Bakara Suresi 7. Ayet

[alpinçayırı]

Bu ayetteki kalbin mühürlenmesi, "düşünme organının mühürlenmesi" anlamına geliyor ve tek kelimeyle absürtlüğün daniskasıdır. Kaç kere dedik, düşünme organı kalp değildir tam tersine beyindir. Kalp, hisseder; dimağ, akleder. "Kalpleri vardır anlayamazlar(kavrayamazlar/idrak edemezler)" olarak anlayın siz onu.

Bakara 7: ''Allah, onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözleri üzerinde de bir perde vardır. Onlar için büyük bir azap vardır.'' Diyanet İşleri Yeni Meali

Kaynak: https://kuranmeali.com 

[Emre_1974tr]

Şöyle demiştim yazımda:

 

Ayetlerde Beynimizden Bahsediliyor 
 

Kutsal Kitabımızda beyin organından bahsedilmediği iddiası dile getirilir, ama gerçekte ise Kuran'da beyin organından açıkça bahsedilmektedir:

 

Alak Suresi

15 İş, sandığı gibi değil! eğer vazgeçmezse yemin olsun, o alnı mutlaka tutup sürteceğiz!

16. Oyalancı, günahkâr alından (perçemden),

Ayetlerde "günahkar alın" denilmekte. Yani günahı işleyen/planlayan organın baş kısmında, alın hizasında olduğu vurgulanmakta. Bu yüzden "alın", günahkar ilan edilmiş...

Düşünce ve sorumluluğun beyin organında (alın hizasında/kafada) olduğu net bir şekilde anlatılmakta Kuran'da. Bunun yanı sıra; günümüzde biliminsanları, yalan söyleme olayından beynin ön kısmının sorumlu olduğunu belirtiyorlar. Bu bilgi de ayetlerdeki ifadelerin kusursuzluğunu bir kez daha gözler önüne sermekte.

 

http://emre1974tr.blogspot.com/2015/02/musa-peygamber-ile-buyuculer-arasndaki_6.html

[kavak]

Dinini, imanını ve kitabını paklayamaya çalışan bazı müslümanlar dürüst değildir, çünkü resmen yalan söylüyorlar. Kelime oyunlarını yapıyorlar.

Bu mâlum kitapta beyin kelimesi bir kere bile yoktur, ama kalp kelimesi  100´den fazla kullanılmıştır. Halbuki beyin kelimesinin Arapçası var, ama kullanmamışlar. Her şeyi kalbe bağlamışlar.

Peki neden böyle? Çünkü  kopya çekilen eski kutsal kitaplarda da beyin kelimesi yoktur. Varsa yoksa kalp organı ve bu nedenle beyin yerine kalp kelimesi sıkça kullanılmıştır.

Yani cahil milletin kitabı anca bu kadar olur ve cahillerin beyinle pek fazla işi olmaz.

Ehhh, ne de olsa Muhammed´e ha bire kıyak geçilmiş. Beyine ne gerek var, diii mi?

[Emre_1974tr]

On 10.10.2024 at 01:00, Emre_1974tr yazdı:

Şöyle demiştim yazımda:

 

Ayetlerde Beynimizden Bahsediliyor 
 

Kutsal Kitabımızda beyin organından bahsedilmediği iddiası dile getirilir, ama gerçekte ise Kuran'da beyin organından açıkça bahsedilmektedir:

 

Alak Suresi

15 İş, sandığı gibi değil! eğer vazgeçmezse yemin olsun, o alnı mutlaka tutup sürteceğiz!

16. Oyalancı, günahkâr alından (perçemden),

Ayetlerde "günahkar alın" denilmekte. Yani günahı işleyen/planlayan organın baş kısmında, alın hizasında olduğu vurgulanmakta. Bu yüzden "alın", günahkar ilan edilmiş...

Düşünce ve sorumluluğun beyin organında (alın hizasında/kafada) olduğu net bir şekilde anlatılmakta Kuran'da. Bunun yanı sıra; günümüzde biliminsanları, yalan söyleme olayından beynin ön kısmının sorumlu olduğunu belirtiyorlar. Bu bilgi de ayetlerdeki ifadelerin kusursuzluğunu bir kez daha gözler önüne sermekte.

 

http://emre1974tr.blogspot.com/2015/02/musa-peygamber-ile-buyuculer-arasndaki_6.html

 

Evet bu ayette açıkça düşünme organının beyin olduğu söylenmekte.

Peki diğer ayetlerde kalbin de düşüncelere yön verdiği ifadesi neden kullanılmakta diye soracak olanlara, bilim dünyası kalbin duygu ve düşüncelere hükmettiğini buldu, keşfetti: 

 

ve

 

https://www.miracles-of-quran.com/brain_cells.html

[kavak]

@Emre_1974tr, kitabında beyin kelimesinin b´si yoktur. Boşuna debelenme. Sıkıştıkça onun bunun saçma sapan yorumlarının akrasına sığınıyorsun.

Bu kelime var mı? Yok.

Şimdi git abdest al ve namazını(!) en detaylı bir şekilde icra et. Sen anladın!

Demek ki neymiş?

On 12.10.2024 at 07:47, kavak yazdı:

Dinini, imanını ve kitabını paklayamaya çalışan bazı müslümanlar dürüst değildir, çünkü resmen yalan söylüyorlar. Kelime oyunlarını yapıyorlar.

Bu mâlum kitapta beyin kelimesi bir kere bile yoktur, ama kalp kelimesi  100´den fazla kullanılmıştır. Halbuki beyin kelimesinin Arapçası var, ama kullanmamışlar. Her şeyi kalbe bağlamışlar. Peki neden böyle? Çünkü  kopya çekilen eski kutsal kitaplarda da beyin kelimesi yoktur. Varsa yoksa kalp organı ve bu nedenle beyin yerine kalp kelimesi sıkça kullanılmıştır.

Yani cahil milletin kitabı anca bu kadar olur ve cahillerin beyinle pek fazla işi olmaz. Ehhh, ne de olsa Muhammed´e ha bire kıyak geçilmiş. Beyine ne gerek var, diii mi?

 

[alpinçayırı]

Sürekli kıvırmaktan pervane olmuş fırıldak Emre; Kur'an'ın hiçbir yerinde düşünme organı olarak beyin geçmez, onun yerine ısrarla "düşünme organı kalptir" der. Kur'an'da beyin geçiyorsa da o da Ellah, inanmayanlara beyinsiz diye hakaret olarak geçer. Perçemden beyin çıkartmak da çok zorlama bir tevil olmuş. Her şeyden önce beyin bir et parçasıdır, perçem ise derinin üstündeki bir kıldır. Türkçe bir sözcük olan beynin Arapçası dimağdır, kalp ise Türkçe yürek sözcüğünün Arapça'daki karşılığıdır. 

Tipitip Emre, beynin düşünme organı olduğu taaa Antik Yunan dönemindeki Hipokrat'a kadar gider. Sosyolojide beyin, gerçekçiliği; kalp, duygusallığı simgeler. Onun için sözde kutsal kitapların beyin yerine sürekli kalbe vurgu yapması insanın duygularına hitap ettiğindendir.