Jump to content

Bilissel Bilimsellik Uzerine


evrensel-insan

Recommended Posts

Bu konuda sitemizde ilgili bolumlerde ve ilgile basliklada konu ile ilgile ve konuyu ilgilendiren kavramlar ile ilgili detayli aciklamalar yapildi. Ben burada bir yerde bir ana hatlara deginen bir ozet gecmek istiyorum.

 

Bilindigi gibi 21. yuzyildayiz ve bilimin bilimselligi 20. yuzyildan itibaren o eski metafizigin ontolojik yani varliksal ideolojik inanclarina dayanan bir yerde ilim temelindeki gozlem vermeyen akilci inanclari (tek, ilk, mutlak, sabit v.s.) ve kesinlikci/supheci (ispat, kant ve kaliciligi) yanasimlari iceren, indirgemeci, determinist ve nesnelci her turlu varligin ne oldugu tartismasindan farklilasmistir.

 

Buradaki farklilasma, iki turludur. Birincisi metafizik temelde varlik adi ile tabanlanan tabanin fenomen olarak adlandirilmasi ve bunun ne oldugu tartismasinin(materyalist, idealist, pozitivist) yerine bunun gozlemlenmesine ve gozleminin dile getirilmesine yonenilmesi ve kalici mutlak v.s. ispat yerini de yanlislanabilen gecerliligin almasi bilimi bilimsel olarak hem felsefe hem mantik hem dil hem de bilim temelinde toparlayici farkli kilici ve her turlu tartismadan farkli kilan sekilde birlestirici bir icerige sokmustur.

 

Burada en temel yeniliklerden biri de insanoglunun numenal yetisini ele alan bilissel bilim olmustur.

 

Insanoglu zaten gozlem veren fenomenlerden biri olarak fenomenal bir icerige sahiptir. Iste burada bilissel bilimin onemi insanoglunun ayni zamanda bu gozlemi alan algilayan kavramsal bilgiye donusturen numenal yetisini de diger fenomenlerden farkli ve belirleyici olarak ortaya koymasidir.

 

Buradan insanoglunun fenomal (fiziki, maddesel, nesnel, biyolojik, genetik v.s. temelli evrimsel) yapisinin yaninda numenal yetisinin (zihinsel, dusunsel, oznel, sosyo-psikolojik v.s. temelli devrimsel) de birlikte insanoglu yasam iliski davranis sistemlenis kurumlanis, etik estetik v.s. temelli her turlu gozlemi bilimin bilimsel konusudur.

 

Yine buradan epistemolojik olarak insanoglunun belirten, bildiren algilayan, kavramlayan ve bilgi ureten faktor olarak alternatifsizligi ve rakipsizligi ortaya cikmaktadir.

 

Bu da her turlu gozlemin alginin kavramin ve bilginin sadece ve sadece insanogluna ait ve onun icin oldugu olgusunu ortaya koyar.

 

Ayrica insanogluna gozlem veren kendi de dahil her turlu fenomenin yine insanoglu eliyle ve ait olarak kavramsal bilgiye donusumu demektir.

 

Iste yapilandirmaci epistemoloji, inanc ile gerceklik arasindaki dogrulama koprusunu, insanogluna kendi dahil gozlem veren bir gercekligin insanoglu iradesinden ve fenomeninden bagimsiz olarak oldugunu ve bunun icin gozlem verdigini, yalniz bu gozlem verenin kendi fenomeni de dahil; anlaminin, iceriginin kavramsal bilgisinin, algisinin v.s. tamamen bir insanoglu yapilandirilmisligi oldugunu ortayas koyar.

 

Iste bu temelde yapilandirmaci epistemoloji hem bilimin hem de felsefenin bilimsel felsefe olarak temelini olusturur.

 

Bunun algilanamamasi ve bilisselliginin vasfina varilamamasi bilimselligin bilisselligine varilmamasi ile esdegerdir.

 

Ayrica bilimsellik olgusal gecerlilik ve gozlemsel yanlislanabilirlik olma vasfi ile tartismali indirgemeci determinist hic bir ideoloji inancsal dogrulamanin gercegi ile ortaya konamayacagindan, fenomenin gozlemini ortaya koyan insanoglunun bu konuda bu sinirlari asmis serbest bir dusuinceye ve yine bu sinirlarin her turlu yapi ve isleyisini verebilen qua felsefesi bilisselliginde olmasi gerekir.

 

Buradan her turlu fenomenin gozleminin algilanmasi ve kavramsal bilgisinin olgusal gecerlilik ve gozlemsel yanlislanabilirlik temelinde ortaya konmasi; ayni zamanda insanoglu fenomenin de yasam ve iliskisinin duzenlesmesi ve sistemlesmesinin, kurumlasmasi ve kurumsallasmasinin ve de onlari bir arada yasatan her turlu ideolojik inancsal deger veri ve tabusunun, zihinsel ve davranissal gozleminin de ortaya konmasi bilimselligin ve bilimin gorevidir. Iste qua felsefesinin insanoglu fenomenini gozlemindeki onem ideolojik inancsal etik guce otoriteye hakimiyete ve teslimiyete dayanan tartisma tarafkarlik acisindan bir kere daha ortaya cikmaktadir.

 

Burada da evrensel-insan zihniyetinin insanoglu temelli yapilandirmaci epistemolojisi onun yapi ve isleyisini ortaya koyan qua felsefesi ve insanoglu fenoimeninin gozlemini saglayan serbest dusunurlugun, insanoglunun onu insan olarak yasatmayan ve iliski kurdurmayan numenal yetisinin tum ogelerini numenal insanlik hedefi ve yonende kullanmasi adina butun bu bilimsel bilissel, insanoglu yapilandirilmis yapi ve isleyisinin numenal insanlasma sorununu devrimci sorgulama ile insanoglu turunun biri ve turu adina ortaya koymasi gundeme gelir.

 

Eger basta degerler, veriler yasam ve iliski duzen ve sistem kurum ve kurumlasma olarak insan gibi yasamak istiyorsak, bilimsel bilissel olarak her turlu fenomen ile iliski kurmak ve bilgilenmek istiyorsak ve butun bunlari gelistirmek, caga uyarlamak ve kendimiz de gelismek istiyorsak; 21. yuzyilin bilimselligini her konu ve kavramda bilissel olarak algilamak, kavramak ve idrak etmek durumundayiz.

 

Buda basta gozlemlenen insanoglu fenomenin birinin birey bilisselligi ve kendilik bilisselligidir. Tursel temelde de yapilandirilmis yapi ve isleyisin dogal/fenomenal zihniyet uzerinde temellendirilmislik sorunudur.

 

Bu bir yerde yasamaktir, aksi ise yasatilmaktir.

 

Kendi yasamimizi kendimiz Yasamak mi?, yoksa birilerinin birseylerin insanoglu disindaki guclerin onlarin hakimiyeti ve onlara teslimiyet temelinde ustelik insanoglunun onlara verdigi degerler, veriler ve tabular ile yasatilmak mi?

 

Bu secime yonelebilmek ve bu secimi algilayabilmek bile kendilik bilisselligi gerektirir.

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...