Jump to content

Seçim Tahmini


panteidar

Sandıktan ne Çıkar?  

5 members have voted

  1. 1. Sizce Partiler Hangi Oranda Oy Alacaklar?

    • AKP: %45 CHP: %25 MHP: %9 Bağ: %5
      0
    • AKP: %40 CHP: %30 MHP: %10 Bağ: %6
    • AKP: %37 CHP: %33 MHP: %12 Bağ: %7
    • CHP:%37 AKP: %34 MHP: %14 Bağ: % 8
      0
    • CHP: %35 AKP: %35 MHP: %16 Bağ: %9


Recommended Posts

Seçime 20 günden az zaman kaldı.

Araştırma şirketlerinin kamuoyu yoklamalarında AKP yine tek başına iktidar gözükse de, kimi anketlerin iktidardan çekinilerek kamuoyuna yansıtılmadığı ileri sürülüyor.

Bu anketlerin bazılarında AKP ile CHP kafa kafaya iken, CHP'nin önde olduğu anketler de mevcut.

Bunun yanında AKP %40-43 oy alabilse bile çıkaracağı milletvekili sayısının çok yüksek olmayacağı, hatta 276'nın altında kalacağı şeklinde hesaplar da var.

 

Ankette örneğin AKP: %45 şıkkını %45 ve üzeri olarak görelim. Örneğin AKP'nin %47-50 oy alacağını düşünenler %45'lik şıkkın bu orana hitap ettiğini düşünmelidirler.

O şıktaki CHP: %25 sonucunu ise, 25 ve altı olarak düşünelim.

 

Diğerlerinde örneğin AKP: %37 şıkkı, 36-37-38 olarak anlaşılmalıdır.

 

Size göre sonuç ne olacaktır?

 

Farklı tahminleriniz olsa bile, size en yakkın şıkkı işaretledikten sonra, kendi tahmininizi ayrıca yazabilirsiniz.

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra...

Araştırma kuruluşlarının çoğu AKP'yi %40 ila 50 arasında göstermekte.

Bu inanılmaz bir sonuç.

Nedenlerini daha sonra açıklayacağım.

Önce AKP'nin huzurunu kaçıran sonuçlardan bahsedelim:

 

İnternette yapılan anketler ciddiye alınamaz ama internet kullanıcıları ve gençliğin yönelimi hakkında fikir verebilir.

 

Facebook'ta yapılan ankete yaklaşık 100.000 kişi katılmış:

Sonuç:

AKP 3. sırada.

 

CHP - %35,5

MHP - %24

AKP - %21,4

 

http://www.odatv.com...kti--1805111200

 

Bu ankette CHP'nin açık ara 1. olması, facebook kullanıcılarının eğiliminin CHP'den yana olduğunu gösteriyor.

Link to comment
Share on other sites

Şimdi de medyada yer bulamayan, AKP'nin yayınlatmadığı söylenen en büyük çaplı anketten bahsedelim:

 

SEÇİMİN YILDIZI CHP OLACAK

 

RIJA-SAM toplumsal araştırma konsorsiyumunun Türkiye'de 50.000 kişi üzerinde yaptığı dev ankette hem toplumsal çekinceler hem de secim sonuçları hakkında çarpıcı sonuçlara ulaşıldı.

 

Şirketin anket sonuçlarına göre Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’ye oy vereceğini söyleyen yüzde 30’luk bir kesim için bile dürüst ve güvenilir bir siyasetçi. Ankete göre, CHP'nin yeni kadrosu ve genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun topluma dürüst ve güvenilir gelmesi CHP'nin oy oranlarının yüzde 34,78 çıkmış olması için en büyük etken.

 

AKP NİN UMDUĞU GİBİ BİR SEÇİM OLMAYACAK

 

Türkiye de yaşayan 50.048 kişi üzerinde yapılan anketin sonuçlarına göre AKP'nin oy oranı yüzde 32,14 olarak görülüyor.

 

MHP’NİN OY ORANI ÇOK AZ FARK EDİYOR

 

Halkın MHP hakkında görüşleri SAM-ist in önceki Anketlerine göre değişmemiş. MHP’nin oy oranı yüzde 18.79 olarak görülüyor. Ancak MHP hakkında anketten çıkan en önemli sonuç halkın yüzde 75’inin MHP’yi AKP’den daha güvenilir bulması.

 

Yayınlatılmayan Anket

Link to comment
Share on other sites

Seçim anketleri düzenleyen araştırma şirketleri en rezil dönemini yaşıyor.

AKP'nin düşüşe geçtiği bariz olarak ortada iken bunu dile getiremedikleri gibi, kendilerini emniyete almak için yöntem değiştirdiler.

"%40-45 bandında" şeklindeki ifadeler ilk defa bu seçimde yoğun olarak kullanılıyor.

Ne demek bandında?

Sen yaptığın anketin net sonucunu bildirmekle yükümlüsün. Ne çıktıysa odur.

Ama neredeyse tüm kuruluşlar aynı yöntemle hareket ediyorlar.

Onu normal vatandaş da tahmin eder. Önemli olan +2, -2 hata payıyla tam rakam verebilmek.

 

Şimdi bu kuruluşların çelişkisini ortaya koyalım:

 

Kamuoyunda en çok dile getirilenler ve bu kuruluşların da onayladığı saptamalar:

 

- MHP ile ilgili kasetler oy kaybına neden olmadı, tersine MHP'nin oyunu 2-3 puan yükseltti.

-Doğu ve Güneydoğu'da sürpriz olabilir. AKP düşerken, CHP oyları yükselişte.

-Kılıçdaroğlu'nun yeni CHP'si en az 8-10 puan oylarını arttıracaktır.

-AKP, şifre ve kopya nedeniyle gençliğin desteğini büyük ölçüde kaybetti.

-AKP'nin yasakçı zihniyete yönelmesi, bunun karşısında CHP'nin daha özgürlükçü bir politika ortaya koyması liberal kesimin AKP'ye desteğini azaltabilir.

- CHP'nin kürt sorunu konusundaki yeni yaklaşımı, bilhassa batıda yaşayan Kürtlerin CHP ile barışmasını sağlamıştır.

- Şanlıurfa, Trabzon, Kütahya gibi bazı illerde AKP'nin yanlış politikaları oy kaybetmesine neden olabilir.

 

Şimdi tüm bunları dikkate aldığımızda;

Madem ki MHP'nin oyları ters tepki nedeniyle artmıştır. Öyleyse MHP'nin oy oranı %15-17 bandında değerlendirilmelidir. (Çünkü 2007'de %14 idi)

Madem ki CHP'nin oyları Kılıçdaroğlu faktörü ile 8-10 puan yükselmiştir, öyleyse CHP en az %30-32 bandında düşünülmelidir. (Çünkü 2007'de %21 idi)

Peki bu oyları hangi partiden eksiltip alacaklar?

Tabi ki AKP'den. Diğer partilerin kaybedecek oyu gözükmüyor. Tersine küçük partilerde de bir yükseliş var.

AKP, 2007 seçimlerinden %46,5 oy almış.

Bağımsızların, küçük partilerin oy artışını katmasak bile sadece MHP+CHP'nin oy artışı %10-12 civarında olduğuna göre;

AKP'nin oyu 10-12 puan düşecek demektir.

Bu durumda AKP'nin oy oranı %34-37 bandında olur.

Bu oranla da barajı geçemeyen partilerin oylarının tamamına yakınını hanesine yazamaz. CHP ile eşit oranda paylaşır.

Dolayısıyla milletvekili sayısı en az 50-100 arasında azalır.

 

Hesap bu kadar açık.

Var mı başka bir izahı?

 

Bu tabloyu ancak nereden geldiği belli olmayan 10 milyon seçmen artışındaki şaibe hileye dönüşürse değiştirebilir.

Seçmen artışı 18'ini dolduran genç seçmenler sayesinde olur. Ölenler eksilir, seçmen yaşını dolduranlar arttırır.

Yıllık nüfus artışı %1,5 alındığında 4 yılda %6 yapar. Bu da ölenleri düşmesek bile 2,5 milyon fark getirir.

7,5 milyon gibi büyük bir rakam açıklanamıyor.

O rakam AKP'ye oy olarak yazıldığında AKP %45 de alır, %50 de.

Bunu engellemek için sandıklara sahip çıkmak, bilgisayar verilerini de tek tek kontrol etmek gerekiyor.

Link to comment
Share on other sites

Facebook anketleri saçmalıktır.

Facebook'u ağırlıklı olarak genç ve eğitimli kesim kullanır.

AKP'nin ise nerelerden oy aldığını hepimiz biliyoruz.

Facebook'a kalsa HEPAR tek başına iktidar olur.

 

Biz de Facebook anketlerini ciddiye alıyor değiliz.

Gençliğin yönelimi hakkında fikir verdiğini belirtmek amacıyla bahsettik.

Nitekim son yıllarda Üniversitelerdeki iktidar karşıtı hareketlilik, KPSS ve YGS'deki kopya-şifre olayları ve internet sansürü konularında gençlik AKP karşıtı tavrını net olarak ortaya koydu.

 

.........

 

Anket kuruluşlarını anlamak mümkün.

Onlar da medya gibiler.

Korkuyorlar.

 

Bakın bir örnek:

 

İşadamı İnan Kıraç önceki dönemlerde hep AKP'nin tek başına iktidarını savunurdu.

Bu seçimler için farklı bir iddiada bulundu:

"Güvenilir kaynaklardan bilgi aldım. CHP birinci parti olacak. Sizinle bu konuda bahse bile girerim." dedi.

 

Sen misin bunu söyleyen?!

Başbakandan derhal tehditvari bir yanıt geldi:

"Hakikaten bu yazılanlar doğruysa, geleceğe yönelik kendisi de bazı riskleri üstlenmiş demektir. Bir işadamının böyle bir şeyin içine girmesi kendisi açısından da ciddi bir risktir." dedi.

 

Odatv

 

Bu sözler normal değil. Tehdit ima ediyor. Ne demek ciddi bir risk?

İnan Kıraç'ı da mı bitireceksin yani?

Tarafsız olduğunu belirtene bile "Bitaraf olan bertaraf olur" diyerek tahammülsüzlüğünü ortaya koyan RTE'nin biraz taraf olana hiç tahammülü olmadığı açıkça ortadadır ve bu yapı demokrasi açısından tehlikelidir.

 

Şimdi bu tahammülsüzlük karşısında yıllardır AKP belediyelerinin araştırmalarından beslenen bu araştırma kuruluşları nasıl kalkıp da gerçek rakamları sunabilsin?

Mecburen AKP lehine sabunlama yapıyorlar.

 

Bu kuruluşların bazıları için geçerli bir örnek vardır: Bunlar 2 kere 2'nin yanıtını 3 ila 5 arasında bir rakam olarak verirler.

 

Partinin biri araştırma kuruluşunun patronunu arayıp seçim araştırmasını yapmak istediklerini belirtmiş.

Ama demiş "Önce bir sorum var"

2 kere 2 kaç yapar?

Patronun verdiği yanıt şu olmuş:

"Siz kaç olmasını istersiniz?!"

Bu yanıtla işi kapmış tabi. :)

Link to comment
Share on other sites

Biz de Facebook anketlerini ciddiye alıyor değiliz.

Gençliğin yönelimi hakkında fikir verdiğini belirtmek amacıyla bahsettik.

Nitekim son yıllarda Üniversitelerdeki iktidar karşıtı hareketlilik, KPSS ve YGS'deki kopya-şifre olayları ve internet sansürü konularında gençlik AKP karşıtı tavrını net olarak ortaya koydu.

 

Gençliğin yönelimleri mühim değil.

İnsanlar gençken komünist olur

olgulaşınca liberal olur.

Yani akılları başlarına gelince

AK Parti'nin değerini anlarlar.

Link to comment
Share on other sites

Gençliğin yönelimleri mühim değil.

İnsanlar gençken komünist olur

olgulaşınca liberal olur.

Yani akılları başlarına gelince

AK Parti'nin değerini anlarlar.

 

Ben tersini görüyorum.

Son 2 yıldır 1 Mayıs'ta Taksim meydanında yaşlıların da bir hayli yoğun olduğunu görüyorum.

Benzer şekilde CHP mitingleri de öyle.

Gençler henüz sahaya inmiş sayılmaz.

Yani, hala apolitik kesim çok fazla.

Sonradan dönüş yapanların çoğu düşünsel değil, duygusal($) sebeplerden dönüyor.

 

AKP' nin ise bence Özal'ın ANAP'ı kadar değeri yok. Onun kadar bile iz bırakamayacak.

Halbuki mevcut hükümetler içinde imkanları en fazla, eli en serbest hükümetti.

Bu olanaklarıyla yaptıklarını kıyasladığımızda çok başarısız sayılır.

Her hükümet birşeyler yapmıştır. Kim gelse 2002'deki haliyle kalmayacak, elbette bir takım yenilikler, gelişmeler yaşanacaktı.

Farklı, yapılamayacak türde büyük-önemli bir iş yaptı mı? Hayır.

Onun sattıklarını önceki hükümetler satmış olsa hiç olmazsa yerine de birşeyler koyarlardı, AKP onu da yapamadı.

 

Ben de tahminimi belirteyim:

 

AKP: %35-38

CHP: %30-33

MHP: %15-18

Bağ: %8-10 (EDÖ+CGB)

Link to comment
Share on other sites

Iktidar acisindan ve iktidarin tek basina bu secimlerde tekrar gelmesi acisindan, AKP, sozculerinin basta RTE ve bakanlar olmak uzere, kah emir ve direktif olarak, kah kendilerince dile getirdikleri ve toplum ve de farkli halklari tarafindan olumsuzluk olarak degerlendirilebilecek cikislari olmustur.

 

Bunlari siralamak gerekirse;

 

Iktidarin Libya konusundaki tutarsizligi ve kisa sureli soylem degisikligi;

Natonun ne isi var, Nato Libya'ya girmelidir.

 

Musluman toplum acisindan;

 

Libya'ya mudahelenin desteklenmesi ve Suriye'de muhalefetin desteklenmesi-BOP projesi-

 

Ogrencilerin imtihanlardaki sifre, kopyalama konusu

 

Toplumun demokratik eylem yapan her kesiminin, iktidarca karsiya alinmasi

 

Secimlerde ve heryerde kullanilan, dil ve uslup

 

Kaset meselesi ve iktidarin kendi agziyla bunu aciklamasi

 

Askerlere uygulanan tutuklamalarin "cizmeyi asmasi"

 

Habur kapisinda, teroristlere gosterilen tutum

 

Secim meydanlarinda atilan "biz kurduk" yalanlari

 

Demokratik hakkini kullananlari, "eskiya" ilan etmek

 

Bazi eylemlerdeki polisin insanlikdisi tutumu

 

Az da olsa, insan haklari ve evrensel hukuk kurallarini cigneyen her turlu uygulamanin farkina varilmasi

 

Daha da sayilabilir.

 

Yalniz bunlardan, Libya konusunda muhalefetlerin de AKP'nin yaninda olmasi ve bazi konulardaki AKP'lilesmeleri bu oy kaybinin dahada cok olmasini durdurmustur.

 

Bilhassa "yeni" CHP'nin ozerklik, BOP destegi v.s. konularindaki cikisinin, kendisine oy kazandirip, kazandirmiyacagini da, halkin alisilagelmis Ataturkcu yanasimina nasil baktiginda anlasilacaktir.

 

Bunu da hem Turk Hem de Kurd milliyetciligi temelinde, bagimsizlarin alacagi oy belirliyecektir. Sonucta Silivrinin askeri ya da sivil icerigi, Ataturkculuk te yogunlasmaktadir.

 

Ayrica kaset olayi, son safha da, MHP'ye yaramistir.

 

 

Oyuzden secime bir hafta kala, AKP'nin gitgide toplumun gozunde olumsuzlasmasini da goz onune alarak, AKP-CHP oylari arasinda fazla bir % farki bulunmayacagini ve MHP'nin de % 10 barajini asacagini ve bagimsizlarin da, bir %10 oy alabilecegini soylemek, sanirim "yanlis" olmaz.

 

 

Saygilarimla;

 

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Mhp'ye en fazla %16 biçmişsiniz ama Mhp %16'dan fazla oy alır.

Chp %20'den fazla alamaz. Son bir hafta kala Kılıçdaroğlu'nun kafası gidip geliyor.

 

>> İnanmıyorum dediği anket sonuçlarını, 25. saniyede referans gösteriyor.

Ardından kendisini "İstanbul Anakent Belediye Başkanı" önadıyla geçmiş zaman kipinde anlatıyor.

 

Kılıçdaroğlu ne zaman "İstanbul Anakent Belediye Başkanı" olmuş... Hiçbir zaman.

Link to comment
Share on other sites

Ekonomide aşırı ısınma olduğuna ilişkin yorumları ben de okuyorum ama kriz geliyor gibi de değil. Herhalde seçimden sonra önlem alacaklar, hiçbir siyasetçi seçimden önce boom bitsin istemez.

 

Biliyorum. :)

 

Sert bir döviz kuru dalgalanması olursa, reel sektördeki şirketler havlu atabilir. Borç onların borcu. Hükümetin getireceği önlemler, durgunluk yaratacaktır. Büyüme maalesef dışarıdan finanse ediliyor.

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

TC secim tarihinde, ust uste 3 donem kazanmis ayni parti yok. Eger,AKP bu secimi iktidar olarak tamamlarsa, TC tarihinde de bir ilki gerceklestirip, ust uste 3. kez secilen parti unvanini kazanacak.

 

Su anda AKP'nin 2002 ve 2007 deki iktidarligini, ust uste iki donem olarak kazanan ayni partiler ve tarihleri soyledir.

 

1950 ve1954-Demokrat parti (Celal Bayar ve Adnan Menderes

 

1965 ve 1969- Adalet Partisi-Suleyman Demirel

 

 

1983 ve 1987- Anavatan Partisi-Turgut Ozal

 

2002 ve 2007- Adalet ve Kalkinma Partisi-RTE-

 

Arada kalan secim donemlerinde, secimler, ya bir koalisyon ya da oy dagilimindaki partilerin bir birine olan yakinligi olarak sonuclanmistir.

 

Saygilarimla;

 

evrensel-insan

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Giriş yap

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...