6 Şubat Hatay ve Maraş Depremi

[somebody]

Ben burada siyasiler ve medya gibi duygu sömürüsü ve çıkar odaklı davranmayacağım.

Artık dünya deprem konusunı aşmıştır. Bizdeki her felaket durumunda amarıga yaptı , izrayil yabdı, dinsizlik yüzünden oldu, paganlar ayin yabdı...gibi saçmalık üretmek gelenek oldu.

Deprem ardından ilk 10 gün devlet yoktu. Bunu herkes söylüyor. Orada canlı kalan halkın dışında devlet oraya gidemedi.

Depremin ilk haftasında Askerin kışladan çıkmasını yasaklayan akp genel başkanıdır. Bu durum ilk haftada onbinlerce kişinin ölmesne sebep olmuştur.

İkinci haftaya girildiğinde devlet hala orada yoktu. Artık kargo şirketleri kendi lojistik ağlarını birleştirerek bir tedarik ve sivil dayanışma zinciri oluşturdular.

Haluk Levent ahbap derneği olayının nasılda siyasi baskılar altında kaldığını hatırlayın. Siyasilerin böyle bir durumda bile kendi çıkarlarını halktan üstün tuttuklarına şahit olduk.

Resmi verilere göre 36392 bina deprem anında yıkılmıştır. Ama resmi verilere göre can kaybı 50096 kişi olarak kayıtlara geçmiştir.

Yani her yıkılan binada 1 yada 2 kişi mi ölmüştür?

Olayın üzerini sıvamak için asrın felaketi lafı ortaya atılmış ve kim olsa bunun üstünden kalkamaz diye halkı ikna probagandasına başlanmıştır.

Ancak aynı ikiyüzlü iktidar diğer taraftan TOKİ reklamı yaparak işte bizim binalara birşey olmadı diye yaygaraya başlamıştır.

Demek ki bu asrın felaketi dediğimiz olay önlenebilir birşey. TOKİ binaları çökmüyor ama diğerleri niye çöküyor.

BURADAKİ ASRIN FELAKETİ AKP - CEMAATLER TARİKATLAR İKTİDARIDIR.

Olduktan sonra yardımın bir anlamı kalmıyor. Olmadan önce neredeydiniz?

Asıl gerçek yardım , felaketin olmasını önlemektir.

Erdoğan'ın oy uğruna kaçak , ruhsatsız binalara imar affı çıkartması bu felaketin boyutunu ikiye üçe katlamıştır.

Belediyelerin oy ve para uğruna yumuşak zemine , sulak ovalara imar izni vermesi felaketin boyutunu bir kat daha artırmıştır.

Asrın felaketi diyerek halkı oyalama ve ikna çabalarına giriştiler.

Dünyanın en büyük depremi bu değil ki...

Şili de 2010 yılında 8.8 büyüklüğünde tam 3 dk süren depremin ardından sadece 754 kişi hayatını kaybetmiş . Demek ki önlem alınca oluyormuş. Bu deprem o kadar büyüktü ki çınlaması Avrupa kıtasından birkaç gün boyunca ölçülebildi.

2024 yılbaşı günü Japonya'da 7.5 büyüklüğünde meydana gelen depremde sadece 37 kişi hayatını kaybetmiştir.

Şimdi bütün bunları görmezden gelip de kader , asrın felaketi demek ne kadar doğru.

İkinci büyük deprem halk arasında oldu.

Okullarda deprem yardımlarını cebe indiren öğretmenler , ilçe müdürleri ile anlaşıp toplanan paralardan ceplerine pay çıkartan tüccar siyaset ilişkileri ....yağmalanan deprem bölgeleri...

Bir de deprem bölgesine giderken enseye şaplak güle eğlene poz veren bu arsız resim herşeyin aslında depremden önce çökmüş olduğunu gösteriyor.

Bir de sanki hiçbir şeyden sorumlu değilmiş gibi Erdoğan'ın çıkıp da aynı nefret diliyle kendini eleştirenlere ahlaksızlar namussuzlar diye bağırmaya,  parmak sallamaya başlaması da cabası.

Daha da kötüsü buna sebep olanları unutmuşuz hemencecik.

 

 

[somebody]

Bugün 6 Şubat

Kahrolası gazeteciler gidin Maraş ve hataydan yayın yapın. Ağlayan insanları konuşturun , yıkılan enkazlardan acı hatıraları çıkarıp çocuklar üzerinden duygu sömürüsü yapın. Çığlık atan insanların videolarını kayıtlardan bulup çıkartın.. ne de olsa vicdan yapmanız gerek.

Ama sizin partinin yada paranızı kim veriyorsa onların yolsuzluklarını görmezden gelin. Sesiniz çıkmasın , o anda gazeteciliğinin unutun.

Bu depremin neden felakete dönüştüğünü söylemekten kaçın. Gerçekleri çarptırarak anlatın. Bizde oradaydık , ay çok kötüydü, diye yılanımsı bir empati yapmacık duygularla ekrandan üzgün surat yapın. Ardından hemen raiting raporlarına koşun ne kadar izlenmişsiniz merakınızı giderin.

İki profesör çıkartıp deprem nasıl oluyor diye anlatsınlar. Kime ne?

 

Gerçekte yıkılan 37 bin binadan sadece 50 bin insanın nasıl öldüğünü sorgulamaktan kaçının. Her binada 1 yada 2 kişi mi öldü diye sormayın.

En az 200 bin insan hayatını kaybetmiş mi sorgulamaktan kaçının.