Jump to content

Ruhçuluğun Hıristiyanlıktaki tezahürleri


Emre_1974tr

Recommended Posts

Ruhçu öğreti-paganizm binlerce yıldır insanlara panteizmi, çok tanrıcılığı, çilekeşliği, kutsal insanları, kolektivizmi, evrimi ve komünizmi aşılamaya çalışıyor. Bu uğurda İncil gibi kitaplara bile sızıp pagan felsefeyi şırınga etmeye çalıştılar.

İblis söz vermişti din yolu üzerine kurulup, insanları aldatacağına.

A'raf Suresi 16 Dedi: "Beni azdırmana yemin ederim ki, onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerine kurulacağım."

İblis'in dini dejenere etmeye çalışacağı ve insanları yine din maskesiyle aldatmaya çalışacağı bilgisi Kuran'da verilmektedir:

Fatır Suresi 5 Ey insanlar, Allah'ın vaadi haktır! O halde iğreti dünya hayatı sizi sakın aldatmasın! O yaman aldatıcı, o çok gururlu, sizi sakın Allah ile aldatmasın.

İnsanların ayağını kaydırıp, onların dünya ve ahirette nimetlerden uzak kalmasını istiyordu bu cin, her zaman dini yozlaştırmaya çalışırken...


Hıristiyanlık yine Hinduizm ve diğer dinlerde olduğu gibi sonradan ruhçu paganizmin egemenliği altına girip değişime uğramış, kaynağı bile değiştirilmiş, bugünkü halini almıştır. Hatta adı bile sonradan değişmiştir.

Bu ruhçulukta zenginlik ve nimetler olumsuz şeyler olarak gösterilir. Ve durum böyle olunca da, olağanüstü zenginliklere sahip Davut ve Süleyman peygamberler birer günahkar gibi gösterilmeye çalışılmıştır Hıristiyanlıkta.

Cinlerin öğretisi olan ruhçu öğretiye göre dünya güzellikleri ve madde kötüdür ve bir leştir. Bu yüzden dünya nimetleri ve zenginlik içerisinde yüzen kişiler bir şekilde "kirli" ve "günahkar" olarak gösterilmeye çalışılır. Değişmiş İncil'de de bu olmuş, çok zengin olan Davut ve Süleyman peygamberlere çeşitli iftiralar atılarak aslında zenginlik kötülenmek istenmiştir. Hatta bu peygamberler tam bir peygamber bile sayılmamış, birer günahkar kral gibi gösterilmeye çalışılmıştır. Yabancı filmlerde de görmüşsündür belki, Davut ve Süleyman peygamberler sözde günahkar ve isyankar birer kral olarak gösteriliyor. Etraflarında ise yarı çıplak, ellerinde asaları olan fakir ruhbanlar-kahinler dolaşıyorlar. Sözde asıl peygamberler bu sefil ruhbanlarmış gibi gösteriliyor ve sanki bu kahinler Tanrı'dan aldıkları ayetleri onlara iletiyor gibi bir hava yaratılıyor. Çünkü ruhçu öğretiye göre erdemli ve iyi olmanın yolu sefillikten ve dünya nimetlerinden el etek çekmekten geçiyor. Böyle olunca da Hıristiyanlıkta, çok zengin ve nimetler içerisinde yaşayan Davut ve Süleyman tam peygamberlerden bile sayılamıyor. Bu yüzden onlara büyük iftiralar atılıyor ve sanki gerçek elçiler onlar değilmiş de çevrelerindeki kahinler gerçek peygamberlermiş gibi sunuluyor.

Kuran ise bu iftiraları yalanlar ve gerçekleri yazar. Bu elçiler hem çok zengin hem de en erdemli insanlardandır. Allah'ın en sevgili ve cennetlik kulları arasındadırlar. Hatta Kuran'da Süleyman peygamber, belki de en çok övülen ve cennetle müjdelenen insandır. Kuran'a göre elçilerin daha bu dünyada cennetimsi bir yaşama kavuşmaları, onların Allah'ın sevgili kulları olduklarını göstermektedir. İslam'a göre iyiler bu dünyada da güzellikleri yaşamaya başlarlar. Ruhçu öğreti de ise bu durum tam tersinedir.

-Süleyman'ın mülk ve saltanatı konusunda onlar, şeytanların okuyup durduklarını uydurdular. Halbuki Süleyman küfre sapmamıştı. Ancak şeytanlar küfre sapmıştı; insanlara büyüyü öğretiyorlardı(Bakara 102'den alınmıştır)

Sad Suresi 30 Davûd'a Süleyman'ı armağan ettik. Ne güzel kul! Hep Allah'a sığınır, yakarırdı.

İncil'e komünist unsurların sokuşturulmasına Yahudi Essenlilerin aracı olmuş olması muhtemeldir. Essenliler mezhebinin kolektivist olduğu söylenmektedir. Marksist Yahudi yazar Max Beer de "Sosyalizmin ve Sosyal Mücadelelerin Tarihi" adlı kitabında benzer şeyleri söylemiş.

İncil'de serveti kötüleyen ve sol felsefeyi şırınga eden ifadelere örnekler:

"İsa şakirtlerine dedi: Ne yiyeceksiniz diye hayatınız için, ne giyeceksiniz diye bedeniniz için kaygı çekmeyin. Çünkü hayat yiyecekten ve beden giyecekten daha üstündür. Kargalara bakın, onlar ne ekerler, ne de biçerler, ne kilerleri ve ne de ambarları var, Allah onları besler, sizler kuşlardan ne kadar daha değerlisiniz?".

"Eğer kâmil olmak istersen git, neyin varsa sat ve fakirlere ver, göklerde hazinen olacaktır ve gel, benim ardımca yürü".

"Yine size derim: Devenin iğne deliğinden geçmesi zengin adamın Allah'ın melekûtüna girmesinden daha kolaydır".

Tabii Kuran helal yoldan elde edilmiş zenginliği ve zenginleri överek değiştirilmiş İncil(ler)in bu sinsi propogandasını suratlarına çarpar. Ayrıca yukarıdaki değiştirilmiş incil sözünün de gerçeğini yazarak yine değiştirilmiş kitapların ipliğini pazara çıkarır:

A'raf Suresi 40 Ayetlerimizi yalanlayan ve onlar karşısında büyüklük taslayanlar var ya, gök kapıları açılmayacaktır onlar için ve deve iğne deliğinden geçinceye kadar cennete giremeyeceklerdir onlar. Suçluları böyle cezalandırırız biz.

Yani zenginler değil, büyüklük taslayanlar inkarcılar deve iğne deliğinden geçmedikçe cennete giremeyeceklerdir.

Kuran, zenginliğin ve nimetlerin yanı sıra bilimi ve bu yolda çalışmayı da destekler. Ve gerçekleri sunar. Zaten bu sayede İslam'ın ilk dönemlerinde Müslümanlar birdenbire olağanüstü bir medeniyete ulaştılar.

Ama ne yazık ki daha sonra birçok Müslüman bile Kuran'ı değil, değiştirilmiş İncil'i hadis ve tasavvuf öğretileri aracılığıyla takip etmeye kalkmış ve bugün sefilliğin-ruhçuluğun pençesine düşmüştür.

Ruhçuluğun diğer unsurlarındandan ruhlar alemi ve kutsal insanlar-ruhbanlar inançlarını yine Hıristiyanlıkta görüyoruz. Azizler(ermişler), rahipler yine tıpkı diğer ruhçu öğretilerde olduğu gibi Hıristiyanlığa da sokuşturulmuştur.

Hadid Suresi 27 Sonra onların eserleri üzere, resullerimizi art arda gönderdik. Meryem'in oğlu İsa'yı da onların ardınca gönderdik. Ona İncil'i verdik; ona uyanların gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Bir bid'at olarak ortaya çıkardıkları ruhbaniyeti, onlar üzerine biz yazmamıştık. Allah'ın rızasını kazanmak için ortaya çıkardılar. Ama ona gerektiği şekilde saygılı olmadılar. Onların, iman edenlerine ödüllerini verdik. Onlardan çoğu yoldan çıkmış olanlardır.

Tevbe Suresi 31 Allah'ın yanında hahamlarını ve ruhbanlarını da rabler edindiler. Meryem oğlu Mesih'i de öyle. Oysa kendilerine, tek olan Allah'tan başkasına ibadet/kulluk etmemeleri emredilmişti. İlah yok o tek Allah'tan başka. Onların ortak koştuklarından arınmıştır O.

Yine paganizmin temellerinden panteizm ilk bakışta Hıristiyanlıkta yok gibi gözükse de, aslında üçleme de kendi içinde parelel mantığı içerir. Tek Tanrının üçleme şeklinde tezahür ettiğine inanılır. Bu inancı, ruhçuluğun etkisi altındaki diğer din ve öğretilerde de görüyoruz. Örneğin Hindular da aslında tek tanrıya inandıklarını, sayısız tanrılarının ana Yaratıcının bir yansıması veya tek bir bütünün parçaları olduğunu ifade ederler. Yani çok tanrıcı olduklarının farkına dahi varamazlar panteist felsefe içerisinde, hatta en hakiki tek tanrı inancının bu olduğunu iddia ederler. Ama gerçekte tam bir şirk batağındadırlar.

Maide Suresi 73 Yemin olsun ki, "Allah, üçün üçüncüsüdür!" diyenler de küfre batmıştır. Bir tek Tanrı dışında hiçbir ilah yoktur. Bu söyleyegeldiklerine son vermezlerse, onların küfre sapanlarına korkunç bir azap mutlaka gelip çatacaktır.

Izdırabın övülmesi, evlilikten uzak durmak gibi unsurlar da yine pagan ruhçuluktan Hıristiyanlığa ve daha evvelki dinlere geçmiştir. Yine bu doğrultuda İsa'nın sefillik ve işkence dolu bir hayat yaşadığı yalanı benimsenmiştir.

Sonra bu inançlar uydurma hadisler ve tasavvuf yoluyla İslam dünyasına da aşılanmak istenmiştir. Hatta reenkarnasyon inancı bile...

Yine Hıristiyanlıktaki cennet inancı da ruhçuluk doğrultusunda şekillenmiştir.

Belki ilk bakışta bedensel ve maddi ahiret dünyasını kabul etmektedir değiştirilmiş İncil, ama gerçekte pagan mistisizmdeki gibi, oradaki yaşam derviş-aziz yaşantısı gibi kabul edilir.

Yeme içme ve cinsellik-evlilik gibi nimetler olmayacaktır değiştirilmiş İncil`e göre:

Matta 22: 30 "Dirilişten sonra insanlar ne evlenir, ne de evlendirilir, gökteki
melekler gibidirler.

Luka

20: 34 İsa onlara şöyle dedi: "Bu çağın insanları evlenip evlendirilirler.
20: 35 Ama gelecek çağa ve ölülerin dirilişine erişmeye layık görülenler ne
evlenir, ne evlendirilir.
20: 36 Bir daha ölmeleri de söz konusu değildir. Çünkü meleklere benzerler ve
dirilişin çocukları olarak Tanrı`nın çocuklarıdırlar.

Çünkü bilindiği üzere, ruhçuluğa göre maddi nimetler kötüdür ve insanoğlu dünya-ahirette bu nimetlerden uzak kalmalıdır.

Bu kabuller yine tasavvuf gibi öğretilerle daha sonraları İslam dünyasına da aşılanmaya çalışılmış, insanın ahiret yaşantısında tanrısallaşacağı, birleneceği ve maddi nimetlerden ebediyen uzak kalacağı inancı ustaca işlenilmiştir.

Ama gerçekte ise Kuran`a göre tam tersine, nimetler insanlar için yaratılmış olağanüstü hediyelerdir ve ahirette sonsuza dek insanlar bu hediyeleri deneyimleyecektir. İnsanoğlu sonsuza dek insan olarak kalacaktır:

"Orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet aldığı her şey var. ve siz orada süresiz kalacaksınız. "(Zuhruf Suresi 71. )

Cinsellikten satranca kadar aklınıza gelebilecek tüm nimetler vardır cennette:

-De ki "Allah`ın kulları için verdiği süslenecek şeylerle rızık olarak verdiklerinin temiz olanlarını kim yasak edebilir?"yine de ki "bunlar dünyadaki inançlı kişilerindir. ahirette ise yalnız onlarındır". ayetlerimizi anlayanlara bu şekilde açıklamaktayız. (Araf süresi 32. ayet)


Ayrıca ruhçulukta kötülük ve günah tekamül için gerekli görülür. Ve yine bu hastalıklı görüşe göre ızdırap da gerekli olduğundan, biri sana kötülük yapsa bile karşı koymaman istenir. İşte yine ruhçuluktaki bu inanç da değiştirilmiş İncil'e eklenmiştir:

Matta 5:38-44

38 "'Göze göz, dişe diş' dendiğini duydunuz.
39 Ama ben size diyorum ki, kötüye karşı direnmeyin. Sağ yanağınıza bir tokat atana öbür yanağınızı da çevirin.
40 Size karşı davacı olup mintanınızı almak isteyene abanızı da verin.
41 Sizi bin adım yol yürümeye zorlayanla iki bin adım yürüyün.
42 Sizden bir şey dileyene verin, sizden ödünç isteyeni geri çevirmeyin."
43 "'Komşunu seveceksin, düşmanından nefret edeceksin' dendiğini duydunuz.
44 Ama ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin.

Bu ruhçu felsefenin gerçek amacı ise günahı ve kötülüğü masum göstermeye kalkmak, yeryüzünden iyiliği ve adaleti kaldırıp kötülüğün egemen olmasını sağlamaktır. Ayrıca yine insanların insanlara kul olmasınının yolunu açmaktır... Kısacası ilk bakışta sevgi dolu gibi gözüken bu İncil sözleri aslında tam tersine, ızdırabı, günahı ve şiddeti istemektedir.

Bir tek Kuran korunmuştur bunlardan ve bu yüzden tek geçerli dini kaynak odur. İslam günahdan uzak durmayı ve birey haklarının korunmasını emreder.

İncil ve Tevrat koruma altında olmadıklarından dolayı bugün bu değiştirilmiş halleriyle din dışıdırlar.

Sadece Kuran Allah'ın gerçek öğretisini ve yolunu sunmaktadır.

Eğer Kuran'ın tek dini kaynak olduğunu kabul edip gerçek İslam'a yönelirsek, ruhçuluğun tuzaklarından korunabilir ve Rabbimizin istediği gerçek bir mümin, doğruluk üzere bir tek tanrıcı, Müslüman olabiliriz.

Her iki dünyada da güzelliklere ve kalıcı kazanca ulaşmanın yolu da buradan geçmektedir.

Selam ve sevgiler.

 

https://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/ruhculugun-hristiyanlktaki-tezahurleri.html

Link to comment
Share on other sites

Komünizm materyalisttir

Hıristiyanlık ruhsaldır

 

Komünizm tanrısızdır

Hıristiyanlık Tanrı merkezlidir

 

Komünizm Tanrı'dan nefret etmektir

Hıristiyanlık Tanrı'yı sever

 

Komünizm Tanrı'ya meydan okuyan ve küfür eden bir şeydir

Hıristiyanlık Tanrı'yı onurlandırıcıdır

 

Komünizm insanları sınıflara ayırır

Hıristiyanlık insanları Mesih'te birleştirir

 

Komünizm üst sınıfları aşağı çeker

Hıristiyanlık alt sınıfları yükseltir

 

Komünizm nefret ve çatışma yayıyor

Hıristiyanlık sevgi ve barışı yayar

 

Komünizm sınıfsız bir toplum hedefler

Hıristiyanlık, 'Krallığın gelsin' der

 

Komünizm devrim için kan döküyor

Mesih kurtuluş için Kanını döktü.

 

Kaynak

 

Komunizm hristiyanlık karşılaştırması. :)

Link to comment
Share on other sites

Cennette cinsellikten satranca kadar aklımıza gelebilecek tüm nimetler varmış..mış..mış.

İnsanları inandırmak veya ikna etmek için iddia etmeyeceĝin bir şey yok gibi.

Yani mesela orada 1000 tane Huri istemek aklına gelse, şıp diye ayaĝına gelecekler ve sen hiç utanmayacaksın. Pişkin pişkin "Acaba hangisinden başlasam?" derdine düşeceksin. Demek ki şimdiden bir nevi "Tahtalı köydeki Bucket List" hayalini kurmaya başlamışın. Bizim diyarda böyle insanlara şunu derler: "Her tarafın ... olsa, ne yazar!"

Hasılı...

@Emre_1974tr, "Hayatımda senin kadar pireyi deve yapan ve Atmasyon Recep moduna giren birisini görmedim." desem, yalan olmaz.

Link to comment
Share on other sites

3 hours ago, kavak said:

Cennette cinsellikten satranca kadar aklımıza gelebilecek tüm nimetler varmış..mış..mış.

İnsanları inandırmak veya ikna etmek için iddia etmeyeceĝin bir şey yok gibi.

Yani mesela orada 1000 tane Huri istemek aklına gelse, şıp diye ayaĝına gelecekler ve sen hiç utanmayacaksın. Pişkin pişkin "Acaba hangisinden başlasam?" derdine düşeceksin. Demek ki şimdiden bir nevi "Tahtalı köydeki Bucket List" hayalini kurmaya başlamışın. Bizim diyarda böyle insanlara şunu derler: "Her tarafın ... olsa, ne yazar!"

Hasılı...

@Emre_1974tr, "Hayatımda senin kadar pireyi deve yapan ve Atmasyon Recep moduna giren birisini görmedim." desem, yalan olmaz.

 

Cennette bir sabah kahvaltisi 70 sene surecek :)

@emre senin dinin senin zevkinin dini. Kafaniza gore din kuruyorsunuz. Zevkinize gore din getiriyorsunuz. 

 

 

 

 

  • Haha 2
Link to comment
Share on other sites

Sevismek icin 1000 tane manken istiyorum, 150 tane Ferrari istiyorum, 50 tonluk kahvalti istiyorum. Ulan 50 tonluk kahvalti mi olur, ac herifler! Dininiz sizin acliginiza ve sapikliginiza gore degisiyor. Nerede kutsallik, nerede alcakgonulluluk, nerede saygi (kadinlardan ozur dilerim, kadini s.kecek mal gibi gordugunuz icin utanmadan cariye istiyorsunuz) Bir de kalkip Incil'i elestiriyorsunuz.

Link to comment
Share on other sites

17 saat önce, Cougar yazdı:

Sevismek icin 1000 tane manken istiyorum, 150 tane Ferrari istiyorum, 50 tonluk kahvalti istiyorum. Ulan 50 tonluk kahvalti mi olur, ac herifler! Dininiz sizin acliginiza ve sapikliginiza gore degisiyor. Nerede kutsallik, nerede alcakgonulluluk, nerede saygi (kadinlardan ozur dilerim, kadini s.kecek mal gibi gordugunuz icin utanmadan cariye istiyorsunuz) Bir de kalkip Incil'i elestiriyorsunuz.

Bunların vaatleri açık arttırmaya benziyor. Eskiden köleleri ve cariyeleri meydanlarda kurulan pazarlarda açık arttırmayla satarlardı. En çok parayı veren, malı(!) götürürdü. Köle ticaretinin getirisi çok büyüktü, işte tam bu nedenden ötürü İslam´da kölelik yasaklan(a)mamıştır. İslam´da kölelikte ısrar edene herhangi bir yaptırım yoktur. Kur'an`da domuz etine yasak vardır ancak köle bulundurmak isteyene yasak/yaptırım yoktur.

Bu zihniyet pek fazla deĝişmedi. Şimdilerde kuru sıkı atan atana, cenneti kendi gözleri ile görmüşler gibi ballandıra ballandıra boş beleş sallıyorlar. 

Link to comment
Share on other sites

Farzedelim ki İslam hariç tüm dinler kötü.

İslam, çok mu iyi?!

Bu din ve kitabı:
1. Köleliĝi yasakla(ya)madı.
2. Toplumu birleştireceĝine, ötekileştirdi. Onları Müslüman, dinsiz, kitaplı olarak ayrıştırdı.
3. Kadını üçüncü sınıf görüyor (1. Sıra hür(erkekler), 2. sıra köleler, 3. sıra kadınlar).
4. Kendinden olmayanlara hakaret ediyor.
5. Ölmeyi/öldürmeyi bir çözüm olarak sunuyor.
6. İnsanların neredeyse her şeyine karışıyor.

Ve en önemlisi şu:
Allah´a ve Muhammed´e inanmayan, tahtalı köyde kebap olacak. Birisi sırf inanmıyor diye cezalandırılacak. İstediĝiniz kadar iyilik yapın, insanlara hizmet edin vs..
Farketmez; isterse dünyanın en dürüst insanı olun, yine farketmez. Tüm yaptıĝınız iyiliklerin hiçbir anlamı yok, çünkü Allah´a ve Muhammed´e inanmak şart.   

 

  • Thanks 1
Link to comment
Share on other sites

  • 3 ay sonra...

Yorum yapanlar haksızlık etmişler.Emre biraz karışık anlatmış olabilir ama cinsellikle ilgili cinsiyet ayırt etmemiş .yazdığınız gibi  sınırsız cinsellik 1000 adet huri vb şeylerden de bahsetmemiş.kendiniz senaryo yazmışsınız kendiniz oynamış emreyi de buna göre yargılamaya kalkmışsınız. Yargıladığınız gibi ahmak zihniyetler var doğru ama Emre böyle bir anlatım yapmamış sizin eleştirilerinizde bir fikir veya düşünce değil  tam bir çamur atma olmuş

Link to comment
Share on other sites

  • 4 ay sonra...
  • 2 hafta sonra...

Yazdıkların saçmalık. @Emre_1974tr

Bildiğin zırvalamışsın. İblis, cennet, tanrı filan bunlar hep hayal ürünü boş kuruntulardır. 

On 28.08.2023 at 02:50, Emre_1974tr yazdı:

Ruhçu öğreti-paganizm binlerce yıldır insanlara panteizmi, çok tanrıcılığı, çilekeşliği, kutsal insanları, kolektivizmi, evrimi ve komünizmi aşılamaya çalışıyor.

Komünizm maddecidir. Herhangi bir tanrıyı yada doğaüstü gücü kabul etmez. Buna senin ibliste dahil. 

Bu arada iblisi görürsen haber ver. Cinci hocalar dışında bunu gören yok, o yüzden. 

Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra...
12 dakika önce, Emre_1974tr yazdı:

Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için şu yazımı da paylaşayım:

http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/armagedon.html

 

Hayatımda gördüğüm en aptalca yazı. 

Bu tür saçmalıklar uydurarak ünlü olmayı hedefliyorsan söyleyeyim, herkes Cemre gibi şanslı değil. 

Bu arada, normalde senin gibilerin yazı yazmaması lazım. Halk düşmanısınız çünkü.

Bu tür zırvalıklarla aptal kesimin zihinlerini bulandırıyorsunuz. 

 

Link to comment
Share on other sites

16 dakika önce, Emre_1974tr yazdı:

Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için şu yazımı da paylaşayım:

http://emre1974tr.blogspot.com/2011/07/armagedon.html

 

 

George Orwell ve meşhur romanı 1984 hakkında yaptığım şu inceleme de konuyu aydınlatmaya devam etmektedir:

 

http://emre1974tr.blogspot.com/2013/10/george-orwell-ve-roman-1984-hakknda.html

Link to comment
Share on other sites

George Orwell'in "1984" romanı demişken, o kitaptan bir alıntı yapayım. Hoşuma gitti bu sözü:

"We know that no one ever seizes power with the intention of relinquishing it. Power is not a means, it is an end. One does not establish a dictatorship in order to safeguard a revolution; one makes the revolution in order to establish the dictatorship."


Google, aynen şöyle çeviriyor bu cümleleri:

"Hiç kimsenin, iktidarı bırakma niyetiyle ele geçirmediğini biliyoruz. Güç bir araç değil, amaçtır. Bir devrimi korumak için diktatörlük kurulmaz; diktatörlüğü kurmak için devrim yapılır."

Link to comment
Share on other sites

  • 7 ay sonra...

@Emre_1974tr Haksız yere zengin olunca ne oluyor, Dünya'da büyük bir gelir adaletsizliği oluyor. Evet; çünkü çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz derler ve son derece haklı bir sözdür. Ekonomide adaletli paylaşım olursa yoksulluk, kendiliğinden biter. Din min hikaye...

Hiçbir semavi din evrimi kabul etmez tam tersine bütün dinler, doğası gereği yaratılışçıdır. Big Bang, evrenin yaşının 13 buçuk milyar yıl olduğunu söylerken dinler en fazla 12 bin yıl der çünkü on iki bin yıl önce Orta Doğu'da Tarım Devrimi ile birlikte göçebelikten yerleşik hayata geçildi. İşte, olayın arka pilanı bu. 

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...