admin

Astur, Son ifadelerin kışkırtıcı. Fikirler yerine kişilere yönelmek oluyor bu, kurallara aykırı.

Diriliş, O bahsettiğin kişi bu forumda henüz trollük yapmamıştı. En azından atılacak düzeyde bir falsosu yoktu henüz. Tabi kendi talebi üzerine şu anda üyeliği sonlandırılmış durumda ama o ayrı konu. Eğer bu forumda Atatürkçülük üzerine kaynak bulunması gerektiğini düşünüyorsan, başlık açıp asarsın. Burasının amacı o zaten. İnsanların bilgileri, kaynakları birbirleriyle paylaşması. Bunun forum yönetiminin görevi olduğu nereden çıktı? Kaç kere açıkladık zaten bu site herhangi bir dünya görüşünün propagandasını yapmak maksadıyla açılmamıştır diye. Tek bir prensibimiz var, bilimsellik. Her konu o çerçevede tartışılacaktır. Değişik dünya görüşlerinden insanlar kendi görüşleriyle ilgili fikirleri buraya asabilirler. Nasıl ki ben Atatürkçülüğü savunan yazılar yazıyor, başlıklar açıyorum, sen de yapabilirsin. Başkaları da kendi görüşlerini savunan yazı ve başlıklar açabilir. Burasının anlamı o.

Sonlandırıldı.

Bu başlıkta sonlandırılan üyelikler duyurulacaktır. Ayrıca, üyeliğinin silinmesini isteyenler de burada taleplerini dile getirebilirler. İlgisiz iletiler silinecektir.

Diriliş, Senin bahsettiğin konu başka bir konu ve çözümü sandığın kadar kolay değil. Bir kere, zaten elit yazarların yazdığı elit ortam fikri ile herkese açık ve özgür ortam fikri birbiriyle bağdaşır fikirler değil. Biz bunu uzun yılların forumculuk tecrübesi ile öğrendik. Forumu bir yöne yaklaştırırsan, öbür yönden ödün vermek zorunda kalırsın. Katılımcı ve herkesin takip edeceği ortam hedeflersen, düzey düşecektir. Seni rahatsız eden, niteliksiz ve düzeysiz bulduğun yazıların önüne geçilemeyecektir. Kötü yazı yazan herkesi atarak da bu işin önüne geçemezsin. Bunların sonu gelmeyeceği gibi, o zaman ortamın nazi kampından farkı kalmaz. Ortamın yüksek düzeyli tutulup, elit yazarların korunmasına ve diğerlerinin elimine edilmesine odaklandığın takdirde de, yaptığın işin kendi kendine çalıp oynamaktan bir farkı kalmaz. Biz burada yazılanları birbirimize söyleyip durursak bunun kime faydası ne? İnsanlar bunları okuyup faydalanamayacaksa, zaten forum açmanın mantığı ne? Zaten davet usulünden başka, ortamı istediğin düzeyde elit hale getirmenin de yolu yok. Yani başka ortamlardan tanıdığın nitelikli yazarları çağırıp, sadece onlara yazma hakkı vereceğin elit bir ortam oluşturabilirsin mesela. Ama onların yaptığı da kendi aralarında eğlenmenin ötesine geçmez. Kimseye de bir faydası olmaz. Topluma birşeyler kazandıracak, belli bir anlamı ve mantığı olan bir ortam hedefliyorsan, bir gram bal için bir ton odun yemeğe de razı olacaksın. İçeriğini beğenmediğin, yanlış, ilkel veya çok cahilce bulduğun iletilerle uğraşmanın yolu bu kişileri hedef alıp sövüp saymak değil. Ya da bunları atmak değil. Bunlara sakince ve ciddi şekilde cevap vermek. Milletin kafasındaki fikirler ve sorular bunlar çünkü. Bu ortam ise bu sorulara, bunların yanlışlığını ve ilkelliğini görenler cevap verebilsinler diye var. Sen bunun yerine o beğenmediğin içeriği dile getirenlere saldırır, onları ortamdan atma veya attırma amacına yönelirsen, o zaman ortama zarar veren kişi durumuna sen düşersin, nitekim düşüyorsun da. Hoşuna gitmeyen içerik ile uğraşamayacak, buna tahammül edemeyecek kişilere göre değil bu ortamlar. Eğer canınızı sıkıyor, sinirlerinizi geriyorsa takip etmeyin. Bırakın, sabrı olanlar cevap versin.

O bahsettiğin kişi ve başkaları ile de ayrıca yazışmadığımı ve kendilerine gerekli şeyleri söylemediğimi nereden biliyorsun? Onun yaptığı yanlış ona söylenir, senin yaptığın yanlış sana. Sen bu forumun nasıl yönetildiğine odaklanacağına, kendin, katılımcı olarak kendi üzerine düşeni yapmaya odaklanmalısın. Başkalarının yanlış iletilerini gördüğünde de raporlama seçeneğini kullanmalısın.

Diriliş, Burada kuralların savunusunu veya tartışmasını yapacak değilim. Kurallar böyledir, uymak isteyen uyar ve tartışır, uymak istemeyen tartışmalara katılmak zorunda değil. Kişilere yönelmeden fikirler tartışılabilir, bunun pek çok örneğini sürekli görebilirsin. Benim yazışmalarımda yaptığım, en azından yapmaya çalıştığım da genellikle budur. Bu mümkündür ve mümkün olmadığını iddia eden, kendi tartışma tarzını sorgulamalıdır. Sen de cigi de çok provokatif yazıyorsunuz. Pek çok iletiniz hakaret olarak bile algılanmaya müsait. Ben de sizler gibi Atatürkçüyüm ama bu forumda kapıştığınız ve liboş tabir ettiğiniz kişilerin tartışma adabı genel olarak sizlere göre daha iyi. Henüz ikinizin de uyarı çubuğuna dokunmadım, ama pek çok başlıkta, pek çok provokatif ifadeleriniz var. Bunlara çeki düzen vermezseniz önlem almak zorunda kalacağım.

Moderatörümüz haklı. Kişilerle değil, fikirlerle uğraşma becerisini gösterebilmeliyiz. Ayrıca da üslubumuza dikkat etmeliyiz. Bu konularda taviz verilmeyecektir.

Terzaghi, Uzatmayalım. Kişilere yönelmeyelim. Hadi bir kere dedin, cevap hakkını kullandın diyelim, ama insanlara üst üste utanmaz, yalancı, cahil, vs diye hitap etmenin kendilerini tahrik etmekten başka bir sonucu olamaz ve beklenemez. Bu ise bu işin tahrik etmek için yapıldığını gösterir. Ki bu da forum kurallarına aykırı. Şimdilik uyarı çubuğunu arttırmıyorum. Ama bu forumda yazan herkes, Genel bölümdeki forum kuralları başlığını okumalı ve kurallara riayet etmelidir.

Bu kurallar tartışmaya açık olmadığı için bu başlığı yazmaya kapatıyorum.

Genel ahlaka uygunluk ise biraz esnek bir ifade, orası doğru. Bir şeyin ahlaka uygun olup olmadığının nasıl tespit edileceği, hatta genel ahlak diye birşeyin olup olmadığı bile tartışmalıyken, bu kural nasıl uygulanır diye sorabilirsiniz. Bu kural, aslında site yöneticilerinin subjektif değerlendirmesine bağlıdır nihayetinde. Yani bu tür şeyler %100 bir kesinlikle ve herkesin hemfikir olacağı bir şekilde tespit edilemez. Orası doğru. Ama toplumun genelinin katıldığı ve ahlaka uygun veya aykırı diye ifade ettiği bazı ilkelerin olduğunu da inkar edemezsiniz. Dolayısıyla, site yönetiminin, bu konularda karar verme hakkını kendisinde görmesi normaldır. İnternette "Biz hiçbir iletiyi silmeyiz. Bizde sonsuz özgürlük var. Ne yazılırsa yazılsın bizim forumda kalır" diyen ortamlar da oldu. Ama bu yaklaşımın yasa dışı olması bir yana, ömürleri de kısa oldu. Oralar sinek avlıyor şu anda.

Sevgili Nihilist, Bunlar seçeneğe bağlı konular değil. Siteyi işlettiğimiz ülkenin kanunlarına bağlı kalmak zorundayız. İntihara teşvik Türkiye'de de ABD'de de suç kapsamına girecek bir eylem. Filozofların bu konuyu işleme şekli, işledikleri dönemin veya ülkenin kanunlarına bağlı olarak suç teşkil etmemiş olabilir. (Ya da bazısı etmiş de olabilir). Ama internet çağında yayıncılık basımeviyle anlaşıp kitap bastırmaya benzemiyor. İçeriğin kontrolü o kadar kolay değil. Çünkü içerik kollektif olarak ortaya çıkartılıyor. Bu yüzden bu tür bazı kurallar koymamız ve önlemler almamız kanuni bir zorunluluk.

1. Burada ilan edilen kurallara uymayanlar uyarı cezası, forumdan geçici süre uzaklaştırma veya forumdan atılma cezaları alacaklardır. (Durumun ciddiyetine göre). 2. Uyarı cezası uygulamasında, üyelerin uyarı çubukları bir puan arttırılacaktır. Çubuğu tamamen dolan (10 puan) alan üyelerin üyeliği sonlandırılacaktır. 3. Küfür ve hakaret yasaktır. Görüldükleri zaman silinirler. Küfreden ve hakaret eden üyelerin uyarı çubuğu bir puan arttırılacak, kendileri de sözlü olarak uyarılacaktır. 4. Genel ahlak kurallarına aykırı, pornografik, uyuşturucu kullanımına, suça ve intihara teşvik eden türde içerik yasaktır. Bu durumlarda içerik silinecek ve katılımcı uyarılacaktır. (Uyarı çubuğu arttırılmak ve sözlü uyarılmak suretiyle). 5. Irkçılık, terör ve yasadışı örgüt propagandası, herhangi bir suçun veya suç örgütünün tanıtılıp savunulması da yasaktır ve yine en az uyarı olmak üzere, çeşitli cezai uygulamalara tabidir. 6. Forumda fikirlerle değil kişilerle uğraşmak ve bunu bir alışkanlık şeklinde sürekli yapmak da forum kurallarına aykırıdır ve uyarı uygulamasına tabidir. 7. Küfre, hakarete veya düşük üsluba aynı şekilde karşılık vermek yasaktır. 'Önce o başlattı' bir mazeret olamaz. Üyelerin bu tür içeriğe aynı şekilde karşılık vermek yerine ilgili iletiyi 'Şikayet et' tuşunu kullanarak moderatöre bildirmeleri, ve o kişiyle kendilerinin muhattap olmamaları gerekmektedir. 8. Fikir beyanı yerine foruma sürekli chat formunda kısa yazılar yazan, cıvıtan, laubalilik yapan, ciddi tartışma yapmak yerine forumun düzeyini düşüren türde eylemlerde bulunanlar da uyarı uygulamasına tabidir. 9. Uzun copy/paste'ler yapıp duran fakat sonra bunları tartışmayan, bu tür zor okunur iletilerle forumu kirleten kişiler de uyarı uygulamasına tabidir ve bu tür iletiler silinecektir. 10. Bunlar dışında tüm üyeler, karşılıklı saygı kuralları çerçevesinde özgür bir şekilde istedikleri konuyu tartışabilirler, istedikleri yazı, resim veya videoyu forumda asabilirler.

Natomatik, Önerilerini beğendim ve hepsini uyguladım. Teşekkürler.

Site tanıtımı için kullanacağınız tanıtım metninin ne olacağı sizlere kalmış. Ama bir rehber olması açısından, ben siteyi tanıtırken kullanmak istediğim tanıtım metnini burada yayınlıyorum: 'Eleştirel Düşünce' ve 'Bilimsel Kuşkuculuk' sitesi Düşünce Dünyası (www.dusuncedunyasi.net) açıldı. Herhangi bir inanç veya inançsızlık sisteminin, felsefi ekolün veya siyasi düşüncenin temsilcisi olmayan bu sitede, bilimsel, felsefi ve politik konulara, hatta günlük hayatla ilgili pek çok konuya objektif ve bilimsel açıdan yaklaşılacaktır. Din ve inanç tartışmaları yasak olmamakla birlikte, sitenin odaklanmak istediği konular değildir. Evrenin ve varoluşun en derin konularından, günlük hayattaki problemlerimize ve politik tartışmalarımıza kadar her konuya bilimsel verilerle ve bilimsel kuşkuculuk tabir edilen düşünce biçimiyle yaklaşılacaktır. Bu sitede bilgiler otoritelerden hazır alınıp inanılmak yerine, uzman fikirleri de dahil olmak üzere her konu ve her bilgi analiz edilecek ve bilimsel temellere oturtulmaya çalışılacaktır. Bir tartışma forumumuzun da bulunduğu sitemizde, bizimle birlikte bu serüvene katılmak isterseniz, adresimiz: http://www.dusuncedunyasi.net

1. Sitemiz bilimsel, felsefi, politik ve diğer pek çok konuya literatürde 'eleştirel düşünce' ya da 'bilimsel kuşkuculuk' tabir edilen bakış açısı ve düşünce alışkanlığı çerçevesinde yaklaşacaktır. Herhangi bir politik veya dinsel temelli dünya görüşünün temsilcisi olmayacaktır. (Yani örneğin 'ateist', ya da 'müslüman', veya 'sostalist' gibi, şu ya da bu siyasi, dinsel veya felsefi doktrinin savunulduğu bir site değildir burası). Tüm fikirlerin ve görüşlerin bilimsel açıdan ve bilimsel kuşkuculuk çerçevesinde incelendiği bir ortam olacaktır. Uzman görüşlerinin bile doğrudan alınıp güvenilmesi değil, analiz edilip eleştirilmesi esasına dayalı bir ortam olacaktır. 2. Sitemizde din ve ateizm tartışmaları yasak olmamakla beraber, sitenin temel odak noktası olan konular değildir bunlar. Sadece bu konulara odaklanmak isteyen ve bu konularla çok fazla haşır neşir olan kişiler, tartışmalarını kuruluş amacı bu konuları tartışmak olan başka sitelere taşımalıdır. Bu konular bu sitede yasak veya tabu değildir elbette ama bu site insanların inançlarının ve kutsal değerlerinin küçümsendiği ve aşağılandığı bir ortam olmamalıdır. 3. Bu sitede insanları rahatsız etmeyecek konular ve örnekler baz alınarak, şüpheli konulara nasıl yaklaşılması gerektiği incelenecek ve insanlara bilimsel düşünme alışkanlığı ve bilimsel kuşkuculuk geleneği tanıtılacaktır. Bu tür konulara örnek olarak akla parapsikoloji, UFO'lar, hayaletler, cinler, falcılar, büyücüler, komplo teorileri, vs verilebilir. Bu konulara nasıl yaklaşması gerektiğini bilen bir kişinin, bu düşünce alışkanlığını hayatının her alanına yayacağını ve daha doğru kararlar veren, daha az yanılan ve daha kül yutmaz biri haline geleceğini düşünüyoruz. 4. Bu site aynı zamanda varoluşun ve evrenin en temel konularını da sorgulayacak ve bu konulara günümüz biliminin cevap verebildiği ölçüde cevaplar vermeye çalışacaktır. Bu konulara herhangi bir inanç sisteminin veya felsefi doktrinin verileri yerine bilimin verileriyle yaklaşılmak istenmesi, sitenin objektiflik ve bilimsellik kaygısındandır. Aynı zamanda da yukarıda sözünü ettiğimiz 'bilimsel kuşkuculuk' prensibinin gereğidir. 5. Bu site 'objektiflik' ve 'bilimsellik' misyonu sebebiyle, günlük hayatınızda dahi çevrenizdekilere rahatça önerebileceğiniz, topluluk içinde gururla bağlanıp gösterebileceğiniz ve insanlara tanıtabileceğiniz bir ortam olma amacında ve iddiasındadır.

Sayın katılımcılar, İnternette, bildiğim çeşitli ortamlarda sitenin tanıtımını yapmayı düşünüyorum. Sizlerden de benzer bir çaba rica ediyorum. Bu site ve içeriği ile ilgilenebileceğini, katkı yapabileceğini düşündüğünüz kişilerle bağlantı kurun, kendilerine sitenin adresini verin lütfen. Sadece sanal ortamda değil, günlük hayatta ve kendi çevrenizde de bu siteyi gönül rahatlığıyla ve herhangi bir ters tepki duymaktan çekinmeden duyurabileceğinize inanıyorum. Mesela facebook'da duyurabilirsiniz. Takip ettiğiniz başka sanal ortamlar, forumlar ve 'online community'lere sitenin varlığını duyurabilirsiniz. Çevrenizdekilere sözlü olarak bahsedebilirsiniz. Zaten sitenin özgün yanı benim gözümde rahatça tanıtılabilmesi ve kendisinden bahsedilebilmesinde olacak.

Fakat elbette bu site ve forum sadece bu maksatla ve bu çerçeveye giren konularla ilgili açılmamıştır. Forum ana sayfasında da göreceğiniz gibi, bilim forumumuz, felsefe forumumuz ve politika forumumuz bulunmaktadır. Oralarda tartışılacak konuların da mümkün olduğunca bilimsel bir yaklaşımla ve eleştirel düşünce alışkanlığıyla yoğurulmuş şekilde yapılmasını umut etmekle beraber, bu site ve forum, yelpazesi oldukça geniş bir tartışma platformudur. Başka sitelerin eksik bıraktığı konulara odaklanmayı umut eden sitemizin, katılımcılara faydalı ve eğlenceli bir ortam haline gelmesini umuyorum.

Düşünce Dünyası forumuna hoş geldiniz. Yıllardır internette takip ettiğim ve tartışmalara katıldığım başka forum ortamları oldu. Oralarda farkettim ki insanlarımız, özellikle ciddi konularda (felsefe ve politika gibi) tartışırken dinsel ve geleneksel bakış açısının dışına fazla çıkamıyor. Politikayı ana babadan öğrendiği gibi tartışıyor, felsefi sorulara dinden öğrendiği kadarıyla cevap veriyor, günlük hayatta karşılaşılan ve kafa kurcalayan pek çok konuda ise ya güvendiği insanların bilgilerini takip ediyor, ya da ne düşüneceğini, neye inanacağını, konuya nasıl yaklaşacağını bilmiyor. Bunun genel olarak "bilimsel" ve "eleştirel" düşünce eksikliği ile ilgili olduğunu düşünüyorum. İnsanlar toplumda ve eğitim aldıkları okullarda pek çok şey öğreniyorlar, ama doğru düşünmenin yolu ve yöntemleri bunlardan biri değil. Bilinmeyen konulara, yeni karşılaşılan meselelere, veya aşina olunan fakat hazır alınmış bilgilerin ötesine pek geçilmemiş konulara nasıl yaklaşacaklarını, bu konularla ilgili güvenilir bilgileri güvenilir olmayanlardan nasıl ayıracaklarını insanlar genel olarak bilmiyor. Doğru düşünme ve bilimsel kuşkuculuk da öğrenilebilecek konulardır. Çünkü onların da yöntemleri, kuralları vardır. Yanlış alışkanlıkları tespit etmenin yolları vardır. Bu konularda kendisini eğitmek ise, insanları pek çok açıdan daha bilinçli, daha aydın ve hatta kendi hayatlarında da daha başarılı yapacaktır. İnsanların içinde bulundukları yanlış düşüncelerin ve şartlanmaların farkına varmaları belki o zaman biraz daha kolay olacaktır. İşte belki o zaman insanlar her konuda o kadar kolay aldanmayacaktır. Bugün, muskacılara, falcılara, dua ile insanları iyileştirdiğini iddia edenlere, mucizelere, cinlere, hayaletlere, ruh çağırmaya, medyumlara, telepatiye, uzaylıların dünyayı ziyaret edip insanlara yardım etmiş olduğuna, komplo teorilerinin her türlüsüne inanan yığınla insan bulunmaktadır toplumda. Hatta hemen hemen herkes, bu saydığım konuların en az birkaçında zayıftır muhtemelen, ve yanılmaya, kandırılmaya eğilimlidir. Halbuki bilimsel kuşkuculuğu, eleştirel düşünce alışkanlığını ve şartlanmaları, dayanaksız kabulleri tespite alışkın bir zihin, bu konuların pek çoğunda çoğunluğa nazaran daha gerçekçi bir tavır takınabilecektir. Bu forumda tartışılacak konularla, topluma bu konularda faydamız olmasını diliyorum.