alpinçayırı

Muharrem İnce'nin 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nde ve günümüzde Memleket Partisi Genel Başkanı iken mitinglerde Recep Tayyip Erdoğan'a yanıtıdır. Marifet; çelikten ve betondan asma köprüler yapmakla değildir, önemli olan insanlar arasında gönül köprüleri yapmaktır.. İlgili linkler: 1) https://egepostasi.com/default.asp?page=haber&news_name=Ince-den-Erdogan-a-kopru-yaniti&news_id=189784 2) https://bursahayat.com.tr/siyaset/muharrem-ince-dorduncu-kopruyu-ince-yapar-147984 3) https://forum.donanimhaber.com/muharrem-ince-4-kopru-lafin-gelisiydi--133141641 1) "Ben, Edirne'den Elazığ'da bir gönül köprüsü kuruyorum." Muharrem İnce, 24 Haziran 2018 2) "Bayram yaklaşıyor. Birinci Köprü'yü Süleyman Demirel yaptı, geçiş ücreti 24 TL ve bayramda ücretsiz. İkinci Köprü'yü Turgut Özal yaptı, geçiş ücreti 24 TL ve bayramda ücretsiz. Erdoğan'ın yaptığı Osmangazi Köprüsü'nün geçiş ücreti 399 TL, Çanakkale Köprüsü'nün geçiş ücreti 419 TL. Demirel'in ve Özal'ın yaptığı köprüler hem ucuz hem de bayramda ücretsiz. Erdoğan'ın yaptığı köprüler ise hem pahalı hem de bayramda bile paralı!" Muharrem İnce, 15 Mayıs 2024

Seküler Baas Partisi ekolünden gelen Beşar Esad'a karşı savaşan ve emperyalist devletlerin desteğiyle kurulmuş İslamcı terör örgütü. Esad, Rusya desteğiyle Amerikan destekli ÖSO militanlarını darmaduman etti ve bunların sempatizanlarını Türkiye'ye def etti. Biz seküler cenah, sığınmacılar dışarı derken haklıydık. Türkiye'ye gelen Suriyeli mülteciler, ÖSO militanlarıdır.

Yılan, Antik Yunan ve Romalılarla bilgeliğin sembolü olarak saygı duyulan bir hayvandı hatta öyle ki tıbbın babası Hipokrat'tan beri tıbbın sembolü sopaya sarılmış yılandır. Orta Doğulu Sami ırkında ise yılan, Havva ve Adem masalından beridir kötülüğün sembolü olmuştur. Yılan zehri, tıpta kullanılan değerli bir şeydir. İlgili link: https://www.dinvemitoloji.com/2018/01/yilan-ve-din.html?m=1

Y-CHP'nin Millet İttifakı'nın bir diğer ortağı Saadet Partisi'nin teşvikiyle 2020'de Yenikapı'da mitinge gelmesi ve Dersimli Kemal'in ilgili mitingde İslamcı siloganlar atmasıdır. Yazıklar olsun, Atatürk'ün partisinin düştüğü hale bak. O mitingde Ekrem İmamoğlu da vardı. Türkiye'de ekonomik kıriz var, bunlar hala daha Filistin ve Kudüs goygoyu peşinde. Gerçekten midem bulanıyor. Ayrıca Kur'an'a göre Kudüs Yahudilerindir. İlgili linkler: 1) 2)

Saçmalama, niye mülteciler kalsın? Mültecilerle beraber AKP de gitsin zaten asıl sorun AKP... Beşar Esad, Suriyelilere "ülkenize geri dönün" dedi fakat Suriyeliler, Esad'a "hayır, Suriye'ye geri dönmeyeceğiz; Tayyip reis, Türkiye'de karnımızı doyuruyor" dedi. Mülteciler dışarı!..

Küçük enişte Ahmet Davutoğlu'nun yazdığı saçma sapan bir kitap. Sözde bu Neo-Osmanlıcılar, Suriye'ye saldırıp ve Şam'daki Emevi Camisi'nin namaz kılıp Osmanlı'yı yeniden diriltecekti. Bırak camide namaz kılmayı, Emevi Camisi'nin önünde dahi geçemediler. Hadi onu geçtim, Suriye'deki Selçuklu mirası Süleyman Şah Türbesi'ni IŞİD gibi dinci selefi teröristlerin eline bıraktı. Başbakanlığı döneminde komşularla sıfır sorun dedi, bütün komşularla kavgalı hale geldi. Senin olmayan sıtratejine, derinliğine tüküreyim ben sahtekar herif.

Seyit Rıza denilen Kürtçü feodal vatan haininin Alevilik adı altında genç Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı'nın Anadolu kırsalını ihmal ettiği bedava okul, sağlık, ulaştırma gibi hizmetlere karşı çıkarak köylünün cahil marabalar olarak kalmasını sağlamak için ahlaksızca Atatürk'e ve İnönü'ye isyan ettiği fakat o gerici isyanının Cumhuriyet güçleri tarafından bastırılmasıdır. Dersim, Osmanlı'da feodal bir eyaletin adıydı; Tunceli ise Cumhuriyet'in çağdaş bir ilidir. Ayrıca bugün komünist diye geçinen embesiller bilmez ki o dönemin komünist aydınları, Seyit Rıza hergelesinin Dersim Olayları'nda açıkça Cumhuriyet Hükümeti'ni desteklemiştir. Şunu da unutmamak gerekir; hiçbir gerici feodal güç, sömürdüğü kitlenin uyanmasını istemez çünkü kendi kirli rantı biter. Yukarıda dediğim gibi Cumhuriyet; Osmanlı Devleti'nin yüzyıllardır Anadolu'yu ihmal etmesine karşı 1923'ten beri ücretsiz okul, sağlık ve ulaştırma gibi sosyal hizmetleri vererek Anadolu'yu gerilikten kurtatmaya çalışıyordu tıpkı Sovyetler Birliği'nin Çarlık Rusya'nın ihmal ettiği Moskova ve Petersburg gibi metropollerin dışında kalan bölgelere yaptığı alttan ısıtmalı yollar kalkındırma pırojeleri gibi.

İslamcı terör örgütü Hamas, İsrail'de masumlara saldırdı. Normalde İsrailoğulları ile Araplar, babaları bir, anaları ayrı, Sami ırktan gelen kuzenlerdir; al birini vur ötekine, ikisini de sevmem ama dış politikada İsrail'in yanındayım. İsrail hiç değilse Sözde Ermeni Soykırımı'nı reddediyor, Filistin Sözde Ermeni Soykırımı'nı destekliyor. Kahrolsun Filistin, İsrail bu Arap teröristlerin işlediği cinayete hak ettiği cevabı mislisiyle vermelidir.

Sen de mi muhalefetsin yoksa Erdoğan?!. Ağza bak ağza, sanki mağaza. AKP iktidarı, bu ülkenin başına gelmiş en büyük felakettir.

Her iki dini gurubun da son derece yobaz olmasıdır ve ikincil kaynak hadis kitaplarına önem vermesidir. Zaten İslamiyet, Arap Museviliğidir; Sünnilik de Arap ekolü Gerçek İslam'dır. Yahudilik'te Talmud, Müslümanlık'ta Kütüb-ü Sitte; Tevrat ile Kur'an'ın birer tefsiridir aslında. Zaten dinde buna İsrailiyat derler. İlgili link:

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün semavi dinler denilen safsataya söylediği muhteşem bir sözü. Gerçekten de tarihe tarafsız bir şekilde bakıldığında dinler, milletlerin cehaletleri yardımıyla utanmaksızın Tanrı tarafından gönderildiğini(!) iddia edenler tarafından tesis olmuş ve bugüne kadar gelmiştir. Bize düşen görev ise tarihi tarafsız(objektif) kaynaklardan okuyup tarihten ders çıkarmak ve artık bu teknoloji çağında din masallarına aldanmamaktır. "Tarih bize öğretir ki; bütün dinler, milletlerin cehaletlerinin yardımıyla utanmaksızın Tanrı tarafından gönderildiklerini söyleyen adamlar tarafından tesis olunmuştur." Mustafa Kemal Atatürk "Dünya'da Araplar kadar güzel masal uyduran, Farslar kadar bu masalı güzel anlatan, Türkler kadar bu masala inanan 2. bir millet yoktur." Mirza Fethali Ahundov

Yisroel Dovid Weiss, Amerikalı bir Yahudi aktivist ve aynı zamanda Neturei Karta adlı antisiyonist Yahudi Gurubu'nun basın sözcüsü olan hahamı. Yisroel Dovid Weiss, Filistin konusunda İslamcılarla hemfikirdir. Sadece bu durum bile Yahudi-İslam Ortaklığı'nın en somut kanıtlarından birisidir.

Filistinli Arapların sözde İsrail'i pırotesto etmek için masum beyaz bir eşeğe mavi boyayla İsrail bayrağı çizip eşeği vahşice taşlaması sıkandalıdır. Eyyy Filistinliler; sizler onu vakti zamanında Osmanlı Türkleri'ne ihanet etmeyip Yahudilere toprak satmadan önce düşüneceksiniz. Ondan sonra da ühühühü, hüloğğğğ... Bu olayda en çok üzüldüğüm şey, sözde düşmanlarını pırotesto(!) etmek için masum bir hayvanın üzerine insan kılığındaki vahşi İslamofaşist Filistinliler tarafından düşmanları İsrail'in bayrağının çizilmesi ve o eşeğin vahşice yakılmasıdır. Olan, eşeğe oldu İlgili linkler: 1) https://habername.com/service/haber-filistinden-israile-esek-sakasi-65569.htm 2) https://steemit.com/tr/@oliverbix/filistin-de-esege-israil-bayragi-cizdiler-ve-esegi-taslayarak-oelduerdueler

Şaşırtmayan gerizekalı bir yobazın tekidir. Filistin'e sözde destek için İsrail bayrağını kemirmek nedir? İlgili link: 1) https://onedio.com/haber/israil-bayragi-bile-yemislerdi-pakistanlilar-israil-i-protesto-etmek-icin-coca-cola-satin-alip-doktuler-1179697 2) https://yenicaggazetesi.com.tr/pakistanda-duzenlenen-protestolarda-israil-bayragini-hapur-hupur-yediler-720867h.html 3) https://abcgazetesi.com/pakistanda-duzenlenen-israil-karsiti-gosteride-protestocular-israil-bayragi-yedi-695621 4)

Arapça bir tamlama olan Ashab-ı Kehf, Türkçe'de Yedi Uyurlar demek olup hatta bu Ashab-ı Kehf'in Kıtmir adında bir köpeği vardır. Ashab-ı Kehf, günümüzde Türkiye'nin bir ili olan İzmir'in Selçuk ilçesinin Efes Antik Kenti'nde meydana gelmiştir. Ashab-ı Kehf olayını Hıristiyanlar ve Müslümanlar kutsal sayar. Rivayete göre putperest Roma İmparatorluğu zamanında İseviler, Romalılardan kaçmak için Efes'teki bu antik mağaraya sığınırlar ve 300 yıl uykuya dalarlar. Bu olay, İncil'de ve Kur'an'ın Kehf(Mağara) Suresi'nin 9. ve 10. Ayeti'nde anlatılır. Yav bu yedi uyurlar da ne uyuyan güzelmiş öyle :)

Triquetra; aslen pagan bir sembol olup yaşamın, ölümün ve yeniden doğuşun ayrıca hava, su ve toprak elementlerinin simgesidir. "tri", Latince "üç" anlamına gelir. Triquetra, İlk Çağ'da Avrupa'da özellikle Keltlerin sembolüydü. Triquetra; aynı zamanda Hıristiyanlık'ta teslisteki baba(Tanrı), oğul(İsa) ve kutsal ruhu simgeler.

Tigin, İslam öncesi eski Türk devletlerinde prens demektir ve konçuyun(prenses) erilidir. Tigin, günümüzde Tekin kimliğiyle bir erkek adı olarak kullanılmaktadır.

Huruf-u Mukatta, Kur'an'daki yirmi dokuz surenin başında yer alan ve adlarıyla ortak söylenen harflerdir. Huruf-u Mukatta, Kabala'dan araklanmadır. İlgili link:

Osmanlı Devleti'nin onuncu padişahı ve ikinci halifesi Kanuni Sultan Süleyman zamanında Kudüs'ün El-Halil bölgesine yazılmış Arapça bir cümledir ve "Allah'tan başka ilah yoktur; İbrahim, Allah'ın dostudur." anlamına gelir. Burada dinler arası diyalog, öne çıkarılmıştır.

Yedi Kilise, İncil'de Pavlus'un mektuplarıyla birlikte günümüzde Türkiye'nin Ege Bölgesi'nde kalan tarihi kiliselerdir. Yedi kilise, şuralarda bulunur: İzmir(Symnra), Efes(Ephesus), Bergama(Pergamon), Alaşehir(Phidelphia), Salihli(Sardes), Denizli(Hierapolis), Akhisar(Thiatria)

Kütüb-ü Sitte'nin sahih-i Ebu Davud hadisinde gelen kan donduran ve akıl almaz bir olay. Muhammed, burada açıkça "erkekler, kadınlarını istediği bir şekilde dövebilir ve kadınlar buna asla ses çıkaramaz." diyor. Bu kadar rezalete ve sıkandala rağmen bazı kadınlar hala daha nasıl şu Arabın dinini savunuyor ya aklım almıyor. İslam, son derece ataerkil bir terör dinidir. dinden uzak durun!.. "Hz. Ömer(radıyallahı and) anlatıyor: 'Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: 'Erkeğe, hanımını ne sebeple dövdüğü sorulmaz.' " Ebu Davud, Nikah 43, (2147) İlgili linkler: 1) https://twitter.com/aklingozu/status/1122601961134727170 2) https://sorularlaislamiyet.com/search/google/kadinin kocasina secde etmesi ve kadinin dovulmesi ile ilgili hadisler oldugunu duyuyoruz bunlar ne amp

Babil Sürgünü, Yahudilerin Babiller tarafından siyasi ve dini gerekçelerle günümüzde Irak'ta bulunan Babil Kuleleri'ne edildiği sürgündür. Geleneksel hahamlara göre Babil Sürgünü, Yahudilerin peygamberlerin sözünü dinlemeyip putperestliğe meylettiği için olduğudur. Yahudiler, Babil Sürgünü'nden Perslerin Ahameniş İmparatorluğu'nun yardımıyla kurtulmuştur. Yahudilik, başlangıçta çok dünyevî bir dindi ve ahiret inancı yoktu; Yahudilere ahiret inancı, Zerdüşt İranlılar aracılığıyla geçmiştir. Babil sürgünü'nden sonra Ezra(Üzeyir) peygamber, Tevrat'ı yeniden yazıp yorumladığı için Yahudiler arasında "ikinci Musa" olarak anılır.

Kudüs şehrine özgü psikolojik bir akıl hastalığıdır. Kudüs sendromu, ilk kez 1930'larda İsrailli bir pisikolog tarafından tanımlanmıştır. Bu hastalığın belirtileri şunlardır: 1) Anksiyete, ajitasyon, gerilim hissi gibi belirtiler. 2) Kişinin tek başına (bulunduğu gruptan ya da ailesinden ayrılarak) Kudüs'te dolaşma isteği. 3) Takıntılı şekilde temiz olma çabası içerisine girmek. 4) Uzun ve beyaz elbiseler giyinmek. 5) Yoğun şekilde bağırma, şarkı söyleme ihtiyacı hissetme. 6) Kudüs'ün kutsal(!) yerlerinden birine törensel bir yürüyüş yapmak. 7) Kutsal(!) bir yerde vaaz vermek. 8) Kendini İsa, Yahya, Mehdi gibi kutsal(!) kişilerle özdeşleşleştirmek. Kudüs sendromu, Kudüs şehrinin kasvetli ve mistik havasından meydana gelen bir hastalıktır çünkü Kudüs de aynı Mekke ve Medine gibi bir çöl şehridir. Keşke bu hastalığın tanımı 2000 yıl önce yapılsaydı şu an dünya tarihi bambaşka olurdu. Mesela insanlık, en az 10.000 yıl ileri giderdi. Kudüs Sendromu'nun Paris ve Stockholm sendromlarından farkı dini olmasıdır. Paris ve Stockholm sendromları ise siyasi ve bireyseldir. Belki İsa, Yahya, Zekeriya, Süleyman, Davud, Musa, İshak, İbrahim de bu hastalıktan muzdarip kişilerdi ve tedaviye ihtiyaçları vardı. İlgili linkler: 1) https://www.dinvemitoloji.com/2020/04/kudus-sendromu.html?m=1 2) https://onedio.com/haber/dinlerin-dogdugu-yere-gidip-halusinasyon-gorme-ve-psikoz-yasama-durumu-kudus-sendromu-710710

Yeşeya(ישעיהו/İşaya/İsaiah), Tevrat'ta adı geçen ve kendi adına "Yeşeya Kitabı" bölümü olan bir İbrani peygamberidir. Yeşeya, "Yehova'nın Kurtuluşu" anlamına gelir.

Kur'an-ı Kerim'in beşinci suresi olan Maide Suresi'nin 82. ayetidir. Bu ayette, diğerlerinde olduğu gibi bir ötekileştirme, şiddet vardır. Bu ayette "müminlere en yakın olanların 'Hıristiyanlar' olduğu"na gelirsek: Bilindiği üzere dinler tarihinde Hıristiyanlık, bir kırılma noktasıdır. Hıristiyanlık, başlangıçta 'İsevilik' adıyla Yahudiliğin reformist bir mezhebi şeklinde doğdu. Hatta o dönemde Hıristiyanlık, İsa'nın kardeşi Adil Yakup'un başkanlığını yaptığı Kudüs Nasrani Cemaati'nin Yahudi Hıristiyanlığı ve Tarsuslu Aziz Pavlus'un başkanlığını yaptığı Antakya(Hatay) Gentile(Goyim/non-Jew) Helenistik-pagan Hıristiyanlığı olmak üzere iki önemli gruba ayrılmıştı. İsa'nın ölümünden sonra Havariler Meclisi'nde Yakup ile Pavlus arasında çıkan tartışmada Pavlus'un grubu kazanır ve İsevilik, Nasranilik adında bir Yahudi mezhebi olmaktan çıkıp Hıristiyanlık olarak tamamen herkesi kucaklayan Roma dinine dönüşür. Kur'an'ın hitap ettiği toplum, Semitik(Sami) toplumlardır. Kur'an bu ayetinde Nasrani-Nasara derken İlk Hıristiyanlar olan Nasrani Musevileri kastediyor. İseviler Museviydi fakat Museviler, İsevi değildir. Maide Suresi 82. Ayet: "İman eden kimselere düşmanlık yönünden insanların en çetininin Yahudiler ve müşrikler olduğunu görürsün. Ve yine iman eden kimseler için sevgice daha yakın olanların da 'biz Nasara'yız' diyenler olduğunu göreceksin. Bunun nedeni, kuşkusuz bunların içinde gerçekten büyüklük taslamayan keşişler ve rahipler olmasıdır." Erhan Aktaş Meali İlgili linkler: 1) https://mustafaislamoglu.com/biz-nasarayiz-diyenlerin-farki/ 2) https://adimlardergisi.com/2023/04/03/pavlus-ve-tahrif/ 3) https://derintarih.com/yazarlar/pavlosun-icat-ettigi-din-hiristiyanlik/ 4) https://medium.com/eskimedeniyetler/kuran-da-nasara-ve-nasraniler-ee65fd489395 5) https://kuranmeali.com