alpinçayırı

Dindoşların zoruna giden yadsınamaz acı bir gerçektir. Sünnet(Hıtan/Brit Milah) cinsel gücü ve cinsel ilişkiden alınan hazzı %80 oranında azaltır yani sünnetli erkek, sakatlanmış erkektir. Tıpkı kulak memesinin kesilmesi gibi. Ayrıca sünnet, penis boyunu kısaltır. Küçükken teknoloji bu kadar çok gelişmediği için sünnetin zararlı olduğu bu kadar bilinmiyordu ve hepimiz bu ilkel Sami geleneğine kurban gittik. Sünnet derisi, penisi toz gibi etmenlerden korur. Sünnet derisinin altında biriken smegma ise son derece sağlıklıdır. İlgili linkler: 1) https://sunnetinzararlari.wordpress.com/sunnet-kararinizi-bilerek-verin/ 2) https://turkishnews.com/tr/content/2019/10/04/sunnetin-zararlari/ 3) https://odatv4.com/analiz/erkek-cocugum-olsa-sunnet-ettirmem-cunku-94485 4) https://webtekno.com/sunnetli-erkeklerin-daha-erken-bosaldigi-ve-cinsel-haz-seviyelerinin-dustugu-dogru-mu-h114557.html

Sünnet; orta doğulu çöl sıçanı Semitiklerin saçma sapan, vahşi, kanlı ve barbar bir dini ritüeli olup Antik Mısır kökenlidir. Oradan Yahudilere ardından Müslümanlara geçmiştir. Sünnet(Brit Milah/Hıtan), sanılanın aksine çok zararlıdır. erkeğin cinsel hazzı düşürüp erken boşalma riskini arttırır. sünnet, bir genital sakatlamadır. Sünnetin ikinci anlamı, İslam dininin ikincil kaynağı Kütüb-i Sitte'deki Hz. Muhammed'in sözleridir ve davranışlarıdır hatta bununla alakalı en temel ve büyük ehlisünnet(Sünnilik) mezhebi vardır. Örneğin peygamber'in sünneti gibi. İlgili link:

Araptapar dincilerin her fırsatta hiç utanmadan ve vicdansızca biz nonteistlerle 'ayyaş'' diye hakaret edip de bu acı gerçek karşısında sus pus olması sahtekarlığıdır. Zemzem, öyle anlatıldığı gibi şifalı(!) değil aksine sağlığa çok zararlıdır. Ğçinde yüksek oranda bir zehir türü olan arsenik(fare zehri) barındır. Zehirli beyinlerin zehirli bir maddeyi kutsaması işte ne beklersin ki.. Yani zemzem içenler, farkında olmadan zehir içiyor... İlgili linkler: 1) https://dinvemitoloji.com/2019/10/zemzem-suyu-gercegi-arsenik-zehirlenmesi.html 2) https://evrimagaci.org/soru/zemzem-aslinda-nedir-9261#:~:text=Farklı kurumların yaptığı incelemelerde%2C zemzem,deri kanserini getirdiği ortaya çıkarılmıştır 3) https://indyturk.com/node/14596/sağlik/suudi-bilim-kadını-zemzem-suyu-zararlı-dedi-ülkede-tartışma-başlattı 4) https://reddit.com/r/AteistTurk/comments/opkvwn/zemzem_suyunun_sağlığa_zararları/

Kuran'da bol bol görülen tuhaf ve çelişkili bir durumdur. Mantıken düşündüğümüzde yemin eden varlık, yemin edilenden daha güçsüzdür. Allah'ın üstünde bir Allah mı var ki Kuran'da böylesine boş boş yemin ediyor? Yemini insan eder, Tanrı değil. Bir tanrının asla yemin etme hakkı yoktur ve olamaz da. Allah'ın Kuran'da 200'den fazla yemini bulunmaktadır: şafağa, tur'a, göğe, denize, Ay'a, Güneş'e, incire, zeytine vb. herşeye olmak üzere envai çeşit şey üzerine Allah'ı yemin ederken rastlayabiliriz. Ünsanlar inandırıcılığını artırmak için yemin ederler, peki ya Allah? Yoksa Allah, inandırıcı olmayan bir yalancı mı? Kur'an asla bir tanrı kelamı değildir, düpedüz insan uydurmasıdır. Yeryüzünde ne söylendiyse insan söyledi ne yazıldıysa insan yazdı.

İslam dininin biricik/tektanrısı olan Allah, her şeyi bilen(!), gören(!) ve her şeye gücü yeten(!) bir varlık olarak mademki bu kadar güçlü; o zaman Allah kendini öldürebilir mi? Bu sorunun cevabı iki tanedir: Evet ve hayır. 1) Eğer cevap evetse yani Allah kendini öldürebiliyorsa o zaman Allah, ölümsüz bir varlık değildir ve onun da bir sonu vardır. 2) Eğer cevap hayır, Allah kendini öldüremiyorsa o zaman Allah'ın her şeye gücü yetmiyor demektir ki bu da Allah'ın güçsüz olduğunu gösterir. Al sana paradoksun daniskası. İşte bu durum tektanrıcılığın paradoksunun en sağlam kanıtıdır. Tabi gerçekte Allah diye bir şey varsa bu özelliklere aynı anda sahip olmaz çünkü her iki durum da birbirini yalanlıyor. Kayış kopartan çelişkiler. Bu dünyaya bir kere geliyorsunuz zaten. Masallarda Allah var ama gerçekte Allah yok din yalan...

Şizofren dincilerin yıllardır söylediği saçma sapan ve mantık dışı bir sözdür. Madem ki en kötü din, dinsizlikten iyiyse(!) tek tanrılı dinlere göre şirk sayılan paganizm de dinsizliğe nazaran iyi oluyor öyleyse. Mantıken bir muvahhid, paganizmi savunamaz çünkü her şeyden önce kendi inancıyla ters düşmüş olur ve ideolojisi gereği paganizmle mücadele etmek zorundadır. Neresinden tutarsan tut, elinde kalıyor kadir-i mutlak tek tanrı zihniyeti... bkz: allah kendini öldürebilir mi sorunsalı Allah, en büyük ateisttir çünkü Allah'tan başka ilah yoktur. Dinsizlik, en iyi dinden üstündür..

Eğer muhalefet edilen cenah, sarı muhalefet ise son derece haklı ve yerinde bir eylemdir. Sarı muhalefetin basiretsizliği ve çapsızlığı yüzünden İslamofaşist AKP, 20 yıldır iktidarda kaldı. Başbuğ Ümit Özdağ'ın dediği gibi AKP ve sarı muhalefet, Ak Millet İttifakı'dır. "Muhalefete muhalefet etmek", Dersimli Piro Kemal'in Kürtçü 10 Aralıkçılar Terör Örgütü'nün ve Dersim çetesinin millete kitlediği bir safsatadır. Sanki kendileri AK Parti'ye karşı yıllardır adamakıllı bir muhalefet yaptılar da utanmadan gerçek muhalefet Zafer Partisi'ne iftira atıyorlar.

Muhammed'in Kuran'da Meryemleri birbirine karıştırması, Kur'an-ı Kerim'deki skandal tarihi hatalardan birisidir. Şöyle ki: Arabın Allah'ının İmran'ın oğulları Hz Musa'nın ve Harun Peygamber'in kızkardeşi Miryam ile İsa'nın annesi Hz. Meryem'i aynı zamanda yaşamış aynı kişi ve Musa ile Harun'u İsa'nın dayısı zannetmesidir. Halbuki tarihi gerçeklere göre Harun'un kızkardeşi Miryam ile İsa'nın annesi Meryem, aynı kişiler olmayıp bu iki kişinin arasında 1000 küsur yıl fark vardır. Kayış kopartan derin çelişkilerden birisi daha.. Bütün dinler, masaldır ve insan uydurmasıdır. İlgili linkler: 1) https://dinvemitoloji.com/2020/02/harun-ve-musa-isanin-dayilari-mi.html?m=1 2) https://facebook.com/217837348387104/photos/a.217862488384590/249621511875354/?type=3&locale=tr_TR

Kuran'ın birçok ayetinde geçen ve putperest(müşrik/çoktanrıcı) Araplar tarafından Muhammed'e yöneltilen 'deli' suçlamalarıdır. Bu konunun geçtiği ilgili ayetlerde sanki bir suçlu, işlediği suçtan kendini aklamaya çalışırcasına gibi sürekli "ben deli değilim" der. Suçluluk psikolojisi işte... Bir tanrının kitabında Tanrı, hiç "ben deli değilim" der mi? Demez. Yoksa bu Tanrı, akıllı bir varlık değil mi yoksa? Görülüyor ki Kur'an; bir Tanrı'nın sözü değil, düpedüz zırcahil birisinin uydurmasıdır ve kurgusudur. Bu olay resmen Kemal Sunal'ın "Deli Deli Küpeli" filmi gibi olmuş. Komedi gibi bir din...

Kuran'ın ünlü ayetlerinden birisi olan Enam suresi, çeşitli skandallarla ve mantık hatalarıyla doludur. Bunlardan birisi de Enam 151'dir. Bu ayette daha cümlenin başında açıkça "Anaya babaya iyilik yapmak haram" diyor. Bu bir absürtlük değil de nedir? Bu ayet; Tevbe 23, Mümtehine 1 gibi ayetlerle benzerdir. Orada da bu tarzda anlatım var lakin bu ayet, anaya babaya iyilik yapmayı söyleyen İsra 23'le çelişir. Enam 151: "De ki: 'Gelin size Rab'binizin haram kıldığı şeyleri söyleyeyim: O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın, anaya babaya iyilik yapın, yoksulluk korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin, sizin ve onların rızkını veren Biz'iz, gizli ve açık kötülüklere yaklaşmayın, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın. Allah bunları size düşünesiniz diye buyurmaktadır." Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Sıra bakımından Kur'an-ı Kerim'in baştan ikinci, uzunluk bakımından 286 ayetle en uzun, dönem bakımından Medine Dönemi(Medeni) surelerinden olan Bakara Suresi'nin 30. Ayetidir. Bakara 30'da açıkça Eşref-i Mahlûkat kavramına zıt olan "insanın, kan dökücü ve zalim bir varlık" olduğu yazar. Mantıken eşref-i mahlukat(!) olan bir varlık, fitne çıkarır mı? Çıkarmaz. Zort yani. Neresinden tutarsan tut, elinde kalıyor Arabın dini... Bakara 30: ''Rab'bin meleklere "Ben yeryüzünde bir halife var edeceğim" demişti; melekler, 'Orada bozgunculuk yapacak, kanlar akıtacak birini mi var edeceksin? Oysa biz Sen'i överek yüceltiyor ve Sen'i devamlı takdis ediyoruz' dediler; Allah 'Ben şüphesiz sizin bilmediklerinizi bilirim' dedi.'' Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Bakara suresi 285. ayet, Kuran'ın derin çelişkilerinden birisidir. Bu ayette "peygamberlerin hiçbirini ayırt etmeyiz, onların hepsi Allah ve müminlerin gözü önünde eşittir." deniliyor. Halbuki aynı surenin 253. ayetinde ve Ahzâb 7, Ahkaf 35, Şûrâ 13 gibi ayetlerde Allah, bazı peygamberleri diğer peygamberlere ülü'l-azm(üstün) kılmıştır. Hani peygamberler eşitti? Ey Arabın Allah'ı; bir karar ver artık senin peygamberlerin eşit mi yoksa bazıları, bazılarından üstün mü? Kayış kopartan derin çelişkiler... Bakara 285: "Peygamber ve inananlar, ona Rabb'inden indirilene inandı. Hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine inandı. 'Peygamberleri arasından hiçbirini ayırdetmeyiz, işittik, itaat ettik, Rabbimiz! Affını dileriz, dönüş Sanadır' dediler." Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Türkçe "İnek suresi" anlamına gelen Kuran'daki Bakara Suresi'nin 275. ayetidir. Bu ayet, Medine döneminde inmiştir yani Medeni Sureler'dendir. Günümüzdeki Siyasal İslamcıların faiz düşmanlığı yapmasındaki ana sebep işte budur çünkü Bakara suresi 275. ayette Allah, müminlere açık ve net bir şekilde "alışverişi helal, faizi haram kıldım" diyor, daha ne densin? Hadisleri inkar edip sadece Kur'an'ı kabul etsen bile faizcilik yapamazsın. Halbuki bir kere faizsiz banka olmaz. Ekonomide faizi düşürürsen döviz yükselir, faizi yükseltirsen döviz düşer; bu kadar basit. Bakara 275: "Riba(faiz) yiyen kimseler, şeytan çarpan kimse nasıl kalkarsa ancak öyle kalkarlar. Bu ceza onlara, 'alışveriş de faiz gibidir' demeleri yüzündendir. Oysa Allah; alışverişi helal, faizi de haram kılmıştır. Bundan böyle her kim, Rab'binden kendisine gelen bir öğüt üzerine faizciliğe son verirse, geçmişte olanlar kendisine ve hakkındaki hüküm de Allah'a kalmıştır. Her kim de yeniden faize dönerse işte onlar cehennem ehlidirler ve orada süresiz kalacaklardır." Elmalılı Hamdi Yazır Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Kuran'ın ikinci ayeti olan Bakara(İnek) Suresi'nin 253. ayetidir. Bakara suresi 253. ayetinde ülü'l-azm konusuna atıf yaparak açıkça "peygamberlerin bir kısmını, diğerlerine üstün kıldık." diyor ama gel gör ki aynı surenin 286. ayetinde ise "biz hiç bir peygamberi diğerlerinden ayırmayız, Allah'a ve müminlere göre bütün peygamberler eşittir." diyor. Anlaşılan Allah, her konuda olduğu gibi bu konuda da yine kararsız: Peygamberler birbirinden üstün mü yoksa bazılarının diğerlerine üstünlüğü mü var? Bu ne perhiz ne lahana turşusu? Kayış kopartan derin çelişkiler... Bakara 253: "İşte bu peygamberlerden bir kısmını diğerlerinden üstün kıldık. Onlardan Allah'ın kendilerine hitabettiği, derecelerle yükselttikleri vardır. Meryem oğlu İsa'ya belgeler verdik, onu Ruhul Kudüs'le destekledik. Allah dileseydi, belgeler kendilerine geldikten sonra, peygamberlerin ardından birbirlerini öldürmezlerdi. Fakat ayrılığa düştüler, kimi inandı, kimi inkar etti. Allah dileseydi birbirlerini öldürmezlerdi, lakin Allah istediğini yapar." Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Normalde dört ana(Doğu, Batı, Kuzey, Güney) ve dört ara(Kuzeybatı, Güneydoğu, Güneybatı, Kuzeydoğu) olmak üzere toplam sekiz yön vardır. Neden Kuran'da Doğu ve Batı anayönleri geçtiği kadar diğer anayönler Kuzey ve Güney geçmiyor? Allah böylesine basit bir şeyi bilmiyor mu yoksa? Bununla birlikte Kuran'da Kuzeydoğu, Güneybatı gibi arayönler de yok. Bakara 115: "Doğu da batı da Allah'ındır, nereye dönerseniz Allah'ın yönü orasıdır. Doğrusu Allah her yeri kaplar ve her şeyi bilir." Diyanet İşleri Eski Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

Yarattığı insanın başına hastalık belasını saran Allah'ın imtihan bahanesiyle utanmadan "size şifa veriyorum" demesi ve kendini bir halt zannetmesi. Bir kere doktorlar, hastayı hasta etmez tam tersine tedavi ederek iyileştirir. Hastayı hasta etse zaten hasta ölecek, ölen adam geri gelir mi? Gelmez. Bu nasıl bir sadistliktir hem takdir-i ilahi kapsamında önce bela veriyorsun daha sonra da iyileştiriyorsun? Yoksa Allah, azılı bir kapitalist mi? Çünkü kapitalistler de önce bir sorun çıkarır ardından utanmadan kendilerini süper kahraman ilan ederek sorunu çözer. Eğer şifayı veren Allah'sa desene gerçek Allah, doktorlardır. Şifa istemem balından da zemzem suyundan da eyyy Arabın Allah'ı... Madem şifayı veren Ellah'tı da hastanelere ne gerek vardı? Zooorrrrttttt, çelişkiye gel. Şuara 80: "Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur." Diyanet Vakfı Meali Kaynak: https://kuranmeali.com

MHP denilen sözde milliyetçi özde menfaatçi karaktersiz partinin geçmişinde yediği bir halttır. 1999'da Ecevit'in başbakanlığındaki ANASOL-M hükümetinde başbakan yardımcısı olan Devlet Bahçeli'nin, Türk askerleri tarafından o gün Kenya'da başarılı bir operasyonla paketlenip Türkiye'ye getirilen, ardından 'vatana ihanet' suçundan idamla yargılanan PKK'nın elebaşı ve teröristbaşı Abdullah Öcalan'ı ani bir kararla serbest bırakmasıdır. Alın size milliyetçi(!) MHP'nin gerçek yüzü. MHP ve PKK, her ne kadar birbirlerine zıt kutuplarda olsalar da bu iki güruh, birbirinden ve kaostan beslenirler. Türkiye'nin huzurlu ve mutlu bir yarınları için MHP derhal kapatılmalıdır çünkü MHP, kapatıldığı takdirde PKK terörü de kendiliğinden bitecektir. MHP'nin 1999'daki bu skandalı sonrası o dönemde MHP'den Mersin(İçel) mv. olan Ali Güngör, Devlet Bahçeli'nin gerçek yüzünü ve Apo'yu ipten aldığını ortaya çıkarmıştı ve Güngör, bu hareketinden sonra Bahçeli Devlet tarafından MHP'den kovulmuştu. İnternetten açın, araştırın. Zamanında meydanlarda ip sallayıp şovvari bir şekilde "vatan haini teröristleri asacağım" diyen soysuz fosil Bahçeli, sosyal medya sayesinde senin de yıllar önce yediğin naneler tek tek ortaya çıktı.

Yadsınamaz acı bir gerçektir. Erdoğan denilen kalleş namert politikacı, hayatımıza girdiği bugünden itibaren asla sözünün eri, mert bir kişi olmamıştır. Bu dingil; aksine hep kaypak, karaktersiz, dönek, ikiyüzlü, namert birisi olmuştur. Aynı Gökçek gibi adıyla tezat olan birisidir. Recep Tayyip Namertdoğan...

Ümit Özdağ hocamızın Araptapar İslamofaşist AKP'ye söylediği çok sert bir sözüdür ve ifade ettiği acı bir gerçektir. AKP ve onun gibi partiler, İhvan'ın Türk versiyonudur. Bununla birlikte AKP cenahı sık sık Türkiye Cumhuriyeti'nin Darü'l-Harb Olması'nı söylerler. AKP siyasi bir parti değil aksine dış güçlerin uşağı dinci bir terör örgütüdür!.. İlgili link: https://donanimhaber.com/umit-ozdag-akp-turkiye-yi-fethedilmesi-gereken-bir-ulke-olarak-gormustur--152738335

AKçomarların zoruna giden acı bir gerçektir. AK Parti, adıyla son derece zıt bir parti olup; kara vicdanlı ak saçlı Araptapar İslamcıların kurduğu bir İhvan hareketidir. Bu İslamofaşistler, Türkiye Cumhuriyeti'ni Darü'l-Harb(kafir ülkesi) olarak görüyorlar. Ak dediler kara çıktı, her taraftan PARA çıktı: 17 Aralık 2013 Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonu Son 20 yılda ülkemizde yaşanan binlerce skandala rağmen AK Parti gerçekten AK bir parti mi yoksa zifiri karanlık bir oluşum mu? Bence AKP, zifiri karanlık bir İslamcı oluşumdur. İlgili link: https://forum.donanimhaber.com/umit-ozdag-akp-turkiye-yi-fethedilmesi-gereken-bir-ulke-olarak-gormustur--152738335

Ümit Özdağ hocam; hem oktrollerin hem aktrollerin eline odunu iyi veriyor, resmen damını dizine indiriyor.

Cumhuriyet döneminin Türk milliyetçiliği alanındaki en önemli temsilcisi, Türklüğün çağlayanı, mert ve bilge bir dava adamı. Eserlerinde Türk tarihini sade ve akıcı bir üslupla anlatır. Atsız Hüseyin Nihal, birkaç yabancı dil bilir ve Türk tarihinin karanlıkta kalan kısımlarının aydınlatılmasında emeği çok büyüktür. Kendisi, sanıldığı gibi bir Atatürk düşmanı değildir tam tersine Atatürk'ü çok sever ve Atatürk'ün hatalarını eleştirir neticede Atatürk de bir insandır. Atsız'ın asıl düşman olduğu kesim İnönücülerdir çünkü 3 Mayıs 1944'te İsmet İnönü, Türkçülere haksız yere tabutluklarda işkence ettirmiştir. İnönü zaten daha önce Atatürk'e de ihanet etmiştir. Bilge yolbaşçımız Atsız Ata; öğretmen, yazar, şair, tarihçi gibi mesleklere sahiptir. Atsız Ata'ya Tengri rahmet eylesin; Atsız Ata'nın kutlu tini şad, mekanı uçmağ olsun.

"Kötü niyetli insanların hükmü, iyiler gelene kadardır." anlamına gelen bir ağır abi sözü. Şunu da unutmamak gerekir ki: Çakallar sürüyle, kurtlar ise tek tek gezer ama bir bozkurdun darbesi en az on çakalı dağıtmaya yeterlidir. Çakallar, sansarlar, sırtlanlar mecazi olarak kötülük abidesidir. Kurtlar özellikle bozkurtlar, birer iyilik abidesidir.

Siyaseti az çok bilen herkesin bildiği yadsınamaz bir gerçektir. Türkçesi Adalet ve Kalkınma Partisi olan İslamcı siyasi bir parti, adını Fas'ın ünlü dindoş bir siyasi partisinden almıştır. Hatta kaderin cilvesine bakın ki, Fransızca kısaltması "PJD" olan Fas'ın AKP'si, 1998'de; Türkiye'deki Tayyip'in kurduğu Adalet ve Kalkınma Partisi(AK Parti) ise 2001 yılında kurulmuştur. Her iki parti de özünde dindoş ve İslamofaşist olup ABD'nin Ilımlı İslam Projesi'nin BOP kapsamında ilgili ülkeleri sömürmek amaçlı kurulmuştur. Tek fark, Fas'ın AKP'sinin simgesinin 'gaz lambası', Türk AKP'sinin ise 'ampul' olmasıdır. Uyanın artık oyun çok büyük... İlgili linkler: 1) https://milliyet.com.tr/amp/siyaset/bu-da-fas-in-tayyip-i-5277780 2) https://hurriyet.com.tr/amp/fas-taki-ak-parti-iktidari-36291257 3) https://tuicakademi.org/turkiye-fasta-adalet-kalkinma-partisi/ 4) https://gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2019/11/16/fasli-entelektuel-ve-akademisyen-muhammet-hassani-akp-fasta-emperyalizme-hizmet-ediyor 5) https://haksozhaber.net/service/amp/fasta-akpnin-buyuk-zaferi-25848h.htm 6) https://bbc.com/turkce/haberler-dunya-58524331.amp 7) https://facebook.com/birlesmis.beyinler/photos/a.1715686925377590/1903157363297211/?type=3&wtsid=rdr_0m4IJZR8ANt6MLFQc

Ulu önder, başbuğ Mustafa Kemal Atatürk'ün gerçeği gizleyen dalkavuklara verdiği ibretlik bir ayardır. Gerçekler; acı olup canınızı yaksa da, başınıza onlarca bela yağsa da gerçekleri söylemekten asla korkmayın ve rütbesi ne olursa olsun gerçekleri söylerken hiç kimseden çekinmeyin. Tozpembe yalanlar yerine acı gerçekler milyon kat daha iyidir. Hayallerle yaşayanı gerçeklerle öperler.