Jump to content

İnanç, Arzu, Tutku ve Bilgi Üzerine Polemikler


haci

Recommended Posts

Hayvanin inanci mi var? Sosyal olmak sadece iliski temelindedir. Burada karsi tarafin sosyo-etik degerine saygi ve hak ve ozgurluk yeterlidir.

 

Insan sagduyusu ile zaten hic bir dogal/fenomenal zihniyet bagdasmaz. Cunku bu zihnuiyet insanoglu turunu biri biri ile savastiran zihniyettir.

 

Ayrica onemli olan inanc degil, o inancin kisiye ne sagladigi ve kiside ne gibi sorunlar yarattigidir.

 

Eger kisi bilimsel gelisim temelinde inancini degistirebilse ve yeniliyebilse, zaten sorun yoktur.

 

Core faith insanoglu davranisinin en temel sorunudur.

Her sosyal hayvanda inanç vardır. Karıncalarda bile vardır.

Hayvanlar her düzeyde sosyal olurlar.

Sosyal hayvanlarda önemli olan bireye sağlananların onun sosyal yaşamına bir düzen getirmesidir.

Yuvasından ayrılan bir karınca yaşayamaz.

Toplumdan uzaklaşan bir çocuk insan olarak tek başına varlığını sürdüremez. Garip bir yaratık olur.

İnancın ilk yararı toplumadır. Topluma yararlı olduğu için de bireye yararlıdır.

Bu bağlamda alturizm de çok önemlidir.

İman zararlı mıdır, sorun mudur bilemeyiz. Bütün bildiğimiz bir gerçek olduğudur.

Evrimsel olarak yeğlenmiştir. O halde varlığı bir gereksinimdir.

Link to comment
Share on other sites

Her sosyal hayvanda inanç vardır. Karıncalarda bile vardır.

Hayvanlar her düzeyde sosyal olurlar.

Sosyal hayvanlarda önemli olan bireye sağlananların onun sosyal yaşamına bir düzen getirmesidir.

Yuvasından ayrılan bir karınca yaşayamaz.

Toplumdan uzaklaşan bir çocuk insan olarak tek başına varlığını sürdüremez. Garip bir yaratık olur.

İnancın ilk yararı toplumadır. Topluma yararlı olduğu için de bireye yararlıdır.

Bu bağlamda alturizm de çok önemlidir.

İman zararlı mıdır, sorun mudur bilemeyiz. Bütün bildiğimiz bir gerçek olduğudur.

Evrimsel olarak yeğlenmiştir. O halde varlığı bir gereksinimdir.

Neye dayanarak hayvanda inanc oldugunu soyluyorsun, bilimsel kanitin nedir?

 

Mesela hayvanlar neye neden ve nasil inanirlar?

 

Algiladigim kadariyla senin beyninde beyin soyutlama yetisinin zihinsel olarak hic bir onemi yok.

 

O zaman bana aciklar misin, bir kisi yasaminda neye gore mesala teizmden ateizme gecer de, baskasi gecmez.

 

Ya da her turlu ideolojik etik farki, evrimsel biyolojik olarak nasil acikliyorsun?

 

Yasamdaki ayni kisideki degisimini nasil acikliyorsun?

 

Insanoglu bir bir olarak inancini ya da ideolojisini ya da dogrusunu neye gore degistiriyor?

 

Sen hayvanlarda ideoloji oldugunu da simdi soylersin!

Link to comment
Share on other sites

Hayvanlarda ideoloji konusunda... Benim adıma düşünmenize izin veremem. Ne düşündüğümü bilemezsiniz. Ne bildiğimi hiç bilemezsiniz.

Sorarsanız söylerim.

Hayvanlar neye, neden inanır? Sosyal hayvanlardan bahsediyorsunuz sanırım.

Arılar örneğin. Birbirlerine inanırlar.

Nekterin nerede olduğunu öğrenen arı yuvasına uçar ve arkadaşlarına bir takım jestlerle ve hareketlerle hangi yönde ne kadar mesafede nekter, polen bulacaklarını ve belki de daha başka bilgileri iletir.

Bunu iyi yapamayan arıyı arkadaşları öldürür. Geride yalnız iyi yapanlar kalır. Bu bağlamda inanç önem kazanır.

Karıncalar birbirlerini tanırlar ve birbirlerine inanırlar. Başka bir yuvaya ait karıncanın kendi yuvalarına gelmesine izin vermezler. Ona güvenmezler ve inanmazlar.

Hayvanlar sandığınızda çok daha akıllıdırlar. Bir biyolog bu soruları daha geniş cevaplar.

Link to comment
Share on other sites

Hayvanlarda ideoloji konusunda... Benim adıma düşünmenize izin veremem. Ne düşündüğümü bilemezsiniz. Ne bildiğimi hiç bilemezsiniz.

Sorarsanız söylerim.

Hayvanlar neye, neden inanır? Sosyal hayvanlardan bahsediyorsunuz sanırım.

Arılar örneğin. Birbirlerine inanırlar.

Nekterin nerede olduğunu öğrenen arı yuvasına uçar ve arkadaşlarına bir takım jestlerle ve hareketlerle hangi yönde ne kadar mesafede nekter, polen bulacaklarını ve belki de daha başka bilgileri iletir.

Bunu iyi yapamayan arıyı arkadaşları öldürür. Geride yalnız iyi yapanlar kalır. Bu bağlamda inanç önem kazanır.

Karıncalar birbirlerini tanırlar ve birbirlerine inanırlar. Başka bir yuvaya ait karıncanın kendi yuvalarına gelmesine izin vermezler. Ona güvenmezler ve inanmazlar.

Hayvanlar sandığınızda çok daha akıllıdırlar. Bir biyolog bu soruları daha geniş cevaplar.

Sen onu neden inanca bagliyorsun. O bir inanc deguildir. Her bir hayvan turunun kendi yasamsal temelinde doga ile ilgili, baska turler ile ilgili ve de kendi turu ile ilgili olan bir icgudusu vardir. Bu da inanctan degil, kendi turunu takip etmekten ve gozlemden saglanir.

 

Her hayvan turunun her turlu doga ile ilgili kendi turu ile ilgili ve baska turler ile ilgili yasami; kendi yasamsal tecrubesinin getirdigidir. Aksine bu inancsal ideolojik degil;gozlemsel ve tecrubeseldir.

 

Ustelik senin yukarida "hayvanlar bunu yapar" dedigin de, o dedigin hayvani baglamaz. Bu tamamen insanoglu yetisinin algisinin bilgisinin v.s. gozlemidir ve sadece yine kendi turu bunu algilar.

 

O yuzden inanirlarin tanrilarina insanoglu ozellikleri vermesi gibi, sen de hayvanlara insanoglu ozellikleri veriyorsun.

 

Hayvanlarda inancta ideolojide yoktur. Sadece yasam ve iliskilerinin gecmis tecrubesi ve gozlemi vardir.

Link to comment
Share on other sites

Mesela bundan bir kac gun once, balkonda; bir baktim bir orumcek orada ve bir seyler yapiyor. Baktim agina baska bir canli takilmis, yakindan bakinca uc uc bocegi oldugunu anladim ve gozlemlemeye basladim.

 

Orumcek yasamdan ve dogadan aldigi tecrubesi ile, kendince bir seyler yapiyor. Bocegin ustune cikiyor, etrafinda dolaniyor ve ag oruyor. Her bir bacagi ayri ayri hareket ediyor.

 

Ben sesli olarak olani gozlemim temelinde uzaktaki hanima anlattim. "Bocek canli mi?" diye sordu. Bende "ters donmus ama ayaklari kipirdiyor" dedim. Hisimla geldi, balkona cikti. Orumcedi uzaklastirdi, agini bozdu ve bocegi serbest birakti. 

 

Ben de "neden karistin" dedim. "pis orumcek, guzelim bocegi yiyecekti" dedi ve boylece dogal bir olaya mudahele etmis oldu. 

 

Kendisi orumcegin beslenmesi yerine, bocegi yasatmayi tercih etmis ve mudahele etmisti.

 

Orumcek te ne oldugunu anlayamadan kendini yerde buldu.

 

Iste butun bu gozlem biz insanoglunas aittir ve ne orumcek ne de bocek ile bir ilgisi yoktur. Onlar sadece bize gozlem vermistir.

 

Aramizda dialog olabilseydi, belki de hanim orumcege "birak onu yeme" diyecekti. Zaten mudahelesi de bu yonde oldu.

 

Baskasi tabiki baska davranirdi.

 

O yuzden hayvanlarda soyutlamanin getirdigi ideolojiler ve inanclar yoktur. Sadece yasam ve iliskiyi uygularlar. Bu da biz nasil algiliyorsak ve ifade ediyorsak, sadece bizim adimiza odur. Gozlem vereni ilgilendirmez. Iste o yuzden onlar ve biz birer fenomeniz.

 

Yalniz bizim bize ait ve yine bizi ilgilendiren soyutlama yetimiz var. 

Link to comment
Share on other sites

Hayvanlarda dış dünya ile konuşmaları mümkün olmadığı için kesin olarak inancın olup olmadığını bilmek mümkün değildir.

Bir tür inanç mutlaka var olmalıdır. Ondan eminiz. Ama nasıl bir inanç olduğunu bilemeyiz. Ama olmasa da olur. Çünkü:

 

İnanç aslında, nefret, sevgi vb gibi bir epifenomendir. Beynin karmaşık etkinliklerinden biridir.

Link to comment
Share on other sites

Hayvanlarda dış dünya ile konuşmaları mümkün olmadığı için kesin olarak inancın olup olmadığını bilmek mümkün değildir.

Bir tür inanç mutlaka var olmalıdır. Ondan eminiz. Ama nasıl bir inanç olduğunu bilemeyiz. Ama olmasa da olur. Çünkü:

 

İnanç aslında, nefret, sevgi vb gibi bir epifenomendir. Beynin karmaşık etkinliklerinden biridir.

Bilim varsayimlar ustune kurulmaz, gozlem ve olgu ustune kurulur. Yoksa senin bir inancin olarak boyle bir seyi dusunuyor olman, bilimi baglamaz.

 

Iste o yuzden beynin soyutlamasinin bilisselligini gerektirir.

Link to comment
Share on other sites

Bilim varsayimlar ustune kurulmaz, gozlem ve olgu ustune kurulur. Yoksa senin bir inancin olarak boyle bir seyi dusunuyor olman, bilimi baglamaz.

 

Iste o yuzden beynin soyutlamasinin bilisselligini gerektirir.

İyi de biz varolan birşey yokmuş ya da yok olan birşeyi var mış gibi göstermiyoruz.

Olduğu da belli değil hayvanlarda inancın, olmadığı da.

Olduğu lehine deliller var sadece. Bu nedenden olmadığını sorgulayabiliyoruz.

Eğer insanda inanç hayvanlardan evrimsel olarak intikal etmediyse, ya özgün bir etkinliktlr ya da epifenomendir.

İnanca benzer başka bir takım etkinlikler var olduğundan ve onların varlık nedeni epifenomenle açıklanabileceğinden, inancın da bir epifenomen olması mümkündür.

Link to comment
Share on other sites

İyi de biz varolan birşey yokmuş ya da yok olan birşeyi var mış gibi göstermiyoruz.

Olduğu da belli değil hayvanlarda inancın, olmadığı da.

Olduğu lehine deliller var sadece. Bu nedenden olmadığını sorgulayabiliyoruz.

Eğer insanda inanç hayvanlardan evrimsel olarak intikal etmediyse, ya özgün bir etkinliktlr ya da epifenomendir.

İnanca benzer başka bir takım etkinlikler var olduğundan ve onların varlık nedeni epifenomenle açıklanabileceğinden, inancın da bir epifenomen olması mümkündür.

Evet bilim adina konusanlar, kendi inanclarini kendi adlarina dile getirdigi surece sorun yok.

 

Insanoglu zihinsel yapisini evrimden almis olabilir, ama zihinsel islevi tamamen dunyevi ve kendine aittir. Yani zihniyet yetisi ile dogar, ama 0 zihniyet ile.

 

Insanoglu dunyaya her turlu soyutlamanin soyut ve somut kavramlarini ve bunlarin her turlu bilgisini ve siniflandirmasini eklemistir. HERHANGIBIR FENOMENE OZNEL OZEL VE OZSEL ICERIK VE ANLAM VEREN HENUZ TEK TURDUR. Fiziksel bilgisi kendi algisincadir, sosyal bilgiyi kendi yaratmistir, matematiksel/mantiksal bilgiyi de kendi turetmistir.

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...