duran Posted June 22, 2013 Report Share Posted June 22, 2013 MEDYAÜZERE DüüncelerimÜçy önce Medya üzerine elmeye balad, bu elmeyebalamamda hangi nedenler tam olarak etkili oldu bilemiyorum ama.Ulusal çapta yay yapan kanallara bakan, haberleri takip eden biriidim, ulusal çapta yay yapan gazetelerin köe yazarokuyanbiriydim. Buralarda tutarsllar görmeye balad, sonralarbr />haberlerin bir ço gerçekten beni bilgilendirmiyordu. Medyaüzerine elmem böyle baladsay. ylebir parantez açay burada. Tam da bügünlerde olan olan olaylar,insanmedya üzerine düünmeye itebilir, ve ileriki zamanlardamedya ile ilgili nas düzenlemeler yapmalgibi bir soru sormagere duyabilir veya medya salbir yapa naskavuabilir gibi sorular insanlar kafasa bu günlerdegelebilir. Bunu neden böyle diyorum, Çünkü insalarhayatlarda terslikler, içlerinde çatmalar, belirsizliklerinartmas tutarsllarfark ettiklerinde kendi hayatlarbr />sorgulama gere duyabiliyorlar, bu durumlar sonucunda oluankaygar, insanlar hayatlaryeniden gözden geçirmek içinolumlu olabiliyor. Bu durumu düünerekten insanlar bir çonunmedya üzerine düünmeye gidebileçeklerini düünüyoruminsanlar.Bende imdi burada düünmek isteyenlere, bu konu üzerinde düünmübiri olarak düüncelerimi aktarmaya çalaçam.Düüncelerimi aktararak konu hakkda farkdal yaratmayaçalaçam. (nu belirteyim, bu yazlarokuyanlarbenim düüncelerimin izlerini takip edeceklerdir. Herkez kendiiçinde benim izledim yolu izlemesi gerek, yoksa sadece benimdüüncelerimi okumu olaçaks – her kez kendi düüncesürecini yaamal. Ben bu düünmeyi u örne çokbenzetiyorum. Dan halde bulunan bir pazyapar gibioluturdum, bazen baz bir yerindeki bir parçayald çokbaka yere koydum, bazen pazdaki bir parçaynereye koyaçambr />düündüm, bazen paz nas bir ekil olabileçenidüündüm, aada yazaçaklar nas paz oldunuortaya koyaçak, bakal paznas bulaçaks.Benöyle bir yol izleyerek balad düünmeye, haberlerdekitutarsllargördükten sonra Medya üzerine çeitlikitaplar okudum, Medyayfarklaçardan incelemi aratmayazarokudum. Medyaya bak, gazeteleri inceleyiimdedemeler balad Kiilerin haber kaynaklara bakbr />gözlemledim, haber kaynaklarderlendirmesini, haberlerintoplum üzerindeki etkisini gözlemledim. mdigünümüz medyasve günümüz insan ilikilerini ve toplumungenel yapdüünerek aadaki hikayeyi yazd-aadaki yaz hikayenin konusu say-. Hikaye yazarakbalaman daha iyi olaçandüündüm.Hikayeninkonusu öyle; Gazetenin,televizyonun, internetin, radyonun ve benzeri iletiim araçlarolmaddüünün ve 500 kiiden oluan bir toplulukoldunu düünün ve bu topluluk dir topluluklarla neredeysehiç iletiime girmedini düünün, bu toplulukta insanlarihtiyaçlarkaramak için tarlada çalmakta, normalibadet edeçekleri yerleri var, toplanma, eenme yerleri vardiyelim, bu kiilerin bir birinden haberdarlar. Bu toplulukta sözlüolarak bir biri hakkda bilgi edinmekteler. Herey sadangiderken birgün bu köye daran bir kii geliyor, bu kiiçok güzel genç bekar bir k, nerden geldi belli del -birbelirsizlik var- ve bu k bu toplulun kaldyerde kalmakistiyor – neden kalmak istiyor belirsiz- bu k nerede kalaçak-bu olay çözülmesi gerek- sonra bu k bu toplulukta biryer edinmesi için sosyal roller içine girmesi gerek. Bu kgeçmii hakkda belirsizlik oldu için -insanlar belirsizlikdurumlardan holanmadlariçin hemen bir tan vermeyegidebiliyorlar- ve kendisini hiç tanadlardan bu khakkda kulaktan kula haberler yaymaya balor. Köyündir bekar klara bu kkkanor. Bu k bu toplumundavranlara giyimiyle ve davranlarla hiç uyumsaamor -onun yetiti toplulun giyimine ve davranlarauyum saamt ahlakçar var bu toplumda da. Ite bu kbir olay ve bu olay karda bu topluluk nas tav alaçak,nas bu k hakkda bilgi sahibi olacak, bu toplum yon olarakçalan bir toplum, k hakkda bilgi sahibi olmak için ayrbr />bir zaman ayamayaçak kadar megüller ileriyle, köylülerkendi yerlerine bu ii yapaçak dört kii seçiyorlar -seçtiklerikiilerden biri köyün bekar klardan, biri ahlakçardan,biri köyün genç delikanl biride köyün fakir ve dirtopluluklarmerak etti için gezmi biri-. Bu kiiler çeitlikaynaklardan bilgi topluyorlar, kla iletiime giriyorlar, kgeldi yeri aratorlar, k geçmiine ulamayaçalorlar, hepside hemen hemen aynbilgilereulaorlar.mdibu toplumda yaayan kiilerin tutumlardan bahsedeyim. Besa ayabiliriz buradaki kiilerin tutumlar Bazbr />kiiler aynailede yaayan kiilerin duygulardan,isteklerinden bile habersiz ekilde yaay gitmektedirler, hemenhemen hereye karduyarsdlar.Bakabir tutum ise ailesindekilerin dugulardan, isteklerinden,sorunlardan bir nebze haberdard, ama duyamazltan,görmemezlikten gelirler - görmek duymak onlarbazkonulardarahats edeçektir, o yüzden duymazlar görmezler-. Bazbr />kiilerin tutumlarise ailesinde, çevresinde olan olaylara karbr />tepki vermekte hep tereddütlüdürler, bunlar kaygve korkularbr />vard. Birtak kiilerin tutumlarise hereyin farkda olup, hergerektinde de tepkisini ortaya koyabilen, sarldilsizli, görmemezli seçmemilerdir, olaylara karbr />tutumlarnettir, korkularve kaygarçok azd, bu kiilertoplumu için çalmayseçmilerdir, seçerken ise bireyleridetirmek istemektedirler. Bazbr />kiilerin tutumlarise -çok çok azlta bir grubun-ailesinde, çevresinde, toplumunda yaanan olaylar farkda,hereye raen dou bilginin peinde, mücadele etmeyöntemlerini biliyorlar, bir önceki sayd kiilerle burayakadar benzer, ama bu gruptaki kiiler hiç bireyin demeyeçenibildi halde, mücadelesini vermekteler, bunlar insanlardan bireypeklememekte, hayal kllargibi eyler yaamamakta,insanliyi tanakta.Olayhakkda aratmalartamamlayan ve hemen hemen aynsonuclaraulaan dört kii, elde etti bilgileri köyün meydan gibi biryerinde açlamaya balorlar. Bekar k edindi bilgilerikendi süzgeçinden geçirerek anlator, köye yeni gelen kbr />kendine rakip gördü için kköyden gitmesi gerektieklinde konuuyor. Ahlakçarda k bulunduklartoplumdaahlak bozulaça düüncesi ile k köyden gitmesiniistiyorlar. Genç delikanlise k köyde kalmasiçin birkonuma yapor, genç erkek kla pazarl yapm, cinselyönden bir beklentisi var genç erken. Fakir delikanlve merakiçin dir yerleri gezen kii ise k ona maddi yönden veonun merakgidereçek ekilde gezmesi için olanaklar yaratmaybr />vaad etti için, edindi bilgileri yorumlarken k köydekalmasyönünde olur. mdi burada halk nas karar verecek, ikikii gitsin dedi, iki kii kals dedi, halktan bazkiiler buolayumursamayaçakt, bir ço ise daha önce duygusal bir babr />ile baolduklarkiinin görüünü benimseyeçektir, veyadaha önce deneyimlerinden etkilenerek karar vereçektir, bazbr />ise kalmasda veya gitmesinde grup içinde kendi konumuna bir faydasaayaçaksa kalmasgerekiyor, faydasyok ise gitsin yönündekarar vereçektir. Küçük bir grup ise kendi toplum içindekiçar kendi duygusal bandüünmeden, der görme,yaln kalma gibi eyleri düünmeden inanddou deriçin, olaysorgulayaçak, arataçak ve kendi vardbr />kararda ikna olduktan sonra topluma anlatmaya çalaçakt, buküçük gruptaki kiilerden bir grup bireyleri detirmeyeodaklanaçakt ve demedini gördünde mücadeledenvazgeçecektir, bu grubun içindeki dir küçük grup isedetirmeye çalmadan inanddoularsöylemeye devamedeçektir.Buhikayenin konusu bu, burada olanlargünümüz içindüünelim.Medyanbenim kafamdaki tanöyle;Insanlarbir birinden haberdar olma, insanlar beklentilerini ve istekleriniiktidarlara veya bir birine iletme araç Ortak sorunlar hakkdamücadele etme yollargösterme araç Toplumu istenilenderleri öetme araç bireyleri toplumsallatma, etmearaçolarak medya kullanmaktad. Medyangünümüzdeki yapdan, bulundu durumdan bahsedeyim.Türktoplumunda Medya çok kullanmaktad, bir çok olaydan haberdaroldumuz yer televizyonlard, gazetelerdir, internettir.Televizyonun bada çok zaman geçiririz. Yüzde 40 dainternet kullanmaya balamt, az bir kiide gazeteokumaktad. Türkiyede medya büyük sermaye sahiplerinin dir, (Bursa da ki büyükgazeteler ve haber kanallariki üç Bursali adamelindedir). Devlet televizyonlarise hükümetintelevizyonudur.Ulusalçapta ve yerel çapta yay yapan özel medya kurlular birço, özellikle yerel çapta olanlar, belli bir süreline biridolojinin sesini duyurmak için kurulurlar. Televizyonlarda vegazetelerde çalanlar, yazarlar, müdürler, tamamla sermayeyikoyan kiiye bamlolarak çalmaktad. (Yazarlar ne kadartarafsd. Mesela, yaxarlar sermaye sahibinin yandaçaltdiçilerin içi haklaröenmeleriiçin, devamlbu konu hakkda yazyazabilirmi veya sermayesahibinin yapm oldu doland ile ilgili yazaryazabilir mi, örnekteki gibi bir durum yok mu sizce, diyelim ikitak futbol maçyapor ve bu iki takyöneten hakeminparasise futbolcular ödüyor, bu hakem ne kadar bamskarar verebilir sizce). ve yerel gazetelerde çalan kiilerinço habercilik, gazetecilik alanda etim görmemikiilerdir. Bu durumlardüünmek gerek. Medyaya daha özgürçalabileçe ortamlar yaratmak için çalmak gerek.(Muhasebe-Mali müevirlerik meslende de kay dbr />engellenmeden mesleki bamsltan söz edilmesi ve meslenkalitesinin artmasdan söz edilmesi zor oldu gibi). Facebook,Twitter gibi sosyal alar ise bilgi palada anl mesajlarverilebiliyor ama buradaki kullanar burada paylaanlarbr />doulamaszor olmakta ve belli yönlendirmelere çok açhaldedir. -Buralarkullanan kiilerin buradaki palalarçokdikkatli bir ekilde sorgulama, karatma yap okumalarbr />gerek-. Haberlerinverili ekillerine bakt da unu görüyorum, ka kabir çok olaya yer verilmekte, bu olaylar çözümünde kiilernas yer almalgibi bir bilinçlendirme uyandmamakta -Buduruma aslda habersizlik deniyor-. Kiilerinözel hayatlaryratekilde yansmakta (Kiilerkendi iç dünyalarda dalgalbir haldedir, bu dalgalanmalarbr />sorgulamakta, düünmekte, hatalardüzeltmeleri için zamantanaktalar kendilerine, ama bu yaanan hatalar hemen göz önünesürülürse, kiilerin yaptlarhatalardüzeltmeleri dahazor olur, bu onlara yardcolmaz). ddetolaylarçok verilmekte, mesela trafik kazalarhergünverilmekte, trafik kazasda u kadar kii öldü, arabanyuvarlandyer gösteriliyor, yaralgösteriliyor, ama uverilmiyor, bu trafik kazalarneden olmakta, trafik kazalarönlenmesi için Türkiye çabda nas çalmalar yapmaktaoldu, varsa bu önleme çalmalarda nas yer almasbr />gerekti, yoksa önlemek için fikir yürütenlerin fikirlerine yervermiyorlar. MeselaTürkiyenin bir bölgesinde ciddi bir deprem olsun, deprem ile ilgilihaberler yapmakta, deprem uzmanlara çeitli iletiimaraçlarda söz hakkverilmekte ama depremin yaralarbr />sardda, deprem ile ilgili haber yapmamakta, halkdeprem konusundaki bilinçi diri tutulmak için haberleryapmamakta. Deprem önleme çalmalarhangi aamada olduile ilgili haberler yapmamakta -Haberlerin yapmasbuçalmalar üzerinde, halk denetimi yapmolmaktad-.Gazetelerayrc yaratan olaylar halk günlük ilgisini çekeçekolaylar sansansyon yarataçak olaylar daha çok satabilmeleriiçin bu tarz haberleri birinci sayfadan verebilmekte. Birtelevizyon kanalda oynayan bir dizi var, bu dizide oynayan bakarakterin özel hayatda sansasyonel bir gelime oluyor. Dizininyaylandkanal haberlerinde bu olay kanala ve diziye zarargelmeyeçek ekilde verilmekte, dir kanallara baktda iseher kanal bu dizinin yaylandkanal ile ilikilerine görebu haberi vermekte. Bu çok kolaylla biriki karatmasonucu anlaabilen bir gözlem. Geçenlerdesabah saatlerinde haberleri izliyorum, haberde gezi pardayaananlarveriyor, ama bu gezi parkda bu olaylar nedenyaanm, niçin yaanmakta, burada ne istenmekte, bunlarhiçsöylemiyor, yaanan olaylargerilim, korku nitelinde bir kaçkare veriyor. Ortakulve lise ylargençler günde 4 saatlerini televizyon badageçirmekte veya internet bada. Emekli olmu bir çok kii dehayatlartelevizyon bada geçirmekte. Dernekler,vaklar, Meslek odalarda ve buna benzer dir sosyal ortamlardapek birlikte olunmamakta. Bizde genelde Yalar camilerde birlikteolmakta, gençler avm lerde gürültülü ortamlarda, sosyal aardabirlikte olarak bir biriyle haberlemekte, ev kadlarevlerdebir birbiriyle bulumakta. Medyaybr />takip eden halk genel tutumundan bahsedeyim, ve nas takipedilmesi gerektini yazmaya çalay.Türktoplumunda genelde, baban veya büyüklerin yaptbr />hareketlerin pek sorgulanmasa izin verilmemekte, bulunduklarbr />çevrenin dda çtlarda gençleri kötü eylerinbekledi eklinde bir algyaratmakta, ailelerin çocuklarakartutumlarbask ilgisiz, ailgili olmakta amapek az aile demokratik bir aile olabilmekte. Okumayazma oranlarTürkiye genelinde pek iyi del – kadlardaokuma yazma orandaha düük- gizli okuma yazma bilmeyenlerde var-okuma yazma öenmi ama çok kullanmaddan neredeyseunutma aamasa gelmi- okumak insana yük getirir -ben tarafs,bams olmayan, kafasözgür olmayan, bilimsel bilgi alyöntemlerini bilmeyen birinin okumasbence kiiye zararvermekte). Yazmak kendini ifade etme biçimidir, -yazmak içinyazanlar oldunu biliyorum, altar yaparak yazan, kendidüüncesi olmadhalde, kendini farklgöstermek içinyazan kiiler var, bu kiiler yazarak kendi gerçeklerinden birazdaha uzaklalar-. Okuma ve yazmaydou düzgün yapan birnesil hayal ediyorum (Daha fazla açlama için, Bilgi üzerineyaza bakabilir)-, ki bu nesil medyan denetimini yaps. Amailk i ailede balamal sonra okullarda ve sonra i yaamdadevam ettirilmeli, böyle olmadsürece medya bizi istediyöne yönlendirir.Benimçevremden bazörnekler vereyim, okuma yazma bilmeyen bir yak,haberleri dinler iken, haberlerde olan olay bütününüanlamor, daha önce tecrüpe etti hayat görüü ile ilgiliveya bildi mekanlar ile ilgili bir kelime geçerse o kmbr />anlor. Okuma yazma bilen yaklarda ise unu görüyorum:Medyan verdi bir habere hiç kuku ile yaklamor, hemendou gibi algor, birincil ikincil kaynak aratmasagirmiyor, haberi farklkaynaklardan izleyip karatmayagitmiyor, haberdeki bilgi ve yorum klarayt edemiyor,tartma programlara pek ilgili olmuyor. Hayat görülerineyatk olduklargazeteleri ve televizyonlarseyretmekte -Hangisiobjektif haber verir, objektif haber verecek kanal arayiçindedeller pek-. Daha çok kendi yaanmllarile, hayalleriile baantkurduklardizileri seyrediyorlar, toplumsal olaylarakarpek ilgili deller -bana dokunmayan yan bin yaasgörüüne yatklar- Bu okuma yazma bilen kiilerin içindeÜniversite bitirmi kiilerde var.nugözlemliyorum, bir grupta be altkii sohpet ediyor, bu sohpetedenlerden biri mahallede olan bir olayanlator, mahallede olanolayanlatan kii, bu grupca güçlü görülen bir kii ise bukiinin dedini hiç sorgulamorlar, mahalledeki olayanlatankiinin bu olaynerden öendi, nas öendi, kendi yorumunanerede balad niye bize bunu anlator, olayanlatan kii ileolay arasda nas bir baantolup olmadgibi sorular,pek bu anlatana sorulmuyor, anlatan kii ve onu dinleyenler arasdakonu hakkda bir uyumazl oldunda anlatan kiiye duygusalyakl gösterenler daha çok bu kiinin taraftutmakta.Olay doulundan çok olay bize nas bir yararolurveya bize nas bir zararolur üzerinde düünüyorlar genelde.Ben sorular sormaya baladda ise rahats oluyorlar. Busorgulamalarburalarda baardda -buralardan balanmalMedya daha farklolaçakt. Sorgulayacak kiilerin çonluktaolmas medyan kontrolünü saayacakt.Medyakonusunda yapanlara ve yapaçaklara denmek istiyorum.Medyakesinlikle sermaye sahipleri ile ilikisini kesmeli. Medyahükümetlerin denetimi alta girmemeli. Tüm Medya organlarcakabul görmü, Medyaydenetleme ve ceza yapta sahip birüst kurum kurulmal Kesinlikle ve kesinlikle kiiler medya ybr />okumasbilecek.mdibunlaraçmam gerek, medya hükümetlerin kontrolünde olmadda,özel sektöre bakaçakt, özel sektörü kontrol etmeyekalktda da yine yeni inançlara ve tarafa göreyaylara izin vereçek, kendi inança ve tarafa ters olanlaraizin vermeyecektir. Kamuda adam kaymay torpilcili,politikacar kamuyu çar araçolarak kullanmasbr />engellemek için, kamu mallar iyerleri özelletirilmekte kiiyi bir yönetim saanabilsin diye. Özel sektöre aktarmaktakamunun ileri. Özel sektörü denetlem ve gerekli düzenlemeleriyapmak için, devlet ie kartda da, adam kaymalarolmakta, özel sektör sahipleri bu düzenlemeleri yapan kurumlarbaa gelmek için çalmakta, buralara adamlarbr />yerletirmek için çalmakta oldunu okumaktay, sohpetlerdeduymaktay. Medyaüzerine öyle bir yapanmadan bahsedeçem, bu yapanmadir i alanlariçinde uygulanabilir.Hayalimizdebir gazete kural imdi bu gazeteyi bir organizasyon olarakdüünelim, bu organizasyonun bir arada olmassaayanelemanlar olmalbu organizasyonu bir araya getiren elemanlarunlard; yazarlar, editörler, sermaye sahipleri, kameramanlar,spikerler, sunucular, personel ileri, temizlikciler, güvenlikciler,yay datar... d. Bu organizasyonun hiç bir parçasbr />dirinden önemli olmamal fakat bazorganlardaha fazla yükyüklenicisi olur, bazarküçük baantelemanlargibiolabilir. Bu organizasyonun devamliler halde tutmak için ve iyihizmet vermek için nas bir yapanma içine girmesi gerektinidüünelim derim. Bunu en ince ayrta kadar açal derim,benim bilgim bunu en ince ayrta inecek kadar yeterlideldir -Ben medya ydardan takip eden, medyan bire biriçinde delim, medyan içinde olan kiilerin kitaplarbr />okumu biriyim. Ben una inanan biriyim, iin içinde olanlar eniyi çözümleri üretebilirler, en iyi ekilde sorunlartespitedebilirler ve en iyi çözümleri üretebilirler diyedüünüyorum-.Meselasermaye sahipleri bu iletmenin yüzde 30 hissesine sahip olsun.Yazarlar yüzde 35 hisseye sahip olsun. Editörler yüzde 5. Yaydatar yüzde 5. Kameramanlar, sunucular, spikerler yüzde 5hisseye. Güvenlikciler, temizlikciler, personel ileri yüzde 5.Yüzde 15 de halka açs. DuranAydoudurankisiselyazilar.blogspot.com/ 1 Link to comment Share on other sites More sharing options...
cigi Posted June 25, 2013 Report Share Posted June 25, 2013 Türkiye'de ki medyanin büyük kesimi bir sirke, calisanlari da palyocalara benzer... ...isleri gücleri parsa toplamaktir. Dinsiz siyasetci yatip kalkip islam yalakaligi yapip bedevinin put isimlerini agzindan düsürmüyorsa ona da hic cekinmeden " süzme yavsak düsünceli" demekte bir sakinca yoktur... Medyanin büyük kesimi de iste ayni üledir. Bende böyle düsüniyem. Link to comment Share on other sites More sharing options...
duran Posted June 30, 2013 Author Report Share Posted June 30, 2013 MEDYA ÜZERİNE Düşüncelerim Üç yıl önce Medya üzerine eğilmeye başladım, bu eğilmeye başlamamda hangi nedenler tam olarak etkili oldu bilemiyorum ama. Ulusal çapta yayın yapan kanallara bakan, haberleri takip eden biri idim, ulusal çapta yayın yapan gazetelerin köşe yazıları okuyan biriydim. Buralarda tutarsızlıklar görmeye başladım, sonraları haberlerin bir çoğu gerçekten beni bilgilendirmiyordu. Medya üzerine eğilmem böyle başladı sayılır. Şöyle bir parantez açayım burada. Tam da bügünlerde olan olan olaylar, insanı medya üzerine düşünmeye itebilir, ve ileriki zamanlarda medya ile ilgili nasıl düzenlemeler yapılmalı gibi bir soru sorma gereği duyabilir veya medya sağlıklı bir yapıya nasıl kavuşabilir gibi sorular insanların kafasına bu günlerde gelebilir. Bunu neden böyle diyorum, Çünkü insaların hayatlarında terslikler, içlerinde çatışmalar, belirsizliklerin artması, tutarsızlıkları fark ettiklerinde kendi hayatlarını sorgulama gereği duyabiliyorlar, bu durumların sonucunda oluşan kaygılar, insanlar hayatlarını yeniden gözden geçirmek için olumlu olabiliyor. Bu durumu düşünerekten insanların bir çoğunun medya üzerine düşünmeye gidebileçeklerini düşünüyorum insanların. Ben de şimdi burada düşünmek isteyenlere, bu konu üzerinde düşünmüş biri olarak düşüncelerimi aktarmaya çalışaçağım. Düşüncelerimi aktararak konu hakkında farkındalık yaratmaya çalışaçağım. (Şunu belirteyim, bu yazıdıklarımı okuyanlar benim düşüncelerimin izlerini takip edeceklerdir. Herkez kendi içinde benim izlediğim yolu izlemesi gerek, yoksa sadece benim düşüncelerimi okumuş olaçaksınız – her kez kendi düşünce sürecini yaşamalı-. Ben bu düşünmeyi şu örneğe çok benzetiyorum. Dağınık halde bulunan bir pazılı yapar gibi oluşturdum, bazen bazılın bir yerindeki bir parçayı aldım çok başka yere koydum, bazen pazıldaki bir parçayı nereye koyaçağımı düşündüm, bazen pazılın nasıl bir şekil olabileçeğini düşündüm, aşağıda yazaçaklarım nasıl pazıl olduğunu ortaya koyaçak, bakalım pazılı nasıl bulaçaksınız. Ben şöyle bir yol izleyerek başladım düşünmeye, haberlerdeki tutarsızlıkları gördükten sonra Medya üzerine çeşitli kitaplar okudum, Medyayı farklı açılardan incelemiş araştırma yazıları okudum. Medyaya bakışım, gazeteleri inceleyişimde değişmeler başladı. Kişilerin haber kaynaklarına bakışını gözlemledim, haber kaynaklarını değerlendirmesini, haberlerin toplum üzerindeki etkisini gözlemledim. Şimdi günümüz medyasını ve günümüz insan ilişkilerini ve toplumun genel yapısını düşünerek aşağıdaki hikayeyi yazdım -aşağıdaki yazı, hikayenin konusu sayılır-. Hikaye yazarak başlamanın daha iyi olaçağını düşündüm. Hikayenin konusu şöyle;Gazetenin, televizyonun, internetin, radyonun ve benzeri iletişim araçlarının olmadığını düşünün ve 500 kişiden oluşan bir topluluk olduğunu düşünün ve bu topluluk diğer topluluklarla neredeyse hiç iletişime girmediğini düşünün, bu toplulukta insanlar ihtiyaçlarını karşılamak için tarlada çalışmakta, normal ibadet edeçekleri yerleri var, toplanma, eğlenme yerleri var diyelim, bu kişilerin bir birinden haberdarlar. Bu toplulukta sözlü olarak bir biri hakkında bilgi edinmekteler. Herşey sıradan giderken birgün bu köye dışarıdan bir kişi geliyor, bu kişi çok güzel genç bekar bir kız, nerden geldiği belli değil -bir belirsizlik var- ve bu kız bu topluluğun kaldığı yerde kalmak istiyor – neden kalmak istiyor belirsiz- bu kız nerede kalaçak -bu olayın çözülmesi gerek- sonra bu kızın bu toplulukta bir yer edinmesi için sosyal roller içine girmesi gerek. Bu kızın geçmişi hakkında belirsizlik olduğu için -insanlar belirsizlik durumlarından hoşlanmadıkları için hemen bir tanım vermeye gidebiliyorlar- ve kendisini hiç tanımadıklarından bu kız hakkında kulaktan kulağa haberler yayılmaya başlıyor. Köyün diğer bekar kızlarıda bu kızı kıskanıyor. Bu kız bu toplumun davranışlarına giyimiyle ve davranışlarıyla hiç uyum sağlamıyor -onun yetiştiği topluluğun giyimine ve davranışlarına uyum sağlamıştı- ahlakçılar var bu toplumda da. Işte bu kız bir olay ve bu olay karşısında bu topluluk nasıl tavır alaçak, nasıl bu kız hakkında bilgi sahibi olacak, bu toplum yoğun olarak çalışan bir toplum, kız hakkında bilgi sahibi olmak için ayrı bir zaman ayıramayaçak kadar meşgüller işleriyle, köylüler kendi yerlerine bu işi yapaçak dört kişi seçiyorlar -seçtikleri kişilerden biri köyün bekar kızlarından, biri ahlakçılardan, biri köyün genç delikanlısı, biride köyün fakir ve diğer toplulukları merak ettiği için gezmiş biri-. Bu kişiler çeşitli kaynaklardan bilgi topluyorlar, kızla iletişime giriyorlar, kızın geldiği yeri araştırıyorlar, kızın geçmişine ulaşmaya çalışıyorlar, hepside hemen hemen aynı bilgilere ulaşıyorlar.Şimdi bu toplumda yaşayan kişilerin tutumlarından bahsedeyim. Beş sınıfa ayırabiliriz buradaki kişilerin tutumlarını.Bazı kişiler aynı ailede yaşayan kişilerin duygularından, isteklerinden bile habersiz şekilde yaşayıp gitmektedirler, hemen hemen herşeye karşı duyarsızdırlar.Başka bir tutum ise ailesindekilerin dugularından, isteklerinden, sorunlarından bir nebze haberdardır, ama duyamazlıktan, görmemezlikten gelirler - görmek duymak onları bazı konularda rahatsız edeçektir, o yüzden duymazlar görmezler-.Bazı kişilerin tutumları ise ailesinde, çevresinde olan olaylara karşı tepki vermekte hep tereddütlüdürler, bunların kaygı ve korkuları vardır.Bir takım kişilerin tutumları ise herşeyin farkında olup, her gerektiğinde de tepkisini ortaya koyabilen, sağırlığı, dilsizliği, görmemezliği seçmemişlerdir, olaylara karşı tutumları nettir, korkuları ve kaygıları çok azdır, bu kişiler toplumu için çalışmayı seçmişlerdir, seçerken ise birşeyleri değiştirmek istemektedirler.Bazı kişilerin tutumları ise -çok çok azınlıkta bir grubun- ailesinde, çevresinde, toplumunda yaşanan olayların farkında, herşeye rağmen doğru bilginin peşinde, mücadele etme yöntemlerini biliyorlar, bir önceki saydığım kişilerle buraya kadar benzer, ama bu gruptaki kişiler hiç birşeyin değişmeyeçeğini bildiği halde, mücadelesini vermekteler, bunlar insanlardan birşey peklememekte, hayal kırıklıkları gibi şeyler yaşamamakta, insanlığı iyi tanımakta.Olay hakkında araştırmaları tamamlayan ve hemen hemen aynı sonuclara ulaşan dört kişi, elde ettiği bilgileri köyün meydan gibi bir yerinde açıklamaya başlıyorlar. Bekar kız edindiği bilgileri kendi süzgeçinden geçirerek anlatıyor, köye yeni gelen kızı kendine rakip gördüğü için kızı köyden gitmesi gerektiği şeklinde konuşuyor. Ahlakçılarda kızın bulundukları toplumda ahlakın bozulaçağı düşüncesi ile kızın köyden gitmesini istiyorlar. Genç delikanlı ise kızın köyde kalması için bir konuşma yapıyor, genç erkek kızla pazarlık yapmış, cinsel yönden bir beklentisi var genç erkeğin. Fakir delikanlı ve merak için diğer yerleri gezen kişi ise kızın ona maddi yönden ve onun merakını gidereçek şekilde gezmesi için olanaklar yaratmayı vaad ettiği için, edindiği bilgileri yorumlarken kızın köyde kalması yönünde olur. Şimdi burada halk nasıl karar verecek, iki kişi gitsin dedi, iki kişi kalsın dedi, halktan bazı kişiler bu olayı umursamayaçaktır, bir çoğu ise daha önce duygusal bir bağ ile bağlı oldukları kişinin görüşünü benimseyeçektir, veya daha önce deneyimlerinden etkilenerek karar vereçektir, bazısı ise kalmasında veya gitmesinde grup içinde kendi konumuna bir fayda sağlayaçaksa kalması gerekiyor, faydası yok ise gitsin yönünde karar vereçektir. Küçük bir grup ise kendi toplum içindeki çıkarını, kendi duygusal bağını düşünmeden, değer görme, yalnız kalma gibi şeyleri düşünmeden inandığı doğru değer için, olayı sorgulayaçak, araştıraçak ve kendi vardığı kararda ikna olduktan sonra topluma anlatmaya çalışaçaktır, bu küçük gruptaki kişilerden bir grup birşeyleri değiştirmeye odaklanaçaktır ve değişmediğini gördüğünde mücadeleden vazgeçecektir, bu grubun içindeki diğer küçük grup ise değiştirmeye çalışmadan inandığı doğruları söylemeye devam edeçektir. Bu hikayenin konusu bu, burada olanları günümüz için düşünelim. Medyanın benim kafamdaki tanımı şöyle;Insanların bir birinden haberdar olma, insanların beklentilerini ve isteklerini iktidarlara veya bir birine iletme araçı. Ortak sorunlar hakkında mücadele etme yollarını gösterme araçı, Toplumu istenilen değerleri öğretme araçı, bireyleri toplumsallaştırma, eğitme araçı olarak medya kullanılmaktadır. Medyanın günümüzdeki yapısından, bulunduğu durumdan bahsedeyim.Türk toplumunda Medya çok kullanılmaktadır, bir çok olaydan haberdar olduğumuz yer televizyonlardır, gazetelerdir, internettir. Televizyonun başında çok zaman geçiririz. Yüzde 40 ımızda internet kullanmaya başlamıştır, az bir kişide gazete okumaktadır.Türkiye de medya büyük sermaye sahiplerinin dir, (Bursa da ki büyük gazeteler ve haber kanalları iki üç Bursalı iş adamının elindedir). Devlet televizyonları ise hükümetin televizyonudur.Ulusal çapta ve yerel çapta yayın yapan özel medya kurluşlarının bir çoğu, özellikle yerel çapta olanlar, belli bir süreliğine bir idolojinin sesini duyurmak için kurulurlar. Televizyonlarda ve gazetelerde çalışanlar, yazarlar, müdürler, tamamıyla sermayeyi koyan kişiye bağımlı olarak çalışmaktadır. (Yazarlar ne kadar tarafsızdır. Mesela, yaxarlar sermaye sahibinin yanında çalıştırdığı işçilerin işçi haklarını öğrenmeleri için, devamlı bu konu hakkında yazı yazabilirmi veya sermaye sahibinin yapmış olduğu dolandırıcılık ile ilgili yazılar yazabilir mi, Şu örnekteki gibi bir durum yok mu sizce, diyelim iki takım futbol maçı yapıyor ve bu iki takımı yöneten hakemin parasını ise futbolcular ödüyor, bu hakem ne kadar bağımsız karar verebilir sizce). ve yerel gazetelerde çalışan kişilerin çoğu habercilik, gazetecilik alanında eğitim görmemiş kişilerdir. Bu durumları düşünmek gerek. Medyaya daha özgür çalışabileçeği ortamlar yaratmak için çalışmak gerek. (Muhasebe-Mali müşevirlerik mesleğinde de kayıt dışı engellenmeden mesleki bağımsızlıktan söz edilmesi ve mesleğin kalitesinin artmasından söz edilmesi zor olduğu gibi). Facebook, Twitter gibi sosyal ağalar ise bilgi palaşımında anlık mesajlar verilebiliyor ama buradaki kullanıcıların burada paylaşılanları doğrulaması zor olmakta ve belli yönlendirmelere çok açık haldedir. -Buraları kullanan kişilerin buradaki palaşımları çok dikkatli bir şekilde sorgulama, karşılaştırma yapıp okumaları gerek-. Haberlerin veriliş şekillerine baktığım da şunu görüyorum, kısa kısa bir çok olaya yer verilmekte, bu olayların çözümünde kişiler nasıl yer almalı gibi bir bilinçlendirme uyandırılmamakta -Bu duruma aslında habersizlik deniyor-.Kişilerin özel hayatları yıpratıcı şekilde yansıtılmakta (Kişiler kendi iç dünyalarında dalgalı bir haldedir, bu dalgalanmaları sorgulamakta, düşünmekte, hatalarını düzeltmeleri için zaman tanımaktalar kendilerine, ama bu yaşanan hatalar hemen göz önüne sürülürse, kişilerin yaptıkları hataları düzeltmeleri daha zor olur, bu onlara yardımcı olmaz).Şiddet olayları çok verilmekte, mesela trafik kazaları hergün verilmekte, trafik kazasında şu kadar kişi öldü, arabanın yuvarlandığı yer gösteriliyor, yaralı gösteriliyor, ama şu verilmiyor, bu trafik kazaları neden olmakta, trafik kazalarının önlenmesi için Türkiye çabında nasıl çalışmalar yapılmakta olduğu, varsa bu önleme çalışmalarında nasıl yer alınması gerektiği, yoksa önlemek için fikir yürütenlerin fikirlerine yer vermiyorlar.Mesela Türkiyenin bir bölgesinde ciddi bir deprem olsun, deprem ile ilgili haberler yapılmakta, deprem uzmanlarına çeşitli iletişim araçlarında söz hakkı verilmekte ama depremin yaraları sarıldığında, deprem ile ilgili haber yapılmamakta, halkın deprem konusundaki bilinçi diri tutulmak için haberler yapılmamakta. Deprem önleme çalışmaları hangi aşamada olduğu ile ilgili haberler yapılmamakta -Haberlerin yapılması bu çalışmalar üzerinde, halk denetimi yapılmış olmaktadır-.Gazeteler ayrılımcılık yaratan olayları, halkın günlük ilgisini çekeçek olayları, sansansyon yarataçak olayları, daha çok satabilmeleri için bu tarz haberleri birinci sayfadan verebilmekte.Bir televizyon kanalında oynayan bir dizi var, bu dizide oynayan baş karakterin özel hayatında sansasyonel bir gelişme oluyor. Dizinin yayınlandığı kanalın haberlerinde bu olay kanala ve diziye zarar gelmeyeçek şekilde verilmekte, diğer kanallara baktığımda ise her kanal bu dizinin yayınlandığı kanal ile ilişkilerine göre bu haberi vermekte. Bu çok kolaylıkla biriki karşılaştırma sonucu anlaşılabilen bir gözlem.Geçenlerde sabah saatlerinde haberleri izliyorum, haberde gezi parında yaşananları veriyor, ama bu gezi parkında bu olaylar neden yaşanmış, niçin yaşanmakta, burada ne istenmekte, bunları hiç söylemiyor, yaşanan olayları gerilim, korku niteliğinde bir kaç kare veriyor. Ortağokul ve lise yıllarını gençler günde 4 saatlerini televizyon başında geçirmekte veya internet başında. Emekli olmuş bir çok kişi de hayatlarını televizyon başında geçirmekte.Dernekler, vakıflar, Meslek odalarında ve buna benzer diğer sosyal ortamlarda pek birlikte olunmamakta. Bizde genelde Yaşlılar camilerde birlikte olmakta, gençler avm lerde gürültülü ortamlarda, sosyal ağlarda birlikte olarak bir biriyle haberleşmekte, ev kadınları evlerde bir birbiriyle buluşmakta. Medyayı takip eden halkın genel tutumundan bahsedeyim, ve nasıl takip edilmesi gerektiğini yazmaya çalışayım.Türk toplumunda genelde, babanın veya büyüklerin yaptığı hareketlerin pek sorgulanmasına izin verilmemekte, bulundukları çevrenin dışında çıktıklarında gençleri kötü şeylerin beklediği şeklinde bir algı yaratılmakta, ailelerin çocuklarına karşı tutumları baskıcı, ilgisiz, aşırı ilgili olmakta ama pek az aile demokratik bir aile olabilmekte.Okuma yazma oranları Türkiye genelinde pek iyi değil – kadınlarda okuma yazma oranı daha düşük- gizli okuma yazma bilmeyenlerde var -okuma yazma öğrenmiş ama çok kullanmadığından neredeyse unutma aşamasına gelmiş- okumak insana yük getirir -ben tarafsız, bağımsız olmayan, kafası özgür olmayan, bilimsel bilgi alış yöntemlerini bilmeyen birinin okuması bence kişiye zarar vermekte). Yazmak kendini ifade etme biçimidir, -yazmak için yazanların olduğunu biliyorum, alıntılar yaparak yazan, kendi düşüncesi olmadığı halde, kendini farklı göstermek için yazan kişiler var, bu kişiler yazarak kendi gerçeklerinden biraz daha uzaklaşırlar-. Okuma ve yazmayı doğru düzgün yapan bir nesil hayal ediyorum (Daha fazla açıklama için, Bilgi üzerine yazıma bakılabilir)-, ki bu nesil medyanın denetimini yapsın. Ama ilk iş ailede başlamalı, sonra okullarda ve sonra iş yaşamında devam ettirilmeli, böyle olmadığı sürece medya bizi istediği yöne yönlendirir.Benim çevremden bazı örnekler vereyim, okuma yazma bilmeyen bir yakınım, haberleri dinler iken, haberlerde olan olayın bütününü anlamıyor, daha önce tecrüpe ettiği hayat görüşü ile ilgili veya bildiği mekanlar ile ilgili bir kelime geçerse o kısmı anlıyor. Okuma yazma bilen yakınlarımda ise şunu görüyorum: Medyanın verdiği bir habere hiç kuşku ile yaklaşmıyor, hemen doğru gibi algılıyor, birincil ikincil kaynak araştırmasına girmiyor, haberi farklı kaynaklardan izleyip karşılaştırmaya gitmiyor, haberdeki bilgi ve yorum kısımlarını ayırt edemiyor, tartışma programlarına pek ilgili olmuyor. Hayat görüşlerine yatkın oldukları gazeteleri ve televizyonları seyretmekte -Hangisi objektif haber verir, objektif haber verecek kanal arayışı içinde değiller pek-. Daha çok kendi yaşanmışlıkları ile, hayalleri ile bağlantı kurdukları dizileri seyrediyorlar, toplumsal olaylara karşı pek ilgili değiller -bana dokunmayan yılan bin yaşasın görüşüne yatkınlar- Bu okuma yazma bilen kişilerin içinde Üniversite bitirmiş kişilerde var.Şunu gözlemliyorum, bir grupta beş altı kişi sohpet ediyor, bu sohpet edenlerden biri mahallede olan bir olayı anlatıyor, mahallede olan olayı anlatan kişi, bu grupca güçlü görülen bir kişi ise bu kişinin dediğini hiç sorgulamıyorlar, mahalledeki olayı anlatan kişinin bu olayı nerden öğrendi, nasıl öğrendi, kendi yorumuna nerede başladı, niye bize bunu anlatıyor, olayı anlatan kişi ile olay arasında nasıl bir bağlantı olup olmadığı gibi sorular, pek bu anlatana sorulmuyor, anlatan kişi ve onu dinleyenler arasında konu hakkında bir uyuşmazlık olduğunda anlatan kişiye duygusal yakınlık gösterenler daha çok bu kişinin tarafını tutmakta. Olayın doğruluğundan çok olayın bize nasıl bir yararı olur veya bize nasıl bir zararı olur üzerinde düşünüyorlar genelde. Ben sorular sormaya başladığımda ise rahatsız oluyorlar. Bu sorgulamaları buralarda başardığımızda -buralardan başlanmalı- Medya daha farklı olaçaktır. Sorgulayacak kişilerin çoğunlukta olması, medyanın kontrolünü sağlayacaktır. Medya konusunda yapılanlara ve yapılaçaklara değinmek istiyorum.Medya kesinlikle sermaye sahipleri ile ilişkisini kesmeli. Medya hükümetlerin denetimi altına girmemeli. Tüm Medya organlarınca kabul görmüş, Medyayı denetleme ve ceza yaptırımına sahip bir üst kurum kurulmalı. Kesinlikle ve kesinlikle kişiler medya yı okumasını bilecek.Şimdi bunları açmam gerek, medya hükümetlerin kontrolünde olmadığında, özel sektöre bırakılaçaktır, özel sektörü kontrol etmeye kalktığında da yine yeni inançlarına ve tarafına göre yayınlara izin vereçek, kendi inançına ve tarafına ters olanlara izin vermeyecektir. Kamuda adam kayırmayı, torpilciliği, politikacıların kamuyu çıkar araçı olarak kullanılmasını engellemek için, kamu malları, işyerleri özelleştirilmekte ki iyi bir yönetim sağlanabilsin diye. Özel sektöre aktarılmakta kamunun işleri. Özel sektörü denetlem ve gerekli düzenlemeleri yapmak için, devlet işe karıştığında da, adam kayırmalar olmakta, özel sektör sahipleri bu düzenlemeleri yapan kurumların başına gelmek için çalışmakta, buralara adamlarını yerleştirmek için çalışmakta olduğunu okumaktayım, sohpetlerde duymaktayım. Medya üzerine şöyle bir yapılanmadan bahsedeçeğim, bu yapılanma diğer iş alanları içinde uygulanabilir.Hayalimizde bir gazete kuralım şimdi bu gazeteyi bir organizasyon olarak düşünelim, bu organizasyonun bir arada olmasını sağlayan elemanlar olmalı bu organizasyonu bir araya getiren elemanlar şunlardır; yazarlar, editörler, sermaye sahipleri, kameramanlar, spikerler, sunucular, personel işleri, temizlikciler, güvenlikciler, yayın dağıtıcılar... dır. Bu organizasyonun hiç bir parçası diğerinden önemli olmamalı, fakat bazı organları daha fazla yük yüklenicisi olur, bazıları küçük bağlantı elemanları gibi olabilir. Bu organizasyonun devamlı işler halde tutmak için ve iyi hizmet vermek için nasıl bir yapılanma içine girmesi gerektiğini düşünelim derim. Bunu en ince ayrıntısına kadar açalım derim, benim bilgim bunu en ince ayrıntısına inecek kadar yeterli değildir -Ben medya yı dışardan takip eden, medyanın bire bir içinde değilim, medyanın içinde olan kişilerin kitaplarını okumuş biriyim. Ben şuna inanan biriyim, işin içinde olanlar en iyi çözümleri üretebilirler, en iyi şekilde sorunları tespit edebilirler ve en iyi çözümleri üretebilirler diye düşünüyorum-.Mesela sermaye sahipleri bu işletmenin yüzde 30 hissesine sahip olsun. Yazarlar yüzde 35 hisseye sahip olsun. Editörler yüzde 5. Yayın dağıtıcılar yüzde 5. Kameramanlar, sunucular, spikerler yüzde 5 hisseye. Güvenlikciler, temizlikciler, personel işleri yüzde 5. Yüzde 15 de halka açılsın. NOT:Ben bir devleti oluşturan unsurları ve bu unsurların ayrıntılarını incelemeye kalkıştım 2005 yıllarında. Üç ana başlık altında toparladım bu incelememi; Güvenlik, Yurtaşlık, Sosyal diye. Güvenliği şöyle açtım, Adalet, eştlik, İnsan hakları, Basın Yayın, Eğitim Öğretim, İktisati ve Anayasal güvenlik, Savunma. Sosyali ise şöyle açtım, -Aile, -Meslek, -Din, inançlar-, Devlet teşkilatı, Örgütlenme, yerel yönetim, denetim, -Ekonomik planlama, Sosyal güvenlik, yaşam kalitesi, refah algısı. -Yoksunluk, yoksulluk, yolsuzluk, yozlaşma. Yurtaşlığı ise şöyle açtım, -Ulus, Vatandaşlık, Millet, milliyetçilik, -Laiklik, egemenlik, -Kültür-. Bir Devlet üzerine düşünmek isteyecek kişilerin, düşünmesi gereken kavramlar. Ben bu açtığım konuların her biri hakkında elimde güzel kaynak kitaplar var, çeşitli makaleler var, ve bu konuların hepsi hakkında bir derleme yapmışımdır, bu derlemeyi yaparken bilimsel araştırma yönetmleri ile ilgili kitapları okuyarak, hangi yöntemler izleniri öğrenerek takip etmeye çalıştım sayılır. Tabi bu incelemelerim devam etmekte, anlamaya çalışmaktayım.Ve bu konular hakkında kendi yazılarımı yazmaya başladım yaklaşık iki yıldan beri. Basın üzerine yazacağım bu yazıya da bu noktadan bakılmalı. Tabi bu yukarıda yaptığım sınıflandırma ve ayrıntıları bir kerede oluşmadı, hep bir konunun ayrıntısına inmeye çalıştım, hep sorular sordum, hep bağlantılar kurmaya çalıştım, hiç bir kavramı üstün körü geçmeye çalışmadım. Mesela Kültür nedir dedim, gittim kültür ile ilgili bir çok kitap aldım, Kültür kavramına bakarken Antrapoloji bilimi ile tanıştım, Antrapoloji biliminin genelini anlamaya çalıştım nedir ne deyildiri, sonra Antrapoloji biliminin kültür üzerine yazılarını okudum, sonra Sosyal psikoloji ile tanıştım sosyal psikoloji kitapları aldım okudum, sosyal psikolojinin kültüre bakışını okudum... Link to comment Share on other sites More sharing options...
duran Posted July 2, 2013 Author Report Share Posted July 2, 2013 cigi "...isleri gücleri parsa toplamaktir. " demişsiniz. Doğru ama bundan da ülkemin çoğunluğu rahatsız olmuyor herhalde. veya rahatı kaçmasın diye görmemezliğe, duymamazlığa geliyor. Medya en çok parsayı toplamak için çalışıyor onun içinde toplumu iyi analiz çoğunluğun isteklerine göre yayınlar ve programlar yaparlar. Mesela ben Facebook sayfamda kendi resmimi paylaştığımda, bende ekli olanların üçte biri beğeniyor, ama altı yedi sayfa derinlemesine bir yazı veya analiz paylaştığımda onda biri anca beğeniyor veya okuyor. işte medya da en çok kişiye ulaşmanın çabasında olduğundan çoğunluğa göre yayınlar yapıyor. Bir çok kişi gerçeğin peşinde değildir -Bir çok kişide mantıklı, tarafsız bilgi alma ve sorgulama yöntemlerini de bilmez-, çoğunluk bir çok konuda kafa yormaktan kaçınır -kişisel problemleri ile çok meşguldürler- daha çok duygusal olarak kendilerine yakın gelen şeylerle ilgilenirler. birçok kişi olayları sorgulamak yerine kendilerine kalıp halinde sunulmuş bilgilere değer verirler. Mesela bir mezhebe üye isen, bu mezhebe inanıyorsan senin hayatın hangi aşamasında, nasıl davranman gerektiğini, nasıl karlar alman gerektiğini söyler ve bu inanca bağlı olduğundan dolayıda değer görüyorsan, diğer hiç bir olayla ilgilenmessin ki -Ülkemde yüzde kaç insanımız bir mezhebe bağlı acaba. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Create an account or sign in to comment
You need to be a member in order to leave a comment
Create an account
Sign up for a new account in our community. It's easy!
Register a new accountSign in
Already have an account? Sign in here.
Sign In Now