
kaşif
Members-
İçerik sayısı
68 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
İçerik türü
Profiller
Forums
Store
Makaleler
Everything posted by kaşif
-
Dicle'nin yerine AKP milletvekili alınmamalıdır. Ya yeri boş olmalı ya da yeniden seçim olmalıdır. AKP adayına bedavadan vekillik verilmiştir. Yani bir kişi şimdi mazbatasını almadan veya yemin etmeden ölse yerine başkasını mı koyacaklar. 2007 seçimlerinden sonra da bir MHPli vekil mazbatasını almadan trafik kazasında ölünce yerine başkasını almadılar galiba.
-
AKP yargıyı yarıp fethettikten sonra "bunlar yargı kararları, sevsek de sevmesek de uymalıyız; T.C. bir hukuk devleti" gibi laflar etmeye başladılar. Ama bundan 4 sene önce yargıya nasıl verip veriştiriyorlardı. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, YÖK, YSK azılı düşmanlarıydı. Ee Arınç'ın Ahbapları artık iş başında.
-
O zaman o kredi kartı değil, Akbil gibi bir şey oluyor. Ya da zaten bankamatik kartlarını da hesapta para olduğunda alışverişlerde kullanabiliyorsun. İlginç bir sistem. Peki taksit işi nasıl oluyor acaba. Ama yine de ev-konut-yatırım için alınan kredilerde faiz uygulaması kâr payı adı altında veya başka bir adla var. Hayret bu adamlar ya...
-
Doğru kazanılan vekiller yerlerinde kalır. Meclis vekilliklerini düşürürse bu durumda ara seçim kaçınılmaz gibi görünüyor. Düşürmese bu sefer yemin etmediklerinden yine vekil sayılmıyorlar. Bu durumla ilgili madde yok galiba. Araseçime BDP olarak katılırlarsa Yerel seçimlerdeki gibi yüksek oy alabilirler. Bu da onların ellerini iyice kuvvetlendirir. Tabii katılmaya da bilirler.
- 52 yanıt
-
- 1
-
-
Yalnız tutuklu vekillerin vekillikleri düşürülse de bunlar bağımsız olmadığından yerlerine yine CHP-MHP'li alt sıradakilerin getirilmesi gerekir. Ya da bu sandalyeler boş olmalıdır. AKP'ye verilirse saçmalık olur. Ama tabii burası Türkiye... Ne saçmalıklara şahit olduk.
-
Bir de faizsiz kazanç sağlayan islami bankalar var. Bu daha da bir komedi. Mesela bu bankaların kredi kartlarını kullanıp da borcunu zamanında ödemeyince faiz uygulamıyorlar mı? Ya da ev almak için 300.000 TL kredi çekip 20 yıl vadeyle ödemek isteyince direk 300.000/240 + vergiler olarak mı hesaplıyorlar? Tabii ki ismini değiştirip faiz demeyerek kâr payı adı altında faiz alıyorlar. Bunu da Müslümanların ustası olduğu kıvırmayla gerçekleştiriyorlar. Bu kredilerde bir kârları varsa sen demesen de bunun adı FAİZDİR. Ama bizim bazı saf müslümanlarımız Allah'ın hükümlerine uyduğunu zannederken, bir diğer şeytan müslümanlar da bu yolla onları söğüşlüyor. Yahu faizi yok sayıp nasıl banka kuracaksın? Faizsiz bankacılık olur mu? Adam sevabına sana borç verecek hali yok ya.
-
Bunun Muhammed versiyonunu da anlatacak biri keşke olabilse. Bir düşündüm de. O daha komik olacaktır. Özellikle hadisler dikkate alınarak Muhammed'in hayatını anlatan bir komedi filmi bile çekilebilir.
-
Video çok güzel olmuş. Uzun uzun yazınca bazı kimseler okumaktan imtina edebilirler. Ben müslümanların yerine birkaç cevap yazayım. Onlardan nasıl olsa cevap gelemez. - Allah hata yapmaz. O halde hatalı olan Matematiktir. - Allah matematikten, fizik kanunlarından ve mantık kaidelerinden münezzehtir. Yani Allah katında 2x2 her zaman 4 etmez; bazen +sonsuz ile - sonsuz arasında (hatta bu aralığın da dışında) bir değer alabilir. - Bizim aklımız ermez. Hikmetinden sual olunmaz.
-
Şöyle bir durum da var. Bağımsızlar istifa ederlerse Ara seçim olur mu? Ara seçim olabilmesi için üye tam sayısının %5'inin boşalması gerekli. Ara seçim olursa seçim yapılacak çevrede baraj uygulanacağından BDP'liler parti olarak seçime girebilirler. Bu durumda % 10'u G.Doğu'da rahatlıkla aşabilirler ve hatta mevcut AKP milletvekillerini bile koltuklarından edebilirler. Oyları daha da yükselerek daha fazla milletvekilini meclise sokabilirler. Bu AKP açısından felaket olur. 326 olan sandalye sayısı daha da aşağıya iner.
-
Sanki Atatürk ve CHP demokratik yollardan seçilerek iktidara gelmiş ve ülkedeki demokrasiyi yok edip yerine diktatörlüğü inşa etmiş gibi konuşuyorsunuz. Efendim Atatürk muhalefet partilerini kapatmış da falan filan. Ortada Osmanlı'dan kalma bir yobaz şeriatçı zihniyet yokmuş, cumhuriyet yeni kurulmamış da 100. yılını kutluyormuş gibi konuşuyorsunuz. Cumhuriyetin kuruluş dönemini 2000'li yılların liberal gözlüğüyle göremezsiniz. Bunu gözünüzden çıkarın. Halk o dönemde kul/tebaa/ümmet statüsünden vatandaş millet statüsüne yükseltilmeye çalışılmıştır. Ama bilinç hala daha kul/tebaa/ümmet statüsündedir. Sanki Osmanlı dönemi ortada yok da modern bir İngiliz demokrasisinin olduğu bir yerde Atatürk ortaya çıkmış gibi konuşmayın, komik oluyor. Ama tabii Osmanlı'yı cumhuriyetten daha özgür ve modern bulan Jadı'ya diyecek laf yoktur.
-
Sen AKP'yi ve Tayyip'i savunmuyor musun? Bu olanlar da senin savunduğun zihniyetin ürünü.
-
O da bir nevi müzik dinliyor. Ses, aslında titreşimdir. Ses havayı, suyu, katı bir cismi titreterek yayılır. O kişinin de yaptığı bu titreşimleri dokunma duyusu (derisiyle) ile hissetmesidir. Kulaklarıyla yapamadığını derisiyle yapmasıdır. Peki o halde bu ritim neden bu kadar cazip?
-
Mesele de zaten budur. Tanrı bir kitap gönderiyor, her şey açık diyor; ama kimse bir şey anlamıyor. Anlayanlar da farklı farklı anlıyorlar. Bir romanı veya herhangi bir kitabı 100 kişi okuyup da 200 farklı yorum sunarsa ne dersiniz yazar hakkında? Bir de bu tanrının beceriksizliğinin ikrarıdır bu yeminler ve beddualar. Belki Allah'ın da başka bir tanrısı vardır, o da ona yemin ediyor ve gücü yetmeyecek hususlarda da beddua ederek bu tanrısını vazifeye çağırıyordur.
-
İnsanlar tekdüze seslerden hoşlanmazlar, rahatsız olurlar. Mesela saf sinüzoidal bir ses insanı delirtmeye bile yetebilir. (Bu sese örnek eskiden TV kanalları kapandığında ekranda çıkan test resminin yanı sıra gelen diiit sesidir. Bu ses 1kHz frekansa sahiptir.) Müzik de ritimli seslerden oluşur. Sabit değil de belli bir ritimde ve ahenkte devam etmesi gerekir. Belki ilk insansılar taşları birbirlerine vurarak bir ritim tutturdular ve ilk bestekarlar oldular.
-
Bence mukayese yanlış. Birleşik Krallık (İngiltere), adı sütünde bir ulus devlet değil, bir imparatorluktur. Birleşik Krallığı Osmanlı devletiyle kıyaslayabilirsiniz. Türkiye ise bir imparatorluk değildir. Bir ulus devlettir. Türkiye'yi Fransa, Almanya, İtalya vs ile mukayese edebilirsiniz. Fransız Anayasasına bir göz atalım bakalım ne diyormuş: Başlangıç bölümünün bir kısmı: Hür milletlerin beşer kişiliğini kendilerine rametmeye ve itibardan düşürmeye kalkışmış olan rejimlere karşı kazandıkları Zafer ertesinde Fransız Milleti her insanın Irk, din ve inanç farkı gözeltilmeksizin devri kabil olmayan ve kutsal haklara sahip olduğunu yeniden ilân eder. Madde 1.- Fransa, bölünmez, laik, demokratik ve sosyal bir cumhuriyettir. Madde 2.- Burada bayrağı ve marşı yazmış. Madde 3.— Milli egemenlik Fransız halkına aittir. Madde 4.— Kanunlarca belirtilmiş şartlara göre medeni ve siyasal haklarından faydalanan kadın erkek tekmil ergin Fransız Vatandaşları ve uyrukları seçmendirler. Madde 80.— Denizaşırı ülkelerin tekmil uyrukları anavatandaki veya denizaşırı ülkelerdeki Fransız vatandaşları gibi vatandaş sıfatına haizdirler. Bunların vatandaşlık haklarını kullanmak hakları özel kanunlarla gösterilir. Madde 86.— Tekmil Fransız vatandaşları ve fransız birliği uyrukları kendilerine işbu anayasanın başlangıcında garanti edilen haklardan ve hürriyetlerden faydalanmayı sağlayan Fransız birliğinin vatandaşı sıfatına haizdirler. Fransız Anayasası Görüldüğü gibi Fransa da halkına Fransız milleti ve vatandaşlarına da Fransız vatandaşı diyor. Bunu yalnız anavatanla sınırlamayıp denizaşırı ülkelere de genişletiyor. Birliğin adını da Fransız birliği olarak koyuyor.
-
Bunun daha ilerisini ben size söyleyeyim. Güneş ışınları dünyayı aydınlatmıyor. O halde güneş ışınları yok. Güneş ışınları yoksa güneş de yoktur. Ee madem güneş yok. O halde Allah var.