Emre_1974tr Konu tarihi: Mayıs 14, 2024 Report Paylaş Konu tarihi: Mayıs 14, 2024 EVRENİN YAŞI DÜNYAMIZIN YAŞININ ÜÇ KATI Yemin olsun, biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde/evrede yarattık. Ve bize hiçbir yorgunluk dokunmadı.(Kaf Suresi 38. ayet) De ki: "Siz, yerküreyi iki günde/evrede yaratana gerçekten nankörlük edip O'na ortaklar mı koşuyorsunuz? Âlemlerin Rabbi'dir O."(Fussilet Suresi 9. ayet) Ayetler evrenlerin ve evrenimizin 6 günde/evrede, dünyamızın ise 2 günde/evrede yaratıldığını söylüyor. Yani evrenin yaşı veya yaratılış evresi, dünyamızın yaşından veya yaratılış evresinden 3 kat fazla demektir. Günümüzde bilim de benzer bir bilgi veriyor: evrenimiz 13,5 milyar yaşında iken dünyamız 4,5 milyar yaşında diyor.... Diğer bir deyişle bilim de evrenimizin yaşının dünyamızın yaşının 3 katı olduğunu belirtiyor (4,5 X 3 = 13,5 eder). Bana "ama bu oran sadece günümüzde geçerli" diyerek itiraz edenlere cevabım: Evrenimiz/evrenler 6 günlük evredeyken, dünya 2 günlük evredeymiş, Kuran'ın indiği dönemde evrenin yaşı dünyanınkinin 3 katı. Ve bilimin de aynı şeyi söylemesi yeni bir mucizeyle tanıştırıyor bizi. *** Bu arada, evrenlerin nasıl aynı anda/birlikte yaratıldığını Kuran ışığında anlattığım yazımı da tekrar paylaşayım: http://emre1974tr.blogspot.com.tr/2016/05/goklerevrenler.html Ve bu linkini verdiğim çalışmamda bahsettiğim ayetlerde anlatılan; yıldızların ışıktan/alevden atışlar yapması olayı da artık keşfedilmiş/görüntülenmiş olabilir: http://www.upi.com/Science_News/2016/10/06/Hubble-sees-star-shooting-cannonballs-into-space/9071475783632/ph2/ Kuran'ın mucizeleri/delilleri her geçen gün daha da artan bir etkileyicilikle ortaya çıkmakta ve gözükmekte. Selam ve sevgiler Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Mayıs 14, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 14, 2024 Kuranda evren yada kainattan söz edilmez. Sadece gökten söz edilir. Ayrıca kuranın tanrısı allah önce yeryüzünü sonra göğü yarattığını iddia ediyor. O zaman senni verdiğin orantının tam tersi olması gerekir. Değil mi ükağıtçı emre. Önce yeri yarattı 2 günde , sonra göğe yöneldi 6 günde oraya harcadı. Dünyanın yaşının evrenin yaşının üç katı olması gerekir. Kur'an yine çuvalladı Kuranda galaksi , Pulsar , nebula , karadelik gibi gerçeklerden hiçbiri yoktur. Hava atmayı böbürlenmeyi çok seven Arap putu allahın bunlardan haberi olsa hiç kaçırmaz her bölümde lafını yapardı. Ama yok. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Emre_1974tr Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Pi sayısı 3.1415 Sonsuzluk ve Kuran Ayetleri Pi sayısı sonsuzluk ile özdeşleştirilir genel olarak ve 3.1415 şeklinde gösterilir. Kuran ayetlerinde neye karşılık geldiğine bakayım bu sayıların dedim. Acaba sonsuzluk diyarı cenneti ve sonsuz yaşamı anlatan ifadeler mi çıkacak karşımıza diye. Evet gerçekten de öyle oldu: 3: 14-15 3:14 Kadınları, çocukları, yığınlarla altın ve gümüşü, eğitilmiş atları, davarları ve ekinleri sevmek gibi zevkler insanlara alımlı görünür. Bunlar dünya hayatının nimetleridir. Oysa gidilecek en güzel yer ALLAH katındadır. 3:15 De ki: "Bundan daha iyisini size haber vereyim mi? Erdemliler için Rab'lerinin yanında altlarından ırmaklar akan, içinde sonsuz kalacakları bahçeler, tertemiz eşler ve ALLAH'ın onayını kazanmaktan dolayı mutluluk vardır." ALLAH kulları görür. Kuran'da ateşli kasırgadan/hortumdan bile bahsediliyor Ayetlerde kar ve doludan bahsedildiğini göstermiştik çeşitli forumlarda. Şimdi ise çok az kimsenin bildiği bir tabiat olayının bile Kuran'da anlatıldığını gösterelim. Ateşli hortumlar/kasırgalar gerçekten de günümüzde bile pek çok kimse tarafından bilinmeyen, çok ender görülen oluşumlardır. Ve ayette şöyle anlatılır: 2:266 Hangi biriniz ister ki, altından ırmaklar akan hurmalardan, üzümlerden bir bahçesi olsun, içinde kendisinin olan bütün ürünler de bulunsun; fakat kendisine ihtiyarlık gelip çatsın, (üstelik) zayıf ve küçük çocukları olsun (böyle bir durumda iken) ona (bahçesine) ateşli bir kasırga isabet etsin de yanıversin. İşte Allah size ayetleri böyle açıklar, ki düşünesiniz. Ve bu olayı gösteren 2 video örneği paylaşalım: https://www.youtube.com/watch?v=DeLoz1P8coM https://www.youtube.com/watch?v=lsyvOYcWgcg Ve Kuran ayetlerinde obruk örneği de görüyoruz 28:81 Onu eviyle birlikte yerin dibine geçirdik. ALLAH'ın dışında kendisine yardım edecek bir bölüğü yoktu; kazananlardan olmadı.. 28:82 Bir önceki gün onun durumuna imrenenler, "Demek ki ALLAH kullarından dilediğine rızkı bol verir, dilediğine de kısar. ALLAH bize lütfetmeseydi bizi de batırırdı. Demek kafirler başarıya ulaşamazlar" demeye başladılar. Ayette anlatılana benzer bir şekilde obruğun evi yutma anı günümüzde kameralara böyle yakalanmış: https://www.youtube.com/watch?v=ax2tIjPvuO4 Ahiret Evreniyle ilgili 2 yeni notum Ayetlerde cennettekilerin cehennemdekilerden farklı olarak, ilk ölüm dışında ölümü tatmayacakları vurgulanıyor. Cennettekiler sonsuza dek yaşarken, cehennemdekiler ise bir gün cehennemin kendisiyle birlikte yok edilecek olabilirler. Saffat 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." 58-59. Biz ilk ölümümüzden başka ölecek değiliz ve biz azaba uğrayacak da değiliz. Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.(Duhan Suresi 56. ayet) *** Saffat Suresi: 54. (Yanındakilere,) "Bakar mısınız?" der. 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." Mutaffifin Suresi 34 İşte bugün, iman sahipleri, küfre batmışlara gülüyorlar. 35 Koltuklar üzerinde seyrediyorlar. Ayetlerden, Cennettekilerin bizim 3 boyutlu internet/televizyon teknolojisine benzer bir imkanla diğer alemleri izleyebildiklerini görüyoruz. Öyleyse şu anda Ahiret Evreninde/Cennette yaşayan bir tanıdığımız arada sırada bizi/dünyayı izliyor olabilir. Ayrıca şu ayet de Peygamberin Cennette/Ahiret Evreninde yaşadığını ve gelişmelerden haberdar olduğunu göstermekte; Furkan 30: Resul de şöyle der: "Ey Rabbim, benim toplumum, bu Kur'an'ı terk edilmiş/dışlanmış halde tuttular." Ahiret Evreni demişken hatırlatalım: http://emre1974tr.blogspot.com/2016/05/goklerevrenler.html Sızma zeytinyağı floresan özelliğiyle ışık yayar Evet zeytinyağı en kuvvetli floresan özelliğe sahip gıdadır ve ışık yayar. Tabii bu ışığın görüntülenebilmesi günümüz teknolojisiyle yeni gerçekleşmiştir. Kuran ise bu bilgiyi 1400 yıl önce vermişti: Nur 35. ALLAH göklerin ve yerin ışığıdır. Işığının örneği şuna benzer: içinde lamba bulunan bir oyuk... Lamba bir cam kap içindedir. O cam kap ise, incimsi bir gezegen gibidir. Yakıtı, ne batıya ne de doğuya bağıntısı olmayan, zeytinyağı üreten bereketli bir ağaçtandır. Yağı, neredeyse ateş değmeden aydınlık verir. Işık üzerine ışıktır. ALLAH dileyeni/dilediğini ışığına ulaştırır. İşte ALLAH halka böyle örnekler verir. ALLAH her şeyi bilir. Bu Kuran mucizesi İngilizlerin de dikkatini çekmiş ve konuyla ilgili güzel bir video hazırlamışlar: https://www.youtube.com/watch?v=vqLmqZ-0qDo&fbclid=IwAR0pU1zZJW0xNx0utouCnstqx0C7vB7thNkc86YjXQjsxqgusW-ar1_VBv0 Dişi sivrisineğin üzerindeki canlı Dişi sivrisineklerin üzerinde onlardan kan emen, küçük parazitler keşfedilmiş: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3833289/figure/F1/?report=objectonly Belki bu, Bakara Suresi 26. ayette anlatılan canlı olabilir: "Şu bir gerçek ki Allah, bir dişi sivrisineği hatta onun da üstündeki bir varlığı örnek göstermekten sıkılmaz." Bu arada keşif 1920'li yıllarda yapılmasına karşın, ilgili videosu çok yeni çekilebilmiş. Bilindiği üzere sivrisineklerin sadece dişileri kan emer. Ve onların da aynı akıbeti yaşaması ve bu duruma ayette dikkat çekilmesi bir yeni mucizeyle karşılaştırıyor bizi(çünkü insanoğlu yeni keşfetti anlatılan örneği) , ama aynı zamanda da bu gerçekleşen olayla bize çeşitli dersler de verilmekte... Selam ve sevgiler Link to comment Share on other sites More sharing options...
Mantılı Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Doğada var olan şeylerin kuranda geçiyor olması bunları mucize yapmaz. Sana mucizenin tanımını öğretmeye kalkacak değilim. Verdiğin bir sürü örnek içinden de sadece bir tanesine değinecek kadar enerjim var. Ne yalan söyleyeyim... Bezdirdin beni. Son yazdığın örnek. Öncelikle, Bakara Suresi 26. Orada alıntıladığın metin de hatalı. Doğrusu aşağıda. "Allah bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek olduğunu bilirler. Küfre saplananlar ise, "Allah örnek olarak bununla neyi kastetmiştir?" derler. (Allah) onunla bir çoklarını saptırır, bir çoklarını da doğru yola iletir. Onunla ancak fasıkları saptırır." Tefsir: "Temsil, teşbih, örnekleme edebî sanatlardan olup hem sözün güzelleşmesini hem de anlamanın kolaylaşmasını sağlar. Sonsuz merhamet ve lutuf sahibi olan Allah, kitabını kullarının zevkle okumaları ve kolay anlamaları için gerektiğinde bu sanatları da kullanmıştır. İnkârcıların yağmur, bulut, örümcek gibi örnekleri ileri sürerek “Allah böyle şeyleri örnek vermez” demeleri üzerine, “Gerektiğinde sivrisineği, hatta daha küçük ve önemsiz şeyleri bile örnek verir” denilerek bu düşünce reddedilmiştir." Kaynak: https://kuran.diyanet.gov.tr/mushaf/tefsir-2/bakara-suresi-2/ayet-26/diyanet-isleri-baskanligi-meali-1 Kısacası yine saçmalıyorsun. Okuduğunu bile anlamıyorsun. Düştüğün hatayı 5 dakikalık bir araştırmayla bile bulabilecekken tenezzül bile etmiyorsun. Dürüst değilsin. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Emre_1974tr Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 16 saat önce, Emre_1974tr yazdı: EVRENİN YAŞI DÜNYAMIZIN YAŞININ ÜÇ KATI Yemin olsun, biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde/evrede yarattık. Ve bize hiçbir yorgunluk dokunmadı.(Kaf Suresi 38. ayet) De ki: "Siz, yerküreyi iki günde/evrede yaratana gerçekten nankörlük edip O'na ortaklar mı koşuyorsunuz? Âlemlerin Rabbi'dir O."(Fussilet Suresi 9. ayet) Ayetler evrenlerin ve evrenimizin 6 günde/evrede, dünyamızın ise 2 günde/evrede yaratıldığını söylüyor. Yani evrenin yaşı veya yaratılış evresi, dünyamızın yaşından veya yaratılış evresinden 3 kat fazla demektir. Günümüzde bilim de benzer bir bilgi veriyor: evrenimiz 13,5 milyar yaşında iken dünyamız 4,5 milyar yaşında diyor.... Diğer bir deyişle bilim de evrenimizin yaşının dünyamızın yaşının 3 katı olduğunu belirtiyor (4,5 X 3 = 13,5 eder). Bana "ama bu oran sadece günümüzde geçerli" diyerek itiraz edenlere cevabım: Evrenimiz/evrenler 6 günlük evredeyken, dünya 2 günlük evredeymiş, Kuran'ın indiği dönemde evrenin yaşı dünyanınkinin 3 katı. Ve bilimin de aynı şeyi söylemesi yeni bir mucizeyle tanıştırıyor bizi. *** Bu arada, evrenlerin nasıl aynı anda/birlikte yaratıldığını Kuran ışığında anlattığım yazımı da tekrar paylaşayım: http://emre1974tr.blogspot.com.tr/2016/05/goklerevrenler.html Ve bu linkini verdiğim çalışmamda bahsettiğim ayetlerde anlatılan; yıldızların ışıktan/alevden atışlar yapması olayı da artık keşfedilmiş/görüntülenmiş olabilir: http://www.upi.com/Science_News/2016/10/06/Hubble-sees-star-shooting-cannonballs-into-space/9071475783632/ph2/ Kuran'ın mucizeleri/delilleri her geçen gün daha da artan bir etkileyicilikle ortaya çıkmakta ve gözükmekte. Selam ve sevgiler Şöyle demiştim; Burada şuna dikkat edilmelidir; yıldızların üzerindeki bu ateş ve ışınların, içinde bulunduğumuz imtihan dünyasında bile şeytanlara azap edici ve engelleyici olduğu açıklanmaktadır. Yani bazı kimselerin iddia ettiği gibi yıldızlar taşa falan benzetilmiyor veya meteorlardan bahsedilmiyor, yıldızların üzerlerindeki ateşten, sıcaklıktan ve ışıktan bahsedilmektedir. Ayrıca yıldızların üzerindeki bu ateş ortamının Cehennemi andırdığına da vurgu var . Zaten konuyla bağlantılı diğer ayetlerde olay açıklığa kavuşmakta: CİN SURESİ 8. "Biz göğe gerçekten dokunduk da onu titiz ve güçlü bekçilerle ve kayıp giden ışınlarla/alevlerle doldurulmuş bulduk." 9. "Biz eskiden, onun, dinlemek için oturulan yerlerinde otururduk. Ama şu anda kim dinlemeye kalksa kendisini gözetleyen bir alev/ışık bulur." Saffat Suresi 6. Biz o yakın göğü bir süsle, yıldızlarla süsleyip donattık. 7. Ve her türlü inatçı-âsi şeytandan koruduk. 8. Onlar ne kadar çırpınsalar da o yüce konseyi dinleyemezler. Ve her taraftan atışa tutulurlar; 9. Kovulurlar. Ve onlar için, yakalarını bırakmayan bir azap vardır. 10.Bir söz kapan olursa, onu, delici bir ışın izler. Görüldüğü üzere atıştan kastedilen ışık/alevdir. http://emre1974tr.blogspot.com/2016/05/goklerevrenler.html Link to comment Share on other sites More sharing options...
Emre_1974tr Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 7 saat önce, Emre_1974tr yazdı: Pi sayısı 3.1415 Sonsuzluk ve Kuran Ayetleri Pi sayısı sonsuzluk ile özdeşleştirilir genel olarak ve 3.1415 şeklinde gösterilir. Kuran ayetlerinde neye karşılık geldiğine bakayım bu sayıların dedim. Acaba sonsuzluk diyarı cenneti ve sonsuz yaşamı anlatan ifadeler mi çıkacak karşımıza diye. Evet gerçekten de öyle oldu: 3: 14-15 3:14 Kadınları, çocukları, yığınlarla altın ve gümüşü, eğitilmiş atları, davarları ve ekinleri sevmek gibi zevkler insanlara alımlı görünür. Bunlar dünya hayatının nimetleridir. Oysa gidilecek en güzel yer ALLAH katındadır. 3:15 De ki: "Bundan daha iyisini size haber vereyim mi? Erdemliler için Rab'lerinin yanında altlarından ırmaklar akan, içinde sonsuz kalacakları bahçeler, tertemiz eşler ve ALLAH'ın onayını kazanmaktan dolayı mutluluk vardır." ALLAH kulları görür. Kuran'da ateşli kasırgadan/hortumdan bile bahsediliyor Ayetlerde kar ve doludan bahsedildiğini göstermiştik çeşitli forumlarda. Şimdi ise çok az kimsenin bildiği bir tabiat olayının bile Kuran'da anlatıldığını gösterelim. Ateşli hortumlar/kasırgalar gerçekten de günümüzde bile pek çok kimse tarafından bilinmeyen, çok ender görülen oluşumlardır. Ve ayette şöyle anlatılır: 2:266 Hangi biriniz ister ki, altından ırmaklar akan hurmalardan, üzümlerden bir bahçesi olsun, içinde kendisinin olan bütün ürünler de bulunsun; fakat kendisine ihtiyarlık gelip çatsın, (üstelik) zayıf ve küçük çocukları olsun (böyle bir durumda iken) ona (bahçesine) ateşli bir kasırga isabet etsin de yanıversin. İşte Allah size ayetleri böyle açıklar, ki düşünesiniz. Ve bu olayı gösteren 2 video örneği paylaşalım: https://www.youtube.com/watch?v=DeLoz1P8coM https://www.youtube.com/watch?v=lsyvOYcWgcg Ve Kuran ayetlerinde obruk örneği de görüyoruz 28:81 Onu eviyle birlikte yerin dibine geçirdik. ALLAH'ın dışında kendisine yardım edecek bir bölüğü yoktu; kazananlardan olmadı.. 28:82 Bir önceki gün onun durumuna imrenenler, "Demek ki ALLAH kullarından dilediğine rızkı bol verir, dilediğine de kısar. ALLAH bize lütfetmeseydi bizi de batırırdı. Demek kafirler başarıya ulaşamazlar" demeye başladılar. Ayette anlatılana benzer bir şekilde obruğun evi yutma anı günümüzde kameralara böyle yakalanmış: https://www.youtube.com/watch?v=ax2tIjPvuO4 Ahiret Evreniyle ilgili 2 yeni notum Ayetlerde cennettekilerin cehennemdekilerden farklı olarak, ilk ölüm dışında ölümü tatmayacakları vurgulanıyor. Cennettekiler sonsuza dek yaşarken, cehennemdekiler ise bir gün cehennemin kendisiyle birlikte yok edilecek olabilirler. Saffat 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." 58-59. Biz ilk ölümümüzden başka ölecek değiliz ve biz azaba uğrayacak da değiliz. Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.(Duhan Suresi 56. ayet) *** Saffat Suresi: 54. (Yanındakilere,) "Bakar mısınız?" der. 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." Mutaffifin Suresi 34 İşte bugün, iman sahipleri, küfre batmışlara gülüyorlar. 35 Koltuklar üzerinde seyrediyorlar. Ayetlerden, Cennettekilerin bizim 3 boyutlu internet/televizyon teknolojisine benzer bir imkanla diğer alemleri izleyebildiklerini görüyoruz. Öyleyse şu anda Ahiret Evreninde/Cennette yaşayan bir tanıdığımız arada sırada bizi/dünyayı izliyor olabilir. Ayrıca şu ayet de Peygamberin Cennette/Ahiret Evreninde yaşadığını ve gelişmelerden haberdar olduğunu göstermekte; Furkan 30: Resul de şöyle der: "Ey Rabbim, benim toplumum, bu Kur'an'ı terk edilmiş/dışlanmış halde tuttular." Ahiret Evreni demişken hatırlatalım: http://emre1974tr.blogspot.com/2016/05/goklerevrenler.html Sızma zeytinyağı floresan özelliğiyle ışık yayar Evet zeytinyağı en kuvvetli floresan özelliğe sahip gıdadır ve ışık yayar. Tabii bu ışığın görüntülenebilmesi günümüz teknolojisiyle yeni gerçekleşmiştir. Kuran ise bu bilgiyi 1400 yıl önce vermişti: Nur 35. ALLAH göklerin ve yerin ışığıdır. Işığının örneği şuna benzer: içinde lamba bulunan bir oyuk... Lamba bir cam kap içindedir. O cam kap ise, incimsi bir gezegen gibidir. Yakıtı, ne batıya ne de doğuya bağıntısı olmayan, zeytinyağı üreten bereketli bir ağaçtandır. Yağı, neredeyse ateş değmeden aydınlık verir. Işık üzerine ışıktır. ALLAH dileyeni/dilediğini ışığına ulaştırır. İşte ALLAH halka böyle örnekler verir. ALLAH her şeyi bilir. Bu Kuran mucizesi İngilizlerin de dikkatini çekmiş ve konuyla ilgili güzel bir video hazırlamışlar: https://www.youtube.com/watch?v=vqLmqZ-0qDo&fbclid=IwAR0pU1zZJW0xNx0utouCnstqx0C7vB7thNkc86YjXQjsxqgusW-ar1_VBv0 Dişi sivrisineğin üzerindeki canlı Dişi sivrisineklerin üzerinde onlardan kan emen, küçük parazitler keşfedilmiş: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3833289/figure/F1/?report=objectonly Belki bu, Bakara Suresi 26. ayette anlatılan canlı olabilir: "Şu bir gerçek ki Allah, bir dişi sivrisineği hatta onun da üstündeki bir varlığı örnek göstermekten sıkılmaz." Bu arada keşif 1920'li yıllarda yapılmasına karşın, ilgili videosu çok yeni çekilebilmiş. Bilindiği üzere sivrisineklerin sadece dişileri kan emer. Ve onların da aynı akıbeti yaşaması ve bu duruma ayette dikkat çekilmesi bir yeni mucizeyle karşılaştırıyor bizi(çünkü insanoğlu yeni keşfetti anlatılan örneği) , ama aynı zamanda da bu gerçekleşen olayla bize çeşitli dersler de verilmekte... Selam ve sevgiler Bu olağanüstü kanıtlar, Kuran'ın Allah'ın sözü olduğunu ve korunarak günümüze kadar geldiğini bize tekrar ve tekrar, bir kez daha hatırlatmakta. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 7 saat önce, Emre_1974tr yazdı: 3: 14-15 3:14 Kadınları, çocukları, yığınlarla altın ve gümüşü, eğitilmiş atları, davarları ve ekinleri sevmek gibi zevkler insanlara alımlı görünür. Bunlar dünya hayatının nimetleridir. Oysa gidilecek en güzel yer ALLAH katındadır. Bunun pi sayısıyla ne bağlantısı var. Euler sayısı da ondalık kısmı sonsuza gider. Onunla ilgili de bir palavra uydursana komik oluyor. İpucu vereyim 2.7182..... 2:71 e bakalım yani bakara inek bölümü 71.cümleye bakalım Musa: "Allah, onun ekin sulayarak, çifte koşularak yıpranmamış; alacası olmayan, kusursuz bir sığır olduğunu söylüyor." dedi. Onlar: "İşte şimdi gerçeği bildirdin." dediler. Ve nihayet sığırı boğazladılar. Neredeyse bunu yapmayacaklardı. Tutmadı bu. O zaman 27. Sure 18.cümleye bakalım , karınca (neml) bölümü 18.cümle 18. Nihayet karınca vâdisine geldikleri zaman, bir karınca: «Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin!» dedi. Yok bu da tutmadı. Şansına küs emre Birinin inekten ,diğerinin de karıncadan sözettiğini görüyoruz. Acaba bunda ne gibi bir mucize var. Aslına bakarsan bu tip sayılar sonsuz değildir. Tamsayı kısmı belli ,ama ondalık kısmı belirsizdir. Yani bunlara belirsiz sayı serileri denir. Bir boktan anlamaz matematikten de ahkam kesersin. Mucizeye bak ki , Kur'an da belirsiz anlamlar içerir. Aha işte mucize🤪🤪🤪🤪 Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Allah putunun çok büyüük olması , yıldızları da fırlatıp atması falan kime ne yararı var? Motokuryelik yapan öğrenciyi nedensiz yere 25 yerinden bıçaklayan kişiye karşı ne gibi bir önlem sağlıyor? Kime ne yararı var, şu haberdeki gencin ölümü kimin imtihanı gevşek emre anlat bilelim. https://www.ntv.com.tr/video/turkiye/motorlu-kurye-universiteli-ata-emreye-saldiri-ani-universiteli-kuryeye-25-bicak-darbesi-20-yasindaki-genc-oldu,yTxOKH9C-UeadUZw1du5Vw Link to comment Share on other sites More sharing options...
moderator Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 15, 2024 @Emre_1974tr, seni son kere uyarıyorum. İki konuyu birleştirdim. Aynı içerikli konular için ayrı ayrı konu başlığı açma lütfen. Bu husus herkes için geçerli. Link to comment Share on other sites More sharing options...
alpinçayırı Mesaj tarihi: Aralık 9, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2024 @Emre_1974tr Kur'an, daha Big Bang gibi temel ve önemli bilimsel konuları bilmiyor. İslam'a göre evrenin yaşı 7000 yıldır. Musevilik ve Hıristiyanlık dinlerinde ise evrenin yaşı, 12.000 yıl olarak geçer. Ayrıca "Tanrı'nın Evreni 6 Günde Yaratması ve Yedinci Gün Dinlenmeye Çekilmesi" masalı da Mezopotamya'daki eski Semitik masalların bir tekrarıdır. Kolay mı koca bir evreni ve gezegeni pat diye 6 günde yaratmak? Ufak at da civcivler yesin. Bilimsel gerçeklere göre evrenin yaşı 13,5 Milyar; Dünya'nın yaşı 4,5 Milyar'dır ve arada 3 kat fark vardır. Hiçbir sözde kutsal kitapta Big Bang'ten(Büyük Patlama) ve dinazor fosillerinden bahsedilmez çünkü ilgili kitapların yazarları, zırcahil oldukları için böylesi bilimsel gerçekleri bilmiyordu. Ne zaman ki Batı'da Rönesans ve Reform oldu; işte o zaman günümüzdeki modern bilim, tarihteki Antik Yunan'dan sonra bir kez daha canlandı. İslam'ın Altın Çağı denilen tarihi olay ise Abbasiler dönemindeki Antik Yunan eserlerinin Arapça'ya çevrilmesiyle ve mevali zümrenin desteğiyle İslam'a rağmen var olmuştur. İslam'ın Altın Çağı, toplamda 500 yıl sürmüş olup bunun son 200 yılı da Gazali yobazının İbni Sina ve Farabi gibi bilim adamlarını kafir ilan etmesiyle karanlık bir dönem olarak tarih kitaplarına geçmiştir yani 1400 yıllık İslam tarihinde sadece 300 yıl bilim yapılabilmiş. Link to comment Share on other sites More sharing options...
alpinçayırı Mesaj tarihi: Aralık 9, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2024 Kur'an daha Dünya'nın oluştuktan sonraki yeryüzündeki Dört Büyük Jeolojik Zamanı(Birinci Jeolojik Zaman/Paleozoik, İkinci Jeolojik Zaman/Mezozoik, Üçüncü Jeolojik Zaman/Neozoik, Dördüncü Jeolojik Zaman/Kuvarterner) bilmiyor. Bu jeolojik zamanların en eskisi olan Birinci Jeolojik Zaman, 375 Milyon-225 Milyon yılları arasında yaşanmıştır. Hadi onu geçtim, Pangea Kıtası'nı ve jeolojik hareketler sonucu Pangea'nın ayrılıp günümüzdeki kıtaların halini almasını bile bilmez Kur'an. Özetle; Kur'an, her konuda yerin dibine çuvallamış dandik bir kitaptır ve Kur'an'ın savunulacak hiçbir yanı yoktur. Bilim>din Link to comment Share on other sites More sharing options...
Saturn Mesaj tarihi: Aralık 10, 2024 Report Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 10, 2024 @Emre_1974tr Kur'an'da dünyanın şekli bile düzdür. Sayıklayıp durmuşsun. Tavsiyem, psikiyatrinin verdiği ilaçları kullan. 21 saat önce, alpinçayırı yazdı: Kur'an, daha Big Bang gibi temel ve önemli bilimsel konuları bilmiyor. İslam'a göre evrenin yaşı 7000 yıldır. Musevilik ve Hıristiyanlık dinlerinde ise evrenin yaşı, 12.000 yıl olarak geçer. Ayrıca "Tanrı'nın Evreni 6 Günde Yaratması ve Yedinci Gün Dinlenmeye Çekilmesi" masalı da Mezopotamya'daki eski Semitik masalların bir tekrarıdır. Kolay mı koca bir evreni ve gezegeni pat diye 6 günde yaratmak? Ufak at da civcivler yesin. Bilimsel gerçeklere göre evrenin yaşı 13,5 Milyar; Dünya'nın yaşı 4,5 Milyar'dır ve arada 3 kat fark vardır. Hiçbir sözde kutsal kitapta Big Bang'ten(Büyük Patlama) ve dinazor fosillerinden bahsedilmez çünkü ilgili kitapların yazarları, zırcahil oldukları için böylesi bilimsel gerçekleri bilmiyordu. Ne zaman ki Batı'da Rönesans ve Reform oldu; işte o zaman günümüzdeki modern bilim, tarihteki Antik Yunan'dan sonra bir kez daha canlandı. İslam'ın Altın Çağı denilen tarihi olay ise Abbasiler dönemindeki Antik Yunan eserlerinin Arapça'ya çevrilmesiyle ve mevali zümrenin desteğiyle İslam'a rağmen var olmuştur. İslam'ın Altın Çağı, toplamda 500 yıl sürmüş olup bunun son 200 yılı da Gazali yobazının İbni Sina ve Farabi gibi bilim adamlarını kafir ilan etmesiyle karanlık bir dönem olarak tarih kitaplarına geçmiştir yani 1400 yıllık İslam tarihinde sadece 300 yıl bilim yapılabilmiş. Bütün bu anlattıklarını bildikleri halde dine inanmaya devam ediyorlar. Bunlar hastalar çünkü. Dini inançlar akıl hastalığı kökenlidir. Bu çok açık bir gerçektir. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Emre_1974tr Mesaj tarihi: 26 Haziran Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: 26 Haziran Ayetlerde cennettekilerin cehennemdekilerden farklı olarak, ilk ölüm dışında ölümü tatmayacakları vurgulanıyor. Cennettekiler sonsuza dek yaşarken, cehennemdekiler ise bir gün cehennemin kendisiyle birlikte yok edilecek olabilirler. Saffat 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." 58-59. Biz ilk ölümümüzden başka ölecek değiliz ve biz azaba uğrayacak da değiliz. Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.(Duhan Suresi 56. ayet) İkinci kez öldürülmekten bahsedenler sadece Cehennemdekiler: 40:11 Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?" Link to comment Share on other sites More sharing options...
Singularity Mesaj tarihi: Perşembe saat 07:27 Report Paylaş Mesaj tarihi: Perşembe saat 07:27 6 saat önce, Emre_1974tr yazdı: Ayetlerde cennettekilerin cehennemdekilerden farklı olarak, ilk ölüm dışında ölümü tatmayacakları vurgulanıyor. Cennettekiler sonsuza dek yaşarken, cehennemdekiler ise bir gün cehennemin kendisiyle birlikte yok edilecek olabilirler. Saffat 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." 58-59. Biz ilk ölümümüzden başka ölecek değiliz ve biz azaba uğrayacak da değiliz. Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.(Duhan Suresi 56. ayet) İkinci kez öldürülmekten bahsedenler sadece Cehennemdekiler: 40:11 Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?" Nisa 169 ve Beyyine 6 → "Ebedi kalacaklar" diyor. Kesin, mutlak ifade. Mü'min 11 → "İki kez öldürüldük" diyor. Yok oluşu ima ediyor. Hud 107 → "Allah'ın dilediği hariç" istisnası getiriyor. Ebediliği delik deşik ediyor. Bu ne perhiz, ne lahana turşusu? Ya hepsi ebedi kalacak (Nisa 169), ya da bazıları yok olacak (Mü'min 11). Allah'ın kendi kitabında karar verememesi, tanrısal değil, insani bir zaaftır. Duhan 56 → "Cennetlikler sadece ilk ölümü tadacak." Mü'min 11 → "Cehennemlikler iki kez ölecek." SORUN: Ölüm, ruhun bedenden ayrılmasıysa, cehennemdeki "ikinci ölüm" nedir? İnsan bir kere ölür. İkinci ölüm fiziksel olamaz, çünkü beden yok. Bu, Kur'an'ın ölüm kavramını bile tanımlayamadığını gösterir. Cehennemdekiler "ölüyse", azap nasıl işleyecek? Ölü bir varlık acı çekemez. Ya cehennemde diriler var (çelişki), ya da azap anlamsız. Kur'an'da cehennem: "Yakıcı ateş" (Hicr 43), ama aynı zamanda "dondurucu soğuk" (Hakka 32). "Gölge ve serinlik yok" (Vakıa 43), ama "zifiri karanlık" (Nazi'at 29). Bilimsel Çürütme: Ateş, ışık (enerji) yayar. Karanlık ateş olmaz. -270°C'de (soğuk cehennem) moleküler hareket durur. Azap fiziken imkansız. Allah, termodinamiğin yasalarını mı unuttu "Allah dilediğini çıkarır" (En'am 128) → Demek ki cehennemlilerin kaderi Allah'ın "o anki" keyfine bağlı. Hatırlayalım, Allah'ın takdiri ilahi yetkisi daha ziyade müslümanların değil de yahudilerin ve kafirlerin lehine gelişiyordu. Aynı şeyin cennet ve cehennemde de olmayacağını nereden biliyoruz? Hatta müslümanları değil de, kafirleri ve yahudileri çıkaracağı hemen hemen kesin, çünkü bu ayetle yolunu yapmış. "Ebedi azap" iddiası → Ama bir "dilek" ile bu ebedilik bozulabiliyor. O zaman pek ebedi değilmiş! <<<<< K A D İ R İ M U T L A K >>>>> bir tanrı, "keşke" ile iş yapmaz. Yasayı koyar, bunu der ve bitti! Ne dediysem o! Sonuç neyse o! Sonuç laçka bir şekilde değişmez! Değiştirmesi gereken sonucu öngörerek baştan yasayı adam gibi koyar! Bu, ya bir iç çelişki, ya da tanrının gücünün sınırlı olduğunun itirafıdır. SONUÇ: KUR'AN'IN CEHENNEMİ, TANRIYI DEĞİL, MUHAMMED'İN CEHALETİNİ YANSITIYOR Ölüm tanımı çelişkili → Ruh mu ölür, beden mi? İkisi mi? Hani ruh ebedi olandı, Allah'a aitti. Birincisinde insan, ikincisinde Allah mı ölüyor? Cehennemin ebediliği yalan → "Allah dilediğini çıkarır" diyerek kendi iddiasını çürütüyor. Aynı zamanda "herkes işlediğinin karşılığını görür"le çelişir. Herkes işlediğinin karşılığını mı görür yoksa Allah'ın keyfine göre bir akıbete mi uğrar? Fizik yasalarına aykırı → Ateş + karanlık + dondurucu soğuk = Saçmalık. Tanrı tutarsız → Bir ayette "ebedi" diyor, diğerinde "çıkarırım" diyor. KUR'AN'IN CEVAP VEREMEYECEĞİ SORU: "Ey Allah, cehennem ebedi mi değil mi? Kararını veremiyor musun, yoksa vahiy sırasında aklına gelmedi mi?" Kur'an'ın cehennemi, bedevi korku hikayesidir. Bilimsel, felsefi ve mantıksal olarak ÇÖKMÜŞTÜR. Tanrı olsaydı, bu kadar basit hatalar yapmazdı. Gerçek olan tek cehennem, sorgulamayan beyninizdeki karanlıktır Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Perşembe saat 17:59 Report Paylaş Mesaj tarihi: Perşembe saat 17:59 @Singularity, konu sahibinin değirmenine resmen su taşıyorsun. Açmış olduğu konular güncellendikçe mâlum kaşarlı zat zevkten beş köşe oluyordur. Haberin olsun. Şimdi gelelim fasulyenin faydalarına.... 1. Tanrı bu, boru değil herhalde. Hatta tuzak kuranlaran en hayırlısı olduğunu bizzat kendisi ilân etmiş zaten. Böyle bir tanrıdan her türlü sakarlık beklenir elbette. 2. Kitabı (öyle diyorlar) 23 senede zar zor indirebilmiş. Yani şak diye tüm mesajlar(!) hemen gelmedi, ki böyle bir iddiası da yok. Bu açıdan bakman gerek. 3. Nesh diye bir tanrı icadı olduğunu söylemiş miydim? Yani işine gelmeyen mesajların yerine başkasını getirme lüksüne sahip bir tanrı bu. Valla, onun yalancısıyım. 4. Cümlelerin, pasajların gelme sıralamasına bakmak gerek. O zaman önce ne demiş, sonra ne demiş. Şıp diye ortaya çıkar. 5. Aynı konuda en son söyledikleri geçerlidir. Onları bulursan cehennem ebedi mi değil mi, anlarsın. 5. Tüyo falan vermeyecem. @Emre_1974tr´ye danış diyecem de, demiyorum tabii. Onun robot gibi ne yapacağını bal gibi biliyorum. Sürekli kendi profiline bakmaktan boynu tutulmuştur. Şimdilik sıvıştım... Link to comment Share on other sites More sharing options...
Singularity Mesaj tarihi: Perşembe saat 18:39 Report Paylaş Mesaj tarihi: Perşembe saat 18:39 Kaçma @kavak sen de saklanma @Emre_1974tr biriniz cevap verin. Allah katında hüküm değişir mi? Değişmez sadece ayetlerle ilgili bir istisna var. (Olmaması gerekir ama neyse). İdam cezasını kim verdi? Düzeltiyorum, sonsuza dek cehennemde kalacaksın diye hüküm veren kim? Allah değil mi? Onun dışında hiç kimse hüküm veremez, zibilyon tane ayetle sabit. O zaman, cehennemde sonsuza dek kalanların içinden "Allahın diledikleri" nasıl çıkabiliyor? Bu durum hükmün değişmesi değil midir? Hani Allah katında hüküm değişmezdi? @Emre_1974tr orada mısın? Ölmüş olabilir! (Cüneyt Arkın'ın dediği şekilde) 😁 Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Perşembe saat 18:56 Report Paylaş Mesaj tarihi: Perşembe saat 18:56 @Singularity, mevzubahis tanrı olunca her şey mümkün. Bu taraftan yak. Gerisi fasafiso. Ayrıca... Kuran ´daki her kelime tanrının sözüdür. Valla, ben demiyorum. Müslümanlar böyle biliyor. O nedenle cehennem hususu hakkında en son ne demiş, o pasajı/cümleyi bulmalısın. O son pasaj öncekilerini geçersiz kılıyor. Bu gerçek, mâlum tanrıyı insansı hâle getiriyor. Güya her şeyi biliyor, ama böyle basit hatalara düşüyor. @Emre_1974tr´ye sorarsan, çok beklersin. Mesela kendisi hangi cümlenin ne zaman geldiğini bilemez. Çünkü sade kitapçı, ki sadece kitaba bakarak sıralamayı hiçkimse bilemez. İmkansızdır. Hadisleri de beğenmez, ha. Hasılı nesh gerçeği hükümlerin değiştiğinin kanıtıdır aslında. Hangi kat olduğu önemsizdir. Değişiyor mu, değişiyor. Gerisi hikaye. Yine sıvıştım... Link to comment Share on other sites More sharing options...
Emre_1974tr Mesaj tarihi: 12 saat önce Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: 12 saat önce On 26.06.2025 at 04:13, Emre_1974tr yazdı: Ayetlerde cennettekilerin cehennemdekilerden farklı olarak, ilk ölüm dışında ölümü tatmayacakları vurgulanıyor. Cennettekiler sonsuza dek yaşarken, cehennemdekiler ise bir gün cehennemin kendisiyle birlikte yok edilecek olabilirler. Saffat 55. Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur. 56. "ALLAH'a andolsun, az kalsın sen beni de mahfedecektin," der. 57. "Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de şimde seninle birlikte olurdum." 58-59. Biz ilk ölümümüzden başka ölecek değiliz ve biz azaba uğrayacak da değiliz. Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.(Duhan Suresi 56. ayet) İkinci kez öldürülmekten bahsedenler sadece Cehennemdekiler: 40:11 Dediler: "Rabbimiz! Bizi iki kez öldürdün, iki kez dirilttin. Artık günahlarımızı itiraf ettik. Buradan çıkmak için bir yol daha var mı?" İçinde "khālidūn" (ebedî kalıcılar) ve "abadan" (sonsuza dek) kelimelerini içeren ayetler, ilk bakışta Cehennemin ebediliği konusunda kesin bir delil gibi görünmektedir. Bu, İslam dünyasındaki ana akım görüşün temelini oluşturur ve neden böyle olduğunu anlamak da oldukça kolaydır. Ancak, Kuran'ı bir bütün olarak okuduğumuzda, bu terimlere dair anlayışımızı derinleştiren ve farklı bir sonuca işaret eden başka kritik ayetler ve kavramlar ortaya çıkar. Asıl soru şu olabilir: Bu ayetler, insanlar Cehennemin kendisi ebedî olduğu için mi orada sonsuza dek kalacaklarını belirtiyor, yoksa Cehennem var olduğu sürece oradan asla ayrılamayacakları için mi "ebedî kalıcılar" olarak nitelendiriliyorlar? Bu konuda Kuran'ın kendi içinden bazı ipuçlarını ele alalım. 1. Yunus Peygamber Analojisi: "Ebediyet"in Göreceli Anlamı Kuran, Yunus Peygamber hakkında şöyle der: "Eğer o, Allah'ı tesbih edenlerden olmasaydı, mutlaka insanların diriltileceği güne kadar o balığın karnında kalırdı." (Saffat Suresi, 37:143-144) Hepimiz biliyoruz ki ne Yunus Peygamber ne de o balık, Kıyamet Günü'ne kadar yaşayabilecek ölümsüz varlıklardı. Peki, bu ayet ne anlama geliyor? Bu şu anlama gelir: Eğer tövbe etmeseydi, balığın karnı onun için nihai kaderi, asla kaçamayacağı bir yer olacaktı. "Cehennemde ebedî kalma" ifadesi de bu aynı mantıkla anlaşılabilir: Cehennem, oraya girenler için çıkışı olmayan nihai bir varış noktasıdır. Onların cezası, Cehennemin kendi ömrü boyunca sürer. 2. En Güçlü Delil: Hud Suresi'ndeki İnce ama Net Ayrım "Khālidūn" için gösterebileceğiniz en önemli ayetlerden biri Hud Suresi'ndedir ve bu ayetler aslında konuyu tam tersi yönde açıklığa kavuşturur. Lütfen 107. ve 108. ayetlerin sonundaki küçük ama hayati farka dikkat edin: Cehennem için (Ayet 107): "...gökler ve yer durdukça orada ebedî kalacaklardır, Rabbinin dilediği hariç. Şüphesiz Rabbin, dilediğini eksiksiz yapandır (fa'aalun limā yurîd)." Cennet için (Ayet 108): "...gökler ve yer durdukça orada ebedî kalacaklardır, Rabbinin dilediği hariç. Kesintisiz bir lütuf olarak (atā'an ghayra majdhūdh)." Gördüğünüz gibi, Kuran "gökler ve yer durdukça" ve "Rabbinin dilediği hariç" koşullarını her iki durum için de uygulayarak Allah'ın mutlak egemenliğini teyit eder. Ancak, iki grubun akıbetini tamamen farklı bir şekilde sonuçlandırır: Cehennem için ayet, Allah'ın mutlak iradesini "dilediğini yapan" olarak vurgulayarak sona erer ve bu cezanın bir gün sona erebileceği ihtimaline kapıyı açık bırakır. Cennet için ise ayet, istisnanın hemen ardından bir güvenceyle devam eder ve bu lütfun "kesintisiz" olduğunu ve "asla kesilmeyeceğini" teyit ederek o kapıyı bir vaatle mühürler. Kuran, hassas diliyle, bu iki ebediyet arasında bilinçli bir ayrım yapmaktadır. Biri potansiyel bir sona erişe açık bırakılırken, diğeri kesintisiz olacağı garanti edilir. 3. Mükâfat ve Cezanın Asimetrik Doğası: Lütuf ve Adalet Kuran, Allah'ın Lütfu ile Adaleti arasına net bir çizgi çizer. Bu, cezanın doğasını anlamak için anahtar bir ilkedir: Mükâfat Lütuftur ve Katlanır: Kim bir iyilik yaparsa, en az on katı karşılık alır ve Allah dilediğine daha da fazlasını verir. Bu, Allah'ın cömertliğinin ve Lütfunun (Fadl) bir yansımasıdır. "Kim bir iyilik getirirse, ona on katı vardır..." (En'âm Suresi, 6:160) "İyilik yapanlara en güzel [karşılık] ve daha fazlası (ve ziyâdeh) vardır..." (Yunus Suresi, 10:26) Ceza Adalettir ve Denktir: Kim bir kötülük yaparsa, sadece onun dengi (mislihā) ile cezalandırılır. Daha fazlası değil. Bu, Allah'ın mutlak Adaletinin (Adl) bir gereğidir. "...ama kim bir kötülükle gelirse, ancak onun misliyle cezalandırılır ve onlara haksızlık edilmez." (En'âm Suresi, 6:160) Tüm bu delilleri bir araya getirdiğimizde, şöyle bir tablo ortaya çıkar: "Khālidūn" ve "abadan" terimleri, kâfirlerin Cehennemden asla kaçamayacaklarını ve oranın onların nihai kaderi olduğunu ifade eder. Ancak bu, Cehennemin kendisinin sonsuz olduğu anlamına gelmez. Hud Suresi'nin işaret ettiği gibi, Cehennem ve sakinleri bir gün Allah'ın, yani "dilediğini yapan"ın iradesiyle yok olacaktır. Diğer yandan Cennet ise sonsuza dek sürecek "kesintisiz bir lütuf" olarak garanti edilmiştir. Tüm bu deliller, "khālidūn" ve "abadan" kelimelerinin, cezanın sonsuz süresinden ziyade, kesinliğini ve kaçınılmazlığını ifade ettiğini göstermektedir. Cehennem, sakinleri için nihai bir sondur, ancak Kuran'ın bütünlüğü içinde bu sonun kendisinin de bir sonu vardır: yok oluş. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: 12 saat önce Report Paylaş Mesaj tarihi: 12 saat önce @Emre_1974tr, kutsal kitabındaki cümlerin ve pasajların hangi sıralamayla geldiği yaz(a)madığın sürece, yukarıdaki gibi kendi kendine gelin güveyi olmaya mahkumsun. Yani iddialarının hiçbir geçerliliği yoktur. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now