Jump to content

evrensel-insan

Members
  • İçerik sayısı

    3.544
  • Kayıt tarihi

  • Son ziyareti

  • Kazandığı günler

    390

evrensel-insan last won the day on 13 Şubat

evrensel-insan had the most liked content!

Sitemizdeki itibarı

1.724 Excellent

Profile Information

  • Gender
    Not Telling

Son profil ziyaretçileri

Son ziyaretçiler bloğu devre dışı bırakıldı ve diğer kullanıcılara gösterilmiyor.

  1. Yukaridaki baslik ve konu: Birincisi evrensel-insan Zihniyetinin Qua Felsefesi ile yazilacaktir. Ikincisi, evrensel hukuk insanhaklari temelli hak ve ozgurlukler olarak yazilacaktir. Yani ne Turkmen milli/dini bakis acisini ne de Turkmen kavramini kullanan bir politik, etnik/milli ve de dini/mezhepsel, cikar ve duygu somurusu bakis acisini icermeyecektir. Turkmenler bilinen sekli ile Turkic halklarindan (Turklerin de icinde bulundugu turk boylarini ve dillerini iceren halklar grubu) biridir. Gunumuzde kendi adlarina bir ulke ve devletleri vardir. Ayrica O.Dogu'da Iran, Irak ve Suriye'de yasamaktadirlar. Irak'ta 3 milyon, Iran'da 3 milyon ve Suriye'de de yine 3 milyon civarinda bir nufuslari vardir. Irak'ta cografi/siyasi olarak bir "Turkmeneli" bolgesi bulunur. Suriye'de de genelde Suriye'nin batisi ve kuzey batisinda yogundurlar. Guncel olarak Suriye ve Irak topraklarinda devamedegelen savas ve catismalar temelinde konu ele alinacaktir. Yani basligimiza ve konuya Iran topraklarinda yasayan turkmenler dahil edilmeyecektir. Kokeni ingilizce olan "arabization" yani araplastirma ve "kurdification" yani kurdlestirme Turkmen halki acisindan basligimizin konusudur. Bugunlere gelmeden once, Turkmenlerin Hem Saddam hem de bugunku Esad rejiminde, her turlu katliama ve asimilasyona ugratilmak icin hak ve ozgurluklerinden mahrum birakildigini soyleyelim. Ayrica Turkmen etnik halkinin dini ve mezhepsel temelde hem sunni hem de sii mezheplerini de icerdigini soyliyelim. Iste bu araplastirma konusu aslinda bugunku sorunlardan once baslayan bir konudur. Kurtlestiorme konuisu ise tamamen etnik bir baski ve zorlama ve de asimilasyon konusudur. Kisaca Turkmenler kendilerine ait ve hak ve ozgurlukleri olan etik milli ve dini degerlerinden koparilmak icin hem dini hem de milli baski ve katliamlara ugramistir ve ugramaktadir. Bu acidan Suriye ile Irak'taki durumlari da farklilasir. Irak'ta kurd halki ile ic ice bir cografyada yasarlarken, Suriye'de hem Esad rejimi hem de emperyalizmin yetistirdigi ve Esad'a karsi kullandigi "muhalif" denilen terrorist gruplarin elinde bulunan alanda yasamaktadirlar. Ayrica Suriye'de bugun ISID'in kontrolunde olan ve iki kurd halki elinde olan topraklarin arasinda kalan ve tam da Turkiye sinirinda yer alan cografyada da yogun olarak bulunmaktadirlar. Burada emperyalizm eliyle, turkmenler sanki bu muhalif terrorist gucler eli ile Esad rejiminden korunuyor gibi gosterilmektedir. Irak'ta ise ugradiklari kurtlestirme politikasi altindadirlar. Ilginc olan Turkmenler ile ilgili guncel politik cikar ve somuru tarafli haberlerinin disinda medya ve basinda kitleye onlarin evrensel hukuk insan haklari ve hak ve ozgurlukler temelinde yasananlari yansitma yoktur. Ya haberler, turk milliyetciligin turkmenleri politik cikar olarak kullanmasi, ya da muhalif terrorist guclerin onlari koruyormus gibi gosterilmesidir. AKP bile yolladigi tirlardaki silahlari sanki Turkmenlere yardim icin yollama olarak gostermistir. MHP'de turk milliyetciliginden dolayi ve turkmenleri kurdlere tercih ettiginden sanki turkmenlerin yanindaymis gibi bir politika gutmektedir. Buradan bir kac onemli sonuc cikar. Esad ve Rusya'nin ortak muhalif teroristleri bombalamalarinin Turkmenleri bombalamalari anlamina gelmedigi. Kurd silahli guiclerinin Turkmenlere gosterdigi tavrin "sutten cikmis ak kasik" olmadigi. Emperyalist guclerin Turkmenleri degil, Esad muhalifleri terrorist gucleri destekledigi yarattigi besledigi ve yardim ettigi. Emperyalist guclerin turkmenleri degil, kurdleri destekledigi ve yardim ettigi AKP hukumetinin Turkmenleri degil, Esad'a muhalif terrorist gucleri destekledigi ve yardim ettigi. Kurdlere karsi cikmak icin, Turkmenleri koruyormus gibi kendini gosterdigi Kisaca emperyalist guclerin ve AKP'nin politik amaci Turkmenler uzerine degil; Esad'i devirecek muhalif terrorist gruplar uzerinedir. Turkmenler bu konuda politik duygu somurusu olarak kullanilmaktadir. Rusya Esad tarafinda turkmenleri ile degil, Esad'a muhalif terrorist guclerini bombalamaktadir. Kurdler bunyesindeki turkmenleri asimiliye ederken ve kurdlesmeye zorlarken, Turkmenler ile degil; Esad ile birlikte muhalif terror gucleri ile savasmaktadir. Ayni sekilde IRAK'ta resmi hukumet ile birlikte ISID ile savasmaktadir., Burada ISID'a ayri bir paragraf acalim. Isid Irak'ta hem kurdler hem de rejim ile savasirken, Suriye'de yine kurdler ve rejim ile savasirken, politik cikar farkindan dolayi da muhalif terror gucleri ile catismaktadir. Ayrica ISID bugun sadece Irak ve Suriye rejimleri ve de kurd cografyasi icin degil; onu yaratan emperyalist gucler ve rusya icin de vurulmakta olan bir terror gucudur. ISID'i her turlu yaratiminda ve yetismesinde besleryen ve yardim/yataklik eden AKP bile gostermelik te olsa "vurmaktadir." Emperyalist gucler ISID'a karsi Kurtleri korur ve desteklerken, AKP ISID ile birlikte kurdleri vurmaktadir. Emperyalist gucler ve AKP Esad muhalifi teroristleri besler ve desteklerken, Rusya ISID'in yaninda onlari da vurmaktadir. Kisaca tum bu karmasa ve kaos ortaminda, belki de insan haklari evrensel hukuk ve hak ve ozgurlukler Adina, basina pek yansimayan ve yansisa da sadece politik cikar ve duygu somurulu yansiyan Turkmenler, her turlu baski katliam ve asimilasyon politikasina maruz kalmaktadirlar. Gorundugu gibi de politik cikar ve duygu somurusunun yanlarinda oldugunu gosterir gostermelik destek disinda, Esad, Kurdler, Muhalif teroristler, emperyalist gucler, Irak hukumeti, Irak kurdleri ve ISID tarafindan kusatilmislardir. AKP'den de ozde degil, sozde yardim gormektedirler. Kisaca Turkmenleri Irak ve Suriye'de koruyan ve kollayan hic bir devlet hukumet silahli guc ve terror orgutu yoktur. Bir yerde "kendi kaderlerine" terk edilmislerdir.
  2. Su anda dunyanin ve Turkiye'nin guncelkonuisu terror. Tabi arada fark var. Dunyadaki terror, disardan olurken, Turkiye'deki terror; iktidarin devleti ve hukumeti eliyle yasatiliyor. Ankara katliamindan sonar, terror once Beyrut'ta sonar da Paris'te esti. Tabi olan masum halka oldu. Yuzlerce kisi katledildi ve yaralandi. Terorun etkisi oyle bir vurdu ki, Fransa dahil Avrupa'nin cogu dostluk maclari iptal edildi. Yalniz onemli bir fark var. Disaridaki terore karsi herkes hemfikir olarak devleti ve hukumeti ve halki eliyle eylemler duzenlerken ve saygi durusunda bulunur ve ulusal yas ilan ederken, Turkiye'de terror karsiti eylemler, devletin teroru ile sindirilmeye calisiliyor. ve saygi durusu bile dostluk macinda isliklanabiliyor. Aslinda terror iki tarafli olamayacagindan, Turkiye'de devlet teroru hem baska terore firsat vermiyor, hemde "sen benim terorumu protesto edemezsin" diyor. Tabi terror ile mucadele eder gozuken devlet, ISID elemanlarini bir kapidan gozaltina aliyor, oteki kapidan birakiyor. Ayrica dogu'da terror estiren ve Adina "ozel tim" denilen devlet silahli gucu, estirdigi terror ile de kutlamalar yapiyor, irkci yazilari duvarlara yaziyor, Ustelik arapca konusuyorlar ve tekbir getiriyorlar. Bu ozel tim elemanlarinin TSK kiyafeti giydirilmis ISID canileri olmadigini kim soyleyebilir? Yoksa 5 cocuk annesi ve hamile bir kadinin hedef alinarak katledilmesi ve onca bu canilerin hedefi olan sivil genc yasli, Kadin erkek coluk cocuk nasil aciklanabilir? Sokaga cikma yasagi bir yerde bitiyor, baska yerde basliyor. Ya da daha once bitmis yerde yeniden basliyor. Guncel konumuz ise sokaga cikmayasaginda 6. gununu dolduran Nusaybin. Sokaga cikma yasagi biten yerlerden gelen goruntuler, Filistin'i de savas sahnelerini de aratmiyor. Halk evlerinde oturamaz hale geliyor ve bulundugu yeri terk ediyor. Bu katliamlarin biri gecenlerde Cizre'de kalb spazmi geciren bir vatandasin, ambulans gelmemesi uzerine yasamini yitirmesi idi. Artik bu bolgelerdeki katliamlar gunun beklenen haberi oldu. Cunku her gun en az bir iki sivil katlediliyor. Tabi bu arada gozaltilar tutuklamalar da son hizla devam ediyor. Gecenlerde, Silvan'a girmek isteyen heyette meclisin partisinin esbaskani hedef alinarak gaz fisegi ile vurulmak istendi. Durum o kadar vahim ki, bu gozu donmus unuforma giydirilmis ISID canileri, mecliste yeri olan bir partinin esbaskanini hedef alacak kadar da canavarlasmis. Kisaca bulunduklari bolgelerde kanun da guc te onlar ve istediklerini vuruyorlar. Evet su an dunya da terror alarmi had safhada. Turkiye'de ise teror, uniformali canavarlarin tekelinde.
  3. Cizre-Nusaybin yolu kapatıldı ŞIRNAK (DİHA) - Cizre ile Nusaybin arasındaki yol Jandarma Komutanlığı tarafından kapatıldı. Şırnak Cizre ilçesi ile Mardin'in Nusaybin ilçesi arasındaki yol, Kurucu Jandarma Komutanlığı tarafından kapatıldı. Nusaybin'den gelen araçlar karakol önünde durdurularak, Cizre'ye gidişlerine izin verilmiyor. Cizre yönünde gelen araçların geçişine ilişkin bir engellenme yaşanmıyor.
  4. Silvan ve Sur’dan sonra Cizre ve Fiskaya’da da saldırı Diyarbakır’da Silvan ve Sur’dan sonra Fiskaya’da da polis saldırısı gerçekleşti, mahalleli sokağa çıktı. Silvan’dan karşılıklı silah ve slogan sesleri yükseliyor. Cizreliler de geceyi direnişle geçirdi. Diyarbakır’da sokağa çıkma yasağının 5. gününe girdiği Silvan’ın ve polis ablukasının saldırıya dönüştüğü Sur’un ardından Yenişehir İlçesi’ndeki Fiskaya Mahallesi’nde de sabah saatlerinde özel harekat polisleri tarafından saldırı düzenlendi. Ural, akrep ve kobra tipi zırhlı araçlarla mahalle girişlerine gelen polisler ateş açmaya başladı. Halkın saldırıya yanıtı sokağa çıkmak ve direnişe geçmek oldu. Mahalleden slogan sesleri gelirken abluka ve helikopter hareketliliği devam ediyor. Silvan’dan silah sesleri ve sloganlar yükseldi, bir kişi yaralandı Sokağa çıkma yasağının 5. gününe girdiği Silvan’da da dün (6 Kasım) gece polisin attığı patlayıcılar nedeniyle bir ev yandı. Yangın, mahalleliler tarafından söndürüldü. Günün ilk ışıklarıyla birlikte Azizoğlu ve Eski Bitlis caddeleri üzerinde konuşlanan zırhlı araçlardan ateş açıldı. Açılan ateşe karşı mahallelerden “Bijî berxwedana Farqinê” sloganı yükseldi. Öğle saatlerinde ise Tekel Mahallesi Kaniya Denge mevkiinde esnaf olduğu belirtilen Ramazan Bakır yaralandı. Bombaatar mermisinin şarapnel parçasıyla yaralanan Bakır, önce Silvan Devlet Hastanesi’ne, hem de Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Cizre’de çatışma gece boyu sürdü Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde dün Silvan’da ve Sur’da yaşanan polis saldırıları protesto edilirken polis saldırısı gerçekleşti. Akşam saatlerinde Yafes, Kobanê ve Arîn Mîrkan caddelerine çıkan gençler, katliam ve savaş politikalarını yürüyüşle protesto etti. Mahalleliler de cadde başlarına araçlarını park ederek olası bir polis saldırısını engellemeye çalıştı. Uzun süre devam eden eylemin ardından gecenin ilerleyen saatlerinde Orhan Doğan Caddesi üzerinden Dörtyol Kavşağı’na çok sayıda zırhlı araçla gelen polis, yurttaşların park halindeki araçlarını zırhlı araçlarla sürükledi, ardından Cudi ve Nur mahallelerinde ateş açtı. Polisin saldırısına karşı halk direnişe geçerken gece boyunca şiddetli çatışmalar yaşandı.
  5. Silvan halkı ayakta: Saldırılara karşı gürültü ve ışık kapama eylemi Silvanlılar, sokağa çıkma yasağıyla birlikte 5 gündür süren saldırı ve katliam girişimini, gözaltılara rağmen gürültü ve ışık kapama eylemleriyle protesto ediyor. Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) haberine göre, sokağa çıkma yasağıyla birlikte 4 kişinin katledildiği ve saldırıların hala sürdüğü Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yurttaşlar gürültü eylemiyle direnişlerini sürdürüyor. Özel harekat timlerinin bomba ve ağır silahlar ile Tekel, Mescit ve Konak mahallelerine saldırmış, yaşananları protesto eden halka ise gazlı ve TOMA’lı saldırı düzenlenmişti. Saldırılar ve yasak kalkana kadar süresiz gürültü eylemi gerçekleştiren Silvan halkı, bugün (7 Kasım) akşam saatlerinde tencere, tava çalarak, ışık açma ve kapatarak eylemini sürdürdü. Silvan’da eylemlerin devam ettiği, birçok mahallede de polisin etrafa rastgele gaz bombası attığı bildirildi.
  6. Diyarbakır'da polisin vurduğu 18 yaşındaki Ferhat Doğru hayatını kaybetti Diyarbakır'ın Sur İlçesi'nde polis tarafından vurulan 18 yaşındaki Ferhat Doğru hayatını kaybetti. Polislerin dün Sur ilçesine yönelik saldırıları sırasında silahla vurarak yaraladıkları 18 yaşındaki Ferhat Doğru, tedavi altına alındığı hastanede yaşamını yitirdi. DİHA'da yer alan habere göre, Doğru'nun yaşamını yitirmesi ile 1 Kasım seçimleri sonrası Hakkari, Siirt ve Diyarbakır'da polis ve özel hareket timlerince öldürülen sivillerin sayısı 9'a yükseldi.
  7. Şırnak'ta saldırı: 1 asker hayatını kaybetti Şırnak’ın Uludere ilçesinde mayın patlaması sonucu 1 asker hayatını kaybetti. Edinilen bilgilere göre olay, Uludere ilçesi Karaçalı üs bölgesinde meydana geldi. Buradaki mevziye PKK'liler tarafından daha önceden yerleştirilen mayın, infilak etti. Olayda, 1 uzman çavuş hayatını kaybetti. Bu mayinlar neden onceden temizlenmedi?
  8. Silvan’da polis müdahalesi: 23 gözaltı Salı gününden bu yana sokağa çıkma yasağı uygulamasının devam ettiği Silvan’da yasağı protesto eden bir gruba polis müdahale etti. Müdahale sonrasında 23 kişi gözaltına alındı. Salı günü sokağa çıkma yasağı uygulaması başlatılan Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yasağı protesto etmek isteyen gruba polis biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. Müdahale sonrasında 23 kişi gözaltına alındı. İlçede sokağa çıkma yasağı sürerken, Tekel, Mescit ve Konak mahallelerinde polis operasyonlarının sürdüğü ve mahallelerden silah ve patlama sesleri geldiği kaydedildi.
  9. HPG: Amed’de 6 Türk askeri öldürüldü Halk Savunma Güçleri, Türk ordusu ile gerillalar arasında Amed’de 5-6 Kasım günlerinde yaşanan çatışmalarda en az 6 Türk askerinin öldürüldüğünü duyurdu. 7 Kasım 2015 Cumartesi 12:49 AMED - ANF HPG Basın İrtibat Merkezi tarafından yayınlanan açıklamaya göre Türk ordusu ile gerillalar arasında Amed’in Dicle ilçesi kırsalındaki Tınegrat’ta 5 Kasım günü yaşanan çatışmada en az 4 asker öldü, 6 asker de yaralandı. 6 Kasım günü ise Şeyh Sait Şehitliği etrafında saldırı hazırlığında bulunan birliklere yönelik düzenlenen sabotaj eyleminde ise 2 asker öldü, 4 askeri de yaralandı. Eylemin ardından birliklerin bir kısmı 6 Kasım günü geri çekilirken bazı grupların arazide pusulamalar yaptığı bildirildi. HPG Türk ordusunun bu operasyonda Şehitlikte bulunan camii ve bir kısım mezarlığı yıktığı ve alan üzerinde bombardımanların sürdüğü bildirildi. HPG ayrıca çatışmalar sırasında bir grup gerilla ile bağlantının koptuğunu, gerillaların akıbeti konusunda edinilen bilgilerin daha sonra kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu. MALABADİ KARAKOLUNA EYLEM Gerillalar dün Silvan’a bağlı Malabadi karakolundan kırsal alana doğru hareketlenen ordu birliklerini hedefleyerek etkili vuruşlar yaptı. Bu olayda Türk ordusunun kayıpları konusunda net bir bilgi edinilemediği bildirildi. ŞEMDİNLİ’DE 2 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ Öte yandan HPG, Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Helena karakoluna yönelik gerilla güçleri tarafından gerçekleştirilen eylemde en az 2 askerin öldürüldüğünü duyurdu. HPG Türk ordusu tarafından gerçekleştirilen bombardıman ve hava hareketlilikleri konusunda ise şu bilgileri verdi: “- 6 Kasım günü saat 12.20'de Türk ordusu Lice askeri taburundan; Sisê alanını obüs toplarıyla bombalamıştır. 6 Kasım günü saat 09.30'da Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağı Oremar alanı sınır hattında bulunan Şehit Gafur tepesini Kobra tipi helikopterler rastgele taramıştır. 6 Kasım günü saat 20.00 - 21.00 arasında savaş uçakları Şehit Rahime alanını bombalamıştır. 6 Kasım günü saat 18.00 ile 7 Kasım günü(bugün) 11.00 arasında sınır hattı üzerinde insansız hava araçları keşif uçuşları gerçekleştirmiştir. 6 Kasım günü saat 20.00 - 22.30 arasında Medya Savunma alanlarımızdan Heftanin alanı sınır hattında bulunan Tepê Maymun, Vacip karakolları ile Gülyazı Topçu Alayı; Derîyê Dawetîya, Gırê Nêrîya, Dola Bêtalma, Kêlık ve Şehit Şêxmus alanlarını obüs, havan ve tanklarla bombalamıştır. 6 Kasım günü saat 23.00 - 00.00 arasında Hakkari'nin Çukurca Tugayına bağlı Tepê Sor karakolu; Medya Savunma alanlarımızdan Metina alanı sınır hattındaki Şehit Şoreş, Şehit Mazlum ve Tepê Hakkari alanlarını obüs ve havanlarla bombalamıştır. 6 Kasım günü saat 16.00 - 20.00 arasında Medya Savunma alanlarımızdan Zap bölgesi sınır hattında bulunan Bilican karakolu; Devê Masi ve çevresindeki alanları obüs ve havanlarla bombalamıştır. Yine saat 17.00 - 17.30 arasında Eriş karakolu; Xeregol ve Canmeda alanlarını obüslerle bombalamıştır. 6 Kasım günü saat 12.00 - 16.30 ve saat 21.00 ile 7 Kasım günü saat 07.00 arasında Zap bölgesi, 7 Kasım günü saat 00.00 - 06.00 arasında Metina alanı üzerinde insansız hava araçları keşif uçuşları gerçekleştirmiştir. Ayrıca 7 Kasım günü saat 00.00 - 06.00 arasında Metina alanı üzerinde savaş uçaklarının hareketliliği yaşanmıştır.”
  10. Güvenlik zirvesinden 'operasyonlar kışın da sürecek' kararı Çankaya Köşkü'nde Başbakan Davutoğlu başkanlığında Güvenlik Zirvesi'nin gündeminde, terörle mücadele konusunda yürütülen operasyonlar ve mülteciler konusu oldu.Ayrıca alınan kararlar arasında kış şartlarında da operasyonların süreceği bildirildi. Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen güvenlik toplantısı sona erdi. Yaklaşık 2 saat süren toplantıya, Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Tuğrul Türkeş ve Numan Kurtulmuş, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Adalet Bakanı Kenan İpek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, İçişleri Bakanı Selami Altınok, Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, Başbakan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Ali Sarıkaya, Jandarma Kurmay Başkanı Korgeneral İbrahim Yaşar, Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Bahadır Köse, Dışişleri Müsteşar Vekili Ahmet Muhtar Gün, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz ve Kamu Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu katıldı.
  11. DBP: Silvan'dan haber alınamıyor! Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Örgütü, Silvan ilçesinde yaşananlara ilişkin açıklama yaptı. 4 Kasım 2015 Çarşamba 12:56 AMED - ANF Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Örgütü, Silvan ilçesinde yaşananlara ilişkin açıklama yaptı. Yazılı açıklama yapan DBP Amed İl Örgütü, Tekel, Konak, Mescit mahallerinde ilan edilen sokağa çıkma yasağının 2. gününde de sürdüğüne dikkat çekti. Açıklamada, ilçe halkından alınan bilgilere yer verilerek, Silvan’ın sokağa çıkma yasağı uygulanan Konak Mahallesi’nde ikamet eden Fikri adındaki kişinin, dün geceden beri mahallede helikopterlerin gezdiği ve sürekli mahallelerin üzerine ateş edildiğini söylediği aktarıldı. 'BİLGİ ALINAMIYOR; YASAK DERHAL KALDIRILSIN' "Mahallelere giriş ve çıkışların olmamasından kaynaklı, helikopterlerden yapılan ateş sonucunda herhangi bir yaralanmanın veya ölümün yaşanıp yaşanmadığı hakkında bilgi alınamadığına vurgu yapılan açıklamada, halkın tedirgin olduğu ve sokağa çıkma yasağının derhal kaldırılması gerektiği kaydedildi. HEYET İLÇEYE HAREKET ETTİ Sokağa çıkma yasağının sürdüğü mahallelerde asker ve polis ablukası da giderek artıyor. İlçede yaşananları incelemek ve çatışmaların önüne geçmek için DBP Amed İl Eş Başkanı Ali Şimşek, HDP Amed İl Eş Başkanları, HDP Amed Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş, DBP’li Merkez İlçe Belediye Eş Başkanları, DTK üyeleri ve sivil toplum kurumlarının temsilcileri ilçeye hareket etti. ...................................................................................................... 'Silvan'da katliam provası var; acilen buraya akın edilmeli' Silvan'da sokağa çıkma yasağı ikinci gününde. Silvan Belediyesi Eş Başkan Vekili Tekiner, "Ne kadar insanın öldüğünden haberimiz yok" diyerek, kamuoyu ve seçilmişlere acil çağrıda bulundu. 4 Kasım 2015 Çarşamba 13:36 AMED - ANF Silvan'da sokağa çıkma yasağı ikinci gününde. Silvan Belediyesi Eş Başkan Vekili Tekiner, "Ne kadar insanın öldüğünden haberimiz yok" diyerek, kamuoyu ve seçilmişlere acil çağrıda bulundu. Amed'in Silvan ilçesinde 2 gündür devam eden sokağa çıkma yasağının ardından Mescit, Tekel ve Konak mahallelerine yönelik top atışları yapılıyor. Silvan Belediyesi Eş Başkan Vekili Zuhal Tekiner, aylardır abluka altında bulunan Silvan'da, özel harekat timlerinin büyük bir katliam provası yaptığını söyledi. Tekiner, seçilmişlere Silvan'a gelmeleri çağrısında bulundu. 'TOP ATIŞLARI SÜRÜYOR; NE KADAR İNSANIN ÖLDÜĞÜNÜ BİLMİYORUZ!' Tekiner, sabah saat 03.00 sıralarında top atışlarının başladığını dile getirerek, saldırıları şu sözlerle ifade etti: "Silvan'da çatışmalar halen devam ediyor. Mescit, Tekel ve Konak mahallelerine yönelik top atışları saat 03.00 sıralarından bu yana devam ediyor. Top atışları nedeniyle bir çocuğun Diyarbakır Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı bilgisi elimize ulaştı. Ancak yaralı çocuğun akıbeti ile ilgili şuana kadar elimize net bir bilgi gelmiş değildir. Şu an çatışmaların olduğu mahallelerde elektrik ve su kesilmiş durumda. Sokağa çıkma yasağı nedeniyle bizim de bu mahallelere girmemize izin verilmiyor. Bu mahalleler, tüm bu saldırılara rağmen sükunetini koruyor. Sokağa çıkma yasağının kaldırılması için kaymakam ile görüşmek istedik fakat kendilerinin telefonu kapalı. Silvan'da tüm mahallelerin başlarında panzerler yerleştirilmiş ve şu ana ne kadar insanın öldüğü ve yaralandığından da haberimiz yok." KAMUOYU VE SEÇİLMİŞLERE ACİL ÇAĞRI Tekiner, kamuoyuna ve seçilmişlere duyarlılık çağrısı yaparak, şunları ekledi: "Aksi takdirde, Silvan'da büyük bir katliam provası yapılıyor. Seçilmişlerin de bu konuda rolünü daha aktif oynamaları gerektiğini düşünüyorum. Yarın çok sayıda inan katledilirse cenazelerine katılmalarına da gelmesinler. İnsanların ölmelerini önlemek için şimdiden Silvan'a akın etmeliler."
  12. ADANA'DA 7 GÖZALTI Bir diğer gözaltı operasyon merkezi de Adana oldu. Adana'nın Seyhan ilçesi Küçükdikili Mahallesi'ni sabah saatlerinde zırhlı araçlarla ablukaya alan polis, daha önce belirledikleri evlere baskın düzenledi. Baskınlar sırasında evler didik didik aranırken, aramaya tepki gösteren yurttaşlar polisler tarafından tehdit edildiği öğrenildi. Arama sonrası "örgüt adına faaliyete bulundukları" iddiasıyla HDP yöneticisi 56 yaşındaki Ramazan Tuncer ile HDP üyesi Mehmet Tuncer, Mehmet Kıran, Mehmet Aydın, Şakir Gezici ile H.E. ve Ö.E. adlı çocuklar gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sağlık kontrollerinin ardından TEM Şube'ye götürülürken, çocuklar ise Çocuk Şubesi'ne götürüldü. Polisin baskınına tepki gösteren Ramazan Tuncer'in ailesi, polislerin kendilerini tehdit ettiğini söyledi. Tuncer Ailesi, polisin kendilerini "Elimizde izin var. İstesek kapılarınızı kırar, çocuklarınızı da götürebiliriz. İstesek daha fazlasını da yapabiliriz" şeklinde tehdit ettiğini belirtti. (DİHA)
  13. Sultangazi'de ev baskınları İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Sultangazi'de daha önceden belirlenen birçok adrese gece saatlerinde eş zamanlı 'terör operasyonu' düzenledi. Fatih, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü binası önünde toplanan ve saat 03.30 sıralarında buradan hareket eden polis ekipleri, Gazi, Karayolları ve Yunus Emre mahallelerinde önceden belirlenen birçok adrese operasyon gerçekleştirdi. Operasyona Özel Harekat Timleri ve Çevik Kuvvet ekipleri de destek verdi. Operasyonun içeriği hakkında bilgi verilmezken, bölgeden HDP'ye yönelik yapıldığına dair iddialardan var. Sultangazi ilçesindeki, Gazi, Karayolları ve Yunus Emre mahallelerinde yapılan operasyonda göz altına alınan bazı kişiler, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra yeniden Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.
  14. Öğrenci derneğine `terör´ baskını http://odatv.com/images/2015_11/2015_11_03/ogrenci-dernegine-teror-baskini-0311151200_m2.jpg Kırklareli Üniversitesi Öğrenci Kültür Derneği'nde, Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince savcılık talimatıyla arama yapıldı. Arama sonrası 16 kişi gözaltına alındı. PKK adına bağış topladığı ve terör propagandası yaptığı iddia edilen Kırklareli Üniversitesi Öğrenci Kültür Derneği üyesi şüpheliler, dernek binasından elleri arkadan kelepçeli olarak çıkarıldı. Kırklareli Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadelesi Şubesi ekipleri savcılık talimatıyla Karaumurbey Mahallesi’nde Coştur İş Merkezinin 3′üncü katındaki Kırklareli Üniversitesi Öğrenci Kültür Derneği’nde baskın düzenleyerek arama başlattı. Yaklaşık 2 saat süren aramada bilgisayar, evrak ve afişlerle birlikte içerisinde bir miktar para olduğu belirtilen bağış kutusuna el konuldu. Aralarında kadınların da bulunduğu 16 dernek üyesi elleri arkadan kelepçelenerek gözaltına alındı. Dernekteki şüphelilerinPKK terör örgütü adına bağış topladığı ve terör propagandası yaptığı suçlamasıyla gözaltına alındığı belirtildi. Kırklareli Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler ifadeleri için Kırklareli Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Soruşturma sürüyor.
  15. Mazıdağı Belediye Başkanı ve 10 kişi gözaltına alındı Mardin'in Mazıdağı ve Nusaybin ilçelerinde jandarmanın düzenlediği operasyonlarda, Mazıdağı Belediye Eş Başkanı DBP'li Ali Özkan'ın da aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın PKK'ye yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında İl Jandarma Komutanlığı ekipleri bu sabah saatlerinde Mazıdağı ve Nusaybin ilçelerinde önceden belirlenen adreslere operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında Mazıdağı İlçesi'nde Demokratik Bölgeler Partisi'nden (DBP) seçilen Belediye Eş Başkanı Ali Özkan'ın da aralarında bulunduğu 5 kişi gözaltına alındı. Nusaybin'de de jandarma ekipleri, Akarsu Mahallesi'nde düzenlediği operasyonlarda 6 kişiyi gözaltına aldı. Mazıdağı ve Nusaybin'de gözaltına alınan toplam 11 kişi İl Jandarma Komutanlığı'na götürülerek sorgularına başlandı.
×
×
  • Create New...