evrensel-insan Konu tarihi: Ocak 9, 2014 Report Paylaş Konu tarihi: Ocak 9, 2014 Bilindigi gibi feyzioglu (TBB baskani) gecenlerde hem cumhurun basi hem de diktator ile kapsamli bir gorusme yapti.Bu gorusmede ortayacikan konunun ozu "ozel yetkili mahkemeler" idi.Bunu ben daha once aciklamistim.Kisaca soylenen "kapatilmis bu mahkemelerin davalarina devam ederek karar almasi hukuksuzdur" iste bu temelde Feyzioglu "yesil isik" yakti.Bu isik iki yonlu idi.Birincisi yargisi kesinlesmis tutuklular-BalyozIkincisi yargiya acik tutuklular-Ergenekon.Ana iki duzmece bunlar oldugundan digerlerine deginmiyorum ki buna KCK da dahil.Cunku sonuc ta alinacak karar tum bu ozel yetkili mahkemelerde tutuklananlari icerecek.Burada feyzioglu'nun Kanadoglu ve su an konusan AHsen Kosar (Eski TBB baskani) "ters dusmesi" yasama ve yargi farkinda.Her ikisi de feyzioglunun bulunan sartlarda tutuklularin davalarinin ozel yetkili mahkemelerden alinip baska bir mahkemede gorusulmesi" fikrini sadece yasama temelinde degerlendirmek ve YARGININBAGIMSIZLIGINI ICERMEDIGINI soylemekteler.Burada basta ana sorun; ozel yetkili mahkemelere YASACA TANINAN HAKLARIN baska mahkemece de olsa devam edecek olmasi ve bunun basta BAGIMSIZ YARGI ILE ILGILI OLMAMASI.Yani itiraz OLAN YASALAR CERCEVESINDE OZEL YETKILI MAHKEMELERIN KAPATILMASI VE YERINE GELEN MAHKEMENIN AYNI YASALAR TEMELINDE HAREKETI hic bir seyin degismedigiuzerinedir.Yani itiraz OZEL YETKILI MAHKEMELER ILE YERINE GELECEK MAHKEMELERE DEGIL; OLAN YASA TEMELINDE BUNUN BAGIMSIZ BIR YARGILAMAOLMAYASCAGIDIR.Basta itiraz bu yasalarin ANAYASAYAAYKIRI OLDUGUNUN ORTAYA KONMASI VE YASALARIN BASTA VE TEKRAR ANAYASAYA UYGUN DUZENLENMESIDIR.Iste itiraz, Feyzioglu'nun bu konuyahic deginmemis olmasinadir.Burada verilen ornek te cok onemlidir. GIZLI TANIK.Bu hem anayasaya aykiridir hem de ozel yetkili mahkemeler yerine gelecek mahkemeler bu yasaya gore GIZLI TANIK KULLANACAKTIR.Aslinda konu algilanmasi ve yarginin bagimsizligi ve anayasaya uygunlugu adina ANAYASAYAAYKIRI SIRF BU OZEL YETKILI MAHKEMELER ICIN CIKARILMIS YASALARIN MESELA "GIZLITANIK" KONUSUNUN, DEVAMININ YENI MAHKEMELERCE UYGULANMASI GUNDEMDEDIR VE BU DA OZEL YEKILI MAHKEMELER GIBI AYNI YASAYI UYGULAYACAK OLAN YENI MAHKEMELERIN BIR YERDE "GOSTERMELIK" OLDUGU ALGISINI VERMEKTEDIR.Toplumun ve kamuoyunun yasama yurutme ve yargiya yoinelik tamamen guvenini yitirdigi su donemde, YARGININ BAGIMSIZLIGI DEMEK; OZEL YETKILI MAHKEMELER ICIN CIKARILAN YASSALARIN YENIDEN ANAYASA TEMELINDE DUZENLENMESI DEMEKTIR.Yoksa, bu yasa temelinde mahkemenin ozel yetkili olmus olmamis ya da degismis degismemis olmasinin bir onemi yoktur. Cunku YASALAR BASTA YARGIYI BAGIMSIZ VE ANAYASA ILE UYUMLU KILMAMAKTADIR.Iste tartisilan, BU YASALAR YURURLUKTE OLDUKCA YENI MAHKEMECE YAPILACAK BIR YARGILAMA ADIL ANAYASAYA UYGUN VE YARGININ BAGUIMSIZLIGINI SAGLAMAYACAKTIR.,Iste feyzioglundan diger iki kisinin farki; ONCE YSALARIN YARGIYI BAGIMSIZ KILACAK SEKILDE VE ANAYASAYA UYGUN OLACAK SEKILDE YENIDEN DUZENLENMESI. Bu olmadan yapilacak hic bir mahkeme ve durusma, adil anayasaya uygun ve yargiyi bagimsiz kilmayacaktir.Basta GIZLI TANIK yasasinin olmasi yargiyi bagimsiz kilmaz ve anayasaya terstir.Konu agir bilgi ve birikim gerektiren bir konu.Eger tam algilanmayan bir yer varsa, onlara deginelim ve konu iyice aydinlansin.Burada feyzioglunun isin bu yonunu "gorememesi/dusunememesi" de ayri bir manidardir.Cunku kamuoyunu sanki istenilenler elde edilmis gibi yonlendirmektedir.Belki de kendisi "ben sadece yasama yonune degindim, yargi degil" diyebilir.Bunu ileride kendisi bir aciklama yapar ise anliyacagiz.Cunku diger iki kisi "biz feyziogluna karsi degiliz, sadece bu yasama kaldigi surece degisen bir seyolmayacak yani bagimsiz yargi olmadigi gibi; cikan yasalar kaldigi surece, yasamayurutme ve yargi tek bir elde OTOKRATIK HIPOKRITIUK VE PROVAKATOR DIKTATORUN ELINDE toplanacak ve belki de bu yasalasacaktir.Iste feyzioglunun "goremedigi/dusunemedigi" de budur.Bu AKP'nin yeni bir tuzagidir.Su anda yasalarla gelinen durum; her bir yasanin ister yasama ister yurutme ister yargi uzerinde olsun, sadece OTOKRAT BIR ELE UCUNU DE TESLIM EDILMIS OLMASIDIR.Iste basta anayasaya olan bu aykirilik ve kuvvetler ayriligini ortadan kaldiran bu yassalar ve yarginin da ele gecirilmesi ANCAK ONCE BU YASALARIN YENIDEN ANAYASAYA UYGUN OLARAK DEGISMESI ILE MUMKUNDUR.Iste o zaman yargi bagimsizlasir ve kamuoyu adalete yonelik guven duymaya baslar.Yoksa su an feyzioglunun onerisi, sadece ayni bedenin elbise degismesidir. Feyzioglu'nun "goremedikleri/dusunemedikleri" nden yola cikaersak, diktatorun bas danismaninin "Ergenekon/Balyoz v.s. kumpastir" cumlesini neden kullandigi cok daa net anlasiliyor.Aslinda ilginc olan bu diktatorun yeri geldiginde tarafi olarak ne yapilacagi ne zaman yapilacagisoylenecegi kimin neyi soyleyecegini duzenleyen ayarlayan dunyaca unlu cok zeki bilgili bilincli AKIL HOCALARI/DANISMANLARI var.Bu da ulkenin birak toplumunu halkini aydinini ilericisini konu ve kavramlarinda uzman olanlari bile"tuzaga dusurebilecek" duzeyde.Feyzioglu'nun bu son gorusme ve aciklamalari bunu gozler onune seriyor.Neyseki ulkemizde herseyi takibeden ve bu zeki bilincli akilhocalarinin her turlu oyununu algilayacakbeyinleri ulkemiz yetistirmis.Her zaman derim. Anadolu da yetisen beyin dunyanin hic bir cografyasinda ve toplumunda yerine gore bulunamaz.Cunku her turlu kulturel tarihin degerin izlerini tasiyoruz.Tabiki en tezatini da hem 14. yuzyildan kalma beyinler hem de cagdas guncel ve bilgi toplumu caginin ozgur ve serbest beyinli bireylerini bu cografya birlikte barindiriyor.Feyzioglunun buradaki belki de ilk hedefi formel mantiga dayaniyor, yani "icerdekiler bi an evvel ve acilen birakilsin" iyi de bu yasada basta bu mumkun degil, ikincisi boyle bir seyin gerceklesmesi diktatorun yeni planlarinin bir urunudur. Tabi ki guvene oya ve taraf kazanmaya yonelik. ________________Evrensel-Insan - Yapilandirmaci Epistemoloji/Qua Felsefesi/Serbest Dusunurluk/DevrimciSorgulama/Numenal Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti 6 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Ocak 11, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 11, 2014 AKP'nin gizli planını açıkladı!Sabih Kanadoğlu'ndan önemli iddia: "Yeni HSYK teklifi AYM tarafından iptal edilecek ama hükümet iptale kadar hukuktaki kadroları değiştirecek." Sabih Kanadoğlu’dan flaş iddiaSabih Kanadoğlu'ndan önemli iddia: "Yeni HSYK teklifi AYM tarafından iptal edilecek ama hükümet iptale kadar hukuktaki kadroları değiştirecek."Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, CNN Türk’te Rıdvan Akar’la Habere Dair programı’na konuk oldu. Paralel devlet iddialarına değinen Kanadoğlu, “Bir ülkede paralel devlet iddiası varsa o ülkenin çivisi çıkmış demektir” dedi.Yeni HSYK teklifinin bu haliyle kabul edilmesi durumunda Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğini söyleyen Kanadoğlu, ancak hükümetin iptale kadar hukuktaki kadroları değiştireceğini iddia etti. 2 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Ocak 11, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 11, 2014 Feyzioglu ile Kanadoglu arasindaki farki algilamak cok onemlidir. Bugun hayretler icinde seyrediyorum ki "gunu kurtarma/iceridekileri cikarma" adina; bir suru AKP'nin bertaraf ettigi kesim basta ulusalcilar bu konuda duygusal ve formel dusunuyorlar. Burada diktatorun tuzagini cok iyi algilamak lazim. Sonucta oy avi ile icerdekiler cikabilir. Yalniz mevcut yasa anayasaya aykiri oldugu gibi yargiyi da ele gecirmistir ve bu son HSYK degisimi bunun en acik ornegidir. Yarin bunu sadece oy icin kullanip; gecmis yasa temelinde otokratik politik yargi bunyesinde ayni kisilerin tekrar tutuklanmayacagini kim garanti edebilir. O yuzden konu MEVCUT YASALAR ILE GUNU KURTARMAK YA DA ICERIDEKILERI CIKARMAK DEGIL; BU YASALARIN YARGIYI POLITIK CIKASR TEMELINDE DIKTATORUN IKI DUDAGI ARASINA BIRAKTIGINI ALGILAYABILMEKTIR. Bu yasalar Anayasaya gore uyarlanmaz ve yargi olmasi gereken politik bagimsizligini elde edemezse, olacak olan basta feyzioglu'nun ve ulusalcilarin dustugu diktator tuzagina; tum ulke ve toplumun ve de her turlu bertaraf olmusun dusecegidir. Bunun adi, "elini kurtarayim derken; kolunu kaptirmaktir" O yuzden bu konudaki her turlu gunluk tartismalar degerlendirmeler oneriler cok iyi takip etmeli ve en seytani sekilde "diktaztor bir seyi kabul ediyorsa, mutlaka bunun altinda bir capanoglu vardir" algisini bilhassa son 11 yili bilincli olarak yasamis ve olani her yonu ve sekli ile takip etmis beyinler, "kus beyinli" degil ise; algilamali ve tehlikeyi gormelidir. En basitinden "neden HSYK yasasi meclisten gecirilmeye calisiliyor?" sorusuna bir yanit vermek durumunadirlar. Yargi politikanin iki dudagi arasina s1k1st1ginda tum yasama ve yurutmeler sadece birer cikar gosterisi olmaktan ileri gitmeyecektir. O yuzden HSYK degisim yasasinin neler iicerdigi cok iyi algilanmali, duygusal ve formel dusunmek gunu kurtarmak v.s. adina; gelecek yakilmamali ve is isten gecmeden basta feyzioglu ve savunanlari bu durumu degerlendirerek bu konudaki dusunce ve onerilerini ortaya koymalidir. Yoksa bilincsiz olarak AKP'nin tuzagina duseceklerdir. Daha once CHP ve MHP'nin dustugu gibi. Ilki Diktatorun parlemento yolunu acti, ikincisi de F.Gulen yanlisi A.Gul'u cumhurun basi yapti. Oynanan oyunlart cok zeki bilgili ve bilinclidir. Belliki diktatorun danismanlari her turlu politik cikar derslerini iyi caklismislar ya da iyi yonlendirilmektedirler. Diger tehlike de AKP-Cemaat arasinda s1k1s1p kalmaktir. Cunku buraa oynanan oyun ya ben ya onlar" dayatmasidir. Sanki baska secenek yokmus gibi. Unutulmamalidir ki cemaatte iktidarin ortagidir ve diktator ne yapiyorsa ortak yapiyorlar. O yuzden bu son yolsuzluk, kara para aklama rusvet "topluma hesap verin" siarini sadece diktatorden degil; cemaatten de istemelidir. Oyun toplumu bu iki iktidar cikar ortagi arasinda tikamak san ki baska secenek yokmus gibi gosterilmek durumundadir. O yuzden herkes sapksasini onune koysarak kimi neyi hangi olayi v.s. destekliyorsa; UNUTMAMALIDIR KI BU DESTEK BIR POLITIK CIKAR DEGIL; SADECE TOPLUM VE FARKLI HALKLARININ LEHINE VE YARARINA OLMALIDIR. Ne pire icin yorgan yakmak, ne de pireyi deve yapmak cozum degildir. Her bir soylem dusunce eylem v.s. tek bir yone yonelmelidir; yolsuzluklara iktidara ve ortagi cemaate ve de sadece toplumun farkli halklarinin her turlu hak ve ozgurlugu adina kuvvetler ayrimi adina hukukun islemesi adina yarginin bagimsizliginin ve anayasanin ihlal edilmemesine yonelmelidir. Aksini zaten kimse dusunmek istemesin. Cunku aksi, sadece ummetin minnet edenin biat edenin ve diktastorden oyle ya da boyle her turlu cikar saglayanin dusundugu ve yaptigidir. Daha dogrusu verilen emri yerine getirmesidir. Burada bizleri guclu kilan diger nokta da hic bir sekilde mesru bir devlet ve hukumetin ve hatta TBMM'nin kalmamis olmasidir, bunu TBMM baskani kendi agzi ile soylemistir "devlet olmustur (olmek)" diyerek. Kendisi yarginin oldurulmek istediginin de bilincindedir, demekki cikari henuz bunu aciklamaya elverisli degildir. 2 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 TSK temelli Ergenekon, Balyoz v.s. gibi duzmece davalarda; af ya da tahliye durumunda diktatorun tuzagina dusulmus olacaktir. Cunku ikisi de haksiz tutuklularin uzerlerine atilan sucun kabulu demektir. Tamamen beraat etmeleri ise AKP' acisindan mumkun degildir "kimse t.k.rd.g.n. yalamaz" Buradaki sorun, yapilan ittifakin yasal olarak anayasa aykiriligi ve yargi bagimliligi icermesidir. O zaman once anayasaya uygun yeni yasama ve buna bagimli bagimsiz mahkemeler ve yargi ve de savci gerekir ki; bu da mukun degildir. Cunku AKP buradan bir politik cikar saglayamayacagi gibi, "itibar kaybeder." Mevcut sekilde yasama temelindeki bir ittifak ise, sadece mahkeme ve cikan sonuc olarak yine AKP'nin insafina kalmis olacaktir. Bu insafta oy somurusu ya da duygu somurusu ile ilgilidir. O yuzden kanadoglu'nun ne demek istendigi ve uyarisi algilanma adina cok onemlidir. Zaten su an yeni HSYK yasasi gecerse, YARGI=ADALET BAKANI dolayisi ile diktator olacaktir. Bu onun zaten basindan beri rahatsiz oldugu bir konudur. Iste bunu saglarken feyzioglu ve ulusal kanat ile yapilacak bir ittifak diktatore sanki "iyi bir sey yapmis" algisi ile puan saglayacaktir. Evet duygusal olarak kimse haksiz yere iceride bosuna yatanlarin yatmasini tabiki istemez. Yalniz onlarin ordan cikarilmasi HUKUKUN ZAFERI ILE OLMALIDIR, AKP KANUNUNUN ITTIFAKI ILE DEGIL. Iste algilanmasi gereken oz budur. Ttutuklularin hukuk zaferidir, ittifak ile tahliyeleri degil. Cunku her bir ittifak bir "al gulum/ver gulum" andlasmasidir. Burada duygusal degil; mantiksal ve hukukun adaletin yarginin kazanci olarak konuya bakmak gerekir. Bu da su anki yasama ve mahkemeler ile mumkun degildir. Ozel yetkili mahkemeler yerine kurulacak guya "hukuki" mahkemeler zaten mevcut yasa ile basta hukuksuz olacaktir. 2 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 Iste bahsedilen tuzakBaşbakan Erdoğan: 'İçeride günahsız yatan çok kişi var'Bunu söyleyen Başbakan Erdoğan10.01.2014 14:14Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Malezya’da Uzakdoğu seyahatine eşlik eden gazete yazarlarına açıklamalarda bulundu.A Haber'in geçtiği bilgilere göre Erdoğan yeniden yargılama tartışmalarına ilişkin, “İçeride günahsız yatan cok kişi var” derken 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası gelişmeleriyle ilgili olarak ise “28 Şubat Post Modern ise günümüzdeki Dost Modern'dir” dedi.Erdoğan ayrıca, 'İçeride çok sayıda suçsuz insan bulunuyor' dedi.Odatv.com 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 12, 2014 Iste patlak veren Ulusal Kriz Ulusalcı kesimde Metin Feyzioğlu krizi 11 Ocak 2014 Cumartesi - 12:56 AK Parti- Cemaat savaşı ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nun krizi çözmek için yürüttüğü girişimler, ulusalcı kesimde krize neden oldu. Emin Çölaşan: “Feyzioğlu son girişimleriyle gündemi değiştirdi, konuyu dikkatlerden düşürdü. (…) İktidarın rezilliği ne yazık ki ikinci plana atılmış oldu. AKP böylece rahatladı. (…) Feyzioğlu’nun seçim yatırımı için kendi açısından olumlu girişimlerde bulunduğunu kabul etmek gerekir!” Yılmaz Özdil: “Velev ki, ABD Başkanı olup Beyaz Saray’a yerleşmek istiyor... Haksız yere yatanları çıkarmaya çalışması yanlış mı birader?” KRİZ ULUSALCI KESİMİ DE BÖLDÜ Konu malum: Cemaat – AK Parti savaşları… Ülkedeki kutuplaşma… Derinleşen kriz… Fakat bu kez yeni bir durum söz konusu. İktidar için savaşanlar arasında alıp başını giden kriz bu kez muhalefeti de çatlattı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun krizi çözmek için yürüttüğü girişimler, siyasi liderlerle görüşürken gündemin üst sıralarına tırmanıp dikkat çekmesi; laik, Kemalist ya da ulusalcı olarak adlandırılan kesimde farklı algılamalara neden oldu. Bunun en önemli göstergesi de, bugüne kadar benzer politik perspektiflere sahip görünen iki yazarın, yukarıda alıntıladığımız yazıları, Yılmaz Özdil’in Emin Çölaşan’ı sert bir dille eleştirmesi. BÜTÜN MESELE… Konu bugün Radikal gazetesi köşe yazarı Oral Çalışlar’ın da gündemindeydi. Çalışlar köşe yazısında ulusalcı kesimden bazı yazarların yazılarından alıntılar yaptıktan sonra, herkesin şu soruya yanıt vermesi gerektiğini söyledi; “AK Parti’ye olan öfke ve eleştirilerden yola çıkarak, gayri meşru vesayet girişimlerine destek mi vereceğiz, yoksa meşruiyeti mi savunacağız? İşte bütün mesele…” METİN FEYZİOĞLU KRİZİ… Yılmaz Özdil ve Emin Çölaşan’ın son günlerdeki yazılarından ilgili bölümleri burada aktaralım: Emin Çölaşan: “Feyzioğlu son girişimleriyle gündemi değiştirdi, konuyu dikkatlerden düşürdü.Bunu belki bilerek, belki bilmeyerek yaptı ama iktidarın rezilliği ne yazık ki ikinci plana atılmış oldu.AKP böylece rahatladı. ‘Elbette, Balyoz ve Ergenekon sanıkları için yeni ve olumlu şeyler düşünürüz, çare buluruz’ demeye başlayan iktidar, gündem değişsin diye topu Hoca’nın kucağına attı. (...)Bu konuda hiçbir olumlu gelişme olmayacağını, yeniden yargılama falan yapılmayacağını yaşadıkça göreceğiz. Zamanlaması biraz erken bile olsa, Feyzioğlu’nun seçim yatırımı için kendi açısından olumlu girişimlerde bulunduğunu kabul etmek gerekir!” Yılmaz Özdil: “Vay sen misin, zifiri karanlıkta umut ışığını yakan... Chp ağız burun kıvırıyor, Mhp ayak diretiyor. Barolar birliği başkanı’nın başka hesabı var, cumhurbaşkanı olmak istiyor, chp’nin başına geçmek istiyor diye makale döşenen arkadaş mesela... (...) Velev ki, ABD Başkanı olup Beyaz Saray’a yerleşmek istiyor... Haksız yere yatanları çıkarmaya çalışması yanlış mı birader? (...) Başbakan aslında dümen yapıyormuş da, kimseyi bırakmaya niyeti yokmuş falan... Hiç denemeyelim o zaman, (...) kılımızı kıpırdatmayalım, bırakalım yatan yatmaya devam etsin değil mi?” http://haber.gazetevatan.com/ulusalci-kesimde-metin-feyzioglu-krizi/599838/11/medya 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
evrensel-insan Mesaj tarihi: Mart 7, 2014 Yazar Report Paylaş Mesaj tarihi: Mart 7, 2014 Yüce divan için 55 vekil yeterKanadoğlu’na göre Erdoğan’ın Yüce Divan sürecini TBMM başlatabilir.Türk Hukuk Kurumu Başkanı ve Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 17-25 Aralık soruşturmasında dinlemeye takılan ve bir suça konu konuşmalar yapan Başbakan Tayyip Erdoğan için harekete geçecek kurumun TBMM olduğunu bildirdi. 55 milletvekilinin imzasıyla Erdoğan hakkında Meclis soruşturması açılmasının istenebileceğini ifade eden Kanadoğlu, Başbakan’ı yargılama makamının Yüce Divan olduğunu bildirdi. Diğer yandan Kanadoğlu, Erdoğan’ın yargıya yönelik müdahale ve açıklamaları ile AKP’nin anayasada düzenlenen “hukuk devleti ilkesi karşıtı eylemlerin odağı” haline geldiğini vurgulayarak Yargıtay Başsavcılığı’nın bu gerekçeyle kapatma davası açabileceğini vurguladı................................................... ..Meclis Genel Kurulu’nda bunun müzakere edileceğini ve gizli oylama yapılacağını ifade eden Kanadoğlu, “Soruşturma açıldıktan sonra 15 kişilik bir komisyon kurulur. Bu komisyon iddiaları inceler, tekrar oylamaya konulur. Bu komisyon, Başbakan’ın hangi maddelerden yargılanacağını belirterek dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne, Yüce Divan’a götürür. Burada iddia makamını Yargıtay Başsavcılığı yapar” dedi. Ancak Kanadoğlu, AKP’nin 300’ün üzerinde vekile sahip olduğu TBMM’de soruşturma için 276 vekilin imzasının gerektiğini ifade etti..........................................http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/s...kil_yeter.html 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountGiriş yap
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now