Röpteşambırlı Uzaylı

çin kadim bir devlet.yillaarca komşu yasamişiz ama adamlardan bişe öğrenenemişiz.

Kütlesi artıp azalmiyan tek şey olasi sicimler olurdu.

olabilir.

alakasi yok, üstekiler; beyni köreltmek, itaat etmek, olmayan ruhu yüceltmek, yükselmek, mistisizm ve romantisizmden baska bişe değil.üste çikmaya çaliştikça din denen, tanri denen, aşk denen,hıyaraşi denen sistematik tiyatronun bir parcasi oluyorsun demektir.argoda kisaca: düdüklenmekle eş değer.örnek; sana sevgi satarlar, yücelmen için din, köle olman için statü... bunların tesiri altinda zihinsel bir mutluluk yasarsin ve böylece kendini gerceklestirdiğini sanarsın.oysa bir madde bağimlisi gibi olmuşsundur.artık bunlar olmadan yasayamazsin, efendilerin ve parazitlerin vardır.yıllarin çalinip gitmiştir artık.artik bir kuklasindir.kölesindir.

Atatürk sıradan bir devrimci değil dahi bir liderdir.5000'e yakın kitap okumuş birine devrimci demek çok basite kaçiyor.devrimciler genelde kitap görünce beyin spazmi geçirir.hayatlarinda tek kitap okumamişlardir.diktatördürler.devrimciler düşünen insani da sevmezler.eleştirilemezlerböyle insanlar yüzünden.o yüzden devrimci kelimesine olumsuz tepkisel koşullanmam var.edimselde olabilir.

sonra, niye inanmiyorsun ?diyorlar.koskoca tanrisin daha gönderdiğin peygamberleri koruyamiyorsun.kendine" ben peygamberim" diyen birinin insanlarca öldürülebilmesi; tanri diye bişeyin olmadığının net kanıtıdır.o kişilerin peygamber olup olmadiği muallakta kaliyor çünkü.eee belirsiz bir şeye inanmayi tanri bizden neden istesin? akla ziyan işler...

eloktronun kütlesinde azalma oluyor mu taşiyiciysa? salinim yapinca.yoksa evrensel sabit midir?

elektro manyetik dalgaların mahiyetinin ne olduğunu bilmiyorum.10 yıldır filan arastırıyorum ama bunlarin ne olduğunu çözemedim.aslında bunun cevabi evrenin ne olduğunun cevabi.yok desen var, var desen yok gibi.bilmiyorum.sadece beyaz ışığın milyonca türleri.hayal desen değil, gercek desen sanal gibi.evren rengarenk manyetik ipliklerden örülmüş gibi.parcacik dediğinde zaten bu iplerin birbirine düğüm atmasi. sikinti bu yumağin ne olduğunu bikmemek.

bu nikah işi beyin geliştikten sonra çikmiş zaten.ilk insanlar konusmayi bile bilmiyordu.nerden nikah kiyacakta.

gerci evrimsel olarak insan homo cinsidir.yani,neandertaller homo sapienslere bakmiş.veya homo habilisler, homo erectuslara.

Maymunlar bunlari aralarına kabul etmiş tabi gercekliği nedir bilmem. https://onedio.com/haber/hayvanlar-tarafindan-buyutulen-10-insan-426062

alttan 2 tabaka okeyde.üstekiler saçma.üstekiler bana olmasada olur.ihtiyac duymuyorum.

biyolojik makina olduğumuz bir gercek.makinadan makinaya da illa veri aktarılır.biyolojik olmasi sıkıntı deil.özünde hersey fiziksel neticede.

parcacık olmaz zaten de dalga olabilir bence.

hiç bir devrim kansız olmaz macera aramaya gerek yok.Atatürk' ün kurduğu sistemden daha iyi bir mekanizmada kimse getiremez.yani, devrim olunca ne olacak? şeriat mi, saltanat mi, kabile sistemi mi? bi bok olacaği yok.devrim mevrim boş işler.sanki devrim olunca basimiz göğe değecek.devrimin iyi bişe olacağinin garantisinide kimse veremez.o yüzden devrim mevrim boş işler.hayalperestlik.

sese veya aciya vs. bir dış uyarandan veri alirken bunlar elektrik sinyanllerine dönüştürülüp beyne iletilir.mesela, ses(tüy hücreleri gelen sesi elektrik akimina cevirip beyne iletir) ; biri bize bişe dese ve bizde içimizden tepki olarak malmısın aw desek...işte önemli kısım burasi.o sese, bu zihnimizden "malmısın" diye verdiğimiz tepki nihayet kafada birtakim kimyasal tepkimeler sonucu oluşuyor.elektriksel bir alan oluştuğu muhakkak. bu yüzden telepatik parcacık değilde telapatik manyetik dalgalar olabilir.kafamizdan parcacık çikmaz.ama düşünürken oluşan akım bir baskasının beyninin ilgili bölümünde algılanabilir.bu yüzden ben olabileceği kanaatindeyim.lakin bu alanin çok güçlü veya yakin olması lazım.böylece temassız bilgi aktarilirtelofonun .nfc özelliği gibi..bu cihazlar arasındaki iletişim elektromanyetik radyo dalgalar ile kurulur. bu nedenle nfc özelliğinin çalışması için bir internet bağlantısına ihtiyac yoktur.işte telapatik dalgalarda bir tür radyo dalgası olabilir.veya baska orasını bilemem ama parcacık olamaz. telekinetik dalgalar da olabilir ama insan zihni bir kaşiği eğecek kadar elektriksel alan oluşturup yönlendiremez.beyni yanar.sonucta vermeden almak diye bişe yok fizikte. Zaten elon musk elotrotlari kafaya takıp makinalari hareket ettiriyor.yakında kablosuzunuda yapar.belki yapmiştir bile.

müstahak o zaman kardesim.çaldırmasın emeğini ne yapam.bassın istifasını.maaşli köle olmayi kabul etmişse zırlamasının manasıda yok.bu kadar basit azizim.kul köle olmak genleremize işlemiş.padişahin kuli kölesi olmuş yıllarca bu toplum.illa birine köle olmadan duramiyorlar.müstehaaaak...Atatürk bu millete kul-köle olmayi değil insanca yasamayi öğretti ama kafa gene ayni kafa değişmiyor.

işte; lifsiz, proteinsiz, vitaminsiz boş hamur işi yersen sıçamazsin tabi.içinde et olsa yaninda da kefir.kabiz olmazsın.sabun gibi kayıp çikar arkadan. protein olmayınca bağirsak hücreleri o hamur işini sıkıp,çeşitli; enzimlerle, sıvılarla,asitlerle katalizörleyip- parcaliyip, içinde protein ariyor.eee buluncaya kadarda boku birakmiyor.bişe olmadiğini anlayincada iş işten geçmiş oluyor.bok taşa dönüyor bağirsak içinde.çünkü hücreye besin lazim.evrimsel olarakta ortak atalarimiz çok açlik çektiğinden durum genlere5işlemiş.o yüzden bağirsak ihtiyacini alana kadar sıkıyor.böykece aside olmuş bok bağirsak duvarlarına yapişiyor. Yol boyu giderken içindeki suyuda hücreler,bakteriler,mayalar, parazitler içiyor..içinde protein olsa hücre ve bağirsak sakini mikroplar istediğini alir boku serbest birakir ve bokla birlikte arkadan çikarlar.

neyi anlamadın azizim beleşe yasiyorlar bişe üretmeden,aksama kadar bilgisayar basinda got buyutuyorlar,çoğunun zaten yaptiği işten haberi yok.bilgisi yok.aksama kadar cay sigara.tek bir makale okumuyor yazmiyorlar.yerine yapay zeka koy daha iyi.gitsin tarlada calişsinlar daha iyi.

bunu diyenler düşünmeden konusuyor.hz.ademin annesi babasi yoktur dinlere göre.hiç bir dinde evrime yer de yok.

yazdıkların çelişkili. yazdıkların çelişkili.inşaat işçisi iyi maaş aliyor diyorsun sonra patronlar az para veriyor diyorsun.patron bu işlerde olur.kavramlari kariştirmiişin galiba. memurlarin mottosu saten sall başi al maaşi.hiç bişe ürettikleri yok.bu memurlarin aldiği maaş bence çok bile.gidiyorsun bi iş acabi suratlarida bir kariş asik.sanki babasinin hayrina iş yapiyor.alt tarafi maaşli köle hepsi zanki kral olmuslar aw.

evrene uzaktan bakinca beynin nöral ağina benziyor.yakindan bakinca bi b. Ka benzemiyor.yani, bir mars ile venusun arasında ne gibi bir bilgi aktarimi var?iki galaksi arasında da bi bilgi aktarimi yok.ama beyinde nörotransmiter adı verilen sinirsel iletimi sağlayan kimyasallar var.evrende böyle bişe yok.evrenin nörotransmitterleri fotonlar desek bile bu iletim bilmem kaç işik yılı sürüyor.bu da evrenin kafasi, beyni yavaş çalişiyor demektir.kaldiki gördüğümüz evrenin yüzde 5i bile değil.hoş bilince ne olacak ak bi ayağim çukurda kalmiş şurada 10-15 yil sonra yokum.günde 50 kere çişe mi gidilir aw.bu yaslilik çok bktan.hayat çok boş gencolar.anlamsiz,amaçsız, manasiz...

rüzgarla bir dala sarılmış poşete uzaktan rastgele bakınca, insana, uzayliya, dinozora filan benzetebilirsiniz.gercekte sadece kara bir poşettir.beynide evrene benzetebilirsiniz ama gercekte yağ kümesidir. şu resimde ilk gördüğümüz beyinse 2.gördüğümüz güzel avrat evrendir.

en güzeli.şehirde bi b.k yok.köylü diyerek yıllarca köyü küçümsediler.çünkün; sehirde maaşli kölelere ihtiyaci vardi sermaya sahiplerinin.statüymüş,kariyermiş, mastermiş... sonunda alt tarafı maaşli bi kölesin.okulun en zeki çocuguda olsan sonunda gidip bir şirkette zengin bir iş adaminin ırgati olacan.hayal kurmaya gerek yok.

cevap basit.sen et yeme diye.çünkü; dünya besi hayvan sayısıni azaltiyorsun. kendileri barbekü, mangal, şiş kebap, kuzu cevirir sanada veganliği överler.git şiş biber, soğan, domates yap derler.8milyar insan 700 milyon koyun var dünyada.kişi başi koyunun ayaği bile düşmüyor insanliğa. küresel isinma ise tüm fabrika bacalarini topla bir yanardağin saldiği gazlar kadar zarar vermez.küresel isinmaya önlem alinamaz.senin fabrikanin dumani devede kılak bile değil.