Jump to content

Tasarımın incelenmesini isteyen ayet örnekleri


Emre_1974tr

Recommended Posts

Yaratılıştaki tasarım ve düzen üzerine düşünülmesi ve araştırma yapılması istenen ayet örnekleri:

BAKARA
(164) Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah’ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.


ÂL-İ İMRÂN
(190) Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde selim akıl sahipleri için elbette ibretler vardır.

ÂL-İ İMRÂN
(191) Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. “Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız. Bizi ateş azabından koru” derler.


CÂSİYE
(4) Sizin yaratılışınızda ve Allah’ın (yeryüzüne) yaydığı her bir canlıda da kesin olarak inanan bir toplum için elbette nice deliller vardır.

GAŞİYE

17. Deveye bakmıyorlar mı, nasıl yaratılmıştır!

18. Göğe bakmıyorlar mı, nasıl yükseltilmiştir!

19. Dağlara bakmıyorlar mı, nasıl dikilmişlerdir!

20. Yeryüzüne bakmıyorlar mı, nasıl yayılmıştır!

MÜLK
(3) O, yedi göğü tabaka tabaka yaratandır. Rahmân’ın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Bir kere daha bak! Hiçbir çatlak (ve düzensizlik) görüyor musun?

MÜLK
(4) Sonra tekrar tekrar bak; bakışların (aradığı çatlak ve düzensizliği bulamayıp) âciz ve bitkin halde sana dönecektir.

ARAF
185. Onlar göklerdeki ve yerdeki sınırsız hükümranlık ve nizama, Allah’ın yarattığı her şeye, ecellerinin yaklaşmış olabileceğine hiç bakmadılar mı? Peki bundan sonra artık hangi söze inanacaklar?

FURKÂN
(49) O, rahmetinin önünde rüzgarları müjdeci olarak gönderendir. Ölü toprağı canlandıralım, yarattıklarımızdan bir çok hayvanları ve insanları sulayalım diye gökten tertemiz bir su indirdik.

NEML
(86) Onlar görmüyorlar mı ki biz geceyi içinde rahat etsinler diye, gündüzü de (her şeyi) gösterici (aydınlık) olarak yarattık. Şüphesiz bunda inanan bir toplum için elbette (Allah varlığını gösteren) deliller vardır.

KAMER
(49) Gerçekten biz, her şeyi bir ölçü ve dengede yarattık.

VÂKI`A
(57) Sizi biz yarattık. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

TÎN
(4) Biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.

NEBE

7. Biz, yeryüzünü bir döşek, dağları da birer kazık yapmadık mı?

8. Sizleri (erkekli-dişili) eşler halinde yarattık.

9. Uykunuzu bir dinlenme (sebebi) kıldık.

10. Geceyi (sizi örten) bir elbise yaptık.

11. Gündüzü de geçimi temin zamanı kıldık.

12. Üstünüze yedi sağlam gök bina ettik.

13. Alev alev yanan aydınlatıcı ve ısıtıcı bir kandil yarattık.

14, 15, 16. Taneler, bitkiler, sarmaş dolaş bahçeler çıkaralım diye yağmur yüklü yoğun bulutlardan şarıl şarıl yağmur yağdırdık.

DİŞİ (ankebut)

29:19 ALLAH`ın yaratılışı nasıl başlatıp, nasıl tekrarladığını görmediler mi? Bu, elbette ALLAH için kolaydır.
29:20 De ki, "Yeryüzünü dolaşın ve yaratılışın nasıl başladığını görün."6 Sonra, yine ALLAH (ahiretteki) son yaratılışı başlatacaktır. ALLAH`ın her şeye gücü yeter.

ENBİYÂ
(30) İnkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı?

Vakia

62. Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O halde düşünseniz ya!

63. Ektiğiniz tohuma ne dersiniz?!

64. Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?

65. Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık da şaşkınlık içinde şöyle geveleyip dururdunuz:

66. “Muhakkak biz çok ziyandayız!”

67. “Daha doğrusu büsbütün mahrumuz!”

68. İçtiğiniz suya ne dersiniz?!

69. Siz mi onu buluttan indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?

70. Dileseydik onu acı bir su yapardık. O halde şükretseydiniz ya!..

71. Tutuşturduğunuz ateşe ne dersiniz?!

72. Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz?

73. Biz onu bir ibret ve ıssız yerlerde yaşayanlara bir yarar kaynağı kıldık.

74. O halde, O yüce Rabbinin adını tesbih et (yücelt).

75, 76. Yıldızların yerlerine yemin ederim ki, -eğer bilirseniz, gerçekten bu, büyük bir yemindir-



RÛM
(22) Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda bilenler için elbette ibretler vardır

ZÜMER
(6) O, sizi bir tek nefisten yarattı. Sonra ondan eşini var etti. Sizin için hayvanlardan (erkek ve dişi olarak) sekiz eş yarattı.2 Sizi annelerinizin karnında bir yaratılıştan öbürüne geçirerek üç (kat) karanlık içinde oluşturuyor. İşte Rabbiniz olan Allah budur. Mülk (mutlak hakimiyet) yalnız onundur. Ondan başka hiçbir ilah yoktur. O halde nasıl oluyor da haktan döndürülüyorsunuz?

MÜ`MİN
(57) Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.


TÛR
(35) Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar? Yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar?

HACC
5.
Ey insanlar! Ölümden sonra dirilme konusunda kuşku içinde olabilirsiniz. Ama şu bir gerçek ki, biz sizi bir topraktan, sonra bir spermden, sonra bir embriyodan/döllenmiş bir karışımdan, sonra ne olduğu kısmen belirli, kısmen belirsiz bir et parçasından yarattık ki, size açık-seçik beyanda bulunalım. Ve sizi rahimlerde, belirlenen bir süreye kadar dilediğimiz şekilde bekletiyoruz. Sonra sizi bir çocuk olarak çıkarıyoruz. Daha sonra da tam kuvvetinize ulaşmanızı sağlıyoruz. Bununla birlikte içinizden bir kısmı öldürülüyor, yine içinizden bir kısmı ilimden sonra bir şey bilmesin diye ömrün en basit ve düşük noktasına geri gönderiliyor. Yeryüzünü de sönmüş kül halinde görürsün. Nihayet onun üzerine suyu indirdiğimizde titrer, kabarır ve her güzel/bereketli çiftten bir şeyler bitirir.

YASİN

77. İnsan, bizim kendisini az bir sudan (meniden) yarattığımızı görmedi mi ki, kalkmış apaçık bir düşman kesilmiştir.

78. Bir de kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek getirdi. Dedi ki: “Çürümüşlerken kemikleri kim diriltecek?”

79. De ki: “Onları ilk defa var eden diriltecektir. O her yaratılmışı hakkıyla bilendir.”

80. O, sizin için yeşil ağaçtan ateş yaratandır. Şimdi siz ondan yakıp duruyorsunuz.

81. Gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların benzerini yaratmaya gücü yetmez mi? Evet yeter. O, hakkıyla yaratandır, hakkıyla bilendir.


YÛNUS
(6) Şüphesiz gece ve gündüzün ardarda değişmesinde, Allah’ın göklerde ve yeryüzünde yarattığı şeylerde, Allah’a karşı gelmekten sakınan bir toplum için pek çok deliller vardır .

Ey cin ve insan toplulukları, eğer göklerin ve yerin çaplarından aşıp-geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşın; ancak `üstün bir güç (sultan)` olmaksızın aşamazsınız. (Rahman Suresi, 33)

Gökyüzünü korunmuş bir tavan kıldık; onlar ise bunun ayetlerinden yüz çeviriyorlar. (Enbiya Suresi, 32)

Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz. Bu, Bizim üzerimizde bir vaiddir. Elbette, Biz yapıcılarız. (Enbiya Suresi, 104)

Yeryüzünün bitirdiklerinden, kendi benliklerinden ve daha bilmediklerinden

hepsini eşler halinde yaratan çok yücedir. ( Yasin Suresi 36 )

Düşünüp ibret almanız için her şeyi eşler halinde yarattık.
51Zariyat Suresi 49


Güneş de bir karar yerine doğru akıp gitmektedir. Bu üstün Olan ve Bilen`in takdiridir.
36Yasin Suresi 38

İşte bunlar bizim insanlara verdiğimiz örneklerdir. Ancak bilgi sahiplerinden
başkası bunlara akıl erdiremez.
29Ankebut Suresi 43


Yıldızlar söndürüldüğü zaman
77 Mürselat Suresi 8

Görmüyor musun ki; Allah bulutları sürer, sonra onları birleştirir, sonra onları birbirlerinin üstüne yığar ve sen de yağmurun bunların arasından çıktığını görürsün. Gökyüzündeki dağlardan dolu yağdırır, onu dilediğine isabet ettirir, dilediğinden de onu çevirir. Şimşeğin parıltısı neredeyse gözleri kamaştırıp götürüverecek.
24Nur Suresi 43

**********

Selam ve sevgiler.

Link to comment
Share on other sites

Şüphesiz ki bunlar geçmişin masallarıdır. Kuranda sadece olmuş ve olmakta olan şeylerden sözeder. Böylece sanki biri yapıyormuş da o konuşuyormuş gibi hava yaratır.

Ama görüyorsun ki bir fermuarı bile yapamadınız.

Kuranda bir tek çare çözüm icad yoktur. Kuranda insanların işini kolaylaştıracak bir tek laf yoktur.

Sadece olmuş şeylerin üzerinden bir tanrı kurgulanmıştır.

Araplara susuz çölde kıçlarını temizlemek için bile herhangi bir yenilik sunmaz.

O susuz iklimde yeni bir su kaynağı , temizlenme aracı önermez.

Bildiğin geçmişin masallarını anlatır durur.

Görmezmisin ki yıldızlar söndürüp parlatan hübeldir , o ne büyük bir yaratıcıdır.

Bak bende Hübel adına uydurdum. Tıpa tıp aynısı.

Link to comment
Share on other sites

22 dakika önce, Emre_1974tr yazdı:

Yıldızlar söndürüldüğü zaman
77 Mürselat Suresi 8

Burada yıldızların kıyamette Dünya'ya düşmesinden bahsediyor. O dönemde yıldızların devasa ve çok uzakta olduğu bilinmiyordu. Gördüklerini yazmışlar. 

Tekvir 2

"Yıldızlar kararıp döküldüğü zaman,"

Link to comment
Share on other sites

32 dakika önce, Maddeci yazdı:

Burada yıldızların kıyamette Dünya'ya düşmesinden bahsediyor. O dönemde yıldızların devasa ve çok uzakta olduğu bilinmiyordu. Gördüklerini yazmışlar. 

Tekvir 2

"Yıldızlar kararıp döküldüğü zaman,"

Haha , evet kuranın sönmüş yıldızlardan haberi bile yok. Yıldız söneli milyar yıl olmuş ama ışığı gelmeye devam ediyor. Tabiki Kur'an yazarları o yıldızı hala var zannediyorlar.

Bir de yıldızları birer kandil gibi gökyüzüne asılıdır diyor.

Ayrıca kuran saçmalıklarından biri de yıldızların gökte asılı birer kandil olduğunu söylemesi ve onların gündüz vakti allah tarafından söndürülüp gece oldu mu yeniden fitilinin ateşlendiğini iddia etmesi🤪🤪😝

O yıldızların hep ışık saçtığını ancak güneşin parlaklığı nedeniyle gözle görünmediğini bilemryecek kadar da cahil.

Bakın allah böyle geceleri kandilleri ateşliyor. Onları yakıyor. Aşağıdaki resim temsilidir tabiki. Ama kurana göre temsili anlatım, gündüz olduğu zaman da söndürüyor.

 

maxresdefault.jpg&f=1&nofb=1&ipt=22e57cb

Link to comment
Share on other sites

Yıldızların dünyaya düşmesi sahte İncillerde var.

 

Ama Kuran'da böyle birşey yok.

 

Kutsal Kuran yıldızların kara deliğe düşmesinden ve ayrıca kendi içine çökmesinden bahseder ayetlerde:

 

Hayır, yıldızların düştükleri yere (mevkilerine) yemin ederim. (Kuran 56:75)
Eğer bilirseniz, gerçekten bu büyük bir yemindir.(kuran 56:76)

 

https://www.mucizeler.com/karadelikler-buyuk-bir-yemin/


 86:3 (karanlığı) delen yıldızdır.

 77:8 Yıldızlar söndüğü zaman

 

 

81.1 Güneş katlanıp dürüldüğünde, kişi öğrenip bilecektir.

 

Ayrıca, kıyamet dönemi evrenlerin kara delik tekilliğinde içlerine çökerek birleneceği de belirtilir açıkça ayetlerde:

 

Enbiya 104. O gün Evren’i kitabın sayfalarını katlar gibi düreriz. Ve onu yaratılışa ilk başladığımız duruma iade ederiz. Bu, üzerimizdeki bir vaattir. Elbette, gerçekleştireceğiz.

Zümer

67. Allah'
ı, kadrine/şanına yaraşır şekilde tanıyamadılar. Oysaki kıyamet günü, yeryüzü tamamen O'nun avucudur/avucundadır; gökler de O'nun sağ elinde/kudretinde dürülmüş haldedir. Şanı yücedir O'nun; arınmıştır onların ortak koştuklarından.

Link to comment
Share on other sites

Create an account or sign in to comment

You need to be a member in order to leave a comment

Create an account

Sign up for a new account in our community. It's easy!

Register a new account

Sign in

Already have an account? Sign in here.

Sign In Now
×
×
  • Create New...