İsmail

Misal karanlık madde grefen gibi sıkı bağlar kurup kuark oluşturdu bu yapı çok sağlam olur ancak 6 farklı kuark demek 6 farklı madde demek (iki boyutlu yapıdaki bir maddeyi bulmadan birinci boyutu bulamazsın.) 6farklı bağ demek

Hardron deneyleri sonucu ortaya çıkan kuarkların iki boyutlu olduğunu düşünen bilim insanları beni çok çok şaşırttı. Bunun anlamı genişliği olan ama derinliği olmayan yapılar demektir kısaca hem fizikçi olacaksın hemde akla bilime meydan okuyacaksın. Misal karanlık madde en küçük parçacık diyelim. Bilmem kaç milyar milyar tanesi bir araya gelip ki simetrik şekilde a 4 misali düzlemsel bir daire oluşturdu bu da kuark oldu. Şimdi müthiş bir çarpışmada atomlar elektronlar parçalanırken doğası ğereği bu zayıf yapılar sağlam kaldı. Kısaca yok devenin bale pabucu diyesim var.

Uzay boşluğu dediğimiz alanı sıvıya mı gaza mı benzetebiliriz sıvıda her ne kadar çemberimsi içe döngü olsada bu karadeliğin şeklini andırsada her halde bu durumun sizin zihnimizde oluşan şeklin çıkmazı fırtınalara oluşan hortum lardır. Hortum ve girdaplar hem zeminden hem olay ufku dan çekim yapar sonuç olarak ta bu bölgenin solucan deliklerine bağlanması mı gerek? Kısaca kara deliğin altında çok daha güçlü bir çekim alanı sonucu ortaya çıkıyor sizin görüşünüz de.

Sıkışmış kütle yoksa. Diğer bir deyişle evrenin genişlemesinde etkili olan karadeliklerse maddeyi içine çekip dağıtması gerek bu durumda farklı bir boyut olmalı o yüzden ....

Bahsettiğiniz kara deliğin olay ufku yani ışığın dahi kaçamadığı alan kara delik denen merkezdir oda toplu iğne başı kadarmış

Kara delik hakkında görüşlerim Kara delikteki yoğunlaşma mutlak sıfır ötesine geçip parçacıkları aslına ipliğe sicime döndürür bu yüzden çekimi güçlüdür. Nötron yıldızı öylesine bir içe göçme Yaşar yuğunlaşır ki atomlor iplikciklere ayrışır ve bu ayrışma ile birlikte oluşan yoğun sıkışmada sicimler titreşemez hale getirir buda mutlak sıfırn ötesine geçmeyi de sağlayabilir. Evrenin örtüsü, sicimler bir çeşit elektirik kablosu gibidir aslında kara delikte madde tek bir nokta haline gelmez o tek nokta dediğimiz alandan giren sicim elektirik olsa şebekenin sonuna eklenen yeni hatta giden elektirik misali evrenin en uç noktalarında büyümeyi sağlar. Özetle aslında kara delik değimiz şey atomun sicime dönmesi sonucu bu sicimleri evrenin genişletme sonucunu oluşturan taşıyıcı dan ibaretir. Sicim iki boyutlu mu üç boyutlu mu evren örtüsü kaç boyutlu boyutlar üçten mi başlar yukarıdaki şahsi düşünceme göre yazdım bunlar soru değil demek istediğim bu sorular sorulunca cevaplar tıkanır sizin düşüncenizde

Belki De iki boyutludur olay ufku km ile ifade edilen merkezi ise nokta ile ifade edilen bir yapı bu tabi bunlar bilim adamlarının genel düşüncesi koca bir yıldız nokta ile ifade edilirse burada üçüncü boyutu izah zor olur buda benim görüşüm ki ben boyut saçmalığına da karşıyım. Boyut saçmalığı derken boyut gibi soyut bir algıyı somutlaştırmaya çalışan beyin onunla bir soyutu açıklamaya kalkarsa anlaşılması zor olur anlaşılması zor demekte anlatan anlayamamış demektir.

Büyük patlama evrenin görüneni gezegen ve galaksileri açıklamada yeterli gibi görünse de ne evrenin örtüsünü ne zaman bükülmelerini nede sonsuz döngüyü ve dahi karanlık maddeyi açıklamada yetersiz kalmaktadır işte bu yüzden big bang tıkanma ve çıkmazlar doğuran olduğundan fazlası görünen bir teoriden ibarettir bu benim şahsi görüşüm olmakla karşı fikir ve düşünceye saygım sonsuzdur.

Bovling labutuna benzetme deki neden sicimlerin bu saf enerjiden oluşan taşıyıcı şikinliklerde titreşim ivmesi kazanması yani aslında evrenin örtüsü içine sakladığı (zihinde canlanması açısından gerçek bir saklama değil) karanlık maddenin bir nevi zıddıdır.

Tüm evreni kaplayan bovling labutlarından oluşmuş bir balık ağı misali. Her ağ kareciğine benzer yapının ortasında karanlık madde. Evrenin genişlemesinden çekim gücünden vs. sorumlu ve sürekli büyüyen bu yapı ivmesini ve gücünü kendisine baskı ve sürtünme uygulayan gezegen ve güneşlerle birlikte karadeliklerden alır. Galaksinin merkezindeki yıldız kendi ekseni etrafında dönerken aynı zamanda bu örtü ilede temas halindedir. Dolayısı ile sürtünme etkisi ile hem ivmelenir hemde yüklenir dolayısı ile aldığı bu yükü uzak noktalara sürerken karadeliklerden gelen yüküde itmiş olur kısaca evrenimizin büyümesinde karadeliklerle beraber evrenin örtüsüne galaksiler tarafından uygulanan baskının ve yüklemenin etkiside göz ardı edilemez bu yüzdendir ki bir galaksi yok olurken yeni galaksilerin oluşumunu tetikler ve sonsuz döngüye katkısını sunar. Bunun adınıda Ecem teorisi koydum gerçi oğuz teorinin devamı misali 😄

''Zamani algilamak icin, once bu kavramin nereden ciktigina bakmak gerek. Insanoglundan oncezaman diye bir kavram yoktu ve zamani ortaya koyan insanogludur.'' Kavram olmayabilir. Ama zaman ki ben hareketlerin sıralaması diyebilirim insandan öncede vardı sonrada var sayı dediğimiz soyut ama somut ifade eden kavramda, insandan önce vardı sonrada olacak sayki bizden başka düşünebilen bir medeniyet var uzayda onlar bire Hart ikiye zırt diyor yada anten işaretleri belkide telapati ile bu işi görüyor somut algı aynı sadece ifade biçimi farklı. Bade konuzda somut gerçekliğin soyut kelimelerle çarpılması mümkün değil. '' Hem mekanin hem de mekandaki herhangibir parcanin, zamana bagimliligi yoktur. Insanoglu zamani kendi birinin dogma, yaşama ve olme temelindeki degisimi icin yaratmistir ve zamana karsi yaris icindedir.'' Var yada yok evren var evren yok insan var insan yok çıkarımını bulan bu düşünce insanı temel alır biz olsakta olmadakta evren var olacak bir yıldız doğup yok olacak bir galaksi doğup yok olacak belli bir zaman içinde uranyum madeni kurşuna dönüşecek biz ona 4,5 milyar yıl diyoruz belki başka bir medeniyet sağa sola dik yatık anten sallama olarak ifade etse de uranyumun kurşuna dönme sürecini ifade edecek

Bu arada temelden kastım varlığın en küçük yapı taşı yada yokluğun

Evrende ışıktan hızlı ilerlemek ancak ışınlanma dediğimiz şekilde olabilir bir amip i ışınlamayı hayal bile edecek teknoloji miz yok.açılan konuda bir başlangıçtan bahis var bense sonsuzdan gelip sonsuza gitmekten bahsediyorum hal böyle olunca işin içine zaman ve ışık giriyor ve algıladığımız dünyada evrende temelde ışık sicim ve evren örtüsü var. Temeli anlamaya çalışmadan sonuç bağlamak zor sanki.

Zaman kavramını somutlaştırmak gerek misal biz zaman kavramını dünyanın ekseni etrafında bir dönüşünü gün ve saat kavramı oluşturduk buradanda ısık hızını baz alıp ışık yılını elma ile armutu topladık. Oysa zaman bir sicimin her bir tınısı bir zaman birimidir yada her bir elektronun bir turu vs. Bir hareketin tamamlanması bir birimdir bu birim ise özgün zamandır.

CHP ve ittifak edebiyatı yapan diğer partiler ki CHP kendini adayını inceyi gel muaarrem deyip aşşağılıyan bir zihniyet. Başarılı olamaz ittifak dedikleri bir saçmalıktan pasta paylaşmadan ibaret. Olması gereken her parti kendi adayını çıkaracakki bu durumda zaten ikinci tur cepte ben kazanamayacakta olsa düşüncemi temsil eden adaya ilk tur oy vermek isterim. Demokrasi budur birinci turda bunu bile çok gören kokuşmuş zihniyetin temsilini halk gördüğü için tepkiden muhalefet kazanamaz. Biri b.o... diğeri s.i.. (kimse halkı katı yada sıvı dışkı arasında seçim yapmaya zorlayıp bunun adına demokrasi diyemez diye düşünüyorum) diye bir tabir vardır halk arasında.

Kara delik hakkında görüşlerim Kara delikteki yoğunlaşma mutlak sıfır ötesine geçip parçacıkları aslına ipliğe sicime döndürür bu yüzden çekimi güçlüdür. Nötron yıldızı öylesine bir içe göçme Yaşar yuğunlaşır ki atomlor iplikciklere ayrışır ve bu ayrışma ile birlikte oluşan yoğun sıkışmada sicimler titreşemez hale getirir buda mutlak sıfırn ötesine geçmeyi de sağlayabilir. Evrenin örtüsü, sicimler bir çeşit elektirik kablosu gibidir aslında kara delikte madde tek bir nokta haline gelmez o tek nokta dediğimiz alandan giren sicim elektirik olsa şebekenin sonuna eklenen yeni hatta giden elektirik misali evrenin en uç noktalarında büyümeyi sağlar. Özetle aslında kara delik değimiz şey atomun sicime dönmesi sonucu bu sicimleri evrenin genişletme sonucunu oluşturan taşıyıcı dan ibaretir. Bu benim teorim ve adınıda oğuz koydum.

Valla bende bi karı atsan atılmaz satsan satılmaz evlat misali ikide çocuk candan çok sevdiğim işin özeti bu yani aklım bu işlerle meşgul olunca on numara,yoksa quantımın beni delirtme ihtimali hanımla kıyaslanınca olay ufkuna giren amino asidin oradan çıkıp ejderhaya dönüşmesi kadar. 🥰🥰😄

Işık ilerlemek için boşluğa ihtiyaç duyar demekki boşluk yada sicimler ışıktan hızlı bildiğimiz zaman mekan algısına takılmak işleri çıkmaza sokuyor Evren ışıktan hızlı genişletebilir mi? Genişleyemez diyorsan bu bilimi ve veriyi inkar olur eğer genişler diyorsan bu nasıl olur? Işıktan hızlı ne olabilir buyur sana soru? Sicim dünyası daha öncede dediğim gibi çok boyutlu bir örgüdür ve çok boyutlu olan tek şey sicimlerdir. Temeli anlamadan hiç birşey zihinde canlanmaz. Yok efendim zaman boyutu yok nokta var iki boyutta o çizgi olurda yok devenin bale pabucu diyesim gelir. Sicim dünyasında mekan algısı yoktur aksi takdirde dolanık iki parçacık anlık bilişimde bulunamaz. Bunu parçacık boyutunda zaman mekan yoktur şeklinde açıklayamayız. Tek açıklaması parçacıkların sicimler vasıtasıyla zaman mekan algısını kaldırdıklarıdır.

Başlangıç yok son yok mesafe yok bunu akıl alır mı hayal edebilir misiniz? Benim dünyama hoş geldiniz. Burada sadece düşünce ve hayaller var soyutu somuta indirgemek var kelimelerin yetersiz kaldığı bir dünya burası.

Evren ışıktan hızlı genişletebilir mi? Genişleyemez diyorsan bu bilimi ve veriyi inkar olur eğer genişler diyorsan bu nasıl olur? Işıktan hızlı ne olabilir buyur sana soru? Sicim dünyası daha öncede dediğim gibi çok boyutlu bir örgüdür ve çok boyutlu olan tek şey sicimlerdir. Temeli anlamadan hiç birşey zihinde canlanmaz. Yok efendim zaman boyutu yok nokta var iki boyutta o çizgi olurda yok devenin bale pabucu diyesim gelir. Sicim dünyasında mekan algısı yoktur aksi takdirde dolanık iki parçacık anlık bilişimde bulunamaz. Bunu parçacık boyutunda zaman mekan yoktur şeklinde açıklayamayız. Tek açıklaması parçacıkların sicimler vasıtasıyla zaman mekan algısını kaldırdıklarıdır.

Galaksiler oradamı değil mi biliyoruz kesin olarak bir yıldızın kütlesinden ömrünü hesaplayabilir teleskoba gelen ışığın renginden mesafeyi hesaplayabilir yaşını tahmin edebiliriz

Adalet olan toplumlarda sömürü yapılacak bir kitle bulmak zordur temelinde sömürü olmayan toplumda sömürünün her çeşidi barınamaz. O yüzden bu gerçeğin üstünü örten toplumun burnu krozetten çıkmaz ki bu örtme konuyu özünden saptırmadır

Bigbang bizim başlangıcımız evrenin değil sonsuzdan gelip sonsuza gidiyoruz ışıktan hızlı genişleyen bir evren var. Diyor celal hoca

Zamanın akış hızının değişmesi bizim ömrümüzü uzaltmaz yada kısaltmaz sadece sıra değişir.

Tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan? bu bildik sorudur. Yüzeysel olarak yumurtadan civciv çıkar diyenler olsada 🤣🤣🤣 bu sorunun cevabı başlangıca dönmektedir tavuk karmaşık bir yapıdır yumurta ise basit yaşam basitten karmaşığa ilerler o halde başlangıç için yumurtadan tavuğun çıktığını görmeliyiz. Bu bağlamda maddenin yada parçacığın Kendi çapı kadar yaptığı hareket bir birimidir bunada zaman diyoruz. zamanın görecesi diye bir şey olamaz bilimde görece demek hata payı demektir görece diyerek -yaa bu işte hata ve sapmalar var ama şu şundan bu bundan diyerek kıvranmanın diğer adıdır.