. Gerçekten de ekonomik ve bilimsel gelişmeleri 150 yıl geriden takip ediyorsunuz.   :)

 

 

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

5 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

 

Ekonomide de, yönetimde de liberal hedefleri amaçlar İslam. Zaten bireysel özgürlükler olmadan imtihan da olmaz.

 

Liberal/bireyci olmadan demokrat olunamaz.

Hiç bir insan kolektif yapı uğruna harcanamaz.

 

Buna karşılık totaliter sosyalizm ise paganizmden/ruhçuluktan gelmektedir. Demokrasi ile sosyalizm birbirine taban tabana zıttır.

 

 

Link to comment
Share on other sites

14 saat önce, Mantılı yazdı:

Hadi diyelim ki kabul ettim. Diyelim ki az önce belirttiğim gibi bir ayet var, yok ya, var diyelim. Benim en başta yazdığım ayetlere karşı bir argümanın var mı? Bu çelişkiyi nasıl açıklayacaksın? Kaçmadan bu soruma cevap ver şimdi.

@Emre_1974tr Sana çok basit bir soru sordum. Cevap vermeye niyetin yok belli ki. Kendiyle çelişen insanların son kıvranmaları. Konuyu değiştirip bir şekilde özgür irade, demokrasi, sosyalizm, bireycilik, liberalizm gibi konulara geçmişsin.

Özgür irademiz varmış ama tanrı bizim ne yapacağımızı önceden biliyormuş. O zaman böyle bir sınava ne gerek var? Kimin cennete kimin cehenneme gideceği belli zaten. Ahirette itiraz hakkı kalamazmış öyle mi? Kendini kandırmaya devam et sen. Bu kadar anlamsız ve boş bir sebep için milyonlarca insanı işkenceden farksız bir hayat sürmeye mahkum eden bir tanrı olsa olsa kötülüğün tanrısıdır. Kaldı ki kötülüğü de diğer her şeyi yaratan tanrın yaratmış.

İslam ne mübarek bir din ki bütün islam ülkeleri günümüzde refah içinde yaşıyor, değil mi? Bireysel haklar ve özgürlükler abidesi ülkeler bunlar. Senin gibi insanlar yüzünden canım ülkem bu hallere düştü. Eleştirel düşünceye domuz bağı yapıp Türkiye'yi dogmalar ülkesi haline getirmeye kalkıştınız. Orta çağ öncesi arap ahlak kurallarını yalanlarla ve tehditlerle yerleştirmeye çalışıyorsunuz. Düşün artık bu milletin yakasından!

Hadi buna da cevap verme. Hadi! En ufak bir yüzün kızarıyorsa cevap verirsin.

 

 

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Gelelim şu kapitalizm/sosyalizm konusuna.

Kapitalizm veya sosyalizm arasında bir seçim yapmak zorunda değiliz. İkisi arasında bir bağ tesis edilmeli. İkisi de birbirini dengelemeli. Böylece herkes ikisinin de olumlu yönlerinden faydalanabilmeli. Demokrasi ve cumhuriyet arasındaki ilişki gibi bir nevi. 

Sağlam bir cumhuriyetin temelinde yatan yasaları aşındırırsanız demokrasiniz de kısa bir süre içinde oklokrasiye dönüşür. Oklokrasi bilgisi ve yetkinliği olmayan geniş halk kitlelerinin desteğini alan popülist siyasetçilerin devlet yönetiminde mutlak güç elde etmesiyle oluşan bir yönetim tabiridir (kaynak viki). Bilmiyorum tanıdık geldi mi...

Kendimize sormamız gereken çok basit bir soru var. Bizim için insan hakları mı daha önemli yoksa şirketlerin çıkarları mı? Sistemler arası dengeyi sağlayacaksak kriterlerimizden biri bu olmalı.

 

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Yeniden bir şey kurmaya gerek yok ki Avrupa bu yollardan geçmiş zaten.

Yol belli , geri kalan tek şey cahilliğin sonuçları ile halkı yüzleştirmek. Bunu da akp yapıyor gönüllü olarak.

Pislik bürokrasinin yargılanması ve pisliklerinin cezasını çekmesi gerek. Hem döverim sonra severim ben bilirim diyen bürokrasiye güvenilmez. Zaten sonuç ortada.

Link to comment
Share on other sites

On 10.05.2024 at 11:53, Emre_1974tr yazdı:

Bir de kölelik konusu sürekli sorulup duruluyor. Gerçi bazı yazarlar bu konuda gerekli açıklamaları yapmışlar ama ben de değineyim dedim.

Kuran köleliği yasaklayıp insanların eşit olduğunu bildirmiştir.

Kuran`da belirtildiği üzere peygamberlerin bile köle edinme yetkisi yoktur. Allah`ın dışında, yani yaratılmış bir şeye kulluk-kölelik en büyük günahlardandır:

Zümer
29. ALLAH, çelişen ortaklara sahip bir adam ile bir tek kişiye bağlı olan adamın örneğini verir. Bu ikisinin durumu hiç eşit olur mu? Övgü ALLAH`adır. Ancak çokları bilmez.

(İnsanın tek bir efendisi vardır o da Rabbimiz. Yüce Yaratan`dan başka bir kimseye kulluk-kölelik şirktir ve bu ayette de yalnız Allah`a kul olan ile, yaratılmışlara da kul olanlar bir örnekle karşılaştırılıyor. Ve bu ikisinin aynı olmadığı belirtiliyor. )

Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih`i ALLAH`tan sonra rabler (efendiler) edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı`ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O`ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir. (9: 31)

De ki: `Kitaplılar! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir ilkeye geliniz: ALLAH`tan başkasına kulluk etmeyelim ve O`na hiç bir şeyi ortak koşmayalım, birimiz diğerini ALLAH`tan sonra rabler edinmesin. ` Kabul etmezlerse, `şahit olun, biz müslümanlarız! deyin. (3: 64)

Ali İmran Suresi
79. Ayet: Allah`ın kendisine kitap, bilgi ve peygamberlik vermiş olduğu hiçbir kişinin kalkıp da insanlara: "Allah`a değil bana kul olun" diyebilme yetkisi yoktur. Ancak: "Kitabı öğretmekte ve ders alıp vermekte olmanız sebebiyle Allah yolunun erleri olunuz!" der.

Hud Suresi 2. Ayet: şöyle ki, Allah`tan başkasına kul olmayın! Ben size O`nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!

Enbiya Suresi
98. Ayet: " Siz ve Allah`ın berisinden, kulluk/kölelik ettikleriniz, cehennem odunusunuz. Hepiniz oraya gireceksiniz. "

İslam dininden sonra hiçbir Müslüman köle edinememiştir(Kuran`daki gerçek İslam’ın uygulandığı dönemler). Ama cahiliye döneminden kalma kölelerin bırakılması adım adım olmuştur. Ayetler en ufak bir şeyde eldeki kölelerin serbest bırakılmasını, onlara maddi yardım yapılmasını ve çağı gelmişse-istiyorsa evlendirilmesini emreder. Örneğin:

5 Maide Suresi
89 ALLAH rast gele ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz. Ancak bile bile ettiklerinizden sizi sorumlu tutar. Yemininizi bozarsanız cezası, ailenize genellikle yedirdiğiniz yemeklerden on yoksulu doyurmak veya giydirmek veya bir köleyi salmaktır. Kim bulamazsa üç gün oruç tutmalı. Bu, bile bile ettiğiniz yeminlerinizin cezası. Yeminlerinizi tutun. ALLAH güzel karşılık veresiniz diye ayetlerini böyle açıklıyor.

BELED
12. Zor yolun ne olduğunu bilir misin?
13. Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;


Savaş esirlerinin bile köle edinilemeyeceği açıkça belirtilir.

"Sonunda üstün geldiğinizde onları esir alın; onları ya karşılıksız veya fidye karşılığında salın. Savaş durumu kalkıncaya kadar bunu uygulayın. "(47-4)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. (Nahl 75)

Burada da yine Allah`tan başkasına kulluk eden bir kimse ile, yalnızca Allah`a kulluk eden özgür insan karşılaştırılıyor ve kölelik yeriliyor. Ayrıca zenginliğin de fakirlikten üstün tutulduğunu görüyoruz ayette. Bu ve benzeri ayetler kulluğun sadece Allah`a karşı olması gerektiğini belirtmekte.

Ve asıl, hırsızlığın bile yasak olduğu bir dinde, kölelik yani insan özgürlüğünü çalma tamamen kalkmış demektir.

Düşünsenize, bir insanın arabasını veya kalemini izinsiz almak bile yasakken, o insanın kendisini çalarak köle edinmek hayli hayli yasaklanmış demektir.

Yani bir insanın bir eşyasını bile izinsiz alamıyorsanız, o kişiyi kendinize zorla köle hiç yapamazsınız demektir.

Ve yine ayetlerde belirtildiği üzere tüm insanlar dilediği gibi inanmakta ve yaşamakta özgür olduğuna göre imtihan dünyası gereği, yine kölelik yasaklanmış demektir İslam dininde.

Selam ve sevgiler.

 

Artık bu ayetler karşısında kimsenin karşı çıkabileceği bir alan kalmadı.

 

Kutsal Kuran köleliği yasaklar, her insan özgürdür ve eşittir.

 

Zaten imtihan dünyasının kendinle yüzleşme amacının gerçekleşebilmesi için de seçimlerinde özgür olmalısın.

Link to comment
Share on other sites

2 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

 

Artık bu ayetler karşısında kimsenin karşı çıkabileceği bir alan kalmadı.

 

Kutsal Kuran köleliği yasaklar, her insan özgürdür ve eşittir.

 

Zaten imtihan dünyasının kendinle yüzleşme amacının gerçekleşebilmesi için de seçimlerinde özgür olmalısın.

Hayır kuran köleliği yasaklamaz. Sadece suç işleyenlere "CEZA OLARAK" Köle azad etmesini emreder.

Yani para cezası gibi , elindeki değerli bir malı azad etmesini ister. Çünkü köle değerli bir maldır herkes sahip olmak ister , kimse durduk yere köleyi özgür bırakmaz.

Günümüzde insanların sahip oldukları değerli bir malı örneğin evini bağışlaması gibi. Buradan ev almak haramdır sonucu çıkmaz. Aynen böyle , suça karşılık köle azad edilmesinin istenmesi bir daha o suçu önlemek için önerilmiştir.

 

Bu köleliğin yasak değil meşru görüldüğünün ispatıdır.

Yasak olsaydı yasakladım derdi.

 

  • Like 2
Link to comment
Share on other sites

18 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

Zaten bireysel özgürlükler olmadan imtihan da olmaz.

Bu kocaman bir yalan. Özgür falan değilsin; imtihan falan da yok. İmtihanı bozan bizzat kendisidir. Onun kölesisin, ki bunun böyle olduğunu her iletinde ispatlıyorsun. Her gün 5 kere (sen 3 kere de diyebilirsin, farketmez) kıçını havaya kaldırmanı ve kelleni yere sürtmeni emrediyor. En azından bana tapacan ve ibadet edecen, diyor. Demiyor, emrediyor. Yani dediğimi yapmazsan/tapmazsan, affedersin, aczına sıçacam (yakma tehdidi) diyor senin tanrın.

 "Bana ve Muhammed´e inanmayanlar kebap olacaktır" minvalinde ha bire tehdit ediyor. Bireysel özgürlükten yana olan birisi, kendine inanmayanları tehdit etmez. Tehdit etmekle kalmıyor, toplu katliyam yapıyor (nam-ı diğer helak). İmtihanmış...mış. Yemezler, Emre, yemezler.

Ama tehdit ediyor işte ve hatta tahtalı köyü beklemeden toplu katliyamlar yapıyor. Bireysel özgürlükmüş...müş. İmtihanmış...mış. Kocaman bir yalan. Böyle bireysel özgürlüğün üstüne tüküreyim. Oldu mu, Emre Efendi. Çünkü resmen faşist zihniyetli bir kölelik bu.

Şimdi bir zahmet beni ona şikayet et, ki tahtalı köyde şöyle fevkaladenin fevkinde cıyak cıyak yanayım.

Biliyorum, ne yazacağını.

Biliyorum, ne diyeceğini.

Papağanlık sana yakışıyor mu, ne! :)

  • Thanks 1
Link to comment
Share on other sites

On 10.05.2024 at 11:53, Emre_1974tr yazdı:

Bir de kölelik konusu sürekli sorulup duruluyor. Gerçi bazı yazarlar bu konuda gerekli açıklamaları yapmışlar ama ben de değineyim dedim.

Kuran köleliği yasaklayıp insanların eşit olduğunu bildirmiştir.

Kuran`da belirtildiği üzere peygamberlerin bile köle edinme yetkisi yoktur. Allah`ın dışında, yani yaratılmış bir şeye kulluk-kölelik en büyük günahlardandır:

Zümer
29. ALLAH, çelişen ortaklara sahip bir adam ile bir tek kişiye bağlı olan adamın örneğini verir. Bu ikisinin durumu hiç eşit olur mu? Övgü ALLAH`adır. Ancak çokları bilmez.

(İnsanın tek bir efendisi vardır o da Rabbimiz. Yüce Yaratan`dan başka bir kimseye kulluk-kölelik şirktir ve bu ayette de yalnız Allah`a kul olan ile, yaratılmışlara da kul olanlar bir örnekle karşılaştırılıyor. Ve bu ikisinin aynı olmadığı belirtiliyor. )

Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih`i ALLAH`tan sonra rabler (efendiler) edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı`ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O`ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir. (9: 31)

De ki: `Kitaplılar! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir ilkeye geliniz: ALLAH`tan başkasına kulluk etmeyelim ve O`na hiç bir şeyi ortak koşmayalım, birimiz diğerini ALLAH`tan sonra rabler edinmesin. ` Kabul etmezlerse, `şahit olun, biz müslümanlarız! deyin. (3: 64)

Ali İmran Suresi
79. Ayet: Allah`ın kendisine kitap, bilgi ve peygamberlik vermiş olduğu hiçbir kişinin kalkıp da insanlara: "Allah`a değil bana kul olun" diyebilme yetkisi yoktur. Ancak: "Kitabı öğretmekte ve ders alıp vermekte olmanız sebebiyle Allah yolunun erleri olunuz!" der.

Hud Suresi 2. Ayet: şöyle ki, Allah`tan başkasına kul olmayın! Ben size O`nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!

Enbiya Suresi
98. Ayet: " Siz ve Allah`ın berisinden, kulluk/kölelik ettikleriniz, cehennem odunusunuz. Hepiniz oraya gireceksiniz. "

İslam dininden sonra hiçbir Müslüman köle edinememiştir(Kuran`daki gerçek İslam’ın uygulandığı dönemler). Ama cahiliye döneminden kalma kölelerin bırakılması adım adım olmuştur. Ayetler en ufak bir şeyde eldeki kölelerin serbest bırakılmasını, onlara maddi yardım yapılmasını ve çağı gelmişse-istiyorsa evlendirilmesini emreder. Örneğin:

5 Maide Suresi
89 ALLAH rast gele ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz. Ancak bile bile ettiklerinizden sizi sorumlu tutar. Yemininizi bozarsanız cezası, ailenize genellikle yedirdiğiniz yemeklerden on yoksulu doyurmak veya giydirmek veya bir köleyi salmaktır. Kim bulamazsa üç gün oruç tutmalı. Bu, bile bile ettiğiniz yeminlerinizin cezası. Yeminlerinizi tutun. ALLAH güzel karşılık veresiniz diye ayetlerini böyle açıklıyor.

BELED
12. Zor yolun ne olduğunu bilir misin?
13. Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;


Savaş esirlerinin bile köle edinilemeyeceği açıkça belirtilir.

"Sonunda üstün geldiğinizde onları esir alın; onları ya karşılıksız veya fidye karşılığında salın. Savaş durumu kalkıncaya kadar bunu uygulayın. "(47-4)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. (Nahl 75)

Burada da yine Allah`tan başkasına kulluk eden bir kimse ile, yalnızca Allah`a kulluk eden özgür insan karşılaştırılıyor ve kölelik yeriliyor. Ayrıca zenginliğin de fakirlikten üstün tutulduğunu görüyoruz ayette. Bu ve benzeri ayetler kulluğun sadece Allah`a karşı olması gerektiğini belirtmekte.

Ve asıl, hırsızlığın bile yasak olduğu bir dinde, kölelik yani insan özgürlüğünü çalma tamamen kalkmış demektir.

Düşünsenize, bir insanın arabasını veya kalemini izinsiz almak bile yasakken, o insanın kendisini çalarak köle edinmek hayli hayli yasaklanmış demektir.

Yani bir insanın bir eşyasını bile izinsiz alamıyorsanız, o kişiyi kendinize zorla köle hiç yapamazsınız demektir.

Ve yine ayetlerde belirtildiği üzere tüm insanlar dilediği gibi inanmakta ve yaşamakta özgür olduğuna göre imtihan dünyası gereği, yine kölelik yasaklanmış demektir İslam dininde.

Selam ve sevgiler.

 

Kuran ayetlerinin mükemmelliği ve tartışmasız bir şekilde köleliği yasaklaması onun korunan bir kutsal kitap olduğu gerçeğini tekrar tekrar göstermekte. Böyle muhteşem bir nimet için Allah'a ne kadar şükretsek azdır.

Link to comment
Share on other sites

7 dakika önce, Emre_1974tr yazdı:

 

Kuran ayetlerinin mükemmelliği ve tartışmasız bir şekilde köleliği yasaklaması onun korunan bir kutsal kitap olduğu gerçeğini tekrar tekrar göstermekte. Böyle muhteşem bir nimet için Allah'a ne kadar şükretsek azdır.

Oku şunları, lafı kıvırma! Bireysel özgürlükmüş..müş, diyordun ya demin. Oku bakiiim. :)

Bu kocaman bir yalan. Özgür falan değilsin; imtihan falan da yok. İmtihanı bozan bizzat kendisidir. Onun kölesisin, ki bunun böyle olduğunu her iletinde ispatlıyorsun. Her gün 5 kere (sen 3 kere de diyebilirsin, farketmez) kıçını havaya kaldırmanı ve kelleni yere sürtmeni emrediyor. En azından bana tapacan ve ibadet edecen, diyor. Demiyor, emrediyor. Yani dediğimi yapmazsan/tapmazsan, affedersin, aczına sıçacam (yakma tehdidi) diyor senin tanrın.

 "Bana ve Muhammed´e inanmayanlar kebap olacaktır" minvalinde ha bire tehdit ediyor. Bireysel özgürlükten yana olan birisi, kendine inanmayanları tehdit etmez. Tehdit etmekle kalmıyor, toplu katliyam yapıyor (nam-ı diğer helak). İmtihanmış...mış. Yemezler, Emre, yemezler.

Ama tehdit ediyor işte ve hatta tahtalı köyü beklemeden toplu katliyamlar yapıyor. Bireysel özgürlükmüş...müş. İmtihanmış...mış. Kocaman bir yalan. Böyle bireysel özgürlüğün üstüne tüküreyim. Oldu mu, Emre Efendi. Çünkü resmen faşist zihniyetli bir kölelik bu.

Link to comment
Share on other sites

On 10.05.2024 at 11:53, Emre_1974tr yazdı:

Bir de kölelik konusu sürekli sorulup duruluyor. Gerçi bazı yazarlar bu konuda gerekli açıklamaları yapmışlar ama ben de değineyim dedim.

Kuran köleliği yasaklayıp insanların eşit olduğunu bildirmiştir.

Kuran`da belirtildiği üzere peygamberlerin bile köle edinme yetkisi yoktur. Allah`ın dışında, yani yaratılmış bir şeye kulluk-kölelik en büyük günahlardandır:

Zümer
29. ALLAH, çelişen ortaklara sahip bir adam ile bir tek kişiye bağlı olan adamın örneğini verir. Bu ikisinin durumu hiç eşit olur mu? Övgü ALLAH`adır. Ancak çokları bilmez.

(İnsanın tek bir efendisi vardır o da Rabbimiz. Yüce Yaratan`dan başka bir kimseye kulluk-kölelik şirktir ve bu ayette de yalnız Allah`a kul olan ile, yaratılmışlara da kul olanlar bir örnekle karşılaştırılıyor. Ve bu ikisinin aynı olmadığı belirtiliyor. )

Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih`i ALLAH`tan sonra rabler (efendiler) edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı`ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O`ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir. (9: 31)

De ki: `Kitaplılar! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir ilkeye geliniz: ALLAH`tan başkasına kulluk etmeyelim ve O`na hiç bir şeyi ortak koşmayalım, birimiz diğerini ALLAH`tan sonra rabler edinmesin. ` Kabul etmezlerse, `şahit olun, biz müslümanlarız! deyin. (3: 64)

Ali İmran Suresi
79. Ayet: Allah`ın kendisine kitap, bilgi ve peygamberlik vermiş olduğu hiçbir kişinin kalkıp da insanlara: "Allah`a değil bana kul olun" diyebilme yetkisi yoktur. Ancak: "Kitabı öğretmekte ve ders alıp vermekte olmanız sebebiyle Allah yolunun erleri olunuz!" der.

Hud Suresi 2. Ayet: şöyle ki, Allah`tan başkasına kul olmayın! Ben size O`nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!

Enbiya Suresi
98. Ayet: " Siz ve Allah`ın berisinden, kulluk/kölelik ettikleriniz, cehennem odunusunuz. Hepiniz oraya gireceksiniz. "

İslam dininden sonra hiçbir Müslüman köle edinememiştir(Kuran`daki gerçek İslam’ın uygulandığı dönemler). Ama cahiliye döneminden kalma kölelerin bırakılması adım adım olmuştur. Ayetler en ufak bir şeyde eldeki kölelerin serbest bırakılmasını, onlara maddi yardım yapılmasını ve çağı gelmişse-istiyorsa evlendirilmesini emreder. Örneğin:

5 Maide Suresi
89 ALLAH rast gele ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz. Ancak bile bile ettiklerinizden sizi sorumlu tutar. Yemininizi bozarsanız cezası, ailenize genellikle yedirdiğiniz yemeklerden on yoksulu doyurmak veya giydirmek veya bir köleyi salmaktır. Kim bulamazsa üç gün oruç tutmalı. Bu, bile bile ettiğiniz yeminlerinizin cezası. Yeminlerinizi tutun. ALLAH güzel karşılık veresiniz diye ayetlerini böyle açıklıyor.

BELED
12. Zor yolun ne olduğunu bilir misin?
13. Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;


Savaş esirlerinin bile köle edinilemeyeceği açıkça belirtilir.

"Sonunda üstün geldiğinizde onları esir alın; onları ya karşılıksız veya fidye karşılığında salın. Savaş durumu kalkıncaya kadar bunu uygulayın. "(47-4)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. (Nahl 75)

Burada da yine Allah`tan başkasına kulluk eden bir kimse ile, yalnızca Allah`a kulluk eden özgür insan karşılaştırılıyor ve kölelik yeriliyor. Ayrıca zenginliğin de fakirlikten üstün tutulduğunu görüyoruz ayette. Bu ve benzeri ayetler kulluğun sadece Allah`a karşı olması gerektiğini belirtmekte.

Ve asıl, hırsızlığın bile yasak olduğu bir dinde, kölelik yani insan özgürlüğünü çalma tamamen kalkmış demektir.

Düşünsenize, bir insanın arabasını veya kalemini izinsiz almak bile yasakken, o insanın kendisini çalarak köle edinmek hayli hayli yasaklanmış demektir.

Yani bir insanın bir eşyasını bile izinsiz alamıyorsanız, o kişiyi kendinize zorla köle hiç yapamazsınız demektir.

Ve yine ayetlerde belirtildiği üzere tüm insanlar dilediği gibi inanmakta ve yaşamakta özgür olduğuna göre imtihan dünyası gereği, yine kölelik yasaklanmış demektir İslam dininde.

Selam ve sevgiler.

 

Köle edinme ve köle olma kesinlikle yasaklanmıştır. Zaten yoruma bile gerek yok, ayetler apaçık bir şekilde bu gerçeği anlatıyor.

Link to comment
Share on other sites

Yasaklanmamıştır. Yasak diye bir hüküm olmadığı için Osmanlı devrinin sonuna kadar köle pazarları kurulmaya devam etmiştir.

Yasak olsaydı yasak derdi. Tıpkı içkiye dediği gibi.

Köle azad etme olayı sadece bir ceza olarak kullanılmıştır. Bir suça karşı köle azad ederek affedilme sağlanıyordu.

 

Link to comment
Share on other sites

19 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

Liberal/bireyci olmadan demokrat olunamaz.

Hiç bir insan kolektif yapı uğruna harcanamaz.

 

Buna karşılık totaliter sosyalizm ise paganizmden/ruhçuluktan gelmektedir. Demokrasi ile sosyalizm birbirine taban tabana zıttır.

Tam aksine kapitalizm ve demokrasi zıttır. Salak mısın sen? 

Bütün yasaların azınlık burjuva için çıkartıldığı, milletvekillerinin burjuvazi tarafından sözde bir seçimle atandığı kapitalist sistem nasıl demokratik olabilir? 

"İslam demokratiktir" diye tespit sıçmıştın şimdi de "sosyalizm demokratik değildir" diye tespit sıçıyorsun. 

Senin dinin dünyaya egemen olsaydı sol akımların hiçbirisi olmayacaktı. Kölelikte devam edecekti. 

Doğrusu senin yerin akıl hastanesi ama burada seni ciddiye alıp cevap yazıyoruz.  :)

 

 

 

 

 

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

1 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

Köle edinme ve köle olma kesinlikle yasaklanmıştır.

Kendisine köle olunmasını isteyen bir varlık köleliği neden kaldırsın? 

Paylaştığın ayetler tamamen kasıtlı olarak yanlış çevrilmiş.  :)

Benden başkasına kul olmayın değil, ibadet etmeyin diyor.  :)

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

On 10.05.2024 at 11:53, Emre_1974tr yazdı:

Bir de kölelik konusu sürekli sorulup duruluyor. Gerçi bazı yazarlar bu konuda gerekli açıklamaları yapmışlar ama ben de değineyim dedim.

Kuran köleliği yasaklayıp insanların eşit olduğunu bildirmiştir.

Kuran`da belirtildiği üzere peygamberlerin bile köle edinme yetkisi yoktur. Allah`ın dışında, yani yaratılmış bir şeye kulluk-kölelik en büyük günahlardandır:

Zümer
29. ALLAH, çelişen ortaklara sahip bir adam ile bir tek kişiye bağlı olan adamın örneğini verir. Bu ikisinin durumu hiç eşit olur mu? Övgü ALLAH`adır. Ancak çokları bilmez.

(İnsanın tek bir efendisi vardır o da Rabbimiz. Yüce Yaratan`dan başka bir kimseye kulluk-kölelik şirktir ve bu ayette de yalnız Allah`a kul olan ile, yaratılmışlara da kul olanlar bir örnekle karşılaştırılıyor. Ve bu ikisinin aynı olmadığı belirtiliyor. )

Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih`i ALLAH`tan sonra rabler (efendiler) edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı`ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O`ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir. (9: 31)

De ki: `Kitaplılar! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir ilkeye geliniz: ALLAH`tan başkasına kulluk etmeyelim ve O`na hiç bir şeyi ortak koşmayalım, birimiz diğerini ALLAH`tan sonra rabler edinmesin. ` Kabul etmezlerse, `şahit olun, biz müslümanlarız! deyin. (3: 64)

Ali İmran Suresi
79. Ayet: Allah`ın kendisine kitap, bilgi ve peygamberlik vermiş olduğu hiçbir kişinin kalkıp da insanlara: "Allah`a değil bana kul olun" diyebilme yetkisi yoktur. Ancak: "Kitabı öğretmekte ve ders alıp vermekte olmanız sebebiyle Allah yolunun erleri olunuz!" der.

Hud Suresi 2. Ayet: şöyle ki, Allah`tan başkasına kul olmayın! Ben size O`nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!

Enbiya Suresi
98. Ayet: " Siz ve Allah`ın berisinden, kulluk/kölelik ettikleriniz, cehennem odunusunuz. Hepiniz oraya gireceksiniz. "

İslam dininden sonra hiçbir Müslüman köle edinememiştir(Kuran`daki gerçek İslam’ın uygulandığı dönemler). Ama cahiliye döneminden kalma kölelerin bırakılması adım adım olmuştur. Ayetler en ufak bir şeyde eldeki kölelerin serbest bırakılmasını, onlara maddi yardım yapılmasını ve çağı gelmişse-istiyorsa evlendirilmesini emreder. Örneğin:

5 Maide Suresi
89 ALLAH rast gele ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz. Ancak bile bile ettiklerinizden sizi sorumlu tutar. Yemininizi bozarsanız cezası, ailenize genellikle yedirdiğiniz yemeklerden on yoksulu doyurmak veya giydirmek veya bir köleyi salmaktır. Kim bulamazsa üç gün oruç tutmalı. Bu, bile bile ettiğiniz yeminlerinizin cezası. Yeminlerinizi tutun. ALLAH güzel karşılık veresiniz diye ayetlerini böyle açıklıyor.

BELED
12. Zor yolun ne olduğunu bilir misin?
13. Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;


Savaş esirlerinin bile köle edinilemeyeceği açıkça belirtilir.

"Sonunda üstün geldiğinizde onları esir alın; onları ya karşılıksız veya fidye karşılığında salın. Savaş durumu kalkıncaya kadar bunu uygulayın. "(47-4)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. (Nahl 75)

Burada da yine Allah`tan başkasına kulluk eden bir kimse ile, yalnızca Allah`a kulluk eden özgür insan karşılaştırılıyor ve kölelik yeriliyor. Ayrıca zenginliğin de fakirlikten üstün tutulduğunu görüyoruz ayette. Bu ve benzeri ayetler kulluğun sadece Allah`a karşı olması gerektiğini belirtmekte.

Ve asıl, hırsızlığın bile yasak olduğu bir dinde, kölelik yani insan özgürlüğünü çalma tamamen kalkmış demektir.

Düşünsenize, bir insanın arabasını veya kalemini izinsiz almak bile yasakken, o insanın kendisini çalarak köle edinmek hayli hayli yasaklanmış demektir.

Yani bir insanın bir eşyasını bile izinsiz alamıyorsanız, o kişiyi kendinize zorla köle hiç yapamazsınız demektir.

Ve yine ayetlerde belirtildiği üzere tüm insanlar dilediği gibi inanmakta ve yaşamakta özgür olduğuna göre imtihan dünyası gereği, yine kölelik yasaklanmış demektir İslam dininde.

Selam ve sevgiler.

 

Görüldüğü üzere bu kesin kanıtlara kimse cevap veremiyor.

islam köleliği yasaklamıştır. 

Link to comment
Share on other sites

On 14.05.2024 at 01:11, Emre_1974tr yazdı:

 

Ekonomide de, yönetimde de liberal hedefleri amaçlar İslam. Zaten bireysel özgürlükler olmadan imtihan da olmaz.

İslam'da üretim araçları hakkında hiçbir bilgi yoktur. Üretmek diye birşey yoktur zaten adı bile geçmez.

İslam'ın tek geliri Sadece savaş , yağma , ganimettir.

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

13 saat önce, kavak yazdı:

Her gün 5 kere (sen 3 kere de diyebilirsin, farketmez) kıçını havaya kaldırmanı ve kelleni yere sürtmeni emrediyor.

Günde 5 vakit ibadetin tek amacı insanların kendi kendilerini ikna etmelerine vesile olmak. Günde 5 kere dünyanın düz olduğunu söyleyip kendini inanmaya zorlasan çok geçmeden ona da inanırsın. Düşünce kontrolü bu tamamen.

İbadet konusuna gelince... Şu hayatta gerçekten tapılmayı hak eden bir varlık olsaydı karşısındaki insandan kendisine tapılmasını istemeyecek kadar yüce bir varlık olurdu. Buysa kendisine tapılmasını istemekle kalmıyor, akla mantığa uygun hiçbir gerekçe sunulmadan körü körüne inanmayı büyük bir erdem gibi gösteriyor.

Halbuki inanç denen şey doğası gereği dürüst olmayan bir durumdur. Dürüst bir insansan bir şeyi bildiğin zaman biliyorum, bilmediğin zaman da bilmiyorum dersin. Oysa inanç bilmediğimiz, hatta bilme şansımızın olmadığı bir konuda bizi bildiğimizi söylemeye zorlar. Dinin sırf bu yanı bile ne kadar büyük bir yalan olduğunu göstermeye yeter.

Çocukluktan çıkamamış, kendi adına düşünmeyi öğrenememiş insanlar bu yalanlara kanarlar ve kendilerini yalan söylediklerinin farkında bile olmadıkları bir konumda bulurlar. Ahiret inancı insanlara şu anki hayatlarının geçici bir bekleme odası olduğunu, kurallara uydukları takdirde öldükten sonra saraylarda yaşayacaklarına inandırır. Dolayısıyla şu anki hayatlarındaki zorlukları olduğu gibi kabullenme, mücadele etmeme  ve güzel bir hayat sürebilmek adına en değerli şeyleri olan haysiyetlerinden vazgeçme eğiliminde olurlar. 

Öte yandan bu yalanlara kanmayan insanlar öldükten sonra ikinci bir şansları olmayacağını bilirler. Teselli arayışı içine girmektense sahip oldukları tek hayatı daha güzel yaşamak için aktif bir çaba içinde olurlar. Kimseye kul ve köle olmazlar. Kendilerini kul köle olmaya zorlamaya kalkanlarla mücadele ederler. Evet, böyle düşünen insanlar olmasaydı İngilizin, Fransızın ve bilimum başka milletin kölesi olurduk.

Sadede geleyim. Son 70-80 yıldır ülkemizde bazı kesimlerin hortlatmaya çalıştığı ve özellikle son 20 yıldır ayyuka çıkan dine dayalı yönetim ve yaşam tarzı, hür doğan milletimize kısa bir süreliğine tattığı özgürlükleri unutturma, yeniden kul köle olmayı benimsetme gayretidir.

Benim hiçbir müslümanla derdim yok aslında. İslamla derdim var. Bir de islamı kullanarak insanları kendi amaçlarına hizmet ettirme amaçlı insanlarla derdim var. @Emre_1974tr gibi insanlar özgür düşüncenin katliamında azmettirici iken, buna izin veren herkes ise kendi aklının katilidir. 

 

"Din tarih boyunca sıradan insanların gözünde hakikat, bilgelerin gözünde yalan, yöneticilerin gözünde ise yararlı olarak görülmüştür."  - Lucius Annaeus Seneca

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

On 10.05.2024 at 11:53, Emre_1974tr yazdı:

Bir de kölelik konusu sürekli sorulup duruluyor. Gerçi bazı yazarlar bu konuda gerekli açıklamaları yapmışlar ama ben de değineyim dedim.

Kuran köleliği yasaklayıp insanların eşit olduğunu bildirmiştir.

Kuran`da belirtildiği üzere peygamberlerin bile köle edinme yetkisi yoktur. Allah`ın dışında, yani yaratılmış bir şeye kulluk-kölelik en büyük günahlardandır:

Zümer
29. ALLAH, çelişen ortaklara sahip bir adam ile bir tek kişiye bağlı olan adamın örneğini verir. Bu ikisinin durumu hiç eşit olur mu? Övgü ALLAH`adır. Ancak çokları bilmez.

(İnsanın tek bir efendisi vardır o da Rabbimiz. Yüce Yaratan`dan başka bir kimseye kulluk-kölelik şirktir ve bu ayette de yalnız Allah`a kul olan ile, yaratılmışlara da kul olanlar bir örnekle karşılaştırılıyor. Ve bu ikisinin aynı olmadığı belirtiliyor. )

Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih`i ALLAH`tan sonra rabler (efendiler) edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı`ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O`ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir. (9: 31)

De ki: `Kitaplılar! Bizimle sizin aranızda aynı olan bir ilkeye geliniz: ALLAH`tan başkasına kulluk etmeyelim ve O`na hiç bir şeyi ortak koşmayalım, birimiz diğerini ALLAH`tan sonra rabler edinmesin. ` Kabul etmezlerse, `şahit olun, biz müslümanlarız! deyin. (3: 64)

Ali İmran Suresi
79. Ayet: Allah`ın kendisine kitap, bilgi ve peygamberlik vermiş olduğu hiçbir kişinin kalkıp da insanlara: "Allah`a değil bana kul olun" diyebilme yetkisi yoktur. Ancak: "Kitabı öğretmekte ve ders alıp vermekte olmanız sebebiyle Allah yolunun erleri olunuz!" der.

Hud Suresi 2. Ayet: şöyle ki, Allah`tan başkasına kul olmayın! Ben size O`nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!

Enbiya Suresi
98. Ayet: " Siz ve Allah`ın berisinden, kulluk/kölelik ettikleriniz, cehennem odunusunuz. Hepiniz oraya gireceksiniz. "

İslam dininden sonra hiçbir Müslüman köle edinememiştir(Kuran`daki gerçek İslam’ın uygulandığı dönemler). Ama cahiliye döneminden kalma kölelerin bırakılması adım adım olmuştur. Ayetler en ufak bir şeyde eldeki kölelerin serbest bırakılmasını, onlara maddi yardım yapılmasını ve çağı gelmişse-istiyorsa evlendirilmesini emreder. Örneğin:

5 Maide Suresi
89 ALLAH rast gele ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz. Ancak bile bile ettiklerinizden sizi sorumlu tutar. Yemininizi bozarsanız cezası, ailenize genellikle yedirdiğiniz yemeklerden on yoksulu doyurmak veya giydirmek veya bir köleyi salmaktır. Kim bulamazsa üç gün oruç tutmalı. Bu, bile bile ettiğiniz yeminlerinizin cezası. Yeminlerinizi tutun. ALLAH güzel karşılık veresiniz diye ayetlerini böyle açıklıyor.

BELED
12. Zor yolun ne olduğunu bilir misin?
13. Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;


Savaş esirlerinin bile köle edinilemeyeceği açıkça belirtilir.

"Sonunda üstün geldiğinizde onları esir alın; onları ya karşılıksız veya fidye karşılığında salın. Savaş durumu kalkıncaya kadar bunu uygulayın. "(47-4)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler. (Nahl 75)

Burada da yine Allah`tan başkasına kulluk eden bir kimse ile, yalnızca Allah`a kulluk eden özgür insan karşılaştırılıyor ve kölelik yeriliyor. Ayrıca zenginliğin de fakirlikten üstün tutulduğunu görüyoruz ayette. Bu ve benzeri ayetler kulluğun sadece Allah`a karşı olması gerektiğini belirtmekte.

Ve asıl, hırsızlığın bile yasak olduğu bir dinde, kölelik yani insan özgürlüğünü çalma tamamen kalkmış demektir.

Düşünsenize, bir insanın arabasını veya kalemini izinsiz almak bile yasakken, o insanın kendisini çalarak köle edinmek hayli hayli yasaklanmış demektir.

Yani bir insanın bir eşyasını bile izinsiz alamıyorsanız, o kişiyi kendinize zorla köle hiç yapamazsınız demektir.

Ve yine ayetlerde belirtildiği üzere tüm insanlar dilediği gibi inanmakta ve yaşamakta özgür olduğuna göre imtihan dünyası gereği, yine kölelik yasaklanmış demektir İslam dininde.

Selam ve sevgiler.

 

İslam liberal özgürlükleri emreder. Hem de hayatın her alanında.

Ve işe köleliği kaldırarak başladı.

Zaten kölelik pagan sosyalizmin parçasıdır. kolektif sistemin çalışması için bireyler feda edilir bu panteist sistemde.

İslam ise paganizmle mücadele için, yani sosyalizm, kölecilik ile  mücadele için geldi.

 

 

 

Link to comment
Share on other sites

2 saat önce, Mantılı yazdı:

Günde 5 vakit ibadetin tek amacı insanların kendi kendilerini ikna etmelerine vesile olmak. Günde 5 kere dünyanın düz olduğunu söyleyip kendini inanmaya zorlasan çok geçmeden ona da inanırsın. Düşünce kontrolü bu tamamen.

İbadet konusuna gelince... Şu hayatta gerçekten tapılmayı hak eden bir varlık olsaydı karşısındaki insandan kendisine tapılmasını istemeyecek kadar yüce bir varlık olurdu. Buysa kendisine tapılmasını istemekle kalmıyor, akla mantığa uygun hiçbir gerekçe sunulmadan körü körüne inanmayı büyük bir erdem gibi gösteriyor.

Halbuki inanç denen şey doğası gereği dürüst olmayan bir durumdur. Dürüst bir insansan bir şeyi bildiğin zaman biliyorum, bilmediğin zaman da bilmiyorum dersin. Oysa inanç bilmediğimiz, hatta bilme şansımızın olmadığı bir konuda bizi bildiğimizi söylemeye zorlar. Dinin sırf bu yanı bile ne kadar büyük bir yalan olduğunu göstermeye yeter.

Çocukluktan çıkamamış, kendi adına düşünmeyi öğrenememiş insanlar bu yalanlara kanarlar ve kendilerini yalan söylediklerinin farkında bile olmadıkları bir konumda bulurlar. Ahiret inancı insanlara şu anki hayatlarının geçici bir bekleme odası olduğunu, kurallara uydukları takdirde öldükten sonra saraylarda yaşayacaklarına inandırır. Dolayısıyla şu anki hayatlarındaki zorlukları olduğu gibi kabullenme, mücadele etmeme  ve güzel bir hayat sürebilmek adına en değerli şeyleri olan haysiyetlerinden vazgeçme eğiliminde olurlar. 

Öte yandan bu yalanlara kanmayan insanlar öldükten sonra ikinci bir şansları olmayacağını bilirler. Teselli arayışı içine girmektense sahip oldukları tek hayatı daha güzel yaşamak için aktif bir çaba içinde olurlar. Kimseye kul ve köle olmazlar. Kendilerini kul köle olmaya zorlamaya kalkanlarla mücadele ederler. Evet, böyle düşünen insanlar olmasaydı İngilizin, Fransızın ve bilimum başka milletin kölesi olurduk.

Sadede geleyim. Son 70-80 yıldır ülkemizde bazı kesimlerin hortlatmaya çalıştığı ve özellikle son 20 yıldır ayyuka çıkan dine dayalı yönetim ve yaşam tarzı, hür doğan milletimize kısa bir süreliğine tattığı özgürlükleri unutturma, yeniden kul köle olmayı benimsetme gayretidir.

Benim hiçbir müslümanla derdim yok aslında. İslamla derdim var. Bir de islamı kullanarak insanları kendi amaçlarına hizmet ettirme amaçlı insanlarla derdim var. @Emre_1974tr gibi insanlar özgür düşüncenin katliamında azmettirici iken, buna izin veren herkes ise kendi aklının katilidir. 

 

"Din tarih boyunca sıradan insanların gözünde hakikat, bilgelerin gözünde yalan, yöneticilerin gözünde ise yararlı olarak görülmüştür."  - Lucius Annaeus Seneca

Güzel bir ileti yazmışsınız. İyi bir özet olmuş. Şu cümleniz de, bence bir özlü söz (aforizma) olarak kullanılabilir. Etkileyici yani.

"Şu hayatta gerçekten tapılmayı hak eden bir varlık olsaydı, karşısındaki insandan kendisine tapılmasını istemeyecek kadar yüce bir varlık olurdu."

  • Thanks 1
Link to comment
Share on other sites

3 saat önce, Mantılı yazdı:

Günde 5 vakit ibadetin tek amacı insanların kendi kendilerini ikna etmelerine vesile olmak. Günde 5 kere dünyanın düz olduğunu söyleyip kendini inanmaya zorlasan çok geçmeden ona da inanırsın. Düşünce kontrolü bu tamamen.

Anlamsız emirlerden biri de, kadınlardan saç örtmesini istemesidir. İlginçtir, saçlarını kapatarak yaşamaya çalışan müslüman kadınlar, bunu "niçin" uyguladıklarını bilmezler! Sorsanız, "Allah'ın emridir, o yüzden" derler. Peki niye Allah böyle bir şey emretmiş, bilen var mı? Kuran'da yazıyor mu bir gerekçe??

Türkiye'de dikkatimi çeken bir şey var: Kadının saçını örtmesi veya örtmemesi, yaratıcının müthiş umrundaymış gibi davranıyor Anadolu'daki o muhafazakar denen kitle!.. Sanki İslam, kadının başını örtmek için gelmiş, bu tiplere göre.

Link to comment
Share on other sites

14 dakika önce, hayna yazdı:

Güzel bir ileti yazmışsınız. İyi bir özet olmuş. Şu cümleniz de, bence bir özlü söz (aforizma) olarak kullanılabilir. Etkileyici yani.

Nazik sözleriniz için teşekkür ederim. Bu platformda yazdıklarım bugüne kadar kendini yetiştirmiş insanlarla yaşadığım etkileşimler (görüşmeler, kitaplar vb) sonucunda vardığım düşüncelerden ibarettir. Aralarında tamamen kendime ait olan düşünceler kadar saygı duyduğum insanlardan alarak benimsediklerim de vardır. Dikkat çektiğiniz cümle de büyük oranda bir alıntıdır ve asıl sahibi Aron Ra'dır.  

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

19 dakika önce, hayna yazdı:

Peki niye Allah böyle bir şey emretmiş, bilen var mı? Kuran'da yazıyor mu bir gerekçe??

Çok ilginç bir noktaya değindiniz, çünkü köleliğin kaldırılması başlığı altına çok uyacak bir ayetle yanıt vereceğim.

Nur Suresi, Ayet 31 der ki:

"Mü'min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. Zinetlerini, kocalarından, yahut babalarından, yahut, kocalarının babalarından yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut müslüman kadınlardan, yahut sahip oldukları kölelerden, yahut erkekliği kalmamış hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri zinetler bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü'minler, hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz!"

Burada saçların örtülmesi gerektiği açık ve net bir biçimde yazmıyor. Başörtüsü giyilsin de demiyor. O dönemde yaşayan kadınların zaten başörtüsü kullandığı imasında bulunuyor.

Bunu sorduğunuz güzel oldu. Mümin kadınların köle sahibi olduğunun kuranda açıkça söylendiği bir ayete ulaşmış olduk. 

 

Düzenlenme: Mantılı tarafından
  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

7 saat önce, Emre_1974tr yazdı:

 

İslam liberal özgürlükleri emreder. Hem de hayatın her alanında.

Ve işe köleliği kaldırarak başladı.

Zaten kölelik pagan sosyalizmin parçasıdır. kolektif sistemin çalışması için bireyler feda edilir bu panteist sistemde.

İslam ise paganizmle mücadele için, yani sosyalizm, kölecilik ile  mücadele için geldi.

 

 

 

 

Tekrar hatırlatalım;

 

http://emre1974tr.blogspot.com/2013/10/george-orwell-ve-roman-1984-hakknda.html

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...