kavak Konu tarihi: Ocak 9, 2022 Report Paylaş Konu tarihi: Ocak 9, 2022 İnsanlar, farkındalıklarının farkına vardıklarından beri epeyi bir zaman geçmesine rağmen, hălă birbirini kesmeye, tecavüz etmeye, öldürmeye, kendi dini inançlarını ve yaşam tarzını başkalarına dikte etmeye devam ediyor. En yakışıklı tanrı didişmesi, en doğru din kavgası ve savaşı günümüzde bile tüm hızıyla devam ediyor ve bu gidişatın devam edeceği de ortada. Bunlar yetmiyormuş gibi... Hergün tabiatın ırzına geçiyoruz, anasını ağlatıyoruz ve hayvanların canına okuyoruz; bariz bir şekilde baş göşteren iklim sıcaklığının artışının birincil sorumlusu bizleriz. Dünyanın dört bir yanında küçüklü büyüklü lüzumsüz savaşlar cereyan ediyor. Bu verilerinin ışığında, kendimizden aşağıda gördüğümüz hayvanlardan da pek bir üstünlüğümüz olmadığı ortada. Hatta bazı hal ve hareketlerimiz, onlarınkinden de geride. Sırf spor/zevk adına hayvanları avlıyoruz, sırf hayali varlıklar uğruna hayvanları boğazlıyoruz. Yamyamlık ve bencillik genlerimizde var galiba... İnsanlar gerçek karakterlerini ne zaman gösterirler, hiç düşündünüz mü? Kendimin de deneyimlediğim ve ilk aklıma gelenler şunlar: - trafikte araba kullanırken - hotelde yemek zamanı hazırlananan açık büfenin önünde - trafik lambasında beklerken - her hangi bir kuyruk sırasında - daha fazla gücü eline geçirdiği zaman - toplu taşıma araçlarına inip binme esnasında Halbuki insanı insan yapan, küçük şeylerdir aslında. Bir jest, içten gelen bir gülücük, kendi sırasını başkasına vermek, empati vb... Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Ocak 14, 2022 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2022 Toplumu yönlendirmede TV ekranlarının rolü çok büyük . Ekranlarda hep kibirli , hep entrika çeviren , hep ezmeye çalışan ve hep el öptürüp şükrettiren rol modeller var. TV8 , star, show , trt1 bu dizileri yayınlayanlarin başında geliyor. Senaristleri ve yapımcıları topluma karşı duyarlılık konusunda eğitmek gerek. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Ocak 14, 2022 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2022 11 saat önce, Kafir İmam yazdı: Toplumu yönlendirmede TV ekranlarının rolü çok büyük . Ekranlarda hep kibirli , hep entrika çeviren , hep ezmeye çalışan ve hep el öptürüp şükrettiren rol modeller var. TV8 , star, show , trt1 bu dizileri yayınlayanlarin başında geliyor. Senaristleri ve yapımcıları topluma karşı duyarlılık konusunda eğitmek gerek. Konu biraz farklı bir yere kayacak, ama olsun... Reyting diye bir şey var. Tüm özel kanallar bunu ölçüt alıyor, çünkü reklamlar buna göre endeksli. Şirketler, izlenmeyen yayınların arasına doğal olarak reklam iliştirmek istemezler. Eğer sözünü etmiş olduğun rol modellerin olduğu yayınları izleyenlerin sayısı çok ise, demek ki halk bu tip yayınlardan hoşlanıyor. Aslında prime time dedikleri zaman aralığında (19:00 - 21:00) yayınlanan dizilerin çokluğu işte bu Reyting denen zımbırtıdan kaynaklanıyor. Program ve dizi yapımcıları halkın ilgisini çekmek için her şeyi deniyorlar. Yani yapımcılardan toplumu eğitici yapımlar beklemek beyhude bir davranış olur. Onların tek derdi: Reytingleri yüksekte tutabilmek. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Ocak 20, 2022 Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 20, 2022 On 14.01.2022 at 22:01, kavak yazdı: Konu biraz farklı bir yere kayacak, ama olsun... Reyting diye bir şey var. Tüm özel kanallar bunu ölçüt alıyor, çünkü reklamlar buna göre endeksli. Şirketler, izlenmeyen yayınların arasına doğal olarak reklam iliştirmek istemezler. Eğer sözünü etmiş olduğun rol modellerin olduğu yayınları izleyenlerin sayısı çok ise, demek ki halk bu tip yayınlardan hoşlanıyor. Aslında prime time dedikleri zaman aralığında (19:00 - 21:00) yayınlanan dizilerin çokluğu işte bu Reyting denen zımbırtıdan kaynaklanıyor. Program ve dizi yapımcıları halkın ilgisini çekmek için her şeyi deniyorlar. Yani yapımcılardan toplumu eğitici yapımlar beklemek beyhude bir davranış olur. Onların tek derdi: Reytingleri yüksekte tutabilmek. Ama şöyle bir durum var, eğitici olmak ön planda tutulmali . Aksi halde insanların Çok daha ilgisini çeken ama yasak olan baska yayınlar da var. İlgi çekici ana zararlı oldukları için yayın yasağı konuyor. İlgi çekici ama faydalı olmalı TV yayınları. Türkiye'deki yayınlar ilgi çekici ama zararlı kategorisinder. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Mart 28, 2022 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Mart 28, 2022 Olayları olduğundan daha karamsar görmek veya dramatikleştirmek, çoğu insana özgü bir alışkanlık galiba ve bu nedenle hayattaki güzel anları ve küçük şeyleri gözden kaçırıyoruz. Başka nedenleri de yok değil. Mesela iş hayatının dayadığı monoton bir düzen, hayatta kalmak için para kazanma zorunluluğu, kariyer yapma derdi ve gelecek kaygısı gibi sebepler yüzünden hayatı dolu dolu yaşayacağımıza, hayat yanımızdan gelip geçiyor. Halbuki hayatımız milli piyangodaki en büyük ikramiyeyi kazanmaya benziyor; her gün yeni yeni bir durum ve yeni bir şans. Çünkü her gün evden çıktıktan sonra sağ salim dönüp dönmeyeceğimiz bile meçhul. Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 Bazen toplu taşıma araçları ile bazen de kendi arabam ile işe gidip gelmekteyim. Direksiyonun başına geçince bazı insanlara bir haller oluyor, gerçek kişilikleri dışa vuruyor diyebilirim. Vurdum duymaz bir şekilde aşırı hız yapan mı dersiniz, sinyal vermeden sağa sola dönen mi dersiniz, aniden önünüze geçen mi dersiniz, habire korna çalarak kafanızı şişirenler mi dersiniz, park yerinizi kapan mı dersiniz ve daha neler. Herkeste bir koşturmaca; kimsenin aklına acızık soluklanmak, sakinleşmek veya yavaşlamak gelmiyor. İlginç bir hayvan türüyüz! Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 Report Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 50 dakika önce, kavak yazdı: Bazen toplu taşıma araçları ile bazen de kendi arabam ile işe gidip gelmekteyim. Direksiyonun başına geçince bazı insanlara bir haller oluyor, gerçek kişilikleri dışa vuruyor diyebilirim. Vurdum duymaz bir şekilde aşırı hız yapan mı dersiniz, sinyal vermeden sağa sola dönen mi dersiniz, aniden önünüze geçen mi dersiniz, habire korna çalarak kafanızı şişirenler mi dersiniz, park yerinizi kapan mı dersiniz ve daha neler. Herkeste bir koşturmaca; kimsenin aklına acızık soluklanmak, sakinleşmek veya yavaşlamak gelmiyor. İlginç bir hayvan türüyüz! Bir tek Türkiye'de oluyor sanmıştım. Sadece araba değil , tekerlekli sandalye hariç her türlü aracın üzerinde artistlik yapma dürtüsü ortaya çıkıyor. Bisiklet, scooter, tek tek teker bile böyle yani. Yada sen Türkiye'ye geri mi geldin? Link to comment Share on other sites More sharing options...
kavak Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 23 dakika önce, Kafir İmam yazdı: Bir tek Türkiye'de oluyor sanmıştım. Sadece araba değil , tekerlekli sandalye hariç her türlü aracın üzerinde artistlik yapma dürtüsü ortaya çıkıyor. Bisiklet, scooter, tek tek teker bile böyle yani. Yada sen Türkiye'ye geri mi geldin? Hălă Avrupa´dayım ve iki üç senede bir memleketi ziyaret ediyorum. Araba konusunda galiba dünyanın heryerinde benzer bir manzara var galiba. Ancak kuyrukta bekleme kargaşasını ve trafik lambalarını pek kaale almayanları Türkiye´de gördüm. İlk önce çok şaşırmıştım. Bizim milletin ne kadar sabırsız ve umursamaz olduğunu bilen devlet, galiba bu nedenle bekleme süresini de gösteren elektronik levhalar eklemişler. Lambadan ziyade milletin gözü zaman göstergesinde. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Kovulmuş Üye Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 Report Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 3, 2022 4 saat önce, kavak yazdı: Hălă Avrupa´dayım ve iki üç senede bir memleketi ziyaret ediyorum. Araba konusunda galiba dünyanın heryerinde benzer bir manzara var galiba. Ancak kuyrukta bekleme kargaşasını ve trafik lambalarını pek kaale almayanları Türkiye´de gördüm. İlk önce çok şaşırmıştım. Bizim milletin ne kadar sabırsız ve umursamaz olduğunu bilen devlet, galiba bu nedenle bekleme süresini de gösteren elektronik levhalar eklemişler. Lambadan ziyade milletin gözü zaman göstergesinde. Evet ne de olsa reklamlarla şımartılmış kapitalist bir kalabalık var dünyaya. Egoları ile paraları arasında bırakılmış bir kitleden dünyanın her yerinde aynı şekilde davranması beklenir. Yaz geliyor , korono sonrası malum reklamlar. Dondurma ve çıkolata yiyerek orgazm olan kadınlar , plajda hava atan erkekler, cildiyle böbürlenen kadınlar, sürekli aburcubur yiyip ama kilo almayan insanlar falan filan.. Bu reklamlar da kapitalizmin kutsalı , tıpkı dincilerin kutsal yalanları gibi. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now