Saturn Konu tarihi: 12 saat önce Report Konu tarihi: 12 saat önce "İşleyen demir ışıldar", "kullan yada kaybet" misali, beyni aktif tutarak tıpkı bir kas gibi geliştirmek mümkün deniyor. Aşağıya bıraktığım video bunu anlatıyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Bu düşünce biraz sözdebilim gibi duruyor. "Beyin geliştirmek" sözdebilim mi yoksa gerçek mi?
Saturn Mesaj tarihi: 7 saat önce Yazar Report Mesaj tarihi: 7 saat önce Gemini dayıdan bu videoyu açıklamasını ve bilimsel altyapısını yazmasını istedim. Alıntı Bu video, beyninizin bir kas gibi olduğu ve onu ne kadar kullanır, ne kadar zorlarsanız o kadar güçlendiği fikrini araştırma bulgularıyla destekleyerek özetlemektedir. Video Özeti: Beyninizi Büyütmek Video, beynin tüm düşünme, duyusal girdileri işleme ve deneyimlediğimiz gerçekliği yaratma merkezi olduğunu belirterek başlıyor. Ana temas şudur: zekanız değiştirilebilir ve sabit değildir. Beyin Kas Gibidir: Araştırmalar, beynin tıpkı bir kas gibi davrandığını gösteriyor. Kaslarınızı spor salonunda zorlayıp gerdiğinizde, yeniden inşa edilir ve daha güçlü hale gelir. Beyin de zorlandığında, mücadele ettiğinde ve kolay olmayan işler yaptığında gelişir. Mücadele Gelişim Demektir: Beyni en çok geliştiren şey, mücadele etmek ve zorlanmaktır. Bir soruyu doğru bildiğinizde değil, yanlış yaptığınızda ve o hatanın nedenini gözden geçirip geri bildirimi işlediğinizde beyin en çok büyür. Gelişim Örnekleri: Çocukluk Gelişimi: Bebeklikte seyrek olan nöron bağlantıları, çocuk çevresiyle etkileşime girip konuşmak, dünyayı anlamak için çabaladıkça yaşa bağlı olarak artar ve 6 yaşına gelindiğinde çok daha derin ve güçlü bir ağ oluşur. Uyarıcı Çevre: Uyarıcı ve sürekli meydan okuyan bir ortamda bulunan hayvanların beyinlerindeki sinir bağlantılarının, uyarıcı olmayan bir ortamdaki hayvanlara göre daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Bu bakış açısı, zorluklarla veya hayal kırıklığıyla karşılaşılan anların aslında en çok büyüme potansiyeli taşıyan anlar olduğunu gösterdiği için motive edicidir. Bilimsel Altyapısı: Nöroplastisite Videoda anlatılan fikrin bilimsel dayanağı, nöroplastisite (veya beyin esnekliği) adı verilen bir olgudur. Nöronlar ve Ağlar: Beyin öncelikle nöron adı verilen sinir hücrelerinden oluşur. Düşünce ve zeka, bu 80 ila 100 milyar nöron arasındaki devasa bir sinir ağı boyunca ilerleyen elektrokimyasal sinyallerden ibarettir. Sinaptik Güçlenme: Nöronlar arasındaki bağlantı noktalarına sinaps denir. Bir nöron ateşlendiğinde, bu sinyal diğer nöronlara iletilir. Bir görevi öğrenmek veya bir beceriyi geliştirmek için beyninizi zorladığınızda, bu nöronlar arasındaki iletişim yolları tekrar tekrar kullanılır. Tekrarlanan aktivite, bu sinaptik bağlantıların güçlenmesine neden olur. 3. Beyin Büyümesi: Video, beynin bir "kas gibi" büyüdüğünü ifade ederken, aslında yeni nöronlar eklenmesinden ziyade mevcut nöronlar arasındaki bağlantıların (dendritlerin ve aksonların) yoğunluğunun ve etkinliğinin artmasından bahsedilmektedir. Ne kadar çok mücadele eder ve geri bildirim alarak öğrenirsek, beynimiz o yolu kullanmaya daha fazla kaynak ayırır, bu da daha güçlü ve daha kalıcı sinir ağları oluşturur. Bu, beynin değişme ve uyum sağlama yeteneğidir. Hata Yapmanın Rolü: Araştırmaların gösterdiği gibi, bir hatayı analiz etmek, beynin beklenmeyen bir sonuçla karşılaştığı ve bu hatayı düzeltmek için yeni bağlantılar oluşturması gerektiği anlamına gelir. Bu bilişsel çaba, sinir ağını yeniden düzenlemek için en güçlü uyarıcılardan biridir.
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now