Mempish Konu tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Konu tarihi: Ağustos 5, 2024 Hayatımız boyunca genelde hiç ilgimizi çekmeyen aslında metabolizma da olmazsa olmazlardan biri olan bu Histidin enzimi, dengesi bozulduğunda nasıl bir canavara dönüştüğünü bizzat yaşayarak öğrenmiş oldum. Buna aslında ben ZOMBİ hastalığı demekle birlikte bu dünyaya ait bir sendrom olarak görmüyorum. Çünkü bu hastalık bu dünyaya ait bir hastalık olsaydı ar-ge çalışması çok geniş bir alana yayılırdı. Kısaca Dünya dışı varlıkların insan denen canlı üzerinde etkileşim de bulunmak üzere tasarlanmış nadir hastalık diye tanımlıyorum. Ben sanıyorum çok ileri aşamalardayım. 9/10 gibi. İleri aşamalarda insanlarla yüz yüze iletişim kurmak yerine Aura yada beden enerjisi ile iletişim kurmaya başlıyorsun. Evrendeki çok şeye tanıklık edebiliyor. Fakat anlatamıyor yada dikkatini veremiyorsun. En saçma olanı biyolojik açıdan bir canlının ne zaman öleceğini tahmin edebiliyorsun. Kalbin damarlarında değil hücrelerinde atıyor gibi hissediyor, sinir uçlarını kontrol edebiliyorsun. 5 Duyudan ikisini kısmen kaybediyor diğer taraftan 2 dünya dışı duyu alabiliyorsun. Ölmek senin için ciddi bir anlam ifade etmiyor. Sanki bedenini sen değil merkezi bir sistem yönetiyor gibisin. Histidin Enzimini yıkan Diamin oksidaz ve N-Metil Transferaz enzimleri bu dünyaya ait enzimler olduğu için çabucak yıkılabiliyor. Histidin adeta voltran gibi 5 reseptörden oluşan çok enteresan ve o kadar da korkutucu bir enzimdir. 1- ve 2 nolu reseptör ler bu dünyaya ait sendrom oluşturuyor bazı etken maddeler ile endikasyon sağlanabilir ken 3-4-5 nolu reseptörlerin komplikasyonlarını tolöre edebilecek bir ilaç yok. Sanki dış bir güç Bununla ilgili AR-GE oluşturulmasını engelliyor. Şimdilik kısa keseceğim. Histamin intoleransı yaşayan arkadaşların fikrini bekliyorum. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 1 saat önce, Mempish yazdı: Sanki dış bir güç Bununla ilgili AR-GE oluşturulmasını engelliyor. Şimdilik kısa keseceğim. Histamin intoleransı yaşayan arkadaşların fikrini bekliyorum. Histamin balıkta bulunur , bozulduğu zaman histidine dönüşür. Yani bozuk balık zehirlenmesinin kaynağı budur. Dünyadan bir maddedir. Yoğurt ye ama doğal olan yoğurtu ye. Bedenimizde bunu etkisizleştiren bir mekanizma vardır. Ancak fazla miktarda olursa enzim yetersiz kalıyor o zaman zehirleniyorsun. Enzim düzeyi kişilere göre değişir. Bazı kişilerde karaciğer az çalışır enzimler yetersiz kalır en ufak bozuk gıdada kusma başlar. Bazılarında da enzim çok fazla olur kokmuş yemek bile zarar vermez. Bununla ilgili ARGE yapıyorlar ama tersine ARGE yapıyorlar. Rafine konserve balık ürünleri tükettiğiniz için çocukluktan bu maddelere bağışıklık gelişmiyor. Karaciğer tembelleşiyor. Çocuğunuza arcivit içirmeyin veya ona benzer diğer merdiven altı Ediz gibi markaları içirmeyin. Fabrikasyon beslenme sonucunda karaciğer enzim tepkimeleri azalır. Çünkü karaciğer anne karnında gelişimini tamamlamaz. Çocuk doğduktan sonra karaciğer beş yaşına kadar gelişmeye devam eder. Çocuk yaşta alerji oluşmasının temel nedeni budur. Sağlıklı ve güçlü beslenme ile bu alerjenlerr karşı karaciğer bağışıklık geliştirir ve ileriki yaşlarda alerji kaybolur. Çoğu çocuk yumurtaya , ete , balığa alerjik doğar. Sebebi budur. Ama çocukta elerji var dokunuyor diye gidip de rafine gıdalar tüketmeyin. Azar azar verip çocuğun metabolizmasını 5-6 yaşına kadar alıştırın. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Yenıtınız için teşekkürler. Gıdalar konusuna gelince 15 yıldan beri Histidin açısından zengin gıdaları zaten tekip ediyorum. Özellikle mayalı gıdalarda bulunan Histidin içerikli maddelerden zaten uzak duruyoruz. "Ruz" diyorum. Çünkü Bu sendrom bizde seconder değil primer yani kalıtsal durumda. Kısaca üç kuşak bunun la mücadele ediyoruz. Aslında Gıda diyeti kısmen süreyi uzatıyor. Bizim asıl direncimizi kıran Karaciğer enzimlerinin olağan büyük dengeyi bozması. Sindirim sistemi özellikle ince bağırsakta üretilen DAO enziminin hiç bir gıdasal diyetten etkilenmeden belli periyotta yıkıma uğraması ve oksidasyon yapamaması, Akciğer kan ve beyinde üretilen HNMT enziminin de insanın ruh halinden bile kaynaklanan kimyasal etkileşimle Histidine karşı metilasyon geliştirememesi durumudur. Örneğin yüksek sıcakta alınan uykudan bile beyin, akciğer dengesini bozarak yeterli miktarda HNMT üretememesi durumudur. Benim sorunum Histamine bağlı alerjen komplikasyonlar değil. Benim sorunum MTHFR gen mutasyonu ve Mast hücre aktivite bozukluğu. Topiki açmamdaki amaç aynı sorunları yaşayan insanların bu alanda neler yaptığını öğrenmek. Bu intöleransı bilimsel tartışmak değil. Yoksa Sayısız belge ve dökümanı günlerce gözden geçirmekten başıma ağrılar girdi. Öğrenmek istediğim H1- ve H2 nolu reseptörleri blokajlarının hastalarca nasıl çözdüğü değil. Hastalar yada akademisyenler fark etmez Histidinin H3 ve H4 reseptörlerini nasıl bloke etttikleri dir. Benim dünya dışı diye tanımladığım H3 Reseptörü nörotransmitterlerin salınımını azaltarak adeta insanı yaşayan bir zombiye dönüştürmesi. Diğer dünya dışı diye tanımladığım H4 Reseptörü ise uyarıldığında mast hücreleri enflamasyon bölgesine doğru yönlendirmesi Önemli bir bilgi paylaşmak istiyorum. Eğer ki Hastalığın ilk aşamalarındalar ise DAO enzimini inhibe eden ilaçlardan uzak durmaları, Akademisyen arkadaşlar kızmasın ama H1 ve H2 için Setirizin dihidroklorür sahte bloker.dir. Desloratadin bağıldır ve e tam etken değildir. Simetidin, Ranitidin, Nizatidin. Famotidin, endirekt etken maddelerdir. en iyi bloker Levosetirizin dihidroklorür (keratin klerensı nedir araştırmadım) Bu arada keratin tedavisi sonrasında metobolik yıkım daha fazla olabiliyor. çünkü hayat 3- yada 4 ay değildir Zaten bunlar beni çok bağlamıyor. Beni bağlayan tek bilgi 3 ve 4 nolu reseptörlerle ilgili bloker var mı? Yada metilasyon sağlayan serumları destekleyen kimyasallar mevcut mu.? İnanın düşündükçe kendimi ortaçağda hissediyorum. Bu hastalık nedeniyle hiç sevmediğim kimya dersinin çalışkan öğrencisi haline geldim. Hücre biyolojisi hakkında neredeyse tez yazacağım. Odamın birini laboratuara çevirdim. Mikroskoplar, lameller, numune kapları ve sayısız kimyasal örnekleri, Hiç alakasız konulara saatlerce zaman ayırıyorum ki arasıra dünya dışına çıktığım oluyor. Kendimi dünyaya gönderilen SPY gibi hissediyorum. Bir yerde bir şeyler eksik yada özellikle eksik bıraktırılıyor. Kendimden umudu kestim. Tek derdim kızımın da aynı hastalığın 4- yada 4. evresinde olması ve onu kurtaracak bilgiye ulaşmak istemem. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kahin Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 "Histamin intoleransı" terimi laktoz intoleransı teriminden ödünç alınmıştır; bu intoleransların nedenlerinin histamine mi bağlı olduğu yoksa diğer klinik tabloların mı sorumlu olduğu tartışmalıdır! Şüphelenilen patomekanizma Biyojenik bir amin olarak, endojen olarak salınan histamin, çok sayıda organ sisteminin (gastrointestinal sistem, genital sistem, merkezi sinir sistemi, kardiyovasküler sistem, deri, solunum yolu) fizyolojik olarak önemli birçok işlevinde önemli bir rol oynar. Histamin parçalanma yolu, diamin oksidaz (DAO) enzimi tarafından hücre dışında ve histamin N-metiltransferaz (HNMT) tarafından hücre içinde başlatılır. Bu nedenle, belirsiz semptomları olan hastalarda, oral yolla alınan histaminin semptomlar için DAO yoluyla yeterince katabolize edilip edilmediği, yani sadece kısmen parçalanıp parçalanmadığı tartışılmıştır. Bununla birlikte, intolerans şüphesi olan kişilerde DAO'nun ne net bir enzim ne de aktivite eksikliği bugüne kadar kanıtlanmamıştır! Kısacası, "histamin intoleransı" "geleneksel tıbbın" 5.000 hipotezinden (= kanıtlanmamış varsayımlarından!) sadece biridir; bilimle hiçbir ilgisi yoktur! Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 2 saat önce, Mempish yazdı: Bu hastalık nedeniyle hiç sevmediğim kimya dersinin çalışkan öğrencisi haline geldim. Hücre biyolojisi hakkında neredeyse tez yazacağım. Odamın birini laboratuara çevirdim. Mikroskoplar, lameller, numune kapları ve sayısız kimyasal örnekleri, Bu forumda odasında bioloji laboratuvarı olan biri olacağını sanmıyorum. Soruyu İsviçreli bilim insanlarına yada tanıdığın bir prof.a sorabilirsin. 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 2 saat önce, somebody yazdı: Bu forumda odasında bioloji laboratuvarı olan biri olacağını sanmıyorum. Soruyu İsviçreli bilim insanlarına yada tanıdığın bir prof.a sorabilirsin. Elbetteki Gerçek anlamda laboratuvar değil. Bu fikir nereden çıktı onu ifade edeyim. 2016 Yılına kadar hastalığımızla ilgili o kadar hastane klinik ve laboratuvar testine tabi tutuldum ki bu testlerin hepsinden geçmek zorunda kadım. 2 Önemli üniversite nin Alerjen testinden geçtim her biri 4-6 ay sürdü. Bunları çok yetersiz buldum. Özel bir Laboratuarların IgE - 300 ALERJENİN TARAMASI testine girdim. kısaca 120 ekstrakt ve 180 alerjen bileşen testinden geçtim. Tip 1 kan testinden geçtim. Bu teste kadar hastalığıma bir ad koymamıştım. Bu arada Tip 1 en pahalı test yöntemlerinden biriymiş onu öğrendim. Sonuçta tüm testlerin aslında patojenlerin ve alerjenlerin hücreyle olan reaksiyonlarından oluşan komplikasyonların sonucunda yıkımın meydana geldiğini öğrendim. O an zihnimde oluşan bir fikir sayesinde kendi kendime araştırmalar yapmaya başladım. Tip 1 in kapsamadığı % 1 lik kısımda gözden kaçan şeyin kendi derdime derman olup olmayacağı konusu hep beni meraklandırdı. Ne yerken, ne yaparken, yatarken koşarken, metabolizmamda neler oluyordu. serum etkisi, süresi, dip noktası tepe noktası, gözlem sonuçları derken 2022 yılında o kadar çok materyal ve malzeme araç gereç topladım ki ben buna kendi laboratuvarım demeye başladım. Bu arada laboratuara servet harcadım.2021 yılında sadece 36 bin liraya mikroskop aldığımı ayrıntı olarak ifade edeyim. elimde spektrometre bile var. (Ne işe yarıyor ki diyorsanız ileride anlatırım.) Sonuç çıktı mı Evet Hiç bir doktor hastalığımın kalıtsal olduğunu net söylememişti. Ben şu anda kalıtsal diyorum. Besin alerjisinde midenin boyutu ve önemini farkettim. Karaciğer fonksiyon yetersizliğinin farkına vardım. 2 yıl önce doktorların gerek yok demelerine rağmen Sleeve gastrectomy oldum. Alerjenlerimi minimuma indirdim. Her gün 1 doz antihistminik alıyordum şimdi hafta yada 10 gün de bir alıyorum. Vücuduma o kadar çok test yaptım ki örneğin dermotik testlerimin sonucunda pigment ler etkilendi. Pozitif düşünme ile bile benim için yıkımın süresini uzattığını akademisyenlere anlattım. çok ta ilgilenmediler. Sinirlendiğimde yada mutsuz olduğumda bile vücudumun aşırı histidin ürettiğinin yada DAO ve HNMT yıkımın yükseldiğini keşfettim. Karaciğerin ve vücudumun ürettiği 2000 civarı enzimin kendi arasında satranç denklemi gibi çalıştığını anladım. 2005 te başlayan Hastalığın toplam süresinin primer durumda 20-25 yıl olduğunu keşfettim. 1-den 10 a kadar evre oluşturdum. 1.evrenin süresi ne kadar sürdü. komplikasyonlar nelerdi? Tıpkı kanser hastalığının metastaz evresi gibi bende bu evreyi yaşıyorum. 7 farklı profesör tedavi süresince yukarıdakileri bana tam olarak anlatmadılar. Sadece 1 uzman doktor 7 proftan daha çok şey de beni aydınlattı. ve zihnimi şöyle aydınlattı. Kendi kendinin doktoru ol. Bu arada ben artık son evrelerdeyim. evre sayısı artar mı bilmiyorum. Ama ne zaman yaşam sonucu göreceğimi az çok tahmin edebiliyorum. Ama maalesef ki hastalıktan kurtulamadım. ve bu hastalık bana yaşam sonumu gösterecek biliyorum. Başardım mı evet Yaşam süremi çok uzattım. Sedece ilaçlarla mı asla. okudum, araştırdım. uyguladım. Farmakoloji bilgisine sahip oldum. Eklemlerde oluşan sıvı birikmesinin H4 reseptöründen oluştuğunu gözlemledim. Mast Hücreleri hiç boş durmadı . Kasılma ve krampların H4 ten kaynaklandığı bilgisini edindim. Sonuç olarak nörotransmitterlerin salınımınının duyu kaybına neden olduğunu keşfettim. Gözde Retina da tahribata neden olduğunu keşfettim. Prostat ve rektum da bulunan hassas sinirlerin duyarlılığının yarı yarıya azalmasına neden olduğunu keşfettim. Orta evrelerde oluşan Ankisiyetenin son evrelerde azaldığını endişe duygusunun köreldiğini, hatta ölüm duygusunun anlamını yitirdiğini anladım. Şu anda kendimi uzaylı gibi hissediyorum. Bedensel düşünemiyorum. Tamamen hücresel düşünüyorum. İçimde bir yapboz duygusu var. Ve en önemlisi bu evrede beden enerjisi iletişimi tavan yaptı. Yanıma gelen insanların enerjilerini ciddi şekilde hissediyorum. Koku duyum yok oldu. ama enerji algılama duyum normalden kıyaslanamayacak kadar arttı. Hasta insanlardan aldığım enerjilerle onların sonlarını yüksek bir ihtimalle tahmin edebiliyorum. 8 den fazla insanın beş aşağı 10 yukarı ne zaman öleceğini yüzüne karşı ifade ettim. Bunlardan birisi üstelik kardeşimdi. 8i de bu gün yaşamını sonlandırdı. Bütün bunların hücresel iletişim kurduğumdan kaynaklandığını düşünüyorum. Bu bence bu dünyaya ait bir hastalık değil derken tamda bunu kastediyorum . Şimdilik kısa keseceğim. teşekkür ederim. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 6 saat önce, Kahin yazdı: "Histamin intoleransı" terimi laktoz intoleransı teriminden ödünç alınmıştır; bu intoleransların nedenlerinin histamine mi bağlı olduğu yoksa diğer klinik tabloların mı sorumlu olduğu tartışmalıdır! Şüphelenilen patomekanizma Biyojenik bir amin olarak, endojen olarak salınan histamin, çok sayıda organ sisteminin (gastrointestinal sistem, genital sistem, merkezi sinir sistemi, kardiyovasküler sistem, deri, solunum yolu) fizyolojik olarak önemli birçok işlevinde önemli bir rol oynar. Histamin parçalanma yolu, diamin oksidaz (DAO) enzimi tarafından hücre dışında ve histamin N-metiltransferaz (HNMT) tarafından hücre içinde başlatılır. Bu nedenle, belirsiz semptomları olan hastalarda, oral yolla alınan histaminin semptomlar için DAO yoluyla yeterince katabolize edilip edilmediği, yani sadece kısmen parçalanıp parçalanmadığı tartışılmıştır. Bununla birlikte, intolerans şüphesi olan kişilerde DAO'nun ne net bir enzim ne de aktivite eksikliği bugüne kadar kanıtlanmamıştır! Kısacası, "histamin intoleransı" "geleneksel tıbbın" 5.000 hipotezinden (= kanıtlanmamış varsayımlarından!) sadece biridir; bilimle hiçbir ilgisi yoktur! ilgin için teşekkür ederim. katılıyorum. Bir çok formda sizinde açıkladığınız bu bilgileri paylaştım. Bu arada bu bilgileri epistemolojik açıdan da araştırdım. Ama maalesef ki bana klinik olarak bir şey ifade etmiyor. Benim bu forumda ulaşmaya çalıştığım benimle aynı evrede olan hasta var mı o hasta bir tedaviye ulaşabildi mi? Biliyorum çok zor ama umudumu kaybetmedim. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 19 dakika önce, Mempish yazdı: Hasta insanlardan aldığım enerjilerle onların sonlarını yüksek bir ihtimalle tahmin edebiliyorum. 8 den fazla insanın beş aşağı 10 yukarı ne zaman öleceğini yüzüne karşı ifade ettim. Bunlardan birisi üstelik kardeşimdi. 8i de bu gün yaşamını sonlandırdı. Nasıl yani? Binbir çeşit hastalık var. Her hasta ölecek diye bir kural yok ve sen hasta insanların öleceği zamanı tahmin edebiliyorsun, öyle mi? Zaman aralığı ne kadar olarak tahmin ediyorsun? 1 gün, 10 gün, 1 sene vs. Öleceğini tahmin ettiğin kişilerin ne tür hastalıkları vardı? Son sorum: Kendi ölüm gününü de tahmin ettin mi? Böyle bir iddiada bulunana ilk defa rastlıyorum. Link to comment Share on other sites More sharing options...
gun Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 20 dakika önce, Mempish yazdı: tahmin edebiliyorum. 8 den fazla insanın beş aşağı 10 yukarı ne zaman öleceğini yüzüne karşı ifade ettim. Bunlardan birisi üstelik kardeşimdi. 8i de bu gün yaşamını sonlandırdı. Yaşamlarını kendilerimi yoksa başkalarımı sonlandırdı? Nasıl hepsi aynı güne denk geliyor? Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 5 dakika önce, MrBean yazdı: Yaşamlarını kendilerimi yoksa başkalarımı sonlandırdı? Nasıl hepsi aynı güne denk geliyor? Muhtemelen yanlış yazdı. Cümle doğru ise bugün intihar etmişler. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 1 saat önce, Mempish yazdı: Hasta insanlardan aldığım enerjilerle onların sonlarını yüksek bir ihtimalle tahmin edebiliyorum. 8 den fazla insanın beş aşağı 10 yukarı ne zaman öleceğini yüzüne karşı ifade ettim. Bunlardan birisi üstelik kardeşimdi. 8i de bu gün yaşamını sonlandırdı. İsa bile böyle bir mucize gösteremez. Bunu bilebilmek için Tanrı gibi bir şey olman lazım. Ben ne zaman öleceğim? Bilebilir misin? Yada yaşım kaç? Yada başka forumlarda hangi isimle yazıyorum? Bunları bilirsen, müridinim. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 8 dakika önce, Maddeci yazdı: İsa bile böyle bir mucize gösteremez. Bunu bilebilmek için Tanrı gibi bir şey olman lazım. Ben ne zaman öleceğim? Bilebilir misin? Yada yaşım kaç? Yada başka forumlarda hangi isimle yazıyorum? Bunları bilirsen, müridinim. İki şart var. Birincisi hasta olman gerek ve ikincisi karşısına çıkman gerek. Ben öyle anladım. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 8 dakika önce, kavak yazdı: İki şart var. Birincisi hasta olman gerek ve ikincisi karşısına çıkman gerek. Ben öyle anladım. Tanrı, bu arkadaşa kendi yetkilerinden bir kısmını vermiş. Benim anladığım bu. Bu iddiasını kanıtlarsa yer yerinden oynar. Tanrının bilimsel olarak keşfi anlamına gelir bu. Yaşadığı olay ancak bir tanrının yapabileceği türden. Eğer bu gerçekten yaşandıysa, ateizm veya materyalizm böyle bir olayı asla açıklayamaz. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 8 dakika önce, kavak yazdı: İki şart var. Birincisi hasta olman gerek ve ikincisi karşısına çıkman gerek. Ben öyle anladım. 18 dakika önce, Maddeci yazdı: İsa bile böyle bir mucize gösteremez. Bunu bilebilmek için Tanrı gibi bir şey olman lazım. Ben ne zaman öleceğim? Bilebilir misin? Yada yaşım kaç? Yada başka forumlarda hangi isimle yazıyorum? Bunları bilirsen, müridinim. Konuyu tamamen yanlış algılamışsınız arkadaşlar. Eğer ki yazdıklarımı dikkatlice okumuş olsaydınız. sanırım daha bilimsel bakabilirdiniz. Bu arada metafizik açıdan hiç bir iddiam yoktur. Hayatta nesnel bakma tarafında olmuşumdur. Şimdi müsade ederseniz kısa özet geçeyim. bedenimde bulunan hastalık konusunda tanımlanan tam bir bilimsel otorite yoktur. hastalığın çerçevesini çizen bilimsel kuruluşta bulunmamaktadır. olsaydı tedavisi de mümkün olabilirdi. Zaten Kahin nickli arkadaşda eklediği alıntıda bunu dile getirdi. Yukarıda okuyabilirsiniz. Açtığım topic te Bunun Dünya dışı bir hastalık olduğunu zaten dile getirdim. Bu benim iddiam çünkü bu konu sümen altı edilmiş vaziyette.. Hastalık dünyada bilinen ancak evreleri hakkında hiç makale yazılmayan bir hastalık olduğunu gözlemledim. Şimdi Soruyorum zombi Hastalığı dediğimde kimse ironi yapmadı da Enerji dediğimde neden bir anda beni Metafizik hastaları sınıfına koydunuz? anlamadım. Oysa bluetooth kulağında bilgisayarına bağlıyken vay nasıl kablosuz bağlandı diye soruyormusunuz. Çünkü görünmeyen bir enerji iletimi var. Yada Yılan balığı kendisini ısıran bir timsahı şoka uğratırken lan trafo bu hayvanın neresinde diye kendinize soruyor musunuz? Kaç taneniz başka gezegendeki yaşam formunu inceledi? Ama şu anda dünyadayız değil mi? Sizce dünyada olmakla Bir akvaryumda olmak arasında ne fark var. ? 1945 lerde değiliz. Hitlere Akıllı telefonu zaman götürseydik. belkide savaşı bırakacaktı. Ben din saçmalıklarından bahsetmedim ki? Sadece Hastalığın benden aldığını ve bana verdiği hakkında yaşadıklarımı anlattım. Şimdi bende bir şeyi ispat etmek için bir yılan balığı mı olmalıyım. Bir canlı olmam yetmez mi? Soruyorum sadece bir enpati yapın. Din ve dogmatik düşünceden zerre kadar hoşlanmam ama enerji alanında kaç taneniz master yaptı? çok merak etmiyor değilim. Biyolojik canlılığa inanıyorsanız mekanik canlılık neden olmasın.? yada hücresel enerji Tekrar söylüyorum. Ben hastalığımdan bahsettim. mucizeler olarak adlandırdığınız şeyler benim bir hastalığımın açtığı bir özellik olamaz mı? hissettiklerim ve yaşadıklarım bunlar diyorum. Bu konuyu magazin yapmayalım. Bu arada ilginiz için teşekkürler.. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2024 3 saat önce, Mempish yazdı: Ben hastalığımdan bahsettim. mucizeler olarak adlandırdığınız şeyler benim bir hastalığımın açtığı bir özellik olamaz mı? hissettiklerim ve yaşadıklarım bunlar diyorum. Çok garip. Bu konuda ne yazsak, ne düşünsek bir sonuca varamayız. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 @Mempish, merak etme ciddi bir şekilde okumasaydık, soruları sormazdık. Ayrıca sorulan soruları somut bir şekilde yanıtlamadın. Sorularımı tekrarlamaya niyetim yok. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 2 saat önce, kavak yazdı: @Mempish, merak etme ciddi bir şekilde okumasaydık, soruları sormazdık. Ayrıca sorulan soruları somut bir şekilde yanıtlamadın. Sorularımı tekrarlamaya niyetim yok. On 05.08.2024 at 19:54, kavak yazdı: Öleceğini tahmin ettiğin kişilerin ne tür hastalıkları vardı? 10 Yıl öncesi ekim ayında Koa Hastası olan babam la sohbetimizde konu ölmekten açılmıştı. Durumu stabil değildi. Anneme Bu seyirde babamın 6-8 ay daha yaşayabileceğini söyledim. 7.Ayında öldü. Babamın cenazesinde Kuzenlerim ile sohbet ediyorduk. sohbette 6 kuzenim vardı. Yaşıtım olan kuzenim Gırtlak kanseriydi. Konuşamıyordu. Herkes ona ölecek gözüyle bakıyordu. Diğer kuzenler hepsi de sigara Tiryakisi . Sohbet esnasında Hasta Ahmet dışarı çıktı. hassasiyetimi bildikleri için durumunu sordular. Duman altı olmuş adeta sigara içen onlar değil ben idim. hissettiğim enerji ile "Ahmet bu seneyi çıkartacak ama abisi mehmet bu seneyi göremeyecek dedim. Benle Ti geçen Ömer ise birde benim durumuma bak dedi. Sonunu öğrenmeyi bu kadar çok mu istiyorsun dedim. Hele söyle dedi. Sen Mehmetin öldüğünü göremeyeceksin dedim. Ancak beni asıl üzen şeker hastası Amca kızıdı. Mehmetin karısıydı. Ondan aldığım enerji beni sarstı. Anneme Meryem iyi görmüyorum. dedim. Ömer bana şaka ile karışık hadi bir liste yap. Kimler gidici kimler kalıcı dedi. sohbette 10 dan fazlaydık. 6 kuzen vardı. Bunu bilmeyi kimse istemez dedim. 2 Mehmet 3 Meyrem 4 Ahmet dedim. Bana 1 kim dediler Ömere dönüm Abi sen bi doktora görün dedim. Güldü niye bana noolmuş dedi. Güldük. İşi şakaya vurduk. Ömer ben ahmetin bu seneyi çıkartacağını sanmıyorum dedi. Aynı yılın Haziranında akciğer kanserden Ömer öldü. Kasım ayında Mehmet öldü. Mehmet den 3 gün sonra Şeker komasından Meryem öldü. Asıl ölmesi gereken Ahmet ise maske ile yaşadı, o da bir sonraki yıl öldü. Abim çok zengin bir insandı . büyük lüks hayat planları yapıyordu. Aylardan Ekim 7 iydi abimin ensesinden masadaki bir tapu belgesine bakıyorduk. Bir anda abimin aurasından kötü bir enerji hissettim. ağlamaya başladım. gözyaşlarım. masaya düştü. abim nooldu dedi Bir şey demedim. Israr edince Beni çok seviyor musun abi dedim. neden sordun dedi. Her şeyini sat benimle gel şehir değiştir dedim. Bir yaz akşamı seni göremiyorum dedim. Güldü yok ya dedi bana bir şey olmaz dedi. O akşam içtik abime doya doya baktım. sonraki gün anneme her şeyi anlattım. Abimi yaz akşamı göremiyorum dedim. Aylardan 8 ekimdi. Abim sonraki temmuzda öldü. Aradan 2 yıl geçti. yanımda hanım kayınbiraderimi arabayla bir yere bırakmamız gerekiyordu. Gençti sağlıklıydı. O an onun enerjisi bana geçti. Araçtan inerken kendisine bu semte gelme burada sana bir şey olacak dedim. Bir sabah küçük kardeşi bizi aradı Sedatı vurdular dedi. Ölmüştü Gömdük. Hanım bana Sedatın ölümüyle ilgili ne biliyordun dedi. Anlattım ona ikimiz birden ağladık. Hasan Dostum du kardeşim kadar severdim. Yanıma oturduğunda aldığım enerji ile öleceğini anladım. Hasan kendini nasıl hissediyorsun dedim. İyi abi dedi. check up yaptırmasını önerdim. Çünkü hasanı 2 yıl sonrasında görmüyordum. Hasan check up yaptırdı. temiz çıktı. Aradan 45 gün geçti. özel hastanede rektum sorunu çıktı. Üniversitede Rektum kanseri teşhisi koydular. sonuçları gören hasan tükenmişti. Bana abi ben kanserim dedi ve ekledi. Dayımda aynı rektum kanseriydi. 8 ay yaşadı dedi. Boşver bak ben seneye bayram yemeğini birlikte yiycez dedim. Hasan sevindi keşke abi dedi. aradan 1 yıl geçti Hasanla bayram yemeğinde birlikteydik. kemoterapi alıyordu. Kendisine bak dedim hasan gördün mü dedim. Bana abim sen bi tanesin moral kaynağım sensin dedi. aradan 8 ay geçti. Bana laboratuvar pet sonuçlarını göster sevinçliydi. Elini elime aldım fakat ben sonuçlara sevinemedim. Çünkü zaman doluyordu. Hasan 26 Mayıs ta öldü. Tam 2 sene yaşadı. Bunları kendimi ispat için yazmadım. bir iddiam yok. Ama kronoloji böyle. Kız kardeşimle konuşmuyoruz. Ben hatırlamıyorum. Bana öleceğimi söyledin dedi. Ben hatırlamıyorum dedim. Tartıştık. Ona öleceğini söylediğimi tam hatırlamıyorum.Kardeşim kalmadı Kimsenin ölümünü görmek istemiyorum. Kötü şeyler yaptım. Bu özelliğimle bir canlıyı öldürdüm. Sevmediğim aile huzurumu bozan Tuğba isimli kadın ile günlerce enerji çakışması yaşadık. Oda enerjisini kullanan biriydi. Karnındaki bebek öldü. Bebeğin öldüğünü annesinden önce ben bildim. Son kalp atışını duydum. Bu olaydan sonra benim uzun süre enerji hislerim azaldı. Sizden ricam yazdıklarımla eklediğim nesneleri ilişkilendirirseniz sevinirim. On 05.08.2024 at 19:54, kavak yazdı: Son sorum: Kendi ölüm gününü de tahmin ettin mi? Bunu hep biliyordum. 110 kiloydum. Eşime bir sabah kalktım ve Ben 64 yaşında ölüyorum galiba dedim. Ölürken 46 kilo olarak öleceğim. Beni taşıyanlar incinmeyecek dedim. şimdi 72 kiloyum. Rektum kanserinden öleceğimi tahmin ediyorum. Metastaz döneminde bir enerji alacağım. Malezya da bulunan bir ada da garip bir şey olacak. milyarlarca insan etkilenecek. Sonra dünya düzeni değişecek. görebildiğim bu . Adını demir kuvvet gezegeni koyduğum manyetizma beni hapsetti. 14 yıldır etkisinden çıkamıyorum. Kendimi kurtaramıyorum. Bilseydim hiç yaklaşmazdım. Keşke bir güneşin atmosferinde yansaydım. Tüm cisimleri kendine çekiyor. sesi çok rahatsız edici Beni rahatsız eden asıl şey Çok realistim, Ateistim. Bu enerji etkisi nedir. Bu Gezegene neden hapsoldum.? Etrafımda bulunan her şeyin enerjisi beni rahatsız ediyor. Şimdilerde İnsanların yüzüne bakmadan konuşmaya çalışıyorum. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 @Mempish, bu kadar uzun yazacağını beklemedim açıkçası. Zahmet ettiğin için teşekkür. Fırsat bulunca yanıt veririm. Bu arada iliştirdiğin nesneleri ilk defa görüyorum. Bunların anlamı nedir? O ölüm vakalarının tümü tesadüf olabilir, bana öyle geliyor buradan. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Her olaydan sonra o zaman ait nesneler Bunları unutmadan önce karakalem sonra dijital ortamda çiziyorum. bunlara bakarak olayları hatırlıyorum. şu ana kadar 88 nesne var. Paradoksal kırılmaya, Zaman sapmasına inanıyor musunuz. ? Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 3 dakika önce, Mempish yazdı: Her olaydan sonra o zaman ait nesneler Bunları unutmadan önce karakalem sonra dijital ortamda çiziyorum. bunlara bakarak olayları hatırlıyorum. şu ana kadar 88 nesne var. Sürekli enerjiden bahsediyorsun. Bunu nasıl algılıyorsun ve tarif edebilir misin? Yanlış anlama ama beyninden MRT çektirdin mi? Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 1 dakika önce, kavak yazdı: Sürekli enerjiden bahsediyorsun. Bunu nasıl algılıyorsun ve tarif edebilir misin? Yanlış anlama ama beyninden MRT çektirdin mi? Saçma gelecek ama mesleğim elektrik elektronik. 20 defa elektrik kazası yaşamışımdır. 1983 trafo patlamasında Yanımdaki arkadaşım öldü ben 3 gün komada kaldım. ölmedim. Onun ailesi benim ailem oldu. sadece trafoya giren güvercini kurtarmaya çalışıyorduk. Ama bu olaydan sonraki uzun zaman hiç bir şey hissetmedim. Ta ki Hakkaride gördüm bir şey e kadar. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mempish Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 1 dakika önce, Mempish yazdı: Yanlış anlama ama beyninden MRT çektirdin mi? O kadar çok ki Artık MR Çektirmekten utanıyorum. 2 Beyin lobu arasında bir şey var normalden daha fazla açıklık var. Doktorlar bunun olağandışı olmasıyla birlikte bir sorun olmayacağını söylediler. Bir gün bedenimde bir fazlalık hissettim. doktorlara sol böbreğin MR ını çekmelerini istedim. Sol böbrekte 1,5 cm tümör çıktı. 18 mm oldu ,Sol böbreğin alınacağını söylediler. Şimdi o tümör yok. Benim için çok büyük bir uğraştı. 28 gün sürdü. Şimdi böbreğim bana kaldı. Bunlar üniversite kayıtlarında var. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kahin Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 6, 2024 @Mempish 10 Yıl öncesi ekim ayında Koa Hastası olan babam la sohbetimizde konu ölmekten açılmıştı. Durumu stabil değildi. Anneme Bu seyirde babamın 6-8 ay daha yaşayabileceğini söyledim. 7.Ayında öldü. Eğer babanın KOAH hastası olduğunu ve ruhsal durumunu önceden biliyorsan, onun yakında öleceğini tahmin etmek için enerji almana gerek yok! Babamın cenazesinde Kuzenlerim ile sohbet ediyorduk. sohbette 6 kuzenim vardı. Yaşıtım olan kuzenim Gırtlak kanseriydi. Konuşamıyordu. Herkes ona ölecek gözüyle bakıyordu. Diğer kuzenler hepsi de sigara Tiryakisi . Sohbet esnasında Hasta Ahmet dışarı çıktı. hassasiyetimi bildikleri için durumunu sordular. Duman altı olmuş adeta sigara içen onlar değil ben idim. hissettiğim enerji ile "Ahmet bu seneyi çıkartacak ama abisi mehmet bu seneyi göremeyecek dedim. Benle Ti geçen Ömer ise birde benim durumuma bak dedi. Sonunu öğrenmeyi bu kadar çok mu istiyorsun dedim. Hele söyle dedi. Sen Mehmetin öldüğünü göremeyeceksin dedim. Ancak beni asıl üzen şeker hastası Amca kızıdı. Mehmetin karısıydı. Ondan aldığım enerji beni sarstı. Anneme Meryem iyi görmüyorum. dedim. Ömer bana şaka ile karışık hadi bir liste yap. Kimler gidici kimler kalıcı dedi. sohbette 10 dan fazlaydık. 6 kuzen vardı. Bunu bilmeyi kimse istemez dedim. 2 Mehmet 3 Meyrem 4 Ahmet dedim. Bana 1 kim dediler Ömere dönüm Abi sen bi doktora görün dedim. Güldü niye bana noolmuş dedi. Güldük. İşi şakaya vurduk. Ömer ben ahmetin bu seneyi çıkartacağını sanmıyorum dedi. Aynı yılın Haziranında akciğer kanserden Ömer öldü. Kasım ayında Mehmet öldü. Mehmet den 3 gün sonra Şeker komasından Meryem öldü. Asıl ölmesi gereken Ahmet ise maske ile yaşadı, o da bir sonraki yıl öldü. Abim çok zengin bir insandı . büyük lüks hayat planları yapıyordu. Aylardan Ekim 7 iydi abimin ensesinden masadaki bir tapu belgesine bakıyorduk. Bir anda abimin aurasından kötü bir enerji hissettim. ağlamaya başladım. gözyaşlarım. masaya düştü. abim nooldu dedi Bir şey demedim. Israr edince Beni çok seviyor musun abi dedim. neden sordun dedi. Her şeyini sat benimle gel şehir değiştir dedim. Bir yaz akşamı seni göremiyorum dedim. Güldü yok ya dedi bana bir şey olmaz dedi. O akşam içtik abime doya doya baktım. sonraki gün anneme her şeyi anlattım. Abimi yaz akşamı göremiyorum dedim. Aylardan 8 ekimdi. Abim sonraki temmuzda öldü. Aradan 2 yıl geçti. yanımda hanım kayınbiraderimi arabayla bir yere bırakmamız gerekiyordu. Gençti sağlıklıydı. O an onun enerjisi bana geçti. Araçtan inerken kendisine bu semte gelme burada sana bir şey olacak dedim. Bir sabah küçük kardeşi bizi aradı Sedatı vurdular dedi. Ölmüştü Gömdük. Hanım bana Sedatın ölümüyle ilgili ne biliyordun dedi. Anlattım ona ikimiz birden ağladık. Hasta Ahmet için de bunu tahmin etmek zor olmazdı. Eminim kemoterapi almıştır? Diğer kişiler hakkında aşağıdaki sorularım var: Tüm bu insanlar ölmeden önce kaç yaşındaydılar? Lütfen isimlerini ve yaşlarını yaz! Ömer senin tavsiyen üzerine bir hekime göründü mü? Üç tür akciğer kanseri vardır, Ömer hangisinden öldü? Mehmet hangi hastalıktan öldü? Meryem kocasını çok seviyor muydu? Ağabeyinin adı neydi ve hangi hastalıktan öldü? Sedat'ın düşmanları var mıydı? Vurulmadan önce bunu biliyor muydun? Hasan Dostum du kardeşim kadar severdim. Yanıma oturduğunda aldığım enerji ile öleceğini anladım. Hasan kendini nasıl hissediyorsun dedim. İyi abi dedi. check up yaptırmasını önerdim. Çünkü hasanı 2 yıl sonrasında görmüyordum. Hasan check up yaptırdı. temiz çıktı. Aradan 45 gün geçti. özel hastanede rektum sorunu çıktı. Rektal sorun bir muayenenin (check up'ın) sonucu muydu? Kız kardeşimle konuşmuyoruz. Ben hatırlamıyorum. Bana öleceğimi söyledin dedi. Ben hatırlamıyorum dedim. Tartıştık. Ona öleceğini söylediğimi tam hatırlamıyorum.Kardeşim kalmadı Kimsenin ölümünü görmek istemiyorum. Burada bir belirsizlik var. Kız kardeşin hala hayatta mı? Eğer yukarıda yanlış saymadıysam 1 Mehmet, 1 Meryem ve 3 Ahmet eksik. Babanı ve kardeşini Mehmet veya Ahmet olarak sayarsam, hala iki kişi eksik! 110 kiloydum. Eşime bir sabah kalktım ve Ben 64 yaşında ölüyorum galiba dedim. Ölürken 46 kilo olarak öleceğim. Beni taşıyanlar incinmeyecek dedim. şimdi 72 kiloyum. Hiçbir şey yapmadan kilo vermek iyi bir şey değildir! Kişisel bir soru: Geceleri rüyanda süzüldüğünü veya uçtuğunu görüyor musun? Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2024 @Mempish Paranoid şizofrensin. Gerçek bu. Senin paranoid şizofreni olduğunu nereden biliyorum? Daha önce bu hastalığı yaşadım oradan biliyorum. Bu paranoid şizofrenide kişi hasta olduğunu çok zor ve nadiren anlayabilir. Çoğunlukla anlayamaz, hafıza sürekli değişir ve büyüklük sanrıları vardır. Uçtuğunu bile sanabilirsin. Kişi bu şizofreni türünde dışarıya belirti vermez. Hatta başkalarını bile sanrılarına ikna edebilir. (Bkz. Mesih- Hasan Mezarcı) Bu hastalığa sahip kişiler diğer şizofrenlerin aksine konuşma bozukluğu ve garip davranışlar göstermezler. Sanki beyinde başka bir kişi vardır da, seni o kontrol ediyordur. Aynı bu şekilde hissedersin. Paranoid şizofrenler diğerleri gibi zeka geriliği de göstermezler. Zeka seviyeleri genel olarak ortalamanın biraz üstüdür. Senin de çok zeki birisi olduğun belli oluyor. Bir an önce psikiyatriye git, antipsikotik ilaçları alıp kullan ve @somebody hocaefendinin tavsiye ettiği şekersiz diyeti yap. Eğer bunları yapmazsan hastalık ilerler ve kendini Con Ahmet'in sonsuz enerji makinelerine inanırken bile bulabilirsin. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ağustos 7, 2024 4 saat önce, kavak yazdı: Sürekli enerjiden bahsediyorsun. Bunu nasıl algılıyorsun ve tarif edebilir misin? Yanlış anlama ama beyninden MRT çektirdin mi? Bu adam çok yüksek zekaya sahip birisi. Ama söylediği her şey sanrı. Paranoid şizofren büyük bir ihtimalle. Bu forumda devri daim makinelerine inanan biriside vardı. Yazdıklarını okudum. Kanımca, o da aynı hastalığa sahip. Paranoid şizofrenleri yüksek zekalı bir insandan veya bir dahi den ayırt etmek çok zor. Konuşmaları o kadar inandırıcıdır ki insanın 2 saat oturup dinleyesi gelir. Diğer şizofreni türleri çok ciddi düşünce bozukluğu ve zeka geriliği gösterir. Ama paranoid olanlarda böyle belirtiler olmuyor. Bu yüzden sanrılarına başkalarını da inandırma ihtimalleri oluyor. Hasan Mezarcı mesela, iyi bir örnek. Hasan Mezarcı'nın aşağıdaki konuşmalarını dinleyin. Bu adam "ben mesihim, Allah ile konuşuyorum" demeseydi, şizofren olduğu anlaşılabilirmiydi? Bence kimse anlayamazdı. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now